Katalog

8 Cumhuriyet 18 MAYIS 1981 Türklye'nin dışanda tanıtımı... ÎBRAHİM ÇAMLI KİMDİR? İBRAHİM ÇAMLI ROBERT KOLEJİ BİTİRDi.. BELCİKA'DA VE İSTANBUL ÜNİVERSİTESİNDE İKTİSAT ÖĞRENİMİ VAPTI.. GENC YAŞTA GAZETECİÜÖE BAŞLADI.. NEWS CHRONİCAL, LONDON, PAKİSTAN TİMES, ARAB NEWS AGENCY VE BAŞKA YABANCI YAYIN ORGANLARININ ORTADOĞUTÛRKİYE VE BALKAN MUHABİRLİKLERİNİ YAPTI. DÖRT YIL SÛREYLE HAYAT DERGİSİNİ YÖNETTİ. DIŞ POLİTİKA KONUSUNDA UZMANDIR. DÜNYA AMERİKATORKİYE BAŞLIKÜ BİR KİTABI. BİRCOK GAZETE VE DERGİDE YAYINLANMIŞ DIŞ POLİTİKA YAZILARI VE 196162 YILLARI ARASINDAKİ RADYO KONUŞMALARIYLA TANINMIŞTIR.. İBRAHİM ÇAMLI 1960 YIUNDAN BERİ HALKLA İLİŞKİLER DALINDA CALIŞMAKTADIR YEREL BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER ÖRGÜTLERİNİN DIŞINDA, ULUSLARARASI BASIN ENSTİTÜSÜ VE ULUSLARARASI HALKLA İLİŞKİLER DERNEĞİ ÜYESİDİR.. İbrahim ÇAMLI YANITLADI] Cumhuriyet SORDUI Atatürk döneminde dıştaki olumlu imajımıs doruklaydı Mustafa EKMEKCİ ALİ SİRMEN Son yıllarda alevlendlrilen v e 1981'ÖB yoğun bfr propaganda kampanyasına dönüştürülen yapay Ermeni sorunu ve Ağca'ntn menfur girişlmi, Türkiye'nin yurt dışında tanıtılması sorununu gündemin önemli maddelerinden biri holine getlrmiş bulunuyor. Sayın Çamlı, siz hem bir gazeteci yozar. hem de blr halkla ilişkiler uzmanı olarak bu konuda öneriler getirebilecek durumdasınız. Ancak doğrudan bu Ikl konuya girmeden önce, değinmek istiyorum. Herşeyden önce halkla llişkller nedir? bir noktaya Birkaç yılı aşkın süredir Türkıye bir imaj erozyonn içinde ibrahim Çamlı, arkadaşımız AU J Slrmen'in sorulannı yanıtlarken.. «Dersimiz Bağımsızlık...» ustafa Kemal, annesi öldüğü zaman, İzmir'e mezanna gitti. Annesinin mezanndan aynlınca. ünlü söylevinı söyledi Mezardan ayrüdığında, çevreslndeki bazı kijiler. Paşam, buraya muhteşem (görkemli) bir abide famt) dikelim.. diye öneride bulundular. Hayır.. dedi, Mustafa Kemal Paşa, şu karşıdaki «Yamanlar dağundan bir kaya koparacaksmız. o kayayı mezanna dikeceksiniz. Mustafa Kemal. bunu söylerken Tevfik Fikrefin 'Ben Tabiatta Bir Kayayım* şiirinden mi esinlenmişti? Sütunlannda. Atatürk'e karşı yazüar çıkmış bir gazete. Atatürk'ün annesini 'Yüzyılın AnnesU seçmeseydi, yukarıdakl olayı anımsatmayacaktım. Bu konuda, hava cıva biçemiyle (uslubuyla) *Gazeteniz Tercüman'ın Türk milletinin şükran duygularını dile getiren bu seçimi. diğer bir değerli refikimizin takip etmiş olması da bize aynca mutluluh verdi' derüyor. Nelerin sömurülmek istendiğı, satır aralannda belli oluyor... N ÇAMLI Şöyle anlatmaya calışayım. Sır demin tanıtma deyimini kullandınız. Halkla İlişkiler, sade tanıtma değildir yahut tonıtmayla anlaşılan tek yönlu işlem değildir. Halklo ilişkiler. bir haberleşme ameliyesidir. Yani tanıtma bunun birinci aşamasını oluşturur. ama bununla yetınmez. Tanıtmanın hedef aldığı halk gruplan veya kamuoyunun tanıtma karşısında eğılimleri ve tepkileri saptanır. Bu eğılımler. yopılacak kamuoyu yoklaması sonucunda elde edılen sonuclar değerlendirılır. Bunun sonunda yalnız tanıtma lcın gerekh ayarlamalar, değişiklıkler yapılmakla kalınmaz. aynı zamanda tamtmaya konu olan kuruluş, kurum veya devletın mekanizmasındo reforma ihtiyac gösteren yanlar da gözönüne alınır. halka ılişkıleri yöneten kişiler tarafından devlete. ya da kuruluşa önerılir Bu şekilde. halkla iliskiler. krfle iletişim araclanvlo birlikte parcası oldu ğu haberleşme dalında, gercek haberleşme Işlerinl yerine getırır. Söylediğinizden çıkardığıma gore, halkla ilişkiler, kaba propaganda gibi tek yönlü değil, hatta diyebiliriz ki, otoriter yani emreden değil, fakat halkla alışverlş, halka yönelen ve halkton gelen tepkileri değerlendiren bir alışveriş, demokratik bir yontem oluyor galiba. ÇAMLI Tamamen öyle Halkla ilişkiler aslında demokratik yonetimlerin haDerleşme dısiplinıdır. Bir dıktatörlukte modern anlomda halkla ilişkiler duşunulemez. Efendım. bu vesıleyle ıstersenız bıraz daha acayım konuyu. Lütfen. ÇAMLI Halkla ilişkılerde cok kullanılan ima; (gorüntü) sözcüğu vardır. İmaj, tanıtılan kuruluşun. kurumun veyahut hayır cemiyeîının. meslek kuruluşunun veyahut konumuz olan devletın yuzıi. bıraktığı izlenımdır. Onemlı olan ımaıın ne gıbı unsurlara dayandığıdır. Tabiı bu unsurların olumlu olması lazım. Zaten halklo ilişkiler ahlâkında da. olumlu olmayan bir şeyin tanıtılması. söz konusu değildir. soz konusu olmamalıdır Ancak ımoıın ve dayandığı olumlu unsurların bir tarıfinı yapmak da yararlı oloooktır Hanglleridir bu öğeler? ÇAMLI Bunlar üc unsur, öğe olarak özetlenebilir: Yapıcılık ^cratıcılık ve vararlılık Konu devlet olunca bu unsurları, bu öğelerl şöyle belirlemek olasıdır. önce devletin kendi lce dönuk ve toplumuıia dönuk, yapıcılığı, yaratıcılığı ve yararlılığı. Bu devletin dışa donuk ımajı ve yapıcılığı açıs.ndan cok onemlıdır, bir nevı nareket noktasıdır Kend' toplumuna yararlı olan devlet, en buyuk puanı alır dışa donuk tanıtma acısından. Bunun dışında. bir de dunya ölcusunde katkılar yapıcılık, yaratıcılık ve yararlılık soz konusudur. Bunları da şoyle ayırabılırız: Dünya bılımıne katkı. dünyo kultürune katkı. evrensel ınsan haklarına katkı, kurtuluş hareketlerıne. somürücüluğe karşı savaşıma katkı Tabıi genellıkle. bu sonuncu katkının her zaman fiıli olma&ı soz konusu olmayabılır, fokat. manevı, polıtık, dıplomatik katkı. Ve bir yerde bunların ozetı olan dünyo barışıno ve mutluluğuna katkı o Ruhsatlı llacları gözden gscirmek icin kurulmuş bulunan komisyon, 17.2.1981 günü kısaca cbarbitruatları olarak bilinen ilacların cformüllerlnin değiştlrilerek kombinasyonlardan çıkanlmasına» karar vermiştir. Aynı kararda, tülkemizdekl tüm eczanelere gönderflecek bir uyan ile anal|ezik barbitruat Ihtiva eden masistral reçetelerinin yapılma sının yasaklanması» istenmiştir. Raporda şu göruşler yer almaktadır: cGelişmiş Batı ülkelerlndekl llac kullanılışı ile ilgill sıkı kurallar, bu İlacların en azından suistimal amacı ile kullanışlarını sınırlayabilmekte olup, bu ülkelerin ekonomik yapıları içino'e fayda / fiyat oranındakl azalma fazla önemli sayılmayabilir. Ancak, ülkemizde ilac tüketiminin iyi bir şekilde denetlenmediği, reçeteli satılması gereken ilacların recete aronmaksızın eczanelerden ve hatta ilac satışı İle yetklll olmayan ticarethanelerden serbestce satılabildiği bilinmektedir. Bu durum, yanlış bir yargı ile basit ilaçlar olarak nitelenen analjezik kombinasyonları icin cok daha büyuk boyutlarda süregelmektedir. Gerek SSYB'nın gerekse ünlversitelere yıllardan beri gönderilmiş ve halen gönderilmek te olan resmi ve resmi olmayan ceşitli yazı, mektup ve benzeri uyanlar, barblturat Ihtiva eden analjezik İlacların günde 1 5 2 0 doza varan son derece yüksek miktariarda tüketildlğini göstermektedir. Bu şekilde kullanıiış, ülkemizde serbestce temin edîlen anal|ezik barblturat kombinasyonlannın fayda / fiyat oranını azaltması dışında toplum sağlığı icin yarattığı tehlikelerln önemli boyutlara ulaşabildiğini göstermektedir. Bu ilacların fayda / risk oranında risk faktörünü artırıcı etkileri sadece fiziksel bağımlılık ve barbiturat iptilası yaratmalan ve bunun ortaya çıkaraca ğı toksik sonuclar İle de kalmamakta, başka yönlerden de riski arttırmaktaair. Şöyle ki, ülkemizde barblturatlar genellikle Aminopirin, Antipirin Dipiron gibi pirazolon türevi ve Fenasetin gibi p aminofenol türevi analjezikler ile kombine edilmektedirler. Adı gecen analjezik ilacların uzun sure yüksek dozlarda kullanılışlarına bağlı olarak öldürücü toksik etkiler oluşturabildiklerı de bugünku bilimsel verilere göre tartışmasız kabul ediien hususlardır. Pirazolon türevlerinin ölümle sonuçlanabilen agranülositoz yapmaları, Fenasetin'in ise, yine ölümle sonuçlanabilen böbrek toksisitesi ne deni iie bugün ceşitli bizzat bu analjezikler icin kısıtlayıcı önlemler •Imaktadırlar. Örneğin ABD'de Aminopirin ve Antipirin ilac olarak mevcut değildir. Fenasetin'in Kanada ve İngiltere'de kullanılışı yasaklanmıştır. Tamamen yasaklanmaycn ülkelerin çoğunoü ise, aşırı kullanılışını onleyen kurallar sıkı bir şekilde isletilmektedir. Ülkemizde ise, böyle ilacların, kombinasyondakl barbituratInr noHAnl iln ncırı Irııllnnıiıfi uqur fnumcu Ozanlar. yazın adamlan lçten insanlardır. Ozan Ali Yüce, İzmir'de 'Sanatçılar Derneğunia duzenlediğl şiir yanşmasında 'Dersimiz Bağımsızlık* şüriyle ödül aldı. Şilr şöyle: 'Benim ısığım / Halk ı$ı£ı efendiler / Sevginin büyük ı$if)ı / içinize akmamıssa eğer I Yıhanmamışsa yurekleriniz / Mutluluğun kapılan / Kapanmışsa halkın yüzune / Karşıma nasıl çıkarsınız / Ne yüzle bakarsınız yüzüme Bir sabah / Hiç ummadığınız bir sabah / Kucağımda binlerce güneş / Kapınızı vuracağım / Tarihin kulakları çmlayacak. Benim yolum / bılim yolu efendiler / Evrimlerin devnmlerin yolu / Ayaklarınız alışmamışsa eğer / Uygarlığın kapılan. / Kapanmışsa yüzünuze * Nasıl varacaksınız nasıl / Benim gösterdiğim yere. Bir sabah / Hiç ummadığınız bir sabah / Kucağımda binlerce güneş * kapınızı vuracağım / Duran saatlerin ibresi / Dönmeye baslayacak. Benim halkım / Barışın özgürlüğün anası / Tohumla süt kardeş / Toprakla yaşıt sevdası / Sopasıyla ordular kovalamıs / Cepheler yarmış kâğnısıyla / Büyüdükçe güzelleşmiş kavgası / Destan olmuş efendiler. Bir sabah / Hiç ummadığınız bir sabah / Kucağımda binlerce güneş / Kapınızı vuracağım / Üreten yaratan halkın yüzü / gülmeye baslayacak. Ben ulusumun halkımın oğlu / Mustafa Kemal Atatürk / Savasta asker banşta öğretmen / Okulumuz halk okulu / Dersimiz bağımsızlık efendiler / En guzel dersimizdir bağımsızlık / Anladık mı efendiler.' Yann 19 Mayıs. Ozan. Hasan Hüseyin. 'Yaşlanmayan Ananın Yaşlanmayan Mektubu» şiirini 1970' lerde yazdı. 'Mustafa Kemal'i sevenlere adadığı şiirinin bir bölüğunde şöyle diyordu Hasan Hüseyin: 'Sen hep Samsun'a mı çıkarsın ay oğul ay Kemal'im / Hele bir de buralara / Çık hele bir/ Çık hele bir / Kemal'im' Yol uzak / Hane viran / Dersen eğer Kemal'im! t Dilediğin yere çık / Çık hele bir / Çık hele bir / Kemal'im! Gör ki ne haldedir «Ey Türk GençliğUn / Gör ki ne haldedir Bursa'da dediklenr. I Gör ki ne haldedir Bu yurdun efendisi* / Sen hep Samsun'a mı çıkarsın ay oğul ay Kemal'im / Hele bir de oralara / Çık hele bir / Çık hele bir / Kemal'im' Karadeniz derler bir kara derya / Abanmış üstüne Kozlu'da çocukların / Kömür müdür yürek midir ocaklardaki / Ağıt mıdır figan mıdır bacalardaki / Zonguldak Zonguldak vurur yüreğim / Zonguldar dertlerim günde beş öğün t Katarlanır al bayraklı cenazelerim ' Kimi ağlar ekmek ekmek ne bilem / Kimi ağlar okul okul ne bilsin / Ne bilsin grizuyu grevi sendikayı Kemal'im I Hele bir de kömürlere / Çık hele bir / Çık hele bir / Kemal'im' irkk •*••• lorı, analjeziklerin toksisitelerinj de ileri derecede arttırabilmekte ve bu nedenle kombinasyondaki barbituratlar hayatı tehdlt eden bir riski de beraberinde laşımaktadırlar, Bilimsel verileri kısaca özetlersek: Analjezik antlplretik kombinasyonlarında buiunan barbituratlar; 1) Anal|ezik etkiye bir katkıda bulunmadıklan icin analjezik tedavinin maliyetini yuksellmekteo'rler. 2) Reinforcer tözellikleri nedeni ile fiziksel bağımlılık ve barbiturat iptilası oluşturmakta ve bu yonde halk sağlığını tehdit etmektedirler. 3) Bağımlılığı gelişmiş kişile rin bu kombinasyonları yüksek miktarlarda kullanışları bizzat analjeziklerin toksik etkilerinin Uyusturucu ilaclar yüksek dozda kullanılıyor şiddet ve insidansını arttırmak ta hatta ölüme yol acan toksisiteler oluşturabilmektedir. 4) Bu kombinasyonlar kazaen veya intihar amacı ile oluşan akut ilac zehirlemelerinin en önemli kaynağını teşkil etmektedir. Bu konudaki hastane kayıtlarının ihcelenmesi ckut ilac zehirlenmelerine yol acan ilacların % 30 40'ını bar biturat ihtiva eden analjeziklerin oluşturduğunu göstermektedir.» Bilimsel Kurul'un 17 şubat günü aldığı karar, bugune dek uygulanmış değildir. «Bu karar ne zaman uygulanocak?» yolundaki sorumuzu, bakanlık yetkıhleri «sayin müsteşar yura'a dönüşlerinde Imzalayacaklar» diye yonıtlamışlardır. Şöyle ya da böyle, bilmlyorum. Bildlğim şu, bu önemli karar, henüz uygulanmış değildir. Bütün eczacılar ve hekimler, bu bilimsel kurulun kararını böylece yayınımı^dan öğren 1931 Cumhuriyet VAPURCULAR Seyrisefaın Idaresl milII vapurcular arasındakı rekabetın gıderilmesi ıçın Sadıkzade ve Yelkenclzade vapur kumpanyalan mümessılleri ile Seyrlsefaın idaresi arasındakı gorüşmelere devaT» edilmektedir. Dun Seyrıse ELUYILÖNCE 18 MAYIS 1931 ANLAŞIYORLAR fain Idaresinde yapılan toplantıda bu kumpanyolarla Seyrisefaln idaresi arasındo işlerin taksıml konusunda bir a.ılaşma temın edilmiştir. Toplantıya bugün do devam edilerek maddeler tespit edilecektir. Evet, halkla ilişkılerin tekniğine girelim biraz oe dilerseniz... ÇAMLI Burado aslında sorunuzla doğrudan ılg'Si olduğu içın belırtılmesj gereken ık, değışık uyguloma JOT, buntarı anlatayım: Bunların birıncısı, süreklı haberleşme dıyebıleceğimiz. imaj blrıkımını hedef alan ışlemdir Yanı mevcut olan ama su yüzüne cıkarılması gereken imaj, yansıtılacak şekle getırılir (bu bir teknık noktadır tabiı) ve süreklı olarak bu ımaı korunur. Yeni unsurların katılmasıyla da zenginleştırılır Bu ımai bırikimıdır. Bir devletin süreklı olarak bunu yaprmsı gerekır. Devletin dünyo sahnesınde. olumlu hcreketlerını sürekli olarak ceşitli araclorla. ceşitli yollarla hctırlatmasında yarar vardır. Sarttır bu ımaı bınkımı. Yani konumuza indirgersek, Turkiye'n'n bugunku durumu, kültürel birikimi. dünya bilimıne, kultürune, ekonomisine katkısı, anayasal yapısı, insan haklarına kotk'sı, dunya barışıno daha kac ayı kapsayacaktır? kctkısı.. Sürekli oiarak bu imaj canlı tutulmaiı... Bu soruyu bakanlık yetkılıle ÇAMLI Evet, canlı tutulması. dıkkatlı olarak sürdürülmesl. rine sormak zorundayız. Bu süreklı haberleşmedir ve onleyıci dıvebıleceğımız bir uyProf. Türker: gulamadır. Bir de, gecıcl haberleşme dıyebıleceğımız bir uy«Böyle bir sistein yok» guloma var kı, bu do doğrudan doğruya problem uygulamasıdır.. İlacın üretiminden pazarlanmasına kadar, nasıl bir dene Yani, doğrudan doğruya bir soruna özgü tanıtma... tımden gectığını Prof. Türker'e ÇAMLI Evet, örneğin işte Ermeni meselesı. Bugun Ermeni soruyorum Türker, bu konumeselesı, yann başka bir sorun cıkabilır du ikıncı işlem tabli da cok ofkeli. anlatıyor: kısa bir işlemdır ve onleyıci değil de tedavı edıcl diye nitelendırebileceğimız bir ışlemdır. Ancak, birinci ışlemın sonucu olan «Ülkemizde ruhsatlandırılmış imaj birikimi olmadıkco, ikınci ışlemin ıstenen sonucu verebılbir ilacın pazarlanmasından mesi cok zordur. Türkiye'nin tanıtılması konusunda bu noktasonra denetiml diye bir sisteya yine dokunacağız. Kanımca birkac yılı aşkın süredir. Türkimin kurulduğuna kesinllkl* ye, bildiğımiz ceşitli nedenlerle bir İmaj erozyonu icindedir ve inanamıyorum. Denetim debugun de tedavı edici Işlemler gerektiren blrçok sorunların mek piyasa eczanelerinden tedavısınde ve ustesınden gelınmesindeki zorluk bundandır alınmış bir ilacın icer Peki <>fendim, Cumhuriyet tarihimizde, tanıtma ve halkla diği maddelerin tam olup oliliskiler acısından, uc olumlu öğeyl iceren, tanıtmanın gerek madığının tespitl, ilacın fizikduyduğu bu öğelerin tumuyle var olduğu aönemler olmuş musel görünümündeki bir farkın dur? Olmuşsa hangisi, ya da hangileridir? tespiti demek değildir. Bugün bütün uygar ülkelerde ilacloÇAMLI Pek tabiı kı, öncelıkle 19231938 Atatürk döneml. Gecen şubat ayında, Kastarın gercek denetlmi bilimsel Cünkü bu dönemdeki yapıcılık, örneğine cok az rastlanan türmonu Valısl Sadullah Verel, esaslara dayalı cok iyi bir şe de bir yapıcılık. Tüm bir devletin yenıden inşaası ölcüsünde ilgililere başvurarak, bazı ıkilde kurulmuş bir örgütleme bir yapıcılık. Doğılan cağdışı bir imparatorluk üzerıne, cağdaş, lacların «Yaygın bicimde kulile yürütülür. Batılıların POST hotto Avrupa'daki orneklerınden cok daha ılerı, cok daha celanma alışkanlığı edildiği ve MARKETİNG SURVEILLANCE sur.. Kadına oy hakkı vermek bir yana. kadtnı Meclıs'e getidüğünlerde şeker gibi ikram dedikleri bu örgütlenmede has ren bırcok Avrupa ülkelerınde bu yokken. kadtnı Meclis'e geedildiğini» bildtrmış ve olay tahane ve piyasa hekımi, has tıren bir yapıyı kurmak... gazetemız aracılığı ile kamuotahane ve piyasa eczactsı, Hem de galiba haremden kurtarıp Meclis'e getirmek deyuna duyurulmuştu. devletin Mac politikasını yürüğil mi? ten bürosu ve ilac yapımcısı ÇAMLI Evet, haremden kurtarıp getirmek. Tek başına bu, Valinm yazısından öğrendicok uyumlu bir diyalog içinğimize göre, halk arasında «Alakuzu* olarak bilinen <Re de calısır. Türkiye de bu örgüt leme KLİNİK FARMAKOLOJİ yonal», «Alakant» olarak bilidisiplininin atken bir şekilde nen «Revonart», tSarı kız calışması ile olur. Şu ana Sarı bomba» olarak bılınen kadar Türkiye'de kac vatanda «Nembutal», «Yedek şoför sımızın bir ilac zehirlenmesinkriz»i olarak tilınen cPropiladen hayatını kaybettiğini, kac min arsan», «Optik kırmızı» vatandaşımızın bir ilacla herolarak bilinen «Blotln» ve <Be hangi bir hostalığa yakalanuzun süre bir imajı yürütecek, omuzlayacak bir öğedir. Fakat yaz» olarak tonınan «Fendirln dığını, kac vatandaşımızın traburada da kalınmıyor. Dünya barışına katkıdan soz etmiştık arsan tb.ı ve «Efendrin Merck fik kazalannda (ilactan dolabıraz önce... Dış polıtıkada Türk cıkarlarının da ötesinde, bir tb.» yaygın biçimde kullanılyı) hayatını kaybettiğini biledünya platformu üzerinde. dünya polıtıkasına katkısı olan, etmaktadır. cek bir kimse, bir resmi kuken olan bir dış politıka uygulanıyor. Avrupa'ya kollektif gürum, bir dernek bilmiyorum. venlik sısteml icinde cok değerli katkısı olan, cok yönlü bir Bu gün SSYB ilgili dairesindış politıka uygulanıyor... Bu politıka, bir torafında Sovyetler dekl bürokratları, gercek piya Birliğı, öte yanında Batı devletlerı olmak üzere, ıki tarafa da sa kontrolünün bu olduğuna omuz vererek, orıjınal fikır ve tedbır üreten bir dış polıtika. Bu Inandırmak mümkun değildir. polıtika, bölgesel ittifaklarla da tamamlanıyor. bugün icin de İlac yapımcılarının bir kısmı jeopolitık acıdan değeri olan, onemını kaybetmemış olan ittigercek denetimin bu olduğufaklar... Keşke yenıden yapılabıtse bunlar.. Balkan Paktı ve nu gayet iyi bilirler. Ancak onun paralelınde ücüncü dünyaya dönük (bir bakıma) Sadabat örneğin bu şekilde calışan bir Paktı. Bu paktın üyeleri de. yalnız dıkkatınizi cekmek üzere klinikten gunun birinde bir verıyorum, yorumunu yopmıyorum, Irak, Iran ve Afgamstan'dır. firmanın ilacını alan hastada Bunlar bugun büyük strateıik sorunların alanı olan ulkelerdir. kanda etken madde seviyesi Bu rastlantı dahi olsa belırtmeye değerdı başka bir firmanın aynı terkip teki ilacının oluşturduğu kan Oysa şu sıralarda, yapay olarak yaratılmış bir Ermeni soseviyesinden 10 <iefo daha dü runu olevlendiriliyor ve Türkiye'nin sesi yeterince duyurulamışük bulundu denmesini isteyor. Sayın Çamlı, Ermeni teröristler nasıl oluyor da cinayetmezler. Veya y'ne ulkemizden, lerini haklı gösterebilecek katfar dünya kamuoyunu etkileyebili«Piramaidona bağlı agranulosi vorlar.? tozis 100 vaka dolayısiyle» ÇAMLI Şımdı yine tanıtma konusuna donmüş cluyoruz. Yukabaşlıklı bir makalenin cıkması rıda belirttığımiz durumun iki neden> var İkısının de sorumlusu nı da istemezler. Kısacası Tür b.z'z. Sorumluluğu her zaman kendımızde aramak en sağlıklı Bu konuyu, Sağlık ve Sos klye'de gercek Batılı ölcülerde yoldur. Bıri dolaylı olarak birı doğrudan doğruya: Dolaylı olarak bir piyasa takibi yoktur ve yal Yardım Bakanlığı Eczacısorumlu olduğumuz husus, son vıllarda uğradığımız imaj erozolması da kesinlikle istenlık ve Tıbbi Müstahzarat Gevonudur. 1950 60 dönemı dışında Cumhuriyet Turkıyesi böylesı mez. Bakanlığın ruhsatlandırnel Müdürü Ibrahrm Sezgin ile ile karşılaşmamıştı. ma komisyonundo bilimsel lida konuşuyoruz. İkıncı neden, bu konuda konuşmamayı yeğlememızdır. Şımteratür incelenir ve değertenSezgin. şunları soylüyor: dı aslında burada konuşmamayı yeğlemek bir bokıma doğrudur, dirilir. Ama bu literatür dökü «Kastamonu'da halkın ilac bir bakıma değildir. Şu bakımdan doğrudur, cunkü hic bir şekilmanları yüzde 100 yabancıalışkanlığına tutulduğunu kadır, Duşünun ki ciddi blr de de bu sorunun sorumluluğunu genc Türkive Cumhuriyet' üstlennıtlayan haberden bilgimiz mek durumunda olmamalıdır. Bu bakımdan susmak doğru. Annetfmle verilecek ilacta elbetvar. Alışkanlık tevllt eden ilac rak, bu da olaya bir diyalog, bir karşı tanıtma saidırısıyla cıkte ki yan etki daha az görülar icin ilmi komisyon çalışınak gereğini de ortadan kaldırmaz Yalnız bunun cok akadem,k, malarını sürdürmektedir. Ön lür. Ama düzensiz ve başıboş cok rahat şekilde olması gerekır. ve bilincsiz kullanalanlarda celikle recete fle satılması zo Sayın Çamh, konuşmamızın basında da beürttiğimiz gibi tedaha önemli yan etkiler görürunlu ilacların mutlak surette rörist Mehmet Ali Ağca'nın Vatikan'o'a Papa'yo karsı giriştiği lür. Şayet başka bir ülkede recete ile verllmesr ve sıkı soldrn, Türkiye'nin görürtüsünü herhalde önemli olçüde bozafalanca ilac körlük yapıyor di kontrol altında tutulması, buye bir kayıt cıkarsa ve blz bu cok ve Türkiye'yi tanıtma, Türkiye'nin görunümünü iyileştirme nun icin de Sağlık Müdürlükcobalannı yoğunlaştırmaya neden olacaktır. kayda göre ilacın ruhsatını Iplerinde görev alan eczacıların tal ediyorsak herhalde pek cok r*a seferber edllmesl hususunÇAMLI Olay halkla ilişkiler acısından son derece olumsuzgec kalmışız demektlr ülkemlz da va'ilere gerekli tamim yaaur. Bu olayın görunümünü değıştırecek herhcngi bir ızah oladeki bu bilincsiz >\aç tüketirr>az. Burado, lehimizdeki yegâne puan, bugünkü yönetimin terör pılmıştır. mi karşısında. Bilincsiz ilac karşısında aldığı kes>n tavırdır. Fakat Ağca olayının herşeye Bunun yanında İlmi komistüketiminin sonucları ve ilacrağmen, bu günku imaj erozyonunu daha da yoğunlaştıracağı yon tarafından alınaeak koların hangi ölrülerde denetlen şuphesizdır. rarların tatblkine derhal tediği bütün cıplaklığı ile orta Yani yanlış anlamıyorsam, genel olarak teröre korşı tavnmızı vessül olunacaktır.» dadır. İşte Kastamonu olayları, acıkca belirtmek, ve genel görüntümüzu, insan hakiarına, cağFakat görijlüyor, komisyoişte Göreme dolaylanndaki odaş devlet yopısına saygımızı her vesile ile göstermek en doğru nun aldığı her karar «Derhol» laylar ve daha blr coğu.. Ne cözüm yoludur. uygulanmıyor. Şubat avında ÇAMLI Teşekkür ederim, gayet iyi özetledınız. alınan karar, Qc av bekletllilArlra<u 7 Snufarinl vnr «D^rtinl tAwo«<Mİ» nrnhn Ermeni propagandası karşısına bir tanıtma saldırısıyla çıkmak gerekli