27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 13 ARALIK 1981 if~ Rirleşik Amerika"nın Ortado&u ve Yaİi D ' u n Asya'ya yönelik «stratejik bufc * " t u n l ü k » planlan, Turkiye için git1âkçe çokboyutlu bir sorun oluşturmaktadır. Üstelik. NATO üyesi olmaklığı açısından, ülkemız bir de Sovyetler Bifliği ile Avrupa'daki Amenka arasmda tırmanan gerilimin eylemli olarak içinde bulunmaktadır. Kaldı ki, bu kez salt siyasal ya da ekonomik değil. her iki ortamın da somut sorunlarla karşı karşıya bulundugu bır iç aşama söz konusudur. Dahası, dünya, «sürekli bunalımldr» surecinden «boğulurcasına bir bunalıra» evresine kaymaktadır. Görünürdeki • refah toplumlar'» içinde kabaran yitirllmiş amaçhlık«ten olduğu denli «geri kalrruş. toplumlar» içinde de giderek «saptırılmıs amaçlar»dan kavnaklanan «tabancasını kaptığı gibi sokağa fırlayıp rastgele ates etmek» turundekı gerçekustücü duşunce belli bır patlama noktasında düğürnlenmektedır. Çok yönlü karmaşanın düğümünü dolaysız bir araçla «silahla» çözmek i&e, açıkça gözlendiği gibi, Birleşik Amenka askersel çevrelerinde yaygınlığı artan bir önerme biçiminden eyleme konulma zorlamasına gecmektedir. Aranılan, bu eylemi geçerli kılacak herhangi bir «nedendir. Ve yine gözlenen odur ki, nedenm oluş gerçekleri dogrudan yaratümak istenmektedir. Egemen düzenin yeniden üretlmini güvenceye almaya yönelik silaha başvurucu bu eğılımin. düzen değışiklığı uretme çabasındaki Avrupa toplumlannca tepkiyle karşılanması da, bu noktada kolayca anlaşılabümektedir. Hlç kuşku yok ki, Birlesik Amenka knr maylan, böylesi yoğun tepkileri bir anda asabilmeyi savlarnamaktadır. •Zamanlamayı bir süre durdurmamn lehte bir etken» olduğu göruşündeki Ulusal Guvenlik İşleri Danışmanı Richard Allen ile «zamanı şimdiden ayarlamak» tutkusundaki Dışış 82 Bunahmını Asmak DÜNYA, «SÜREKLİ BUNALMLAIU SÜRECİNDEN «BOĞULURCASINA BUNALIM» EVRESİNE KAYMAKTADIR. ÜLKEMTZİN BU DÖNEMİ, TARİHSEL SAĞDUYUSUNA DAYALI. BİLİNÇLİ VE SEÇİMLİ KARARLARLA AŞACAĞI BİR GERÇEKTİR Vedii BİLGET Emekli ler! Bakanı Alerander Haig arasmdaki abartılmış karsnlık bile, temelde ayni yonsemeyi ıçermektedir. Brüksel'deki son NATO Konseyi toplantısmda kararlı ve direngen çıkışlarda bulunacagı varsayılan ABD'nin takındıgı geçiştirıci tutum. ancak bır erteleme taktıği olarak algılanabilir ve yukandaki yonelimln somut bir doğrulaması sayılabilir. Ancak, bu erteleme «zamanlamayı nereye değln durdurmuştur?» ya da «zamanlama hangi asamaya ayarlanmıştır?» sorulanna yanıt aramak da yadsınamaz bir önem ve ivedılik gostermektedir. Ancak, bır sıra Avrupa toplumunun «karşılıklı bağımlılık» kavramına artık yüz vermeyip bagımsız bır ilışki yeğledığı guncel ortamda Wa&hington'un Ortadoğu'da ve Yakın Doğu'da bağımsızhğına daha az özen gösteren ülkelerle kotaracağı yeni bağlantılar belirleyecektir bu yanıtı. Kuşkusuz, bir de ABD' deki ekonomik politıkanm yol açtıgı yönetıme guvensizlık bunalımımn derinlesmesine koşut girişimler. Ne var ki, türlu etkenler gözetildiğindo ve özellikle eskı Ulusal Guvenlik Işleri Danışmanı Zbignew Brzezinski'nın açıklamalan kapsamlı biçimde irdelendiğinde 1982 ilkyazının oldukça sıcak geçeceği öne sürülebilir. Bu Amiral bakımdan, önümüzdeki günler, kimi Avrupa stratejilerinin NATO'nun varlığı gerekhyse bunun ABD ile mı yoksa ABD'ye karşm mı daha gerçekçi bir savunma örgutü olacagı tartışmasına gırişmeleri bile »asırtıcı olmayacaktır. Ve, Avrupa'nın kendıne daha özgur hareket alanlan aramabi denli ABD'nin bölgedekı zoraki konumunun ulusal varlıklarını zedeleyıci sayan kinu Ortadoğu ülkelerinin de gerçekten önemıi yönehmlere gırişecekleri daha bugünaen bellidlr. Durum bu olunca, en duyarlı konumdaki ülkenin. Turkıye'nin, Ortadogulusundan Avrupalısına ve Amenkaya degin türlü ülkelerce baskı ve etki altına alınmaya kalkışılroasının temel gerçegı de az çok belirlenebilır. Üstelik, önümüzdeki yıhn tlk aylannda bunlann daha da yogurüasmalan beklenir. Nedir ki. dünyadakl boguluruMina bunalımdan böyle bir pay alan Anjcara'nın, olgulan anında tepkilerle değil. tarihsel sagduyusuna dayah bilınçli ve seçımli kararlarla aşacagı da bir gerçektir. Çünku bunu sağlamada yetkin ve olgun deneyimleri vardır ulusumuzun. Egemenliginl hıç bir baskı ya da dayatma karşısınaa askıya almayacatını Kurtuluş Sava^ı gunlerinde dfc, onu izleyen kuruluş surecinde de bir çok kez kanıtlamıjtır. Bugun yeniden bir kuruluş evresinde bulunulduğu kanısı varsa, buna koçut bır kartıtm da bu olması esastır. fçendeki olağanüstü ortamın boyle bir davranışı önleyecegini sanmak ise yanılgıdır. 12 Mart gunleri daha sona ermeden göreve gelen Sayın Fahri Korutürk, o donemde bile şoyle konuşuyordu. •Mılletunızın kanunlar çerçevesmde oiarak, kendi egemenhğıne sahıp çıkma yolunda girişmiş olduğu siyasal, sosyal ve ekonomik iddıa ve mucadeleler, cumhuriyet ıdaresinın bıze kazandırdığı hayatıyet ve modern dev let anlayışının reddolunamaz delilleri olarak, hepimiz için gelecege guvenle bakmaya vesile olacak gelışmeler olarak degerlendinlmelıdir. (#) Bu bıhnç gerçekten de yerleşmışür ulu sumuzda. Toplumsal katıiımlardâıi soyutlanmış bir çağdaş uygarlıgın yani demokrasinin hedeflenemeyecegi tcıskançlıkla savunulan bir ınanç olmuştur. Ve kesınkes bilinmektedir kı, uLkede ulusa dayah egemenligin cayılamaz ön koşulu. yaz gı belirleyici ya da bunda başat etken sorunlann çözümune tum ulusun dogrudan katıhmıdır. Ancak ve ancak boylelikle ulusal egemenlik, bagımsızlıgın butünleyici unsuru olur ve hiç bir baskıya boyun eğmez. Ne de insaniannın esenligini başka bir ülkenin çıkarlanna payandah kılar. Bu nedenle, Ankaranın hiç de içinden çıkılamaz sorunlarla karşı karşıya oldugu savlanamaz. Yapılması gereken tek çey, ABD'nin Ortadogu ve Avrupa pohtikaıarının ulkemıze etkileri ve sonuçlan konusundakl sorulara, tüm ulusça tartışma suzgeçinden geçırilecek yanıtlar geürmek ve •Cumhuriyet idaresinın bıze kazandırdığı hayaüyet ve modern devlet anlayışuao red dolunamaz delillerini» bir kez daha ve 2aman yıtirmeden gözler önüne sennektir. 1982nin ilkyaz bunalımı da ancak böylcce aşılacaktır elbette. Başkaca olasılıgı yoktur. (*) Milllyet, 29.4.1973. Bu Kitabı OkuyunuzL Ekımm 19'uncu günü bu koşede «Bu kitabı okuyunuz» başlığıyla bir yazı yaymlanmıştı Sozkonusu. Docent Server Tanılli'nin «DEVLET ve DEMOKRASI» adlı 650 sayfalık yeni yapıtıydı. Bu konudo bir dızi mektup aldım. Okurlar ya kitabı bulamodıklarından yakınıyorlor, ya da odemeli olarak tDEVLET ve DEMOKRASİının adreslerine yollanmasmı ıstıyorlardı. Bu mektuplan tek tek yanıtlamok olanaksızdı İstcıbul Ün'versıtesı'nın 2358. İstanbul Hukuk Fakultesi'nın 637 sayılı yayını olan kıtap tıemen tukenmiştı. Oysa o yaz:da belırttığim gıbı « Aydınlık bir dil, pınl pınl bir billnç. çağdos btr montık, »omut bir yaklaşımla dünyanın ve ülkemizin gerçeklerini dile getiren bu 650 sayfalık yapıt her TürK yurttaşmın evinde bulunmalıdır.» Bır başvuru kitobıdır bu.. Başucu kitabıdır. İVİT OKTAY AKBAL Z B i l i m Dtinyası /vfehbi BELGL Yetkin'i Anmak Hflvın Y Savaş Nasıl Baslayacak? Kükleer savaş nasıl başlayacak? Resmi bır savaş ilam ile ml, birden bire mi? 1907 tkinci La Haye Konferansı, savaş ilanını zorunlu saymıştı. Binnci ve Îkinci Dünya Savaşları, bır iki istisna dışında (özellikle Japonya'nm Pearl Harbor baskmı dışında) ilanla başladı. Bu gün de öyle mi olacaktır? Sanmıyorum. Nükleer savaş baskınla başlayacak gibi görunmektedır. Boyle olması da zorunludur. Bu savasta kim daha önce davranırsa üstünlüfü o sağlayacaktır. Üstunlük gerçekte üstunlük mü yoksa «altınhk» mı olacaktır sorusunu yazımızm sonuna bvrakıyomrn. Amerikan KonTresi'nin Teknolojl Değerlendırme Bürosu (Congressional Offiee of Technology Assessmentl. nükleer savaşın başlayışı ve tahrıbatı üzerinde geniş bir rapor hazırlatmıştır. Kuşkusuz Sovyetler de aynı «eyi yapmıstır. Amerikan raporunu incelemek, bize her iki rapor hakkmda fiklr verecektir. Savaşm unyda ve yerde aynı anda başlaması kesin görttnüyor. Uzaydaki dev «nydu götler ve kulaklar» kör ve sağır edilmedikçe baskının bir anlamı kalmayaeaktır. Düşmamn bilgi edinme kaynaklannı kurutmak, savaşm, öteden beri ilk kuralıdır. Amerikan Sovyetlere veya bu ülkeden Amerıka'ya, Avrupa'ya atılacak füzeler en çok yanm saat, en az 510 dakika içinde hedefe ulaşacaktır. Bu süre içinde canavar düdükleri, radyolar, televızyonlar savaşm baş ladıgını, bombalann gelmekte olduklannı haber vereceklerdir. O anda herkes sığınak bulma kargaşası içine gırecektir. Ancak, îkinci Dünya Savaşı için hazırlanmış bodrum odalan bu işi göremeyecektir. Işına ve atom zehirine dayanıklı sığmak lann en az 40 santim kaunhgm da beton duvarlardan ve havayı zehirden süzerek verecek süz geçlerden oluşması geregi vardır. Her sığınakta en az 30 gün , lük yiyecek. içecek stoku bulunması zorunlu sayılmaktadır. Işm tehlikesinın yoğunluk süresi 30 gündtir. Amerikan raporu, böyle sıgınaklarm bulunmaması, olsa da yetmemesi yUzünden 14 milyon Amerikalının öle cegini kabul etmektedir. Bombalar ya havada, ya yerde patlavacaktır. Bunlar, yerde 70 metre dertnlikte, 300 küsur metre genişlikte kuyular açacak, ısı, birden, gUneş yüzü ısısma vükselecektir. Isı ve patlama basıncı her bomba ku yusunun çevresinde, «3.5» kilometre çaplı bir daire içindekl taşlan, topraklan, binalan, be tonlan, tuğlalan, ve tabii bütün canlılan, toz haline getirecektir. «6J!» kilometre çaplı bir dairenin içinde olup da ilk hücumdan kurtulanlarda tiçüncüderece yamklar görülecektir. Yine bomba kuyulanmn çevresinde 12 kilometre çaplı bir daire içindeki binalarm camları patlayacak, patlama basmcı, insanlan, yerçekim gücünün üç kaü bir güçle, duvarlara yapıştırarak ezecek, cam ve bina par çalan, saatte 160 kilometre hız la, göke ve her yana saçılacaktır. Bu daire içindekilerde ikin ciderece yanıklar görülecektir. Patlamayla havaya yükselecek mantar veya şemsiye bicımindeki ışmîı alev ve dumanlara 50 kilometre çaplı trir daire içüıden bakacak olan bir kez olsun bakanlar hemen kör olacakty. Bundan sonraki aşamada öldürücü ışın yağmurlan başlayacakbr. Patlama mantanndan vere ve ruzgârla uzaklara gidecek ışınlar 1.000 remiık, yani, normal olarak öldürecek ısmm üç katını bulacak ve bunlar, dört günde. 300 küsur kllometre genişlikte ve 1.000 küsur kilometre uzunlukta bir dikdörtğun ışm «Jacafından, bunlardan dökülen yağmurlar dıplere irflp yeraltı sularmı zehlrleyecektir. Hastalanma, bulantı, kusma ve ishalle başlayacak, ışınlamadan iki hafta sonra iç kanamalar, iç ve dış yaralar, dudak çatlamalan başlayacak. saçlar dokulecektir. Vücudun bagışıklık mekanizm&sı felce uğrayacağtndan, kolaylıkla hastalanüacaktır. Bunun sonucu tlfo. kolera... salgınlan başgösterecektir. Hastaneler ya yok olacak, yahut hastalara yetmeyecektir. Bu yüzden ölümler katlarca artacak, ölenler. gömülmeye vakit kalmadan çürüyüp kokmaya başlayacaktır. Doktorlar, çoğu ölecek hastaların hepstne bakamayacaklan için sadece iyileşebıleceklerle ilpilenecek, öleceklen, yalvarmalarma bakmadan, olüme bırakacaklardır. Bu tayamet havasında su bo rulart, elektrilc santralleri, metro teslsleri, otobüs ve dağıtım hiametleri diye bir şey de olmayacagmdan, sığınaklara inenler soğukto, k&ranlıkta, açlıkta, susuzlukta başka türlü bir ölüme yem olacaklardır. Bu arada tabü yangınlar ysngınlan izleyecek .yüzler tanınmaz biçimde yanacaktır. Amerıkada bu gün 2.000 yanık hastanesi vardır ve hastalara yetmemektedir. Savaşta durumun ne olacagı «ciyı sual»dir. Yananlara hemen ameliyat ve kan verme zorunu vardır. Ancak, o hengamede kimde kan olacak ki kıme verecek? «Kendisi muhtacı himmet bir dede / Nerde kaldı gaynya hızmet ed«.» Ekinlerin toplanmasmdan sonraki bır nükleer savaşın ürünlere fazla zaran olmavacagı ilen sürülmektedir. örnegin, bıığday ve mısır, insan için öldürücü dosdaki ısınlardan etkilenmemektedir. Pakat, kan kanseri yapan «stronsium 90» gibi ışın zerreleri topraga işleyeceğmden, tarlalar, bır yıl boyunca ürün veremeyecek. bımun sonucu olarak da, Amerika'mn ve dünyanın bir kısmınm «ekmek sepeti» diye adlandırılan «Günev Kanada Oklahoma» ve «Dogtı Wyomlnç Ohio» ovalan, yıllarca ürün veremeyecektir. Bu arada hayvanlar da va ölecekleri veya ışınlanacaklan için et, süt, yumurta, peynir.. gibi seyler «enderi nâdirat»tan olacaktır. Tiroid kanseri yapan «iod 131» adlı ışınlı izotop göl. nehit, havuz, barai sularma sinecektir. Alçak düseyde ıstnlar 40 yıl 'boyunes ölümlere yol nçacaktır. Dahası var: Patlamalar dünya çevresindeki ozon kusağmı tasrnen veva tamamen yok edeceğinden güneşin kanser vapan ışınlannı önleyecek dogal perde de kalmavacaktır. Bu. savas alanlan dışmdaki canlılann da kanser salgmlanna upraması sonucunu dopuracakto. Fakat. tuhaftır. dinozorlar döneminden kalma hamam böcekleri ile öbtir bazı böcekler, ısmdan zarar görrr.ediklerinden, yasamlarmı yine sürdüreceklerdir. Rapor, sınırlı bir savasta Amerika'nın ve Sovyetler'ln en az 2030 milyon insan kaybtna uğravacaklanm haber vermekte. ancak bu kadarlık bir kaybm yaşamı felce uÇratmayaeağını tahmm etmektedir. örnek olarak da Sovyetlpr'in Îkinci Dünya Savaşında 20 milyon insan kaybettıklen beürtilmektedir. Rapor. banşta bile yetersis Sovyet tanmımn savasta daha da feci durumlara düşeceğini haber vermektedır. Bir adamı öldürmenin en kesin yolu başını gövdesinden ayırmak oldugundan. rapor, WashinRton ve Moskova gibi «baş» niteliKtndeki kentlenn durumunu da ele almaktadır. örnegin, denizden Bevaz Sarava fırlatılacak 1megaton'luk bir atom bombasımn (1 milyon ton dinamit gücündeM bir bombanın') 10 dakika sonra hedefinl bulacaSı. saray ve rev resinde çalışanlann »o98'ini bfr anda yok edecegi haber verilmektedir. Dunım Moskova için de aynı olacaktır. Bunu önlemek için bellü yedek baskentler yapüacaktır. Ama, Paruk Nâfiz'in dizesi ile: «Sen bir âhn ribl daftian AnH kacsan da, yine ' Canavarlar sibl ASKIM seni tifclp edecek.» tki taraf da blrbirine bu kadarlık bir zarar verdikten sonra: «Aman, ben ettim, sen etree» deyip savasa son verecek midir? Sanmıyorum. îki taraf da birbirinin savaşma gücünü bütunüyle yok etmedikçe kılıcını kınına sokmavacaktır. O zaman, Hfimid'in Eşber'indeki «Galip sayıhr bn yolda maphro» sözü «mafinp savılır bn volda çallp» biçimini alacafc ve tskender'in gökten bakan ruhu ile Aristo"nun ruhu arasmda şu konuşma yinelenecek: «Rlsto bu nedlr? Zafer vey» hlçj» Devlet ve demokrasi kavramlarının her evlrt eslğlnden icerl gtrdığı ve tenceresınde kaynadıı5ı bir Türkıye'de yaşıyoruz Ne var kı, Anayasa dan. ddmokrasiden, devletten. ozgürlukten, siyasal partılerden. ulusculuktan insan hoklarından, sosyalızmden kapitalizmden, sosyal odaletten, 6osyal sınıflardan, özerklıkten ve cağdaş devletın bir dızı kurumundan s o ı acan coğu yetkıli kışı en ılkeı kavramları bılmıyor Kavram kargcşası. Turkıye'de toplumsal kargaşayı üretmıştır. Şımdi yeni bır Anayasa surecinde yaşayan ülkemızde Server Tanlllı'nin kitabı «yol gosterici» mtelığıyle ayrı bir değer taşıyor. Deviet. demokrasi ve Anayasa Cıstune konuşmak ısteyen1er, bu kitabı okumaklo cok şey kazanacaklcr, doğrularlo yanlışları birbırinden ayırmok ıcirt b'r kılavuz edınmış olacaklardır. Server Tanıllı'nın kitabı her yurttaşın kıtapiığmda bulunmalıdır Sımdı bu değerlı yopıtın 2'inci baskısı yapılmış, tüm kıtapcıiara daöıtılmıştır. Isteme adresi: SAY Kltap Pazarlama Yayınları Nuruosmariye Caddesi Türbedar Sokağı, Numara 4/1 Coğoloğlu istanbul. Telefon: 28 17 54 irrai yaş fark rardı araıaada... O 1947 ywnm «nımBiyorum. Bebek koyuna bakan bahçeU ahşap evl. Güzel bir t«mımız akşam Ustunü. Bır ıki dostla oturmuş çay içıyoruz. O bır şezlongta oturuyor, bizler hasır koltuklaraa. Konumuz edebıyat, sanat, yanl gerçek yaşam Gundelık poliükanın dışmda ne varsa onlardı konumuz. Oysa karşınuzdakı genç adam daha 47 yaşındaydı iktidar partlsinın mılletvekUiydi, profesorlUktcn gelme bir milletvekili. Adı bakan olacak poUtikacılar arasmda geçiyordu, Müli Egıtım Bakanlıgı'nın en guçlü bır adfiyı idı. Ama öjrlesine uzaktı kı siyasal tutkulardan; onun ıçin dnemll olan sanattı, şiirdı, byküydU, romandı. Suut Saffet adıyle şiirler yazmıştı gençlik yülarda, bir de kıtap çıkamuştı yirmi yaşındayken: «Şi'rl Leyaı.» «Gönlüm tehl... Ve yoklur onnn ş'mdi kimsesl Yalnız safır lahidleri »estendiren tayal», «Kararan gö\ daha sık sık nefes altnakta ikea Kanşır raıgine şemain ylne son damla kanı» dıye. Ahmet Haşım sevgısının izlennı taşıyan dızelerle... Bır şıır tutkunu, sanatçı yaratılısh bır aydın. Kısa sürede anlar kı, şiırde «yenı» bır yaratma, yeni bır yapı kurmak busbütun başka bır ıştır, bır ugraştır. Ama gerçek aydm olmanm, gerçek yazar, eleştıricı, kısacası «insan» olmanın yolu şurle savaşımdan geçer. 1923"un şaın Suut Saffet, yıllar sonra değerü bır «hoca», benzen az bulunan bır estet, etkıli bır deneme yazan, öğrencılerinın yetişmesınde etkln bir yol gosterici olabılmışse, ışte bunlan, hep, o genç yaşlaraakı şairliğme borçludur bence.. Suut Kemal Yetkın'ın «Denemeler» adü kıtabını otaıdum bir kez daha. Bende pek çok mektubu vardu:. Eenim de ondk . 1947'dekı tanısmamızdan, «Sanat ve Edebiyat» dergısindekı işbirlığimizden, Tercüme Bürosu'ndakı çalışmalanmızdân, «Vatan» gazetesindekı yazarlığından, en başta da insan ve dost olarak yakmlıgmuan Eilınmez ızler kalmıstır bende. Ne yazık kı son yülarda goruşememenin, o eski söyleşileri sürdurememenin acısı ıçımde .. Yaşam oyunlan, yazgı mı, rastlantı mı, bir sürelığıne aralıklar koyar dostluklara, nedensiz, gereksiz ve anlamsız . Anlarsınız yararsızlığım, boşlujunu boyle kaçışlann, ama is işten geçmiştir. Hacettepe Üniversıtesi kı Yetkinin son yülannda ders verdıgi, Cömert gibi, Renda gibi, daha nicelen gibi genç sanat tarihçilenne, estetikçilere yol gosterdiği, destek oldugu bir bilım ocağıydı Ord. Prof. Suut Kemal Yetkın amiına bir seminer düzenledi geçenlerda Yurt dışında bulunduğum ıçin zamanında bu konuyia ügilenemedim, bu ilginç seminere de katüamadım. Ama bu topîaniıda yapüan konuşmalan okudum. Dosuım Hıkmet Dizdaroğlu*nun «Denemeci Suut Kemal YetKln», Gunsel Renda'mn «Suut Kemal Yetkin'ln Bılimsel Kışılıği», Adnan Turani'nin «Suut Kemal Yetkm ve PlastiK Sanatlar» adh tacelemeleri 1980 yuının 18 nısan günü aramızdan aynlan Yetkin'i değısık açılardan tenıtan yazılardır. Renda'ya göre, Suut Kemal Yetkin «Atatfirk TSrklye'slnde Baü ve Tflrk kültürierlnl birlikte özümleyebilnıiş büyük aydınlardan biridir. Yanda kalan anuanrjn başında şöyle bir cümle varmış: «1920lerden lıu yana güzel ve öykusü fizerinde yazıp damrunu> Güzel ve o guzelliğin öykusü. . Şiin de diyebilirdı. Gençlik yülannm şaırlik tadını, şlir özünü yaşhlığında da korumasını bumişti. Yaşamı hep bir sair bakışıyle izledı. Her anmda öir sanat güzelliği arayarak, bularak... Renda şoyle yazıyor: «Gerçekten de sanatta «güzel.j arayan Mşiycîi. S. K. Yetkin. Estetik biliminin sanatm her türüyle ne denli îçiçe oldağunu hemen her araştınnasında vurgulamış «estetik sanat tarihi olmadan yapdamaz. Güzelliği mutlak olarak sanat eserinden soyutlamı? görenler için sanat tarihi estetllrten ayırmamak» için büytik özen gostermiştir.» Eskıyi yeniden yeniyi eskiden ayırmamaktır sanat begenisı. . Eskımeyen her şey yenidir, «guzel>.i yaratabilmek yeter bunun için... «Sevmek başka şey, beğenmek başka şeydir» der Yetkin. «Sanatçı yarattıgını Ukin toplnma değiı Kendine beğendirmek ister» gibi sözleri zamanında tartışmalar yarattı. Ama o günlerde böyle savlara karşı çıkanlar öa zamanla sanat yaratmasının «kendi kuralı» oldugunü, başka kurallara bağlanmanın yanUşlığını anladılar. Yetkm'in yaalan, mektuplan, sanat ve edebiyat üzerine denemeleri, incelemeleri «Tüm Yapıtlar»ı olarak yv yınlanmalı. . Ataç, Eyüboğlu gibi Yetkin'i de yarınkl kusaklar, gerçek kişiliğı. denemecilıği, büım adamlığı, sanatçılığı ile tanımalı, anlamalı... «Güael'i ve onun öyküsünü» yaşamı boyunca duyup yazmış Yetkin'e karşı «güzelsden yana olanıarm borcudur bu... Docent Server Tanıllı. Strasbourg Ün'versıtesrnd* ders vermek ve colışmok icin ıkı yıllığına Fıansa'ya gıtmıştir Tamlll, Strosbourg'ta «Caödaş Turklye'nln Kültür Tarlhı» üstüne dersler verecektir. Ne var k. Strasbourg Üniversıtesi «Türkiye Etudier Enstitüsüınun kıtaplıflı pek zoyıftır. Bu gerçeğı yerınde gören Tanıllı, Turkıye ustüne yazıiı kıtnp istıyor. Tarıh, ekonomi, s^syolojı, coğrarya, anı, özyaşam, ıstatistık. edebiyat ve renzen alanlcrda Turkiye'yı ılgılendıren her tur kitap ve dergı aşoğıdaki adrese yollanabılır: Instltut d*Etudes Turques 22, Rues Deseartes 67, Strasbourg FRANCE Server Tanıllı. cağdoş Türkıye'yi tems;ı eden blr ınsandır: dışardakı en güclu kultOr elcimızriT Yalnız kıtapıarıyla ve kafasıyla değıl; yasamıyla da cağdaş Turkiye'nih fikır. Kultiır. sanat hayatının canlı bir uygarlık anıtı gibi Strasbourg'ta bızlerl yuceltecektır Bır yoı göstencıdır o... ~Turkıye'den Selam TanıllıYa. kucak dolusu »evgi ve dostluklarlo... . CCumhuriyet 1931 13 ARALIK 1931 Tasarruf haftası başladı Ankoro 12 (Telefonla) Tasorruf haftası bugun saat 12'ae Halkevı'nde Başvekıi İsmet Paşa Haz retlerının verdıklen nutuk ile başlamıştır. Bu toplantıda Meclıs Başkanı Kâzım Paşa Hz. ile butün ve killer ve mebuslar hazır bulunmuşlardır. ismet Pa sa Hz."nln irat ettikleri nu tuk şöyledin f Mıliı Iktısat v e tasorruf mücodelesınin ikın ci senesini bttlrdık, şımdı üçuncü senesine başlıyoruz. Nadır teşebbüsler vardır ki. haiz oldukları müsbet mahiyeti ve zaman geçtikce bütün bir milletin alakası İle onun yıldönümlerı bayram gün leri g'bl milletin genel se vincine kaynak teşkıl eder. Bugün onlardanbiridir. iki sene evveı tasarruf ve iktisot mücade'esi zor şartlar icmde başladı. Bugün, görüyorsunuz ki bütün dünyada varlık mücadelesı halinde geroekleşen iktisadi mücade lede vatandaş olarak kar şımızda bulunan başlıca engel kuçakcılardır. Kaçakçılığhi bır memlekete yapacağı kötüluğu rtıc kımse yapamaz. Harlcten hıç bir düşmon bugünku durumda memleket dahllınde kacakcılığı organıze eden, teşvık eden, totbık eden adam kadar memlekete fenalık yapamaz. Bağıracaksınız, anla tacoksın.z soylıyeceksınız, bulabMdığınız yerde yakasından tutup devlet kuwet:ne teslım edeceksı nız. Bız ilerleyen bir milletlz. Gelışen bir mılletız Gelişme volları dolup taş mış artık yapacak ışı kal mamış oian bir mıllet de ğılız. Durmadan yem imkânlar yaratacak ve durmadan llerleyecek olan bır milletii. Yolumuzdakl her engeli ortodan kaldıracak ve dur maksızın ıierlıyeceğız • İsmet Paşa Hazretlerınin nutkundan sonra Kız Enstitüsj tarafından* Yer li Malı Kullan» pıyesl tem si! edı'miş ve ceşıtli filmler gösterilmiştir. / Millî ff Piyango, • . \ yılbaşında / • •V 1 kişiye J •^ \ ' .40 MİLYON ~" verıyor, değilmi?.v/ Cumhuriyet Sahibi: Cumbunyet MatbaacıliK ve Gazetecılik TjCş. adma NADÎR NADt Genel Yaym MUdüril HASAN CEMAL Müessese Müdürü EMÎNE DŞAKLJGtL Yazı tşleri Müdürü OKAY (İÖNEMSIN Basan Te Yayan : Cumhuriyet Matbaacuık ve Gazetecilik TA$. Cagaloflu Türkocağı Cad 3941 PosU Kutuau: 246 tSTANBüt TEL.: 20 97 03 BOROLAR: • ANKARA: Konur Sokak 24/4 VîîNtSEHlR Tel.: 17 58 25 17 58 86. tdare : 18 33 35 • IZMİR : Halit Zıya Bulvan No: 65 Kat: 3 Tel.: 25 47 09 13 12 30 • ADANA: Atatürk Caddesi, rurls Ha»a Kurumu tf Hanı.'Kat: 2. No • 13. Tel • 14 S50 19 731 tmsab 6.31 Güneş 815 T AK V îM 13 ARAUK 1981 öfcJe lkinrti Akşam ia ns I.Î^R mı Yatsı 1010
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle