18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CumhurİYst OLAYLAR VE GÖROŞLER ^umhuriyet daneminae mühendls v« mtmarlorın mesiekl faaliyetierini düzenleme' v 8 dönük iic önemli yasa çiKarıimıştır.. Bunlardon İIK ikisi 1927 ve 1938 yıllarında çıka'ilan tMühenCislik ve Mimariık Hakkında Kanuns başlığını taşımakta. mühendis ve mimrrlarla, buniarın mesleki fcaliyet aıanmı sap tamaya çalışmaktadır. 1S54 yıiında çıkartılan 6235 sayılı (7303 sayılı yasa ils degişik) Türk Mühendis ve Mimar Occları Birlıği Kanunu. muhendıs ve mimnrlcnn odalar şeklinde örgütienmesini, mühend^s'ikmimarlık faaliyetinin e s a s olarok odalar tarafır,dan denetlenip geliştirilmesini hükme boğlamaktodir. Yasa ile csker, 8ivil tüm rrühendıs ve mimarların odaldro uye olma zorunluîuğu hükme bağlanmakta, birlik, kcmu ve ü'.ke çıkcrlan, mes'.eğin ga lişmasi, üye'erin hak ve yelkiierinin korunması lcin gerekli gördüğü tum girtşim ve faaiiyetler de bulunmakla görevli k:Unmaktadır. ••• Gerek yosa metin'.erincien, gerekse yasanın çıkartılması sürecindeki tcrtışmalardan görülen odur ki, gstiriien yasai düzenlemeler lo, mühendisuk va mimarlık mesleği korunmak ve geliştiriimek istenmiştir. Denüebüir ki, bunlar, mühendis ve mimarların toplumda meslek olarak kurumiaşrncianna, toplumsal saygınlıK kazanmalanna, kendi uzmanhkiarı icin ken dilerinin denetleyebilecekleri bir pazar oluşturmalarına olanak tanımak amacıyla yapılan düzen'emelsrdir. Ne var kı, müher,disiikmimariık mesieğinin bir türlu beklenen gelişme yi gösteremediği. toplumdo istikrarlı bir say gın'iik kazanarr.adığı, Bctıda cağcn (modern) cnlamda mesieklsrde görülsn bicimde mes'ek sel birl:klerin oluşamcdığı gcrü'.müştür. Gercl TMMOB YGSOSI örneğircle oiduğu gibı, bu omaçia hukuk düzeyinde adımlar atılmış, ya sa! düzenlemelsre gidümiştir Ama, yukanoan cşağıya gercekleştiri'.en bu duzeniemelerle sağ lonmak istensn'er, mühendısmimar kitlesinden geSen, aşağıdan yukanya kolıektif bir duyarlılığın, bu duyarlılığı uyandıran toplum sai bir geüşmenin kollektif ifodesi olomamış tır. O neder.le de, ycsclarla geienler, elds edil miş görünenler, büyük ölçüde kâgıt üzerinda kalmıştır. Miihendisler Mimarlar MÜHENDİSIİK MÎMARLIKLA İLGİLÎ YENİ YASAL DÜZENLEMEDE, BU KESİME ÖZGÜ AIANDA ÇALIŞACAKLARA AYDIN SORUMLULUGU İÇİNDE KARAR VERDİRECEK BİR DÜZENLEME GETİRİLMESİ DÎLEĞİMİZDİR. Murat GÜMRÜKÇÜOĞLU Kamuoyunda yeric! bir cnlamda kuilcniion deyişle «masa başı mü'nendlsüği» olgusunun söz konusu scygınlıkla yakındon iiçisı oirna lıdır. Bu durum 5Q'li yırarda değişir gibi oimuştur. Bu yıllann özelliği, kapiîcUst geiişrnenin hızlanması ile birl kte yctırımlorın da artmasıdır. Bu noktcda mühencisüçjin ör.em kazanması anlaşılır bir şeydir. TMMOB ycsasının da bu yıllorda çıî;mc.sı bir rasicntı oirr.asa gerektir. Özeüikle o yü^ardaki kapiıaiıst oçılımın oncelıkle gerekii kıldıği yollar, baraııar gıbı a'.t vcpı yatırimlcrı nedeniyie. inşaot, makina ve eiektrik mühendisliği daıları ne. o do nemde önemli yer tutan cimento. şeker fab rikalan. besin, içki, i.acla ilgili yotırunlar ne deniyle de k:smen kımya muhendisügının önem kazandığı görüiür. Mü;ieno:slenn ekonomik durumlsrî ve toplumsal saygır.iiklan ala biidiğine yuseür. Ancak hızlı bir tır.Tionma gösteren saygınlık'.arı bu mesleğe duyulan ilgıyi da orttırır. Daho ılk o k u d a n oaşiayarok, analorm baba'arın kofasında oğlunu mühend.b yapma, kızınt murıendıse vetme tutkusu yaygınlık kozanır, Piansız programsız, her dal da, yeni yenı dallorda müher.dis yetiştirîür. He le 6O'lı yıllann ikinci yans;ndaki ozel okul fur yası ile mühendıs vs rrimarlann kendi calış ma alonlarında istihdam ediime olanokları ait üst o!ur. Bir sayı vermek gerekirse, 1970 öncesinde kurulan muhendisük eğitimi veren yük sek öğretim kururnlarmdcn her yıl 1000 kimya müherıdisi dip'.oma almaktadır. Bu saytyı karşılayacak hızdo bir sonoyüeşme kuçkusuz hıc tosarlonmarnıştır bile. Bu duruma bir de, okullarda verüen cıştan aiınmış (Frcnsız, Alman, sonra da Amsrikcn) mühendiEikmimarlık eğıîiminin, TOrkıye'deki fatklı ekonomık ilişkiic:e. farklı toplumsol vs tekn:k işbölümüne denk düşmemesi ya da uyorlı kıîmarr.amış olrnası eklsnmeiıair. Kısacası, muliend;s VQ mimarların cosunluğu. sayılabüesek öbür nedan!erin yanmda bir ycndon cldıkları eğitim.e karşılcçîıkları uygulayım arasındaki bir kaymadan. öle danaan diploma olan mühenüismirr.ar sayısı i!e KalkiniTia pianları arasındaki ilgisizüktert kaynaklcnon bir baskı aitında, çenel olarak kend'.lerinden bskienen bir mühendislikmiınarlik çaîışma çızgisini tuturmakta güçliik cekmişlsrdir. Ycvcş yavaş gsrilayen toplumsal saygmlıkları. 70'li yıllara gelirken ekonomik düzsyletini de bsiirler; Müiıendis ve mimorıar personel kanunu kapsamına alınırlar. Artık aniar da «kaybeden'er» aras:na girmişierdir. 70'li yıliara ge'.indiğinde TMMOB Oyesi mühendis ve mimarların durumu kaba cizgiierle boyledir. Mühendis ve mimarlar artık top!umun tuzu kuru kesim'.erinden biri olmaktan çıkmıştır. Bu koçullardo, arîan toplumsal hareketlilık, toplumun hemen her kesiminde ya1şanan hızlı politikleşme, elbette TMMOB'da de etkisıni Qösterrniştir. Ne var ki, TMMOB salî bundan ibaret bir olay aîmamıştır. Bu yıllarcla yürütulen caiışmaların beiirleyic) özelll Öl, Oyelerinin gönullü olarak büyük ölçüde aydın sorumluluğu ile calışmalara katılmalorı olmuştur. Bu özellik önemlidir. Çunkü bu tarzda bir oolışmanın ürünieri, ne özal kes:min çıkor ilişkileri, ne de kamu kesiminin hıyararşik baskısı ile ybnienmeyen bir nesnellık taşımaklüdır. TMMOB'nin ve odaların bu tür calışmaları, bugün sayıları binlerle söyleneoilecek kitap, dergi ya da basılmış basıSmamış kor.gre ürjnlerı otarcK, müher.dislikm.marlık caiışma alanının ulcşabildiği her konuda ku'.lcnıimaktadır. Bu yo'öan, Bcîılı anlamda dsmokrc'ıik bir sistemın vazsecümez bir ögesi oiorck, kencii aianıyla Î!QİI> kamuoyu oKışturma. kornuovunu uyarma görevı, kısıtiı maödi clanckları do ?arlanarck, yerine ge;:riiebiim;ştir. Sanay.leşme, ensrji, uiaşım, konuî, ksntteşrne vb, mühsndislkmimcrİ!İ< uygulayımı ile iigili hemsn her kar.uda TMN'03 tcrafından öne sürülsn elsştiri, görüş ve önerüerden bir coğunun gerek kamuTvc'r^ss rcsni poiitikalarda önemli cğırlıklor kazandığı görulmüştür. Unutmamak gerekir ki, bir tur «özerk» fcai.yetin ürünü olan bu tcrz bügi uret.rni, TMMOB ycsosmm demokrat^k öcs'.srinin sağladığı bir olonakîır. Eu tür olanaklsrdır ki, artık VC^'li yıiiaıa çelindiğinde belirginieşen bir potcnsiyeîin önünü acmış, önemli savılarda mühsndiS ve m.marın kendi uzmanlık aıanıyia ilgıli sorular sormcsına, dsr teknisist kolıplann dışında, kendi parca a'anıartylo büîünun ilişkisini kavramaya calışarak sektörel sorunlara daha geniş b!r pespekti'ten oozüm önerebilmesins zemin hazırlcrnıştir. Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet MatbaacıMc ve Gazetecilık TA.Ş. auma Gsnel Ya>in Müdürtt .Müessese Müâürü Vaa İşleri Müdürü Bssan ve Yavan: Cumhuriyet Mafoaacılık ve GasetecıUk TJi 5. CağiUoğiu Türtocağı Cad. 3941 Posta Kutusu: 246İSTANBÜL TEL.: 20 9103 BÜROLAR: . » ANKAKA : Konur Sotok 24/4 YENIŞEHIR Tsl.: 17 58 25 1J 58 68, îcl&re : 18 33 35 " • İZMÎK: Halit Ziya Bulvan No : 65. Kat: 3 1 Te • 25 47 09 13 12 30 • ADiNA: AtatUrU Caddesi, THrk Hava Kttnımu I? Hanı, Kat: 2, No: 13, Tel.: 14 550 19 731 TAKVİM tırsak S.13 Güne» 7.59 26 KASIM 1981 Ö|le Udndl 13.01 15.23 Akşatn 17.44 îata 19.20 26 KASEM 1931 Ismet Paşa Hz. dün akşam hafif bir kaza geçirdiler Başvekil Ismet HE.2r3tleri dün akşam maessii bir otorr.obil kazası geçlrnıişlerdir. Kaza, hamdoîsun, bir kaç c?.vn serpiTitısinin sıyrık denllebilscek şekilde açtıgı ehemmiyetsiz yaralarla atlatılraıştır. Ismetpaşa Hz. dtta akşam saat yedide berabar lerinue bzel kalsm müdürlerı Vedlt Bey oldugu halde Beşiktas taraüannda bir gezinti yapmak isAnkar» 23 (Telrfonla) iîaliye Vekaletj 1S32 bütçesini inceleroeye devam etmektedir. Kuvvetli tahminlere göre 1932 bütçesi 150 155 milyon, yanı mev cut bütçeden 30 milyon noksan olacaktır. Yeni alınacak iktisaüıyatı koruma vergisi de he Mühef.dislikmi'narl.k caiışma alcnıyla ilgili ysni yosal düzenleT.eierin büyüK olasılıkla söz konusu olccağı onünnüzciaki günlerde. demokrasinin vazgçciimez ilkesi olan, tıer kesimin ker.üi özgül çaiışrna aianında karar verebileceği bir ycpıya y&r vermek büyük önem toşırr.aktaüır. Yasalar, bu ilkeyı gözeterek, ceşitii çalışma alanlarındaki, ortık kurumlaşma ©ğilimi gösteren po'ansıye'lerı görebîldik'eri ölcüde, bir yazılı metln olmaktan öte anlam kazanabilir'er. y&püan büimsel araçt.rmalara dayanması gerekir. Euna karşılık çağımızda araştırmalar çoğunlukla büyük maddi kaynaklar gerektirmektedir. Kamu kuruluşlarında maddi kaynak yetersizügi araştırmalan buyük oranda btlyiik ilaç kuru luşlanmn üstlenmesine yol açmıştır. Bu durumda yapüan bazı araştırmalar d3 yeterince yansız bir yaklaşını taşımamaktadır. Günümüz tedavisinde kullacılen ve temel üaçların pek çogunun yapısmıla bulunan morfin ve benzcri oplurn alkaloidlei. aseül salisilik asid (aspirin), barbituratlar v.b. gibi en çok tuketilcn ilaçlardan daha sfdçVİ etkileri olan, buna karşüık bu drogların iyi bilinen yan ve sakono&h etkilerini taşımayan yeni ilaçların bulunması üaç üreticilerinin sürekli çaba gösterdikleri bir alandır. Bu çahîrrj.alo.rla eld« edilen tlaclann sayısı ise pek çoktur. Örr.egin diasetil morfin (Heroin) morîinden da ha güçlü ağrı kesici etkisi olan ve auşkanlık yapmayan bir drog olarak tedaviye sokulmuştur. Buna kajşılık heroinin en güçlü ahskanhk yr.t)an bir ilaç oiüujiu, günUmüzde berkes tarafmdan bîlinmektedir. Yartnki yazımıaîa yanlt$ koşuttanmsîar vo ilsç savıırganlığuu işleyecegiz. temişlerdir. Paşa Hazretlerini taşıyan otomooil Kabataş civarında karşıdan gîlsn bir otomobılle ç£.rpışraıştır. Çarpışına neticssiııde haliî yaralanan İsmet Paşa Ez. ve özsl Kalenı Müdürlerine ilk tedavileri yakında bir eczanede yapılmış ve buraya çagnları ii".i doktor öa muayene etmişlerdir. tsmet Faşa Hz. cialıa sonra yanmdakilerle biılikte Pe rapalas'a gelerek istirana te çekilmişlerdir. sap edildikten sonra büt çede kalacağı anlaşuan 1 8 milyoniuk açığı hükümet mükelletlere yük olmıyacak çarelerle kapatmaya çalısacaktır. Yeni bi na vergisine bir miktar zam yapılması veya başka bir vergi konulması muhtemeldir. Kendi Sözleriyle... Behzat AY TATÖRK deyircs usumuza önce etom bağımsızlık» O'nun, «ya boğımsızJık, ya ölüır.!» sözü, Kişit gelir. iğini oionca ackliğı ile beiirler. Bağımsızlığa öylesine tutkun ki, bağımlıUğa ö'.iimü yeğler, hem de ulusçaî... Bunu «Söylevsinde cok güzel anlatır. «Emperyaiizma va kcpitolizme karşı olan» Mustafa Kemal'in bağımsızlıkçı yönünün içinde «öıgiirlük» tutkusu da vardır elbette. tözgürlük ve bağımsızhk b«nim karakterlmdin» sözü bu tutkuyu özetlemektedir. Zaten Kurtuluş Savcşı'na «tam bcğırnsızlık» v s »öıgürtük» oteşiyle girip boşarmcdı mı? O, yıllarca saîdırganîcra karşı zorunlu olarak scvcşmış ama, barışı en iyi değerlendirip yuceltmoyl fle ictdn'ıkle benirrvsemiştir. «Yurtta barış, dünyada bonş» O'nun icin sözcie kalmamış, davranışlorıyla da tanıtlamıştır. Bonşçılığı O'nun birleştirici. davanışmacı YönOnü de lcerir. Birleştirici olmcsaydı, çeşitli kişilik ve Börüşteki askersivil kişileri Kurtuluş Savaşı'nda bir araya gelebilir miydi? O kişiler ki cağu, çok geçmeden Cumhuriyet, hatta padisah ve halife konulannda tutarsızlıklarını göslermişlerdir. Asker arkadaş'.armdan büe klmllerinin düşünce sınırı ve işlevleri bltince, zorunlu oiarak onlardan ayrılıp kendi ileri, aydmlık yolunda yürumesini surdOrmüştür. Bu durumu da tSöylev>mde nedenleriyle beigelemiştir. Dayanışma ve barış yanlısı oluşu daha sonraları Balkan Antantı'nın, Saadabad Poktı'nın kurulmasma öncülük etmesiyle de kanıtlanmış, tanıtianmışlır. Kurtuluş Savaşı yoratıcısı, emazlum uluslarea 6rnek Insan, Savaşı kazandıktan, onur belgesl Loran Barış Anlaşmosını başardıktan temelleri antiemperyolist savaşla atılan Cumhuriysti kurduktan sonra, bildiğimiz bir d'ızi devrimlerini zincirleme gercekleşlirmiştir. Daha sonra da, Türkiye'nin gerçeklerinden ve gereksinimlerinden kaynaklanan Kemalizmın temel ilkelerini oluşturup soptadı. Bu ilkeleri kurduğu partinin izlenceslne oldırdı. Hatta bununla da yetinemeyip, daha sonraları Anayasa' ya geçirttl. ilkelerini sağlama bağladı. Atatürk. ilkelerinin özünü, önceden oluşturmuştur. Sözgeiimi Halkçılık ve Cumhuriyetcilik llkelerlnl 19201923 yılları arasında söylediği söz ve demectorlnae oluşturmaya koyulmuştur. O yıllarda. bu konularda söylediği kiml sözlerini olmtılamakta yarar göruyorum: «Blzim görüşümüz ki, halkçılıkttr kuvvetin, kudretin, hakimiyetin, ldcrenin doğrudan doğruya halka verllmestdir; hoikın elinds bulundurulmasıdır.ı (1920) «Blz, hayatını, istiklolini kurtarmak için cclışan emekçileriz. Zavallı bir halkız.» (1921) «Yeni Türkiye Devletl bir halk devleti, halkın devietidir.» (1923) DevrimcUik likesinl de ceşitil konuşmolannda sık sık. üstüne basa basa yinelemiş, oluşturmuştur. Bunlarla da yetinmeyerek, «arasız devrimien» demiştir. Devrimcilik sözcüğunun sürekiilik cnlammı Icerdiğinl bildlği haide, pekiştirmek icin, «arasız devrimlem demek gereğini duymuştur. Devietçiük konusunda daha 1922'de şâyte demişti: «İMsadi siyasetimlzin omaclanndan biri de genel çıkarları doğruüan doğruya ügilendirecek iktisadî kururn ve teşebbüsleri devletleştirmektir..» Elbette emperyclizm gibi kapitalizme de karşı olan Atatürk, Devletcüık gibi bir üke oiuşturacaktı. Ve Devletçillk, Kalkçılık, Devrimcillk ilkelerini iciCe düşündüğüfnuzde daha bir anlamlaşır, Atatürk'ün ne yapmak istediğl daha iyi anlaşılır Bu üc ilke yoksul milyonlar karşısında tıirkac bin milyarderi, gelecek korkusu icinde kıvrcnan coğunluğa kcrşın, birkaç vurguncuyu desteklemek anlamt na elbette gelmez.. Yine Atatürk, Ulusculuk ilkesini şöyle betm.emektsdir: «Ulusal sımriarımız iclnde her şeyden önce kandi sücümüze dayanarok varlığımızı koruyup ü'.ksnîn gerçek mutîuluğuna ve bayındırlığına çaltşmak..» Layikük ilkesini de 1924'ten sonra işlemeye baş lamışîır. Ns onlama geldiğini bilmek istemeyenler çok ama, iikokul öğrencılerinin bilg bildiklerinl anımsatalım.. Atatürk'ün sözlerinden, Atatürk'ün. Atatürkçülüğün nasıl yorumlanması gerektiği ortcda.. Hiç olmazsa doğumunun 100. yıldönümünde doğru yorumlayalım diys sözlerinden örnekler verdim, küçük bir yazıda.. GÜXÜMtZDE ÎLAÇ: Yasadığımız çağ uzay çağı, atom çağı, sibernetü: çağı ve benzeri niteliklsrle acüandırılmaktadır. Eunun gibi çağırtuz ilaç tüketen veya daha genel bir deyimla hap alan ir.ssnların çagı oiarak da nitelenebilir kanısındayız. Gerek yapılan incelsrneler, gerekse günlük gözlemler bu yar gıyı doğrulayacak yöndedir. Özellikle gelişmiş ülkeierde yaşayan insanlaıda ilaç doğal tüketim msddeleri arasına ginniş tir. îlaç kullanma nedenlerinin başmda do£al olarak nastalıklan iyileştirme veya hastalıktan korunma çabası gelir. Buna karşılik son yıllarda bu doğal neden oünadan yalnız keyif almak veya oluşan bir alışkanlıgı sürüürmek amacıyla ilaç kullananların sayısı da git gide artmaktadır. Asıl konurcu za gelclim; Saglıkü bir düşünce yetisi olan cer insaada yaşamı boyun ca hastalıktan korunma kaygısı başlıca yaşam kcygısı olarak görülür. Dogal olarak baslıca kaygısı bu olan insanlann oluşturdugu devletin de buna koşut olarak kendi yurttaşlanm hastalıklardan koruması İçin tutarlı bir sağlık politikasının olması gerekir. Gelişmekte olan pek çok ülfeede oldugu gibi ülkamizde de sağhk politikasında işleyiş düzeninin hastalıktan korunma değil de hastalık oluştuktan sonraki tedaviye yönelik olması kanrmızca önemli bir çeliçkidir. Kaldı ki hastalıktan korunma önlemleri yetkin bir biçimde alındığında tedavi için aynlan giderlerde büyük oranda azalma sa.ğlar.acaktır. Bunun karşıti özellikle geri kalmış ülkeierde açıkça görülmektedir. öraeğin geiişmiş ülkeierde s&ğhk için ayrüan parasal kaynaklann yaklaşık CA IO'U Üaç için kuUanüırken geri kalmış ülkelerde bu oran çok daha yüksek olmaktadır. 1932 bütçesi: 150 milyon! llâe Savurganlığı Oıılenmelidir ^ GEPwEîiSÎZ FAZLALIKTA YAZILMIŞ DA OLSA ECZANEDEN ALINAN, AMA KULLANILMADIĞI İÇİN YİTİP GİDEN İLAÇLAR, HEM SAYI, HEM DEĞER OLARAK ÖNEMLİ ÖLÇÜLERE VARMAKTADIR. BUNU ONLEMEK GEREKLÎDİR. BAŞARMAK ZOR DEĞİL. İ L AN BAKIRKÖY 7. ASÜYE HUKUK HAKİMLİĞİNDEN 980/1126 Davacı İst. Üniversitesl vekili taraîından davalı Ömer Oran aleyhine ocılan Tescil dovasının yapılan yargılamasınin sonunda Hâkimllğimizco verilen 21.10.1981 tarih, aynı sayılı karar lle Bokırköy, Avcılar, Gümüşpola mevkii. 10 pafta. 852 parsel 250 M2'Uk toşınmozın davalı adına olan tapu kaydı iptal edilmiş olup İst. Üniversitesi admo tapuya rapt ve tescil olunmuştur. İlanen tebiiğ olunur. 20.11. 1981 (Bssın: 9559) 9345 İ L AN İZMİR 5. İCRA TETKİK MERCİİ HÂKİMLİĞİNDEN Dosya No: 1981/495 Alacaklıları ila konkordato oktetmek üzere mehil isteyen izrr.ir Şiriny«r Menderes caddesi 337 sk. No. 11de ticoretle iştigol eder Kader YCın iplık ve Dokuma Son. Tic. A.Ş.'ne 15.9.1931 gün ve 198V4953S6 sayılı kararla venlmiş olon iki oy mühletin 16.111981 gün ve 1981/ 495396 sayılı kararla İKİ AY DAHA UZATILMAS1NA karar verilmiştir. Keyfiyet ilan olunur. 16. 11.1981 (Basın: i. 919524449) 9346 Doç. Dr. Mehmet GÜNGÖR. Doç. Dr. HalH SAĞDUYU Î.Ü. İstanbul Tıp Fak. Farmakoloji ve KUnik Farmakoloji Kürsüsü de ilaç tüketimindskl savur ganlığın temel nedenlerinden bir tanesini de hakimin iyi bir tanı koymak için gereken laboratuvar olanaklanndân yoksun oiuşuna bağlamak sanınz yanliş olmaz. Özellikle ülkemizin geri kalınış yöreierinde bu olanaklar ciaha da kısıtlıdır. önemli bir sorun olarak ortaya çıkmakvadır ki, hastalıf,? kesin bir tanı koyamayan hekırr. ilaç seçimini bir takım ön s t t ı ve oiasüıklara dayanarak yapaaaktador. Bu önsezi ve olan&kların yanlışlığı oranında boş yere hastaya ilaç uygulanmaktadır. Bu, yalnız ilacın galişigüzel tüketimine yolaçmakia kaîmamakta büyük bir olasılıkla hastaya zarar da vermektedir. etkin ktaıyasal maddeyl tçlerinde taşıyan 1520 bin Jlacın tedavitifi kuHanüdjgı sanılmaktadır. Doğal olarak bu üaçlan kullanacak hekimin bu çok sayıdaki ilaçların tüm özellikierini bilmesi gerekir. Bu, ilaçla yapüacak tedavinin sağlıklı olması için zorunludur. Fakat sayılannın bu kadar çok olması, her gün yenilerinin üretilmesi, daha önce üretilenlerin İse birçok yeni özelliklerinin bulunması ilaçlaria Ugili bilgileri izlemesi ve bu bügllerin ışıgında hastası için en uygununu seçmesi bir hekim için çok zor, üaiıası olanaksız görünmektedir. Kaldi ki ilaçlara ilişkin bilgüerin tümünün sağhklı ve yansız bilimsel araştırmalar dan kaynaklandığını sövlemek zordur. Hekimin başka konularda oldugu gibi ilaçlara ilişktn bilgi kaynaklannın incelenmesinde de görüleceği gibi, b u konunun önemi açıkça ortaya çıkmaktadır. Hekimin uğraşısı lle ilgill bilgi kaynağını ögTenimi, iisi11 kitap, dergi ve öteki yaymlar, bilimsel toplantılar ve ilaç üreticüertnin yapügı ve kendi ürünlerini tanıtıcı yayınlar oluşturur. Hekimin öğrencilik ööneminde kazandıgı bîlgiler, bu konudaki sürekli yenilikler nedeniyle hızla eskimektedir. Daha önce de belirtildiği gibi sayüarı 20 bine varan vo tedavide kullamlan ilaçların o/o7Q'inin 15 yıl önce hiç bilinmediği, bilinenlerln ise birçok yeni özelliklerinin ortaya kandugu yspılan incelemelerle gösterilmektedir. Ülkemizde konuya ilişkin bilimsel yaytnlann sayısında yetersizlik ve hekimlere kadar ulaştınlmasmda önemli güçlükler bulunmaktadır. Mezuniyet sonrası egitim prograırüan ise hemen hemen yok denecek kadar azdır. Bu durumda geriye hekime üaçlar konusunOa bilgi kaynagı olabilecek tek kaynak ilaç üreticilerinin tanıtıcı (reklâra) yayırüarı kalrnaktadır. Doç. Dr. Ayla Gürsoy'un bildirdigine göre tstanbul Tır> Fakültesi hekimlerî üzerinde yapılan bir soruşturmada uzman olmayan hekimlerin °A59>u uzrr.anlann ise %30'u Uaçlarla ilgili bilRilerini prospektuslardan saglamaktadırlar. Ülkemizin efritim, araştırma ve yayın oianakları en elverişli bir lcuru rrmnda yapılan ve bilgi sağla ma kaynakîarını göstermesi a çısmdan ilginç bir araştırmaöır söz konusu araştırma,. Tedavide İlacın Yeri TESSKKÜR SevgUl d a p m , degerli şair, Enver GÖKÇi'nin ölümünde cenazesine featılan, çelenk gönderen, telgrat, teleJon ve melctupîa aoımızı paylaşan tüm dost ve yatanlanmızla, sanatına geniş yeı veren basıo taıruluşlanua yürekten teşekkür euerim. Î E G E N t : AÎTEN ŞtNİK tlzbç, tedavi yönterraerinden birisi olasılıkla en önemlisi olmakla beraber tek tedavi yönÜlkemizde koruyucu hekimtemi değildir. Bazı hastalıklalik için koşulların uygun oldun hiç ilaç kullanılmadan da ğu kausındayız. Sağlıklı bir yaşam için gerekli temiz ve tedavi etme olanağı vardır. Bu durumun hem hekim hem de sağlıklı su ve besin kaynaklave özellikle hasta taraîmdan n yeterli oranda bulunduran biliiîmesi gerekir. îskoçyada Ulk3lerden birisi de üîkeraizyapılan bir araştirmada has«ir. Yapılacak iş bu kayraklatastnı muayene eden hekimlerm geliştirilmesi ve ülksnin rin ilaç kullanma sayısı araştüm inssrJanna den^eli ve akıltınlmış ve genellikle muayenecı bir biçimue daguımıctır. Bu den sonra hastaların °.'o 36'sına yaklaşım tedavi için ayrüan giderlerde büyük çapta tutumlu hiç üaç yazılraadığı, '<'• 62'sine yainız biı tek üaç yazıldıgı, luk olanağı sağlayacaktır. geri kalanlara ise birden îazla însan organizması çok sayıüaç yazüdığı saptanmıştır. Ülda ve düzenli bir biçimde çakemizde bu tür araşurmalar lışan organlardan oluşur. Hasyapümadığı için durumu sayıtalık organizmayı oluşturan or larla belirîemek olanağı yokganların normal çalışma düzen tur. Buna karşm muayene solerinin bozulması ile oluşur. nucunda ilaç verilme sıklıgıİnsan organizmasımn caiışma oldugu düzeninin karmaşık yapısı ne nın bir hayli yüksek görülmektedir. Genellikle de daniyle işleyiş düzeni ve bu düzenin bozuima neuenleri an birden fazla ilaçla tedavi denicak bu konuda bügisi oian ve len «polypharmacienye ilgi duadına hekim denen bu işi kea yulmaktador. Bunun için çeşitdilerine iş edinmiş uzman bi li nedenler iieri sürülebilir. Ge reyler taraîından anlaşılabüir. rek hekimin gerekse hastanın ilaca olan beklentilerinin olaBüimdeki gausmeiere koşut ğanüstü oluşu, ilaç dı§ı tedavi olarak insan organlzmasımn yeterli karmaşık olan işleyiş düzeninin yöntemlerine inancın güçte oünayışı, hekimin hastave bu düzenin bozuima biçimsuıı öbür yöntemlerin gereklilerinin nedealeri üe anlaşılma liğine inandıracak kadar süre olanağı eld.e edilmiştir. Günütanımayan zamanda muayene müzde birçok hastahğaı etkeetme zorunda oluşu akla geleni. etkenin hastauk oiuşturraa biçimi bilinmekte ve bunlarm bilen ' ir kaç nedendir. düzeltümesi büyük bir beceri Hastalığa tanıyı koyur tedaile yapüabilmektadir. Buna kar şılık henüz nederu aydınlatıla vi için ilaç kullanma gereği dumaauş kanser, romatizma, ar yan hekim eldeki üaçlar içinde teriyoskleroz vb. pek çok has en uygununu seçmek durumuntalık da vardır. Gerek insan dadır. İnsanlarda hastaük yaorganizmasının karmaşık işlepan etkenlertn çok sayıdr ve yiş düzeni gereksa hastalıkladegişik özellikler içermesi her rm neojsninm ve sürecınin sap etkenin de degişik bireyierde tanması çok ayrmtüı aygıt, uz degişik biçimlerde hastahklara maniaşmış elenian gerektirneden olmaları dofeal olarak mektedir. Bu işi bir hekim yalher hastaıiğa etkili olabilecek nız başına başaramaz. Hekimin çok sayıda üacı gerektirmektehastalığı tanıyabilmesi için çagdir. Dahası her gün yeni hasdaş laboratuvar aygıt ve eleman talık etkenleri bulundugu velan destekienmesi gerekir. Da ya bilinen hastalık etkenlerine hası bu yöndeki gelişraeleri yadaha güçiü etki edebilecek ve kmdan izlemesi, gerekli bilgihastaya olabildiğince az zararleri kazanması gerekir. lı olacak ilaçların sürekli araştırJması socucu hsr gün yeni Dofru bir tanının (teşhisin) yeni ilaçların tedaviye sokulhastalığın teciavisinde dolayımalarına yol açmaktadır. Czelsıyla uygun ilacın seçilmesinlikie I I . Dünya Savaşı'ndan deki öneırii yadsmamaz. Amerisonra büimdeki gelişmelere kc ka Birleşik Devletlerinde yapışut olarak pek çok sayıda yenı lan bir araştırraada da gqsteüaç, tedavide kullanım alanına rildiği gibi bir nekim hastanın girmiştir. Günümüzde bu amaçnastalıgını ne kadar az tanıyor la sayılan yaklaşık oîarak sa o kadar çok ilaç yr.zraak eği20003000 olduklan varsayılan Umipi göstermâkteâir. TURKIYE . EMLAK KRED1 BANKASI müfettiş yardımcıhğı yanşma smavı Sınava katıtoilme koşullan: •Hukuk, Iktisat, İşletme ve Siyasal Bilgiler Fakulteleri Ue hukuk, ekonomi, maüye, muhasebe ve yönstim konulannda eğitim veren diğer Fakütte, Akademi ve Yüksek Okullar ile bunlara denkliği Müli Eğitim Bakanlığınca tanınmış yabancı ülkelerdeki benzerierinden mezun olmuş buiunmak. •Daha önce açıtmış bulunan Bankamız Müfettiş Yardımcıiığı yanşma sınavlanna bir kereden fazla kaülmamış olmak. •Memur olabilmenin genel koşullannı taşımak. •Sınav tarihinde 30 yaşını bitirmemiş olmak (18 Aralık 1951 tarihinden önceki doğumlular sınava kabul edilmeyeceklerdir.) •Askerlik göreviniyaprmşveyaerteletmiş bulunmak. •Sağlık durumu yurdun her yerinde görev ve yolculuk yaprnağa elverişli olmak. •Yazılı sı.navlar18,19, 20 Aralık 1981 tarihlerinde Ankara, İstanbul ve'izmir1 de yapılacaktır. Yazılı sınavı kazananlar aynca Ankara'da sözlü sınava çağntacaktır •Sınavda başan gösterenler yeterlik sınavından sonra yabancı ülkelere gönderilebitecektir. •istenen gerekii belgeler ile sınav konulannı içeren broşürler şubelerimizden sağlanabilir. •isteklilerin gerekli belgeleri en geç 14 Aralık 1981 günü saat 17.00 tis Gene! Müdüriüğümiizün (Tettiş Kuruiu Başkanlığı)e!inegeçecek şekilde postaya vermeieri yadaşahsen getirip tesüm etmeleri gerekir. •• îlaç endüstrisi de benîerler pfbi doğal olarak ilacı kazanc saŞîama kaynağı olarak aldı Smdan ilaca ilişkin verdiŞi bilgi eğitime değil de hekimi kendi ürünîerini kullanmak icir ikna etmeye yöneliktir. Hir kimse ilaç endüstrisinden hekimleri egitmesini bekîeye meî, beklememelidir. Buns karşılık eldeki veriler hem ülkemizde, hem öe öbür ülke'.erde ilaç endüstris'r.ln yaDtıgı tarutıcı ya.vının hakimlerin ilaçlarla Ugill büfri edtnmesinde önemll rol oynadığını göstermektedir. Hekimin naelarla Wzm biltrfslnin sağlam yöntemlere dayab ro obJelcUI biı yaklasıml*
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle