18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 Cumhuriyet oğumunun yüzüncü yıldönumünde Atatürk üzerina ele alınacak en ilginc konulardan biri de onun demokrasi karşısındaki tutumudur. Önce ıkl nokto uzerinde duralım: 1 Demokrasi kendi başına bir omaç değil. belkı de bir aractır, asıl amac toplumun mutluluğu, refahı, gelişmesı. buradokl kişilerin insan onuruna yaraşır bir biçimde yoşayabilmesidir. Bu ve buna benzer amagları en iyı gercekleştirebileceğine inamldığı icındir ki demokrasıye devlet ve yönetim bicimlerında başta gelen en üstün bir yer verılmiştir. 2 Toplumun kendî kendinı yönetmesi onlamına gelen demokrasi, zamaruna ve yerıne göre değişık bıcimler gösteren çok geniş kapsamlı bir kavramdır; tarih burun böyle olduğunu gösteren sonsuz örneklerle doludur. Aşağido bu örneklerden bazıları üzerinde kısaca durulacaktır. OLAYİAR ve GÖRGŞLER 10 MAYIS 1981 D Atatürk ve Demokrasi Prof. H. Vehbi ERALP sal ve slyosal hakkı olmayan köleler ve esırlerdi. Bunlar yalnız tarialarda tarımta ve tezgâhlarda el i$lenyle uğraşıyorlar, büyuk ölçüde asıl yurttaşların geçımini sağlıyoriar. Bu scnunculara gelince bunların başlıca ışi, gücü Atina'da Agora, Roma'da Forum denılen meydanlarda toplanarak polıtiko yapmakton ıbaretti. Zıra yurttaşlar devleti öoğrudan doğruya yönetiyorlar, yasaian hazırlıyorlar. bazı yönetmenlert ve komutanları seçiyorlar. Asıl yurttaşlar da bugünkü demckrasılerde temeı haklar ve ozgürlükler sayılan birçok haklardan yoksundurlar. Örneğın bugün demokrcsıler n temeı kurallarından bıri sayılan inanç ozgürlüğünden bu devletlerde eser yck. Her yurttaş sıtenin dınine. tanrıtarına ınanmak zorunda. En biiyük, hatta başta gelen suclardan biri dinsizlık, inancsızltk (Eski Yunancada AsebeiaLâtince'de İmpietas.) Bu noktalar gözönünde bulundurulursa, yenlcag demokrasilerinin eski cağdakilerden cok ayrı bir yopıda olduğu söylenmelidlr. Bugunkü demokrasılerın başta geıen ilkelerinden bıri, eski cag demokrasılennın tanımadığı inanc özgürlüğüdür. Öte yandan. bugün nüfusu milyonlara, 10 milyonlara, bazen 100 mılyonlara varan devletlerde eskj Atina sıte devletınde olduğu gıbi bütün yurttoşların geniş bir meydanda toplanıp demokrasi sözcüğünün anlamına uygun olarak, devleti doğrudan doğruya /önetmeleri düşünülemez. Bunun yanında, yaşama koşullarının cok değışmesı ve karmoşıkiaşması sonucu, devletm görevlennîn sonsuz denecek ölcüde arttığını, g:ttıkçe gücleşen bircok bilgilere. uzmanlık kollarına dayanan bir hal aldığını da söylemelıyız. Bu ayrılıkları belki de fazlasıyla, veniçcğ demokrasileri arasında do bulmak pek zor değildir; iki ölkenin demokrasileri arasında cok büyük ayrılıklar olduğu gibi, aynı ülkenın demokrasısi de zamanla oek cok değişıklıkler gösterir. meüdır. Montesquieu'nun Cumhurryetin temeli vıırttaşiartn erdemidir, demesı bu yüzdendır Her guzel ve nadır şey g,bi, yaşayabilmek icın. •demokrası bınbir d.kkat ve özer ıster, hem de kolayco bozulabilir. soysuzlaşabilır. Demokrasınin bir numaralı sorunu. en tyılerin yönetım başma geçmelerıni sağlıyacak bir secım sistemıni gercekleştirebilmektedir. Bu olmazsa en lyi yönetim bicimi olan demokrasi kolayca bozuiur, en kötü yönetim bicimi olan demagoh'ye, kakokrasiye !en kotüierın yönet'mine) donüşür. esküerm dediği gibi en ivınin bo2ulması en kötü sonucu doğurur. (CORRUTİO OPTİMİ PESSİMA) Demokrasi icın ilk koşul düşünce özgür < lüğü ıse. ikinci koşul yönetici'erın sürekli bir denetim altında bulundurulmasıdır. Bunlar icin de geniş bir hoşgörunün yerleşmesı, guclu ve scğlıklı bir kamuoyunun gelişmış olması gerekndir. Bu koşullarsa bugünden yorına gercekleşebilecek şeyler değildir. ••• Birincl nokta üzerınde uzun uzun durmaya gerek olmadığını sanıyoruz. Bunun neden böyle olduğunu anlamak ıçin, şunu düşünmek yeter: Bir aracın değeri istenilen amacları ger Cekleştırmesiyle ölcülür; aracın amac olması, onun yönünden saptırılmasından başka bir çey değıldir. Şunu bir an unutmamak gerekır kı. yönetımler, yasolar. bunlarm hepsı toplumlar icindir, toplumların mutluluğu icındır, toplumlar, yönetımler ve yasalar icın değil. Nıtekım toplumun yaşamı tehlikeye düştüğu vakit gecıci bir zaman ıcm olsa bıie, yosaların sağladığı her türiü haklar, özgürtukler hemen bir vana bırakılır. Bunun tarihte en çarpıcı örneklerinden bıri de Roma'dcki diktatbrluk kurumudur. Eski Roma'nın en parlak devirlerınde. ülkenın varlığı tehükeye düştügü vakıt devletin yönetımt bellı bir süre icın tam yetkilerle donatılmış bir yöneticiye bırakılırdı ve bu yoneticiye cDlctator» adı verilirdl. Diktotör yaptığı hıc bır şeyden sorumiu değildı Yalnız Vönetımi sona ennce, devlet hazinestnin hesabını vermek zorunda idi. Imdi bağımsızlıkla demokrasi arasında sıkı bir bağlantı bulunduğu nasn inkâr olunabilir? 19 Mayıs 1919dan. ölumüne kadar onemli her ışin başı ve yöneticısı oiduğu halde, Atatürk daimo bir Meclısie beraber calışmış alınan «.ararların kendi kararları değil, yetkili bir kurulun kararı olmcsını iştemiştır, bu yönde sayısız denecek kadar cok örnek verılebtlir. Padişahlık gıbi. halifelik g.bi. kendısme sunulan aemokrcstye aykırı mevkıleri eünn tersıyle koiayco .tıvermıştır. Gercı Atatürk yonetıminde demokrasiye aykırı gorülen bazı noktclar bulunabilır Ama bu yönde bir sonuca vormadan OPC3. onun butun yaşommın olağan dışı koşular ıcınde gectıği unutulmamalıdır: Trablusgarp ve Bingazı. Balkan, I. Dünya Savoşları, cökmekte oian bir devletin verini alacak bir devletın kuruluş calışmalan, düşman saldırısına uğramış ü^kenm düşmanlardan temızlenmesı bu arcda ic duşmanlara karşı koyma, Cumhuriyetin ılânı, bıri ötekınden doha onemli bırcok devrimlerin gercekleştirilmesi.. ••• Evet Atatürk 57 yıllık kısacık yaşamına bir tekinin b.r insanı tarih scyfalarına gecirmeys yetecek olan butun bu işlerı yalnız olnının akıyla değil. şon ve şerefle başarmış bircoklannda basta gelen bir rol oynamış 1919'dan sonra da tek lıder olmuştur. Demokrasi kurumlarının köklü bir gelenekle yerleştıği mutlu ulkelsrae demokrasi koloyca yascmını surdüreDilır: koşulların hazır oimadığı hele elvenşsiz olduğu toplumlarda en guç vönetım bicmi olan demokrasıyl gercekleştirmek kolay bir ış Ceğildir Atatürk coğu kez sıfırdan boşlamak, her şeyi veni baştan hazırlamak zorunda kalm\$tır Üıkeyı düşman cizmelerinden kurtarmaya devrimlen gercekleştırmeye colışırken. ba"îen demokrosinin şu veva bu kuralını bir yana oırakmış se, bu yuzden suc'u mu sayılmalıdır? Soyut bir demokrasi uğruna, ülkev' düşman ıstılâsındcn kurtarmaktan devrımleri gercekleştirmekten vazgecmesını ondan nasıl ıstıyebilırdik? Atatürk'ten sonra gelenler cok ocha elverişlj koşullar icinde boşa gectiklerl halde devlet genrsini hemen hemen 10 yrlda bir, üc kez karaya oturtmadılar mı? Sadece bj kısa karşılaştırma bile, AtatC'rk yönetiminin tarihte ömeği pek 02 görülen eşsiz bir başarı olauğunu göstermeye yeter. Bir yerde okumustum, bıri bir gün Atatü>k'3 «Sizin ıçin dıktator diyorlar Paşam» yolunda bir şey söylemış. Önce sunu beiirtelım: Hangi babayiğıt gercek birer diktatör olan StaHn ın Mussolini'nin veya Hitler'in yüzüne karşı böyle bir söz söyleyebilirdi? Sonra Atatürk'ün verdiği karşılığa geçelim: «Ben ded.kleri gibi bir diktatör olsaydım, divor Atatürk. sız benim yüzüme korşı bunu söyleyemerdiniz.» Burada eskilerin *rgumentum od hominem (Karşısındakinı kendi sözüyle cürütmek) adını verdıklerl kanıtın en güzel örnokierinden birinin karşısında bulunuyoruz. Reagan'ın Demecindeki Gerçek... AZETELERDE ilginc bir haber yayınlandr. tTürklye, Başkan Reogan'ın geçenlerde yaptîğı bir konuşmada Ermeni soykırımıno değinmesl uzerin© ABD nezdlnde gereken glrlşimlerde bulunmuş, ABD Dışlşleri Bakanı Alexander Haig hafta başında Roma'da Dışişleri Bakanı İlter Türkmen ile yaptığı görüşme sırasında hükümetl adına özür dileyerek durumu açıklomıstır. Reagan. Nazilerin İkincı Dünya Savaşı sırasında Musevüere yaptığı mezalimi ve soykırımı anmak icin VVoshlngton'do duzenlenen bir konuşmost sırasında Ermeni sovkırımına da atıfta bulunmuştur. Cğrenildiğirî göre Ermeni soykırımı ile llgili k'Sa bö'üm Reagan'm konuşrrejsını önceden yozılı o'arak hazırloyan ve Ermenj asıllı olduğu saptonon Beyaı Saray'daki bir cdemeç yczan» tarafından ka'eme alınarok demecln lcine sokuimustur. Amerikan yetkililerlne göre Reagon konuşmasına bu satırlorın sokulduourtdon habersiz olduğu icin bu konuyo da deqinmistir. (...) Bımunia birlikte Resgcn'tn durup dururken kendi kontrolu dısında d> cîs"1 Ermeni konusuna deâinmesi, Washinqton'dıki Türk diplomatik oevrelerinde tepkiyle karşılonmıştır.» 6 ••• ••• Ikincl noktaya gelince, bunun özerlnde biraz daha fazla ayrıntılı olorak durmak istiyoruz; cünkü bu, birıncısi kadar açık ve herkesce >Vi bilinen bir şey değıldir. Söz olarak «Demokrasi». halkm kendi kendıni yönetmesi anlamına gelır. Amo tonhin akışı icinde ve ceşıt'.ı toplumlarda demokrasi o kadar çeşıtlı kıyafetlere bürünmüştür ki birbırinden oldukça uzak iki tanesı ele alınınca bunların birbiriyle hic bir llışiği olmayan ikı yönetim bıcimı olduğu sanılabllir. önce eski demokrasilerle yeni demokrosilerj birbınnden kesmlikle ayırmak gerekiyor. Eski Atina sıtesınin demokrasin<n beşiğl olduğu söylenir. Ama bu demokrasi bızım buBÖn demokrasiden anladığımız devle» biçımıne pek benzemiyor. Önce eski Atma'da oturaniarın sadece ondo birı yurttaslık haklarından varorlanabılıyor, kalan ondo dokuzu hıc bir ya Buraya kadar söylediklerimizle demokrasi nin bir amac değil, bir arac olduğunu bu yüzden gerektiğinde hatta bundan bir süre icın vazgecilebileceğini, onun her yerde ve her zaman kendi kendisinin aynı kalon soyut bir kavram olmaktan cok, yer ve zamana gore ceşıtli değişikliklere uğrayan bir tur canlı varlığa benzetilebileceğini göstermeye calıstık. Atatürk'ün demokrasi ile ilişkilerini inceierken bu noktoları unutmak, bizi bazı yonılgılora gotürecektlr Ştmdı Atatürk ne dereceye kadar demokrattı. demokrasiyl hangı olcüde uyguladı gibi sorulara. kısa da olsa, bir vanıt bulmaya calışalım. Yaşamının Incelenmesi, onun özgürlüğe bağlı bir yaradılışta olduğunu gösteriyor. Okuduğu ve etkisi altında kaldığı yozarların hepsi, Namık Kemal'ler, Tevfik Fikret'ler ve başkaları, özgürlüğe son derece bağlı, ozgürlüğü öven. yücelten. özgürlüksüz bir yasamın yaşanmaya dedjer olmadığını usanmadan tekFransada demokrasiyl kuranlar Ingillz de rarlayan yazarlardı ve Atatürk ömrünün sonuna mokrasısıne büyük bir hayranlık duymuşlar, kadar gencliğinin bu yazarlarmc son derece ellerinden geldiğince onu örnek almak ıstemiş bağlı kalmıştır. Daha bir okul öğrencisi, genç lerdir. Böyle olduğu halde arado no büyük ay bir subayken, en güncel konuları ortaya atntıklar vardır. Ne gariptir k| demokrasinlrt en maktan, bunlan arkadaşları ile tartışarak dulyl uygulanabildiği ülkeler ingiltere, Danimar şünce alışverişinde bulunmaktan sonsuz bir zevk almıştı ve bu alışkanlığını yaşamının soka, Hollanda, isvec gibi krallıklardır. Zira denuna kadar sürdürmüştü: butün yaşamı buna mokrasj sadece bir yasa, br anayasa sorunu tanıktır. Birinci Dünya Savaşı sonunda, batdeğil, her şeyden önce bir yaşama düzenl ve mak üzere olan Osmanlı İmpara'orluğuna bicimidir; bu yaşama düzenini nadir bir bitkiyl monda yönetimi. bağımlılık duşünenlere kgrşı yetiştırir gıbi her kuşak. sankj yeniden yaratır gıbi. her gün, her an korumalı ve geliştir «tam bağımsızlık» isteyen Atatürk olmuşlur. • ikinci Dünya Sovaşından bu yana 36 yıl gecmiştlr. Reagon, Yahudı soykırımını anmak icin Washington'da düzenlenen bır toplantıda konuşuyor. Naz/lerin zulmünü kınamak herkesin görevıdir Bununla birlikte Reagan'm bütün davranışlarının yeterince insancıl olduğu söylenemez. Fılistin halkmın başma gelenlerle ABD Cumhurbaşkanının hakcasma ılgilendığını soylevemeyız; ya da Kızılderiii sovkırımı icin yapılacak bir toplantıda kanusmak ısteyeceöini sanmayız. Tarihtçkı acı olaylar da gunümüz dünyasında cıkarlar politikasmın edebiyatı olmuşlardır. Bu bakımdan ABD Cumhurbaşkanı Reogan'ın Yirmlnct Yuzyılın başında Anadolu'do yaşanan acıklı olaylara eğilmesine şaşılmaz. Şoşılası iş budur. Acaba Sayın Reagcn VVashıngton'daki toplantıda oku madan önce ne yazıyor diye elindekı koğıda bir göz at•nomış mıdır'' Ya do Sayın Reagan eline verüen her köğıdı anlamını kavramadan okuyan bir k«şi midir'' Büinlyor ki coğu devlet başkanmın konusmaları başkalannca hazırlanır; uzmanlor. görevliler. ekipler. usta demec yazarları bır metin hazırlarlar; devlet başkanı demecl gözden gecirir, tartışır. duzeltmeler yapar. Bazen eline verilen'er) bilincsizl'kle okuyanlar da bulunur; ama. Ronald Reagan bu ikincilerden mldir? Haydl Reagan böyledir divel'm: cDemec vazorı»nm hazırladıîjı konusmayı denetlevip inceieven daha vetkill kişiler yok mudur? Beyoz Saray''n Türklye'ye dönök politikası böylesine ciddiyetten uzak bır kadroyla mı oluşturuluvor? Hayır. OIOYI bir rasiantıya bağlamak hoflfllktlr. Yalnız Reogan'ın değil, Fransa Cumhurbaşkanı Giscard d'Estalng'in bu konudakl görüşu, ya da Yunan Dışlşleri Bakanı Mitsotakis'in olaya yaklaşımı arasında da tutarli bir bQtünluk saptanryor. Türklye'de yaşayan Ermeniler bu toprağın Insanlandır. Onların durumunu bu yurtta yaşayanlardan başka blcimde düşünmek olanaksız; onların yazgısı Türklerin ve Turkiye'nin yazgısı demektir. Bu alanda bir sorun yok. Ama öncelikle Fransa ve Amerlka'da ya$ayan Ermeniler Turkiye üstüne yönelen uluslararası bir baskı politikası yaratmok yolundadırlar. Bu eylemtn ekonornlk bir kökenl. kaynağı, Itlci eücü vardır. Kapltalizmln kendine 5zgü koşullannda güclenen bu iticl gücü tanımak gerekir. Yeryuzündekl Yahudiler Slyonlzml nasıl oluşturdulor? Uluslararası sermcrye şimdl Ortadoğu'ya dönüV bir başka siyasal eylemi pompalamak yolunda mıdır? Washington'daki Yahudi toplantısında «Ermenl soykınmı»nı ABD Cumhurbaşkonının dıle getirmesi bir yanlışlık olur mu? Ya da adı bilinmeyen bir cdemec yazon»na bağlanabllir mi?. CUİT Havın OKTAY AKBAL Bir Sabah Yolculuğu... «tyl yapmışsuuz. İki araba gerçekten fazla» diyor biri. «Efendiıa, nereye bırataam üstünü çiziyorlar. Üç yerim var, Tophane'ue, Aksaray'da, Şişli'de. Orda yapmaalar diyorum, yapıyorlar. Boydan boya çiziyorlar. Kimlerse!..» «İşte bizim insanlanmız böyte. Efendim çekememek var. düşnıanhk var.» «En iyisi oto'büsle gidip gelmek, diye bir Mlredır ışyerime böyle gidiyorum.» Ben oturmuşutn. Gîineş yandan bastırıyor. Siyah gözlüklerimi taktım. Dışansını seyrediyorum. Ama ister istemez konuşmalar geliyor. Kimler acaba? Yüzlerini gör mek gerekli mi? İki yurttaş konuşuyor ışte. Sabah yolculan. Tıklım tıklım bir taşıt. «Kaç otobüsü var Belediye'nin?» «Bin beş yüz galiba» diyoı arkadaşı. «Beş bin olsa kimse ayakta kalmazmış, herkes oturacak yer bulurmuş. Yapmalı efendim, almah, medenıyet budur.» «Yok, iki bin de olsa epey hafilıetir durumu.» Birden sarsıldik, herkes bırbirinin üstüne itildl. Otobüste bir yerleşme oldu. «Gerıye beyler, biraz öteye gidin» diye bağıran çember sakallı, sözcükleri uzatarak «lütîen» deyip duruyor. Önden bastınyorlar, arkası dayamyor. Soluk alacak, ayak basacak bir yer ayınyor herkes kendine... «Benzin korkunç harcanıyor. Bir Bogaz'a uzanıp dönmek bin beş yüz lira. Bu yüzden haftada bir kullanıyorum bizim Mercedes'i. Garajdan çıkartrnıyorum. Zaten o çizıkler yüzıinden değerinden çok şey kaybetti.» «Boyatmadınız mı? O çizikler kapanmıyor mu?», «Kapanıyor, ama yine değer kaybediyor. Eskiden bir çizik almış arabarun değeri otuz bin düşerdi, şımdi kimbüir kaç yüz bindir bu kayıp.» Mersedesler geçiyor yoldan. Ne çok Mersedes vart Kimı sabahlar vaiat geçsin diye yoldan geçen taşıtları sayanm. Çocukça bir oyun... iki araba markası arasında bir yarışma. Eîikalım Renault mu çok, Murat mı, yok sa Mersedes mi Wolsvagen mı? Geçenlerde şaştım kaldım,, Mersedes'ler VVolsvagenlerden daha çok İstanbul da? Evden Adlıye durağına deK seksen Mersedes, altrruş sekiz Vfolsvagen saydım. Başka bir gün bu deneyi bir daha yaptım, yine Mersedes üstün çıktı. O bir çizik yüzünden yuzbinlerce lira değer yıtiren Mersedes!.... Ktm acaba bu konuşar.lar? Doğru rnu o adamın söyledikleri? Uç ışyerı, garajda bekletılen bir Mersedes.„ Yamndaki kım? Belkı uzak bir tanıdık. bır eski arkadaş. Ona caka mı satmakta? Var mı gerçekten o Mersedes, o garaj, o üç vşyerı? Yoksa havasını mı basıyor? Nerden bılecek diye... Derken bir pa^ırtı koptu otobüsüa ortasından.. Bır Kadın « Bıraz öteye gitbe adam» diye bagmverdı. Daha beter bır bağırış yaratladi: «Beğenmlyorsan otomooil al». Kalabalıktan ses şeidı, ama kımse gorunmedı. Kımse de aldamıadı. Gündelik bır olaycık! Herkesm kendi dünyasjnda ne sorunlan var! Yok, biri başka mrının ayağma basrruş, ya da bir kadını azioık sıkıştırmaya nıyetlenmış. önemlı mı? Suskun dıırgun, ıçınden ne geçtığı anlaşılmayan bir insan yığınına vız gehyor böyle şeyler!.. Bızım gıbi insanlar vardır. Birlikte çalışmışi7dor onlarla. Aynı düzeydeyizdir onlarla. Sonra ne yapar ne ederler sıyrılıverirler aramızdan. Memurdurlar, gaz«tecidırler öğretmendırler. bellı bir kazanca sahip kişıdirler sonra bir de bakarsımz arabalaria gezer. lüks gazinolarda bara harcar, yaşamlannı degiştinrler. Eir iki yılda olur ourüar. Altlannda araba. kollannda güzel kadınlar çeçerler bir verden baska bir vere .. Arkadaki sozleri dinlerken böylelenni anımsadım. Herkesin yaşamında sardır bu kışiler. Kimimiz kıskanınz onlan, kimımız tmreniriz. çevremizdekiler de «Bak onlar gibi olamadın iste» diye eleştırir bizlert.. Aksarav'da genç bir adarn incü arka kapıdan. CeKetı başka. oantolonu başka. Elinde kocaman Bond çantası. Bu Bond çantası var va. oek çok şeyi simgeliyor Evet. anlamlı bir çanta bu. Onu »aşıvanlar içlerine bir ayna tutulmus gibi sörüvorlaT gızli vanlanyle. Tutkulan. özlemleri tırmanma darıa daha vııkan cıkma isteklen eörünüyor o cantada Bu eenç adam da Bond çantasıyle vürüyor Aksaray Dazanna do&ru. Sesler de kesildi, demek tnen oydu. o Uc ısyerine sakip. Mersedes'inı gara)da saklavan. ancak haftada bır binbes vüz liraiık benzin haroavarak BoŞaz'a eidip gelen kişi .. Ama fcıhSma, görünüşüne bakarsak. o sözleriyle bir çeliski oıkivor Kimbilir belki de bövle görünmck işine gelivordur' Bu sabab Mersedes^ VolkswaRen arasında vanş yaparrmdım Dalıp gi^im konusmalara . Bır sabah yolculugunıın kısaoık izîenimleri bu kadar Snemli mi? Artık nevîn önemîı nevin Önemsiz oMugunu ayîrmak Eüçleşti. Hem otobüs de Adllye durrgma geldi. Pelsefeyl bırakrp gtindelik yasamın İnsanı olmak gerefc. Yani, berkes efbl birt... üıstikkrinhJnde Degjaklige İhtivaa Vardırî Belli aralıklarla yaptınlan ROTASYON (yer değiştirme) i lastiklerinizin ömrünü uzatır. • '^ Yeter ki ROTASYON . bir "USTA" tarafından yapılsın. V; Yer değişikliği için Goodvear Lastik Satıs ve Servıs Merkezleri^ne gidin. SERVIS USTALARI sorununuzu en kısa zamanda çözümleyip, lastiklerinizin ömrünü uzatsınlar. \ • \ Unutmayın: Goodyear'ın «Ustaiarı Sizi Yolda Bırakmaz. BULMACA SOLDAN SAĞA : 1 Eskiden «kıl bsstanelerbvde görevll hademelere verllen Terilen 8d. 3 Sıaüc ülkelerde ya$ay»n, çok hızh ko5an ve geviş retirenlertn boy cuzlu dnslnden olan bir hay van 1 Bastac geçen heyecanlı olay. 4 Kullanılmamıs lersl cislmlerten yayılan küçucük lerrelefln bunın ran flzerindeM ösel slnlr lertJe nyandırtlıSı öuyu. 5 En tasa zaman parçacı Deridea sızan sıvı Eski dllde su 8 Gemi gflveıtelertnde. snlann dısarıya akmas! tçin. bordalara açüan dellls 7 Tersl esM dilde sürekll. »Orüp gelen Gözleri gBrmeyen. B Kecdisincle aranıİan nitellkleri taşıyan Bir elciliŞe bash uzman 9 Se falet qeken. vofcstıl Tersl KizH düşınanlık. TTJKAKIDAN AŞAĞITA : 1 Cenennemds bulunduSTi na inanılan bir kuyu Güze\ koknlu madde. 2 Şöhret. san Çürütfitaıüş tütto den vapılan ve keytf tcto bur na çetdlen bir toz. 3 Litrenln kısa vazılısı Bir erkek adı ya da eski dilde ecıyıp merhamet edici. 4 Ortaklannm sonunu koyduklan ana para U» sınırtı buluran ortakhk. 5 Kansık renkll Genlslik Bir renfc 6 AŞir seyleri çeîonelt İçin manivela ile döcdürülen dolap. 123456789 GOODjfYEAR DUYURU Uluslararası radyotelgraî veya radyotelelon operatörti belgesi almak isteyenler için yapılan sınavlann, yenı yürürlüğe konulan Yönetmelik çerçevesinde, 10 haziran ve 10 aralık tarihlerinde İstanbul PTT Eğitim Merkezinde yapılmasına devam edilecektir. Bu sınavlara katılma koşullan, sınav konulan hakiunda ayrıntılı bilgi 8.8.1980 tarih, 17072 sayıl» Resmi Gazefede yayınlanan «Uluslararası Radyotelgraf ve Radyotelefon Operatörleri Sınav Yönetmeliği»nden edinilebilir. PTT GENEL MÜDÜRLÜGÜ (Basin A: 8876 133041 2967 CENNET ÖREN'tN tNCİSİ VİLLA Lâle 7 Kozadac çıkarüan çok In ce V6 parlak tel Sarsılma» duygu ile inanma. 8 Sekerkamışı ve çavdardan cekilen bir çeşit rakı OrEanızmada belli hastalıklar» karsı bağısıklık saSlayan enyik. 9 Eski dilde bastalıktan kalkma. iyılesme Ilave. İNDİRIMLİ TATtL OLANAĞI SUNUYOR Tatılınizden tiç ay 6nce ödeyin vüzde onbeş, tkl ay önce ödeym vuzde on indirim. Rezervasyon İçin: Burhanive Emlâk Kredi Baohnm 2001 No.'lu besaba Uk taksitiniıl ratınnız. îkı kl$l tam pansiyon 2.650. lira. Yatak • Kahvaltı 1.250, lira. Geniş bilgi içir : ören Burhanlye. Tel.: 3 Ü DtNKC BtLMACANlN ÇÖZÜMt) SOLDAN SAĞA : 1 Saclakor 2 Cstn Mo. 3 Melanurya. 4 İt Vazo 5 Sota Ne. 6 eneS ülu 7 Ayakueu. 8 O t a î kA 9 Am Aroma YIR.4RIDAN AŞAĞITA : 1 Seminer. 2 Aseton On 3 Dil Teati 4 Anavasva 5 Na AŞa 6 Omuzluk 1 Roro !ukO, 8 nucaM. 9 Emare. İLAN TOPRAK MAHSULLERİ OFİSİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN T.M.O.'DEN 1 ADET KAÜBRASYON MAKİNASI SATINALINACAKTIR 1 Şartnameleri Ankara'da Malzeme Satınalma ve îkmal, îstanbul'da Malzeme Şube, tzmir'de Bölge Md.lüğünden bedel mukabihnde temin edilebiliı. 2 Kapaü. zcrfla teklif alma yoluyla yapılacak thalede geçici temınat miktan tekliflerle birlikte verilecek diğer vesaik ve ödeme sartlan sartnamesinde belirtiltniştir. 3 Teklif mektuplan 3R.5.1981 günü saat 14.00'e kadar Müessesemiz Haberleşme MÜdürlüfüne verilecek ve a"Tiı gün saat 14.30'da Komisyon huzunında açılaraktıî. 4 Postada vaki gef''ınf'ler telgraf ve telerie verllecek teklifler kabul c cektir. 5 Ofisimiz 2490 sa%... kanuna tabl değüdiı UÇAK SERVİSİ ANONİM ŞİRKETİNDEN BİLDİRİLMİŞTİR Şirketimlz Genel Mudürlük iş yerinde bulunan Murat 124 ota İle Yeşilköy Istasyon Müdürlüğü'nde bulunan 1970 mode! 43 kişılık Bussing otobüs kapalı zart usulü ile onarımları yaplırılacaktır. 1 Talipler; Murat 124 otoyu Şirketimlz Genel Müdürlük tşyerinden. 2 Talipler: Bussing otobüsö Yeşilköy Istasyon Müdürlüğü'ne müracaatla, Hizmetler ve Malzeme Şefllğinden görebılırler. 3 Bussing otobus İle llgili şartnameyi Levazım Müdurluğü'nden temin edebilirler. 4 Teklifler; Şirketımizin Cumhuriyet Caddesi 349/4 Harbiye İstanbul adresindekl Levazım Müdürlüğü'ne 25.5.1981 pazartesi gunü saal 14.00'e kadat verilmelidır. 5 Şirketimlz 2490 sayıîı kanuna tâbl değildlr. UCAK SERVİSİ ANONİM ŞİRKETt GENEL MÜDÜRLÜGÜ Sahlbi: Cumhuriyet MatbaacıUfc ve Gazetecilik T.A..Ş adına NADtB NADt Genel Yayın MUdürü HASAN CEMAL Müessese Müdürü EMtNE UŞAKLIGÎL Yazı İşlen Müdürü OKAÎ OÖNENSİN Basan ve Yavan: Cumhurivet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş., Cafaloğlu. Türkocağı Cad 39 41, Posta Kutusu 246 tSTANBUL TEL.: 30 97 03 • BCROLAR: ANKARA : Konur Sokak 24/4 YENÎŞEHtR. Tel. H S8 25 17 58 66, tdare : 18 33 35. • tZMÎK : Halit Ziya Bulvan No.: 65. Kat 3. Tel. 25 47 09 13 12 30 • ADANA : Matürfc Caddesi. Türk Hava Kurumu îşhanı, Kat 2, No.: 13. Tel.: 14 550 19 731. TUVtM Imsak 3.49 Guneş 5.47 10 MAYİS 1981 öfcle tklndl 13.10 17.05 Akşara 20.14 Tatsı 22.0Î Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle