22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 8 10 EYLÜL 1981 M Tutanakları ütandıran .*>*' sözler *••• Uğur MUMCU Baskanvekili tarafsız bir tutumics ortalığı yatıstırdı ÎNGİLİZ MÜSLÜMANLAR SAHAFLAR'DA Ingılız Nakşibendilerinın Şeyhi El Cemal, Istanbul'da bulunduğu süre içinde devamlı olarak 40 kişıhk muridleriyle birlikte dolaştı. Fotoğrafta, çevresinde İngiliz bayan Nakşıbendılerı olduğu halde Beyazıt Sahaflar Çarşısı'na doğru yürüyen Şeyh El Cemal goruluyor. Bngiliz Nakşibendi lideri: "Emperyalizme karşı Eyyubi gibi komuian gerek,, marlar, profesörler, muhasebeciler, kamyon şoförlerl ve temlzlik Işçilerl bulunan 8'i ka dın 41 kişllik İngiliz Nakşibenlngiltere'den 40 klşilik Nakdl topluluğu Sultanahmet Caşibendi topluluğuyla istanbul'a mll ve Ayasofya Mü2esı'ni öngelen Şeyh El Cerrsal. Müslücekl gün gezdiler. Her gittıkmanların emperyalistlerle sölerl yerde yurttaşlar tarafınmürgecllerin zulmünden kurtudan «Bokın, Müslüman olmuş labilmesi icln Selahaddln Eyyubl gibi bir komutan ve ön İnglllzler gellyor!» denılerek karşılanan İngiliz Nakşıbendıdere sahip olmaları gerektilerlnin Şeyhl Abdullah Sırdan ğıni söylüyor. El Cemal, Fındıkzade'de kalAralarında sanatcılar, ml Selim YALÇINER Mehmed Kemal POLİTİKA VE ÖTESİ Hasaneyn Heykel'in Yazgısı RAP dilinin böyük gazetecl ve büyük yazarı Muhammed Hasaneyn Heykel, Mısır'a Necip ve Nasır'la gelen cumhuriyet'ln temel direklerınden birıdir. Heykel, yirmi yılı aşkın bir süre Arap dünyasına yön veren El Ahram gazetesinin başyazarlığını yapmış, bir cok dergi ve gazetenin redaktörlüğünü yüklenmiştir. Arapca konuşan uluslar Içinde kamu oyu oluşturulmasında her zaman etkin bir klşiliğl oluşturmuştur. Sadece Arap dünyası değil. Batı ve Doğu dünyaları da yıllarca, «Heykel ne söylüyor?» dlye onu izlemiştir. «Kahire Dosyası» ve «1973 Arap İsrall Savaşı Ve Ortadoğu» adlı ikl kitabı Türkceye çevrilmiştir. Bu Işlerle ilgilenen orta düzeyde okuyucu Heykel'l tanır. Verılen haberlerden anlryoruz kl, Camp Davld anlaşmasına başından berl karşı oıkan cok ünlü ve dev bir yazar olan Heykel'e Sedat re|imi dayanamamış, tutuklamıştır. Bazı zor rejlmlerl göremedıklerl doğruların muhaliflerince söylenmeslne dayanamazlar. Gıdıp Bati'ya yerleşeceğinl Işlttiğımiz Heykel demek geo kalmıştır. Belkl de Sedat re|ıml yurt dışına cıkmasına Izin vermemiştlr. Fikir söylemekten başka sucu olmadığına Inandığımız bu ünlü yazarın tezelden kurtulmasını dileriz. Sedat gibi ülkesinln kurtuluşunu Amerikan güdümünde gören polltlkacılar dünyaya çok gelir giderler ama, Heykel gibi bir düşünce adamı elli yılda bir az gelir. Sedat'ın, Nasır'm olömunden sonra Iktldara gelişlnde elinden tutanlardan birl Heykel'dlr. Olayı şöyle anlatır: «... karısının umuttuz hıçkırıklan kuloğımızda, alt kattakl oturma odasına Indik. Orotkı bulunanlar Enver Sedat, Hüseyin Şaflî, daha öncelerl başbakanlık yapmış olan Sosyalist Arap Birllğinln llerl gelenlerinden All Sabri, Devlet Bakonı Saml Şeref, lclşlerl Bakanı Şaravî Cuma, Sava? Bakanı General Fevzl, ©eneral Leys Nasif ve bendlm. Şîmdi ne olacaktı, ne yapoeaktık? Nasır kablne toplantılarını yofcın etamşmanlarıyla yaptığı toplantıyı oçarken, llk olarak benlm flkrlmf alırdı. Kendi fikrinl en sonda sövlemeyl yeğlerdi. (...) O gün Sedat Nasır'm yolunu Izledl: Muhammed ne yapılması gerektlğlnl düşünüyorsun? Hiç bir zaman kendlml o andakl kadar sorumlu ve valnız hlssetmedim. (...) Sedat'a ülkenin en üst düzeydeki iki siyasal kuruluşu olan kablneyl ve Arap Sosyalist Birliği Yüksek Yürütme Kurulunu ortak toplantıya coqırmasını ve Başkanın ölüm haberlnln resml açıklanmasının bu toplantıdan sonra yapılmasını önerdlm. ... Radyonun haberler saatl yaklaşıyordu. Proğram değişikliklerlyle llglll olarak bir açıklama yapmak gerekiyordu. Sedat benlm hazırladığım blldirlyl radyoda açıklamamı Istedi, ben Ise karşı çıktım: Bunu okuması gereken Insan ben değilim, dedlm. Öyle somyorum kl böyle anlarda ülkede bir bütünıük ve süreklilik havası estirmek gerekir. Kennedy öldüğü zaman ABD'de iktldar sürekliliğl hemen soğlanmıştı. Ben slzin radyoya cıkıp Nasır'm öfümünü ülkeye bildırmenizl uvgun görüyorum. ... Orada Sedat, hazırlanan blldlrlyl okudu. Acele lle gözlüklerlnl unutmuştu, benlmkilerl kullanmak zorıında kaldı. ... Baş bulunan İktldar koltuğuna en vakm olanlar arasında şimdlden bazı manevralar ve gruplaşmalar başlamıstı bîle.» Heykel'ın gozlemlerlnden anlıyoruz kl Iktidara en yakın olanlar Ali Sabri ve General Fevzi'dir, Sedat cok aerilerdedır. Ancak Sedat'ın elinden tutanların başında da Heykei vardır Başkanın ölümünden sonra Başkan vekılliâini Enver Sedat alır, tıpkı Lenin'in ölümünden sonra genel sekreterliğl Stalin'ln alması gibi... Ötekl!er o anda yenik düştüklerinln farkında değildirler, Heykel gıbl... Ama Heykel'ln yönetlclllk siyasetinde gözü yoktur kl... Mısır, Nasır döneminde Sovyetler Birliği lle dostluk icındedir. Oysa, Sedat'a CİA yoluyla mesajlar gelmektedır. Mesajlar Amerikan istlhbaratı lle Mısır istıhbcıratı arasında ayrı bir kanaldan Işler. Enver Sedat guclendıkçe Sovyet teknisyenlerl Mısır'dan cıkarır. Nasır'ın yakınları olan solculardan ağır ağır kurtulur. Bu yolculuk bıldiğiniz glbl Camp Davld'e değln uzanır. Sedat Nasır'ın tuttuğu yoldan coktan ayrılmıştır. Başı derde girdlğlnde hep kurban istlyecektl. Durmadan ıstedi de... Son kurbanlar yenl tutuklamalardır ve ıcınde Hasaneyn Heykel vardır. Şalrin dediği kalem, Hevkel'ın kendi eliyle keslp Enver Sedat'a sunduğu kaleradır, ne denir, onun tutuklanmasını yazaccJktı, yazdı bıle... A makta oldukları otelin lobislnde sorulanmızı yanıtladı. EMPERYALİZM VE SOMURGECİÜK Müslumanlığın Batı dunyasıyla olan ılışkıleri üzerıne yoneltılen soruyu sozüne, «Bismillahirrahmanirrahim» dı yerek başlayan Şeyh El Cemal, şoyle yanıtladı: «Musluman ulkelerden bazıları sınırsız zenginliklere sahip. Bu zenginliklerin akılcı bir biçimde İslamın çıkarına kullanılması gerekir. Petrolden elde edilecek kârlar ise, kafir olan emperyalist ve sömürgecl Batı aleyhlne kullanıl malıdır. Kendinden küçükleri sömürmek için hazır bekleyen tüm buyük çjuçler, Müslüman ülkelerin birleşmesinden nasıl korkuyorlarsa, Müslüman ülkeler de birleşmek ve güclerinl yoğunlaştırmak İçin öylece hevesli olmalıdırlar. Ancak bu arada, Müslüman ülkeler petrol cıkarlarını politik ulusal amaçlar İçin değil, genel İslam yararlan için değerlendirmelidirler...» «MÜSLÜMANLAR KUR'ANIN DEDİKLERİNİ YAPMALI» Hıc bir Müslumanın Kur'anın yolundan ayrılmaması ge rektiğıni soyleyen Şeyh El Ce mal, özellıkle de devlet yone tıcılerinin Kur'ana gore davranmasının zorunlu olduğunu vurguluyor. «Eğer Müslüman önderleri ve ulema, pasif kalmasaydı, İngiliz emperyallzmi ni Ortadoğu'da baştan durdurabilirlerdi» diyen İngiliz Nakşıbendi lideri, «islam liderleri kendi iclerinde dengell ve dış larına karsı ödünsüz politikalar izledikleri dönemlerde başarılı oldular» bicımindekl görüşüyle de emperyalizme karşı yürütCflecek mücadelenın gereklerıni belırtiyorlar. Petrol gelirlerînin sürekli biçimde İslam birliği ve güçlenmesl Için kullanılmasının şart olduğunu, anoak böylelikle «küfr» olan emperyalist ve sömürgeci Batı ile savaşılabileceğinl ısrarla belirtiyor. MEVLANA VE SELAHADDİN EYYUBİ Şeyh El Cemal, bir yandan Mevlana'yı derin hoşgörüsü, saygın kardeşlığl VQ iyl nıyet! nedenıyle kalpten sevdiklerini, ote yandan Ise İslam Icın bilincle savaşması nedeniyle Selahaddın Eyyubi'y© hay ran olduklarını söylüyor. Kon ya'ya giderek Mevlana ile ilgıll araştırmalar yapacaklarını belirten İngiliz Şeyhi, islam Içln önerilerlni şu sözlerle tamamlıyor: «Müslümanlar, Selahaddin Eyyubi gibi bllinçll bir komutanın önderliğinde emperyalist lere ve sömürgecllere karsı savaşmalıdırlar...» "EFENDIM, ÇÜŞŞŞ DENDİ, HOŞT DENDİ MESELE KAPANDI" Bir başka günun tutana&ı da şöyle: Bir üye kursude milliyetçüik diye söze başlıyor, aşağıdan bir ses. Irkçüıh, davarizm, ırkçıhk... İnsanlarda ırk olmaz, atlarda olur... (C. Senatosu, b 05,911.1978, o: 2, s: 177). Ve aynı gün, aynı konuda Yüce se nato şöyle savunuluyor Burası zoolojı enstitusü değil... (aynı oturum s 3P2). Bu göruşu büdiren uye sık sık arkadaşlanna sataşmalarda bulunan değerli okumuştur. HITİT AN1TI Gelelim bir başka güne: Bir bayan senatör. Ankara Belediyesi'nin Sıhhiye Alam'na dikeceği Hitit Anıtına karşı çıkan bir konuşma yapıyor. Bu abidenın dikilmesine mani olmaya çalışalım Çünkü... •Çünku»ye yanıt hiç gecikmiyor: KafaSızlar ıçın utanç verıcidir.. Sonra, bu $özunü beğenmemiş ki, küçuk bir düzeltme yapıyor: Utanç verici olamaz, helime ağır. Bunun üzerine bir üye yerinden tar tışmaya/katılıyor: Hatibenin ne konuştuğunun farkmda değilsin. Scn ne konuşuyorsun? Bu soru şu etnik kökenli ve kapsamlı yanıt ile karşılanıyor: Sen sulukuleden geldın, sen konuşma.. (.C. Senatosu, 4.1.1977. 001, S. 426). Çingenelik ilo nitelenen bu uye ken disini savunuyor ve aynı nıtelemeyi, kent ve mahalle adı farkı ile geri gonderiyor: Sen Edirne'den mi geldin? Ve sonra tartıştığı üyenin Sinir ve Ruh Hastalüdan Merkezine gönderü TÜRKİYE'DE TURÎHM ZENAATI Gilbert Trigano «diğer ülkelerde turizm endustrisi kurarken, Türkıye'de turizm zenaatı yapıyoruz» diyor. Fransız tatil köylerinin patronu, yeni anlaşma için geldi Ne konuşuyorsun oradan hayvan herıf, ierbiyesizhk etme, biz dinliyoruz burada. Kümes benzetmesinin sahibi düşuH cesinde direniyor. Kümese gir kümese... ' Sen gir kümese hayvan herlf.. (C. Senatosu b: 15, 10.1.1978, O: 1, S: 569) Ve yanıt: Hayvanlann en namussuzusun... Biraz daha gerilere gidelim: 1965 yılmdaydı, parlamentoya gîren bir unlu yazarın annesıne sataşılmış; bunun uzerdne milletvekık yazar yerinden bağırmışti: Çüşşş... Bu «cüşş> sözcüğü Mecliste büyük tartışmalara volaçmıştı Aynı gunlerde kürsüde konuşan bir mılletvekıline «HoşU dıye satasan bir uyenin bu davranışını oturumu yöneten başkan vekili 'Efendım çuşş, den dı, hoşt dendi, mesele kapandı* dlyerek 'Demokratik tutumunu» sergiliyor, bir başka gun, bir başka başka.n vekili tartışmayı şoyle yatıştırmaya çalışıyord*u Bir üye Sahlekar.., Kürsüde konuşan üye satasan üyeyi, hemen yanıtlıyor: Senin baban sahtekar. sahteharoğlu sahtekar, sana aynen iade edir yorum... (M. Meclisi, b 161, 21.6.1987, O: 1. 8: 466). turizm zanaatl yapıyoruz» diyen Gılbort Trigano, karşılaştıkları yasal zorluklara çözgm bulunamasa bıle, varolan tesis lerı kapatmayı duşunmediğini soyledı ve şunlan ekledi: «Türklye'nin doğası başka hiç bir ülkede yok. Biz de o zaman bu ışi zenaat olarak sürdürme ye devam ederlz.» Trigano, Türk hükümetıyle yeni bir kontrat Imzaladıkları takdırde, Foça ve Kemer'dekl tesıslerin yatak kapasitelerını artırmayı ve güneyde yenl tatıl koylerı kurmayı planladıklarını kaydetti. 61 yaşındaki Trigano, 1979 yılından bu yana Fransız hukü metıne bağlı Ekonomik ve Sos yal Konsey'de turizm danışma Türk yasaları uyarınca kârnı olarak gorev yapıyor. 2. larının Türkıye'de bloke edıldı Dünya Savaşı yıllarında direğını de hatırlatan Trigano, dün yanın hızlı b ı r değışım ve ge nışçılerin safında carpışan Trigano 1944 45 yıllarında Kolışım ıçınde olduğunu, yasalamünıst Parti'nin yayin organı, rın da sosyal gelışmeye koşut olarak değışıklıklere uğraması «L'Humanite»de yazarlık yapgerektığını kaydettıkten sonra mıştı. Daha sonraki yıllarda Türkıye'de turızmle ılgıli yasa Club Medıteranee ile İş yapların eskılığ nden yakındı maya başlayan Trigano 27 yıl«Diğer ülkelerde turizm endır bu şırketın İdare Meclisi dustrileri kurarken, Turkiye'de "Başkanlığı gorevıni yurütüyor. Ekonomı Servisi Merkezl Fransa'do bulunan Club Medıterranee turizm şırketının Idare Meclısı Başkanı Gilbert Trigano ulkemızdekl tesıslerın geleceğıyle ılgılı goruşmelerde bulunmak üzere dun Türkiye'ye geldı. Dunyada tatıl köylerinin yaratıcısı olarak tanınan Trigano, Yeşilkoy Havaalanı'n da verdıği demeçte Turk hükumetıyle 1967'de ımzaladıkları 15 yıllık anlaşmanın süresinın gelecek yıl dolacağını hatırlatarak, yeni bir anlaşma ım zalamak ve Türkıye'deki faalıyetlerı suresınce karşılaştıkları idarı ve yasal guçlüklere çozüm bulmak için Türkiye'ye geldığını soyledl. Hitît Amtı'yla ilgili iddia ve yanıtı Abidenın dikilmesine engel olalım... Çünkü kafasızlar için utanc vericidir mesini isüyon Sen yanlış gelmişin buraya, senin yerin Bakırköy'dür. «S7Z/ YETİŞTIRMEM UZUN SÜRER* 'Senin yerin Bakırköy'dür» diye ruhi sıhhati hakkında şüphe belirtilen bu üyeye başka oturumlarda da buna benzer sataşmalar olmuştur. Örneğta şöyle: Senin cezal masuliyetin yok bir defa... «Cezai ehüyetU konusunda böyle bir sapfcamayla karşılaşan sayın üye ya nıt verlyon Siz anlamazsınız. sizi yetiştirmem için çok zaman lazım.. «Eksik eğitim* konusundaki görüşünü bu sayın üye daha sonra şöyle tamamlıyor. Senin bedenin çalışır, kafan çalışmaz.. Bu «grefeo romen» bakış açışına v şu karşılık geliyor: Otur yerine, bağlamak lazım seni, deli.. (C. Senatosu, b: 29, 4.2.1977, O: 2 S : 221). Yüce çatı altında sürekli olarak deli olduğu yinelenen bu sayın üye bu sataşmalan günün birinde şöyle yanıtlayacakti: Ancak ben. ahmakları, ahlaksızlan, deli numarası ile kullanırım.. (C. Senatosu, b: 46. 11.4 1978, O: 1, S: 244) KUMES HAYVAN1 Aynı yüce çatı altında bir başka gün, bir başka soylu tartışma: Bir okumuş, öteki okumuşa bağınyon Kümese kaçarsın ancak, kümese, kümes hayvanı... Üstü kapalı biçimde «tavukluk, horozluk, tavşanlık» ile suçlanan sayın üye yerinden horozlanıyor. Çıkan tartaşma üzerine başkan vekili şunlan söylüyor Rica ediyurum arkadaşlar. Siz de iade ettiniz, tamam mesele efendim.. Başkan vekili şu kanıda: Bir üye ötekine sahtekar der, o üye de dJgerine sahtekaroğlu sahtekar derse mesele kapanmış olur. Fakat mesele pek kapanmıyor.. Bir başka saym üye yerinden, bu konudaki içten duygulannı bildiriyor: Hayvansa bunlar. daha hayvandır... Başkan vekili, kibar ve çok demokratik: Zatı alinizin de böyle konuşmaya hakkı yoktur... Tartışma böyle sürüyor, 'hayvan, zatı ali, sayın, sahtekar, sahtekaroğlu sahtekar...» SARHOŞ HATİP Yine 1965 yılmdaydı, bir üye bütceyi sert biçimde eleştirinoe aşağıdan bir ses yükseliyor Sayın başkan hatip sarhoştur... Kürsüdeki milletvekili söz altında kalmıyor. .< Sarhos^olan sizin iktidarınızdır... Başkan vekHj bir harika, araya giriyor: Sınıf ayrıhğı düzeni üzerînde durmayınız rica ederim... Başkanın ricası, sayın üyelerce benimsenmeytnce, yüce meclisin çatısı altında, boks ve güreş yanşmaları baş' lıyor ve mılletvekiline sarhoş diyen üye ağzı kopük saçarak saldınyor: Ben sarhoş değilim kızıl köpek.. Ve "iadeli taahhütlü» mesajının yanıtını almakta gecikmiyor: Köpek senin babandır, hergele... YARIN: MÜREKKE'P FAtZİYLE İADE... KURULUŞ GÜNÜ Kâzım Taşkent 9 Eylül Izmir'in dfişmaa işgalinden kurtııluş günü olduğu için o günü bankanm açıUş günü seçtim. Pazar gününe de gelse bankayı açmak için bu yolu düşünürdüm diyor. Taşkent, Orhan Topçuoğlu ve Halit Soy. dan ile birlikte... Cezaevlerinde öğretmenlik yapacak spor akademisi mezunları aramyor ANKARA (THA) Cezaevlerindeki mahkumlara bedeneğitimi yaptıracak Spor Akade mısi mezunları aranıyor. Akademi mezunları cezaevlerinde beden eğitimi öğretmenl ve ıdari memur olarak görevlendirilecekler. Adalet Bakanlığı Ceza ve Tev kif Evleri Geneı Müdürlüğü tarafmdan gazetelere verılen 1 lanlarla genel müdürlüğe bağlı cezaevlerinde beden eğitimi dersleri verebilecek olan Spor Akademisi mezunlarına ihtiyaç olduğu bildirildi. Edinilen bilgiye göre iş için başvuran Spor Akademisi mezunları devlet memuru kadrosuna alınacak ve Ceza ve Tevkif Evleri Genel MUdürlüğü'ne baŞlı vurdun muhtelif yerlerin deki ceza ve tevkif evlerine atamaları yapılacak. Akademi mezunları cezaevlerinde bulunan mahkumlara sabah saatlerinde, beden eğitimi dersi verecek ve kiiltür fizik cabşmalan yaptıracaklar. Diğer saatlerde ise bnlunduklan cezaevlerinde idarl memur olarak görevlendirilecekler. Yapı ve Kredi'nin "Türk basınında bir bankanm doğusu,, sergisi acıldı Sanat Servisl Yapı ve Kredi Bankası'nm 1944 yılından bu yana Türk basınında çıkan ilanlarım kapsayan «Türk basuunds Bir Bankanm Doğıışu» sergisi dün açıldı. Bankanm emeklilerinden Orhan Topçuoğlu'nun bankacılıl yıllarından bu yana topladığı ilanlarla oluşturduğu serginin açı lışında bankanın kurucusu Kâzım Taşkent Banka Genel Müdiiri Halit Soydan çalışanlar ve emekli bankacılar bulundu. Sergide 1944 yılında Cumhuriyet, Vatan ve Tasviri Efkâı gazetelerinde çıkan Yapı ve Kredi Bankası ilanları, Doğan Kar deş gibi bankanm yayını olan çocuk dergılerinden örnekler, renk li olarak ılk banka ilanları yer alıyor. Kâzım Taşkent bankanın kurulduğu günden bu güne, «1 ya şmdan 15 yaşma k^dar bir çocuğun gösterdiği gelişmeyi gösteı miş olduğunu» söyleyerek, bankada ilk hesap açtıram kışinin ad. nı hatırlayarak, «Sabahattin Çam ilk hesabı açtırmıştı. Sermayt miz, bu gün için hiçbirşey, fakat o gün için çok büyük paffa d< mek olan 1 milyon Türk Ijrası ile kuruldu. Bahçekapı'da, 16 k şilik kadro ile. O yıllarda hiçbir bankanın da şubesi yoktu» ded Belediye, minibüs teypSerini söküyor Istanbul Haber Servisi İstanbul Beledîye Zabıtası Trafik ekipleri önceki gün 81 mınibüsün teybini sbktü. İstanbul Belediye Başkanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, kentte ki gürültıi ile mücadelenın bır halkasını oluşturan ve özellıkle yolcularm şikâyetlenne neden olan araçlardaki teyplerin sökülmesi ile ilgili çalışmaların sürdürüjciüğü bildirildi ve «Denetimlere ara verilmeyecekti dolmuş ve minibüslerde tej çalınması kesinlikle önlenece tir» denıldi. Açıklamada ayrıc sokak aralarında bağırarak 3 da hoparlorlü araçlarla sat yaparak halkı rahatsız eden f tıcılarla mücadele edildiği t bıldirüdi ve bu amaçla mot rize devriye ekiplermin şikây leri değerlendirdiği beîirtildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle