Katalog

8 Cumhuriyet 17 MAYIS 1981 TBMM önündeki dev Atatürk heykeli 19 Mavısta açılacak Haber Merkezi 19 Mayıs «Atatürk'ii Aııma, Gençlik ve Spor Bayraıııı» bütün yurtta, dış lomsilciklerimizde vo Kıbrıs Tiirk Fcdere Devletinde torenlerle kutlanneuk. Samsıın ve Ankara'da yapılacak 1!) Mayıs törenlerine Devlet Başkanı Orgeneral Kenın Kvren, Milli GUvonlik Konseyı üyeleri. Başhakan, Milli Efti tim, Gençlik ve Spor Bakanla rıyla katılacak. Devlet Başkanı. Milli Güven lik Konseyl üyeleri. Başbakan ve Bakanlar pazartesi günıi Samsun'a tjelecekler. Atatürk' ün dogumunun 100. Yılı kutlaınalarınin açıUEinı vapacak Devlet Başkanı Orgeneral Evren ve berabonndekılor, oftle saatlennde uçakla Ankara'ya döneeekler. Ankara'rlakı 1!) Ma yıs rörenlerıne katılaıuk olaıı Devlet, Baska.ni Orgenural Ev ren, Türkıve Büyük Millet M<H: lisı finünde ın.şa edilen ülkemizin en büyttk, 2(1 ton agırlıgındakı AbıHirk heykelinin açı lısını yapaeak Aliitürk'ün Selanik'to dogdu fiu evın rip 1» Mayıs li>8] :fiinii zivarete «çılaoagı açıklandı. Kiiltlir Bakanlıgı Müsteşan K < " nıal Gök(;e evin hiitün miman plemanlarırnn onurıklıftını VP aslma uvRtın bicimde düzenlenerek hazırlandıgını belirüi. Grnclik VP Rpnr BakanHC' Atatürk'ttn ıorı nnŞ'im Yıldö ııumü tıüduıuyle Ken<;lik sorunlarını blhmsel olçüler lytncle f!e alnnık, sorumlu kurunı ve ktıruitıslarla, nenglerın görü.'j önerı ve dileklerinı saptamak v.i bLaılam çozüm htılmuk anıaı (MVİii 1317 kusım 19111 t.arihleri ar;ısında «Hiriııci (>eııçlik Kıırıılt:ıvı»nı düzenlevRffik (îençiık vc Spor BakanliKi'ndan yapılan acıklamaya Röre, Kurultııv'dn «Alatiirk ve (it'nvHk», «Cicnclicin lıı11< Tııplıınıumhıki Komınııı» «(icın'lik Cafrının PsikoSnsviil Nitıliklcri» «(icnç lili Sorıınları ve Toplıtnı» konuhın uznıanlnrraı ("lt,' alınacak. Türkiye Iş Bankası'nca düzpnlenen ITluslararasi Atatürk SeniDozyıımu da çalışmalanna bucün haslavacak. Atatürk KU1 tlir Mcrkczi'nde vapılacak uçılı.ştan sonra sempozyıını Tarab ya Otoli'nde dpvam prlcrek. Sisli'de bulnnnn Atat.Urk Kvl' ne Fldirne'den getirilen mcşnlfi do dün akçam Karaköy'den Samsun'a doftru harPket eden yoleu vapunma vnrildi. Meşale, 67 11in «tl Birinclsl» öftrenoileri vo eski muhariplnrle yöneticilerl Samsun'a Rötürecek «lîantlırma» vapunt ilo Samsıın'a eötllrtilerek. Bülent Ersoy Londra'da kiraladığı dairede şimdiSik dinlenîyor | «LONDRA'DA İKİNCİ KEZ DOÖDUM» DİYEN BULENT ERSOY, TURK DOKTORLAR1N KENDİSINE İLİŞKIN GORUŞLERINÎ ELEŞTİRTYOR. «NASIRINI YURT D1SINDA ALDIRAN O KADAR KİŞÎ VARKEN BEN GOZLERE DİKEN OLDUM.» Ahnıet TAN IX)NDRA F3u ne «Radikal bir HÜniH't olîiyuiır», uv (\c «liheral bir soııda.j budispsi»... Bir bir «Rönesanstır». Röne sans yani. yeniden tloguş... «Ben Loııdra'da vrniden dofe dıım İlkl de vlııc btr NÜII ı;iiıui lmi>(. <) salı Türkive'de Neclii llanım'dan docmıısıım. P.ıı salı İse tngllterr'dp lloktor l'hiliplıı elinden..» «ÜC lıaftalık hıhek» Bülenl Ersov böyle diyor «Rönesansını ıııütcaklp» ^a zetemi^de ver alan «Ameli.yattan sonra Pismanhk Olasılığı Yüksek» baslıkli vazı nedenıyle çok Kücenmis. Cumhurivet'i ciddı. nfiırbaşh ve ö/el bir tıazete olarnk nörmeso gülün eenerpknıis: « Ayol divor. ben erkek rie ğildim ki kadın oldupıım Irin pismnnlık duvavım. tftimların akslııe homoseksiiel de dcjrlldim. Tıp bana trerçek klsiUiriml knzandırdı. Kadın rııhıınıa ııverun hlr vürııda kavıışturdu. O vazıda hlzlm doktorların aezından hlr sürii Ipe sapa cel mez laf sıralanıvor. Bizim dok torlann hiitiin znrları heııl ken riilerl kesip hicemerliler dlve.. Ayol onlar kasan ben hıı viicudıı raml avlusund.in hıılmııdım..» Kendi deylml ile,«neka)ıatlnl ve kadın olmanın Kunırunu vıı samakta» olnn Baynn Ersov'la fsevrtiSl hitabla Bülent Hanım'la) pörüşmok blraz °iiç ol dıı. Sonunda KPnsin^ton'da ki raladıgı dniresindp bizi kabul edpbilerefiini bildirdi. ?:ilinin üzerinde yalnızoa «Bii lent» yazılı kapıvı, kırmızı treoeükler icinde bir hanım açtı. fîrtrtildügil kariarıvlii pl vanması bir hanım riP(*ildi. fonradan öfrpndik ki havntta en cok sov dift btr kac arkarin^ındnn biri imis. I,os snlnnn buyur edilip beklpmeyp kovıılduk. KtMONOSHYLA Beş on dakikalık beklemeden sonra. los salonun loş ı.şıklı ko ridorn açılan kapisı aralandı. Alev alev yanan altın islemeli laclvert bir kimono ve mis kokular içindo miss Ersoy görün dü. Miss Ersoy, birden delikanlılık günlerinden kalma ktilhan bir tavırla konuşmava başladı. Bu Cıımhıırlvet'ln vaptı s ı ayıp. Okuyııcusu olnınsam öteki gazetelerden farklı görmesem, neyse. Yıırtdışında satılnındıjh halde, yine de saglayıp okııyorum. Ama blzlm doktorlann Ipe sapa eelmez laflarıııı haher vapmasına doğrusu çok kınldım.. Miss Ersoy'u yatıştırmak ko lay olmadı. Sonra ilk soruyıı sorduk: «Acaba genel olarak hasının, slze karsı ttıtıımundan hlr yakınmanız var nıı? Biiyük gazctelerimiz ve lıaftalık dergiier sizinle ilgili ipe sapa çelmez şevler vazıyorlar denivor. Her özel şevlnizi udetu pazara çılcanvorlar. Bu dıı rum slzl zaman zaman üzüyor mu?» BUlent Hanımın yıımusak ba kısları sertleşti birden: «Ne münasehet, hayır asla. Bıısının llgisinden. tutumundan çok memnunıım, ta baştan bcrl hem de. Benim sanatımı halk beğenmiş, taktir etmlş ve beni bagnna ha.şmıssa bu basının sayesinde olmııslıır.» BUlent Hanım «basından şlkayetçl mislnlz» sorusuna çok şasırmıştı. Aynı duruma yol açmamak için soruları gerekçeli sormak uygun olacaktı. «Halkımız sizi bUyük gazetelerimiz sayesinde ayakkabı nu maranıza dek çok yakından ta nıyor, izliyor. Ameltyatınızla ilgili ayrıntılı haberler nedeni ile de ortalama bir hekim kadar, bevliye. ürolojl, cildiye, si nir ve damar cerrahisi bilgisine sahip oldu. Dilerseniz başka konular üzerinde konuşalım..» HtÇ OY KULLANMADIM «örnegln.» dedi, «mesela neler?..» «Siyasal, mali ekonomik konular Uzcrindeki görüşleriniz örneğin. Milyonlarca insan, gece gündüz kasetlerden, plaklar dan sesini dinledlfti bir degerli sanatçıyı her yönü ile tanımak ister. Cinsiyetiniz degişti ama, yurttaş olarak haklarınız da gttrevlerinizde eğilimlerinizde bir dogişiklik olmadı. Politika ile ÜKİlenir misiniz? Örnegin seçimlerde oy kullanır mı idiniz?» «Hayatım, ben lıiç oy lnıllanmadım hayatımda.. Niye mi?. Hir kere ben baştan berl biliyordum ve hlssediyorttum ki bizdekl polltikatıların da partl lerln de hepsl aynı hamıırun sııyundan. Hiç hirlsl halkı eerçekten ne tanıvor ne nlliyor. Ona kulak bile vermiyor. Ben bir sanatçıyını. Halkımı ben blllyoram, tanıyorum, nnıın isteklerlne. llıtlyaçlanna karsılık vermek. ona ııvgun davranmak zoııındavım. Bıınıı yapmayı hasardiğım lclndir kl haikım bcnl sevlp tutuyor.» Sanatçı ve halkçı BUlent Hanım, işlemell terliklerinin ucun dan Eörünen treltncik renpri oje li ayak başparma&ına havaria küçüoük daireler çizdlrerek «partileriistü snnatcilıj;ını» anlavmayı şöyle silrdürdü: «Sanatçılara hirbirlerinl çekemez dlvorlar. Yalan. tftira. Asd hlrhtrlerini rekemevenler, cekememek ne kpllme, hlrblrle rinln eöziinfi ovnnlar politikncılar. Türk sanntcı'"rı arasiıulrı kl hlrllk ve ııvıım Tıirk politllcı cılannda olsa Idl. hııtriin iilkemlz dünvrının pn llerl ülkelerl amsında nlnrdıı. Brn de hıı Bmellyatı bunca para dökerek tnglltere'de drfeil, Ttirklye'de olıırdunı..» «Bazı ıddialar var. Ameliyat parasını Türkıyo'den kaçırdığınız vohınria..» «Ben hıı ameliyat İçin gerckli tiim masrafları Almanya'da ve öteki Avrııpıt iilkrlcriııde verdi ğlm. vprecrğim konscrlcrden el ile ettiın. rtııiimuzdekl lıaftalar da .Alnıanva'd» vereepğim kon.serlerdi'iı k:r/unucagını diivi/leri de aıv.uııııı ;ık si?tü Rİhl lıolallnden iilkenıe cötiirPt'ejrlm. Be ni çekenıpvpn cok. Atacak çamtır hiıliinıavıııca slmdi ılr bıııııı cıkardılar.» f;OZLKUIî DİKF.N OLDUM Bülnnt Hanımın kaynar salep ıcınış Kibi, karnmdan çıkan bu ftulu sesi. bunları anlatırken. ekmek kenarı yutmıış gibi çatallaşmaya. fon dö tenler. krem lerln, pudralarla cilalariıgı yüzü s'prilnıpve başlamıştı. «Ben cözlere diken oldum. Nasırını aUlırmaU İçin hlle vıırt dısına ciden bunca insan. en kiici'k hir amellvat lcln diinyaııın ötelti lularıııa koşan bunca İnsan var!;en, bpn mlylm dls reçirllecek lılşi. Snkıp Saimncı konspr ml vcrdi. pl.ık mı doldıırdıı da ıridip Ameriltalardıı amellv.it nldıı. Ili'r halde henim ameliyatım kadar hassas. ileri teknlk fsteyen l>ir ope rasvon değlldi. Ona nive. klm•«enin sonı sormak alılına gelınlvor. Avrıca Zeki Müreıı Fey ÎTPC(MI vd P.iris'fp viizrınii gerdirdi. O Zcltt »îcv kl. sövle hir sllkelesen varım milyar dökür lür. Yalnızc.i l(i.> hin llra verçi vprdlğl hir vflda ırirf'n amellyat oldu. On» kiıııse soru sormsıdı. l'Vansız rioktcrl.ır «öpUcl'ık» kar v'lı'i mı ameliyat cttiler kendisinl?.. VIROtSt «Türk siinatcılan arnsındakl hirlik ve ııvtıın.i» fazlaca KÖIRP düşürmprinn ncıklamasını şöyle tamamladı: «Ben. ırpcen yıl tam altı mllvon lin» verci ödcdim Hazlneve.. Bıııriin !<ac (üccar. nıağaza sahihl, fabrikatör vardır hıı mlktan ödeyeıı? tşçllprin slgO» ta kPsintilerlnl dpvlete aktarnıavan, a^zını VP ellni açmış devletten vardım hekleyen l.şadanılarının hıı halka ne vararı olııvor. Ben hıı vıl verglml on mllvon llranın iizerlne çıkaracajım Tanrı Izln verirse, Insallah..» Ülko sonınlarından blr anda sıkılıverdiSi anlaşılan Bülent Hanıma, havayı yurmışatmak için, daha kadınca şeyler sormak perokiyordu: «înptlltere ikinni dogum yeriniz derliniz. nercekten blr kadının dofrmak ioin seceoogl en uyprun ülke înffiltpre. BiHvorsunuz ülkenin pn teppdeki iki kişisi de kadın. Kralice Elizabeth ve Başbakan Thatp.he.r. Ne dersiniz bir kadın olnrnk bizde dP rrünün hirinde kndmlnr ülke yö netimini üstlenebilirler mi, bir l:r<dın Bnshnkan işbaşma gelebilir ml?» «Nlçin relmesln efendlm. Tiirk kadnılpn da cn az haşka ülkelerin kadmlan kadar yeteneklldir. Krkeklprl. llerlde haşhakan nlacak prkeklerl doÇıırmaıı hpceren kadmlar, nlye lcendllerl haşbakan nlmasın. Bl zlm hallnmız avdmlık kafalıdır. Saftdııyıı sahlbtdir. Frkeklerden ıımııt kpst'irlnde blr hanımı bashakan koltnfuna nturt makta teredd'it etmeyecektlr.» EN SFVDtKLERt «Hayatta en sevdiginiz Idşl?» «Annem..» «Peki ya, ugruna gavtır ellerin do bıçak altlanna yattıgınız Könlunüzfln prpnsi?.» «O ikiincii gellyor.» «Bunu yazmamızda sakınca yok defill mi. Kendisl alınmasın..» «Hayır ne münasehet. Tanrının hlldiğl şey bu, niye saklıyavım.» «Pr4:i sıralama nasıl oluyor?» «Birlııcl saıi'itım. IMnrl snnem, iiciincii ise müstakhcl kocaııı. Ben hu iıç sey icin yaşıvorıım.» «Ameliyattan sonra gözlerini zi açtıgınızda. kpndinizde bir eksiklik buldunuz mu?» «Hayır.' Alcsine kadın olmanın Innnılnı.iz gıırıırunıı hissettlm. Kndm olmak hende hiiviih hlr Idp.ıl'di. tdcallne havusmak lıir klp:ılist Içfıı ne ise o lıazzı tattını..» «Kadmın ıjercok yeri yuvasıdır KÖrüşüne ne vanıt verirsiniz?» «Bu dngrıı olabillr. Ama be» flzijtim elverdici sürpce sahnede kalaca'nm. Ancak bıı lıeıılm Ivl bir eş ve anne olnıama pneel olınayacalitır..» «Hanınıpfeni. annelik dedi niz.. ama..» «Kvet. hilivorıım.. Maalcsrt riOKiım vııpanııyacak mışını ama hu Dariilacpzp'flpn vcııi dof; mus lıir yavrııvıı evlat olarak hagrıma hasmama enıjel dcgilılir. Kendisini öz vavrıım ırihi büvütecef:im. Cünkü malınıı ımilki'ımü hırakarngım candan lıir vııkınım olsıın islivorum. Avrıca ItPndlslnP ııvt>un bir yaşında gprci'ftl elhette açıklayacağım..» O sırada Bülent Hanımın annesl Necla Hanım salona girdi. Oldukça Renç görünen bir hanım. «Zahmetsiz» bir kızı olnınsındnn dolayı kendisini kutla vıp «eecmis olsıın» dedik. Anne Ersov'a «Nasıl, kızımz ivi blr ıınne olahilccek mi?» di ve sorduk. «Klhette olacaktır.» dedi. «Ivl hlr annelik İcin ilk kcışııl şefknttır, Incpliktir.. O da Biilpnfde fazlası lle var..» Mehmed Kemal POLİTİKA VE ÖTESİ Bir Şairi Anarken BULENf hRSOY KIMONOSUYLA LONDRA'DAKI EVINDE Sanatcı, doıjum yapcmayaccğı icin kimsesiz, yeni doğmuş bir çocuyu evlat ediniTieyi düşündüğünü söylüyor. eotiğimiz Senato ara seclmlerlndeydl. Antalya'ya inmişken Şair Metin Demirtaş'ı da göreyim Istedim. Bundan önce Antalya'ya geldiğimde, aratmıştım, görüşememiştik. Bunu bıldiğirden, 77 yılında çıkardığı «Hazır Ol Kalbim» adlı ş>ır kıtabını sunarken. üstüne, «Antalya'da buluşamamış olr»>anın kederinl hop duydum, telaştan, bağışla» diye yazmıştı. Bu kez kararlıydım ^>ın> Metin Domırtaş'ı rjulocok görüşecektim. Aktör Mustafa Yalcın, Şefi" ılyaiıosunun başına getirilmişti. Crıa sordum; «Ağabey, akscma kesin bulurum» d e i ı şîl Bekliyordum. Ne olsa seçim gezisı, sağda solda Işimlz vardı. nabız yokluyorduk. CHP'nın seçimi yitireceği paramparca olmasından ve kentın cakmak cakmak gcKon gözlerinden belliydi. Bir tas petrolden. bır kaşık ynfi dan yoksundu her yer... Hele bir de kenti sarmı j olan sol fraksiyonlar... Maliyecı Kara Ziya ise dinlenmeyo gelen V j n Lennep'in peşinde dolanıyordu. Secimle ilgisl yoktu. Ülkemizin yuzgısı bu olacak, kim cok borç alırsa ülkeyi daha yöneteceğim sevdasında. Neyse, akşama, Şaır Metin'in Konyaaltı'nda olduğu haberl geldi. Atladık bir arabaya soluğu yanında aldık. Kıyıdakl yazlıklardan bir ikisino sorduktan sonra Metin Demirtaş'ı bulabildik. Konuksever eşl, sarı sarı çocukları çevremizl aldılar, «İlle de v e m e â e kalınl..» dediler. «Olmaz bir lokantaya gideceğlz, oraya çağrılıyız. Blzl daha bekleyenler var.» Neyse, olurdu olmazdı derken, batan güneşe mavileri kararan denize karşı verdiklerl birer kadeh rakıyı yudumlayarak ev halkının gönlünü hoş ettikten sonra, Metin'i alıp uzaklaştık. Her şair gibl Metin'l de cok sıkıştırmışlar o yıllarda... Her türlü Işi gücü bırakmış. kardeşlerl lle tlcarete başlamıştı. Gözden ırak olursa. baskıdan da ırak olacağı kanısındaydı. aNe yapayım ağabey, bir de bunu deneyeceğiz» diyordu. Has bır şaır ıçın deneıneye doğerdi. Antalya. henüz bağrında bir büyük ozanı barındırdığının farkında değlldi. Politika. bulaşıcı bir hastahK gibi her kesinıin icine sınnıiş kemırip duruyordu. Şiir miir sanat manat kimsonin umurunda bile değlldi. Bir zamanlar cok ilgi duyulan Selahattın'ın (estivallerl bile gölgede kalmıştı. Antalya. golgede kırkı yaşamaya alıştığına göre sanat kavruluyordu Antalya'yı severım; acılarım, sızılarım vardır; bir de ne yazsam içterılikle, ne soyieseın gonülden kızan birisi... Bunları Metin Demirtaş'a nasıl anlatabilirdım. Sorsam billyordum ki, ben Antalya'da iken, o Istanbulda'ydı. «Antalya, sonbahar ve portakcllar» diyordu Hamit Macit Selekler... Buranın yazı, donizi kadar sonbaharı da görkemlidir. Kızlara gelince, «Kızlar kl, diyordu Metin Demirtaş, «Memeleri güneşll mavl sularda kaçışan balıklardı.» Geçende, Metin Demirtaş'ın onulmaz bir dertten ötürü bir bacağının kesilmiş olduğu haberl geldi. Yabanın acımasız kıyımına direnmesini bilen Metin Demirtaş, doçjanın verdiği bu yangına bir bacağını yltirerek dayanabiliyordu. Mstin'i son göronlarin yazdıklarından, aöylediklerindon herşeyi öğrenebıliyorduk. Ama ne de olsa her şeye kurşın yaşam güzeldır. Bıınun böyle olduğunu bir şiirinde kendi söylemiyor mu? G Onarılan Savarona 21 mayıs'a kadar Dolmabahçe önünde demirli kalacak lstanbul Haber Servisi Ata Uli'k'ün yatı «Savarona», 3 ekiııı 197!)'da Hcybeliada ünlennde yanmasıiidan sonra ilk kez ba sın mensuplarına gezdirildi. Eu arada Savarona'nın, Atatürk'ün doğunıunun 100. yıl torenleri nedeniyle 21 mayıs günüııe değin Dolmabalıço önlerinde demirli kalacagı bildirildi. Gemi Komutanı Deniz Kurmay Albay Atilla Kıyat tarafından dün düzenlcnen basın taplantısında, gemi hakkmda ve yapılan tamir işlemleri hakkında geniş bilgi vcrildl ve ye nilenen yerler basm mensupla rına gezdirildi. Yanan yerlerin ve eşyaların bir çoğunun orijinaline sadık kalınarak büyük bir dikkatlo onarıldığını, tamiri olanaksız olanlann da asluıa çok uygun olarak yenidon yapıldığım bildhün Kurmay Yarbay Kıyat, AtatUrk'ün kamarasınırc antika durumunu tamamen koruduftunu da belirterek Savarona'nın, çağımızda birk;w; okul gemisinin sahip olduğu modern eğitinı araç ve gereçlcriyle donatjl mış olarak yeniden egitim sefeıierino başlayacağını söyledi. 2'.) temmuz 1930 tarihindu Hamburg'da Blohm Voss fabrikalarında inşa edilmek uzere kızaga konulan Savarona, 28 şubat. 1931 tarihinde suya indirlldi ve 1938 yılında AtatUrk'ün Cumhurbaşkanı yatı olarak kullanılmak üzere satın alındı. Gp.mi 1 haziran 1938 tarihinde Türkiye'ye getirildi ve aynı gün genıiye gelen Atatürk burada 25 temmuz 1938 tarihine degir. kalabildl. Türkiye'de kaçak ilâç üretimi yaygın değil «Thalklomitle» gebelikte gebelik Kusmalarını önleyen yatış tırıcı olarak kullamlan bir ilag tır. Bu ilaeı kullar.an anneleruı çocuklannda bedensel sakatlıklara rastlanmıştır. Bunıuı üzeııne İngiltere'de ;ii!4 bebeğin babası Dıstillers Conıpaııy aleyhine mahkemeye başvurmuştur. Firrna, sakat doğan çocuklarla 1 1 gili olarak üçbuyuk milyon slerlinlik bir «yardım foııu» kurulmasım önermış, sonunda bu ünerisıni kabul ettirmi^tir. Aynı firmaıun 1970 71 kazancı ise 52 milyon sterlini aşmıştır. Fikir vermeye yeter! Buna benzer bir olaya ABD' de rastlanmıştır. ABD Hastalık Kontrol Merkezl (CDC) Abbot Laboratuvarlarında üretilen bir ilacın kotü hazniarıması nedeniylü bı;.ş bin hastarun etkilendiğini ve be.şyüz hastanın da öldüğiuıü ilcri sürınüstür. Bu dönemde söz konusu firmanın elde ettifti kazanç 36 milyon doları bulmuştur. Yine ABD'do demir içerer. vitamin haplarında cicldi zehirlenıni'lere yolaı;an bileşikler saptanmış, gıda sanayiinde ve renkli gazozlarda kullamlan sakarln'in küçük çocuklarda bellelc bozukluklarma yolaçtıgı saptanmıştır. Bi'bek mamalarına tad katan «tîlııtamotc ıiKiııosodiiîuc» yine bellek bozukluklarma volaçtıftı gerekçesl ilo yasaklanmıçtır. Gıda sanayiindo ve renkli gazoz yapımındu kullamlan «cyi'lamate» nin de zararlı etkilor taşıdıgı saptanmıştır. Bu dönemde, yapımcı firmanın kazaneı da ilgi gekicidir: 16 milyon dolar. A.S. adında bir bayan hasta «Ncfrit» teşhisi ile bir hastane ye yatar. Kendisine tıp diliyle «nializ malılulii» verilir. Kullamlan maclde, «l'pritıın dializi» için hazırlanmış bir bileşimdir. Periton dializi, bu tür hastalık lar için ba.şvurulan tedavi yöntemle.rinden birisidir. Ancak hasta todavi devam ederken ölür. Hasta, «Pcrltoıı dializi» vorilirkcıı ölmUstür. Kullamlan sölüsyon, şikayet. üzerine Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsün ce incelenir. Yapılan Inceleme sonucunda söz knnusu sölüsyonu icercn çişenin etiketinde yazılı olan bileşim bulunamamış, bulunması cerekli «Sod.vıını kloıür» ytlzde 4li.6 oranında cliiş.iik bıılunmuş, ayrıca bu söliısyonda ortalama 4.958 g. «I'otasyunı kloıür» saptanmıştır. ülay ile ilgili dosyayı Prof. Türker'o gösterdim. TUrker'in bu konııdaki gürü.şii şöyle: «Nel'rltli lıastalarııı kanların<la |)»tasyıını Ivoıııınun scviytsi çok vük.scktlr vı; hustalar K«'iıclliklc putasyunı yükseklil'iiHİııı kalplerl tllustolıle ılurarak (ilüi'lır. Hıı dıiKiına göre, potasyum bu hastalara verilmez ve todavilcrl süreslnce potasyum seviyılcri ılikkatle lzlcıılr. lliçbir ptriton dializi i(,:iıı kııllaııılaıı [jrıperutta p<v lasyıım nıevcut defiklir. Nitekitn rapordan anlaşılacaKi Üzere mııavrııe <>dllcn luıınııni'nin etikctiııde pntusyum lııılımnıadıC'i anlaşılmaktadır. Bu hasta niıı üliimü periton diallz mayii iı,in(Io bulunan viiksck (liizeydekl polasytım iyonuna bağ luuahilir. Uünyunın iıer vırlnde ilac lircten, ürettiiîl ilacı çok ciddl si'kilde pivasava arzctmeden önce kendl lahoratuvarlarında araştırınak durumıındariırlar. Nitrklm. VÎH2 sayılı yasn.nın r>'lnr| nıaririesl her tiirlii fennl imkânlan lıair bir laboratııvar vrya f:ıl»rik;ı ilaç üretebilir, diyor. Takdinı crillen olay ülkpnılzıle İlaç iirrticisinin ecelsiz öliinılcre ıırden oldıığunun tipilt bir örneğldir.» Evct, bu somut olayı, kısara gftrdtikten sonra tlaç deneHmincîPki konıilara gelelim ve ılk sorumuzıı Dr Netat Eczaoıbaşı'na soralım: nOret.tiÇiniz ilaçlan, her y»nü lle kontrol edebtlecek düzey de gelişmiş laboratuvarlannız var ımdır? llaçların biyolojik yararlılık niteliklerini denetleyebıliyor musunuz?» Eczacıbaşı, sorumuzu yanıtlıyor: «Saglık Rakanlt£ı'nın < M î t f » J ve çeşitll Kellşml? ülkeleri'i urudığı standartlara IIVKIIII ııiti'lililc. en lleıl araclarla donatılıniK etkin iahoratııvarlar cnıljıın.ı sahilıiz. li/ik, Klıııyu, İSİyoloji Mikrohiyolıı.ii lıirimlerinl kapsayan bu laboratuvar larda llaçların hlynlojik yararlılıkhm da tümüyle denetlcıımektedlr.» Buraüan bir başka soruya da ha dogrıısu, birbirleriyle bağlantılı sorulara geciyorum: hllîiç üzerindeki özel ve kamıısal riprıetim yeterlt midir? Kıihsatlnndırılmış ilacların sık sık gözrier geçirilmesi ve insan sagiıgma aykırı ilacların mhsat larmı.ı iptal edilmesinin yol vo yontemlerı neler olmalıdır? Kuruluşunuzun bu konuda herhangi bir girişimı oldu mu?» Yamt şöyle: ya geçiyorum. TUrkiye'de «korsan» olarak nitelcnebilecek ilaç yapımnıları var mıdır?. Kczacıbaşı, bu soruyu «Türkiye'de kor san adıyla nitclenebllecek büyük vc yaygın Vr kaçak tlaç üretimi KÖZ konusu dcğlldlr. Türkiye'de İlaç üreünıinin onda »eki/l, 1leri tcknolojlye sahip modern kıırulusları:a gerçi'kleştirilmelıtedir Korsan deııen İlaç yapımınaysa ancak lıindebir rastlanabilir» biçimin de yanıtlıyor. Türkiye'de ilaç denetimüun yeterli olup olmadıgını, İlaç Kndüstrisl tşverenleri Sendlkası Genel Sekreteri Dr. Alpan'a sorduğumda şu yanıtı alıyorum: «tlaç üretimlndf denetlmi Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı yapmaktadır. Yasalamı öngördüğü şekilde İlaç fabrlkıı ve laboratuvarlarında denetlmln Istenen düzeyde yapılabilnıesi için bu tcşkllatın takvlye edllmesi gerektİKİ kanısındayız.» Peki, denetlm konusunda Ba uqur mumcu Eskiden bu yollardan Akşamları bu denll güzel olsun da Bir deniz kıycsına uğramadan Aldırmadan bir kadehin çağrısına Böyle ml gecerdim Ellerimde fila Perşembe pazarından Bilirim, en sonunda, bir şalrden kalan yazdığı dlzelerdir. başka bir şey değil!.. Amiral Bristol Hastanesi hastaSara ücretsiz baktı tstanbul Haber Servisi Amiral Bristol Hastanesi'nce Ataülrk'ün dofiumunun 100. yıldönümü nedeniyle dün sağlık Rünü düzenlendi ve saat 12 ile 1(5 arasında hastane bahçesine konulun pavy(jnlarda ücretsiz bakım yapılch. Kağlık Gününün açılışını yapan Hasttıne MüdürU Hikmet Kutlu, Amiral Bristol Hastanesinin 1920 yılından bu yana hiçbir kfır Rayosl Kütmcden hizrnct ve yardım anlayışıyla kurulup mali açıklar pahasına amacından sapmadan faaliyetini sürdürdüğünü bildirdi. Hikmet Kutlu amaçlannın saftlık konusunda halkı bilinçlendirmek ve koruyucu hekimlik çalışmalarının yayfrınla.ştırılmsısını sağlamak olduğunu söylodi. 1931 ELU YILÖNCE Cumhuriyet 17 MAYIS 1931 BORÇLAR ANKARA 16 (Telefonla) Borçlar meselesi hakkındaki göruşrnelere DUyunu Umumiye Meclisi reısi M. Dökloziyer ve arkada.şlarıyla TUrk murahhası Saraçoglu "SŞUkrU Bey arasında bugün saat 4'te Maliye Vekaletinde başlanmıştır. Anlcara'dan alınan haborlere güro murah hasların görüşmeleri kcsin bir neticeyo baglayabilp.oek yetkileri olmadığı, bizden düzeltilmesini istediklerl yerler hakkında görüşlerl mizi öğrenmcye çalışacak ları anlaşılmıştır. Bu durumda görüşmelcrdon bir hayır beklemek imkâııı kalmamıştır. M MUdUrltigUnden gelen bilgilere göre bu bblgede senede 776 bin kilo elma, 438 bin kilo erik, 458 bin kilo armut, :«) bin kilo ka yısı, 110 bin kilo şeftali, 72 bin kilo vl.şne yetîşmek tedir. t.lstiğe göre on beş lçinde 2 cinayet, 49 cürüm, 57 hırsızlık, 11 intihar, 7 eve taarruz, 27 yankosicilik, 21 kaza olmuşrur. Tahliyelerine karar verilen 8 MSP'li serhest bıralcıldı ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) MSP Gonol Başkanı Noc mettin Erbakan ve 33 arkndaşı nın yargılandığı MSP davasında haklarında tahliye kararı ve rilen on MSP'iyen, seklzl dün serbest bırakıldı. Edinilen bilgiye göre Ordu Dil Okulunda bulunan Abdurrahman Bezci, Ali Günerl, Lüt fi Doğan, Fehim Adak. All Oğuz, Yasin Hatipofllu, Abdullah Tonba, A Rızo Öztürk ön cekl çjece serbest bırakıldılar. Şener Battaı He R. Remzl Ha tip'in iso eksik Işlomlerln tamamlanmusından sonra pazar tesl günü serbest bırakılmaları bekleniyor.. KONSERVE FABRİKASI Ecnebi bir şirket Türkiye'dö meyvası çok bir yer de konserve fabrikası açmak istediğini hükümete bildirmiştir. îktisat Vekaletl bu müracaat üzerlne gereken yerlerden bilgi istemiştir. îzmir Bölge Zira Zabıta raporlarına göre mayıs ayının on beş günü zarfında diğer vakalara nazaran Intihar vakaları çoğalmıştır. Yapılan Ista İNTİHARLAR ÇOĞALIYOR «Türkiye ilaç sanayislnln kanıusal denetlml, Sajjlık Bakanlığı'nca ikl asamalı olarak gerçekleıjtirllınektedlr: İlk aşama, rııh.sat haşvurusu sırasııııhı yapılan denetlmdir. HakiinliKin Kulısat Konıisyonu, yeni hir ilaca nıhsat vermek içiıı bu ilacın diinya tıp llteratüründe mivcnccli olarak tunını laıımasını ve lierl ülkelerin Ilaç deııetimiyle Rİirevll en üst örçiitlerince kesiıılikle onaylanmış hıılııııınasını şart koşmaktadır. Oiinvada ancak önenıli lıir dcııemı ve araştırma süresiııden cecip ııvcıınlıık ve varnrlılıirı hclirlcııdikten sonra, bu yeni Ilaçlar Türkiye'de üretlme (rcçlrilrhilmektedlr. Ayrı« • a , zaman içlnde snlnncalı van etkilerl orlaya çıkan va da yararlı görülmeyen ilaçlar oldu(hında. Komisyon bunlann üretimiııl derhal dıırdurmaktadır. Yaıı etkileri eörülen Uaçlann gerekll düzeltmelcr vapılmadık ça, veıılden iiretlmlne Izin verllmemektedir. Bu, İlacın ana nitcligiyle llırill olarak daha haslantrıç döneminde yapılan önemli blr denetlm aşamîisıdır. Saijlık Bakanlıih. aynca, üretllen llaelann yapım kalltesiy le llpill plvasa denetimlerlnl de siirriürıno1:7e pörevlidlr. Bakan lı£ın özelllkle piyasa denetlmlnl en otkin blçlmde yapmasının yaranna Inanıyonız ve ötedrn beri bu görti^fi savunnyortız. ö/cl dene.tfm, firetic! knrulııslarca ve vlne çenelllkle dünvi» standnrtlnnm uygun blçimde crrceklestlrillr. Yapımcı fiıma, zaman İçlnde daha çik'lü ilacların tedavi alanına glrmesl nedeniyle oncmlnl vitirnıiş ilaçlan ptyasadan cerl çelcmc va da nıhsatlannı Sağlık Bakanlığı'na lade etme kararını alabilir. örnek olarak, Kr.zacıbası tlaç Pabrikası, 156 adet İlacın ruh.satını bu nedenlırle şimdlye kadar Saglık Bnkanlıüı'na lade etmlştlr. Bu alandakl ana ilkemlz, en ilerl ve en güvenll ilacı bulup kamuoyıına sunmaktır.» Bu noktada, bir başka soru kanlık yetkilileri ne söylüyorlar? Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlıgı Eczacılık ve Tıbbi Müstahzarlar Genel MUdUrü îb rahim Sezgin de şunlan söylüyor: «BıiRİin için İlaç denetimi, yeni blr İlaç için hammaddeden başlamak üzerc yapılmaktadır. Kuhsatlı eskl ilaçlar için sık sık piyasadan alıtıan nuımınelerin Refik Saydam Merkez llıfzıssılıha lOnstltüsü İlaç kontrol bülümünde anallzler yapılurak dcnetlın sürdüriilmektedir. Denetlmde süreklllik vc etkinlİKİ sağliunak umacı ile müt'ettis kadroiarınıızın genl.şletilmesi clhetiııe gidilmekte ve Keflk Saydam Ilırzı.ssıhha Knstitüsü hünyesinde yeralan ilaç kontrol şubeslnln müstakll lıir ilaç kontrol e'istitüsü hallııc Rctlrilıne.si çalışmaları sürdiiriilnıektedir. Zararlı etkileri KÜrülcn ilaç formülleri bilimsel konıisyonlarda iıuclcııınektr. Rerekîi görülenlerden fonnül dcglşlkllğt istennıekte, münıküıı olnıayanlarının ruhsatlarının Iptali cilıetine gidileceğl t.ibiidir. Bu çalışmalar sürdiirülmektedir. İlaç denetlmlnde yetki bakunlığımızdadır. tlaç İçin rulı.sat müracaatından ilacın piyasaya ve halka Intikal safhasına kadar denetlmip siirdürülnıesi zorunludur. Dugün ruhsat için başvıırular, beş profesür, ikl doçent ve nıesleğlnde ihtisr.sını yapmış ilaç kontrol alanında hllinçli hllim adamlarından oluşan sekiz kişilik bir komisyonda incelenmektedir. Komlsyon tarufından uygun miitalaa edilenlcr İçin forınüle uygun olarak hazırlanan nıımunelerin Refik Saydam Hıfzıssıh ha Knstitüsü tlaç Kontrol Şııhesinde yapılan analizl sonucıı (uygıınluk raporu) verilenlere rıhsat tanzim edilmektedir. Tathikatımız. ABD düzeyindedlr, denllehilir. İlaçlar ilnıi komisyonda yan etkllprl de dal'll olmak üzere, her yfinü ile ele nlınm.îkladir.» YARIN: BİR KOMİSYON KARARI