19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 8 12 EYLÜL 1981 TUTANAKLARDAN Tutanakları * 0 Uğur TİKP DAVASI sözler ° ••* ••• MUMCU 'Faşist ahtapot YÜZDE 80 . 85 NEM VAR Sayda Krallarının' lahiîierinir, ve mumyalannın buiundugu Arksolo, ji Müzesi salonlarına giren sinekler 10 dakika içınde ölüyor. Bunda yüzde 80 85e uaıcn neın oranının etkili olduğu sanılıyor. I Bir başka gün köpek konusunda ilginc tartışrnalar çıkmıştı. Özetleyeyim: Bir üye kürsüde konuşan milletvekiline sataşıyor: Sen kendi suratına bak, köpeğe benziyorsun, köpek... Kürsüdekj yanıt veriyor: İade pdiyorum o köpek lâfını. Baktığırr. zaman benziyorsunıız, ismlnlzi bilmiyorum... (M. Meclisi, B: 5, 9.11.1978, O: I s: 160). Köpek konulu bir başku tartışma daha. Bir üye: Otur köpek... Köpek diye seslenilen: Köpek sensin... (M, Meclisi, B: 6, 16.11.1973. O: I, S: 214). ilginc değil mi? Devam edelim; Bir bakan konuşurken, ön sıralardan bir üye bağırıyor: Ahlâksız... Bakan hemen yanıt veriyor: Ahlcksızın blri sensin ve ecdadındır. Terbiyesiz sensin, ukaia... (M. Meclisi, B: 137, 26.4.1978, O: I, S: 333). OTUR YERİNE İT KAFALI Aynı bakan konuştuğu sırada hüKümetl oluşturan parti üyelerinden blrı savunmoya geçiyor: Otur ulan yerıne it kafalı... (M. Meclisi, B: 116, 25.2.1978, O: 3, S: 239). Bir başka gün, bazı üyeler, kürsüdeki konuşmacıya cağdaş yaklaşımiarda bulunuyorlar: Otur ulan sus... (M. Meclisi, B: 142, 9.5.1978, O: I, S: 536). Aynı terminolojide bir başka sesleniş: taşan bir hemşehrisi milletvekilinı şöyle yanıtlıyor: Benim babamın 10 bin adet zeytini İİ9 10 bin ağaç fıstığı var. Senin kel kafan benden dayak yemedi, doğru... (M. Meclisi, B: 50, 22.2.1980, O: 2, S: 609). Bi r başka üye bu sözü şöyle tatlıya bağlıyor: Kel kafalardan bahsetmek doğru olmaz, başkaları da a'.ıncbilir... NURLU UFUKLAR, YAĞLI UFUKLAR Sözlerinj «Nurlu ufuklar» diye bitiren bu yağ tüccarı milletvekiiine aşağıdan şöyle sesleniliyor: Nurlu ufuklar değil, yağlr ufuklar... Kürsüde konuşan bir üye ön sıralardan «Salak» olduğu yolunda bir «teşhls» ile karşılaşıyor: Sus salak, sus... Salak, salak... (M. Meclisi. B: 153, 1.6.1978, O: I, S: 171). Bir de sövgü yerine tarımsal terminolojiyı secenler var. «Ahlâksız herif, yazık, sana yazık!» gibi daloşmalar sırasında, bir zamanlar Tarım Bakanlığı yapmış bulunan bir üyeye bir başka üye sesleniyor: Otur yerine Meksika buğdayı... (M. Meclisi, B: 104, 9.2.1978, O: I, s: 589). Bir içişlerl Bakanına katil diye bağıran blr üyenin yol açtığı tartışmadan görüntüler şöyle; üyeler oturumu yöneten Başkdnvekiline kendisi hakkındaki görüşlerini özetle bildiriyorlar: Sen işgal ediyorsun orayı, eşklyasın sen, tarafsız değilsin... Terket orayı sahtekar... Defol oradan... (M. Meclisi, B: 124, 28.3.1978, O: I, s: 1267). FAŞİST AHTAPOT Dinleyici locolarından bazı dinleyicilerln gösteri yapmaları üzerine Başbakana, TİKP ve TÎÎKP Askeri Spva: mysterektir Arkeoloji Müzesinde sinekler bile yaşamıyor I Deniz SOM I Istanbul Arkeolojı Müzesi'nî de son iki yıl Içinde araların: da Müze Müdürünün de olduf ğ u 7 kişl öldü... 100 yıllık geçmişl olan v« . 100'den fazla personelt bulu• nan Arkeoloji Müzesindek! öt lümlerin blr rastlontı olduğu! nu söyleyen llgililere karşılık : sergileme salonlarında sinek bile yaşamıyor. ' Sarayburnu'nun yüzde 80 de kalp hastalığı var. Ya blr : 85 oranındaki nemi ve altınrastlantı sonucu hastalığı odakl sarnıcları lle taş binalarlan kişiler Arkeoloji Müzesinda sergilenen «Taşlanın ara. sındo rutubet lclnde calışan de toplanmış ve yine bir rastlantı sonucu peş peşe ölüyor) personele göre Arkeolojl Mülar, ya da Arkeoloji Müzesinde zesindeki herkesin bir hastabilinmeyen hastalık yapıcı bir iığı var. Kimlsinin bacakları etken var... ağrıyor, klmisinin parmak ekSayda Kralı Tabnlt'ln mumlemleri uyuşuyor, klmisinde yasının sergilendiğl salonda kireçlenme görülüyor, klmisin 100 yılhk gecmisi olan müzede son iki yılda 7 kişinin ölmesi tedirginlik yaratıyor Mustafa EKMEKÇİ Katalavis ? u hofta, kokteylden kokteyl* gittim. Klmind* beeon dakika kaloblldim. Vakko'nun «Kaf Dağının Ardı» defllesi öyl» oldu. Guz defileslydl. Defilede n« Işim var? Giysl ml alacağım? Yooo, eürekli resim sergllerine cağırdıklan lcln ona da çağırmışlar. Ayıp olmasın, diye gittim Şöyle gözledlm uzaktan, gözeldl ama. Gözler bir noktaya dlkilmiş gibl, öyl» bakıyorlardı, seylrciler. tUcuzluk» yazan vitrlnlerin önünden hızlı geclyorum her sabah. Anadolu'da güzel bir söz söylerler: Tehlikeden hazer (korunmak lcln) mlnarenln altından çabuk geçl derler... O hesap. Kimler alır. klmler glyer ne blleylm... Şöyle gözucuyla bakıyorum, vitrinler glysi dcrtu C«slt ceşit. Çok kimse s&yrediyor... Halk Eğitimi Başkanları Ankara'daydı. Milll Eğltlm Bakanı Hasan Sağlam'ın sabah onlara yaptığı konuşmayı dinleyemedim ama, akşam iş Bankası Lokali'ndo, onlar onuruna veriien kokteyle gittim. Gec de gittim. Ama, iyi oldu. Sağlam Paşa, hepslnl ayrı ayrı dlnllyor, bölgelerindeki okuma . yaıma kurslan ile ilgilı bilgl alıyordu Hemen tümü. acık sözlüydüler. Biri: Paşam, bizde okuma yazma oranı yuzde 60, daha yukarıya çıkamadık. Ama, calışacağız... Biliyorum, diyordu Bakan. O sonuç da lyidlr. Vall Bey ne yapıyor, selamlanmı söyleyin. Başüstüne efendim!. Hasan Sağlam, konuşurken o TV'dekl söylev veren havasını bırakmış Daha konuşur gibi, söyleşir gibl, kendinl sıkmıyor... Bakan Sağlam, öğretmene sahip çıkmak gerektlğinl biliyor. Ama, yıllarca sahip cıkılmadığını, tu kaka edlldiğinl biliyor mu? Bazı tutucu gazetelerde, öğretmenlere, işçilere veryansın edilir, onların duruşmaları varmış, daha bitmemiş, umurlarında bile değildir. Ellerinde bir kara, nereye calacaklarını bilemezler. Yanlış mı? Bazı Halk Eğitim Başkanları ile ayaküstü tanışıp, konuştum. Coğu, Cumhuriyet okuyucusuydu. Kokteyle de gazeteci olarak bir ben gelmişim... Bir süre soyleştik... Demokrasiye yeniden geçişte, halkımızlo birlikte, aydınlardan yararlanacağız. Aydınlann başında, sayıları yarım milyonu aşan öğretmenler geliyor. Milli Eğitim Bakanı Hasan Sağlam söyledi: Biliyor musunuz Saym Ekmekcl, öğretmen sayısı yarım milyonu aştı 550 bin dedi. Bu Türk demokrasisi için büyük bir şanstır, diye düşündüm... Bulgaristan'ın kuruluşunun 1300'üncü yılı dolayıslyle, Bulgar elcisi Vladimir Grancarov ile eşı Mcrgarita Grancarov'un verdiklerj kokteyl cok kalabalıktı. Milli Güvenlik Konseyi uyesi Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Nejat Tümer oradaydı. Bakanlardan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Serbülent Bingöl'ü gördüm. Kokteyle. Bulgaristan'daki bir resim yanşmasına Türkiy 8 adına katılan sekiz yaşındakj kız cocuğu Evren Hakyemez de anası, babasıyla gelmişti. Neiat Tümer, minik Hakyemez'le konuştu. Onu kutladı, resim cektirdl. Mümtaz Soysal, Mete Tuncay, Emre Kongar, Yalçın Kücük kokteyle gelenler arasındaydı. Yalcın Küçük ile yazar İffet Aslan Bulgaristan'daki bir toplantıdan yenl dönmüşlerdi. izlenimlerini dinledim... Daha kimler vardı, kokteyle gelenlerden? Eskl Mllll Savunma Bakanlarından CHP'lj Hasan Esat Işık, AP'lilerden Nahit Menteşe, Ahmet ihsan Kırımlı, Turgut Toker... Ord Prof. Enver Ziya Karal, Yunan Kültür Ataşesi Sürmelis'le tanışınca, konu Türk Yunan dostluğuna, Mustafa Kemal ile Venizelos'a taştı.. Prof. Afet İnan da vardı. Afet Inan, Venizelos'la dans etmiş. Mustafa Kemal, Selonik'te geçen cocukluğu nedenıyle olmalı, catpat Rumoa biliyormuş. Söyleşilerl sırasında da, blr şeyl anlattıktan sonra «katalavis?» ycml «anladın mı?» diye sorarmış. Uluğ iğdemir: Atatürk bana, toplantılarda birkaç kez katalavis? diye sordu. Sık sık kullanırdı bu sözcüğü.. Trlkopls tutsak düştüğü zaman, Mustafa Kemal, onunla iki asker olarak konuşur. Eşinl sorar. «Büyükoda'da» yonıtını alınca, telgraf çektlrir eşine, durumunun ly! olduğunu blldirir. Merdlvenlere dek uğurlar Trikopis'l. Oradakilere buyurtır: Trlkopis ordunun şeref ve haysiyetlne emanettir, ne Isterse yapılacaktır... diye. Mustafa Kemal'ln ezlyete karşı olan nltellğı anlatılmalı TV'de dedl, blr arkadaşım... Mustafa Kemal'ln doğumunun yüzüncu yılı olan bu yıl, o, bu niteiikleriyle tanıtılobllir en lyi. B görevll bekçilerden b:.: tverlde sineklerin bile yaşcrr.adıyını söylerken, bir başkası kapalı üst kat salonlannır. sinek ölüleri ile dolu olduâunu anlatıyor: «içerlye yanlışlıkla sinek girdi ml, en cok on dakika Içinde yere düşüp ölüyor...» Her yanı taş binada sergilenen «Taşianın arasında dolaşırken, havadaki nem oranının fazlalığı insanı rahatsız ediyor. Kalorifer düzenl olmadığı Için kış aylarında bekcllerin ısınması Için elektrlk sobalarının yakıldığı taş salonların ısısı her zaman dışarıdan 5 1 0 derece daha düşük. 1979 yılından bu yana 7 klşinin ölmeai, müzede çalışanları oldukca tedirgln etmiş. Bir trafik kazasında kaburgalarının batması sonucu akclğerl zedelenen sau bekclsl Cemal Pekdemir'in oümünden sonra 20 yıldır böbreklerinden rahatsız olan Müze Müdürü Nezih Fıratlı, blraz da doktor ları dinlemediğl Için ölmüş. Bilet memuru Salm özgen kalp ten, fotoğrafcı Şükru Birkan kanserden, aşcı Mustafa Memlşoğlu bağırsak düğümlenmesinden ölmüşler. 3 ay önce salon bekclsl Vels Soylu, llac olmak Için eczaneye gltmlş ve gldlş o gldlş. 6 eylül sabahı Işe gelen bllet memuru Ibrahlm Cabbaroğlu Ise ylne mldeslnde sancılar hi6sedlnce yemekhanede uzanmak Istemiş ve hastaneye kaldırılırken ölmüş. Arkeoloii Müzesl llgililerl, rahatsızlanan personelin önce Müzeler doktoruna muayene olduğunu, sonra hastaneye sevkedilerek tedavisinin yapıldığını, çalışma düzeninin sağlığa zararlı olmadığını belirtiyor ve ölümlerin bir rastlantı sonucu ardarda geldiğini söylüyorlar. • Sensin kelek. «Senin kel kafan benden dayak yemedi» sataşmasını bir başka üye tatlıya bağladı: «Kel katalardan bahsetmek doğru olmaz, başkaları da alınabilir..» Faşist desene ulan... (M. Meclisi, B: 3, 7.11.1978, O: I, S: 87) Yine bir başka gün zoolojik blr siyasal sesleniş bicimi. Şu köpeği susturun sayın başkan... (M. Meclisi, B: 3, 7.11.1978, S: 100). Hararetli bir oturumda karşıt partmin blr üyesinln yeterince konuştuğu kanısını taşıyan bir değerli üye: Hoşt, hoşt... (M. Meclisi, B: 99, 5.6.1979, O: I, S: 562). Bir başka güne geçelim: Kürsüde konuşan bir üyeye blr değerli saym üye şöyle sesleniyor. Allah belanı versln, terblyesiz herif... Kürsüdeki: Sayın başkan, sahtekar aiya boğıran bir terbiyesizl duydum. Sataşmayı yapan milletveklll sataşmalarını sürdürüyor: Terbiyesiz sensin, senden büyük terbiyesız olmaz... (M. Meclisi, B: 113. 22. 2.1978, O: I, S: 493). Aynı oturumun devamında hayvan sözcüklerinden meyvalara geciyoruz; bir üye kendisine sataşan karşıt parti üyesini olmamış kavuna, yanj azgelişmiş kavunc benzeterek yanıtlıyor: Sus kelek... Yanıt: Sensin kelek... (M. Meclisi, B: 113, 22.2.1978, O: 2, S: 514). Bir başka oturumda aşama kaydedeliyor, hayvansal ve meyvesel terimlerden etnik öîellikli toplumsal kavramlara geciliyor: Mao'nun oğiusun utanmaz adom... Adi adam... Senin anan, babcn kıptl, yalan mi?.. (M. Meclisi, B: 24, 30.7.1977, O: I, S: 1489). Birgün de bir sayın üye kendisine «Hırsızlık yapa yapa fabrika kurdun» diye sa f ANKARV, (Cumhuriyet Büıosu) Türkiye İ?gi Köylü Partisi ıTİKPj davasmda, askeri savcı, TİKP ve TİİKP'nin sahip çıküğı kampanyaların aynı olduğunu ileri sürdü. Parti Hderi. Perinçek ise buna karşılı'c olarak, «kampanyalar yasai kampanyalaıdır, jasa diîi orgütieriu hıına sahip çıkınaları nıumkiindür» şekliııde konuştu. Ankara Sıkıyönetim Komutanlıgı (2) Numaralı Askeri Mah kemesi'nde önceki gün yapılan duruşma tutanaklarmm bir böliımünü aynen sunuyoruz: Askeri Savcı: TIİKP Birinci Kongre belgeleri tefrika halinde Aydıniık ve Halksn Sesi deı gılerinde yayırılanraış, bu yayınlar nedenıyle mesul müdür Şükrü Yurdakul nıahkum olmuştur. Bu şahıs ayrıca partinin yöneticilerindendir. Kitaptaki bazı kısımlar bilhassa Hüseyin Gazi Yoldaş'm açıklamaları Doğu Perinçek'in kitaplarında da aynen mevcuttur. Ay rıca aynı kitapta yer alan kam panyalara TİİKP ve TİKP tarafından sahip çıkılmaktadır. Yani iki grup da aynı kampanyaya sahip çıkmıştır. TİÎKP Birinci Kongre belgeleri kita* bına ve içindeki likirlere karşı çıkılmadığı gibi bunlardan büyük miktarda bastırılıp derslerde okutulması ve bu belgelerin parti tüzük programı ila bir arada değerlendirilmesi istenmektedir. Bu husus parti meclisi raporunda istenmektedir, sorulsun dedi. Bu arada Dogu Perinçek'e söz verildi: Savcılık makaını bizim bazı şaluslarla paraiel a(,'iklumalarınm olüuKunu srtylemişür. Soru cevaplandırıltna sı güç bir şeldlüe ae sorulmuştur. Zira bu beyar.ların ve jazıların nerede hangi me1:pıle söylendiği ve yazıldıgınıu belirtilmcsi iciip eder. Ayrıca t/,ıasi beyanların soru olarak getiıılnıcsi icap eder. Parti ile iigill sorular sorulmalıdır. Daviuıın konu ve çerçevesi TİKP'nın ira do ve amacıdır. Bu iradeyi de parti adına Başkanlık Konseyi ve Merkez Konseyi ortaya kovar. Benim şahsi fikirlerimin dava kouusu ile ilgisl yoktur. Ayrıca gözden kaçmaması icap eden bir durum da duşüace ve eylemin ayırdedilmeşl sorunudur. Eyleme geçmeden diişüııce suç olmaz. Bir cemiyetin cezalandırılması için amacuun suç teşkil etmesi icap eder. Dü şünceyi araştırmak ve onunla suçlamak ortaçagdan kalnıa usuldür. Ben geçen celse sorulan soruiara kısaca cevap vermişlîm, mahkemenin uygun gö receği bir zamanda daha açıklayıcı deliller yapmak istiyorum dedi. Ayrıca, TİKP, TİtKP'nin sahip çıktığı kanıpaııyalara sahip çıkmanuşbr. Bazı kampanyaları Akdeniz Akdcnizlilerinclir; Sovyet tehctidine karşı çık mak gibi desteklemiştir. Mühün oian sahip çıkıiaıı kampanyaların TCK'nun 141. maddesi yününden suç teşkil edip etmediği hususudur dedi. Bu davanın TİİKP davası mı yoksa TİKP davası mı olduğunu gözönünde bulundurmak gerekir. Ayrıca, hazırlık soruşturmasında işkence ile, 19 arkadaşımıza işkence yapılmak suretiyle bir TİİKP davası yaratılmak istenmiştir. Bu da savıınmamız } önünden müiıiıııdir. Bu davada hiçbir delil de bulunmadığım, belirtmek isterim dedi. 37 SAYFALIK METİN ÜKUDU Doğu Perinçek 1 eylül günü yapılan duruşmada mahkeme heyetince kendisine yöne'.tüen sonalara verdiği yamtları yeter siz bulduğunu belirterek, yanıt lannı kapsayan 37 say£alık bir metin okudu. Perinçek metinde özetle şu görUşleri savundu: Parlamento konusunda: Partinıiz, parlamentonun ülkemizde yüz yıldan beri ve bugün de ileri bir roi oynadığnn belirtmiş ve parlanıentoyu 12 Eylül gününe kadar savunmuştur. Bu gün de parlamentonun işier hale gelnıesini ve demokratik özgürliikJcıin gerçckleşmesini savunuyoruz. Parlamento bir gün miyadrnı doldurursa yerini lıaıı gi tenısili kurumun alacağı, vargîi.ımamn konusu değildir. Çünkü ihümaller üzerine bir hüküm veıilemez. Kaldı ki, bugün parlamento kapatümıştır. Demek ki, 12 Eylül öncesi haHvle miyadmı doldurmuştur. Bueiin veriııi Milll GüvcnliU Konseyi alıuıstır ve ayrıca bir Uanışma Meclisi kurulmaktachr. Bir siiıe sonra (!i. yeni bir Anayasaııın kuvumu olarak ye ııi bir paı!a;ncısto kurufacaktır. Heyet bu sorunuıı cevabını vermiştir ve ileride yeııi cevap lar da verecektir. Bilimscl snsy:«lizm konusunda partimizin bilimsel kavrayışı na göre, kitaplar gerçeklere uy mak zorundadır. Yoksa, gerçeklerin kitaplara uymak diye bir mecburiyeti yoktur. Saym Devlet Başkanı Evren, Sivas'ta yaptığt konuşmasmdat, «Önce Atatürk'ü okuyun öğrenin, n»ıdan sonra İVlarx'ı, I^nin'i, Mao yu okursunuz» diyerek, ortaçağ bağnazlığına çağdaş bir uyarı yapmışür. Partimiz, kendi tarihini ve ülkesini bilmeyen bir insarun doğru yolu bulamaıyacası düşüncesinden hareketle, yurt gerçeğlni ve Atatürk'ü öğrenmeye büyük önem vermiştir. TİKP'nin organ kararlannda ifadesint bulmuş, amacuu yansıtan çok sayıdâ belge vardır. Davanın çerçevesi budur. Partinıizin tüzük, program, kuruluş bildirisi ve 1. Gencl Kongre de kabul edilen Merkea Komitesi raporunun bilirkişiye lnceletilmesini talep ediyorus. tddialardaki önyargılar, çıkarsamalar, faraziye ve spekülasyonlar ayıklanmalı ve daha TİKP'nin belgeleri temelinde yü rütülmelidir. Henüz yapıhnamış progr;ım gerekçelerinde suç aramak, ilerde doüacak bir çucuğun kalil olacağını iddia etmekle birdir. Ayrıca, parti or günlarmca, kararlastırılmamış oîup, bizim burada yajpacağımız «sınıfsız toplum», «bilimsel sosyalizm», «savunma ldtnbı» «felsefe sözlüğü» konulann dald tarif ve değerlendirmeler parti iradesinin üriinü olmaz. Napolyon «bana bir kelime söy le, seni astırayım» demlşttr. Cağdaş ceza hukuku bu anlayışı çoktan geride bırakmıştır. TİKP'yi başka partilere b«nzetip, sonra bu partilerin amsç ve lradelerini suç sayıp, TÎKP* yl buna dayanarak suçlamah bir mantık hatasıdır. TtKP*nln amac ve görüşleri ortadayken, benzerlerl bulup, bu benıerlerln amaç ve göıüşlerini TÎKP' ye giyuirmek hukuka aykmdır. Mahkeme heyeti samklardan Ömer Faruk Ciravoğlu'nua •»hverilmesini kararlaştırdı. öbür sanıkların salıverilme tat»mi ise reddedildi. Mahkemeoe ayrıca, bazı sanıklarm Devlet Bakanı ve zaınamn Sıkıyönetim Komutanları ile bazı idarecilerinin TİKP ile ilğili olumlu dü şüncelerini çeşitli vesilelerle yaptıkları konuşmalarda. bildirdikleri belirtilerek tanık olarak dinlenmeleri îstemi de kabul edilmedi. İstanbtü Haber Servisl îstanbul'da ekspres otobüs sefer lerl bugün başhyor. İstanbul Belediye Başkanlığı'ndan yapılan açıklamaya gö re deneme anlamında başlayacak olan seferler Taksim Ye şüköy, Yeni Levent Yenikapı, Eminönü Sarıyer, Kadıköy Bostancı, Beşiktas Beykoı ve Şişli Kartal ile Taksim Florya arasında düBenlenecek. Yolculuk süresinin azaltılması amacıyla planlanan seferlerde ikişer abonman büeti ya da mavi kart ile bir abon man bileti kullanılacağı duyuruldu. P hat işaretli Taksim Florya otobüslerinin Şişhane Unkapanı Yenikapı Zey tinburnu Gezi Yolu Ataköy 2 Yeşilyurt Yeşilköy Kamping Çadırlar Üçevler Moteller ve Adakale; Y hat işaretli Taksim Yeşilköy otobüslerinin Şişhane Unkapanı Zeytinburnu Ge zi Yolu Ataköy 2 Yeşilyurt Ortaokul Serbesti Çocui Parkı Pazaryolu Ziya Erdem; 51 hat sayılı Yeni Levend Yenikapı otobüslerinin 4. Levent Maslak Çayırbaşı K. Tersan A naokulu Belediye Şubesl BUyükdere Beyazpark Ziya Daniş Kocataş; 4 hat sayılı Kadıköy Bostancı otobüslerinin Erenköy Suadiye Tan Sokak Köprüüstü; 101 hat sayılı Beşiktaş Beykoz otobüslerinin Astsubay Okulu Beylerbeyi Çengelköy Kandilli AJÎİsan Kanlıca Çubuklu Paşabahçe Sigorta Hastanesi İncirköy Şişecam Gümüşsuyu Sırmaker, Kömür De posu; 123A hat sayılı Şişli Kartal otobüslerinin Astsubay Okulu Göztepe Sapağı Bostancı Köprüsü Karayollan Zümrütevler Cevizli Sapağı Fabrikalar Zeytinlik Çavuşoğlu Çeşme adlı duraklarda yolcu alıp indirecekleri belirtildi. Ekspres otobüs duraklanyla otobüslerinin üzerlerine gereken işaretlerin yerleştirildiği ve halen Is tanbul Belediyesi'nin 954 faal otobüsle halkın ıılasımmı sağladıgı ifade edildi. Istanbulda ekspres otobüs seferleri basliyor sonradan bakanlık yapacak blr öye şöyle sesleniyor: Faşist ahtapot, Meclisi eşkiyaya bastıramazsın... Kan dökücüleri kan, eşkiya lle Meclise ihanet edemezsin... (M. Meclisi, B: 25, 1.8.1977, O: I, S: 210). Yerinden sık sık başka üyelere söz atan bir üye kürsüden konuşurken aynı yönteme başvuran bir üyeyi yanıtlıyor: Hırsız senin baban, sülalen vs herşeyin. Bana hırsız diyecek olanın alnını karışlarım, hırsız oğlu hırsız... (M. Meclisi, B: 110, 19.2.1978, O: I, S: '195). Bu arada aşağıdan anlamsız sözler: Sahurda ne yaptın sahurda? Sahur yahnisi mi yiyorsun? «ACAYİP BİR VARLIĞIN SESİ GELİYOR» İsterseniz, bir başka günün tutanağına göz atalım. Bir üye kürsüde konuşmasma başlayacok üyeye psikiyatri kliniğinde zekâ testl yapmışcasına bağırıyor: Geri zekâlı herif... Kürsüdeki çok sakln blçlmde yanıt veriyor: Sayın Başkan, pariamentodan acaylp blr varlığın sesi geliyor, lütfen susturun... Serseriier bu kursüye cıkamaz... Kürsüdeki: Serserinln sesl geliyor... Devamla: Sayın Başkanım, siz müdahale »dln dlypceğim ama sizin müdahalenlzden anlamayacak bir varlık var, bir veteriner cağırınız ve muayene ettirln bu beyefendiyi... Sonra, üye nedense bayraktan söz ediyor; bu kez sataşma çok yüksek düzeyde: Bayrakların direklerl ml battı sana?... (M. Meclisi, B: 49, 21.2.1980, O: 2, s: 4856). YARIN: İNSAN KASABI Sahte pasaportlarla Hollanda'ya isci gönderen 3 Pakistanlı yakalandı istanbul Haber Servlsl Sahte pasaport ve belgo <Kızenleyerek para karşılığı Pakistan'dan Türkiye yoluyla Hol landa'ya işci gönderen üc Pakistanlı yakalanarak gözaltına alındı. Bir kişinin seyahat edebilme si ve Pakistan'dan Türkiye'ye, Türkiye'den de Hollanda'ya gidebilmesi icin gerekll tüm belgelerle pasaportları sahte otarak hazırlayan Muhammed Ab bas, Abdülrahmon Mabit ve Mazhar Hüseyin Shah'm üzerleriyle kaldıkları yerlerde yapılan aramalarda cok sayıdo sahte form, belge ve mühürlerle bunlorı yapmaya yarayan gereçler ele gecirüdi. Bugüne dek cok sayıda Pakistanlıyı bu yolla Hollanda'ya gönderdiklerl bildirilen üc sanıkla ilgili soruşturmanın devam »ttiği açıklandı. Istanbul Üniversitesi nde kesin kaystSor 15 e İSTANBUL, (UBA) İstanbul Üniversitesi'ne bağlı falriilte ve yüksek okullara girmeye hak kazanan öğrencilerin kesin kayıt işlemleri 15 eylül salı günü başlayacak. Üniversite Rektörlüğü'nün ko nuya ilişkin açıklamasına göre, yüksek okul ve fakülte öğrencı bürolarında yapüacak kayıtlaı 10 ekime dek sürecek. Kayıtlar saat 09.00 12.00 ve 13.00 16.00 aralannda yapılacak. Öğrencilerin istenen belgeler le birlikte başvurmaları gerektiği hatırlatılarak, eksik evrakla kayıt yapılamayacağı belirtildi. Boğaziçl Üniversitesi'nin îlsans ve ön • lisans programına girmeye hak kazananların Ingilizce yeterlik smavlannın ise H eylül pazartesi günü yapılacağı açıklandı. Kayıtlar, îdari Bilimler FaküJ tesi'nde 22 eylül salı, Mühen dislik Fakültesi'nde 23 eylül çaı şamba, Temel Bilimler Fakültesi ve ö n lisans'ta ise 24 eylül persembe günleri yapılacak. Dış transfer, yenl özel, yeni lisansüstü ve mezunlar için (B. Ü. mezunlan dahil) öğretmenlik »ertifikası kayıtları da 25 eylül cuma günü kabul edilecek. Eski öğrencilerin kayıtlan ise bütün lisans 4. sınıflarda 15 eylüi salı, lisans 3. smıîlarda 16 eylül çarşamba, lisans 2. sınıflarda 17 eylül persembe, eski Hsansüstü ve prep.'te 18 eylül cuma , prep.'ten gelen 1. sım£lar, 3. dönem prep., genel kol, önlisans 2. sınıf ve bütün eski 1. sınıflarda 21 eylül pazartesi günleri yapılacak. Bursa Üniversitesi Tıp, İktisadi ve Sosyal Bilimler, Makina, Elektrik ve Veteriner Fakültelerine girmeye hak kazanan öğrencilerin kesin kayrt iş lemlerinin de 14 eylül pazartesi günü başlayacağı bildirildi. Verilen bilgiye göre, bü fakül telerdeki kesin kayıt işîemlerı 30 eylül çarşamba günü çalışma saati bitimine dek sürecek. İDMMA FAKÜLTELERİ îstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi (İDMMA) Mühendislik ve Mimarhk Fakültelerinin gece ve gündüz bölümlerine girmeye hak kazanan öğrencilerin 7 eylül pazartesi günü başlayan kesin kayıt işlemleri ise dün sona erdi. MESLEK YÜKSEK OKULLARI Öte yandan, Milli Eğitim Bakanhğı'na bağlı Meslelc Yükselc Okullan ile Yabancı DilİBr Yüksek Okullarınm 7 eylül pazartesi günü başlayan ön kayıt işlemleri de dün sona erdi. Bu okullarda 21 eylül pazartesi gününden itibaren kabul edilecek kesin kayıt işlemleri ise 23 eylüî çarşamba günü akşamına dek devam edecek
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle