Katalog

Cumhuriyet 4 SANAT EDEBİVOT MAGAZİINJ 30 HAZİRAN 1981 TELEVİZYOH 19.55 ÇOCUKLARLA MÜZİK Ankara Televlzyonu Cocuk Korosu lAtatürk ö l medi», alyilik yap iyilik bul», «Horozumu kaçırdılar», «Gençllk Marşı», «Karga lle tilki», «Öğutler», «Ağaç türküsü», «Karşıdan gel», «Gezsen Anadolu'yu», «NlnnİB, «Oyun», «Bir dünya bırakın» vs «Atatürk Marşı»nı seslendiriyor Bir panel'in ardından, Sanat Servisi Yazarlar ve Çevirmenler Yayın Üretiın Kooperatifi'nin (YAZKO) düzenledığı dizı pane'.lerden «Edebija tunızda Kadm Sorunu»nun ikinci bölümü Türkiye Gazet«cıleı Cemiyeti'nın Toplantı Salonu'nda yapıldı. Bekir Yıldız'ın «Halkalı Köle» adlı romanından yola çıkıla rak gerçekleştirilen, Onat Kutlar ydnetimindeki par.ele Oktay Ak bal, Çetm Altan, Safiye Alkan, AjTonç Altındal, Murat Belge, De mirtaş Ceyhun, Engin Ergönültaş ile Pmar Kür konuşmacı olarak katıldılar. Yer yer Türk edebiyatmda kadın sorunu olmaktan çıkıp salt konu edilen romanın övülmesi ya da yerilmesine dönüşen, yer yer de toplumumuzda ve tüm dünyadaki ezilen kadın karşıt olarak da ezilen erkek bağlammda ele alınan, dort saatlıi pa neli kalabalık bir dinleyici toplulu£u izledı. Feryal ÇEVİKÖZ 20.15 20.30 20.50 21.05 TOM VE JERRY HABERLER HAVA DURUMU TVDE SİNEMA: «BEYAZ KUĞU» 22.45 HABERLER TVDE SİNEMA (21.05) Oktay Akbal: «Medeni K^nun'da bazı deaisiklikler gere^li.•, Paneluı ilk konuşmasını yapan Oktay Akbal Türkiye'dekl bc. şanma ya da boşanamama sorunlarına ılişkin «y3nlış bir evliii ğin muebbet hapis» gibi bağlayıcı olabilecegi örneğini verdi. Medeni Kanun'un yaklaşık altmış yülık snireci içinde bazı değişik llklerin gerektiğine, toplumumuzun yapısma aykın düştüğü ye; lerin olduguna, değindi. Boşanamama probleminın yükünü dahr çok erkeğin çektiğini ancak, iktisadi ve sosyal bakımdan iyı du nımda olan hanurüann boşanmaya karsı daha fazla tanr aidıkla rını söyledi. "BEYAZ KUĞU,, (The Swan) Yönetmen: Charles Vıdor, Oynayanlar: Grace Kelly Alec Guinness, Louis Jourdan, Agnes Moorehead. Jessica Royoe Landl3, Brian Aherne, Leo G. Carroll, Estelle Winwood, Yapım yılı: 1956, Süresl: 108 dakika. Avrupa ülkelerinden blrlnde kızlarına lyl blr koca bulmak İçin fırsat kollayan soylu bir aile bu amaçla ülkenin Prens'lnl şatolanna davet ederler. Ne veliaht ailenln kızıyla, ne de guze! kız veliahtla llgılenmiştir. Sonunda ikisinl de acı bir sürpriz beklemektedır. Yıllar önce Türkiye'de «Prensesin Aşkı» adıyla oyncmış olan bu film aslında o dönemin gercek oıaylarıyla illşkisl yönünden ilginç. Gercekten do MGM Şlrketi'nin 50 yıllarında üne kavuşturduğu Grace Kelly'nin Monaco Prensesl Rainer ile evienerek beyazperdeden aynlacağı haberl üzerine şlrket Macor Yozarı Frençö Molnar'ın daha önce flirrıe olınmış olan bir oyunundan aceleyle uyarlanan senaryoyu Kelly'ye cevlrtmişti. Grace Kelly'nin bu filmde de blr prensesl canlandırması gercekte de filme inanılmaz bir reklam kampanyası sağladı. Fılm böylece bir donemin star oyuncusu Kelly'nin sinemodak! «Kuğu şarkısı» oluyordu. Bunların dışında «Beyaz Kuğu» ınce güldürüyle duygusallık arasında gidip gelen. düzeyli oyuncu kadrosu sayesinde belli bir llglyle Izlenebilen orta halII blr yapım. Özelikle Alec Guinness ve Tatlı Cadı'nın annesl Agnes Moorehead'ın oyunları dikkate değer. Demirtaş Ceyhun: «Evlilik erkeği köle haline qetiriyor.» Demirtaş Ceyhun konunun ilk panelde ele alımşında, kadır sorununa konıaşm3cılann hepsinin ajnı açıdan bakugını, kaaınıı. erkejin karsıtı eibı dUşünUlmeyıp, erkeği suçlama yoliına gidii dığıni belirtti. Kadının bacılık ve analıgından öte bir sorununuı. e:e alınmamış olduğunu soyleyen Ceyhun erkeğin de baskıcı ola rak kadını eziiğinın savunuîdugunu anlattı. Ceyhun «Oysa işın öte blr yanı var ki, acaba evlilik müessesesinde ezilen yalnızcj kadın mı, erkek hîç erilmlyor mn, evlilik erkegl kölf haline çetirmiyor rau?» sorulan ile Bekir Yıldız'ın romanının tüm bı. sorulara ışık tutan bir roman olduğunu söyleyerek «Halkalı Kö le»yi şöyle savvmdu: «Kadmın köleleştirlldlji öne sürülen evli lik kurumnnu ele alıyor Bekir Yıldız. Evlilife kurumunda köle olan yalnız kadın desildir divor. Erkek de köle olmafctndır. Bi kunını bizi köleleştiriyor. Evlilik karımı boamuştur. Ben bu nedenle ayrılmak istivorum diyor. Ancak yazar evlilik kurnmunn Irdelejip. erkeği de kadını da kölelestiren, kişiliîinden çıkarıı kendine düşman eden bn kurumıı saslıklı bir ^fküde irdele>i" sonnca varmıyor. Zaten bir yazardan da bu dek çok boyutlu blr konuyu çözmesini beklemek düşünülemeı» Ceyhun evlilifiı; her toplumda çeşıtlı sorunlara açık bir kurum olduğunu, «kadv madem kl ezilivor, üyleyse neden evleniyor» sorusunun sorulrm sı gerektigini belirterek sözlerinl tamarnladı. yola çıkan Pınar Kür, yazarın çoğunlukla gerçeldikten uzak ve kendi idealindekı kadını savunduğunu belirtti. Bu çelişkiler ba§lamında «gönül yoldaşı» tipinin toplumumuza ters düştüğünü. «eş» tipinin de suçlanması için elinden geleni yaptığını, tüm yazarlık ustalığım kullandığını vurguladı. Bunun da romanı okuyan kişide, bütün eşlerin birer canavar, gönül yoldaşlannm da her köşe başında rastlanacak bir kurtarıcı olduğu izlenimini bırakabileceftne değir.di. Toplumumuzda genç kızlann evlenip ça cuk sahibi' olma şartianması içinde yetiştirildiğine dikkati çeker. Pınar Kür boşanmada, toplumsal düzen kadar geleneksel Turlî erk?gi tipinin de önemü yeri olduğun'j söyledi «Asbnda vazann '•erli yersiz kullandığı düzen sSzcfigu bir süs. bir yama gibi kahyor kitapta. Tonlumcu olarak bilinen bir yazann kendi kişisel dertlerir.i anlatırken, olayı Türkiye toplnmunda fenelleştirmek için bir türii kııllanması olayor bn. O zaman biz de kalkıp mutlu eviilik diye bir kitap yazarsak o da düzeni desteklemek mi olacak?» dedi. Genelde yazann kendi gibi düşunen bütün Tüık erkeklenni orteya koyması ve kadmm Türkiye'de ınsan yerine konmasma daha çok vakıt olduğunu göstermesi bakımından ilginç oldjğunu söyleyerek sözlerine son verdi. Ede b iya tım ızda kadın sorunu tartısıldı • direcefimiz, sorunlar» nasıl yaklaşıp, nasıl değerlendireeefimiz, kadınlan hançi yöntemle ele alıp çözümleyeceğimiz benim göriişümü oluşturuyor, tarihsel materyalizm, benim görüşüm bu.» Murat Belge: «Türkiye'de kadmların soruniarı sımfsal sorunların çözümü ile ortadan kalkmaz.» Murat Belge. Türkiye'de kadın sorununun oldu|unu savunarak, sınıfsal sonjnlann çözürrüenmesi Ue kadmların sorjnunun ortadan kalkmayacağına da inandıgım belirtti. «Sınıfsai so>iıtlama üzerinde durmak istiyorurn. Bu soyutiama içinde bakıldıfmda şunu sörüyorum. Toplumda sımf oluşmuş ise, o topiumua isleyisini belli bir mantıça göre düzenliyor. Sırafın varlıfı aynı 7amanda bir egemen sınıfın da varlıp demek olduguna çöre, toplumun bütün işleyişi bir hiyerarşik yapınm içinıle eerçekleşlvor. Toplumda var olan her türlü farkîıhçın bu hiverarşîk dü?en'eme, dolayısıyla bir eşitsizliğp dönüştünildüSünü «övîemek mümkün. Bütün sınu'sal toplumlann da belli h'r idcolojisi varrlır. Bu ideoloji de var olanı rio&a] eösterme işîevinî yerine çe» Mrmeve çalışır. Dolayısıyla farklılık bir yandan eşit^iz'içe dönüştürülürken. ideoloji içinde de eşitsizlik doğrallığa dnnüsrnöş oluvor. Vurgulanması eereken nokta. sınıfsal ayınmlann bütün toplıımlardaki eşitsizliklerin kaynaçı olması. Kadın erkek arasmdalci farklıhğın çiderilmesi ise biyolojik olarak imkânsız. Ama humın bir eşitsizliğe dönüşmesi önlenmeli. Bu da bilinçle yapılabilecek blr sey^ Engin Eraönültaş: «Bekir Yıldız farkmda olmadan kendislni savunmuş.» Erkek konuşmacılann erkeği kadın konuşmacılann kadınlan avurduğunu vurgulayan Engin ErgSnfiltas kanun düzenlenmesin'.sa, konuşmacılann seçimine dek ve dinleyicilerin tepkilerinin bile ideolojik olduğunu belirtti. Toplumumuzda yaygın bir dü^ünüsün. «Erkek tarafı olan kadınlann valnızca bu laşıdıklan ıitelik yüzünden otoriter okluklan hala, babaanne» ınancını *a$ıdığıru söyledi. Eu düşünüşün yanlışlığı üzerinde durarak. Bekir Yıldız'ın da romanında annesini, yani kadıntn kaynanasıaı savunurken. farkmda olmadan, kendini savunduğunu söyledi Safiye Alkan: «Kadın sorunu tek yönlü olarak ele alınmaz.» Safiye Alkan, tarihsel süreç içinde olayı ele alarak, kadının akılcılaşmadan payını almasınm onun yerini be'.irleyebıleceŞinl belirtti. Kadın sorununun tek yönlü olarak ele alınmasının mümkun o!mayaca»ını söylpyen Alkan, sorunu hukuksal açıdan dile Çetin Altan: «Gene en çok geçinen erkekle kadmdır.» Aslında soranun bir ınsan sorunu olduğunu söyleyerek komışmasma başlayan Çetin Altan şöyle konuştu: «İnsan catlamış. bütün canhlarda olan bu dişl erkek aynmı insanda sorun yaratmış. Buna ekonomik açıdan yaklaşmak da gercekten mümkündür ama, erkekle kadının sevişir sevişmez kontuklarını çörüyoruz. Idem Havva örneSi. Simçesel olarak. Bn bütün dünyad3 da hövledir. Ama kadınla kadın da geçinemez. Erkekle erkeğin «erinemediğt ıribi. Gene en çok geçinen erkekle kadındır. Çünkü zorunludur reçinmeye. Ama daha m seçinmenin yollan var mıdır. Asıl sorun bu.» Bır tek yazarın k'tabının da toplumdaki tüm kadın'.arp ya da tüm erkeklere indireenemeyecığinı belirten Cetin Altan, hiç bir yazarın da Turkı>e'dekı kırkbe.ş mılyor.luk, nüfusu tpk tek inceledikten sonra hepsini bir roman ieine koyamayac?Şını sTiundu. Kendi çevresıni, kendisini koyacağını belirtti. Panel, dmleyıcıterm yönerLtıklerl sorulann yanıtlanması lle sona erdi. RADYO TRT I 0S.00 Açıhj ve progrsm 05.05 Eıg, kervanı. 05.30 Şarkılar. 08.02 Bölgesel ysyın. 06.30 Köye haberler.. 06.40 Oünay<ün 07.30 Haberler. 07.40 A tatürlE dlyor kl 07.4J Günün içlnden. 10 02 Arkası yann 10.22 Bölgesel yayın. 11.05 Türküler. 11.25 Çeşitll sololar. 11.45 Sarkılar. 12.10 Ögls üzeri (2). 13.00 Eabarler 13.15 Saı eserlert. 13 30 Bö! gesel yayın. 14.45 Ğğleden sonnı. 16.05 gaıkılar. 16.25 Haflf mOîiS 16.40 Türküler 17.00 Olaylann İçinden. 17 30 Beraber vs «olo ş&rkılar 18.05 Çocuk tnhçesL 18.20 Haftamn çocuk »arbsı. 18J23 Bölgesel yayın. 19.0001.00 THT II lle ortak yayın 19.00 Haberler. 19.30 Beraber ve so lo türküler. 20.00 Köyümüz köylümüz. 20.20 Sartalar. 20 40 Hafil mttzik 21.05 Dto leylcı lsteklerl. 2130 Sollsüer geçfdl 22 05 Türküler. 22.20 Çeşltll müılk. 22.40 Şartalar. 23.00 Haberler 23.19 Gecerün İçtoden 00 55 Günün haberlerlnden Ozetler. 0100 Progranı ve kapanı*. 01.0505 00 Gece yansı. Aytunç Altmdal: «Bir kadın sorunu icat etmek hedefimiz olmamalıdır.» Aytunç Altındal ise şoyle konuştu: «TürkİTe'de Batıcı ferninizmi nekiştirmek ve marteın ki onlarda var, blzde de olsun düşüncesi i!e, övkünmeciliğe dayalı bir kadm sornnu İcat etmek hedefimiz o'nı?malıdır. Batıda madem ki kadın sorunu var ve biz <!e Batılılaşma çabası içinde olan bir ülkeyiz, bizde k?duı sorunu bnlunsun denmemeli , Bu da kadın sorunu ^ k , kadınlar gül bahcesinde vaşıyor anlamına alınmasın. ötıemli olan bu sorunların nitelikleri, el birliği Ue nasıl değerlen Pınar Kür: «Genç kızlar evlenip çocuk sahibi olma şartianması içinde yetjştiriliyor.» TRT II 07.00 Açüıj T» progrMn 07 0S Sollstlerden seçmeler. 01.30 Haberler. 07.40 TürkOler v» oyun havalan 08 00 Sabah Içln müzlk. 09.00 Çarkılar. 09.15 Folklorumuzdan motıöer. 09.30 Sabah konaerl. 10.00 $arkılar 10.20 Türküler. 10.40 Akarsulanmıj . barajlanmız. 11.00 Şarkılar. 11 30 Türküler. 11.45 Çcşltlt müzlk. 12.00 Kadınlar toplulugu 12.30 ACiklamah küçük koro. 13.00 Haberler 13.15 Hafit müzifc. 13.30 Tflrfcüler geçidl 14 00 Şarkılar. 14.30 Yabancı dll ögreneltaı. 15.30 Barok müzlk. 16.00 HaUc müzi£inln eski us talan. 16.20 Arkası yann. 16.40 Şarkılar 17.00 Olaylann içlnden. 17.30 Yurttan ses ler 18.00 Ç&gda» TUrk sanat mtlzigl. 18.30 Taymlar!» Atatürk 19.00 01.00 T R T I lle ortak yayın. Bekir Yıldız'ın «Halkalı Köle»sir.de Uç tip kadının ana, e«va gönül yoldaşı aslında yazarın özlemlerini dile getirdiğinden ULUSLARARASI 9. İSTANBUL FESTİVALİ'NDE BUGÜN • VLADtMÎR VerbitsM"nin yöneteceği Sovyetler Blrligi Devlet Senfoni Orkestrası Borodin, Çaykovski ve Balaklrev Liapunov'un yapıtlannı yorumluyor. Solist: Valery Klimov. (Atatürk Kültür Merkezi saat 21.00, flyatlar: 500, 300, 200 TL.1. • TARAGO Gitar Dörtlüsü saat 19.00'da Aya trini'deki konserinde Guerrero, Femando Sor, tgor Stravinski, Jaume Torrent, Joaquin Turina, Antonia Vivaldl, Morono Torroba, Rovenstnmck, Telemann, Albeniz ve Balada' wn eserlerini seslendiriyor. (Piyatlar: 500, 300. 200 TL). • DEVLET Tiyatrolan Turan Oflazoğlu"nun «Genç Osman» oyununu bugün son kez sergileyecek. (Fhımelihisarı, sa at 21.00, flyatlar: 200, 100 TL.) • ATATÜRK Kültür Merke Efnde «Picasso'nan Gfinlfiğfl» adh belgesel stlruyor. Gösterim Saatleri: 17.00 • 19.00. • TANINMIŞ ABDTi C M aanatçısa Joe Lee Wllson'un •Joy of Jazz» lle birlikte verecegi konser saat 31.00'de Açıkhava Tiyatrosu'nda. (Fiyatlar 400, 300, 200, 100 TL.) • PRANK Meadow Sutcliffe'in (1853 1941) fotoğraf ser gisi 3 15 temmuz tarihlerl arasında ylne aynı galerido yer »lıyor. • TDBÎZM ' e Tanıtma Bakanhğı üe tstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nın lşbiriiği sonunda gerçekleşen Ayfer Aras' ın «Dekoratif Dokumalar» sergisi 2 temmuzdan baslayarak festival süresince Beyoğlu Dev let Güzel Sanatiar Galerisi'nde gezdlebilir. • «BREZtLYA» fotograf ser gisi Atatürk Kültür Merkezi Sanat Galerisi'nde sürüyor. Uluslararası 9 Istanbul c estivali Festivalden FESTtVAL, müzdkseverleri, artık ustalığının doruguna varmış sanatçılarla tanıştınrken Hollanda topluluğu Het Riinmond Saksofon Dörtlüsü gibi, tspanyol Tarrago Dörtlüsü gibi, klasık müzikte henüz deneme yapan ekipleri da programına almış. Hollandalılann alto, tenor, soprano ve baritonsaksofonla oda müziğinin haklonı ver diği söylenebilir. Dinleyiciler aynı yargıya, Ispanyollar için varamadı. Gözler öncekı yıllann, Paco Pena'sını, yorumu bize daha yakın gelen Flamenco'sunu anyor StTN'A Kan Gülay TJğurata resitaü dojumsuz güzelliktejdİ. lldli Tartini ve Grieç tan çaldıkları ile birlikte dünyada her sanatçının yorumlamaya kolay kolay cesaret edemediği Beethoven'in «Kreutzer Sonatı»n nda olağanüstü ha.şarüı oldu. Ama bu müzik şöleninde ilgi beklenen orana varmamış, 1300 kişüik salonda yer yer boşluklar kalmıştı. BOLŞOY Balesi hakkında pek çok şey söylendi, yazıldı. Bir not da biz ekleyelim: Yann uçakla gelmesl beklenen toplulugun belki en ilginç üyesi, artık egitmen olarak da görev alan 72 yaşındaki, evet ysnhş okumadınız, tam 72 yaşındaki primabalerinası Galiha TJlanova. Birçok nişan ve ünvanı Notlar var. tşte bırkaçı: Devlet Nişanı, Halte 8anatçısı Ünvanı, Lenin OdülU 58 ^ldır bale yapıyor. TOPIJAM 800 ganatçıdan oluşan Bolşoy'un, seçik de Istanbul'a pönderüen grubu 90 kişilık. Orkestrası, «çok masraflı oldugu gerekçesiyle getlrtilemiyor. Playbackle yapılan klasik bale ne oranda sonuç verir blUnmez, ama gelen oe de oisa Bolşuy Balesi'dir. «Her zaman eie geçmeyecelı böyle bir fırsat. orkestra da davet edilerek dört başı mamur değerlenıdrrneliydi» dcriyor. Bu büyük topluluğa ilişkin notlanrr.;'!. kulagımıza çelen söylentilerle sürdüruvoruz: Anlatıldıfına göre Bolşoy beşi Isranbul'da üçü de Ankara'da olmak üzere toplam sekiz gösteri yapmak ıstemlş, Ankara'da uygun salon bulunmadıgı gerekçesiyle kabul edilmemlş. Festival ilgilileri de dört gösteri üzerinden program hazırla>inca Bolşoy, Atatürk'ün 100. Yüı'na armagan olmak üzere besincisı için ücretsiz olarak sahneye çıkmak üzere öneri yapmış. SOVYETLER Birligi Devlet Senfoni Orkestrası ile Bolşoy Balesi tarihinde ilk olarak birllkte turneye çıkıyor. Bolşoy festivalden sonra Moskova'ya dönecek, orkestra da Sofya Festivaline. Ulkemîze kıvanç kazandıran 'TRT Ankara Oda Orkestrası,, Selnu ANDAK Uluslararası nltellkte ve Avrupa Müzık Festivalleri Blrliğl üyesl olan «Istanbul Festivoli»nin 9.'suna katılan tomnmış yabancı sanatçı ve top'ulukların yanısıra, ülke mize kıvanç kazandıran Türk müzik topluluklannın başında hiç kuşkusuz cTRTAnkara Oda Orkestrası» gelmektedir.. Bu orkestranın, herbiri cok değerll elemanları arasında, solist olarak Suna Kan glbl müzik dünyasında üs tün değerl tanınmış blr keman vırtüöz'unun bulunması yorumlamalara katkıda bulunmaktadır. Orkestra şefllğin de pariak kariyerinl gerek dış ülkelerde, gerek yurdumuzda kanıtlamış olan Gürer AykaPın «TRTAnkara Oda Orkestrasunj yıllardanberi içtenlıkle emek vererek yö netmesl, bu topluluğa uyum, denge va güç sağlamakta dır. Bu sarsılmaz desteklerin yanısıra, gerek yorumcu (viyola'daı gerek yazar olarak yaşamını müziğe bağlamış Faruk Güvenç ile birlikte. herbiri ülkemizin değerll müzisyenlerlnden ve solistlerlnden sayılan: Cenglz özkök, Nuri Çeken, Semro Bayraktar (1. keman'lar): Murat Tamer, Ayhan Erman, Leda Cenaz, Arda Mlyak (2. keman'lar), Koral Calgan, Sumru Çalgan (vlyola'lar) Ali Doğan, Engin Sansa, Gülgün Akogün (cello'lar), Tahlr Sümer (kontrbas), Selçuk Gündemir (çembalo) ve Çetin Yalçın (obua)'dan oluşan topluluk, özellikle blrblrlne sev giyle, Içtenlikle ve güvenle kenetlenmenin semereslni kazandığı başanlarla alıyor. Bu başarılarda, daha Sn celerl aynı orkestrada yer almış olan ve çeşitll gerek çelerle şlmdl ayrılmış bulunan değerli muzlsyenler Engin Eralp (keman), Vedat Evren (keman), Feza TCızel (viyola), Doğan Cangal (cello), Gülören Cangal (çello), Selcuk Sun (kontrbas), Ergun özyücel (keman), Semra Grif fiths (vlyola), Haward Grifflths (viyola), İrfani özbakır (obua) gibi sanatçıların da katkılarını anımsamak gere klr... «TRTAnkara Oda Orkestrasımın övgüye değer en önemll blr durumu da: Kurulduğundan bu yana hemen her konserinde Halk'ın geniş ilgisini cekmesi ve konser salonlarını doldurmasıdır. Bu büyük ilgiye, Oda Müziğı alanında dünyada ün ycpmış pekaz topluluk lcin rastlo nır! Çünkü tam anlamıyla sanatsal bir tur karakterlndeki Oda müzlği, genellikle azçok müzik kültürüyle yoğrulmuş billnçll ve aydın blr dinleyici kitleslne seslenen repertuar ları icerir. Bu yolda, TRTAnkara Oda Orkestrası'nın ba şarıyla yorumladığı cçok geniş» bır repertuarı elinde bulundurması da, özellikle şef Gürer Aykal'ın ustaca yö netimlne gerekslnme gösteren bir faktör olarak, topluluğun yarorınadır.. Geçmiştekl konserleri İçin yazdığımız eleştlrilerde, belırttiğimlz glbl Barok çağ'dan gunümüze kadar, klâsikten çağdaşa ve en modern eserlere kadar geniş bir repertuarı var TRT Ankara Oda Orkestrcsı'nın.. Dünyadaki, özelllkle Avrupa'dakl Oda Müziğl Orkestralarının coğu ise, genellikle Barok Müzik repertuarı yorumlarlar. Bu bakımdan, şef Gürer Aykcl'ın ve orkestra elemanlarının büyuk caba isteyen yoğun ve titlz calışmaları, karşılıklı anlayış lclnde surekll oluyor. 9. istanbul Festivali'nde ayrı repertuarlo Aya Irlnl'de Ikl konser veren «TRT Ankara Oda Orkestrası» Suna Kan'ın solist olarak katıldığı ükinde: Geminlani'nin «Ml mlnör Concerto Grosso», Respıghi'nin «Eskl Danslar ve Aryalar Suttl No: 3» üe Vivaldi'nin «Op. 8 Dört Mevslm» eserlerini gereken karakterlerinl yansıtarak, Incelikle, renkll ve teknik açıdan tam bir senkron İçinde yorumladı. «Bls» olarak Turlna'nın «Blr Boğa Guresclsinln Duası» ndlı bestesi de etkileylcrydl. Iklncl konserde J. S. Bach'ın «Keman ve obua lcin Re mlnör Konçerto»sunda solist olarak Suna Kan (keman) ve Cetin Yalcın (obua): J S. Bach'ın «Ikl keman İçin Re mlnör Koncerto»sunda Suna Kan (keman) vs Murat Tamer (keman) uyum sağlayarak başan gösterdiler. Bartok'un «Dlvertimento»su, TRT Ankara Oda Orkestrası'nın bu güclü eserin üsteslnden gelecek teknik asamava JS olumlu calışmaya nö denll vardığını kanıtlomı» oldu Günün Bultnacası 1 2 3 4 5 6 ! 7 8 9 12 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1 1945 yılı içinde Ankara'da işlenen ve önce Reşit Mercan'a, daha sonra kesin mahkeme karariyle Haşmet Orbay'a yüklenen fakat içyüzü bugüne kadar meydana çıkarıla mamış olan esrarengiz cinayetin kurbanı doktomn küçük adlan. 2 Finlandiya'nın kuzeyinde büyük bir göl... Dudak (eaki dil). 3 Dofu... Kll ile kansık kireçli toprak. 4 Lâkin ... Hsr çeşit ateşll sllah tarafmdan atılan delid, patlayıoı madde. 5 Ortada oynanan oyun veya çalman çalgıdan sonra seyircilerden toplanan bahşiş. 6 Tümör... Eski bir Mısır tannsı. 7 Uçak ve gemileri uzaktan haber veren aygıt... TERSÎ, kimi yerlerde kadınlann boydan boya örtündükleri çarşaf. 8 BaŞırsaklar (eskl dil) ... Kraliçe. 9 Sâdâbad âlemlerinln yapüdığı yer. iHfl J"fl kl çok Unlü ve çok lezzetlidtr... Bir doğal engebe. 4 Kudret, iktidar... Esklden baston yerine kullanılan uzun sopa. 5 Titan elementinin simgesi... Ingilizcede «bay» kelimeslnin kısaltalmışı... Ka bul etmeme. 6 Sarhoş... üluslararası kara trafiginde Isviçre'nln plaka işareti. 7 Akdeniz bölgesinde bir akarsuyumtız... Satürn gezegentnin 1672'de Cassini taratından keşfedilen beşinci uydusu. 8 Bir çeşit Arap kapğı (eski dil)... TEESİ, bir yüzey ölçüsil birirni. 9 tspanya'da Saragossa'da dün yaya gelmiş, 1138 yılmda ölmüş, serbest fikirleriyle tanmmış, Aristo'nun felsefesini incelemiş ünlü Arap füozofu. [ MEM0 £ Kutsal Kale Yıısn Çizon İSMAİL GULOEÇ 'WEMO PADİSAUIN KEMDiSİNİ V ILÂM ETTlıaE SONRA AET1K BARIBİU^ORDU y l N E D e SÜUJMZADE EA^IR PA^»A İLE OKJCES 8 E y MEyDANI BOŞ BULAMAVACAKLAB. Dl. BUuÜN K A M . BUCTEPE fcöyüMÛM BASINA ÖE. LEWLEB yABINJ TİJM HAVALIKJIN BAŞIMA 6ELEB1UCDI BUNU ONU\BA E S 6 E Ç ÖKKE5 8EV fSE SEVİMCLE u E P I DŞrJÛVDCOU, EUNOE SÜLÜNZADEVE OÖTURÜyOCDU NE uABiPTI MAMI C ÇÛK DBâEÖL,' BİRİNİ TAŞiyOEDU BU ELİMDE QZÜ MEJCTUPUR OLAN RUSTEM RASArJIN SÛLUZADEyE HEDIl NEJ56IS UAKJl/viDI... 2. «Günümüz Sanatçıları Istanbul Açık Hava Sergisi»nin sonuçları belli oldu. Sanat Serrisl 4 temmuzda Resim Heykeı Müzesi bahçesinde açılacak olan II. GünUmüz Sanatçıları Açık Hava Ser glsi'nin sonuçlan belli oldu. Prof. Özdemir Altan, Prol. Adnan Çoker, Prof. Dr. îsmaü Tunalı, Prof. Tamer Başoğlu, Süreyya Koral, Osman Zeki Ça kaloz, Mustafa Pilevneli, Ergin tnan Oe Zekai Ormancı'nın oluşturduğu seçici kurul resim dalında 84, heykel dalında 25, seramik dalında 11, özgün bas kı ve halı dallannda ise 23 yapıt sergilenmeys değer görüldü. Sergiye katılan her sanatçının «katıhm belgesi» ile ödüllendirıldiği sergida Hüsamettin Koçan (resim), GUngör Ta ner (heykel), O. Mete Demirbaş, Azmi Sekban (heykel), Mehmet Uyanık (seramik), Tayfun Erdoğmuş, Mevlüt Akyıldız (özgün baskı), Uğur Mina Tuncay (duvar). baş&n ödülüa» değer bulundu. YUKARIDAN AŞ4ĞIYA: 1 Doğu musiMsinde rast makamı üe uşşak makamının «si» perdesiyle meydana gelmlş bir makam. 2 Kuran'da blr süre... Htndulann kutsal destanı Eamayana"nm kah ramanı. 3 Fransızların 4 5 6 1 2 3 7 8 9 H & A D A 0 A^Tv E T D T LıA ~f E SÜu UT 'A RÎF. g A D ş U ı I O A s R i 1 2 3 4 5 6 78 9 A c 0 N c A 6 U]A S •• • i w B • ^M H K T E t A ı' BÖLÛMÜN SoNÜ