19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
lumhuriyet SANAT EDEBİVAT fVlAGAZİN 22 NİSAN 1981 FELEVIZYON Çocuklar için yapılan porgramöa, 23 nisan 1920"ye delc işen olaylar, tarihsel süreç, Türkiye Büyük Uillet Meci'nin açılışı ve çaiışması işlenecek. ).5O AÇILIŞ ).O5 YÂRIN BAYRAMEVIIZ VAR "Sonraki kuşaklar için roman Sergilerden yazılabileceğini düşünmüyorum,, Derlemeler Doğan HIZLAN Donoburnu romanı ile Madaralı Romcr, Ödülü'nü kazanon Oktay Rıfat, romanı ve romancılığımız üzerine sorduklarımızı yanıtlarken bizdeki geleneksel halk öykücülüğünün de romona bir kaynak oiciuğu savını i!eri sürüyor. • Sayın Oktay Rıfot, Modaralı Roman Ödülü'nü kazanan Danaburnu üzerine açıkloyıcı notlar düşürmek Ister misiniz? • Sayın Doğan Hızton, önce Madaralı roman ödülünu kazonmaktan kıvanc auyduğumu beiırtmek isterim. Secici kurula bir kez daha teşekkurlerimi sunuyorum. Bunun dışında romanla ilgili olorak ne gibi bir acıkiama yapabilirim, diye düşünüyorum. Her yapıt kendi içinde bir bütündür. Kendl sanatsal öğelerini kendi içinde tasır Kitapta gercekleştiremediğim ya da eksik bıraktığım noK taları sonradan. daba doğrusu dışton ona ex lemek olanağı artık yok. Bu bakimdan hıc bır açıkıamada bulunmok gereğinl duynıuyorum. • Usta bir şair, usta romancısınız. Türfc romanının bugün vardığı düzey Ozerine söyleyeceklerlnlz. • Roman okunsun diye yazılır. Haycii şiir bir kenarda bekleyebillr, zamanla bir değer kazanabilir, diyelim. Amo sonraki kuşaklar için roman yazılabileçeğini pek düşünemiyorum. Günümüze kolmış romanlar hep zamanında beğenilmiş, seviimiş yapıtlardır. Bır Kafka var bu kuralın rjışındo kalan galiba. Kafka'nın unu de, değeri de zamanla pe kişti. Bizım toplumumuz roman okumaz gibi kanı var. Bu doğru değil. İlglnc bir romon, iyi basılır, iyi pazarlanırsa. her zaman okuyuçu bulur. Romanm niteliği üstünde durduğumuz kadar, romanın okuyucuya sunı> luşu, sunuluş tekniğl ustünda de durmak perekli. Bızde kitap basımı bir endustrl oşamcsma daho ulaşamodı. Bir zaman beklemek aerekecek. ikinc! nokta. romancılarımız rcman yapımını Batıdan öğrendiler. onlann onlatım tekniklerlni uygutadılar. Bizdeki geleneksel halk öykucOlüğu bir koynaktır kuşKusuz. ama yetersizdir. Bugünün Türk rosonra: «Kendi yağımızla kavruluruz olur blters gibi bir duşünçeye kaptıramayız kendlmızı. Süreklı bir alışveriş ve toplum nabzını yoklama bugünün Türk romancısmda başhca kaypı olmolı • Türkiye'nin tamnmış bir coK ödülunü kazandınız. Ödüllerin sanatçıyı cwno büyük bir okur coğunluğuno ulaştırdığına inanıyormusunuî? 41 Ödullerin yapıtlarımızın okunmasında ne kerte etkin olduğunu açık seçik kestiremiyorun. Olmalı bir etkinlikleri. Ama vazınımızın okur çoğunluğuno ulaşabilmesi başkg kosuilara bağlı. Yukarda da beürttiğim gıbı henüz cekıcı kitap bosmasını beceremiyoruz. Devlet b;!e bu ışin ustesinden gelemiyor ilkokullannıı^do OKunan bır alfabe ile b ! r Fransız i!kokulunda okunan alfabeyi sunuştaki nitel'k bokımındon Karsjlaştınrsanız ne kodar gerüercie olduğumuzu görürsünüz Cocuk va da ckuyucii kitabı görür görmez sevmeü onu elde etmek hevesine kopılmalı. Ovsa bizım kitaplarımı? insanı iîer. Yazın kitaplorı için de bu doön.'riur. İvi k'tap basmanm top'umun uygcrhk düzevine bnölı bir olov olduâunu bümez deâi!'m Ama bosımcıdan b'ra? daho zevK. biraz r.vha o?en beklemsk hokkımızrlır Bu formohsts ofmck demek deâildir Bu sodeçe bir mcısr.f, b i r mativet scrunu da değildir. Kltap. ic?riöi ve sanotsol blclmi dışında. plastik diyebileceğimiz. olgun ve zevkli bir biçime bıirünerek sunulmodıkca »'ki bakiTnndan do aüdO'< Uo 1 r 1 B "k romanın/z Bir Kadının Penceresinden üe Dpnoburnıı nrcsmt'i henzeriikler ve oyrımlf' ic'" ne düsü'""rsünüz? • Bu benzerüklerın ve ayrımlnrırı nelsr olduöunu k°stiremeyeceâim Su kadarım söyleveyim. r c r a n vazmak kirapsol bir yaşam kur mak o'duğuna vp bu vasom romoncının tmqe!em aüoüyls kurulduğuna göre. Ister Isternez, t^k elden cıVc yaD'tlar birbirini andırır. Bu bakımdon her ikl romonmdo benzerlikler oiması doân'dır. Üstetik bu romanlardoki kisilerin ve olaylonn tiyatro'anmdaki Visilere ve ^'"vlara benzemesi de dcöaîdır. Kaldı kl üslOp kişinln ta kendi?i olduöu için söz konusu iki kitabın şiirlerımdeki havayı anımsattığı da söylenebillr. O. Zeki CAKALOZ )3 HABERLER .O ) 5 HAVA DURUMU .O 1 0 UYKUDAN ÖNCE .0 L 1 LAF ARAMIZDA .5 2 0 BAYERN MÜNIH .0 LİVERPOOL MAÇI (Banttan) 3 4 HABERLER .5 TV Dizi Filmi (21/15* LAFARAMIZDA,, (1) ızan: Suavl Süalp. Yaprmcı Yönetmen: Erdoğan Erzer Cenan Saltuk. Oyuncular: Mehmet Ali Erbil, Ayn Gruda, Ertuğ Koruyan, Ajlan Aktuğ, Suzan Avcı, Ken Büke, Filiz Ersürer, Zafer Önen, Yaşar Güner, Reha scan ve Erol Evgin (Konuk sanatçı). Blrkaç gün önce yitlrdimiz tamnmış glümece yan Suavi Süalp'in üç böımünü yazdığı, sekiz bönHük «Laf Aramızda» addizinin ilk bölümünü Izyeceğiz. Yayıru yanda kan «Tatb Çarşamba» adh zinin yertnl alan ve «Zaan Mekân Makinesi» disiyle onbeş günde bir döisümlU olarak ekrana gecek olan «Laf Aramızda» ın üç bölümden sonrakl Slümlerinin bir başkasma ızdırüması, ya da yayınm kaldınlması düşUnülü3r. İstanbul'da oturaıı ve ırfcıcı olmak Isteyen birbıne zıt taşralı bir abla lle ardeşin başlanndan geçen ilünçlü olaylan anlatan izinin ilc bölümünün k o usu şöyle: Mehmet All (Mehmet Ali rbil) ile ablasj Müjgân (Ayşen Grudai bır gazete ilanı lizerine şjırkıcı olmaja karar verirler. Birbirine zıt olan iki kardeşin ortak tutkulan müziktlr ama, abla Arabeskçi, kardeş lse pop milzikçldir. Babalanndan gelen pareyı bir organize bürosuna yatınrlar. Dö nüşte bindiklert biT takside şarkıcı Erol Evgin ile karşılaşırlar. Erde Miijgâr.'ı bir sürprız beklemektedir DispanseTde çahştıgı için kendini doktor olarak gören komşulanndan Perizat Hanımın <Suzan Avcı), oğlu Necdet'e (Ertuğ Koruvan) aşık olan Mü^ân, evlenme önerisinde tnılunur. Oysa Necdet Mli.igân'a kemanıyla eslik etmek istemektedir. Laf yanlış an'.aşılmıştır. Bundan sonra giiliinçlü olaylar birbirini izler. Mehmetcan Köksal, Demet Yersel, Mustafa Şener ve Gençay Kasapçı'nın ürünleri degişik egilimleri ve duyarlıkları yansıtıyor. Mehmetcan Köksal, Hobi Güzel sanatlar Galerisi'nde karışılc tekniklerden oiuşan altaış altı işini sergileöi. Nişantaşı Cumalı Sanat. Galerisi'nde Demet Yersel, bu akşama dek, on altı yağlı boya, iki gravürünü, Galata Sanat G& lerisi'nde 30 nisana dek Mustafa Şener, on a! yağlı boya, on sekiz özşrün baskısırj, Bedri Rahmi Sanat Galerisi'nde de Gençay Kasapçı 2 mayısa dek, otuzüç akri"ıik, sulu bo>a ve desoııden oiuşan işlerini Neşe Erclok. Maç/.a Sanat G;lerisi'nde çalışmalannı izletiyorlar. Mehmetc<in Köksai'm ana ugraşı avukatlık. Aydın bir kısı üğin ve belli düzeyde bir yeteneğin itişıyle, uğrasından arta kalan zamanda sürekli resim çalışıyor Köksal. Bu sergideki çalışmalannüa, özellikle siyahla ve ancıl, eskiz (taslak) boyutlannda oluşturduğu işleri, boyalarına orarJa daha okıuıaklı ve rahat, Sergide 193ü"lerin birkaç çini mürekkebi dessni önce üâye aynlıyor nbürlerinden. Bu işlerinde çizgiye ve çızgi dokusuna iyi bir beceri düzeyinde egemen Köksal. Lavi çalışmaları, bu desen yalınlıgma ulaştırıldıklarında, Köksal, özellikle bu tekniklercie. daha beürgin bir kirnlik olabilir kanjnıca. 0 Akademi'den, Bedri Rahmi Atölyest çıkışlı Demet Yersel'in, Taksim Sanat Galerisi'nds geçsn yıl izlediğim sergislnde, özgünce ve siirsel renkçiliğinden, taze ve rahat anlatımından kısaca söz etmiştim o zaman. Yanında da, bu niteliklerina uyumlu bir leke tadı diizeyliycü o yapıtlannda. Bu kez Demet Yersel. figüre ağırlık verme egilirninde. Sergisinde yer alan tıemen tüm Ceiirler, klasik desen bilgisı ve yeterliliği aç^ından doyurucu sağlamlıkta olmadıgı gibi, ülüstrasyon smınnda bir özentiyi de öneriyorlar. Nitekim. değindiğim eski sergisinden, bir örnekleme olaras bu sergisin de yer alan ikl kisi, bu karşüaştırmada benden yana çıkıyorlar. Yersel, yirıe de umutlu bır yetenek. Bu sıçramalarda da nıtelikli bir çıluş bulacagı kan!sında,nm. 0 Mustafa Şcuer, bır süre Akademi'de, Bedri Rahmi'de öŞrenim göraükte;» sonra. 1969'dan bu yana Amsterdam'da oturuyor ve çalışıyor. Bu sergideki ışlerine bır oranda. çağdaş Hollanda sanatında, grafık öncelikli bir anlatım ağırhkta. Örnefin oir çağrışım ve yaklaşımda, bu ülkenin Printishop sanatçüanndaki yoruma. Sanatçının, genelde frralik tasalı, siyah renk, leke alanlan, bölümleri içine attığı duyarh ve coşkulu, cizgisel karakter<f soyut renk dokulan ve yapıtın kimi yerinv kompozlsyonu belli bir gerüime ve etkinliğe ulaştıran yine kimi grafik/geometrik renkii uyarlamalar, soyut/lekecl sanatın belli tutarlı): la Urünlerinl oluşturuyor. önKelikle, özgün baskılan bu anlatımda en doyumlu ve teraiz işleri sanatçının. Bunlarda bir bakıma, renk ve dolnı yorgunluğu giderildiginden ve begenili bir denetim altına alındığından daha sıpritüel va duyarlı bir düzey oluşturuyor sanatçıd*. 9 Gençay Kasapçı, soyutlanıa sınınnda, büyük ve tek tonlu bir renk tabanına, baskacü renk beneklerinden oluşma bir dilin sanatçv sıydı genel yaklaşıınryla. Yanında, eski ürünlerinde, bir ucundan tasaya uzanan işlerini de lzlemiştik sanatçının. Bu sergisinde de yine değindim birinci niteükte işlen apırhkta. Bu kez sanatçıyı, örneğin bir Devrim Erbil'ia knşlarına benzer ve öykünen (bence) bir tavra kenchni irmesini yadırgadım. Serşrinin, sanatçının yeterlüiğinin kanıta e^ seçkin ürünleri, çok az leke ve dokudan oiuşan. nesnel ve tigürcü yaklasımlı kimi işleri. ö m e gin f 19) nıımaralı. boğaz görüntüsünün lekele^tiğı, çok azla, doyumlu gerilimi veren deseni ve vine benzer vaTnda (29^ numaralı işi. 9 Neşe Erclok son çaiışrriaİErını yansımn Maçka Galerisi'ndeki sergisi özellikle sanatçıların «Dört dörtlük» dedikleri çok değişiK türde ve kaliteli bır serpiNorton Simon sanatçı için şuniarı söyledi: ı< Türkiye'de sayısız resim galerisinı gezdim. ^5üzeleriraz dahil hepsinde gördügüm yfızierce resimden üçünü seçtim; ÜCü de Ne şe Erdok'a ait. California'daki müzemdeld en ınutena köşeyı süsleyecekler.» Neşe Erdok'un birkaç ay önce 43 yaşında kaybettigi ağabeyi askeri savcı Saydam Er dok"un anısına açtıgı bu sergi iki mayısa ka dar devam edecek. Oktay Rtfat Bir Kadının Penceresinden sonra ikinci romaru Danaburnu ile ödül aldı. manoısı, belirli örnekler dışında, romanın Batı'daki geüşimini yakından izleyebileoek durumda değil. Önçe dışardan gelen kitaplcr ateş pahası, sonro ceviri eski hızıyla gitmlyor. Oysa bu alanda yeni olduğumuza ve şimdiyo dek bu konuda bildiklerimizin tümunü dışardan öğrendiğimlze göre, bundon !3 Nisan Yarışmasım »ekiz yaşındaki )ir öğrenci kazandı AVKARA (Cumhuriyet Börosu) TRTnin ligl Uluslararası 23 Nisan Çocui Şenliği afişini Ahmet r efik Paşa İlkokulu ikinci sınıf öğrencisi 8 yaşındaki >ren Hakyemez yaptı. Evren Hakyemez TRT tarafırsLan verilen görev üzerine 8 afiş yaptı ve bunlanîan biri eçildi. TRT tarafmdan ttim ülkelere gönderilen afiş dost uk, banş ve kardeşlik dolu bir dünya öîlemini siingeliror. Evren Hakyemea geçen yıl üaziran ayında da An»ra Devlet Güzel Sanatlar Galerisinde ilk kişisel sergiiini açmış. guvaj ve plastel boyalardan oluşan 86 resmiü ve 92 eskizini sergilemiştl. Dünyanın çeşitli tilkelerinle resimleri sergilenen r3O"un üsttlnde> Hakyemez ayn» birçok MüMin de sahib. Türkiye'de ilk kez 8 yaşîndaki bir çocuk aflş çalışnası yapırnş bulunuyor. Satyajit Ray ve Yılmaz Güney'in yapıtları 3. Dünya Film Şenliği'nde gösterildi Mehmet BASUTÇU PARİS 18 mart7 nisan tarth!er1 arosında vaklaşık olarak altmış uzun veyirmı beş kısa metrajlı filmi Paris seyircisi önune getiren Üçüncü Dünya Filrnleri Şenliği'nde ilgı, iki yönetmenin yapıtları üzennde voğunlastı: Satyajit Ray ve Yılmaz Güney.. Avrupa'da özellikle fiım şenüklen ve te levlzyon araçıhğıyla anoak iki üç yıldan be r' sesini duyurmaya bcşayan Hintli yöneımen Satyajit Ray ilk filminı 1955'te cevlrmış.. Y;rmi beş yılda urettiği yirmı dört vapatan bır çoğunun Batı'lı e!eştlrmenler arcsında gördü ğü ilgiye bugün, «Müzik Salonuı 1953 isim li başyapıtıyla Paris sınemalarında süregeien tıcari basarı da ekleniyor. Bu durumda Ray' in, bir çoğu Fransa'da hiç göslernmemı^ olan on beş filmiyle Üçüncu Cünya Fiimleri Şenliği'nin ağırlık noktasım oluşturn.ası beK lenen bir sonuçtu. Şeniık, Hınt ve Turk sinemaiürını değışik yanlarıyla tanıtmak yerine ünıü iki yön^t menm yapıtları aracılığıyla Dünya vinemasın n bu iki üretken ülkesinden örnekler verrr.e yı yeğlemişti. (Hmdistan'da çevrilen fiimlerın yıilık ortalaması altı yüz dolaylarında) 3. Ray'den sonra en fazla ügiyi. «Endışesyi saymazsak, sadeoe üç filmi gösterilen Yılmaz Güney'in görmesı, söz konusu seçîmın meyvalarını verdiğini kanıtlıyordu. 15 nisanda son bulan şenliğin son haftasında yeniden seyiroiye sunulan yapıttar bu llgi doğrul tusunda, Ray ve Güney'in Mmleri orasındah seçllmis.. Satyajit Ray çok yönlü bir yönetmen.. Bir bölümünün müziğinl de kendisinin oeste ledlği fiimleri içinde en başarılısı olarak gös terilen tMüzik Salonu» sanatının en be' rgın özelliklerini toşıyor: llrik bir anlatım, düş ve djşünceler içinde dalgın ama eleştiri niteliği ni yitirmemiş bir bakış, insan llişkilerini ön plâna çıkaran ama toplumsal sorunlan unutmayan hümansst bir yaklaşım. Bu fümde yir minçi yüzyıl başında teknik gelişmelerln Hin distan'a ulaşması sonucu yavaş yavaş kuşak lar boyu yerleşmiş bır yaşam biçiminin kay boluşunu, bir kültürün yıkılışını, eski değerio rin eriylşini şiirsel bir dllle anlatıyor Ray. Yımaz Güney'in fılmlerinde de bu tema ların bir çoğuna rastlıyor yabançı seyirçi.. Geçen hafta kendlsiyle Paris'te görüştOğümüz unlu yönetmen Elia Kazan Oçünoü Dunya sinemosının Işlevi konusunda şu lylm ser görüşü dile getiriyordu: «Bugün havada, blnlerco metre yukandan insanlar üzerine ölüm kusan savaş uçoğının lcindekilerle bom bolananlar arasında hic bir ilişkl, hiç bir insani bağ yok. Ama onlarında insan olduk lannı, heplmiz gibi sorunlan olduğuntı bir film aracılığıyla görmüş olsalor belkl ellerl titredi. Tanıdığımız, gördüğümüz Insanlan kolayca öldüremeyiz Filmlerimizdo Insanlığm bir bülün olduğunu yılmadan söyiersek dün ya barışı için calışmış oluruz.ı RADYO M.00 Açılı? v« prognun 05.05 Ezgi kervanı. 0530 garfclaı re oyun havalan. 06.00 K:sa ısberler. 06.02 Bölgesel yayır.. 16 30 Köye öaberler. 06.40 Gü ıaydın. 07.30 Haberier 07.40 ktatürlj diyor kt. 07.45 GOnün çinden. 10.00 Kısa haberler. [0.03 Arkası yann. 10.23 Böl;esel yayın vereklamlar.11.00 îısa haberleı 11.03 Ofcul r o * rosu. 12.00 Kısa habetler. L2.05 Behlamlar 12.10 Ö?le 3zert (1). 12.55 Reklamlar ve •adyo TV progT&mlan 13.00 Haberler 13 15 Sa> eserlen. 13.30 Bölgesel yayın Te reklamlar. 14.45 Ögleden BOnıa. 16.00 Kısa haberier 18.08 Otul radyosu 17.00 Olaylann Içinden. 1120 Erkekler topluluŞu 18.00 Kısa haberier. IS.05 ocuk bahçesl. 18.20 Htdtanın çocuk şarkısı. 18.23 Bölgesel yayın ve reklamlar. 19.00 . 01.00 TRT II lle ortak yayın. 19.00 Haberlcr. 19.30 Yurttan sesler. 20.00 Kö yiimOa köylumüz. 20J0 Yenl sesler. 20.40 Türkçe «Ozlü hallf müsslk. 21.00 Kıs» haberier. 2105 Kadmlar topluhıgu. 2120 Erkekler fesh. 22.00 Kısa haberier. 22.05 TCr küier. 2250 ÇeşJth m0xik. 22.40 garkılar 23.00 Haberler. 23.15 Gecenln Içinden 00.53 Günün haberlerinden öıetler. 01.00 Program ve kapanış. OlJfö • 05.00 Gece yan». 07.00 Acılı» w program. 87.05 Solisüerden soçmeler. 07.30 Haberler. 07.40 TUıUUar r» TRT I bavalan. OS.OU Sab^h İçin müzik. 09.00 Sarküar 09.15 Edebiyat sajiası. 09.30 Sabah konsen .10.00 üarkılar. 1U.20 Bir solistten türküler. 14.40 Kanunlonmısın ışt^ınCa 11.00 KaHmlaı tOplUİUZU. 11.30 ÇeşitU roüzlk. 11.45 Tür küler. 12.00 DOnyi folkloru 12 20 Çarkllar 12.40 Türküler geçidl. 13.00 Haberler 13.15 Hafi« Tnüzik 13.31' Küçüic üonser. 14.00 Beraber ve solo türküler. 14.30 Yabancı dıl öereneltaı. 15.20 Sevilen eserler 16.00 Şarkılar. 16.20 Arkası yann. 16.40 Bteden size haüt müiigi. 17.00 Olaylann içinden. 17.30 SSevllen sesler sevilen topluluklar. 18.00 Era> rum retiyosıı Ttlrfc halk muziRı topluluğu 18.30 Teknolojl va blUm dOnyasından. 19.00 01.00 TRT 1 ila ortak yayın. 07.00 Açılış ve program. 07.02 GOna başlarken. 08.00 Sabai) konsert. 09.00 Türkçe haberler. 09.03 Barok müzik 09^0 Wınga toplulugu. 09.45 Çeşltr 1, müzİK 10.00 Hafil müzllc dünyaamdan. 11.00 Ögleye dogru. 12.00 Haberler. 12.09 Disfcotegtmlzden. 13.00 Konseı saaü. 14^0 Caı mtelŞî 15.00 Müziklı daklialar 16.00 Günün konseri. 17.00 Haberler. 17.09 Slzler İçin. 18.00 Hartaaıa toplıılugu.. 19.00 Haberler. 19.08 Bir kocser. 2Û.30 Caz ustalan 21.00 Müzüt» 20. yüzyıl. 21.45 Sas eseriert. 22.00 Haberler 22.09 Gecenln getlrdlkîeri. 23JX) Çarşamba koncerl 24.00 Oece r e mOzlk. 01.00 Protnm ve fcspenı». TRT III Çocuk Esirgemenin ilkokullar karikatür yarışması sonuçlandı Istanbul Haber Servisi Turkiye Çocuk Esirgeme Kurumu İstanbul li Merkezi tarafmdan düzenlenen Coouklararası Karikatür Yarışması sonuçlandı. 300"e yakın korikatür arasında dereceye girenlerin Ulusiararası Karikatür Yarısmcsına kcîılacağı bildirildi. CE.K. İstanbul il Merkezi'nin yarışmasına ilkokul düzeyinaeki öğrenoiler katıidı ve 1. sınıflarda Karabük Ataturk ilkokulu'ndan Alpoen Tüfekçl, 2. sınıfiarda Burdur Turan İlkokutundan Sevtap Gümüş, 3. sınıflarda İstanbul Zühtü Paşa llkokuiu'ndan Banu Tansu. 4. sınıflarda İstanbul Modo İlkokulu'ndan Yeşim Buyurgan ve 5. sınıflarda Luleburgaz Emruliah Efendl İlkokulu'ndan Bengü Baysal birınciHği kazandı. Karikatürisi, öğretmen ve psikologlardan oiuşan jüri uyeleri 18 öğrenciye de ikınoilik, üçunoulük ve mansiyon ödüllerl verdl. Yukarıda |üri üyelerinin çalışmaları görüluyor.. ODTÜ'de beşinci dizi sergiyi Zahit Büyükişleyen açıyor ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nln 25. kuruluç yıiı neoeniyle düzenlenen dizi sergilerin beşlnoislni ressam M. Zahit Büyükişleyen, bugün acıyor. Jale N. Erzen'e göre tBüyüklşleyen'in 1969'lcrda gravur ve taşbaskılarında cevresi ile yansıttığı insan ve yaşam, giderek 1976'da mımari çizim ve anlatımoı dokuların birarayo geldiğ: tablo ve baskılarda daha kavramsal boyutlar kazanmış, 1980'lerde ise bütün görüntüsel resimleme alışkanlıklarından arınarak özgün bir görsel terminolojide saf algısal vo düşünsel bir olgunluğa ulaşmıştır. TRT II inemalar tiyatrolar ALİ POYRA2OĞLU KORHAN ABAY TİYATROSU 20 89 562İ7 60 11 OOA AMNS Lİzmetlerinde »da aians tizlerle. NURUOSMANİYE CAOOESİ N09/4 CAGALOĞUJİST. 20 89 5627 60 11 çılgınlar kulübii Ktzıttoftrak KENT Sinemastnda t<h 36 9612 2OO.Oyun 15 GÛNLÛK BİLETlfRİMİZ SATIŞA ÇIKMIŞT1K Paıarte»! hariçhargOnıZioo Cutesi 153021oo Pazar 1S3019oc KütIlJR SON H> Y1UN EN ÇILGIN G Û L D O R O S Ü y Kut Oyuneulan haroıdve maude SON 2HÂFTA „ Çuma: 20.30 V Çteşi>(?9zar 15.0018.00 İFSENYÜN EFESJÇ ÂRŞISh ÖYUN 2BÖLÜM TAKSIm SANAT E v l s ™ ^ r CennetYoiu James Dean Yön : E. KAZAN P.ten, Sab.Per., Cu. 1400 16.15 Ctee, Pa. 11.00 13.00 Çax«. 13.00 Gdccek HafU GONDOZ GÜZELİ Yön : L. Bunuel ,J^£} >;• GOGOL Mehmet Keskinoğlu bir delinin geçim dünyası hatıra GÜLDÜRÜ 2 BÖLÜM defteri Yaz.ve Yön: YAŞAR GÜNER Çarş. Ctesi 15.3018.30 Pazar 15.30 CUma 20.30 Salı, Perş. Ctesi 20.30 Cuma 18.30 Pazar 18.3020.30 İSTAISSBUL YENİ SAHNE 1 Taksim VENUS 20 Nisan P.tesi 18.30 • 20.45 SUMMER OF 42 Jennifer O'neil • Garry Grimes MERKEZF senaryo YILMAZ GÜMEY yönetmen, ZEKİ ÖKTEN SON HAFTA KADIKÖY HALK EGÎTÎM MERKEZl'NDE Köşebaşı Oyuncuları TURGUTÖZAKMAN^İN KUÇÜK SAHNE Beyoğtu 49 56 53 21 Nisan Salı 22 Nisan Çarş. 23 Nisan Perş. 1&30 20.45 KOPAR ZİNCİRLERİNİ GÜLSARI Yapıt : C AYTMATOV 24 Nisan Cuma, 25 Nisan Ctesi, 26 Nisan fazar 18.3021.00 SPARTAKÜS Kırk Douglas Kore Şehitleri Cad No. 50 Zincirlikuyu Tel 66 74 19 ^FEHİM PASA KONAĞÎ ./ Müzikli Güldürii 2 Bölüm i| Yöneten : A L T A N E R B U L A K , P.tesi hariç her gün 20.30 * 16.30 Pazar 14.0017.30 T e l : 36 12 00 Çarş. Ögrencüere tenzilatlı 16.30 MA1BON TANER AHMET GÜLHAK I KABUtE TIYATROSU Muzikli Kabjrepyurı Salı P«$. Cuna20 0Q : Çar^mhi"Pazar 15;3tJ 18 «> Cı'eşı 1530 20 00 • Hjlasfcargazı Cad No f27 Pjncain ORTAOYUNCULAR ŞAHLARI OA VURURLAR Çarş. Perş. 15.3018.30 AYTAÇ ARMAN GÜNGOR BAYRAK Seanslar : 11.00 14.00 17.00 • 30.00 Tel: 49 69 44 KAPIIAR kahraman bakkal süpemnarkete karşı Cuma Ctesi 15.30 18.30 Okuma Tiystronı: BRECHT KURALLA KURALDISI AMAN AMAN ELELEKIZOĞLAN ESKİ MODA KOMEDVA Salı 18.30 Pazar 15.30 18.30
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle