Katalog

LARNAKA AÇIKLARINDA BİR TEKNEDE 366 MtLYON LİRALIK AFYON ELE GEÇİRİLDİ ankara.. anka.. Müşerref HEKİMOĞLU Tek Kişilik Oyunlar Biraz Tehlikeli... stanbul'dan gslen dostlanm bu mevsım tiyatrolann cok ılgl gordtgunu anlotıyorlar Tum sahnener kapalı gışe oynuyormuş nerdeyse. Sıyasal sahneler kapanınca tıyatro sevgısı orttı. dıye esprı yapanlar var istanbulluların tıyatroya ilgı duyması güzel bır olay bence Bu koskoca kentte ozel tiyotrolor kapanma durumuna geldı geçmış yıllarda Kımı sanatçılar sahney bırakıp reklamcılığa yöneldıler O reklomları seyrederken insan hüzun duyuyor Paro uğruna boylesme Dir ozverıdsn kım sorumlu dıye karar verem yor Gecende bu koşede havodo yükseklığmi kaybeden uoakların duştuğunu yazmıştım Değışmez bır kural sanıyordum bu duşuşu O yazıdan sonra bırçok mektuo ve telefon geldi Boyut y tırmekten yakınanlar g derek coğalıyor anlaşılan Bır tırmanışta boyutunu korumak zorunda olanlora guze! bır uyarı o mektup ve telefonlar. Bır pılot okurumuz da havacılıktakı gelışmelerden söz etti. Aşağıdan gelen ıryarılara kulak verırsenlz, uçağınızı duşmekten kurtarır. yenı bır tırmanışa geçetnlırsıniz dedı Bu kural tum ucuşlar Içtn gecerü ml ccaba? Kıml pilotlar kanatlarıntn hızına tokılıp gıdryor cunku. gozlerı kulakları her$eye kapalı uyarıdan eleştırıden hic ho$lonmıyorlar Aynada sahnede havada yalnız özünü seyredıyor kıml kışıler Elbet gıderek tükenivorlar. Bır umudu blr güveni. ya da sevgıyi do tukotıyorlar. Bü gerceğf kanıtiayan cok olay yaşadık değll mı? Müşfık Kenter'ı yenl bır oyunda seyretmeye hazırlanırken uzun uzun duşündüm O do doruğa tırmanmış bir oyuncumuz ama boyutunu koruması kolay olmadı Şımdl Orhan Velı rolünde yenl bır tırmanışa gececek mi bakalım? Muşfık Kenter'ı Melıh Cevdet m «Mıkado'nun Copleru adlı oyununda anımsıyorum Sonrakl oyunlarından bır ızlem kalmamış Ama Melıh Cevdet'in yapıtındo yazarın kışılığım ne guzel canlandırmıştı Kımı sahneler hölâ gozumün onünde, üstüste cekılmış fotograflar gıbı Melıh Cevdet'ı mi sevredıyorum, Müşfık Kenter'j mı karar verememlştım. Ya Orhan Velı? Mungan'ın oyununu çok merak edıyorum doğrusu. Orhan Velı'nın o guzel kışıl.ğını, ustellk tek başma bır oyunla canlandırmak kolay gelm yor bana. Kısa bır ynşama ne çok şey sığdırmış, dar olanakları ıçınd» naeıl zengın yaşomış bır Orhan Veli o Ankara Kız Lısesının koşesınde Edebıyat Öğretmenımız Nahıt Hanımı bekleyışını anımsıyorum Upuzun bacaklarıyla havalanır gıbı yurudüğu sevd ğı kadının yanında. Sevgının, guzel duyguıorm yeşerdığı bir dönemdeydık o zaman Onlan dostca ızlerdık yollarda Orhan Velı'yı okurken acıyla gjlumserım şımdı Nasırlı şıırleriy le ne çok kımsenın ayağına basmış, cığercının kedisıyle ne cok kedının tepkısıne yoı acmıştı Bugün cocuksu bıle gelıyor kımı dızelerı. ama şıırınden hıc blr şey yıtırmeden Tersıne, Istonbul, Rumel hısarı, bogazdan gehp geçen vapurlar, gokyuzunu boyayan dalgacı Mctfımutlarla, ıkı elı kanda olsa sevgıiısıne koşan, koşarken de soluğunu y tıren ozana sonsuz bir sevgı duyuyor ınscn, dızelerı boğazında dugumlenıvor dunyamızda bunca kan ve gozyaşı, bunca savaş, bunca yıtık düşe karşın guzel ozanlar da yaşadığını. şıırlennı okurken yına en guzel duygularla dolup taşabıldığmızı hıssedıyoruz... Muşf.k Kentere kolay gelsın, sahuede tek başıni oynamak güc ış Seyırcıyle oyuncu arasında acımast» bır ılışkl var tek kışılık oyunlarda Sonuna dek bır ilgıvt surdürmek bır tırmanışı gerçekleştırmek ıçın olağanüs tü bır coba geretoyor Kücük bır aynntı bıle goze batıyor Yürek. yetenek bıle para etmıyor kımı zaman Sö zün kısası seylrcı adına da. oyuncu adına da tek kışılık oyunlardan korkarım ben her zaman Kalabalık sahnelerı severım bır sanatçının boşluğunu öteki doldurabılır, ortak blr sanat ürünunde guzel bır denge sağlanobılir, küçük bır rolde bıle boşarıya katkıda bulunabılır tum oyuncular Bır sanatçının yeni bır tırmanışa gecerken tek kışl llk bır oyun seçmesme saygı da duyulur elbet Guc ister. yürek ıster Muşfık Kenter'e de böylesı yaraşır. Vak tıyle «Bır Delının Hatıra Defter>>nae Genco Erkol'ın ver^ dığı savaşı hâ!â saygıyla duşunurum . Ama o rolü boşkası oynasaydı ne oiurdu ccaba''... Herkes v rtüoz degıl. Ayrıca vırtuozlar ıçın de sahnede tek başına kalmak bıraz tehlikeli her zanan. oyunda kuCJk bır gerıleme dıyaloğu koparabıllr. bır tırmanışı durdurcbılır» I CUMHURİYET BÜROSU UEFKOŞE Kıbrıs açıklorm da Greko bumunun 9 mıl gu ne^nds 1 5 mılycn Kıbrıs lira sıra (yokloşık 356 miıyon TL) yakın degerde olduğu tahmın edılen 3 5 ton aryon ele gecı r.lmıştır Bunun Kıbrısta Ş4md,ye kadar ortaya çıkarılan en bjyük esrar kacakcılığı olduğu bıldırı'mışt r. Greko Burnu oçıklarında tikl Arkadaş» adlı balıkcı gemısınde ele geçırıldığı acıkıanan af ycnun bır bolumünun plastık torbalarda bır bolumünun de guvertede 73 lc lastıkte bulunduğu belırtılmıştır Interpol'un uyarısı üzerine Lübnan'dan Mısır'a gıtmekte olduğu Ifade edılen gemınin po lıslerın uyarı nltelığındekl sılah atışlarıyla durduruldLğu ve kaptnnla murettebatm polıs devrıye gemıslne olındığı öğrenılmıştır Oncekl gün saat 1100'de denlz açıklarında saptanarak durdurulan ve Türk cdı taşıyon balıkçı gemısi saat 13 00'de Lar naka lımanına cektınlmlştır. Rum kaynaklan, gem! kaptanının Mısır'lı, gerıye kalan 6 müretteba' n da Türk olduğunu llerı sürmüşlerdır Gemıde bulunan 15 bldon dlzel yağının gemlnın uzun blr yolcuiuk verıne kısa blr yolculuğa çıktığına kanıt sayılmaktadır. AIÂTÜRK \b!unda Türk Dil Devrimi 3 Dil Devriminin özüne ve uygulamasına yöneltilen eleştirilere yanıt Doç. Dr. Semih TEZCAN mış, îskı Anadolu Turkçesının boşlangıc dö neminde %1520 oranındakı yabancı ogeler Dıvan yazınında ve sonrasında ourmadan ar tarak Dil Devrimi oncesınde %60'ın ustune çıkmıştır. (•) Bu durumda, yabancı ögelerın Turkçelerıne üstün tutulması ve aydmların dı le gereken ozenı gosîermemış olmasının bu yuk etkfsi vardır 3. Sözcükbilımde bugun temeı sözvarlığı odı verılen kavram blr dılde insan ıçın en reklı ve Insanın en COK kjllondığı sözcüklerın oluşturduğu. aıl'erin karşılaştırılmasında ve dil öğretımınde temel alınan kavramıar top luluğunu gösterir. Bugün 2000 sözcük kadar tuttuğu kabul edilen temel sözvarlığı oçısın dan Turkçe incelenecek olursa bu varlığın da Dil Devnml oncesınde yabancılaştığı, bir cok ogenın unutulorak yabancılannın yerle*tığl görülür. 4 Turk Dil Devrfml, Işte, bır yandan bu yabancılığı gldermek, bılım, sanat, kültür ko nularında dılı gunümüzün bütun gereksınme lennl karşılayacak duruma, eskl zenglnltğıne kavuşturmak, bır yandan da eğıtım ve öğretl ml yaygmlaştırarok kolaylaştırmak, resmı dilı, yazışmalann dllını ha!k Icın anlaşılablllr, kullanılabillr duruma getırmek için gerçekleş tınlmiştir. (Burada Buyuk Atatürk un geomet n terımlerınden blrçoğunu kendıslnln türettiğı gozonunde tutulmaiıdır) 5. Bu yolda baş vurulan yöntemierin başında, her dil Içm kaçmılmaz, gereklı bır dil olayı, bır olgu nltelığı taşıyan turetme gel mektedır. Aydıntarın tutumuna karşılık halk d lı ve 6zetUkle Anadolu ağızları, Türkcenln ozunde var olan türetmeye elverlşlılık nıtelı ğınden yararlanmış. vuz\'illar bovunca pek cok sözcuk türetmıştı (•) Kitnl yoıorlarda çok daha yuksektir, yasa v* billm dillnde de oran cok yukselir. SOSYALİST PARTİ ÜDERİ GONZALES BIR TOPLANTIDA arttı Uyuşturucu madde alışkanlığından kurtulmak için başvuranlar İSTANBUL HABER SERVİSİ Uyuşturucu madde alışkanlı ğından kurtulmak üzere Bakır. köy Ruh ve S nir Hastalıklan Hastaneslne başvuran hasta sayısında gectığım,z yıla oran la yüzde 100 artış görulmüştur. İstanbul Bakırkoy Ruh ve Sl nir Hastalıklon Hastanesı Bag hekımi Yıldırım Aktuna. u/uştu rucu madde alışkanlığından kur tulmak ıcın başvuran tıostalann buyuk blr kısmının yatırıla rak tedavılerlnın yapıldığını soylemış, «yenl yönetimin koçakçılarla yaptığı mücadel« başarılıdır. Kaçakcılığın yok edilmssl hallnde alışkanlıklann dan kurtulon hastaların geleceğl garant! attına alınmış ola caktır» demiş, ancok bu durumun şımdılık yine güncellığlnl koruduğuna dıkkati cekmıştir Bakırkoy Ruh va Sınlr Hastalıklan Hastanesl Başheklml Aktuna, uyuşturucu madde alışkanlığından kurtulan hastala rın tedavı sonrasında tekrar oiışmaiarınm aaha kolay olab) tecegını vurgulayarak cbaşvurular kaçakçıların yakalanmosı ve bu arada uvuşturucu mod de flyatlannın yukselmesl sonucu hızlanmıştır.. Sevlndiricldir ve tedavller en fazla 12 oy sürmektedır.. Hastalar ancak uyuştunıcu madde alışkan lığında bır daha kullanmama ları halinde başarılı olabillrler» demiştır. Ilke olar&k eleştırüerden ^ararlanmak, eleştınye açık olmak çok doğnı ve yennde bır davranıştır. Ancak, Dil Devnml uzenne soylenen her şey eleştlrı sayılamaz Bunlar arasında çok agır suçlamalar, kötulemeler, karalamalar. apaçık saldınlar da bulunmaktadır. Dil Devrımıni Atatıırk'un başlatüğı vo yonlendırdıği göz önüne ahnınca bu kötülemelenn örtulü bır bıçımde butün Ataturk devnmlenni yıpratmak için yapüdığı anlaşılır. Ataturk'un ulusçuluk anlayışma bütünuyle ters düşen bır ulusçuluk akımı bu saldmlan körüklemiştır Dılde devrun yapılamayacagı, yalnızca dogdl gelışmeye dayanan bır evrunın soz konusu olabüeceğı bıçımındeki eleştıri çok eskıdır Bılunsel bakımdan yanlış olan bu görüş Bırıncı Turk Dıh Kurultayı nda Ataturk'un önunde uzun uzun tartışılmış ve kabul edılmemıştır Dil Dev. nmı geıçekleştırudıkten sonra bugun yıne aynı goruşü ılen sünnek gerçeğj yadsımaktır Dil Devrımınl yok sayarak, olmamış, yapılmamış sayarak. Turkçe'nın sadeleşme surecmın l9O8lerde bıtnuş olduğunu sövîeyenler aradan geçen 73 yıla gözlennı kapatmak ısüyorlar. dılımı7i ulusumuzu 73 yıî gen>e goturmek ıstıyorlar. Dı! De^'Timlnın karşısına dıkılmeye yeltenenıer. gonanuşte yalnız yanlış turetılmış saydıklan yenı sözcuklere karşi olduklan ızlenımmi vermek ısterler O>sa gerçekte butun yenı sözcuklenn bırakılmasını, Osmanlıcaya donülnaesmı düşıemektedırler. Tutumlan bunu açıkça göstermektedır Tek tek sözcükler ve ekler üzenne yaptıklan eleştınlenn çoğu da tutarsız \e yanhştır ornek ve örneğın Enmenice değıldır, Turkçedır sal/sel ekı ıçm eskı düden ve halk dılınden orneklerın sayısı çok değıldır, fakat bu ek Turkçe'nm yapısına çok uygundur, buyük bır gereksınmevı karşılarn ş buyuk tıır boşlugu doldurnıuştur. man/men ekı ıle kurulan butun sozcüklenn yapisi doğrudur. v/av/ev ekıyle, ay/ey ekıyle turetılen sozcukler yanlış sayılamaz, DU eklerle kurulmuş eskı ömekler bulunmaktadır. al/el ekıyle turetılen sözcükler ıçın de eskı ornekler göstenlebılır. Ozgu, Indirgemek, saygın gıbi yanlış ve uydurma o!dugu ılen surulen sozcüklenn yapısındakı sözcükler eski dılımızae ae bulunmaktadır Gereksinmek eylenunin yanlış ve ujdurma olduğu ıleri suı*ülen sözcuklerın yapısındaki sozcukler eskı dıLmızde de bulunmaktadır Gereksinmek eylenunin yanlış turetılmıs olmadığını belırtmek ıstenm Ilginç «göze çarpatı, göze takılan» anlamıyla Turkmencede de kullanıhr. ilginmek eylemi Turkmencede de bulunmadıgı halde ilginç vardır. Dil Devrimıni kötüleyenler dılde örnekseme (analo)i) de bır olay buıunduğunu. bu olayın dil değışımınde çok buyuk etken olduğunu kabul etmediklerınden katı bır kuralcılıga saplanıp kalanlardır. Oysa dil kuralları lle değışmez doğa yasalan arasında oldukça buyük bır aynm vardır. Dil Devrimi üzerme olumlu ve yapıcı eleştınler yalnız devnnü benımsemış, gereklılığme inanmış kışılerden gelmektedır Bunlann degerlendırılmesı yıllardır dılımızın gehşmesTne hıç bır katkısı olmaraış softaca tutumla ugraşmaktan çok daha yararlı olacaktır İSPANYA'NIN 4,5 YILLIK GENÇ DEMOKRASÎSİ EN GÜÇ SINAVINI VERİYOR BAŞBAKAN SUAREZ'IN İSTIFASINDAN SONRA SOSYAIİSTLERIN UDERİ GONZALES'IN BAŞBAKAN ADAYLIĞI OLASIUĞI SAĞ DARBE SÖYLENTILERÎNÎ DE YOĞUNLAŞTIRDI. KRAL CARLOS, ABD'YE YAPACAĞI RESMI ZÎYARETÎ IPTAL ETTÎ., Toplumsal gelişme ve Bilim Dili Proî. Dr. Ruşen KELEŞ Toplumbillmcller. topiumsa) geUşmeyl. yenUeşme. çağdaşlaşma, gelişme ve llerleme gıbl değer yuklü kavramlardan tıtizhkle ayırtetmeye çalışırlar. Boyle bır davranış, onlar içm daha nesnel, daha bılımsei. daha yansızdır Blz, konuşmomızın başlığını «Gehşme» olarak seçmekle, toplumbılımcUerin degışme kavramını konumuza uygun bulmadığımızı aa belırlemış olduk Cunkü. Turk devrimi, hem amaçları, hem de yonteml 6akımından «çağdaşlasma» v e «gelışmeı gıbı yon belırieyen bır kbvramla karşılanmaya daha uygun duşen, kısacosı belh değerlerle yuklu büyük bır de>mmdır Bu özellığı. Atatürk ün, Türk ulusunu ıCağdaş uygarlık düzeyıne ulaştırmak» likesınde aniatımını bulmuştuı. Toplumumuzu bütun kuramlarıyıa, İnsan llışkllerıyle ve dunya goruşüyle bır bütünluk ıcınde çağdaşlatırmaya devnmcı bır atılımla ivme kazandıran Büyuk Kurtarıcı, Türk Dılı'nın yabancı dıller Doyunduruğunaan Kurtarılmas'nı Isterken edılgın bır degtşmecı otarak değıl otıigan b r devnmcı olarok dovranmıştır Dınclerkıl bır Dogu toplumu olmaktarı cı<ıp Batı uygarlığmın bır parçcsı olman.n ve görenekçılıkten akı cılığa geçmenm ılk adımlarını bu devnmle atmıştır Turk toplumu Ortak ekîn dılımızde olduğu gıbl, bilım dılı alanında da, Cumhuriyet donemlnde vardığırnız aşama, kendıllğındencl bır yaklaşımta başarılamazdı Bunda. Ataturk'un kurmuş olduğu Türk Dil Kurumu'nun büyük katkısı vardır Bugunün billm adamları öğrencılerin kuılandıkları, onladıklan dılın gerısinde katmanın, kendilerı ıcın çağdaşlaşmaya ayak uyduramamak anlamıno geldığını aniamışlardır Bıl'm adamları, birkac yıl önce yayımlanmış yapıtlarını bugun okudukıarında, o gurı kullondıkları dılden neredeyse utanç duymaktadırlar. Toplumsal bıltmlerin ve uyguiamalı bıiımlerln turlu dallarındakl bılım adarrları crasında Ö2leştlrme gerekslnmeslnl duyanların sayısı her geçen gun bıraz daha artmaktaaır Bılım dilınde özleştırmenln karsısında olanlcr bıle, yenı sözcuk ve terimierın etkısınden kendılervnı kurtarmakta buyuk guçlükler cekıyorlar. Bu akım, özel, ya da kurumsat cabalarla tersfne çevnlemez. D.lde özleştirmeye karşı cıkanlorın kullandıkları başlıca «sav soz». «yaşayan dıl»dır. Bılım dıl.nın «yaşayan>ı oımaz. Bılımde sözcuk ve terlmler sureklı olarak ölur va yeniden yaratılırlar. Bılımın başdondurucu bır htzla llerledığı bır dunyaaa, «yaşayan» dedıklerl dıli korumayı başarmok olanaksızdır Durağan bır vaşayon dil düşünmek, dılde dağll devrıme. evrıme inanmış olanların bıle savlarıyla bağdaşmayacak bır ozlemdir O düşuncede olanlar, «yaşayan dil korunsum derken, «yaşamayan bır dılın korunmasını» istemekte olduklannm oyrımına varamıyoriar. Görmuvorlar kl. bugün, Umvers'te Seçrrte ve Yerleştırme Sınavianna Katılan yarım mılyon oğrencı, ancak «uydurma» dıye sucladıklan bır dılle sorulan SOTUları yanıtlayabılıyorlar. Aslıno bakılırsa, Dil Devrlmi'nln karşısında olanların çoğu genellıkie Türk Devriml'nl bütunüyle lclerıne bır türlü sındırememı$ olanlardır. Düde de, kımı sozcüklenn yanlış kullanılmasıno değıl Devrim'in özune karşıdırlar. Atotürk Davrlmi'nl ozde benımsernls olmaktan uzak buıunduKİanndan, Dil Devrıtnrnln korşısında olmak da, bır görev bır zoruniuluktur, onlar loın Bu tutum ve aavranışıyla, belkl de, Ataturk'un cağdas lasma buyruğuna ayak uyduramayan tnj gelenek bekcilerl ıcte ve dışto, Türk topiumunu yerlnde saydırmakta yarar goren cevrelere, aynmına varmaksızın, araç olmakta dırlar, (ARKASI YARIN) İKTİOARIN BAŞBAKAN ADAYI CALVO SOTELO DIŞ HABERLER SERVİSİ Baçbokan Adolfo Suarezin geçen haftakl beklenmedık |stıfasmm ardından Ispanya, faşıst dıktator Franco'nun olumun den sonra kurulan genç demokrasısınln 4,5 yıllık tarıhınde en cıddl bunalımto karşı karşıya kalmıştır Suarez'ın ıstıfasından sonra iktıdar partısınden başbakanlıga aday gostenlen Calvo Sotelo nun kışıliğı ve Suarez'ın kendısıne sağladığı destek ılk anda genc başbakanın ıstıfasının ulkede buyuk bır sorun yarat mayacağı bıcımınde yorumlanmış, ancok daha sonrakl sıyaso gelişmeier, Ispanya'ya ılışkın yorumlarda bır sag askerı darbe olasılığını bıle gündeme getırmıştır. Suarez'in llderllğinden Istıta ettığl iktıdar parUsl Demokratık Ittıfak. monarşıstlerden sosyai demokratlara dek genış bu siyasal yelpazeyı ıçeren bır partller koolısyonudur ve Parlamen to'da coğunluğa sahıptır Partı ve ordu sag kanadının baskılc rı sonucu Istıfa ettığı belirtılen Suarez in yerıne partının yen başkan ve başbokan adayı Calvo Sotelo ıse Suarez'e orank partının daha sağında yer almaktadır Ancak partının tutucu sağ kanadının ağır taplar.na ragmeı ılımlı sagcıların desteğındeki Sotelo'nun adaylığa secılmesı Sı arez'ın cekılmesl lle doğabilecek muhtemel sı/asal bunalımıı en hafıf bıcimde atlatıldığı bıçımmde vorumlanmıştır Nö var kl Sotelo nun adaylığmın ardından Demokratik İi tıfak Içındekl sosyal demokrat kanat, Sotelo'nun adaylığım de teklemek ıçın ağır koşullar ortaya surmuşlerdır Sosyal Demo rat kanadın desteğınl çekmesı. Demokrctık Utıfak'ın parlamer to'da azınlığa düşmesl ve dolayısıyla Sotelo başkanlıg nda b hükümetm kurulamaması anlamına gelmektedır. Bu gellşmelere koşut olarak ulkenın ıkıncı buyük partısl < lon Sosyalıst Işci Partısı nın lıderı Felıpe Gonzaleste başbakc lığa aday olarak ortaya çıkmıştır Komünıst Partı ıle parlame to'dakl Bask ve Katalan mıllıyetcılerınm desteğmı saglayat lecek olan Gonzales, o durumda Parlamento cogu^ uğunu < kasında bulacaktır Ancak bu olası ık bıle başkent Madrıd'ın yasal kulıslerınde Ispanya demokrasısının nok*alanması ve t sağ darbe olasılığı soylentılerını yoğunlaştırmıstır Sıyosai ortamdaki bu beklenmedık gergınlık sonucu Kı Juan Carlos, ABD'ye yapacağı resmi gezıyı ıptal etmek zoru da kalmıştır.. Orhan Birgit yarın Sıkıyönetim'de yargılanıyor Dünya Gazetesl'nın başyazarı Orhan Bırgıt ıle eskl Yazı Işlerı Müdurü İlyas Yeşil, yarın İstanbul SıkıyoneVm Komutanlıgı 3 Numaralı Askerı Mahkemesınde Mılll Güvenlık Konseyı'nin 7 numaralı bıldırıslne uymayarak TCK'nun 526/1 maddesine karşı geldıklerl savıyla yarın yargılanacaklardır. Dünya Gazetesı'nırı 25 Kasım tanhll sayısında cOlaylann İçin den» koşesınde yayınlanan lElektrik Kısmtılan ve Salom Politıkasu adlı yazıdan doiayı Başyazar Orhan Bırgıt, Konsey n err r ve bıldinlerıne karşın partı mjcadelesını sjrdürdüğü savırdan ynrgılanacaktır Savcı, Bırgıt ve Yeş l haklarında 4 Ile 8 av aasında mah<umıyet Isteiinds bLİıınmuştur GUNEŞ YARGllANDI lcı«ıer eSKi Bakar arındon ve CHP eskl Sakaryc Senatoru Hasan Fehmı Guneş, dün Ankara 7 As'ıve Ceza Mahkemesınde AP Gumüshane esk) Senotorj Omer Nacı Bozkurt'a parlamento kulıs nde sılah cek mekten yarçılarmıştır Guneş, sorçusunda 1979 kasım ayında rneydana gelsn olay günu gundem d sı konuşma yaptıgını Ömer Nacı Bozkurt'un kend s ne küfur ettığım kor dora cıktığında ağr kufurlerını sürdurdüğünu soylemıştır Guneş, daha sonra aralannocs AP II Aia Bodur'un da bulunduöJ qrubun etrafını sararok kendısına vurmaya başladı''lannı ve kendısınl korumak Içın sılahını cektığını bıldlrmıştir. Duruşma ertelenmlştlr CAKMAK VE ERDEMİR Bu arada AP eskl Bolu Milletvekıli Ahnet Çakmak, tehlikeli araç ku'lanmaktan, AP es kı Ağrı Mılletvekılı Mıkall Erdemlr de Ankara Numune Has taneslnde görevll doktorlara sl dün varqılanİSTANBUL HABER SERVİSİ 1931 Cumhuriyet İDAM MAHKÛMLARÎNDAN BİRİ KACTI Menemen 4 (Hususl muhabırımızden Dıvanı Harp tarafındcn ıdama 1 mahkum edılen ?8 k.ş nın Infaztarı dün geceyorısından sonra yapılmıştrr. Ancak ıdam sehpalarının onuide fcır kaıışık ık çıkmış mahkum Huseyn kacmaya muvaffak olmu> ELÜ YIL ÖNCE Sözeükbiürn açısından Dii Devriminden çıkarıiabilecek sonuçlar üstüne Prof. Dr. Doğan AKSAN Kral Carlos Bask bölgesini ziyaret ederken şiddetii gösteriler oluyor tur Menenen harıcıne ka can Husevın takıp ed<lrrıektedır Idam edılen rrahkumıardar> Mehmet Emm ve Josef ıdam sehoası önunde, ıpı boyunlarına ge çır rlerken «Yaşasın Türkıye Cumhuriı'etı» d /e bağırmışlardır Adana 14 (Hu. Mu) Hükümetm manevı şahsına tecavuz edecek mahl yette neşrıyatta bulundufjundan dolayı «Yenı A «YENİ ADANA» GAZETESİ MÜDÜRÜ TEVKİF EDİLDİ n Sözcukbtlim (lexicologi«), bilındiğı glbt bır dılın sözvarlığını (vocabulaıre) Inceleyen bır dılbılım dalıdır Geçmışı cok eskıye gıden bu çalışmalarda bugun yeni yöntemler uygulanmakta, yenl kavramlar bellrmış bulunmaktadır. BıZ bu bıldırımızde Türk Dil Dev rımınl iste bu acıdan ele alıyor, özet olarak şu gözleTi ve vorgılara vcrıyoruz: 1 En eskl yazılı ürunleri (Köktürk yazıtları) ve bızım Eski Türkce dıye andığımız ev resı üzennde (Vlll IX yuzyı!\ Incelemeier ya pılacak olurso Turkçenın genış btr sözvarltğı na sahıp olduğu, guclü anlatım yollarının bu lunduğu gorülür. Sözcuk tstatistığl İBcelemelerine başvurulacok olursa Köktürkçeds v°bancı öğelerin sayısının %1'ın altında oldu gu, yabancı külturlerte sıkı ilişkılerln kuruldu ğu, blrçok cevlrılerin yapıldığı Uygur dönemmde tse bunun %10 dolayında bulunduğu ortaya çıkmaktadır2. Türkcenln sözvarlığında yabancılaşmo XIII. yüzyıldan sonra büyuk bır artış göster KRAL CARLOS GUC DURU BILBAO Isponya Kroiı Juan Carlos ve Kralıce Ssf o nın Bolgesıne yaptıkları ziyaret sırosında yu^lerce Bask Mı.ııy gosterı yapmışlardır. Gostenler sırasında Bask Mıllıyetcılen ıle polıs aras ndı tışma çıkmış, otobusler devrılmış, ateşe verılmış. vcngın bc ları atılmıştır. Bask boigesıne yoptıkları resmı zıyaretın tlk gününde yet aılesı şerefıne verılen davetler, yollarda Ispanya bayr sallayarak kendılerınl karşılayan ve sevgı goster lennce bu halk ile Bask amblemlerı ıle gosterı yapan kalabalık buyı tezat oluşturmuştur. llımlı Bask Mıllıyetçl Partıslnln blr sözcusü, cncekl ç gösterılerde bır partı üyesının gosterıcıler tarafmdan tartt dığını ve tekmelendiğıni acıklamıştır Daha sonro polıs, gc cı'enn dağıldığını, asayışın yeniden sağlandığını ve dort gc clnın gozaltına alındığını bıldırmıştır. (a a ) da as. gaze'esı sahıp ve r^eso mu3uru te'.kıf edılmıştır Yazılan makalede rızası bulunan Muzafter Bey de aranmaktadır.. Ilk tedrısat oğretmentermın maaşlartndan ka zanç vergısl kesılmesıne devam edılmektedlr. llk İLK MEKTEP ÖĞRETMENLERİNDEN KAZANÇ VERGÎSİ KESİLİYOR llgılı bare rı konunu beIrienır beliflenmez tahsıl edılen bu oara sahıpleri