Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 Cümhuriyet ve GÖRÜŞLER 3 MAYIS 1981 S oytemeye g«rek var mi bllmem; LAF (boşı eopkalı A lle) üretmek boşka, SÖZ uretmek boşka, SÖZCÜK başkadır. Löf genelIfkle her yerde, her zaman kolaylıkla OretılobMlr: Kahvelerden en clddl topiantılora dek... t9 SÖZ üretmeye geldl ml, laflar dinlotılebillr bır hale dönüşmüş olur. Honi 'lâfı bırak, sözümu dınle, gıbıslne cıkışınz kimı zaman yakınlarımıza SÖZCUK uretmeye gelinco, kıyamet kopar Gecmlş yıllarda bır Turk Dll Kurumu'nun Kurultayında, bır bayan şaırımlzln; "ben, nasıl HASRET kelımesinden vaz gecer de ÖZLEM derım?, dıyerekten ağlamaklı olduğunu anımsarım... Aslma bakarsanız blz, ulusca lâf uretm«8ir>l severız. Ornekse, kahveler şöyle dursun; otobüste sardalya kutusu olmuş gıdıyorsunuz. Yaşlı bır hanımın ayakta duracak halı yok, yıkılacak Bır sıra genç oturmakta. yaşlıya yer vermlyor. Homurtuyla bır lâf üretlml başlar kı tanık oldum değme gıtsln.. Ne kl oturan genclerın umurunda degıl Işte burada SÖZ edecek bır babayığıt cıkamaz ortahğa nedense' Stadyuma gırılecek lk| gişenın önüne on beş bın kışl toplanmış Seksen bın kışl olan tnbünler bos Mac da başiamış, bılot alıp kımse 'ceriye g remıyor Mıliet laf üretmekte 'Yahu uc beş gışe daha acılarraz rnı?' Resml blr daireda Iş sahıpleri yığılmış kalmış... yın« löf üretilmekte.. Lâf Üretmek Samim KOCAGÖZ mkJlr? dTya yozılar yazmakta . Kısacası butun yazar arkaaas'ar LAF uretmeden nasıl SÖZ edelım dıye çırpınmakta Lâf ürelmekle, dedı kodu etmeyl ds karıştırmıyalım Dedıkoduyu da kendlnl bılen hıo bir yazar 6evmez. Haydi Edebıyattan söz edelım.. Roman, oyku, şıır uretelım,. OLMAZ' Bu eyleme de kuşkulu bakmaktayız: Otuz yıl once, daha da onceleri, kırk yıi once: edebryatımızın halkımıza, Anadolumuza yöneldıği sıralorda denırdj ki 'efendim. bu yazarlar, şaırler, memleketın aclığmı, sefaletınl yazıyorlar..." Dıyelım kı gorunen koy kılavuz Istemez yazıyorlar! Nıçın yazmasınlar? Dert bılınmezse, derman nasıl bulunur? Yazar. şalr. toplumunun gözü kulağıdır Dertler! ortaya koyuyor dıye mcın suclonıyor? Otuz yıl once dedım; bır anımı anlatmalıyım; anlatmalıyım k| ezbera lâf üretmedığım anlaşılsın. 1957 yılında, Turk Dıl Kurumu'nun 8, Kurultaymdayız. Bu kurultaya katılan yazar ve şairleri, Ankara Sanat Sevenler Demeğl, bır kokteyle davet edıyor Dernegm başkanı o sıra Başbakan Adnart Menderes'm Musteşan. şalr Munls Faık Ozansoy Kızılay'da bir büyük blnanın en alt katında büyük bır salondayız. Ortalık kalabalık. Bu kalabalığın ıcinde Munıs Bey, bırdenbıre bona bır söz ediyor*. «Samim Bey, romanda, hıkâyede, şllrde şu «ira sızın kuşak cok başartlı Ne var k| eskl kuşoğm yazor ve şairleri denli ITIBAR kazarKJmodmız...> Karşılık vertyonjm. aromızti'oM Vomışma soylg suruyortEskı, ıtıbar kazonan kuşak dedıglnlzde hangı ad ar aklınıza gelıyor Munıs Bey?> tYakup Kadrıler.. Halıde Edıp >er. Falıh Rıfkı'lar.. Yahya Kemaller » tBu saydığınız Imzalarn genclık, oteşlı çağları, Mustafo Kemal Paşanın Kurtuluş Sovaşı yaptığı doneme rastladı Haklı olorck Mustofa Kemal Paşa'nın vanında oldular Kazandıkları sıyasal Itıbar, edeoıyatcılık ıtlDar'arını destekledl. Bizim blr kuşak sonra gelmemız, gercekten şanssızlık oltıuştur Edebı ıtıbarımızı sıyasal Itıbar ile destekleyemedık!» cNlClN?» dıye Munıs Faık Ozansoy sorduğunda, sorusunun anlaminı hemen kavrodık «Nedenı acık Munıs Be/» dedım «Başka yazar ve şaırlerm Işine karısmam ama ben edebı Itıbar kazanmak lCın Sayın Menderes den yana olomam't Yanıbaşımda şalr, yazar Saiâh Blrsel oturuyordu. Onun yanında da şair Osrpan Atılla vardı. Osman Bey, Munis Beyl kurtarmak lcm olacak, o bılınen suclamayı ortaya attr cAma Samım Bey, şiırlenn zde h kâyelerlnlzde. romanlannızda, memleketn açfığını sefaletinl yazıyorsunuz, üsteiiK bu eserlenmz yabancı dıllere cevrılıyor..» Gereken karşılıflı yukarıdakl gıbı ona da verdım O sıraoo yazmakta olduğum romanın Kurtulug Savaşımızı anlattığım KALPAKLILAR DOLUDIZ Dıyaceğlm o k) gazetelerd» yozor arkadoşlar da kıpır sapır etmekte. Bızim gazetede Oktoy Akbal, 'Ne yazalım kı.' dıyerekten Ince Ince düşünmekte ilhon Seicuk kltap. soyia numorası vererekten Atotürk'un devtetçtliğınl onlotmakta... Y ne de şoyiece, gönlünce yazmok lcın cırpındığı satırlarının orasındo okunmakta .. Öte yanda Mümtaz Soysal. hocalığın verdıği öâretme tutkusuyla. Anayasa nedir? N« olmalıdır? Kurucu Meciıs, şoyle mldır. böyle GfN •kledım Pek şaşırdılar. Kurtulua Savaşı romanınt, bızden b r kuşak öncekl kuşaktan Yakup Kadrı, Holıdg Edıp yazmrştır N« var Ki bizim Kuşaktan Kurtuluş Sovaşımızı yaıan hani Mustafa Kema''den yana olan bırcok yazar vardır Şoyle b,r OKİınızdan geclnverın bu şair ve yazarlan Ustel k hepsı ds mem eket dertlennt dert edınen yazarlardır.. Evet edebıvat lâfnı da bu kodarcık etmeyecek mıviz9 Etmeyelım d yecek oiursanız. buyjrun başka tur laf uretel m, ama vazarların, saıüor^p fiKir namusuna sahıp olduklorını unutmadan Efendım, devrı sabıkta Padışahlardan biri, 'göru nemış b r morıfet gosterene, vüz aitın vereceğlrr'" dıyerekten duyuru yaprrış Saraya toplanan mar fetlı'erden bırı ortava cıkmsş, Padışarı scrntş «Sen ne yaparsın''» cSultanım, altı arşın uzağa blr lğne diker, de1 ğınden ıplıâı geçırırım > Adan dedığıriı yapmış Altı arşın uzoktan ıplığı atıp ığnenın delıgınden gecırTiış Padışah da, 'Şu henfın tabanlarına yuz sopa vurun, sonra da yuz altın verın1' buyurmuş Sopanın nedenını sorduklarında, 'bunca emeğını vararlı b>r ışe harcasaydı ' karşılıgını verrnış Padısah Ş md bu fıkrayı d kkate olarak futbolden soz edebıiırız Daha acgrusu laf uretebılırlz Futbo', gunumuzde bütün sporlar y a altı arşından ıgnenm delığıne p ık atıp geçırmek oldu Evet Cek'lere bu yuzden yenıldık . Bu konuda ısted glnız denlı lâf üretebıünz... Futbolü oynasak ne olur, oynarnasak ne olur^ Yıne aynı gunlerde sırayla voleybolde bırcok Avrupah ulusu da vendık E ne olacok s m d ı ' Ftıtbolün ayncalığı neden7 Neden! şu toplumumuzda buyuk çogunluk futbolden vana, sevıyor bü oyunu Ama ben de voleybolı. sevmekteyım , Daha aaha boylesıne evınsız lâf üretelım mı? İMF'ye Göre Ekonomik Durum ir ulkenın ekonomik durumu ele aiırurken yakıaşımlar çejjitlı olabıür. Once geçmışe dönuk bır dunım saptaması yapılabılır Bu açıdan Turkıve oiumiuz bır otuz yıl geçırmıştır Ikuıcı Donva SavaiJi'ndan sonn* ya^adığırmz dönemi vıtirılmış sayabıhrız s>anaylleşrtıe yolunda v«\d kdidıgımızı soyleyebılırız, dışa bagımlı bıı ekonomık yapı gehştirıldıgınl üen surebılırız. Zaten hupun çeirağımz acüar, çarpüt, tere, dengessiz büyumenın sonuçlarmdan oluşmaktaıdır. • Htonotnık durum saptamasında iktnd yaMa^çım suncel olabıiır Acaba ekonominln aktöel çizglle*i nelerdır? Uikemızın ıçınde yaşadığı sıstemde IJÎF kendıne ozSM ölçutlenvle Türkıve'yı yakından izleme" \edrNedır bu olçutler'' İMF \ı Turkıve de gerçek bır kalîınma olup olmadıgı ılgılendırmez Meıpur ışçı koyîu tatlelermın geçım sıkıntüan İMF ıçin bır sorun degıldır. Toplumsal adalet ya da dışa bagımhlık problemlen de IMFnın gxmdenunde yoktur Bu uluslararası ör^ut, salt sıstem açısvndan ve soğuk bır baakacı gözüylo Türkıye'ye yakla^ır, ekonoraik ıç ve oış dengelenn gos'«rgelennı saptar kredi eçıp açm?rm.k konusunda karara varır Bunun içındı kı ÎMFnın Turkıye eıconomasiTiı değerlendırm»smın anlamı başkadır. Işte bu terazı ıle tartıldığında ÎMF, Türkıy« ekonomısı ıçin ne d\ışünu\or/? Xısan avı ıçmde Pans'to yapılan toplant» v» inceleme sonucunda ÎVIFru" bu konudaka gftruşu sapta.nmış şu sonuçlara vanlmi'ştır 1) Turiaye de fıyat ındekslerl jetersızdır, bu nedenle enflasyon hızı Sdglıkh bıcımde bel rlenemıyor 2) lijSizhK kavgı vencı du 7 e\dedır 3) Enflas>onu saptamaiî ıçin duzenlenen ındekslerde kıra ve petrol payı düşuktur. 4) Iç uretun yavaslamıştır 5) Ekonomının genel görünumü bır yıldan ben temelde degışmenuv tır. 6) tç tuketım genlerruştır 7) Dış alım satun a<7iğı buyümuştur 8) Faız oranlannın yukseltilmesıyle bankaJarda bırıkım çogalmıştır. Buna "karşın özel sektörun kredl Isteklennde durgunluk sürmektedır 9) Durum güçluğunü surdünıekte, kendı kendıne veterü bır kalkınma surecme kavuşmak ıçin Türkıve've zarnan perekmektedır IMF nın durum saptamas'ndakı olumsuzluklann yanı sıra vıne IMFnın deger yargılartna gör» olumlu noktalar da \ardır. Bunların başında *lstıkrara havuşma çabalarında yetkılılenn alkiflanacak tutumlan» gelmektedır Dışsatım yuzde 10 artmış son aylarda Iran ve Irak'a donuk bır kıpırdama ızlenmıştır Sıkı para polıtLkasında yetkılıler kararh gorunmektedır Uluslararasj ölçutr lere göre enflasyon oranı çok yüksek olmakla blrlıkte yavaşlama egılımı görulmektedır Ancak önümuzdakı donemde yüzde 4045 duzeyinde bır enflasyon beklentısı vardar. Sonuç. Türkıye'yl borçlaundırmaya •• «/rtttsror prog» rarm»nı uygulamaya dovam... * tMFnin •Ittıkrar prograrru* ytdna bu döaeande uygulanmıyor. 27 Mayıs'la biriıkte uygulandı. 12 Mart'la bırükte uygulandı, 12 Eylul'le birlUö» uygulanıyor. Ancak Turkıye on yılda bırbırine benzer dar boğazlara gırraekten kurtulamıyor. Üstunde özenle duşünülmesl gerekeo \tc olcodur bu... Bu kez Turkiyo •htıkrar prooramt»ru dunyaaın büyük boyutlu ekonomik bunalımı kapsarnında yurürlüte koymaktadır. Dış, vayınlara ve uzmanlann öngörulenne baküırsa kapıtaliznun uluslararası bunalımı 1880'ler boyunca surecektır. Bu olgu Turkıye'yı daha öncekl deneylerden daha değışık bir sorunla kaxş» karşıya getanyor. Soylendığıne göre «Istıfenır progrom»» en azmdan dort yü uygulanırsa dar boğazı aşabıhnz. Ne var kı dış ekonomik ılışkılere sıkı sıkıya bağunh bır ulke olan Turüye'de •bunalım» büyük çapta âışandan ıthal» «dılmektedır. Öyle görülüyor kl 6numuzdekl dooem buyök ölçüde Türklye'nın geleoegını saptayıcı olacaktır. B OKTAY AKBAL Hftvın Ulusumuza En Yakışan Sistem BİLİM DÜNYASI Vehbi BELGİL Camdan Telefon Teli • ngflizcede tPber optlc, opI tıcal fıber, tıber cable» giI bı adtjrla aınian camdaa »elelon tellerı, buyuk bır hı/la, baku tellenn jeruu alroak taöır 2 000 yılı sonvuu kadar •elkı butun ulkelerdekı bakır telefoa tellerı cam telefon tellenyle degiştınlecektır. Bo>lece, bır yandar, balar gıbı ço'v ae^erlı bır maden daba onenı ü ışlerde kullanüacak, daha az ısrat edılecelt, bır yandan da televızyonlu telefon, başto bır deyımle, cGoruntülü telefon» rüyası gerçekleşecenhr Çünkü, camdan telelon tellennde sesleri ve goruntüleri el e k t n i akıını degil, ışık goUırecek, getırecestır Bu ttır teleîonlar, üeri sanayl ülkelerinde, hatta petrol zengmı Arap Ulkelennde gıttıkçe daha çok tullaaümaktBdjr kendi ısıkla konuşma aracınft «photophone» adını vermlşti. Dılımızde buna «gdrüntülü telefon» denmesıni uygun buluyo rum Çıinkü telenzvonda gorOkuyuculanmızın çoğu bbyle doMenmıze d8 «goruntu» dıyobır olaya tanık olmuşlardır sa ruz Ve halkımız bu sozcüğti nıyorum B«tn dukkan vıtnnle* benımsemıştlr. nnae, bır vazo ıçme, çıçek deGorüntülü teleîon Amerüaı'metı bıçımınde, camdan, beyaz da, Fransa'da, Japonya'da, Inteüer konmuştur. Vazonun dıp gıltere'de bugun, sınırlı sayıda tarafından bu tellere venlen ı kuuamlmaktadır. Deneme ama şık, tellerl geçerek demet telcryla. Bu alandakl «mlestınne» Neden gelişmedi? lenn uçlanna kadar gelmekte, cabalan da bir yandan hızla 1Ancak, başaxıya karsm, dene ışığın k u m ı a , &an, mavl renklerlemektedir. örneğın, cam ta lerde gelmesı nalinde camdan me bu aş&rnada kalıtuş, geljşItn saflık derecesinm pöruntü geçen ışıklar da renk deg^stsr ve ses üzenndekl büyük etklsl menuşttr. Nedenl, merceklerden mektedır. Vitnnlere reklaın büindlgınden ideale yaklaşan gecea yansımış ışıklarm, bıraz amaayla konan bu «ışık o ^ dereceda saf cam tetler yapüsonra, çıçek demeti biçımınde, metlen»nl, Fransızlar «gerbe masına çaüşılmaktadır. Camın, her yana dagılması ve alıcı bolummeuse» dlye adlandırmış kristallerin ışık Için lyl üetken rudakı avnayı gereSlnce tı<retelardır. Aniamı «sık demeü> olmalannı bozan şey Jçlerinde, memesl olmuştur. Ve olay unu dır. çok az mlktarlarda da olsa, yatulmuştur. Bundan açagı yukabancı maddelerin bulunmasıdır. n 2o yıl or.cesine kadar. Bu tfıay MeMğinde Hk saf teU«r, Bakır yerine cam tanhte «Laser» ıştğının gelişsaf kristaller yapüaralc dUrryar Sesin ve gorilntünün ışık tirilmesl, ses dalgalamun v« Cam telin bakır tel yerir.» • a getlrlleceJc deneroe telefony ışık dalgalannın bununls g5nla gondenlmesl yenl bir şey kuUamlmüsı, elektromanyetijî lannda kullanılacaktır. BugUn değüdır. Teleionu bulan Ame derllmesi olanagrm yaratmıştır. bu yolla o kadar saf eam ve rıkalı Alesander Graham Bell BıUndıgı gibt, bu ışıgm ikl rt dalgalar yenne ışıkla konuşma olanagını vermlştır. Büındıgı kristal yapılabılmektedlr M de(18471922) bunun ıbc deneme z«llığınden biri çok güçlü oigibı, bakır telde konuşmaji nlz sulanna bu kadar saflık ve sıni yapmıştır. Buiuşçu, 1980 ması, öbürü, uzak mesafelete saglayan elektnk akımıdır. nlebilse 4 000 metrelik denia kadar sıcım gıbı uzayıo gıdede yayınlaaıgı bır yazıda: «Gü Cam telde ise ışık. diplenni Rbrebilmek kabildir. b lmesıdır, yanı demet gıbı lıer neşjn, guldugunu OKSJtrdugu Berrak sulu blr derenin dibinCam telden geçınlen »şıgın nü ve şarkı soiledıgmı ışıt >ana yayılmamasıdır. Bu ışık ozellıklen şunlardır 1> Elek: deki ta'slann, kumlann pınl p ı tim.> demiiftır Bel bu Isi şov la konuşma denemelerl yaoıl n l gbrunmesi gibl Pierre lioti rİK aıormndakı gıbı «kısa devle yapmışu. Bugın, bir masa rruş, fakat îazla parlak sonuçböyle derelerl «meleklerin yıTe» yapmaması 2) Yıne aynı nın bır ucuna kuçuk bır ajr,a lar alınmamıştır. Cunkü sıslı, kanması Için olusmuslar saanedenle yangma yol açmamayerleştırmış, obür ucoına a± dumanlı, bulutlu ortamlardan kl» drye tanjmlamaktadır. sı, 3) Cıvardakı elektromanyegeçen ışıklar, hızlanm kaybetkendı geçnuştır. Ayna ıle BeJ tüs akunlardan etkılenmemesı Cam telın kullanıli3 alanlan ın arasında da blr mercek var mışlerdır. yanl «parasnt» yapmaması, 4) hızla çogalmakta, tnı slsteml« dır. Bılgınln elınde ıse duş soz Bakır telle aynı anda karşılıkU calışan telefon, telekomünikasgecı bıçımınde, janra tnetre bo Camdan tel olarafc 48 komışma yapılabılme von şirketlen bırbirini izlemek Bu arada, camdan telefon teyunda bır boru \ardır Bonısıne karşılık cam telle 10 000 tedır Eu yeni tekn'Şın öncüsü nun bır ucu agız bıçınundedır. h yapılması, ber şe\i bır anda konuşma yapılabilmesı, 51 Cam olan ülkeler arasında kryasıya Öbıir ucunua agzııu ıse yıne detKrtırmıştır. Çunku. telltı bır telin çok haîıl ve cok tnce ol •bır rekabet baslarmstır. Amaç, bır avna kapatmıştır Masanın ucundan verılen guçlü «Lasem ması nedeniyle çok az yer tut azselişmis ulkeleTin pıyasalanışıgı, vuzlerce metre btedekl ucundakı aynava çarpan guneş ması, 6) Hem sesi, hem görtar.ı eie secirmek'ir Burtlarda teışıklan mercekten geçerken obur uçtan aynen cıkmıstır tüyu avnı zamanda üeteb'îTîe lefon o r sutle r ı \&m kurulmakl Burada şu soru sorulabüır ınce \ızur. bıı üemet halını aı sl, 7) Rutubetten etkılenınene ^a oldu&undan, p^nalı ba nr tel Işık denen şeyın baş ozellıgl makta, ıpUk biçıaundekı ou sı . verme cok ucuz cam tel tercih demet Bell'ıa elındekı boru dumduz gıtmesı, yanı koselerı PdJmektedır Gehsmı$ Ulke'erGöriintülü telefon d ııememesi olduguna gore lanun aynasında yansıdıktan *p is° trikır tellî telefonlara ser ısığı nasıl olup da kdsesonra başka bır mercekten >i Bjtıin bu saydıŞırrız bzeı100 rrlvarlarca lıra'ık yatınm leri donebılmektedir? Bunun ne demetleşerek, geçmektedjlikler (goruntulu telefonua, ya '•ıpıiıms oldngundan bu yatınederuni camın «yansıtma» ozelBilgırun agzından çıkan seb rı tele^nzy onlu tp'.efona imkan r'm'artn sahlbi olan büvük slrlıgıııde bulabüınz. Cara tel ko •vermıştır Goruntulu telefona dalgalan borudakl aynayı tıt ketler b ' i i z nazl< davranmaktaşe dondukce ve ömeftjn halka Insılızcede «vıdeophone», «pıc •"iırlar B 1 ! konulara eelecek retmekte, bu halif ötreşım'er tıırephone» gıbı adla^ venimişhaftaki yaznnızda dokunacabıçımını aldıkça, içinden gfıkınc mercekten geçerek bır 1 tır. Aleıander Graham B»! , dınleyıcırun elmdeki bir başka çen ışık da telın İÇ adarlannborunun aynasîna yaastmalcta, onu tıtretmektedır Bu tıtr remeler borunun ıçındeü hava vi tıtreterek borunun kulak .•usrrana gelmektedır. Bu kulağa, kulagını dajajan klmse, Mzsktan konusulanı duymaktaclır Iste Bell, guneşın ışıklarının gulun, bksurüp şarkı soy ledı Uerıni bu şekılde ışıtmlş tır da fcarştdan karşıya rak yoluna devam etmektedır Tıpla bir nehrln sulannın a g zaglar çızerek Uermesl gıbL Denıokrat k parlamenter re|ime en kısa sOrede g«cılecegını bır kez daha bıldırdı Sayın Devlet Başkanı... Yabancı ulkeler ıstedıgı lcm degıl, Turk ulusuna en yakışan, en iyı sıstem olduğu ıcın gecıleceğınl ekledı Gerçekten de Turk ulusu 1946 dan bu yana demokratık parlamenter sısteme alışmıştır Oy gücüne ınanmıştır Istediğl zaman ış başındakıleri kendı ıstencıyle değıstırebıleceğıne suvenmektedT Otuz beş yıldan berl çeşitıl durumiaraa gucunu kanıtlaTnştır 1950 da CHP'yl azıniıkta bırakıp demokratık parlarrenter sıstemın savunucusu gorunen DP yı ıktıdar yapmakla ılk kez gücünu gostermıştır. Oaha sanra 1973'te AP yı Parlamentonun ikınc) derecede b r partısı halme getır.p, yıllardır secımlerd» ustun cıkamayan CHP'yı one gecırerek etklnllğinl kanıtlamıştır. Aynı durumu 1977'de ymelemış, guvendl^i bır lıden, bır partiyl 212 kişılık bır grupla Meclıs'e gondererek, h,c değılse "ağırtıkir b>r ıktıdan oluştutmaya calışmıştır. Ylne 1973 ara secımlnde CHP'yl azınlıkta bırakmasını bılmıştlr. Yanı, gorüien odur kı halkımız oylannı oldukca bilıncll bıcımde kullanmaktadır Her yenl seclmde secmen bılınclenmesının güçlendığl gorulmüştür Blr klşlye, b r partlye surgıt bağlanmak, takım tutar gibl partl tutmak alışkanlığı bır yana bırakılrnıştır. Halkımız herşeyden once yurt yararına, ulus yararma calışan partiyl, kişıyL ya da kışilen yeğlemektedır. Bu yüzden de ağllıml blr kac yılda bir yon değıştirmektedir Partilerımlz v« slyosal adamlanmız bunun bılıncınde olmalıdırlar. Ben halkın guvenınl kazandım artık uzun zaman sırtım yere geimez gıbı bır duşunceye kendın, kaptırmak, ılk secımde yenılgıyle karşıiaşmak anlamına gelmektedir. Halkımız son yıllardaki hızlı gelışmesl, bılınçlenmeslyie kendine oşın güven duyan b r takım partlleri ve lıderterl ağır bozgunlara uğratmış. kendılerıne gereken dersı vermesınl bılmıştır. Sayın Evren'in 'demokratık parlamenter1 slsteme geClleceği konusundakı aylar önceden soyledığl, durmadan yıneledeğl sozlerı uzerıne duşüncelerıml yazmak ıstedım Gercekten de ızlenen yol bellıdır Önümüzdekı ağustos ekım arasında Kurucu Meciıs oluşturulacak. bu Mechs yeni secım yasasını, partıler yasasını ve yenl Anayasa'yı hazırlayacak. sonra partıler yenl yasalara uygun olarak kendılennı bır duzenlemeden geclrecekler, kurultaylannı toplayaccklar, bu arada yenl partıler de ortaya Cikacak, belli bır süre sonra da genel seçımlere gıd lecek, parlamenter demokrası bu kez eağlam temeller ustunde yenıder ışiemeye başloyacak Turk ordusu demokrasının kurucusudur dıye yazmışttm. Ordumuz Turkıye nın kurtarıcısı. Cumhurıyatımlzm kurucusu olduğu kadar demokroslnin de koruyucusudur Bu gorevmi kac kez yoptı, gercekleştırdı. Dunya önünde "demokrasıy© bağlılık' sınavını başarıyle kaç kez verdı Atatürk devrımıne bağiı, Ataturk ılkelerının cızgısınde bır ordudan başko blr yol tutması beklenemezd) 12 Eylül Harekâtıyla TürktYe'yl icıne gırdığı kanlı cıkmazdon kurtaran Türk ordusunun, yenıden demokrasıye, hem daha tutarlı. daha cağdaş ve akılcı bır demokrası vonetımıne doneceğl konusunda bır kuşku yoktu kımseae . Hete Türk ordusunun geleneğlnı, nıtetıgını bılenlerde Şımdı demokrasıve geçış aşaması lcmdeylz. Böyl» olduguna gore artık bu sorunlar kamuoyu önünde tartışılmaya başlanmclıdır. Tartışmasız gorüşmesız, eleştı.nsız bır otamda 'demokrasi' duşuncesının oluşması, başarıya ulaşması beklcnmez Once SSKI parlamenterlerın, 12 Eylui oncesı donemının etk n. ya da etkın olmavan polıtıkacıiorıo k mter olduğu bunların hangılerının hıc aegılse bır donem ıc n oarlamento dışı kalacaklan oeiırg nlo^meiıdır Bılmem. oo/ie bır zorunluk gereklı mıdır'? Madem kı 'Demokratık parlamenter' sısteme tum ulusumuzun oziemyi© ı&teoıvîa gecıyoruz V8 bunu da 12 Eylul HareKatının I den Sayın Evren halk onunde ackca soylerrektedır, oyleyse yasalar ka'şısmda suciu oima,an poiıt.kacılar, partıcıler, niys seçıime hakkından yoksun bırakılsın'' Evet yenı bır evreye gırmış buiunuyoruz. Yenlden cok partuı, cok seslı, tartışmatı aegışık gorüşıerın bırbınyıe uygorca, insanca. utusal duyguların cerçevesınde catışucags, halk cnünae gorusjulaceğı demokrası ortamına gecıyoruz. Bu yerı 'demokrası' donernının, ortamının temelınde AtaturH dkalen, devnmı yer almalıdır Kurulacok yenı partıler da. veni bir duzenlemeden sonra ortava cıkncck esm partıler de Ataturk ilkelerml 'osgan muşterek olarak benımsemeltdırler. Partıler ve polıtıkacılar ara&ındakı tcrtışma, yapılacak savaşım Atatürk devnmının iierıcı doğrultusunda o1malıdır. Partıler arası savaşım gerlye doğru değil. ilorıye donuk bır onlam taşımalıdır Atatürkcu bır lemokrasl adı verebılecegımız bu yenl evrenın Türk ulusuna yarariı olması ancak boyie bır 'asgari müşterekte bırleşmelenne bağlıdır kanısındayım. BULMACA SOLDtN SAÖA : 1 E m d e n &£*er tneS Qwıe Yenlçerl Ocagitı» ahnacak çocuklan eeçip toplama işı 2 YanJa Eslü dilde büyume gellştne. 3 Tersl geoi; o d t Bır m e y w * Heklm yetişecel: Btrencllerfci basts basmda d e n rördükîerl hasta ko»u£u S Tersı »skeriıkta bır komut Blr k<>şaden karşı koseye doS ru kesümis ya 6a. katlaıraı ş olan 6 Turlü bicimlerde tassrl&nan korkımç bır masal canavan. 7 Es£i dilde bas, konnıtaa Emrt rerine gattrme 8 Blr baber sjaosınuzrn fasa razılışı Muzikt* bir nota. 9 Itırh tohumlan bahfcT tpbı ta'ılamlan ve he Kmlürte öcetnl otaa blr b l t ü Hayvao bannafı TÜBARIDAV AŞAĞITA : 1 İKİ cebir rjeelıgl ar»ncda tnrulmuş eiltlik öurumunım büdırjmesi * K2 rtınli varhklaıla <se\relert »rasmdaki kar^ılıldı ilgiyi ara? tıran bijoloii kolu 3 Bahfe d kayıklannm Jırdolayı ajî ssum<»lan I r a j e d Je komadı aras nda sahne eserl 4 En kısa zaman parçaa Dün Jarun uydusıı 5 Ccu berhaagı blr seye saplacacak RÎb{ Inca oıan 6 R&âonua sungESİ Ter^ı lla.ve la»an dışında agırlıŞı ve küt 1 23456789 CENNET OREN'IN INCISI VİLLA Lâle YAYIINJLARl A Düsün N« edefaiyatmmda ÖREN ÎNDÎRIMU TATEL OLANAĞI SUNUYOR TatıUruzden Uç ay öncs odevın vüzde onbeş ikl ay Once odeyıa vüzde oa tadlnnı. Rezervasyon Için • Burhanlve Emlâk Rredl Banteun 2001 No.lu besaba tlk taksittruzl yatınmz. îkı kışl tam pansiyon 2£50 lira. Yatak kahvalü 1^50 lira. Genış bügri ıçır 1 : ören Burhanlye, TeL: S43. (Cumhurivet 2604) Sairler Yazarlar Sükran Kurdakul 1076 Şair ve Yazat Kışılıkteıi, Yapıtlan, Kaynaktor Cümhuriyet Dönemi Dergılerı PK Isteme Adres) 968 Karaköy ÎSTANBUI. leSf olaa ber turlO vntık. 1 Yassklantt Sagen. 8 Mtaeli. srrh Bayafı. Bşağılık 9 YOı metre fcar» tutanoda yuzej filçu btrimi ICirkü cok begenlten blr sausar ctosl. BDLHACANIN SOLDAN SAĞA t I Kemlkdoku S Is ra/ 3 Ibyaset. 4 ün Bamast S IUk. 6 Tayyar K« 1 Cs Net 8 Artık 9 Ala MteUt. TUKABIDAN A&AGITA : 1 Kurunta 2 FBrtn IlaJüyat 5 Kasaba Im. 6 Emır Kı 7 Ortak « kA Eeji 9 Czviyek ASJJ 3 maY Ra 1 Ambalaj Sandığı Alınacaktır XTt"ESSESEMİZlN 1981 TILÎ IHTtY«.Cl OLARAK: 700X650X400 tnm ebadındd 2500 adet 7oOX550X3oO Tim. » 1500 » 500X420X400 mm. » 2o00 » o50X560X280 mm. » S s 1 » ambala] sandıfı 0 satm alınacaktır Bu iş ıçm son teklıf verme gunü 20 mayıs 1981 günü mebaı bıtımıne kadardi1' Geçıcı terpinat 100 000 TL. olup, teklıı ıle birlikto venlecektır Kati temmat sıpan? bedelıiın °/ol5îdır. Konuvla ıl?ılı sartname Müe'isesemız Tıcaret Müdürlügunden temın edılebîhr Muessesemız 2490 s a ^ ı Kanıına tabi olmayıp Üıal»yl >apıp japrnamakta veya ıs' düedjgıne vermekte serbesttır. SÜMERBANK THBIZ ÇİM VE PORSLLEN SANAîtt JIlıESSESE&î (Basm: 14475) 2785 Cumhuriyet Sabibl: Cunıhuriyet MatbaacüıS vs Gazetecılık T A Ş . adına „ NADtR NU)t Genel Yayın Mudurü HASAN CEMAL Müessesa Muduru EMtNE UŞ4KIJGIL Yazı Işien Mudurü . . . . OKAÎ GONENStN Basan ve Yayan: Cumhunyet MatDaacılık ve Gazetealıi TJİŞ. Cagaloglu Turkocagı Cad 39 41 Posta Kutusu 246 ÎSTANBUL TEL: 20 97 03 BÜROLAK: • ANKARA KOBUT Solcak 24/4 YENÎŞEHîa Tel 17 58 C5 17 58 68 tdare 18 33 35 • ÎZMtR HaU Zıya Bulvan No. 65 Kat S Tel 25 47 09 • 13 13 30 • ADAN \ Atatürk Caddesl TOrk Bava Kuruma t » hanı Kat 2 No. 13 Tel 14 550 19 731 T l K V t H 3 MAYIS 1981 tmsak GOneş Ögle tkindl Akşaa Tatoa 4 02 5 55 13 11 17.03 20.07 Etibank İstanbul Aiım Satım Müdürlüğünden Etibank Erganl Bakır (şletmes! ıhtıyacı; 750 litre Klor Asıdı (MERCHCI %37'lık), 500 lıtre Nıtrat Asıdl (MERCK HNO 3°c05lık)350 lıtre Sulfat Asıdı (MERCK H2 SO4 %S598'lık) ve muhtelıf laboratuvar malzemelalerl satm alınacaktır. Şirtname Mesrutlyet Caddesl No: 241 Tepebcşı • İSTANBUL adresındekı mudurlugumu/Uen alınabılır. Son teklıf verme tarıhı 1151981 guru scat 1600yı <Tiar olup, Bankamız 2^30 sayılı konuna tabı değıldı DUYU RU 1948 Tıp Pakültesl mezunu arkadaşlar 33 yıldönümümuzu 16 17 18 19 Mayıs tanhlerl arasında, izmlr Ceşme Altınyunusta kutluyoruz. Habermız olsun. TERTJP HEYETİ ADINA Dr. A. Turan GURDİL