18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 2 ünümüzde yargı, taraflar Içln artık pahalı bir nesne halini almıştır. Yargı harçları, keşif, tesbit, tamk, bilirkişi, tebligat, tedbir ve teminat giderleri, yargı kararlarmın almması, icrası, Yargıtay giderleri ve buna benzer, burada sayılamayacak düzeyde çok çeşltli yargılama giderleri, anlaşmazhk içinde olanları, altından kalkamıyacaklan boyutlara vardıran gider tutarıyla karşı karşıya bırakmaktadır. Zaman zaman çeşitli usule ait işlemlerin tekrar edilme durumlarının doğmuş olması nedeniyle (Yargıtay bozması, tarafları ve yargıcı tatmin etmeyen bilirkişi raporları gibi) işlemlerin bir kaç kez tekrar edilmeleri durumunda, yargılama giderleri yüzde bhvarlan büyük sayıya ulaşmaktadır. Daha bir yıl öncesine göre bu giderler yüzde beşyüzbinin üzerinde artmıştır ve konu her geçen gün ağırlığım artan boyutlarla duyurmaktadır. Cebinde on bin liradan daha az parası olan kişiler, mahkemelerde haklarını aramak için yola çıkmamalıdırlar. Bu korkunç giderlerin içine savunman (avukat)m giderlerini saymış değiliz. Çünkü bu konu yazımızm dışmda, çok ayrı bir inceleme konusudur. Peki, yargı böylesine birblrini izleyen giderîer içine giriyor ve sokaktaki anlaşmazlıklı vatandaşı, adeta paniğe kaptıracak ölçüye vardırıyorsa, bu yargı için iyl bir not mudur? Bu sorunun yamtma «evet» demek olanağı yoktur. Yurttaşlarm yargılama giderlerinden korkarak, adaletin hak dağıtan terazisinden yararlanmamış olması, hakkmdan vazgeçmesl, anlaşmazlıklı durumun, azan bir yara gibl sürmesi, hakkmı çigneyene karşı seyirci kalması, çok önemli bir sosyal olaydır. Bu konu çok ağır ve çeşitli sorunlar yaratır ki; bu, sağlam vücudu saran hastalıklara karşı kişilerln, doktor ve ilaç paralarınm yokluğu nedeniyle seyirci kalmalarından daha ağır sonuçlar doğurur. OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 2 ARALIK 1982 6 Hak Arama Asırı Pahalı YURTTAŞLARIN, YARGI GİDERLERİNÎN AĞIRLIĞINDAN ÇEKİNEREK ADALETİN HAK DAĞITAN TERAZİSİNDEN YA. RARLANMAMIŞ OLMASI, HAKKINDAN VAZGEÇMESİ, HAKKINI ÇİĞNEYENE KARŞI SEYİRCİ KALMASI,' AĞIR VE ACI BİR TOPLUMSAL OLAYDIR. Av. Turgut İNAL Balıkesir Barosu Başkanı de, kendllerl için «adli yardıma nailiyet» kararı verildiğinde, yargılama giderlerl ve savunman (avukat) ücretlerinin Adli Yardım Fonundan karşıl? nacağı kabul edilmiştlr. Aynı maddeler 1 ^isinde, Adli < Yardım Fonu'na Belediyeicrin ve İl özel îdarelerinin resmi bütçelerinden katkılar yapılacağı belirtilmiş ve ayrıca bu fona hayırsever vatandaşların bağışta bulunabileceklerl kaydolunmuştur. Olay yasalarca böylesine çözümlenmesine karşın, adı geçen yasanın çıkışından bu yana geçen altmış yıllık süre içerisinde, Adli Yardım Fonuna Türkiye'de bulunan irili ufaklı yüzlerce belediyeden ve illerdekl özel idareler adına valiliklerden bir kuruş para aynldığı, vatandaşların da bu fona para bağışında bulundukları ne görülmüş ne duyulmuş ve ne de uygulama alanı bulmuştur. Daha doğrusu bu konuların varlığından, bu makamlar haberdar dahi olamamışlardır. Geçen yıllarda konuyu deşmek isteyen Balıkesir Barosu, îçişleri ve Adalet Bakanlıklarına ve ildeki belediye başkanlarma, ilin üst düzeydekl yöneticilerine durumu bir yazı ile bildirmiştir. Sonuçta bırakınız bu makamların yasa gereğl Adli Yardım Fonuna para ayırmayı, yazılarımıza bu makamlardan yanıt dahi alınması mümkün olmamıştır. rürlükte bulünan yasa hükümlerinln uygulanmazlığını sürdürmek doğru raıı olmaktadır? Bu konurmn üstüne gidılmeyecek ve çözümlenmeyecek midir? Elbette yargının son derece önemli bu sorununa yenl bir anlayışla ve yasal düzenlemelerle çözüm getirilmelidir. Aksi tokdirde, «yargı, zengin ve halîvakti yerinde olan kişilere hizmet eden kurum» haline gelir. Bu işe devletin kesinlikle tahammül göstermesl olası değildir. Bu konu çağdaş bir anlayışla ve yasal düzenlemelerle çözümlenebilır. Esaslı çözüme ulaşıncaya değin, konunun kısa zamanda halledilebilmesi için Adalet Bakanhğıyla, Îçişleri Bakanlıklarınm bir araya gelip, varolan yasa hükümlerinin uygulanabilmesini safelamak, Valiliklere ve Belediye başkanlıklarına verecekleri emirlerle, Adli Yardım Fonuna bu kuruluşlarm göndereceklerl ödentiler yoluyla, sorun çözülmüş olacaktır. Ayrıca çıkarılacak genelgenin izlenmesi, aksayan durumlarda, Vilayetin ve Cumhuriyet Savcılarınm yasal yaptırımlara başvurmaları halinde, konu daha etkin bir işlerllk kazanacaktır. lerlnde, lzalel ?uyu memurluklannda, milyonları çok aşan paralar birikmekte, bu paralar zaman zaman. değişen bankalarda bugün için faizsiz çalıştırılmaktadır. Oysa, bakanlık, bankalarla yapacagı iç görüşmeyle ve düzenleyici protokollarla, bu paralar için, ticari banka faizleri alınabilmesi sağlanabilir. Bu faizlerle milyonlarca liralık ek gelir elde edilebilinecektir. Bakanlığın bu konuda yapacagı çalışma sonunda, elde edilecek faizler Adli Yardım Fonuna tahsis edildlğinde, binlerce yoksul ve dar gelirli yurttaşlarımızın açamadıkları davaları ve gideremedikleri anlaşmazlıkları bu fondan kullanacakları paralar ile açmaları ve yürek sızısı haline gelen anlaşmazlıklarını gidermeleri mUmkün olacaktır. Böyle bir çözüm yolu yargıyı, pahalılığı yüzünden, ancak zenginlere hak sağlayan organ olmaktan çıkarmış olacaktır. Hatta Adli Yardım Fonu, binlerce yoksul yurttaşa davalarmı açabilme olanağı vermekle kalmaz, ayrıca adliyelerin her an bulamadığı ve bulmakta sıkmtı çektiği suç üstü. tahsisatı, adli evrak ve basılı kâğıtları, yargılıkların çok sayıdakl eksiklikleri, yargı iraç ve gereçleri, bu fondan karşılanabiür. Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetedlîk T. A.Ş. adına NADİR NADİ Cene! Yayın Müdiirü MüesseseMüdürü YazıişleriMüdürü HASAN CEMAl EMİNE UŞAKLICİL OKAYGÖNENSİN YALÇIN BAYER Yazı Işleri MüdürYardımcısı Mizanpaj Yönetmeni TEMSILCJLER HaberMerkezi Müdürü AHMET KORUISAN ALİACAR • • ANKARA : • İZMİR : • ADANA : SHRVİ3 ŞEFLERİ * YALÇIN DOGAN HİKMETÇETİNKAYA MEHMET MERCAN Adli Yardım Vakfı Öte yandan Adli Yardım Fonuna vakıf kimliği vcrmek suretiyle, çeşltli kişi ve kurumlann bu vakfa yapacaklan yardımla bu fonun artması da sağlanır. Çeşitli hayır vakıfJarmın. yoksul kişilerin, yiyecek. içecek ve giyecek giderlerini kargılaması yanısıra, aynı kişilerin, büyük bir yürek sızısı durumuna gelen ihtilaflarının çözümünde, zengin yurttaşlarımızm yapacaklan katkı İle, huzura kavuşacak insanlar karşısmda, duyulan haz, az mı küçük olaydır? Çağdaş, fakat yoksul lnsana, yiyecek ve giyeceğin ötesinde, haklarını yargı yoluyla teslim ve kabul ettirmek için. bu fona yapılacak bağışlar son derece önemli.bir sosyal olay değil midir? Devlet yoksul vatandaşları, kendllerinln mahkemeye başvuramamış, hakîarım isteyememiş, sineslne çekmiş durumda yalniz bırakabilir mi? Bu konuyu çözmek için devletin belediyelere ve özel idarelere, hatta hiç kimseye havale etmeye ve adeta onlara el açmağa gereksinimi var mıdır? öğretmenlikte lse durum böyle değildir. Öğretmenin her an çok dikkatli olması gerekir. Öğretmenlerin yanlış tutumlarından doğan zararlar çok uzun yıllar sonra görülür, düzeltme olanağı da bulunamaz. Genç kafalann iyi lşlenmemesinden doğacak zarar, pancarların İyl işlenmemesinden doğacak zarardan çok daha büyüktür. öyleyse, genç kafalann lşlenmesine, pancar işlenmesinden çok daha fazla önem vermek gerekir. Bunun yapılabilmesi için, genç kafaları işleyecek kimselerin, pancar işleyeceklerden çok daha yetenekli olması gerekir. Bunun İçin de, pan car işleyenlerin ve başka alanlarda çalışanlarm bllgiüleri, yeteneklilerl seçilerek kafa işlemeye getirilmelidir. Ne yazık kl bu ömekte de olduğu gibl, uzun yıllar tersi yapıldı, pancarlar kafalardan çok daha dikkatli işlendl. Elan da aynı tutum devam ediyor. Genç kafaları çok iyl işlemek zorundayız. Geleceğimizin en önemli dayanağı budur. Istanbul Haberlerî :Selahattin CÜLER Dış Haberfer : Ergun BALC1 Ekonomi: Osman ULAGAYYurt Haberleri. Barbaros GENÇAK Kültür: Aydın EMEÇ Magazın ; Yalçın PEKŞEN Düzeltme: Konur ERTOr Araştırma: ŞahinALPAY BUROLAR KonurSokak No.24/4Yenişehîr ANKARA 517 58 66ldare;1833 35 Hallt Ziya Bulvan No: 65/3 IZMİR Tel:2547 0 9 i a i 2 3 0 Atatürk Caddesl, T. H. K Işhanı Kat 2/13 ADANA Tel: 1455019731 Bııan veYayan: CUMHURİYET Matbaacılık ve GazetecllikT.A.Ş. Türkocağı Cad. 39/41, CağaloğluISTANBUL P.K.: 246 Istanbul, Tel: 20 97 03 (5hat) TAKVfM . 2 ARALIK 1982 Faiz Sağlamalı Mevcut yasadaki hükümlere işlerllk sağlama yoluyla, sorunun çözümü dışında, Adalet Bakanlığı kendisine bağlı olmayan belediyeler ve il özel idarelerinin bütçelerinden nasiplenmekle değil, kendi olanaklanyla daha raükemmel ölçüde ko nuyu çözmek olasılığına sahip bulunmak tadır. Bugün her an artan rakamlarla, lcra dairelerinde, mahkeme başkâtiplik Sorunun Çözümü Var... Yargının artan giderlerinin karşılanması konusu Cumhuriyet döneminin ilk yasalanyla çözümlenmek istenmiştir. Sorun ortaya konmuş ve çözüra olarak Avukatlık Yasasıyla, Hukuk Yargılama Usul Yasasına adli yardıma muhtaç yoksul kişilerin Yargıtay'a başvurmaları halin Varlıkiılara Özgü Olmamalı Öyley&e yukandaki tablo Ile, yurttasların haklarını alma yolu, her gün artan yargılama giderleri nedeniyle adeta kapamrken. buna çözüm getiren günümüzde çağdışı kalmış olan ve halen yümm yıl kadar önce, bir 2"> şeker fabrikasım gezmiş ve teknik elemanlariyle görüşmüştüm. Fabrika mühendislerinden biri, benim üniversitede öğretim üyesi olduğumu öğrenince kendisinin de ilk mes leğinin öğretmenlik olduğunu söyledi ve sunlan anlattı: 10 yıl önce, Fen Fakültesinin ytiksek matematik bölümünü bitirdim ve lise öğretmeni olarak hayata atıldun. Öğretmen aylığmın çok az olduğunu görünce, kendime yeni bir meslek aramaya başladım. Öğretmenliğimin ikincl yılmın sonunda, bir gazetede şöyle bir ilân gördüm: Şeker fabrlkalarma mühendis yetlştirilmek üzere, sınavla llse çıkışlı gençler ahnacak. Sınavı kazananlar Isviçre'de 4 yıl eğitim görecekler, sonra da Türkiye'deki şeker fabrikalarında mühendis olarak çalıştırılacaklardır. Gerekll başvuruları yaparak sınava girdim, kazandım ve Isviçre'ye gittim. 4 yıl sonunda döndüm ve şeker fabrikalarında mühendislik yapmaya başladım. Şimdi aldığım ücret, öğretmenken aldığımm 3 katı İMSAK GÜNEŞ ÖÖLE İKİNDİ AKŞAM YATSI 6.20 8.03 13.03 15.28 17.42 '9.19 SVCT OKTAY AKBAL Insan Belleği Unutmaz! İ Işlenen Pancarlar, Işlenmeyen Genç Kafalar P r o f . Dr. Tahsin TOKMANOĞLU Î.Ü. Orman Fakültesi öğretim Üyesi kadardır. Ayrıca lojmanım, resmi arabam ve daha başka olanaklarım var. öğretmenlikten aynldığımdan çok memnunum. Mühendlsin özet olarak anlattığı bu yaşam hikâyesi, beni çok etkiledi ve düşündürdü. Bir fakülteyi bitirmiş bir kimsenin, ikinci bir fakülteyi okumayı göze alması ve onu da başarması, öğünülecek bir durumdur. Her insan bu atılımı ve başarıyı gösteremez. Bu bakımdan sayın mühendisi kutlamak gerekir, kutladım da. Yetenekli bir kimse olduğu açıkça görülüyordu. Düşüncelerimi şu şekilde devam ettirdim. Şeker fabrikalarında çalışan teknik elemanlar ve mü hendisler ne yaparlar? Önemli bir ürün olan pan carları işler ve içindeki şekerleri alırlaj. Pancarlar iyl lglenmezse ne olur? Milli servet zarara uğrar. Bu zarardan kurtulmak için, pancar işliyenlerin yetenekli insanlar olması gerekir. öğretmenler ne yapar? Gençlerin kaf asını işler. Genç kafalar iyi işlenmez se ne olur? Bilgisiz ve beceriksiz insanlar ülkeyi kaplar. Şeker fabrikalarında lsler, öbür modern fabrlkalarda olduğu gibl otomatikleşmiştir. Bir çok iş düğmelere basılmakla yapılmaktadır. Teknik eîemanlann fazla dikkatli olmasma gerek yok tur. Ayrıca, fabrikanm işletilmesinde yapılan bir hatanm sonucu, hemen görülür ve düzeltilir. TEŞEKKUR Başarılı bir müdahaleyle beni sağhğıma kavuşturan Op. Dr. Aydın Kargı Narkozitör Nevin Kargı Asistan Nedret Çetintürk, ve Can Kliniğinin tüm personeline rim. teşekkür ede Hiç unutmam, bir kişi vardı, hemen radyoda konuşmalara başlamıştı. Yıkılan bir iktidan yermek için neler neler bulup söylemiyordu ki! Oysa bir süre önce o iktidar sahiplerinin yakınıydı. Yine başka birini anımsıyorum, Yassıada Duruşmalarının ilk günü sevincinden havaya uçacak gibiydi. Önümde oturuyordu, ikide bir sağma soluna dö nüp sanıklar arasında birini bulup gösteriyordu: 'bak bak nasıl süklüm püklüm' diye gülerek!.. Oysa o da bir iki yıl önce o sanıkların arasındaydı, ,,, Düne dek bulundukları yerden birden" kopuverirler böyleleri... Hep çıkar düşüncesidir etkin olan. Mevki kapmak, yükselmek.,. Ama hangi yoldan olursa olsun... Yaşayan görür derler, gerçekten de öyle! Yaşadık, neler gördük! Yaşadıkça daha neler göreceğiz. Neler yazacağız daha da yasarsak!.. Niye en çok yazarlardan, özellikle dürüst yazarlardan korkulur? Bir gün gerçekleri nasıl olsa dile getirecekler, gelecek kuşaklarm önünde geç mişteki gerçekleri serecekler diye... îçinde yaşanılan zamanda bir çok işler olup biter. Suçlamalar, mahkumluklar, acılar... Bir takımı üzüntüler İçinde çırpmır, bir takımı sevinçler içinde yüzer. Bunları görürsünüz, bilirsiniz sesinizi çıkaramazsınız. Türlü engeller vardır. Sonra bir gün gelir yazarın elini tutan hiç bir şey kalmaz, o zaman geçmiş dönemlerin çirkinliklerl, gülünçlükleri bir bir sıralanır gözîer önüne... «tnsan belleği unutkandır» derler ya, hiç inan mayın. İnsanoğlunun belleği yazılardır, kitaplardır. gazete koleksiyonlarıdır, yani 'Tarih' adını verdiğimiz 'şey'dir. Tarih, asla unutmaz. Kim, kim dir, nedir, necidir, açar bakarsınız, görür anlarsınız. Falanca nerden nereye gelmiş, filanca vaktiyle ne yapmış, ne demiş; hepsi oradadır, insanoğlunun belleğindedir. Bir kişi. yüz kişi, bin kişi, bir milyon kişi unutur belki, ama geçmişte yaşanmış olaylar, acılar bir tek insanm belleğinde kalmışsa, hele kâğıt üstüne dökülmüşse, olanca gücüyle can. lı kalır hepsi... Kuşaktan kuşağa geçer aynı canlı, lıkla... Şimdilerde yeniden ortaya çıkmaya başladılar. Yakın geçmişte türlü rollerde gördüklerimiz... Şu ya da bu iktidar dönemlerinde belll nitelikte işler yapanlar, toplumu, belirli yönlere sürüklemek isteyenler... Bakıyorum yeni kurulacak partilerin ön yerlerinde yer almaya hazırlanıyorlar. Türlü kılık değiştirenler de var, aynı doğrultuda ama Türk ulusunun çıkarlarına aykırı, Atatürk Cumhuriyetinin temel görüşlerine ters bir yönde dlrençle yürüyenler de var. Bunlardan blrlnin adı son zamanlarda sık sık geçiyor. Bu bay bir süre Milii Eğitim Bakanlığı'nda etkili olmuştu, yurdun şurasında burasında öğretmenleri toplar, söylevler verirdi; 'maksatlı' davranmak zorunda olduklannı." 'Türk Milliyetçiliği' adını verdiği Faşizme pek berızeyen bir görüşün doğrultusunda çaba harcamalarını isterdi. Eğitim Enstltüsü sınavlarında öğrencilere, aşırı sağcı bir liderin eşlnin, çocuklarının adını sordurmaya varacak kadar işi saptırmış tı. O günlerin iktidan, AP hükümetinin M. Eğitim Bakanı bu kişiyi görevden almak zorunda kalmıştı. Bu bay bir süre kendi kafasmdaki bir bakanın başında bulunduğu bir bakanlığa aktarma etmlş, bu kez de o bakanlığın görevlilerini kendi 'maksad'ı adına yönlendirmeye kalkışmıştı. Şimdi 'Milliyetçileri bir araya toplayacak' bir partinin kurucusu olarak karşımıza çıkmaya hazırlanıyormuş... Bu 'maksatlı1 kişinln kuracağı par tirıin Atatürk Cumhuriyeti'nin, Atatürk Milliyetçiliğinirı amaçlanna ne denli uygun düşebileceğini artık siz düşüntin. Bir kaç kafadengi arkadaşı da onunla blriikte görünüyor, 'îslamcı Türkçü' sentezle halkın önüne çıkıp oy toplayacak, bağnaz düşüncelere dayanan, ayırıcı, yıkıcı slyasal tutumun yeniden canlanmasında öncülük edecek... Evet, yakm gelecekte yeni yeni tehlikelerle karşılaşacağız. Burası kesin... 'İslamTürkçü' senteze dayanan bir görüşün MHPMSP karması olacağı, biraz da AP'nin aşırı yandaşlarını toplayıcı bir nitelik taşıyacağı açıktır. Oysa Anayasa'mız bu türlü eylemlere 'kapalı' değil mi? Sol' un en ılımlı, en yumuşak olanma bile izln vermeyip, yalnızca sağa, aşırı sağa olanak tanımak toplumu yeniden kargaşaya, çıkmaza sürüklemek olacaktır. Hele bin kez denenmiş kişilerle, politikacılarla, girişilecek, sürdürülecek bir siyasal yaşam, daha başlangıçta çıkmaza glrmiş sayılmalıdır. Demokrasi 'denge' düzenidir, sağı ile solu ile... Ama 'IslamcıTürkçü* olanlar meydanı boş bulurlarsa, Atatürk Türkiye'si nerelere gider, bunu şimdiden düşünmek gerekir... MÜVEDDET SELENK ALMANCAYI KOLAY VE ÇABUK ÖĞRENMEK İSTİYOR MUSUNUZ? MUAMMER ÖZSOTTJN YENt KİTAPLARl ÇIKTL 1 örneklerle Bugünkü Almanca: 750 2 Almanca Fiiller: 250 lira. îsteme adresl: Papatyalı Sok. 12/7 Kızıltoprak ISTANBUL TEL.: 58 92 58 ISTANBUL DEVLET OPERA VE BALESİ ARALIK 1982 PROGRAMI ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ'NDE Gounod BİZİM İNGİLİZCE TÜRKÇEAYLIKDERGİ (opera 5 perde) 418 cumartesi saat 15.30 7 salı saat 20.00 14 salı saat 20.00 J. Strauss (bale 3 perde) S1630 perşembe saat 21 salı saat 25 cumartesi saat J. Strauss ROMEO ve JİJÜETTE MAVİ TUNA 20.00 20.00 15.30 VENEDİK'TE BİR GECE (operet 3 perde) 11 cumartesi saat Harvey Schmidt (müzikal 2 perde) 17 cuma saat 2229 çarşamba saat C. Warnick (çocuk müzikali) 41118 cumartesi saat 15.30 SAYIll A VISIT TO THE DENTIST JALE CSISP NEW BHLLS FOR MR, TEAGLE IFYOUR FACE DOESNT FTT CHANGE T CAUCASIANTALES BİLİMTEKNîK •THEWETCHbyFakirBaykurt TABLETENIS İNGİLİZCEYE tPUÇLABI THE WORD WE U V E I N BBIEFCASE ENGLISH FOB BUSINESSMAN HOCANASREDDİN DICTIONASY FANTASTİK 18.30 18.30 11.00 Biletler temsilden 1 hafta önce satışa çıkar. Fiyatlar 200.00/150.00/100.00 TL.'dır. Öğrenciye %50 indirim yapılır. Gişe tel 43 54 00 (7 hat)/54 Halkla İKşkiler Tel.: 45 16 36. (Basın 25868) 5 TON KURŞUN LEVHA SATINAL1NACAKTIR Şartnamesi, bedelsiz olarak aşağıdakî adreslerden alınabüir. 1 KARABÜK'te; Demir ve Çelik Fabrlkalan Müessesesi Tedarik ve îkmâl Müdürlüğümüz. 2 ÎSTANBUL'da: Sirked, Yalıköşkü Cad. Yaüköşkü Han Kat: 45'deki Mümessilliğimiz. 3 ANKARA'da: Küçükesat. Büklüm SokaK No: 22"deki Genel Müdürlüğümüz. ISTEKLİ'lerin şartnamemiz esaslanna göre hazırlayacaklan kapalı teklif mektuplarını ,geç!ci teminatlanyla birlikte en geç ıs aralık 1982 çarşamba günü saat 34.00'e kadar Karabük'teki Muessesemiz Haberleşme ve Arşiv Müdürlüğünde bulundurma* lan ilân olunur. (Basın: 25450) 7934 BİZİM "Ingüizce kolaydır"
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle