22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 Çumhuriyet OLAYLARve GÜFOSLER 13 MART 1981 rtaasya'yı anavatan belleyen çocuklarımızın «Anadolu» sözcügüne ne an lam verdiklerini çok merak ederim. Ses açısından Türkçeye benziyor, hatta «analarla dolu bir yer» gibisinden bir anlamlamaya da elverişli. Oysa «Anatole» Yu nanca «doğu» demek «güneşin doğduğu yei». Ya sonra ulkemize «Türkiye» adını klm taktı, ne zaman taktı. bilenimiz azdır sanınm. O sözcügün sonundaki «iye» (hatta «iyye» olacak), arapça yer bildiren bir ek olduguna göre. o adı yurdumuza bir yabancı vermiş olmah. Gerçekten de bir ya1>ancı, anuı Arap değil, Alman. XII. Yüzyılda Alman împaratoru Frederic Barberousse. Haçlı akını sırasında «Turkiya» demiş ülkemize. Çunkü Haçlılar burada Müslüman Turklerle savaşacaklannı biliyorlardL Fakat iştn çaşırtıcı yanı şudur M, Asya'dan dalga dalga Anadolu'ya gelen ve Türkçe konuşan boylar. kendilertne Türk» denilmesinden hoşlanmıyorlardı. Bunun nedeni 552 630 yıllan arasmda Orta ve Kuzey Asya'da (Moğolistan) egemen olan Göktürk {ya da Köktürk) devletine karşı Türkçe konuşan boyların duydugu nefret olsa gerektir. Çünkü Bumin Kagan nerdeyse bütün Türkçe konuşan boylan buyruğu altına alnuştı. Oysa bunlar bir devlet içinde toplanmaga yatkın degildiler, kendilerlni bir eoydan. saymıyorlardı. O yüzden ben burada yıllar önce, Türklye Cumhuriyetl için «Son degil. ilk Türk devleti» diye yazmıştım. O TANIŞMA Melih Cevdet ANDAY nı o buyuk anakaraya vermiş. Ama Homeros destanlarında Asya bütün anakaranın değil, yalnız Anadolu'nun adıdır. Özellikle Gediz ovası için kullanılır llyada'da. Anadolumuza «Küçuk Asya» denıldiğini de biliyoruz. Coğrafyacüar, Asya lte Anadolu arasında yer yapısı bakımından benzerlık bulmuşlar da ondan. Ökçağda Asya denlnce Batı Anadolu anlaşılırdı, Evropa denince de Yunanıstan yanmadası. Evropa, mitologyada, Finike Kralının kızıydı. tann Zeus boga kuıgına girip kaçırmıştı bu kızı. Fakat duralım burada blraz. Şu «Yunanistan, Yunanlı» sözcükleri de ne demege geliyor? Çünkü bizlm Yunanlı dediklerimiz. bu adı kullanmıyorlar kendileri için. Onlar «Biz Hellen'iz yurdumuz da Hellas'tır» diyorlar. Avrupahlann kullandıklan Grek sözcügü lâtincedir, Romalılar eski Yunanlılar için «Greka» demişlerdi, oradan kalma. «Yunan» ise «lon tyon» sözcüğünden bozmadır. îlkcağda Izmir bölgesi tyonya diye bilinirdi. Persler Anadolu'ya geldiklerinde, o sözcügü kendl dillerine uydurdular, ortaya «Yunan» çıktı. Öyle ise Batı Anadolu'nun bir bölgesinin edı bu. Nasıl oldu da karşıya geçti? Hellas'ın yerini aldı? Neden olacîk, lyonyalılan onlardan saymısız da ondan. Bildığiniz gibi, felsefe îyonyaVîa basladL Tarihte ilk kez Iyonyalı düşünurkr, doğa'mn, evrenın, özdeğin (maddenini yaratıhşını, mitoslar dışında açıklamağa giriştiler; özdeği özdekle nedenlendirdüer. Şündi biz, Yunanlıyı karşıya bağlaymca, Batı Anadolu Hellenlerce atayurdu sayılıveriyor. Megalo îdea'nın kaynaklanndan birt budur. Kısacası biz, «Ortaasya anayurdumuzdur» dedikçe bilmeden Megalo îdea'ya yardım etmiş oluyoruz. Homeros, Troya'yı almak uzere bin teknelik bir donanmayla karşıdan Çanakkale'ye gelenlerl, «Argoslular, Danaoslular, Akhaylar» diye anar destanlannda. Homeros çagında akınlar Evropa'dan Asya'ya doğru idi. tlyada destanı böyle bir akım dile getirir. Fakat Odysseia destanı. Asya'dan Evropa'ya gidişi anlattığı için «post Homerik» (Homer sonrasına ait) sayılır. Bilira adamlan o destanı Homeros'un yazmadığını söylüyorlar. Konumuzu dağıtmayalım; Asya (Anadolu) ile Evropa arasmdaki karşılıklı akınlar bütün tarih boyunca sürdü. Bunun sonuncusu, bizim bağımsızlık savaşımızla so nuçlanan Hellen saldınsıdır. Ve Atatürk, ynkarda kısaca degindigimiz tarihsel sorundan ötüru, Anadolu uygarlıklanna dört elle sanlmışttr. Bu yazıda, çoğun yanlış olarak kul ktndıgtmu ktaü sozcükler uzerlnde duruşumuzua nedenı budur. Ya Rum» ne demege geiiyor? Bir az da onu kurcalayalun. Biz, Anadolu'da, özellikle Batı Anadolu'da ve İstanbul'da oturan Ortodokslara nedense bu adı takmışız ve onlan Yunanlı dediklerlmizle soydaş tutmuşuz. Oysa Rum sözcüğü «Roma»nın bozulmuş bir biçımidir. Türkçe'de hiç bir sözcuk «R» ile başlamadığı için, «Ttom»un ba^ına bir «U» geürilmiş önce. olmuş sana «Urom». Ama Türkçe sözcüklennin hiç binnın son heceslnde «o» unlusü bulunmadığı, bulunamayaca£ı için, bu kez ortaya «Urum» çıkmış. Tuhaftır, biz Urumeli diye Avrupa'daki, daha doğrusu Balkanlardaki Osmanlı toprakl&nna demişiz. Oysa «Dıyarı Rum» Anadolu demektir ve «Roma Ülkesi» anlamma gelir Yüdınm BeyEizıt'm sanı «Sultanı tklimi Rum» (Roma tmparatoru) Idl Mevlâna Celaleddin Rumi «Romaîı profesor Celâl» demektir. Özellikle Fatih'ten sonra Osmanlı Türkleri Romahlığa sahip çıkmışlardı Buralı Ortodokslara «Rum» denmesınin bir nedeni de, Istanbul'un Dogu Roma başkenti ol ması idi. Fakat başlangıçta halk arasmda bir aynm gözetilmeden, Batı Anadolu'ya •Diyarı Rum» denıldl öyle anlaşılıyor kl. biz bu adlan zamanla arap saçına döndürmüşuz, artık işin içinden çıkamıyoruz. Ama bu arada, Anadolu'daki Batı Roma uygarlığı da, tyonya uygarlıgı da, Yunanlı dediğimiz Hellenlere mal edılmiş, umurumuzda degıl. Neden yazdım bunlan? Komşulanmızla daha tanışmanuş oldugumuzu sanıyorum da ondan. Eski Defterler... ğer bugünierdfi «Ermeni sorunu»nu meralf eden varsa, Dogan Avaoglu'nun üç ciltlilc «Milli Kurtuluş Tarihi»ni alıp konuyu inceleyen bölümleri okumalıdır. Avcıoflu, «Ermeni Sorunu»nu tarihsel boyutlanna oturtarak anlatmıştır. Herkesin ve en başta devlet sorumlulannın bu alanda bilinçlenmesi, guncel politıkayı kavramak bakınundan önemlidir. • Geçenlerde bu köşede •serbeet bölgeler»e Iliskin bir yazı yayınlandı. Serbest bölge, ulusal topraklardan soyutlanarak uluslararası ekonomüt alana dcnüşturulmüş yere denir. Gümrük duvarlan dışına çıkarılan böyle yerlere yabancı devletlerua buyuk tekellerl el atarlar. Türkiye'de öteden beri bu nitelikte bir bölge yaratmak için büyük sermaye çevrelennin çalışmalan vardır. Şimdi Ticaret Bakanlığı'nda bu yolda bir çalışmanın hızlandınldıgmı ve bir yasa tasansı hazırlandığını gazeteler yazıyor. Peki, ülkemizde neresi serbest bölge olacaktır? Verilen bilgilere bakılırsa Mersin Adana îskenderun kıyı sendinde serbest bölgeler kurulma61 tasarlanıyor. • Dogan Avcıoglu'nun Milli Kurtuhıa Tarlhl'nde açıklandığı üzere ABD Dışişlert Bakanlıgı 21 Ocak 1919 tanhli bir raporunda su önende bulunmaktadır« Milletler Cemiyeti mandası altında Ermenistan ayn bir devlet olmalıdır. Bu devletin. nrurlan Kıhkya'nın Adana bölgesini, Kars ve Erivan'ı kapsamahdiT. Karadeniz'd* bir timan olarah Trabzon verilmelidir.» Yakın tarihlmizi bilenler, Adana'yı da kapsayan bir Ermenistan tasarrmının ne olduğundan haberlidırler. O dönemde ABD'nin bu Ermenistan'ı kurmak için 758 milyon dolar gibi ağır bir harcamayı göze aldığını belgeler açıklamaktadır. Bugünlerde de Avrupa televızyonl^ı^nda Ermeni komitacılan şöyle konuşuyorlan « Türkler taten gırüağa dek borçludurlar, Anadolu'nun Doğu bölgesinl bize bırakırlarsa borç torununu da çözümlerlz.» E Peki ama, onca bağlı oldugumuz, anayurt belledigimiz «Asya» sözcügü üstüne ne biliyoruz? Eski Yunan söylencesinde, Okeanos ile Tetis'in kızlanndan biridlr Asya. adı 7 X Q i na Eren YAYIN SIRASI: 18 *• «• Vünus IMadi Armağanı 198O1981 DÜŞÜNCE VE SEVGl Ayhan DOĞAN trşey •Otzertnde bir duşünce ilerl sörmeTt İçin, onu sevmış olduktan sonra, ondan biraz uzaklaşmak gerekir.» Andre Gide. 1924 Fransa'smda sâylüyordu bunu. Bu görüş. kentler için, varlıklar için ve kendim için de dogrudur. A. Gide. düşünce ileri sürmeyi, bir türlü yargıya varma diye kabul ediyor. Önce sevgiyi, herşeyden önce sevgiyi başlangıç noktası ahyor. Gerçekten sevmeden düşünemeyiz Bizl bir adım öteye götürecek olan de hep bağlıhğımızdır Ardından, sevdiğimiz şeyden uzakta kalmak geiiyor. lşte yeryüzünun her varlıgıyla olan bağhlığınuzın koparak düşunce evrenimizin kurulması. Çoğu kez her yitirdiğimiz şeyin, blzlm için birden bire değer kazanıvermesi, özgürlüğun yeniden elimize geçmesinde oldugu gibi, yepyeni bir oluşumun sonucudur. İnsanları sevmeye götüren ve 1ten, yalnız ruhsal yönleri de degildir. Onun yapısmdaki bir toplumsallıktır bu. Yirminci yüzyılda insanlan birbirine bağlayan.'ftrt* içli dışlı bir sevgiden çok, düşünc© yaşamlan olmaktadır Kendi düşüncesinde olmayam sevntiyor bugünün insan> Böylece, yüzeyde kalan duşünceler ardından koşup durmak yerine, yargıladığimız sonuçlarda insanı bulmak isteyen bir sevgi düzenine gereksinme duyuluyor. Gerçe yüzyıhmızm niteliginde Voltaire'ln (Aynı sözcük her zaman aynı şayi anlalmaz) ilkesinin geçerllhgi var. Sevgi dediğimiz zaman. kendl sevgimizi; düşünce dediğimizde de. kendi düşuncemizi arumsayarak ve bilerek konuşuruz. tnanınz buna, Bu nedenle de. toplumlann ve uygarhk dönemlerinin kendilerine özgü kural ve yasalannda, onlara üstünlük saglayan kisi ya da düşunce sistemlerinln kesm etkileri yer almaktadır. Bugünün dünya görüşlerlnde, dünya politika ve bunahmlannda dıle getirilen düşüncelerin eylemlerine bakmız. Tutarsız politika gibi. kendi tek varlıfeının dışına taşmak istemeyen kitle eğilimlerinde bile. hep insanın yaranna gibi görünen, ashnda insanı ortadan kaldırmada gözünü kırpmadan yok edici metodlarla karşılaşmaktayız. Nedenine gelince. insan için yapılan bütün savaşmalarda, yitirilen, ezilen. gene hep insan olmuştur da ondan Yeniden Voltaire'e dönelim. Bugünün insanındaki sevgiler, gerçekten politika savaşlannm da konusudur. Gene, yüzyılımızdaki bir görüşün, hani şu (Savaşmak yerine Sevişmek) duşüncesinin. benlik güden ama insanı savaştan ahkoyma çabasmdaki çekici yönüyle gerçekte bir insan koruyuculuğu özellifi tasıdıSı da var sayılır Ama yüzyıllarca insan sevgisini ele alan sistem ve görüşler aynı şeyi anIatma uğruna. ortaya konarak yeniden yaşatılmışlardır Bunun savaşla karşıt sistem içinde yer alması, çaftımızm anlaşılmaz, ama bellrgln özelllgidlr. Bir savaş yüzyıh olan çagımız. bir yerde de, bir kendins görelik içindedir Uygar olmasına uygardır araa, neden en cok insanm öne alıtlıgı bir ça&da konuyu gene do derinlestinnek, bize kendi toplumumuzun hangi sorunlannı çözmek olasılığım tanıyacaktır, bilinmez. Kendi sorunlanmızı kendi gücümüzle çözmek He kendi gSrüşlerimizin düzenini kurmak arasında, knşknsuz. aynhklar vardır. Az da olsa, gılçsüz toplumlarda bile güçlü etkiler yaratan duşünceler gfirmekteyiz, Hepsi sevgiden mi kaynaklanıyor bunlan n ' Sevgivi bile metodlarn yönettiği bir çağda yaşadıgimızj unutmayalım. Kamplar. klikler ve de aynlımlar döneminin insanı. kin ve kan dökerek sevgi den 8özediyor. Epiktetos. «Sevrnek için yaran. namusu, vatanı yakmlan. giderek adaleti bir araya çetirmek gerekir Bütün bunlan birbirinden ayınrlarsa. artık dostluk kalmaz» demiş. Kutsal bilinen gSrevler. namus ve adaletin yarattıgı duşüncelerle gerceklesir Ama çevgisiz düçünce ama adalet ve de dostluk. hep insan için bilinir ve söylenir Sokrates'in kendi eliyle içtigi zehir. bakalım yüzyıhmızm insanma. hangi kapta ve hangi kavramlarda sunuiacak?.. "B vol Zorunluiuk Hollerlnde Yenlden Yürürluğe Konulmosı» hak kındoki yasa, ış yoşamının düzenlenmesinde Yüksek Hakem Kuruluna çok önemli görevler vermekte ve sorumluluklar yüklemektedlr. Yosa, YHK'na sadece yurürlük süresl sona eren toplu ış sözlsşmelerini yeniden vürürlüğe koyma yetkısinl vermemekts, ayrıca bu Işleml yaporksn toplu iş sözleşmelerinin içerlğlnl yeniden belirleme olanağına sahlp kılmaktadır. Bir başka deylşle YHK. toplu Iş sözlsşmesi özerkliği cerçevesinde genis ölcüde işci ve Işveren örgütlerine aıt olan ve 12 Eylülden sonra asktya alınan iş V«Jşamını düzenleme olanağını el de etmlş bulunmaktadır. Yüksek Hakem Kurulu'nun kendlsln* verllmış bu yetkryl kullanırken, 2364 sayılı yosa hükümlerının dışında, yürürlukte olan Iş yasalorını VÖ özellikle Anayasa hükümlerinı gözönünde tutmosrnda, hatto bundan da öteya bugüne kadar tam an lamıyla voşama gecmemış hükumlere gsesrlık kazandırmosında büyük yarar vardır. Bu hükümlerin başındo, Anayasonın 42. maddesinde güvence altına alınmış olan »calışma hakkı» gsllr. Anayasa (AY1 nın 42. maddesinde düzenlenen «calışma hakkı» sadece Anoyasanın, devleti iş alanlan açmada yukumlü kılon soyut bir proöram hükmü degildir. Bu hok. ayrıca birsylsr arasmdaki llişkllerde, özellikle işcl ve Işveren arasmdaki Iş llişklsinde, işverenl bağlayan ve ışclye iş güvencesı sağlayan bir temel hoktır. Bllindiği gibi AY m. 8 Anayaso hükümlerının blr3yteri de bağlayacağını düzenlemektedir Bu bakımdan «calışma '' Sozteşmesinln So« Toplu YHK ve İş Güvencesi CALIŞMA HAKKININ SOMUTLAŞMASI VE İŞ GÜVENCESİNİN SAGLANMASI BAKIMINDAN BUGÜNE KADAR AÇIK OLUP DA DEĞERLENDİRÎL1VIEYEN YOLU, YHK IŞLETEBİLİR. Doç. Dr. Devrim ULUCANhokkı» gibi Anoyasa hükumlerlnln bireyler arosındakl hukukl lllşkılerde doğrudan mutlak etkisı vardır. Bunun anlamı, Işverenin salt calışma hakkına yöne lık işlemlnin, örneğin iş ilişkisınln 9sç3rlı bir nedene dayanmaksızın keyfı bir şekilde sona erdirmesınin gecersız olacağıdır. Buçune kadar bağıtlanan bir cok toplu Iş sözleşmesİPde, Işverenın ış ilişkisini sona erdirme yetkisı bslirli nsdenlere bağlanmokta veya Işcilerin de katılımını sağlayan dıslplın kurullarının onayına bağlı kılınmaktaydı Ancd'k bu önlemler Işclnin keyfi ışten cıkarılması durumlannda onun yenıden işe dönmestne olanak vermemekta, sadsce fesih işlemim haksız kılmakta ve İşverenl tazmınat ödeme borcu altına sokmoktaydı. Oysa YHK yeniden yurürlüğe koyduğu toplu ış sozleşmslerınde, daha önce toplu ış sozleşmesı taraflarınca değışık biçım ve nitellkte düzenlenen ve fesıh yetklsinı sınırlandırmayı amaclayan hükumler yerine. aynı n>tslikle ve bütün toplu Iş sözleşmelermde aynı blçimde olan dü zenlemelar getlrebılir. Bu düzenlemeler sosyal açıdan kabul edllebillr bir neden olmaksızın. keyfı yapılon ış İlişkisini sona erdirme Işlemlerini, Anayasada güvence altına olınan çalışmo hakkını somutlaştıracak ve anlam kazandıracak bir bıçımde geçersiz kılabilir ve bu gibi durumlarda Işclnin yeniden eski Işine dönmesinl sağlayabllir. Aslında 2364 sayılı yasa «sos yal zorunluluk» durumlarını •sas aldığına göre, s*ndikal faaliyetlerln askıya alındığı ve işcilerln korumasız kaldıklorı bir dönemde, YHK'nun sosyal acıdan kabul edilebllir bir nedene dayanmaksızın yapılan Işl sona erdirme işlemlerıni gecerslz say ması ve calışma hakkının sağlamayı omaciadığı ış guvencesıne uygun bir şekilde toplu is sözleşmelennde somutlaştırması yasanın getirillş amacına da uygun olacaktır. Aynı yasanın 4. maddesl uyormca Bakan lar Kurulu, böyle bir hükmü Içe ren toplu iş sözleşmelerini işkollan düzeyinde teşmıl etmekls, toplu ış sözleşmelerinin kapsamına girmeyen Işcıler bakımından da çalışma hakkı somutloşabileosk ve bu Işçiler Icınde Iş güvencesi sağlanmış olacaktır. Caiışma hakkının somutlaşması ve iş güvencesi n!n sağlanmosı bokımından bugüne ka dar acık olan bu yol, ne yazık kl yargı organlannca benimsen memlş ve bilıms3İ göruşlerce de yeterı kadar ırdslenmemıştir. Bugün bu olanak YHK'na acık bulunmaktadır. YHK bu yolu be nımsemesl hallnde iş Kanunu m. 13'de bir nedene bağlı olmaksızın yapılabllen fesih Işlemlsri anlamını yitlrecek ve bu gelişma belkl Anayasaya uygun bir yasa değişiklığlne bile yol acabllecektlr. Kaldı kl MGK 3 Numaralı Kararında grev ve lokavtı ertelenen ışyerlerlnde. ertsleme sürssınce işclnın kendi isteği. ahlâk ve iyl nlyet kuraüarına uymayan haller ile sağlık sebeplerl dışında herhangl bir nedenle işçinin Işten cıkarıkımayacağını duzenleyerek, gecicl bir süre İçin de olso bu yolu secmiş bulunmaktadır. YHK'nun eosyal nitellktekl bu düzenlemeyl yaysınlaştırorak sureklilik kazandırması aynı za manda sosyal devletin de bir gereğidir. Uzun yıllardan berl Batı toplumlannda yargı organı kararları V9ya yasalarla getirilen ve keyfl İşe son verme Işlemlerini gecersız sayarak işçinin İse dönmeslnı sağlayan kurumlar; 1961 yılından berl Anayasamızda var olan calışma hakkının somutlaştırılması ile gec de olsa ülkemizde de böylece yaşama gsçebilecek ve bunda YHK katkısının bulunması, bu kurulun işlevi açısından anlamlı olacaktır. Tarihsel billnd olan bir klınae, gunümüzdeki olaylan da değerlendirdigl zaman Adana'yı kapsayan bir serbest bölge tasansını nasıl hazırlayabilir? Böyle blr serbest bölgeye, Amerika'dan Yunan ve Fransa'dan Ermeni kökenll sermayenin ve sermayeolerin akması dogal degil midir? Türklye'den soyutlanmış bu serbest bölge, ulusal bütünlügümüze ve ülkenin bölünmezligine ters dusen bir gelişmeye temel hazırlamıyacak mıdır? Ticaret Bakanı Kemal Cantürk'un. Bakanlıgı'nda hazırlanan bu tür bir girişlm konusunda düşuncesinedir? • Demek kl tarihsel bilindmizin üstundeki kullerl eseliyerek geçmişe bakmakta yararlar çoktur. Geçmişe dogru bakmak, gunceli anlamak için temel koşuldur. Nitekim ABD, yeni Türkiye Cumhuriyetini ve Lozan'ı tanımamak için yıllarca dirennüştir. 1920'lerde Demokrat Parti'nin seçim bildirisinde şu satırlar yer alıyordu: • Lozan Antlaşmasını onayUmuyoruz. Antlafma, Ermenittan'a ihanet etmekt* ve mefru AmerU han haklanm tatmaktadır.» Atatürk Turkiye'sinin ilk Wa«hington Büyuk Elçlsl Muhtar Bey ancak 1927 sonlannda Amerika'ya gıdebilmiştir. O günlerde muhalefet liderlerinden James Gerard basmda şu bildiriyi yayınlatın • 1919'dan beri bir milyondan çok Hıristiyam öldüren ve iki milyondan fazlanm anavatanlanndan feovan ve halen bir süru kadın ve çocuğu kölelikte tutan canavarlar çetesinin temsilcısi...* Büyükelçimiz Muhtar Bey, bir gümrük motoruyla New York'ta vapurdan gizlice çıkabilir ve koruma altında VVashington'a götürülebilir. • Evet, tarih böyle... Ya günümüz? Türkiye'yi 25 milvar dolar borçlandıran ekonomi politikasıyla bugünlere ulaştık. Şimdi emperyalirm eski defterleri kanştırarak Lozan'da sildiğimiz ne kadar hesap vars«^ faturasını yeniden karşımıza çıkarmaya çabalıyor. • Mustafa Benlioğlu Aramızdan aynlah bir yıl oldu. Emanetin olan kızın BURCU'nun, gözlerindeki panltı bize yaşama gücü veriyor. EŞİN, AtLEN, NETAŞ İŞÇİLERİ ÇOK ACI KAYBIMIZ Eski îstanbul MilU Egitim Müdüru Halis Kurtça ve emekli ögretmen Turkan Kurtça'nın kızlan, Lale Kurtça'nın ablası, Avukat Ali Haydar Erdoğan'm çok sevgili eşi, Kurtça Erdoğan'ın biricık annesi; Orman Yüksek Mühendisi Şahap Kurtça; Asım. Dr. Orhan Av. Nevzat, ögretmen Mualia Özgen'ln ve Av. Selma Cebeci'nin yeğenleri; Sankamışlı merhum Süleyman Erdoğan ve Hamide Erdoğan'ın, Hayriye Ercanın; eski Kars milletvekili Dr. Hasan. Av. Orhan, Turgut. Milli Eğitim Bakanlıgı Müfettişlerinden Kutluay ve Dr. Gültekin Erdoğan'ın Gelinleri; BULMACA SOLDAN SAĞA: 1 Göl ve bataklıklartl» 7a?»yan blr brdek ctaîi. 3 MoleXıl)ü üç atomlu oksljenden oIMJ hlr gaz. Emek barea•ursk raeydans gettrUen ytpıt. 3 Mevcut, bulanan. S » marrumuD ılmgesi. Usten»tlkte Wr sayı. 4 Blr atUn ses, çekll ve curale yapısmı lncelejen bUlm. du bUgM. Tantalın süngesl. S İnceleme, «nftırma. « Sodvumun slnıgBKl. Namaranın kısa ylüışı. GenlsUk. 7 Y«pıştıncı Mr madde. 8 Baglan u n p tlîüra küttUderlnl bozan bdcek ve bunun vol açtıgı bag hutahğı. 9 ftl ?eyl blrblrinden fcyıran uıaklık. Perde ayailılardan bir hayvan. TÜKARID4N AŞ4ĞIT\: I Cirit oyununda topu tutmaya yarayan ucu eğri değnek. Muzlkte bfr nota. 2 PayImmi. Çabuk davranan. S BalSsnlardan bir yanmada Mugla'nın bir llçesi 4 Ö&Otuierek toz durumuna gettrilnıif tahıl. Bayan paltosu S Tersl müzikte durakl&ma lşarett. Eskldeo kullaıulan bfr agırkk olçüsü 8 Havaya, suva ve topra»a ddştüguse l n v nılan ncaklıgtn yava; vava* artması. BIT kürk hayvanı. 1 Dü«0nıne yeüsl, akıl. Ku?lan n ksnat va kuvruk tflyO. S 23456789 Eşsiz meleğimiz MEVLİD 11 Mart 1980 tarihinde koybettığımız, azız vartığım«, değerli insan; M. ŞERÎF ÇOKBtLİR'in vsfatının seneyi devrıyesıne ısabet eden 15 Mart 1881 günu Eyup Savaklılar Camiı'nde okunacak MevlldI Şerıfıne, akraba. dost ve dın kardeşlerımızın teşnfını rıca ederiz. , OĞLU Metln COKBİLİR ömrunun bahannda yttirmiş bulunuyoruz. Aziz 51 14 Mart 1981 cumartesi günü Şişli Camisinde kıhnacak öğle namazmdan sonra Zincirlikuyu Mezarhğı'nda toprağa verilecektir. Tann Rahmet Eylesın. NİLGÜN ERDOSAH'l (KURTÇA) Güneş dstemindekl den Mrl. Eski Mısır tannlanndan. 9 Tersl esld dllde bîr sey hakkındi olan, ait. Klmyada, asitle birleçince tn» meydana getlren madd«. DtTVKÜ BVLM4CANIN ÇÖZfMÜ: SOLDAN SAĞA: î Dönemeç 2 OİA. Aî»kl. S Tane. rT 4 Troposler. 5 sftıF. « Rekabet. 7 tekoB. Ki. 8 repskE. Im. 9 Ek. İskan. TTJKABIDAN AŞAClYA: 1 Doirtor. Re. 2 Öl. Etek 3 Nato. Kep. * Apraksl 5 Mano. Bofcs. « Eles. Erek. T çA. Ptt. 8 Krem. Kln. 9 Titreştm. AİLESt (Çumhuriyet 1618) MUHTELİF MALZEME AUNACAKTIR T.C. DEVLET DEMİRYOLLARI I. İŞLETME BAŞ MÜDÜRLÜCÜ ALIM SATIM VE İHALE KOMİSYONU BASKANLIĞINDAN 1 Asağıda yazıh malzeme, hizalanndaki gtln ve saatlerde Haydarpaşa'da I. îşletrns Komisyonu'nda kapal! zar! usulü ile satın alınacaktır. Teklıflenn en geç ibale saatlne kadar Komisyona verümiş veya gelmlş olması şarttu". 3 Geçici temlnat teklil edilen bedelin yüzde iMbuçuğu olup şartnameler Komisyondan bedelsiz alınabilir. 3 TCDD ihaleyi yapıp yapmamakta veya kısmen yapmafeta ve tercib ettıgi talibe yapmakta tamamen serbestbı. CfNSt MUrtan GünO Saatl 1 2 3 4 Aşmma bandı kömürü 750 Ad. Kravat 20040 Ad. Yün eldiven 8441 Çift YUn başuk 9033 Aa. 25.3.1981 27.3.1981 2.41981 7.4.1981 15. 15. 15. 15. TEŞEKKÜR Blrlcik Yavrumuz Amelıyatında Çapo Tıp Fakültesi Hostanesl. K.B.B. KOrsüsü Başkanı Sn. Prof. Dr. Sedat KATIRCIOĞLU, ameliyotı buyük bir titizükle gercekleştıren. Cumhuriyet Sahfbi: Çumhuriyet Matbaaank ve, GazeteciUk TJi.Ş. adma: NADtR NADÎ Genel Yaym Mudüıü OKTAY KUKTBÖKE Müessese Mudürü ET.îNE UŞAKLIGtL Yaa Işleri Müdürü ORHAN ERİNÇ Basan ve Yayan: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilık TJLŞ. Cağaloglu, Türkocağı Cad.: 39 41. Posta Kutusu: 246 tSTANTBUL Tel.: 20 97 03 BtfROLAR: # ANKARA: Konur Sokak 24/4 YENÎŞEHİB Tel.: 17 58 25 17 58 66 ldare: 18 33 35 « İZMÎR: Halit Ziya Bulvan No: 65 Kat: 3 Tel.: 25 47 09 13 12 30 # ADANA: Atatürk Caddesi, TUrk Hava Kurumu Kat: 2 No: 13 Tel: 14 550 19 731 TAK V î M NURİYE İNTEPE'nin Bızlerden yokm llgısınt esırgemiyen Sn. Prof. Or. Mehoıet ORAN'o Dr Kemal DELİOĞLUnc ve tum ılgılı Dr ve Başhemşire Azer hanım ile bütün KBE servis ve hemşıre ve personelıne tesekkür ederız. İNTEPE TUNAYU ZAİMLER AİLESİ ICumhurlyet; 16001 Doç Dr. TAYFUN SUNAY'a Doç. Dr. İBRAHİM SAVAŞ'a Istanbul Telefon Başmüdürlüğünden 500 Adet Kontak Temizleyici Satınalınacaktır Başmudürlüğümüz Ihtiyacı olarak 500 adet kontak temızleyıcısı (CRC CO Contak Klenen kapalı teklif alın mak suretiyle satmalınacoktır. Bu İşe aıt şartname Başmudürlüğümüz (Gayrettepe Yıidız Posta Caddesı) Malzeme Müdürlüğünden temın edılebilir. İsteklı olanların bu İşe ait kapalı teklif mektuplarını engeç 9.4.1981 per^embe günu saat 1100'e kadar Malzeme Müdurlüğüne tevdl etmeleri llan olunur. tmsak Gflncs 7.14 13 MART 1981 öfle İMndi 16.42 Akşam 19.13 Yatsı 20.44
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle