Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 AIİALIK 1982 Cumhuriyet 13 Son günlerin manseti: Eroin Uyuşturucu tutkunlarmm çoğalması önlenebilecek mi? TURKIYE Başkent'te askeri mahkemelerin bir yılı Az saıııklı davaların çoğu sonuca yaklaştı Ankara'daki Askerî Mahkemelerde üç siyasal partiyle ilgili davalar da görülüyor. Bunlardan, az sanıklı olan TİKP ve MSP davaları sonuçlanma aşamasma yaklaştı. 19 ağustos 1981'de başlayan MHP davasmda, yaklaşık 1.5 yıllık sürede sanıkların sorguları tamam. landı, 150 klasör tutan belgeler okunuyor. nkara Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Mahkemelerinde gö rülmekte olan az sanıklı davaların büyük bir çoğunluğımun sonuca yaklaşmasma karşın toplu davaların henüz başlangıç aşamasında oldugu gözlenıyor. 1978 yılı sonlarında sıkıyönetimin ilan edilmesinden sonra Ankara'da tefc askeri mahkeme kurulmuş. davaların yoğunlaşması üzerine askeri mahkeme sayısı 3'e yükseltılmisti. Ankara'daki üç askerî mnhkemedeki iş yoğunluğu 12 Eylül'den sonra arttı. 12 Eylül'den bu yana açılan küçük davaların büyük çoğun luğu bugüne kadar sonuçlandırıldı. Henuz sonuçlanmayan az sanıklı davaların savunma ya da karar aşamasına ulaştıkları gözlendi. Ankara'daki askeri mahke melerde görülen üç siyasl partiyle ilgili davalardan az sanıklı olan MSP ve Türkiye Işçl Köylü Partisi davaları sonuçlanma aşamasına ulaş tı. Necmettin Erbakan ve 33 MSP yöneticist hakkında Türk Ceza Yasasmın layikliğe ilişkin 163. maddesine aykırı davrandıklan savıyla açılan dava 24 nlsan 1981' de başlamıştı. Geçen süre sonra MHP yöneticilerinden Alpaslan Türkeş, Necati Gültekin, Mehmet Irmak ve Mehmet Doğan halen tutuk lu bulunuyor. MHP davasının sona ermesinin uzun zaman alacağı sanılıyor. 574 sanıklı THKPC Devrimci Yol davasına. açılışından yaklaşık 10 ay sonra, ekim ayında başlanabıldi. DevYol davasında henüz sadece Oğuzhan Müftüoğlu, Ali Alfatlı, Ali Başpınar, M. Akın Dirik, Melih Pekdemir ve Nasuh Mitap'm sorgusu tamamlanRbildi. Başlangıç aşamasmdaki DevYol davasında sadece sorgu ların bütun 1983 yılı boyunca sürebıleceği belırtillyor. Türkiye Komümst Partisi üyesi oldukları savıyla 205 sanık hakkında açılan davada sanık sayısı daha sonra yeni sanıkların eklenmesiyle birlikte 280'e yükseldı. 280 sanıklı TKP davasında şimdiye kadar sadece iddianame okundu ve sa nıkların sorguları tamamlandı. Davanın sonuclanmasının uzun zaman alması bekleniyor. KAÇAKÇILIK DAVALARI 1402 Sayılı Sıkıyönetim Yasasmda yapılan değişiklik nedeniyle Türkiye düzeyındekl tüm kaçakçılık davalarının Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı 4 Nunıara h Askeri Mahkemesine gon derilmesine devam ediliyor. Çeşitli illerdeki askeri ve slvil mahkemelerce görevsiz lik kararı verilerek gönderilen davalar arasmda Abuzer Uğurlu, halen Sofya1 da bulunan Bekir Çelenk gibi ünlü «l>aba»lar hakkın daki dava dosyaları da bulunuyor. Bekir Çelenk hakkında gümrük kaçakçılığı yaptığı savıyla açılan soruşturma, Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığmda sürerken «Türk Parasmın Kıymetlnl Korutna Yasasına aykırı davrandığı» savıy la açılan dava dosyası hakkında gorevsizlık kararı verildi. Halen. gümrük ve sigara kaçakçılığı yapmaktan 4 Nu maralı Askeri Mahkemede yargılanan Abuzer Uğurlu hakkında «silah kaçakçılı&ı» yaptığı savıyla açılan da va dosyası Askeri Savcılıkta inceleniyor. A lçerislnde MSP davasında sanıkların sorguları yapıldı, belgelerin okunması, as kerî savcının esas hakkındaki görüşünü açıklaması ve sanıkların savunmalarını yapmaları işlemlerı tamamlandı. 20 ocakta yapılacak duruşmada MSP yönetlcileri hakkındaki kararm açıklanması bekleniyor. Doğu Perinçek ve 23 TÎKP yöneticisi hakkında açılan davada sanıkların «sosyal bir sınılın dîğer sosyal sınıflar üzcrinde tahakkümüne» yönelik çalışmalarda bu lundukları iddia ediliyor. TÎKP davasının 1 Numaralı Askeri Mahkemede yapılan son duruşmasında askeri savcı, esas hakkındaki görüşlerini açıkladı. TÎKP davasmda sanıkların savunmalarını yapmalarmdan sonra mahkeme kararını açıklayacak. MHP davası 19 ağustos 1981'de başlamıştı. Yaklaşık 1,5 yıllık süre içerisinde sanıkların sorguları tamam landı ve 150 klasör tutarındaki belgelerin okunmasına başlandı. Belgelerin okunmasmdan sonra tanıklar dinlenecek ve daha sonra sanıkların savunmalarma başlanacak. MHP davası baş ladığı sırada 15 MHP yöneticisi tutuklu durumdaydı. Salıverilme kararlarmdan ürkiye'de «Eroin 1malathanesi ortaya çıkanldı», «Eroinman genç yakalandı» türünden haberler ara^ıra duyulurdu, Ama 1982' nın son günlerinde, Bank9r Kastelli olarak tanınan Cevher Ozden'm oğlu Hakan Bahadır'ın aşın dozda erom alarak ölmesiyle, uyuşturucu kullanımının ulaştığı gerçek boyutlar kamuoyuna yansidı ve gazeteler birkaç gun manşetlerini bu konuya ayırdılar. Uyuşturucularla mucadele zaten uzun suredır hukümet gündemindeydi. Son yıllarda Türkiye'de uyuşturucu kullananların sa yısmda belırgın bir artış gorulüyordu Turkıye uzun süre, uluslararası uyuşturucu trafıği* nın Guneydoğu Asya'dakı u kış noktasmdan Avrupa ve ABD'deki «piyasalara uzanan volunda bir geçış noktası, bir kopru ışlevi gormuştu Tayland Laos Kamboçya'dan, Afganistan' dan. Iran'dan gelen erom Türkiye'de taşmmiş, akta,rılmış, Frarsa'ya Ita.ya'va ulaştırılmış, buralardan Avrıpa ülkeleri ve ABD'ye dağıtılmıştı Uyuşturucu kaçanç !:ğına karşı açılan ırsucadelpmn haylı basarılı p.eçme°ı, Turkiye'yi sozkonusu köprü» konumundan ç>kardı Uvuşturucu aktanmının yolları değişti. Ancak ülk© içinde yıllard'r bu pis işe bulaşmış, bum bir kazanç kaynağı halıno getirmiş kışiler. cevreler vadı. Doğu'dan gelen uyuçiurucuyu Batı'ya aktararak bu vük paralar kazanan «şpf*lerin yanısıra. partıler haun T de «mal» taşıyanlar, dağıtım cılar, satıcılar vardı Punlar, kendilerinl yeni duruma göre ayarlamaya. yıne Do ğu'dan uyuşturucu . ge'irtdrek bu kez ulke içinde ?at maya başladüar Bu uyaşturucu maddelerl istevenın daha kolay bulması daM ucuza alabılmesi demektı. Ve, sürdürülen mucadelnye rağmen, uyuşturucu kul lanımı, özellikle gençler arasında, hızla artmaya başladı. En tehlikelısı, uyuşturucular içinde en kısa zamanda en ağır sonuçlara yol açan bcyaz zehireroin, pıyasaya suruldu Eroin tutkunlarının tedavısı otekı u vuşturuculara alışm ş k'şılpıe gore çok daha zor Bu madde, muptelasını «ene! lıkle birkaç yıl içinde ö!üme sürükluyor. Uyuşturucularla, özelhlrie eroınle mucadelede yılm son günlerinde bazı yeni adımlann hazırlıkları yapılclı. En onemlisi, uyuşturucu tutkunlarmm suçlu olarak gorulup cezalandırılmasıyla sorunun çozulemeyeceğı, birçok yetkılı ağızdan dıle getırıldı. Hatta, uyuşturu cu tutkunlarının hasta ması ve ceza yerine tedavi anlayışmın sağlam bir zemine kavuşması için yasal değişiklıklerin hazırlandığı duyuldu. Bizzat polis yetkilileri, polısiye onlemlerin fo runu çozmeye yetmeyeceğını, gençlerın uyuşturucudan korunması ıçın oncehkle egıtımin gereklı oldugunu belırttıler TürkIs icin îıareketli bir dönem urkıye İşçi Sendıkaları Konfederasyonu (TÜRKİŞ) bu yıl oldukça harcketli bir donem yaşadı. 12'nci Genel Kurul Turk İş ust yonetımınde değışıklik getirdı T Şevhet Yılmaz Başkanlığındaki İcra Kurulu'nun onunde zorlu bir sınav vardı. Anayasa taslağı açıklandıktan sonra TurkIs bıldınler ve An sınemasında düzenlediğı bir konferans ile taslakta karşı olduğu tarafları açıkladı. Tasannın Milli Guvenhk Konseyı'nde değiştirılerek kabul edilmesi, Turk İş'te olumlu karşılandı. Türk İş'in Anayasa oylamasına üç gün kala yaptığı açıklatna şöylcydi Kuşkusuz, temel hak ve özgürlükler alanmda, işçıler bakımından, sadece Ana~ yasa'da haksızhklann genış olçude önlenViiş olması değıl, bıınu ızlevecek yasal cfuzenlemeler de önenı taşır. İşçi hüh ve ozgurluklerinin hısıtlanmayacağı yolunda verılen sozleri, T kasımda halkoyuna sunu lacak Anayasa metnı ve devlet adına surdürulen resmi tamtma çahşması teyid etmiştır • Genel Ba'jkan Şevket Yılmaz yönetiml nin en çok değer verdiği konulardan birî, Turk İş'in uluslararası örgutlerle ilişkilerıydi. 1981'de Uluslararası Hur işçi Sendikalan Konfederasyonu (ÎCFrU) tarafından askıya alınan Turk . Iş üyeliğinin yeniden kazanılması için Türk İş yöneticileri hem konfederasyon genel sekreteri, hem bakan oluşu nedeniyle sorun halîne gelen Sadıh Çıde'nin durumunun çözume kavuşturulacağı konusunda İCFTU yetkilılerine teminat verdiler. İcra Kurulu Sadık Şide'yi bakanlığı süresince genel sekterlikten izinll saydı. Bu gelişmelerin ardından Turkiye'ya gelen ÎCFTU heyeti 'belirli bîr yumuşama* ya yol actı. Hava kirlilsgi Büytiyen kentlerde soluk alma ısteğı B Yüksek öğretimde yeni düzen 0 6 kasıtn 1981'de Yüksek Öğretim Yasası yii. rürlüğe girdi, aralık aymda Yüksek Öğretim Kurulu oluşturuldu. YÖK, bir yıl içinde 17 yönetmelik, 2 yasa önerisi hazırladı. artınldı. Geçtiğimiz yu üniversitelere 113 bin dolayında öğrenci almması ve yuksek oğretım yasasıyla unıver sıte seçme sınavlarına girışte getirilen sınırlamalarm uygulanması sonucu smavla ra başvuran aday sayısmda bir azalma goruldu. Çalışan öğrencıler sorunu geçen yılm yüksek öğretımdekı en onemlı sorunlanndan bırısı olarak ortaya çıktı Çalışan ögrencilerın devam zorunlugu uygulaması dışında bırakılması konusu halen bir açıkhğa kavuşmadı. YÖK Başkanı Prof. İhsan Doğramacı'nm açıkladığı «açık öğretim» ya da •ekstem öğrencilik» uygulaması üniversitelerde kesin bir biçıme burünmedi. YÖK, üniversitelerde uygulanacak ders programlarında da büyuk değişiklikler yaptı. Ihtıyaç fazlası bulunan üniversitelerdekı öğretim uye lerının ihtiyaç duyulan yerlere gönderilmesiyle üniversitelerde öğretim üyesi dagılımında denge kurulmasına çalışıldı. 422 öğretim uye sı gonullü olarak ihtiyaç du yulan yerlere gitmeyı kabul ettı. Gızlilık içinde gerçekleştırılen kura çekme yöntemı ile 110 öğretim üyesi ihtiyaç duyulan üniversitelerde gorevlendirildi. Son bir yıl içerisinde 204 profesör ve doçent universiteden aynldı. Bunlardan 108'ı emekli oldu. Aynca çeşitli üniversiteler de toplam 192 öğretim elemanınm kadroları yenilenmeyerek görevlerine son verildi. Bazı öğretim elemanla nnin üniversitelerden atılma lan. bazı öğretim elemanla rmın istifalanna yol actı. YÖK'ün yaklaşık bir yıllık uygulamaları sonucunda üniversiteler 1982 , 1983 oğretim döneminde halen tam anlamıyla öğretime başlayamadılar. önümüzdeki yıl universiteleri değiştirme işlemlerinin meyveleri alınmaya başlanacak. üksek Öğretim Kurulu'nun kurulmasından sonra üniver sıtelerde yönetici kadro tamamen değiştlrildL Üniversiteler yeni uygula1 malarla birlikte yepyeni bir kimliğe burunuyor. YÖK yüksek öğretim yasasının 6 kasım 1981'de vüı urluğe gırmesinden sonra, aralık ayında kuralmuştu. YÖK'ün kurulmasından sonra birbıri ardına yeni vasal duzenlemeler yapılmaya baş landı. YÖK bir yu içinde 17 yönetmelik, iki vasa önensi hazırladı. Yüksek öğretim. personel vasa tasansı hazır lıklan tamamlanma aşamasında. Yasa/ıın ongördüğü yasal dumilemelerin hızla gerçekleştırilmesınin yanısıra umversıtelpnn yoneticı kad roîarı değiştırildi Yeni kurulan 4 büyük üniversıte ıle birlikte 25 temnıuz 1982'de 27 ünıversiteye rektör atandı Rektör atamalarını dekan ve bolüm başkanlarının atanmalan izledi Böylece üniversıte scnatolan ve yönetım kurullap veniden oluştııruldu Üntvprsıteler, 1981 1982 ders vılmda YÖK'un kurulmuş olmasına karşın voneti cılerin henuz değışmemesi ve vasal duzenlemelenn tamamlanmaması nedenıyle eskı kımlıklenni surdurduler. Ancak 1982 1983 oğretım dönemi başlarında vasal du7enlemelerin çoğu tamamlanmış ve yöneticiler değiştirılmişti 1982 1983 öğ retim yılının başlamasından kısa hir süre önce YÖK'ün öğretim ve sınav esaslannı değiştiren «çerçeve yönetmelik») hazırlaması. üniversitelerin de kendi yönetmeliklerini değiştirmeleri gereğinl ortaya çıkardı. Bazı üniversiteler kendi sınav ve öğretim vönetmeliklerini öğ retim doneminin başlamasından bir süre sonra oluşturabildiler. YÖK karanyla üniversitoye alınan öğrenci sayılan Y irazcık temU hava..» Bu deylm, basta Başkent Ankara olmak uzere, ~bli.yttme yolundaki birçok kentimizds yaşayanların kış aylarırun rüzgârsız gunlennde ağızlanndan duşürmedikieri bir EÖZ haline geldi. Çarpık kentleşme, Jeo lojık konum ve kötü yakıt unsurlarının biraraya Eeltnesiyle ortaya çıkan bu sorun 1982' nin llk ayında Ankara'da lnsan yaşamıru tehdit eden tek • çıft plâka uygulamasına ve özsllikle cığerlerinden rahatsız olanların dışarı cıkmamaları içın uyarılar getirilmesine neden olan «bava kirliUğl» kış günlerinin başladığı 1982'nin son günlerinde de veniden gün deme geldi. Geçmistekl umursamazlıklarm, koca koca binalfir yapıp aşın kazanç sağlama amaçlannın ortaya çıkardığı bu sorunun 1983'te de etkinlığini devam ettirmesi, ne yazık ki, yadsmamavacak bir kötü olasılık olarak önümüzde... CAN DERDI ASALA üyesi terörlstlerln Ankara Esenboğa Havaalanında dtizenledikleri saldın sırasında, büyük bir panik doğdn. Ama bütün karışıklığa rağmen, bazı yurttaşlar, fcendilerl de yaralı oldukları halde, başkalanna yardım etmek için canlannı dijlerine taktılar. Türkiye topraklarında Ermeni teröristlerin giriştiği ilk eylem arih 7 şubat 1975. Kendisini kısa adıyla ASALA olarak tanıtan Ermenistan'm Kurtuluşu için Ermeni Gizli Ordusu'nun Türk diplomatlarma ve tem silciliklerine yönelik ilk sal dmsının yapıldığı gün. Bu tarihte Beyrut Turizm ve Tamtma Bürosuna konu T lan saatll bomba, lmha uz manının elinde patlamış ve uzman yaralanmıştı. 1975'ten bu yana ASALA ve öteki Ermeni teror örgütleri, yurtdışındaki Türk temsilciliklerine ve görevlilerine karşı birçok saldın düzenlediler. Ama 7 ağustos 1982'de ASALA'nm gerçeklestirdlğl eylem, nitelikçe farklıydı. Ermeni teröristler ilk kez Türkiye topraklarında sal dırıya geçerek Ankara Esenboğa Havaalanma baskın düzenlediler. Ermeni teröristlerin eylemi sonucunda 8 kişl öldü, 78 kişi yaralandı. ölenlerln üçü güvenlik görevlisl, blrl havaalanı görevlisi, ikisi ya E5 eskisi kadar can almıyor, ama kazalarda yine ön sıradayız D KARAYOLU CIMAYETLER1 Türkiye, trafik kazalarında dünyanm en önde gelen ülkeleri arasmdâ bulunmayı. alınan tüm önlemlere, gösterilen bütün çabalara rağmen sürdürüyor. Geçen yıl ylne şelılrIcrarası otobüsler «ses duvarını aşarak» yarıştı vc karayolu cinayclleri birbirinl izledi. ünya sıralamasında trafik kazalan açısından ön sıralarda bulunan Türkjye 1982'de de bu özelhğinı ne yazık kı, korudu. 1982'nin bu son gününe kadar yılm en büyuk trafik kazası Adana'dan Urta'ya tarım isçisı götüren bır kamyonun Gazıantep'ın Nurdağ ilçesi yakınlannda uçuruma yuvarlanması sonucunda meyüana geldi. Bu kazada 27 kışi öldu, 17 kışı yaralandı. Habur sınır kapısmda TIR kamyonunun yaptığı bır kaza 20 kışınin olümune neden oldu, Sürmene'de otobüs kamyon çarpışması sonucunda 17 kışı hayatını kaybettiAncak, Türkiye'de şehırlerarası tratığin en yoğun oldugu E 5 karayolunda trafik kontrollarmın sıklaştınlması ve helikopterlerle takvıyesı, kaza oranında düşme sağladı. Trafık kazalannın yanısıra dıkkatsizlik sonucunda meydana gelen bazı kazalar da bir çok yurttaşın ölmesine neden oldu. Bazı Doğu Karadenız ıllermde benzm karışm.ş gazyağı parlamaları sonucu yaklaşık 20 yurttaş canından oldu. Birçok yurttaş da sıvılandırılmış petrol gazı dolu tüplerın patlaması sonucunda oldu ya da yaralandı. Bu gazın kullanıldığı bır ısıtıcının parlatnası sonucu Istanbul'da bir tavernada 24 kişi öldü. bancı uyrukluydu. Baskını düzenleyen terö rlstlerden Zohrap Serklsyan ölü olarak ele geçlrildi, Levon Ekmekçiyan yara lı yakalandı. Yaralı olarak ele geçirl len terörist Ekmekçiyan. tedavi edildikten sonra sor gusu yapıldı, tutuklandı. Türk topraklarında gerçek leştirilen ilk Ermeni terör eylemlnin sanığı, aynı zamanda Türkiye'de yargılanan ilk Ermeni terörist oldu. Ekmekçiyan, olüm cezasına çarptırıldığı mahke mede, yaptıkları Işin anlamsızlığını, böyle bir eylemin vahşet oldugunu. kan dökerek hiçbir amaca ulaşılamayacağını ilan etmek istediğini söyledi. Uzun uzun konuştu, «Pişma nım, ASALA üyelerl tuttuğumuz yolun yol olmadığı nı anlasın,» dedi. Kanlı Esenboğa saldırısının hemen ardından, 10 ağustos günü, Istanbul'da Artin Penik adlı bir Ermeni yurttaş Taksım Alanında kendıni yaktı ve hastanede öldü. Artin Pe nik, kendinl ASALA'yı pro testo etmek icm yaktığını bildiren bir mektup bıraktı. Ama ASALA'yı yönetenlerin gozü bütün bu olan biteno kapalıydı. 10 eylul 1982'de Türkiye'nin Burgaz Başkonsolosluğu tdarl Atateşı Bora Süelkan, yıne Ermeni teroristlerce şehit edildi. Özellikle kanlı Esenboğa saldırısı, Ermeni eylemlerine karşı Türkiye'de geniş bir ulusal tepkinin doğmasına neden oldu. Boğazlar'da trafik akışı değişti, soldan seyir tarihe karışti östence'den Iskenderiye'ye çımento goturen Yunan bayraklı 9 bin gros tonluk Dalia A şilebi. 1 mayıs 1982 cumartesi günü saat 12.OO'de Karadeniz'den Istanbul Boğazı'na girdi ve ilk kez sağ seyir düzenine göre Boğaz geçişi yaptı... Böylece, ne zaman başladığı K belll olmayan, ama Istanbul Boğazı'nın akıntılarına göre deneyimlerle ortaya çıktığı bılınen İstanbul ve Çanakkale Boğazları'ndakl sol seyir duzeni tarihe karışmış oldu. Uluslararası Denizde Çatışmayı Önleme Tüzüğü'ne uygun olarak yeniden dü zenlenen Boğaz trafiğine göre, geçış yapacak gemiler Boğaz orta hattının sağıidan gidecek ve zorunlu olmadıkça kendilerine ayrılan seyir hattının dışına çıkamayacaklardı. Kağıt üzerindeki bu yeni kurallara uygulama öncesinde bazı kaptanlar karşı çıktılar ve özellikle Istanbul Boğazı'nın ters akmtılan nedeniyle kaza olasılığımn daha da artacağını one sürdüler. Kaptanlar, Kanlıra ile Kandilli arasındakı bölgenın sağ seyir düzenine göre son dereCe tehlikeli oldugunu soyiedıler. Değişikliği yapan Ulaştırma Bakanlığı'nın ügılileri bu görüşlere kesinlikle katılmadılar, 1 mayıstakl seyir değişikliğinden sonra 1982 yılı ıçınde iki onemli deniz kazası oldu... 22 eylülde, kılavuz kaptan almadan Karadeniz'e çıkan Italyan kosteri Gemini Erre, Akmtı Burnu açıklannda karşı yonden gelen bır Romen şilebi ile çarpıştı ve daha sonra battı. 15 kasımda Romanya' dan Llbya'ya giden Surlve bayraklı Abdüllatif şilebi saat 00.30'da Carlton Otelimn nhtımına çıktı. Kılavuz kaptan almayan gomi 20 mıl yon liralık zarara neden o!du... Bunlann dışmda, önemli sayılmayan birkaç ça Uşma ile karaya bindırme daha meydana geldi...