Katalog

Cumhuriyet 10 WASHlNGTON 1961'In Aralık ayı tarihe. Türk Amerikan llişkilerinde hareketli bir oy oiarak gececek. Savunma Bakanı Caspar VVeinberger ilo Dışişleri Bokanı Alexander Haig'in Ankara ziyaretleri, Brüksel'deki yıllık NATO toplontılarında yapılocak göruşme ler, yenl işbirliği anlaşmaları, oskeri ve ekonomlk yardım ta•orıları... Bir yandan, iki ülke arasmdaki tüm konular enine boyuna ele alınıyor, öte yan«Jan bu ilişkilere ysni ilmikler otılıyor, yeni boyutlar kazandırılıyor. Wash!ngton Türkiye'ye Ikl ctyrı cerceve icinden bakıyor: blrlncl çerçevede, kuzeyden gelebılecek bir tehl keye karşı kurulmuş ortak bir savunma ör gütünün üyesi, «müttefik» Tur klye var. ikinci cercevede ise, bölgedekl son olaylar nedeniyle jeopolitik önemi daha da artmış olan, bir «Ortadoğu ülkesi» Turkiye. Bu iki cerceve bazen birbiriyle iyice cakışıyor. bozen de önemli ölcüde ayrılıyor. Cerçeveler tam cakıştnadığı dönemlerde tlklli lllşklton ayrı bir öfiem kazanıyor. lclnde bulunduğumuz dönem, böyle bir dönem. Buradakl siyasal gözlemcller, Savunma Bakonı VVeinberger"ln Anlcara'dakl görüşmelsrine ve varılan anlaşmaya bu Iklncl cerceve icinde özel bir önem veriyorlar ABD'II plancıhJnn Türkiye'yl Ortadoğu'da hangi roller lcinde görmek Istediklerl aynntıları lle açıklangö«terdl$ tepkiyl yonlıç v« zorarlı buluyor. Turkiye'deki yönetimln «makul bir «üre için d«> demokrasiyi gercekleştire ceği yolundaki görüşünu sürdürüyor. Hatta, yetkililer, askeri yönetimin bu alanda •utTKjtlan oşan» geüşmeler kaydottiğinl söylüyorlar. Burodakl llgililere göre, Turkrye ile Avrupa arasındaki onJaşmazlık, temelde, bir tlletlçim sorunu* olmaktan öteye gitmiyor. Amerikalılar Avrupalılan Türkiye konusunda geroekci olmamakla ve anlayış»ızlıkla suçluyorlar. ABD'nin, Türkiye'nin tezinl Avrupolılara anlatmak lcin şimdiye kadar yaptığı çclışmaları sürdüreceÖini sözlerine ekliyorlar. Bu ara da, NATO Dışişleri Bakanları toplantısı sırasında Dışişleri Bakanı Haig'in Avrupalılar ara smda bu amacla özel bir caba göstereceği bildiriliyor. ittifak cercevesi iclndekl Ikin ci püruzlü nokta Yunanistan, ^einberger'in Ankara'yı zivaretinden az önce Pentagon yetkilileri, Ankara'daki görüşmelerde tYunOn Sorunuınun ele alınmayacağını belirtmeye özellikle dikkat ediyorlardı. Resmi Amerikan görüşü, Yunan Başbakanı Papandreu'nun sözlerine değil eylemlenne bakılması gerektiği. bu nedenle bir beklegör poütikası izlemek te yarar olduğu bicimindeydi. Ankara'dan gelen haberler, bu tutumun bir ölcüde değiştiğini ortaya koyuyor. Nev» York Times gazetesinin Ankara'dan verdiği haberlerden an laşıldığına göre ABD, Türk Yunan uyuşmazlığında Türkiye'ye daha yakın olduğunu resmen acıklamış bulunuyor. VVeinberger'in Türkiye konusunda Yunanistan'a guvence vermeyi resmen reddetmesi, silah yardımının belirli oranlara göre değil, ihtiyaclara göre yapılması gerektiğini 6öylemesi bu durumun somut belirtileri. Bu anlayışlı tutumun Kıbrıs konusumı da icine aldığı sanılıyor. Önümüzdeki hoftalarda Kıbns konusundo Hginç geüşmeler bekleniyor. önce Kıbrıs Rum lideri Kipriyanu VVashington'da Başkan Reagan ve Dışişleri Bakanı Haig ile göruşecek. Yunoniston Savunma Bakaru sıfatı ile Brüksel'deki NATO toplantısına katılacak olan Papandreu da VVeinberger ve Haig ile görüşecek. Daha sonraki bir tarihte Haig'in Atina'ya gitmek istediği de acıklandı. Atina'ya gitsin ya da gitmesin Haig'in Ankara'ya yapacağı ziyarstin Ankara ile Washington arosında yeniden başlayan Iklli lyl llişkiler dönemini daha da pekiştirmesi beklenmekte. 10 ARALIK 1981 Amerika Mektubu Haluk ŞAHIN Ankara da acılan davada sanıklar 141. maddeden yargılanacaklar ABD gözünde Türkiye ve Weinberger ziyareti ı Washington, Türkiye'ye iki çerçeve içitıden bakıyor: Kuzeyden gelecek tehlikeye karşı «müttefik» Türkiye ve bölgedeki olaylar nedeniyle jeopolitik önemi artmış «Ortadoğu ülkesi» Türkiye. Weinberger'in Ankara gezisi ikincisi açısından özellikle önemli. mış değil, Türkiye'nln NATO sorumluluklart dışında bazı so rumluluklar yüklenebileceğinl söylemekle yettniyorlar. Weinberger'in gezisi sonunda Anka ra'da yapılan acıklamalar bu cercevede buyük görüş oynlık ları olmadığını ortaya koyuyor. Ittifak çerçevesi icinde İ6e bazı pürüzier var. Yunanistan1 ın NATO ve Türkiye'ye karşı takındığı olumsuz tutum ile, Avrupa ülkelerinin Türkiye'deki yönetime gösterdikleri tepkiler. bu pürüzlerin başında yer alıyor. ABD, Avrupanın Türkiye'dekl rejim konusunda 205 sanıklı TKP davası acıldı ANKARA (Cnjnhurivct Burosu) TUrkiye Komünist Partisi davası açılda. 205 sanık h&kkmda a<?lan davada, saruklann «Sosval bir gmıfın di£er sosral sınıflar uzerinde tahskkümünü tesis etmeye veya sosyal bir sımfı ortadan fcaldırmaya veya memlekpt icinde müesses temel Iktisadl veya sosval nizamlardan herhançi birini dtvirmeve matnf prmfvetleT» Kurulmasına ve yönetilmesine llişkin Türlt Ceza Yasasınırt 141. maddesine aykın davran dıklan ileri sürülüyor. Ankara Sıkıyönetim AskerSavcılıguıca (2) Numaralı Askeri Mahkemeye açılan davada sanıklann 1977 • 198ı yülan arasında, «TCat'nun 141. maddesine aykın olarak kurulmuş cemiyeti yönetmek, TCK'nun 141. maddesine aykın olarak kurulmuş cemiyete üye olmak. gizli kalması devletin raeofaati ıcabı olan bilgiyi istihsal etmek. Devlet Başkanına hakaret etmck, BV.18 Sayuı Ateşli Sllah tara İlişkin Yasaya aykın dav rannıak, sahte nüfus tezkeresi tan?im etnıek, herkesin cörebileceği yerde duvarlara siyasi ve ideolojik amaçlı yazı yazmak. afiş japıştırmak», suçla larıru işlediideri öne sürülüvor. Sanıklar hakkında TCK'nun 141. maddenm oeşitli fucrtuan ilo oeşitli maddelerın uygulanma»ı isteniyor. Sanüdann çeşitli hapis cezalanna çarptınlmalan istenirken, en aa 5 yıl ağır hapis cezasına m&hkum edümeleri istemtode bulunuiuyor. Samklann adlan söyle sıralanıyor: «Mehmet Aydan BulutgU, tFlvi Oğuz, Çağatay Günel, Blrol Başören, Ferruh öıbalı, Şemsl Paralı, Cengiz Akça. MusUta Çolak, Şeyb. Hamit Cerea, Ekrem Çaruşoflu, Ibrahim K»ya, Hasan Yıbn*s, Sadık Yümaz. Ceneiz Yümaa, SerH Ünver, Düıçer Akbal, Yaij«r Ato»oy, Murat KesHn. Hıydar GünBör, Aydın özesen, Mükrünin Bedir, Alunet Sağlam, Y»ç«r Balak, Mehmet Gttl, Sahlr Eroglu, Sabit Göktaş, Harun Uaar, Yiiksel Çağlayan, Hı»«n ETCÜ, Kimil Koç, lm«m B»çıbirjük. Hasan Çapcı (Anadolu AJatısı Dış Haberter muh»blrl), Alim An», Oğu« t'yanık, Senem Doğan. Ayfer Güçlü, Halim Akar. Hasim Kanar. Gülsöm Alpaslan, Sadettin Serin, Sez^in Türk. ömer Uydnran, Yaşar Ercan, Ali Rtza Clvtk, Satılmış Göyınen, Mehmet Korlamzyiğit, Kizun Enten, Adem Tosun. Muttalip Esklhasan, Enu^rul Kahnunan, Gârsel Levuıt, Süleyman Coşlran (Gazetcci). Sebahatttn Sen, Ayban Alpagut, Cafer Taştan. Nuri Sönmeıer. Mehmet N«kipoçlu (BaySen Sendikan Yö netim Kurulu tVesi). Irfan Aydemir, İrfan Elez, Zeki Erkan (TGS Buro Seti). Rıdvan Türer, Osman Pehlivan. Zehra Seyrek. Sevinç Cancur, All Kıuç, Etkin Kanar. Hibni Yusuf Işık (DPT*de uzman), Seniye Nazik Yakuphanoğullanndan (DPT'df Uzman Yarduncısı). Atilla Asut (Yeni Ulus Gazetesinde vazar. muhabir), Ö7en Aşut. Hayrullah Aslantürk (KÖT Koop Teftiş Kunılu Başkanı), Nevzat Şenol (Eski TRTDER Ankara Şube Başkanı). Mustafa Benal Tanıl İSayıştay'da L'zman Denetçi), Nevzat Miser. Cemal Cömert (Ankara Emniyet Müdürlüğü Hassas Böleelrr Şube Müdörlüğünde Komiser Muavini). Ahmet Saraoclıı ( l ş Müfettişi). Ayşe Necmire Bekâr (SBF'de Doktor Asistan), Mustafa Torun, Birgül Piyale (Hıfzıssıhha Okulunda Asistan Doktor), Bülent Piyal (Çalışma Bakanlığı İş Güvenim Müfettişlifei Yardımcısı Doktor), Mustafa Vural. Mehmet Ali Gürsoy, Nazım Koçak. Sanniye AU (Karagüven), Meral Cebe, Ym^sr Çetin (M*live Batunlıfı GeUrler Genel Müdürlüğünde, Petrol tsleri Genel Müdür Veldli). Tomrls GündoRdu, Bekir Yıldınm, Sedai Sstdmıs (Profesyonel « • • «> diltscı), Necati Taşar. Kemal GöiHUer, Fethlye Çetin, Hasa» Günpör. Nuriye Meral. Sadık Alpaslan (MTA'da Fizik Mühendiırt), Erol Eroflu, AdUa Gülen Tüngiiı, Teoman Ata, HaUt Çavuşofflu, Emln ÇsvusORIB, Nnrten Gazibeyoğlu (Ayttaoat). Atıf Alemdaroflu, AH Çetin, Nur Giirtan. Ayşe Ünal, İUıami Demir. Davut Ozgen, Erkin Kanar, Mehmet Daruşman, Ali Kemal GümrükçU, Mustafa Canik. Nflıat Doğan. Ahmet Okt»y TURCU, Tacetön Oîdinç. Hüseyin Koç, Şaban İsmaU Akkaş, Murat Yafeeı, Temel Alpsoy, Mehmet Yumas. All thsan Yalçın (Fijik Mühendisi), Mevlüt Dofean, Burhan Oktsy, Ümlt Orhan, Arll Şare. Ali Çakmak. Gülcan Seıer Kyüpoğln. Tahir Sannn, Mustafa Yaman, Mustafa Leblebkd. Yıtanaz Topçu, Remzi Kurt, A11 Altuıkanat, Yaşar Ulnpnıar, Yucel Zengin. Nuri Gazib«yoğlu. Mehmet Nuri Bfiyükhitrpojiu. Feryal Kimyonok. Meral Ydmaz, GönüJ özkan. Mehmet Cnlü, Süleyman Düzgün, Nedlm Künyon, All Lenget, Patih Kaplan. Göndüz Görer (Maldns MUhendisi). Kemal KrysJc. AU Çağlar (Makina Mühemtisl), AU Kanıkara. tlvas Tekin (Makina Mühendisi), Hasan Çelen. Omer Ören, Efkâr Kurtuluş, Aykut Killtcioğlu. Bekir Yavaş. İüksel Karakurt (Orman Mühendisi). Macit Demir (Kınkkale Belediyesi ESO Mü dürii), Osman Koçak. Fnat Aslan (Tanm Onnan Bakanlıguıda Süraat Yük. Mühendisi), Mehmet Kânm Alkan (Tarun Orman Bakanlığı Mrtod Dairt»si Başkan Yardımcısı). İstikbal Koşar (TEK'de Elektrik Mühendisi). Rıza Gül, SezaJ Küçük. Sadetiin Kekeç (Orman MUhendisi). Kasım Samih Özgen. İlfti Varis (A\tıkat). Özlem Karakurt. Vahdettin Değirmenci, Necdet Can, Meral Serinyel. Cafer Tayyar Dilek, Ziya Çınar. Kerim Çelikkaya. Mehmet Engin Akol (TPAO'da Mühendis). Nurettin Aslan. Ali Balkan (Ankara Belediyesinde tktLsat Müfettişi), Taner Savaşan (Tanm ve Orman Bakanlığmda Daire Müdürü». Okay Başak. Ümmihanl Canan öztürkçü. Vılmaz Erbay, Ertan t'ğur Akay, ömer Faruk Yenigün (KöyKoop Merkez Birliği Mürettişi). Erol Karaca. Cuma Gazi Zorlu. Bahattin Aslan. Azmi Güntr. tsmet Keleş (TekGıda İş \nkara Şube Başkanı), Abdulvahap Unt>9, Yusuf Demlrci, Salih önder öztürkçü. Erol Erkan, Hasan Ayhan. Cemal fiünçör, Savaş Mehmet Dizdar. Zekeri»a Al, Kenan Başak. Mustafa Tekfn. Erhan Tezer ( \stsubay), Musa Sargın (Astsubay), Muharrem tkitimur, Evüı> Sıhhatli. Hasan Parlakav Faik Ytlmaz, Ömer Albaş. »vnur Kocamanoğlu.» TKP'nin 1970'li yıllar sonlannda il komiteleri ile merkez komite arasında yöre korr.itele ri oluşturarak yurt icinde faaliyete geçtiği de ileri stirülüyor. Bazı sanıklarda ınikro filme çekiitniş raporlar bnlunduğu belirtüdi. Davaya görevli mahJteme ne yetinin saptanmasından sonra duruşma tarihi belirlenerek önümüzdeki aylarda başlanacak, duruşmaya 200'den fazla saruklı davalann mahkeme heyetinde 5 yargıcın üulunmasına ilişkin yasa hükümleri uygulanacak. DENtZLt ÜLKÜCÜLER DAVASI İZMÎR t)enizli'dekı ülkücü kuruluşlann eyîemlerini içeren davaya. Ege Ordu ve Sıkı ybnetim Komutanlı&ı 1 Numaralı Askeri Mahkemesinde dün başlandı. Askeri Savcı 25 sanık îsakkında 24 yıla kadar ağır hapis cezası istedi. 13 YIL 10 AYA MAHKUM ULDU • Siyasi görüş ayrıhğı nede niyle sağ görüşlü Altay takır'ı Balıkesir'de tabancayla vurarak öldürmekten vargüanan sol görüşlü Yücel Öncül, Sıkıyönetun 1 Numaralı Askeri Mahkemesince 13 yıl 10 ay ağır hapis cezasma çarptınldı. Sanık önce 24 yıla mahkum oldu, ancak cezası olay tarıhinde yaşının küçük olması nedeniyle 13 yıl 10 aya indırıldı. Güney Kore Devlet Başkanı Evren'e özel temsilci yolladı ANKARA (Cıımhuriyet Büro•u) Devlet Eaşkanı Orgener&i Kenan Evren. dün Çankaya Köşkünde resmi bir zjyaret için Ankaraya gelen Güney Kore Devlet Bakanı Rota Tae Woo'yu kabul etti. Guney Kore Devlet Başkanı Chun Doo Hwan, TJlusal Güvenlik ve Dışişlerinden Sorum lu Devlet Bakanı Roh Tae Woo'yu görüşmelerde bulunmak üzere özel temsilcisi olarak Ankara'ya gönderdi. Dün Devlet Başkanı Orgeneral Kenan EvTen tarafmdan kabuı edilen özel temsilci, Evren'e Doo Hvan'm yanlı bir mesajmı iletti ve «Türkiye'yi huzun* kavuşturmanizı candan ve gönülden kutluyoruz» dedi. Ev ren de, «Güney Kore ile ilişkilerin geliştirilmesi için her türlü gayret gösterilmektedir» dedi. Evren, görllşmede yaptığı konuşmada, Tae Woo'yu Güney Kore Cumhurbaşkanının özel temsilcisi olarak kabul et mekten sevtnç duyduğunu bildirdi. Türkiye ile Kore ara sındakl ilişkilerin en iyi düzeye çıkanlması'için 1950'lerden beri çayret sarfedildigim anla tan Evren. «Ben. 1958 59'da Kore'de bulunrmıştum. Bu yüz den alınan mesafeyi kıyaslaya biliyorum. Dost bir ülke İle ilişkilerimlri daha ileri götürmek için her türlü gayreti sar fediyoruz:» dedi. Roh Tae Woo da, görtişme de GUney Kore'deki yönetimin lideri Doo Hwan'ın gönderdiği yazılı bir mesajı sıındu. Güney Kore Devlet Bakanı dün aynca Başbakan Bülend Ulusu tarafından kabul edildi Devlet Bakanı İlhan öztrak ile de görüşmelerde bulundu. ANKA ajansının haberine gö re, Güney Kore Milü Guvenlik ve Dışişleriyle görevli Devlet Bakanı Roh Tae Çoo, Ankara' yı ziyaretinin temel nedenlertnin başında, Günçj' Kore Cumhurbaşkanının Devlet Eaşkaru Evren'e yolladığı mesajı getirmenin bulunduğun u söyledı. «Devlet Başkanınıza setirdipirn tnesajda Güney Kore'nin 12 Eylül'den sonra TürVdye'deki gelişmelerden duyduğu tnemnuniyet dile getiriliyor.» dedi. Başbaican Bülend Ulusu taraiından saat 11.00'de kabul edilen Güney Kore Devlet Baka nı, Türkiye'yi âyareüııin neüenlerinden bir diğerinin de «1950'de, Türk askerlerinln Korelilerle birlikte yapılan savaşa katılmalanndan dolayı Korelllerin tekrar teşekkürlerini sunn.ak» olduğunu söyledi. Tae Woo, 1988 yılı Olimpiyatlarının Güney Kore'de düzenlenmesi için alınan karara Türkiye'nin destek vermesine teşekkür ettiklenni, ziyaretinin Uçüncü nedeninin de bunu büdirmek oldugun u kaydetti. Başbakan Ulusu da, Kore Cumhuriyeti ile ilisldleria Kore savaşlarmdan bu yana 'güçlü bir şekilde devam ettigini kaydederek, «Bu UişkflerJ kültürel ve ekonomik alanda daha da ileri götürmeyi amaçbyoruz» dedi. Son 1520 yüdır Kore'nin endüstriyeı atüımlan run «hayranükla» izlendigird belirterek, Güney Kore modelinin gelişmekte olan ülkelerin bir bolümünce de öraek alındı ğıru ifade etti. Eeşbakan Ulu» su, «En son müşterek çalışma kasun ayında karma ekonomik komisyon topuntısı şeklinde yapıldı. Çahşmalar çok d»ha ileri boyutlarda her ajand» sür dürüleccktir» dedi. PaİTİKA VE ÖTESİ Mehmed KEMAL Ulusal Kültüriin Kaynağı tstanbul Haber Servisi DtSK ile ilgili davaya, 24 aralüc günü Sıkıyönetim Komutanlığı (2) Nolu Askeri Mahkemesınde başlanacak. Duruşmaları izlemek isteyen kişilerin 1521 aralık günleri Atatürk öğrenci sitesindeki Sıkıyönetim tstihbarat Bürosuna başvurmaları gerektifi ve tüm basın mensuplannın duruşmalan izleyebilecegi bildirildi. 1. Ordu ve İstanbul, Çanakkale, Edirne, Kırklareli, Tekirdağ Sıkıyönetim Komutanlığı Basın ve Halkla İliş kiler Şubesinin konuyla ilgili basın yayın duyurusu şöyle: 1 1. Ordu ve Sıkıyönetim Komutaıüığı Askeri Sav cılığınca Sıkıyönetim (2) Nolu Askeri Mahkemcsinde agılan ve kısa adı OtSK olan Devrbnci tşçi Sendikalan konfederasyonu hakkındaki davanın duruşmasına 24 ara* Uk 1981 perşembe günü saat 10.00'da Topkapı Tercüman Sitesi önü • Mevlevihane caddcsindeki Âtatürk Öğrenci Sitesindeki mahkeme salonunda başlanacaktır. 2 Duruşmaıarın yapıiacağı mahkeme salonuna girls ve çıkışlar Atatürk öğrenci sitesi siriş kapısının 130 metre (rüne.Tİndeki önceden işaretlerle belirlenecek özel giriş kapısından yapüacaktır. 'i Duruşma salonu kapasites) dikkate alınarak din leyiciler için 300 kişllik ver ayrılmıştır. Bu nedenle dinleyiciler. 15 aralık 1981 saat (O.UO'dan 21 aralık 1981 KÜnü saat l~.30'a kadar giriş kapısmdaki Sıkıyönetim trtibat Bürosuna müracaat edecekler ve 23 aralık 1981 günü de özel giriş kartıru alacaklardır. Özel tririş kartı olraayanlar duruşma salonuna alınmavacaklardır. 4 tlk günkü 300 kişilik dinleyici kontenjanına ffiremeyenler trtibat Rürosuma nıüteakip duru.şma günleri kontenjanlarına (tahil edileceklerdir. Bürün sanık yakınlarına duruşmalan izleyebilmeler) için öncelik verilecektir. Anrak, aynı kişilerin mütealdp duruşmalan iilemeleri. ayrılan kontenjan ve dlnleylcilerin talepleri ölçüsünde yerine ffetirecektir. 5 Tutuksuz sanıklar, davet edildikleri duruşmaya girecek olan tanıklar ile savunma avukatlan ve basın mensupları duruşma günleri duruşmalan izlemek üzere özel giriş kapısmdaki Sıkıyönetim trtibat Bürosuna müracaat edeceklerdlr. 6 Basın kartı olan yerli ve yabaneı basın merısup larmın duruşmalan taldp etmelerinde sayısal bir kısıtla ma yoktur. llgililere duyurulur.» DISK davası ile ilgili kurallar acıklandı • 2fEvHllk Okulu'ndokl Uk dersi «Evlilige hazırlık» konusunda veren Seüm Kazak, dersın kamuoyuna yan lış yansıdığından yakınıyor ve ıDfşl İİ6 erkefc klslnln ka rokterlerini incelerken erkek lerin düzenli bir yasam Istedlkterlnl fakat MrüvenCl bir klşlliklerl olduğunu söylemi^tlm. Bu konu erkekler s*rüv*n arar ş«kllnd* yansıdı.» dıyor. Soğlıklı bir evliiik duzenı kurulmasını amaclayan ders lere'karşılık «rmjfradatta» seks konusu yok. Bczı der8 lerde üstü kapalı gecılecek seks konusunda Vakıf Genel Müdürü Kazak şöyle diyor: •ClnMl illşkl lle seksl blrbirinden ayırmak geroklr. Clrtsel lllşki seksin doruk noktasıdır. Bokışma olayında, konuşma olayırvda da sek» vardtr. Evlillk öncesin de eşler olabildiğlnce blrblrine yokın olmalıdır. Toplumun kabul edebileceği oran do seks ilişklsinde bulunmalıdırlar.» 10 derste tmezunlarını» vsrecek «Evliiik Okuluınun ders konuları şöyle: t1 Evllliğe hazırlık. 2 Eş seçimi. 3 Eşler arasında yapılan aldatmacolar. 4 Eşler arasında sağlıklı, sağlıksız iletişim ve blldirişlm yöntemleri. 5 Ailenin yapısı ve kadın lle erkeğin rolleri (seks ilişkileri). 6 Kişilik yapısı ve rol receteleri. 7 Evlillkte kavga ve gecimsizliğln sağlıklı çözüm yolları. 8 Eşinl tanıma yöntemleri. 9 Geleneksel alteden çekirdek aileye. 10 Anababa olmaya hazırlık, doğum kontrolünün önemi.» Selim Kazak, kaç yıllık evli olduğu sorusunu yanıtiamak icin biraz düşününce «Aman karım duymasın» dedi. 7 yıllık evll olduğunu hatırladıktan sonra, alyans takmama nedeninl de «Cok kilo aldım da ondan» şeklin de yanıtladı. Soyadına uygun «kazak» bir aile reisi olup olmadığı sorusuna do şu karşılığı verdi: «Hanımın soyadı da Kazak. Üstelik o sonrodan olma kazak...» Derslerde, evlillk ftncesl Türkiye'nin ültür. onu yaratan ulusun malı olduğu gibl. ondan yararlanmasını bilen dünya halklannın da ortak mahdır. lş bunu, içine sindirip kavnyabilmekte, Pablo Neruda ile Mitterrand, Şili'nin Paris elçiliğlnin birinci katında konuşurlar. Ayakta, bir kuleye benzeyen Neruda, yorgun gözleri yan yanya kapanık. her hecenin üstüne basa basa söyle den «Ey iha.net edenler, ölü evime bakıruz, Darçalanmış İspanya'ya bakmız, her evden kızgm madenler fışkıpyor çiçek yerine. hpanya'mn her çatlağından İspanya çtfeıyor» Mitterrand, «O günü hiç bir zaman unutamadırn» der. <Bu akşam yeryüzünde milyontarca insan seni dinliyoruz Pablo!Ünlu romancımız Yaşar Kemal, L« Monde'un pazar ekine verdiği demeçte şöyle bir söz söylüyor: 'Sermaye birikiminden söz edildiği gibi aoğa ile karşı karşıya olan insanın bilgi birikimi olacağını düjünüyorum.» Bir ışık çakıp geçiyor. Kültür. belli bir coğrafyada belll insanlann •ortaklaşa yarattıklan bir değerdir. Tarih içinden gelır günümüze ve üeriye dogru akar. Eğer bu kultür birikiminden, o coğrafyada yaşayan toplum, ortaklaşa yararlanırsa o kültür gelişir, değilse ya bir azınlık elinde toplanır. küçülur. ya da yozlasır, ulusallık niteliğini yitirir. Bugün uhısal kulturümüz ortaklaşa yararlanamadığımız bir doğrultuda ve yozlaşmaya yöneliktir. Dünya görüşlen ne denli ayrı olursa olsun De Gauüe ile Vlitterrand'ın Fransız halkının külturQne verdikleri deger birdir. De Gauüe. kabinesini kurdulrunda ayağının tozuyla Kültür Bakanlıtma Andre Malraux'yu getirmedi mi? BeğeneHm beğenmiyelim. Panhellenik Sosyalist Partisi lideri Papandreu. kabinesinde Kültür Bakanlığına bir sinema ve tlyatro sanatçısı oîan Melına Mercouri'yi atadı. Bizde. bazı yazarlar bu olayı. 'Bir aktris bakan oldu' diye küçumsemek istediler ama. bu atamanın kültür anlayışı bakımından bir anlamı vardı. En küçük bir sanat gösterisinden, devlet yOrretimine kadar her eylemin kökeninde ulusftl kültür yatar Eğer en küçük sanat gösterisinden devlet yönetimine kadar uzanan eylemler ulusal kültürden kaynaklanmıyorsa halka mal edilemez. igTeti ve yabancıl olur. Başka ülkelerin kültür sümürüsü de bövle duraganhk ve boşluklardan yararlanarak sın'rlan asar Şövle bir soru akhmıza takılabilir Ulusa! kültür kimin malıdır? Ulusal kültür. belü bir coğrafyada yaşayan halklann çottınluğunurı ortaklaşa urettikleridir. Böyle olunca ortaklaşa yararlanacaklan da urettikleri kültür olacaktır. Kültür birikimi bir azınhğın güdümünde olursa, kül für gavri tnilli niteliğe bürünur. yozlaşır, ortaklasa Daylaşılajn bir değer olmaktan çıkao*. Tarih icinde Anadolu coğrafyasındaJd yollara. köprülere. kervansaraylara, hanlara, hamanüaxa. kiliselere. camilere. tiyatrolara. halı, kilim, beazeri dokumalara baktığırnızda emegin ortaklaşa yarattıgı değerleri görürüz Bunlann hepsi de çalışan halklann sirtma yüklenen eme£in ürünudür. Emegi unutur da örneğe takılan ada bakareak, örneğl yaratan cn^unluğu çörmezükten geüriz. tşte. burada ulusal kültür ortaklaga yararlanır olmaktan çıkar. küçük bir azınhğın malı imiş gribi sunulur. Bu davranış bir kültür aldatmacası oldugu kadar, bir tarih saptınnasıdrr da... K Okulu O K U L U Deniz SOM ANKARA (aJi.) ASELSAN AraşUrma KontroJ ve Test Merkezi'nin inşaataıda beş kişinin ölümüyle sonuçlanan çök me olayı ile ügili olarak açılan davaya, bugün Yenimaballe 2. Asiiye Ceza Mankemesi' nde başlanacak. Yenimahalle Cumhuriyet Sav cılığınca yürütülen soruştunna sonucu açüan davada, NANSA Inşaat Firması sahibi müteahhit Naci Erkuş, kontrol mühendisi Ayhan Öret, şantiye şefi Havrl Güner, kontrol mühendisi Haluk Tatver tutuklu, inşaat müdürü H»san Tekinel ise tutuksuz olaralt yargüaoacaklar. Sanıklar hakkında, dikfcatsia lik sonucu ölüme sebebiyet vermek suçundan TCK'nun 455/2. maddesi uyarınca 410 yıl arasında hapi R cezası isteDnvekte. ASELSAN DAVASI BUGÜN BASLIYOR « pırasayı hic sevmedigi holde aman ne güzel olmuş dl ye övmek bile dürüstlük da ğildir. Evlillk öncasinin bir başka önemli konusu da ekonomik özgürlüktür. Ekonomik özgürlüklerinl eşler kendllarl tağlamalı, kız ya da erkek tarafına bağtmlı ol momalıdıriar. Ve sonunda fiziksel yönden evliliğe hazır olup olmadıklarını öğren melldirler. Bu konu, ülkemlz d» evrak tanzim etmek lcin yapılan sojjlık kontrolü şekllnde olmamalı, kan grubun dan, bulosıcı ya da kalttım hastalıklarına kadar hersey Incelenmelldir.» Kentlerde evliiik yaşını kadınlar icin 2030, erkekler icin 2535 olarak belirtsn «Evliiik Okulu» yoneticisi Selim Kazak, evlendikten sonraki »mutluluk» recetesini de şöyle verdi. «Eşler blrblrirv* karsı «orumlu fakat özgür olmalıdır lar. Allenln kaynoklarına göre bir bütce yapmolıdırlar. İnsanlarla llişkilerini ke tinlikle koparmamalı, sosyal yaşantılarını sürekli gellştlrmelldirler. V e sosyal de ğlşlmln önüne gecilemeyeceğlnl bilrneli buna ayak di remekte Isror etmemelidirler...» AİLE REİSİ KİM OLMALI? Ailenin reisi kim olmalıdır konusunda yasalann ge cerli olamayacağını söyieyen Selim Kazak «Eşlerden hangisl önder olabilecek ki şilikteyse reis de o olur.» dedi. Evliiik Okulu'nun sosyal bir gereksinmeden doğduğunu yineleyen Türkiye Ço( cuk Evleri Vakfı Genel Müdürü Selim Kazak, Bursa'dan sonra öteki kentlerde de «Evliiik Okulları» acmayı düşünduklerini ve toplumun Evliiik okullarının yanısıra «Evlendirme Bürolarona da gerek duyduğunu belirtiyor. Kazok, sözlerini şöyle tamamladı. «Anayasonın 35. maddesi (Alle Türk toplumunun temelidir. Devlet ve diğer komu tüzel kişlleri allenln, ananın, cocuğun gelismesl lcin her türlü önleml elır.) dlyor. Bu görüşe eklenecek başka bir söz yoktur kanısındayız...» Evliiik okulu programında "seks,, yok 10DERSTE MEZUNLARINI VERECEK OLAN BURSA'DAKİ OKULDA SAĞLIKLI BİK EVLİLİK DÜZENİ KURULMASI AMAÇLANIYOR. tanışma dönemini 12 yıl olarak anlatmasma karşılık eşi lle 4 ay İcinde tonışıp evlenen Selim Kozok, bugü ne dek hic kavga etmedıklerini söyledi. «Kavga etme dlk ama anlaşmazlıklarımız oldu, halen de oluyor.» diyen, «Evllltk Okulu» yöneticisl ıSorunlar yobazlık la çözulemez. Karşılıklı konuşarak cözüm bulunabilir» şeklinde konuştu. EVLİLİK ÖNCESİ Bir takım zorlamalarla ev IMik kurumunun yurümeyeceğini belirten Kazak, evliiik öncesinde gereken koşulları şöyle anlatti: «Herşeyden önce kişinin sevme yeteneğinin gelişmiş olması gerekir. Bu duygusal bir olay değlldir Bir yetenektlr. İnsanları seveceksin kl bir Insanı da sevebllesin. Yıldınm aşk denen olpyı kabul etmiyorum. Yıldınm aşk olsa olsa bir cinsel istek aşkıdır. Sevme yeteneğf gelişme miş klşi evlilige kesinlikle heveslenmemelidir. Sevginin ardından dürüstlük gellyor. Nlsanlısının plşirdlği 24 tDAM tSTENDl KAYSERİ Kaysen NÎHP ve ülkücü Kuruiuşlar davasında ıddianamesıni okuyan Aske ri Savcı 154 sanıKtan 24'ü için idam istedi. Askeri Savcı. iddianamesinde. Türkiye genelin de olduğu gibı, Kaysen de de Büyük Ülkü Derneğı, ÜlkücU Gençlik Derneği, Ülkü Yolu Derneğı ile bunlann cienetimı altında açılan çok savıda Kültür Derneğinin MHP üe organik bağlan bulundugunıın bazı sanık ifadelerinden anlaşıldı gunı belirttı İddianamede. sanüclann adam öldürme, yarala ma, easp. hırsızlık. patlajicı madde atmak ve bulundurmak ev kurşunlama eylemlerine katıldıklannı kavdetti MÜEBBET HAPtS ADANA 2 Mayıs 1979 tarihinde Nizip ilçesinde. taanimüden aöatn öldürmek suçundan sanık Mehmet Ertürk'ün Sıkıyönetim (1) Numaralı Askeri Mahkemesi'nde dün vapılan son duruşmasında. suçu sabit görülerek önce ölüm cezasına çarptınldı. Ancak, mahkeme neyeti baH hafifletici sebepleri dikkate slarak bu cezayı ömür boyu hapse cevirdi. ENERJİ TASARRUFU İÇİN YASA TASARISI HAZIRLAND1 ANKARA, (Cumhuriyet Büro»u) Türkiye Enerji tasarrufu ile llgili olarak bir yasa tasarısı haztrlandı. Tasarı, önceki gün kü Bakanlar Kurulu toplantısında görüşüldu. Tasarı, ener |i kullanan kurumlarda tasarrufun nasıl yapılacağını oyrıntılarıyla beürliyor. Daha önce bu konularda yapılmış olan ge nelgelerin yeterince etkill olmcdığı anlaşılıyor. Enerji tasarrufu tasarısı il* kac mumluk ampul kullanılacoğına değin, sınırlamalar konuluyor. Yasa lle sınırlamalora uymayanlarm cezalandırılması da öngörülüyor. llkeleri Bakanlar Kurulurtdan gecmiş olan yeni tasarınm Gze rinde bazı düzeltmeler yapıldık tan sonra MGK'na gd'nderila B i TT I