Katalog

Divan şairl Sümbül Zade Vehbi'nin, oğhma seslenerek yazdığı mesnevide: 'ttibar eyleme hiç hendeseye Düşme ol aairei vesveseye» dlzeleri bulunmaktadır. Yine Vehbi hakkmda. lise edebiyat öğretmenimiz, şu öyküyii. ballandıra ballandıra anlatmışti: Vehbi, bir akşam meyhanede. ölçüyü kaçınr. zilzıırna sarhoş olur. Başlar, Devlet adamlan hakkmda, ağzına geleni söylemeğe, küfürler savurmağa.. Arkadaşları. büyuk adamlara ulaşırsa, Vehbi'nAj başının derde gireceği kaygısı i!e, O'nu. delidir diye, tımarhaneye yatırırlar. Sabahleytn. uyandığında. kendisini deliler arasında gö ren Vehbi, büyük şair oldujrunu, pek çok akıllılan cebinden çıkaracağını anlatmağa çalışır. Uzmanlar, doktorlar başına toplanır. Onlar da sözüne inanmazlar. Çunkü boyle akü hastalanm görmeğe ahşrmşlardır. Vehbi, yerde gördüğü kömur parçasım alır ve beyaz badanalı duvara şu ikiliyi vazar. «Bir zamanlar tiği zekâmız kırk yararken bir kılı, Şimdi biz mecnun isek, kirndir Cihan'm •âkıli.» (Bugünkü dille: Bir zamanlar zekâmı zın kılıcı il« kılı kırk yararken, şimdi biz deli isek, bu evrenin akıllısı kimdir?) Böylece. kimliği kanıtlanan Vehbi. bir gece konukluktan sonra taburcu edilir. Oğ luna yazdığı mesnevide sözü edilen, hendese konusuna dönelim. îlk akla gelen, kendisi, hendese bilmeden. öğrenmede. kılı nasıl kırk yanyormuş? sorusudur. Yoksa, çok ince cetvel Heves Etme Hendeseye Prof. Fehmi YAVUZ keskin bıçak. uygun büyüiteç... kullanarak, k:h kırk yarmayı ögrenmiş, mühendis olmuş (Mühendis, hendese bilen demektir) ve bunun çok zor bir iş olduğunu görmüş; oğluna. «Ben pişmanım; sen böyle şeylere bulaşma» mı demek istemiş? Bu öykü Osmanlı toplumunun neden geri kaldığını, şairi ile, uleması üe, medr8sesi üe, devlet adamlan ile... nasü çıkraazdan çıkmaza. bataklıktan bataklığa sürüklendiğini gösterecek niteliktedir. Huzur Dersleri'vd bilginlerin (ulemanın) tutumuna bir örnek gösterebiliriz. Her RamaTaTi otuz gün, öğleden sonralan, zanmrnn bilginleri (yalnız îstanbul'dan değil, Bursa'dan Edirne'den de katüanlar olurmuş.) Bir konuyu tartışırlarmı$. Günumüzdeki açık oturumlara benzeyen bir şey. Padişah da uygun bir yerden tartışmalan izledigi için, bunlara Huzur Dersi adını vermişler. Ünlü hukuk Profesörü. Ebul'ula Mardin'in, bu adı tasıyan, ve çok ayrıntılara inen bir yapıtı var (1). Tartışmalann, türlü surelerin âyetleri üzerinde olduğunu öğreniyoruz. Ancak Bakara Suresi o kadar derin anlamı olan âyetlerle dolu imiş ki, hemen her Ramazan, Huzur Dersleri'nde bunlardan birkaçı ele ahninnış. Bir vaiz. 1963 ratnazanmda yayınlanan bir yazısında, konuyu daha da abartarak şöyle diyor: «Rivayete göre, bütün Saltanat devrinde, bu münazarada (Huzur Derslerinde) Bakara Suresi ele ahnmıs ve Saltanat devri bitmiş ve fakat Bakara Suresi bitmemiş (2). Örnekleri çok arttırabiliriz. Darulhüafetul Aliye Medresesi öğrencisi olarak, çocukluğumda katıldığım bir yağmur duası nedeni ile, nohut büyüklüğündeki yüz binlerce çakıl taşının, herbirine ve 100'luk torbalara, önceden bize öğretilen Arapça dualan okuduktan sonra, çuvallara konduğunu anımsıyorum. Çuval lar at arabalan ile bir su değtrmeninin yakınrna götürüldü; ilahiler, tekbirler, «padişahım çok yaşa bagnşmalan arasında değirmen anğma atıldı. 1911 yılında, Kosova sahrasmda kılınan bir cuma namazına başta Padişah olmak üzere bütün Devlet büyükleri ve 300 bin kişi katıhnıştır (3). Yakın geçmişimiz den, ramazan ve oruçla ilgih bir örnek daha verelim: 14 haziran 1919'da. tstanbul komutanının bildirisinde: «Ramazanda oruç yiyenler ve kapalı gezmeyen kadınlar cezalandınlacak» deniliyor. Aynca komutan; bu gibileri. «Her işime tercihan, der hal kanunun emreylediğl oeza ile edeceğim» diyor. tecziye Verdiğimiz birkac örnek, Osmanlı Dev letinde söz sahibi olan şairlerin, ulemanrn. Devlet adamlannın kafa yapısını gösterecek niteliktedir. Cinci hocalara danışma, düş yorumları, istihare namazlarmdan ahkâm çıkarmak; hilei şeriyelere başvurmak.. konularında daha pek çok örnek verilebilir. Cumhuriyet döneminde de bu tutum ve davranışlardan tam anlamı ile kurtulduğumuz söylenemez. 1977 yılında bir derviş 70 bin Yasin okuma kampanyası açtı. Geçen ramazanda Topkapı Sarayınm Hırkai Saadet bölümünde Kur'an okumağa yeniden başlanmasi; Ayasofya'nın Hünkâr Mahfîli'nin ibadete açılması. kimi yöneticilerin kafa yapısını gösterecek örneklerdir. Batı dunyası Rönesans, Reform... akım lan ile bugunkü gelişmişlik düzeyine ulaş ti: Uzay dönemine girdi. Toplumun tüm üyelerinin kafa yapılarmı, akılcı yönde geliştirmek, değiştirmek, geri kalmış ülke olmaktan kurtulmanın tek çıkar yoludur. Atatürk döneminde bu alanda kesin adımlar atıldı. Son 40 yıhn çaLkantılarını laboratuvar çalışması olarak değerlendirmeliyiz. (1) Huzur Dersleri: îstanbul Ü. Hukuk F. yayını, İstanbul 1966 (2) Abidin Topuz, Yeni İnkilap Gazetesi, Isparta 2.4.193 (3) Ekrem Üçyiğit. Din ve Diz: Ankara 1968. s. 153. Sonuç Vünus Nadi Armağanı 198O1981 YAYIN SIRASI: 27 vnzısı Işık + Işık = Karanlık Göksel TÜRK u yazının bsşlığı bir f'zik kuralı. Ama, özünde. çok daha kapsamlı, cok daha genel bir ilkedir bu.. Gün olur, büyük kentlileri bir tekmek bulunmayacak mış» Korkusudur sarar. Her gün iki ekmekle yetinen kişi, dört olmaya kalkışır. Yetişeni alır, yetişemeyeni ayaza kalır. Böylelikle korku kendini gerçekleştirir. Yetişeme yenlerin ekmekleri Ise. iki gün sonra boygösterir, cöp tenekelerinde.. Kısacası: Ekmek + Ekmek=Ekmeksizlik.. Kışın, bir yakıtsızlık korkusudur gider. Her önüne ge len, hem gaza, hem kömure. hem oduna saldırır. Fırsatcıya gün doğar, fiyatlar olur ateş pahası.. Beş on litre gaz, yüz ikiyüz kilo kömür, sekiz on kucak odun... Herkese pay pay olmuş.. Dahası bırer de elektrik sobası. Akım gelince, hepbirden prizlere hücum, sonra... puff, trafo yanar, aşırı yükten. Sonuc. Yakıt + Yakıt=Yakıtsızlık Uzatmaya ne gerek. Tek, dar kapılı bir salonda, bl ri «Yangın Voaaar!» diye bağınnca, cönce ben> diye birbirimizı ezmek, hep bize göre. Cünkü biz, temelde, «gemisini kurtaran...>. «her koyun kendi bacağından...» ıısiet kafayı, dön köşeyi» türü ucuz bilgeliklerae aranz kurtuluşu. Bunun sonucu, bireysel acıkgözlüklerimiz toplum sal enayiliğe dönüşür. Bencil bireyselliği az bucuk aşanlarımız da, çokluk la, kendi kücük kümeciklerinin dcr sınırlarıno tutsak o!up kalır. Varamaz evrensele. Sözgelişi, emeği ile gecinenlerin ulusal gelirdeki pa yı azalırken, daha sıkı dayanışma, daha sıkı birlik gerekir. Nerde... Hepsi can derdinda. Habire kucülen pay dan, kendine daha cok koparma umuduyla kıran kırana bir kovga.. Bir didişme ki tam beylerin istediğince.. Oysa bu cıkar yol değil besbelli. Anlatamazsın. Kim kime, dum duma. Scnunda tümünün hakları gider güme. Bu «hep bana. hep bana» yarışının sonu enah sanasuır.. Hepsinın de ulusal gelirdekı payları azalır.. özeîi «Daha çok» + «Daha cok» = Daha az. irili ufakiı kümecikler. Herbiri gerceğin bir yanını, bir yönünü yakalamış. Elinde, yalnızca, gerceğin bir kı rıntısı var, ama onu gerceğin tümj sanmakta. Artık bir onlar bılmektedir cıkış yolunu, kurtuluş icin ne gerektiği ni. Oysa, gerçeğin kınntısı. yalnızca, eylemci kırıntılar (= fraksiyonlar) cıkarır ortaya. Ortam büyük dönüşüm lere gebe imiş, kimin umurunda. Her kümecik, kendi bildiğıncs, «evlem»e kalkışır. Durum. «eylem»Meylem» = Ey!emsızdık. Bu bencii. benbenci, dar görüşlü, evrensele ereme mış çabaiar bir yere varmaz.. Yanılgılar yenilgılere dönü şür. Şu bilınce ermeliyiz: Uyum sağlayamayan bireysel ya da toplumsal cabalar kurtuluşa erlşmez, tarihin akışı icinde YOK olur gi der.. Tıpkı uyum sağlayamayan ışık dalgacıklarının bir bırlerini yok ede, yok ede karaniığa dönüşmesl gibi. Öykünün Anlamı £Vf? OKTAY AKBAL Sanatçının LrllCll TEŞEKKÜR Değerli varlığımız eşim, gelinimiz, N. Nadire HATDABOĞULLARI'nm doğumu sırasında büyük iyiliğini gördüğümüz değerli insan, iyilik timsali Göztepe SSK Doğum Klini&i Doktorlanndan Ustüne Sayın Op. Dr. Tuğrul Kolonkaya'ya ve aynca bize yardımlannı esirgemeyen ANESTEZÎST Dr. Kadir ÇELİK'e ve yardımı geçen kliniğin hemşire ve personeline teşekkürü borç biliriz. AlSattin HAYDAROGüLLARI ve AtLESt (Cumhuriyet 2324) Devlet Malzeme Ofısi Genel Müdürlüğü'nden Otomobil Satışı Gümrüğe terk edilen veya terk edllmiş sayılan ceşitli model ve markalcrdaki 126 adet nakil vasıtası oşağıdaki yazılı tarihde KONYA KAPALI SPOR SALONU'nda acık artırma suretiyle satılacaktır. 1 Nakil vasıtalarının cinsini, türünu, satış değerinl, acık arttırmaya katılmak icin yatırılması gerekll teminat tutarını gösterir listeler, Devlet Malzeme Ofisi Genel Müdürlüğü'nde, Devlet Malzeme Ofisi Bö!ge Mudürlüklerinde, Konya Gümrük Müdürlüğü'nde ve Konya Belediyesi ilan yerinde asılıdır. 2 Satış liste'erl 100. TL karsilığında Dev'et Molzeme Ofisi Genel Müdürlüğü'nden ve Devlet Malzeme Ofisi Bölge Müdürlüğj Konva adresinden temin edilebilir. 3 Acık arttırmcrya katılacaklar listede belirtilen teminat tutannı satış gününe kadar Türkiye Halk Bankası Konva Subesinin 211/16160 sayılı hesabına para olarak yatırılacaktır. 4 Acık arttırmaya kotılacaklar fotoâraflı ve onaylı klmlik belaelerini beraberlerinde bulunduracaklardır. 5 Aracı satın alanlar, orac bedelini sotısı taklben 7 afın icinrie yntırm^'a ve bıı torihten Ifibaren de 15 gün icinde aracı snhndan qötürmeve mecburduriar, aksi takdirde tüzüğün 16/cd maddeleri uygulanacaktır. 6 Aracı satın alanlar. araclannı teslim olmadan önce komisvonumuzca verilen teslim fişinde yazılı hususları (Motor numarası, Sasi numarası. model.. marka. kapı adedi v.s.) arac üzerinde tetkik et'lkten sonra aracı sahadan cekeblleceklerdir. Tutmoz'ık haünde arac cekilmevip durum komisyonumuza b"rf:rilecektir. 7 Karar pulu ve teMaliye öcreti satış amnda alıcı tarafmdnn ödenecektir. 8 Göröldüflü holivle satısa cıkartılmakta olan araclar bulunduklcırı yerden alınacak izin kaâıdı İle aynı yerde görulebilir. 9 Sotıs üstelerinde beürtHen hasor miktannın fazla veya eksik cıkmasından nevlef Mn'zeme Ofisi sorumlu deciild'r. Hosar miktarım Ofis tekeffül Ptmez. 10 Herh<3nni bir ihtilaf vııkuundn ANKARA MAHKEMÇLERİ ve İCRA DAİRELERİ vetkilidir. Satıs Torihl Araclann Satılacak ve Saati Bulunduâu Yer Mlktar: 6Mayısi981 9.00 Devtet Malzeme Oflsı 126 Adet Konva Bölge Mudurlüğü Sohası DUYURULUR. (Basın: 15692) 2327 G ecen gün de dedim ya 'yazmalı mı, yazmamalı mı?' dıye... Bir süre 'havodan sudan' konuşmaK daha mı iyi? diye... Ne var ki yaşamı boyunca yazın evren nde soluk almış, yazmış, yayınlamış, konuşmuş bir kişinin havadan sudan' söz açması da gelir bir yerde 'poMika' olur. Yaşam nedır ki zaten, yaşamı güzelleştirme, üaha iyi, daha yorariı yapma sanatı 'politiko' diye adlandırılmıyor mu? 'Bilimi yaşama geçlrmek' diye tanımlanmıyor mu politıka? Blaise Cendrars'ın şilr için söylediğl bir söz var 'Şiir bugünün tarihinj taşır1 bu sözü sanata uygulayabiliriz, gerçek sanat yapıtları bugünün tarihinl taşırlar. Yani, bugünün havasmi. gerçeğını, acısını, sevinclni götürürler ötelere, ge'ecekteki günlere... Tehlikell yanı budur yazann, sanatçının. Güclü yanı, öldürülmeyecek yanı... Fransız yazarı Philippe Sollers'e göre «Her yazı istense de istenmese de siycsaldır. Politikanm başka bir yoldan süriıp gitmesidir.» Politika adamlan bunu herkesten daha iyi bildikleri icin sanatçılara kuşkulu gözlerie bakarlar, ne yapıp edip kendi yanlarına çekmek ısterler cağın güclö yazarlarını, sanat adamlorını.. Ama bunu başarmak güctür. Sanatına kendini vermiş kişinin gündelik politikaların cıkmazlarına dalması olanaksızdır. Onun özlemi ınsanoğlunun aydınlık bir evren de yoşamasıdır yarmından güvenlik olmasıdır, kendı varlığım tanımasıdır. Bu 'büyük politika'dır, 'güncel politika' değildir. Iktidarlar. hele kendine güvensiz polıtik iktidarlar yazarı, sanatcıyı kendi safına cekemedl mi. ona düşman olur, sanır ki onu susturursa, sindirirse yengiye ulaşacaktır. Sanatçının. yazann susmosı daha da büyük bir etkinlik kazanır oysa... Şunu bilmek, görmek gerekir: Suskunluk dönemlerinl büyük patlama dönemlen izier Bu yüzden demokrasilerde herkes konuşur, herkes düsüncesmı soyler. Ancak. iyi yazılmış, doğru yaz.lmış, ınsan gerceğini aydınlatabilmiş yazılar. yapıtlar kalır, etkın olur. Ötekiler boş gevezelikler, sayıklamalar biciminde bir süre sonra yok olur glder... Andre Maurois'nın «Anılarsını okuyorum bir süredir. ilk 1948'de okumuşum. Eskiden okuduklanmızı yinelemekte yarar var. Zamanın gerilerindeki «siz»le bugünkü «sız> aynı kişi misiniz?... Yazar icin de böyledir, tüm bireyler icin de... Otuz yaşındaki yurttaş, altmışına gelince o yurttaş mıdır?... Bakarsınız yirmibeşotuzundaki biri bamboşko bir cizgide yürümüştür, altmışına gelince büsbütün başka bir yolun yolcusu kesilmiştir. Bu yüzden genclik yıllanmızda okuduğumuz kitapları olgunluk cağımızda yeniden okumak gerekir. Ben de Maurois'nın öğrencilik yıllarına büyük yakınlık duydum. Öğrencilikler birbirine benzer de ondan mı?... Bir yazarın ilk atılımları, coşkuları öteki yazarlcnnkiyle koşut mu. ondan mı?... Alain'Ie karşılaşnıası ve öğrencisi olması Maurois' nın yaşamının en önemli olayıdır. Lıseyi bitiren Maurois Yüksek Öğretmen okuluna girmek, hocası gibi felsefe öğ renimi yapmak, öğretmen olmak ister. öte yandan yazar olmak da baş özlemidir. Alain alır karşısına, bu cok başarılı, Yüksek Öğretmen'ın giriş sınavlarını da vermiş genc Maurois'ye, şöyle den «Haklı olduğunu sanmıyorum. Sınavı başarıyla verdin. Pekj sonra?... Senin için büyük tehlikeler var. Sen inamlmaz bir kolaylığa sahipsin. Yazmak icin gereken oigunluğu elde edemeden yaz moya yayıniamaya başlamandan korkarım. Öğretmen olunca yaşamı, dünyayı görmeye olanağın kalmayacak, oysa romancı olarak o dünyayı, o yaşamı anlatmaya kalkışccaksın. Genc yaşta kücük yazın çevrelerl seni göğsüne basacak. Ama Dickens de, Balzac da işe böyle boslamadı. Biri noter kctibi, basımevci, öteki gazeteci idi. Baban, scnayici değil mi?... Git onun fabrikasına gir. İnsanları gör, tanı. Yaşamı öğren.» Yazın adamının gücü hem iyi yazmasından, hem vaşamı, dünyoyı en doğru, en gercekci bicimde başka :nsan!ara tanıtmasından gelir. işle bu politika adamları nın hoşuna gitmez.. Ama böyle olması, o yazann, sanatcı nın yolunu değıştirmesini de gerektirmez. Yaratıcılık ciz gısindekı bir sanatçının güncel politika oyunlarıyla ilgile necek ne zamanı vardır. ne de içinde bir istek, bir özle mi... Bugünün değil, yarının ınsanıdır. Yarınki toplumu, yoşamı, gelecekteki daha üstun, daha iyi, daha yararlı «insanoğîu»nu o yetiştirecek, o kuracaktır. Şiirieriyle. romanlarıyle, resimleriyle, tüm yaratılarıyla. İLAN T.C. YALOVA SULH HUKUK HAKİMLİĞİ Esas No: 979/569 Davacı Suzan Kulsayın vekili Av. Turhan Özel tarafından davalılor Yalova Karamürseı Cad. No: 47'de mukim Halit Anaral ve Ahmet Borut, Yalova Fatih Caa. No: 4'te mukim Hüseyin Esat Sevengil, Bülten Bölükbaşı, ibrahtm Akkoca, Murtaza Badem, Anahıt Zedikoğlu, Leyla Erkul. Muhterem Calın ile aynl adres 3/3'te Alı Keskin Kılıc. Ali Eşref Özkan, Necdet Er, Yalova Karamürseı Cad. No: 47'de Aydoğan Çilek, Yalova Or ta Sok. No: 7'de Fevzi Şenusta, İst. Şişli Hürrem $ah Mch. No: 16'da Binnaz Yıldız, Bursa Hisar Şeyh Paşu Mah. Yaşlı Sok. No: 26'da Rahmiye Suzan, Bursa Pınarbaşı Cad. Bayır Sok. No: 8'de Nezihe Aktür<ler, Yalova Taşköprü köyünden Fatma Tükenmez, İst. Capa Millet Cad. Başvekii Sok. No: 12'de Emir Halef, Ankara Tıcaret Bankası Anbar Memuru Sabn Pekkan, Ankara Gölbaşı Bayrak No: 18'de Yurdanur Karabağ, Ankara Küçükesat Tunalı Hilmi Cad. 32/10'da Nejat İsmoil Yansıt, ist. Bakırköy Bağlar Cad. Vitacılar Sitesi No: 30'da Gülten Kayıtgan, ist. Kadıköy Rasim Paşa Mah. Nuhbey Sok. Savul Apt. 14/3'te Ümit Seckin ve Abdülkerim Ayhan, Yolava İmar Sokak No: 10da Cemal Kastaş, Dursun Albayrak ve Hatice Selma Mengüc (X) vs..'ler aleyhine acılan izalei şuyu davasının yapılmakta olan duruşmasında: Yukarıda açık isım ve adresi yazılı davalılara cıkarılan davetiyeler bila tebliğ lade edildıği ve biıahare yaptırılan Z. tahkıkatında da adreslerinin tesbiti mümkün olmadığından dava arzuhalinin ilanen tebliğine karar verilmiş olup duruşmanın 6.5.1981 çarşamba günü saat 11.35 bırakılmcsına karar verilmiş bulunduğundan, mez kür gün ve saatte bizzat duruşmayo gelmeniz veya duruşmadan evvel delillerinizj ibraz veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, duruşmaya gelmediğiniz veya ken dinizi bir vekille temsil ettirmediğiniz takdirde dava H.U.M.K.'nun 507 ve 509'ncu maddelerine tevfikan dava basit usulü muhakemelerine tabi olup gıyap kararı tebliğ olunmaksızın gıyabınızda karar verileceğine dair dava arzuhcli yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 23.3.1981 (X) İst. Kadıköy Clftehavuzlar Ertan Apt. 4/4'te ikamet etmekte olan Müzeyyen Erdemir (Basın: 2934) 2331 BULMACA SOLDAN SAĞA : 1 Clldl ve saçlan yumuşatıp taze tutmaya yartyaa her tflrlü kokulu madde. 2 Bir başkasının ;üpbelerinı da Cıtmak için birinin söyledigi kuvvetlj saz, teminat Iskambllde birll. 3 Kale duvan Çok tanelt bir meyve. 4 Kurbinı yapıîan bir şeyi düşünce alamndan iş ala nına geçirtp gerçekleştirmek Bir hayvan. 5 Sarhoş edicl veya uyu?turucu etMleri olan bir rehir Tadj biber glbl a6z» yakan. 6 TantaUn siıngesl Ters< blr kürk hayvanı Blr çoğul eki. 7 Eskj dllde töre ya da yol yordam. 8 Ermij olan kiınse Blr soru takısı. 9 Kolun üst kjsmmdakl kas kitle»i Yaoan. etken. etmen. rDKARIDAN ASAĞITA : 1 23456789 iş>r görmüş ve baft tarafmdan sevilmış yi|1t. 8 Geyikgiller familyasından boynuzlan küçük ve çatallı bir av hayvMiı Bir nota. 9 Pullann veya maden paralann kenanndakl kertikler. SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIÛI «Müfettiş Yardımcılığı Yarısma Sınavı» 1 Sınava katılabilme koşulları: Devlet Memuriarı Kanunu'nun 48. maddeslndo yazılı şartları haiz bulunmak. Siyasal Bilgiler, Hukuk, iktisat, işletme, Orta Doğu Teknik Üniversitesi İdari llimler Fakülteleriyle İktisadj ve Ticari İlimler Akademilerinden yahut bunların dengl yerli ve yabancı Fakülte veva vüksek okullarından birini bitirmiş olmak. Sınavın açıldığı yılın ocak ayı başında 30 yaşını doldurmamış bulunmak. 2 Yazılı smaviar 2, 3, 4 haziran 1981 tarihlerinde Ankarada yapılacak; yazın sınovı kazananlar aynca sözlü sınava davet edilecektir. 3 Tefttş Kurulu'nda üc yıl Müfettiş Yardımcısı olarak calışmış olup yeterlik sınavını kazanarak Müfettişliğe atananlar, mesleki bilai ve görgülerini artırmak, Sosyal Güvenliğe ilişkin konularda inceleme ve araştırmalar yapmak amacıyla dış ülkelere gönderiieceklerdir. 4 İstekliler, sınav konularını ve istenecek belgeleri kapsayan yazılı acıklamayı. Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan (Teftiş Kurulu Başkanlığı) bizzat veva mektupla temin edebilirler. 5 Sınava katı'mak isteyenlerin, en gec 29 mayıs 1981 cuma günü saat 17.00'ye kadar lüzumlu belgelerle birlikte Ankara'da Sosyal Güvenlik Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı'na (Mithatpaşa Caddesi No. 20 Sıhhıye) bizzot veyo mektupia başvurmaları gerekir. Postadaki gecikmeler gözönünde tutulmaz. livanlann iflydlklerl dar paçalı meşin pantalon Kalm sicim. 2 Saygı için verüen san, fahri. 3 Bir olayın açbğı cıkar vitiml Bir emir. 4 Manganezin simgesi Kaleme alınan önert, layiha. 5 Tersl biı barfin okımusu Bir çeyi yapmayı ya da Tapmamayı bellrten İQ güç. 6 Bîr sava» sracı Çocuklu kadın 7 Büyük 1 Yagh gOref y&pan peh DÜNKC BÜLMACANıN CÖZCMC SOLDAN SAĞA : 1 Kavramak. 2 Estn Alık. 3 Ara. 4 Katman. 5 üzüntü Te. 6 Akrep. 7 Ez» Tere. 8 Al Kredi. 9 Yamak Ema. YIKARIDAN AŞAĞITA : 1 Keşkül Ay 2 A» Az Ela 3 VlrtOöz. 4 Ka Mn Aka. 5 Pata rK. 6 Ma NOkte. 7 Ala redE. 8 Kır Terim. 9 Kaoep». İLAN Devrekâni Belediye Başkanlığından 1 Belediyemizce ihtiyaç duyulan bir adet dizel motorlu 7 tonluk kamyon ve buna monte edilmek üzere danper alınacaktır. 2 Satınalma 2490 Sayılı Yasanın 31. ve 16. madlerj hükmüne göre Belediye encümenince kapalı zorf usulü ile teklif almak suretı ile yapılacaktır. 3 Satınalınacak mallaro ait teklif mektuplan 4.5.1981 pazartesi günü saat 14'e kadar posta ile gönderilebileceği gibi elden de verilebilir. Postodaki gecikmeier ve îelgrafla müracaotlar nazari itibara alınmaz. 4 Kanunun 16. maddesi gereği teklif edilen bedelin %3'ü kadarı (geçici temınat olarak) ayrı bir zarfla. Belediye adına Ziraat Bankosı'na yatırıldığına dair banka makbuzu veya teminat makbuzu gönderilecektir.. İLAN OLUNUR. (Bsın: 13704) 2326 İLAN EYÜP ASLİYE 2. HUKUK HAKIMLİĞİNDEN Cumhuriyet Sahlbl: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik TJİ.Ş. adma „ N.UJtR NADİ Genel Yayın Müdürü „ HASAN CEMAL Müessese Müdürü EMİNE UŞAKLIGtL Yazı İşleri Müdürü OKAÎ GÖNENSİN Basan ve Yayan: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. Cağaloğlu, Türkocağı Cad.: 39 41, Posta Kutusu : 246 tSTANBLL TEL.: 30 VI 03 BÜKOLAR: • ANKARA : Konur Sokak 24/4. YENtŞEHİR. Tel.: 17 58 25 İT 58 66 îdare : 18 33 35. • tZMÎR : Halit Ziya Bulvan No.: 65 Kat: 3. Tel.: 25 47 09 13 12 30. • ADANA : Atatürk Caddesi. Türk Hava Kurumu lşham K a t : 2. No.: 13 Tel.: 14 550 19 731. TAKVÎM 16 NİSAN 1981 tmsak 4.34 Güneş 6.19 öğle 1314 Iklndi 16.58 Akşam 19.49 Tatm 21.27 ACB Bir Kayıp Türk Milli Eğitim ve düşünce hayatının yılmaz hizmetkân eğitimci yazar, İstanbul Erkek Lisesi emekli Felsefe Öğretrneni, Cemil Sena'yı Kaybettik. Cenazesi 16 nisan 1981 perşembe günü öğle namazını müteakip Erenköy Bagdat Caddesi Galip Paşa camiüıden kaldırüacaktır. EŞİ VE COCÜKLAKl (Kale Reklam 151) 233P Dosya No: 1980/31716 Davalı: IBRAHIM ALMAZ, Gaziosmanpaşa Sarıgöl Hamam Cad. Bayırlı Sokak No: 7'de iken adresi meçhul. Sevim Almaz vekili Av. Fehmi Öztürk tarafından Ibrahim Almaz aleyhine acılon boşanma davasının yapılan duruşması sonunda: Verilen 28. 1. 1981 günlü kararla, taraflann BOŞANMALARINA. müşterek cocukları Basri, Aylâ ve Sevda'nm velâyet haklarının anneleri Sevım'e verilmesine, masrafın davacıya aidiyetine, Yargıtay yolu acık olmak üzere karar verilmiştir. Davalı Ibrahim Almaz'a adresi mechul olduğu lcln ilanen davetiye ve gıyap karan tebliğ edllmiş olmakla, ilamın tebliğ' yerine kâim olmak ve 30 gün içerslnde temyiz edilmediğı takdirde hükmün kesinleşeceğl hususu İlanen tebliğ olunur. (Basın: ?916) 2328 GENEL KURUL TOPLANTISI • Şirketimiz olrğan genel Kurulu 30.4.1981 günü saat 14. UO'de şirket genel merkezi tersane Cad. Devedikeni Sok. 3/1' de yapüacaktır. StMPAŞ A.Ş. YÖNETİM KURULU 1 Açüış ve Başkanlık Divanı Seçimi, 2 1980 yılı faaliyet raporunun takdimi ve bilanço, kâr za rar hesaplarmın incelenmesi. murakıp raporlarımn okunması ve 1980 yılı faaliyetlerinin ibrası, 3 Yönetim Kurulu ücretlerinin tesbiti, 4 Yönetim kurulu üyelerine TTK 334 ve 335. m i htiküm leri g^reğince yetld verilmesl hakkında karar. 5 Toplantı tutanaklannm divan heyetirıce imzalanması hususanda müzakere ve karar. 6 Dilek ve temenniler UÇAK SERVİSİ ANONİM ŞİRKETİ KÂR DAĞITIMI Şirketimizin 1980 yılı kâr'ı, hisse senetleri 1S80 kâr kuponlan karşılığında 15 nisan 1930 tarihinden itibaren hissedarlanmıza dağıtılacaktır. Şirketimiz nissedan tüzel kişilerin, Gelir Vergisi Kanununun 96. maddesi gereğiace vergi stopajı yapmak istemeyen hissedarların bir mektupla 30 nisan 1980 tarihine kadar şirketiınızin Cumhuriyet Cad. 349/4 Harbiye' deki Genel Müdürlük Mâli îşler ve Mubasebe Müdürlügü'ne müracaatlarını rica ederiz. (Basın: 13719) 2330