18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
tKt CUMHUEÎYET 29 AĞUSTOS 1980 G EÇEN oykı yazılanmdan bîrfne, AbtJGThofc Könvci'ın Eşber'ınden bir dize anarak başlomıştım. «Tarihi yazan benim, yapan siz» dizesmi. O yazımda, ycnlışltkla, Arlsto'ya söyıetmtşim o 8özü, oysa Batlamios oiacaktı, gerç) konusu şür. yazm değildl, Eşberi, Abdumak Hdmîd'l ankıtmayacaktım; yapanlarla yazonlor. eyîeyenlerle düşünenler orasındakj Jlişkl uzerlnde tiurmak tstemiştim; bu bakımdan. andığım dizeyl tetor Batlamios söylemlş, Ister Aristo... diys* bfllrim, oma demiyeoeğlm, yanlış yanlıştif, N>teklm merakiı blr okurum, emektl blr figretmen (odmı okuyamadım) zahmete girlp durumu bo» no bildirmiş. Teşekkür ederim. «Eşber*in Türkce harflerle yayımlondığını sanmıyorum. Bundan «Joiayı slz yassmz gereği bu yaprtı okuyamamtş elma'ssmız» diye başlıyor mektup... Genç santfmok kıvandınc:dır kuşkusuz, neylersiniz kl eskl yazrvı bllecek kadar yaşlıyım, hattâ hyi bilirim «tesem de olur. Eşber'i llk kez. eskl yazılı basfcdan okumuştum. Ancak o yapıt yenl yczı iie de basılmtştır, onu derslertmde okuttuğumu crn «ı/orum. Son bölüm şöyle: olaylar ve görüşler YANLIŞ ÜSTÜNE Melîh Cevdet ANDAY ıt konuyu ontattıkton sonm. sozO Baflomtoe'ı» Eşber'dekl sözlerlne getlrir. O »kl dlzedeki uyak gerç) yonlts görOnOyor, «apansız» lle «slz» uyuşmaz. ama Batlomloe Rum olduguna göre «apansız» diyemez. «apaneiz» der ancak. Bu bakımdan haklıdır Abdulhak Hâmid, öevlverlr gülüşme bekleyerek. Arkodaşlan onun şakasına gulme fıraatt t w tamodon, Tevfik Fikret koşlanm catan Yanılıyoraunuz, der Yahya KemaTe, buttf daki uyak göz IçindSr, kulak için değildlr. Abdâthak Hâmld, Rum ağzına öykunmemlştlr. Herkes donup ka'ır. Hlc Yahya Kemal bunu bflm«z olur mu? Anlaşılan Tevfik Fikret. Sartr»'m «ciddlyet esprisiı diye odlandırdığı zeka tlpindekl klşilerdendir, şakayı görernemlş. yanlı?! vurgulamaya kalkmış. B«n bu tur kişilerd&n bir Iklslni tanıdım. bilirim; «doğru» ve ryanlış»tan baska şev düşünemediklerl, öğretmeye bayıldıklan lcin, şakadan anlamaz böylelefi. Konuşmomn tadı do kalmaz elbet. Oysa şaka, tdo^nndan daha önemlldir kimi zaman, blr cok gerçeğe gü!mece iie varılmıstır. Baçta Cervontes'i anayım. Bir kez vazmtştım, Shakespeare de büyük blr pülmece yazandır. Gogol, onca şaka etmeseydi, Ruslor blr ulus olarak kendilerini tanryamıyocaklardı. Kafka'da yalnızca sıkıntryı bulanlan hiç anloycTnamışiındtr. öykulerinl orkadaşi Max Brod'a okurken kınlırrntş gülmekten. Kuran'daH Ya 6a hadl3eteröefi birindeki, herVesln cennett» genç otacağma llişkln sözleri duyan blr koco kan. bir gui Muhammed Pevgamborl yolda dtır j OKtmu 0 * » oiabfleceflinl düsunmOş. soyiemlşim dlr h«p. Gerçl konu epey tonışmo göturür. Neden dersenlz, billmsel blr doğruya bütün Insartlığın ne olso blr oün varacagı lnanc, bilim adamımn gözünde zamanı kolayco kısaltablllr. Hel» bu cdoğnı». astronoml gibl, insanlığı doflrudan etkilemeyen blr bllim aalında ortaya atıl»nış tee. Çürtku astronomlnin büyük gelişmeler gösterdlğl cağfar Içinde Insan yaşamı bu gelişmeden yararlanmamıştı. Sümerler, Hititler. Mt»ırlılar, gökbilimde onca bilgindiler de ne oldu? Blr blllm adamının. bir düsünürün, âlumö göze alabümest Içln, toplumun belli bir gellşme dOzey'ne varmıs olmcsı gereklr. Blr gOn de, koc yıl gecti bilemeyeceğim, Fo!lh Rîfkt Atay'ın cıkardiğı dünya gazetesi, «Gazetemlzdekl dil yanlışlannı bize bildirmelerinl okurlanmızdon reca ederlz» diye blr duyuru yaytnlomıştı. O günkü Dünya'yı okuyup. başyazıdan başiayarak bulduğum Türkçe yonlışlarım yazdım, gönderdlm. O zaman hlc blr yerde yazmryordum, işsizdim de, bu fırsat beni heveslendirmiştl anlaşılan. İkl gün sonra msktubum yoyınlandı, ama gazete de o Işı o kadarla kapadı, surdürmedl. Mektubumun altına bir not koy muşlardı, hlc unutmam; yazımda yanlış aramışlar. butamayınca zarfın özerine bakmışlar. ben «İstanbul» değll de. «Istambul» dlve yazmışım, onu kafama kaktılar. Böylece onlar okurtonm »ınava cekml$ oluvortardı. «İstanbul» sözcüğündekl «rt» glb! blr cok «n» yenl yazımımızda «m» ve dönuşrpüştOr. (ömek: Temblh). «istanbut»un öyle kalması. Atatürk'ün öyle yozmıs olmasındandır. Gerceğinl arorsonız, «Istanbul», Yunan00 «Eîstenpoüs» sözcuğünden gelir, «Kente» demektlr. Ama bunu kac klşl b'llri Ev)mde. kttaplığımda yazdığım yazılarda pe^ yanlıs bırokmam sık sık ansıklopedilere, söztük' lere filân bakanm da ondan. Doğrusu da budur. Amo blr yazar, evinden dışarda yazmak zorunda kalabıllr, ne yapacaksınız! Eskl bir yazımda, büyük matematikcl Gaurs'un bir sözünu, Pascal'a bağlayarak yazmıştım: blr matemotik öğretmenl mektupla bildirdı yanlışımı, bu iyiliğlne karşılık da benden bötön kltaplarımı Imzalayarck göndermemi istedl. Bsnse sadece blr kltabımı yolladım. hakkı o kodardı. IMF Kıskacmda Türkiye 19461980 alçrn Dogan «IMF Kıskacında Turkrye 194&1980» adında gerçekten çarpıcı bir kltap yayınladı. Kltabın önsözünde şu ilginç bilgl verlliyor. « Böylesine önemll blr konuda Türkiye'de tek kaynak yoktur. Onun lcindir kl bu kitap «llk kaynak kltaptttr. (...) Bunca önemine karşın, ne yazık kl, Maliys Bakantığında bu llişkllerin slstematik blçlmde düzeniendlğl doğru durüst blr «IMF dosyası» bile yoktur. Yazışmaîar kaybolmuştur. Tutanaklar eksiktlr. Onlar bir yana, Türklye'nin IMF lle yaptığı anlaşmalar (standby). bl!« kaybolnuıs, geçen yıl IMF'den blr «yenl takımı istenmiştlr..» Türkiye 1947 yılında IMRye girmls. Kltap yaymlanmcaya değia 13 IMF anlaşması Imzalanmış. Ama ortada ne arsiv var, ne kaynak, ne kltaplık, ne de ciddî bir calışma... Nasıl açıklarız bu durumu? Eskl sözlukie iki deyim var: Birincisl cehalet, Iklncisl rezalet.. Y tSKENOER KJnas ne bu dehşet u kıyamet? «fiyi* Peıidos nedtr bu mahşöc7 PERİDOS BuflonıİM'a «orl İSKENDER ş '{ BATLAMİOS Mudp n» hafcarete apansa? Torftıl yazan benim yapan stzl [ Okurumun mektubundan atdığ"rm bu "(f2e?er 'Vohyo Kemol'ln blr anısını onsıttı bana. Sırcsı Celmişken yaztvereyim: Üniü ozonımız, Paris'ten dönüşürtde, Aşiyan'a, Tovfik Fıkreti görmeye gk <Jer. İlk karşılaşmalan olocoktır bu. Yahya Kernal, gençllğinde onca okuyup hayran olduğu Flkrefe, arkadaşlan Rıza Tevfik ve Yokup Kadr\ îîe biriikte giderken heyecanlıdır. Blr hizmetçl cçor kopıyı, Fikret okuldo Imlş, nerdeyse geleee§inl söyleyerek buyur eder Içerl konuklan. Öç orVado? Wr süre Abdulhak Hamld Ostüne kotnıeurlar. Az eonra Fikret geitr. Uzun boylu, gen's omuîtu, guclu kuvvetll blr adom. Yahya KeCf sakaoı blr günudür; Fikret'e konuştukta Aırmuş. «B«o ö» cennette öif sorrnuş; Muhammed Peygamber, tHerke» ICin değll o hanım. herkes Idn değtl> dryerek v» belil kl Içtnden gülerok sovmış kadını baftftdon. Emekfl Agf«tfn«n okunırmm bulduğu glbl dOpoduz ycnlışlor yanında, duzeltllmesi olanaksız yonltşlar da vordır. Sözgelişt, Adalet Parti'sinin Itk ba^konı emekll general Ragıp GümüşpakJ zamanın boşbckanını eleştlren bir deroeclnde «XVI. Louia gtW. etoviet ben'lm dlyor> demlşH. tOevtet ben'lm» dlyenln XVI. Louis deâil de. XIV. Louis oiduğunu bllentor, gazetelerde akry etmlşlerdl o zamon Ragıp Gümüşpala lle. Oysa XIV. Louis de boyle bir sfiz söylememlş, Voltalre'ln uydurmosı Imlş bu... (Yazmıştım esklden). Şlmdi ne yapacağız. Gümüşpalo'nın dedlğl de. onu düzeltenlerln dedlklerl de yanlıs. öyle Ise boroda «doğru olont. «yantış blllnen»ln yinelenmesinden başka blr şey değildlr. GumüşDala, «XIV. Loul8...» diye başlasaydı sfizune, klm«e onu dOzeftmeye kalkmayaoaktt. Tarlhe gecmis. butia benzer nlo» söz vorâtr W. oraştırsanız, betgeslnl bulamazsınız. Sözde. Gallleo Galllel yargılandığı mahkemeden ctkorken. oyağmı yere vurarak «Oönüyor» demlş... Yok conım. hic blr sey söylememis. yemek ye» meye gitmiş evine. Boğaztna cok düskündü. «Ben dürfyanm döndöğönö soyledlm, Inanmryortar. Inamnazlarea Inanmastnlar. Bu yözden ölumO göze otooak değlllm» diye dusunmüş. Oyso ben, Wşlnln onook yözde yOz Inandıöı blr doğru lcm Yalçın Ooğan'ın kltabını okurken «Osmanlı devletlnîn son dönemlerinl anlatan bir tarlh yapıtı karşısında mıyım?» diye düşündüm. Türkiye IMF lle ne zaman tanıştı? ilk devalüasyonumuz 1946'da gerçekleşiyor. Başbakan Recep Peker ertesi gunü açıklanacak ekonomik önlemleri mılletvekıllerine anlatmak için Meclıs'te gızli bir oturum istemiş ve üyeler arasında büyük gurültü kopmuş... Mılletvekıllerinden çoğunun ilk kez duyduğu bir sözcük «devalüasyon»; bırkaç kişl tarafmdan söyleniyor; diğerlerl bırbırıne soruyor: «Ne demek bu?» Ve yaklaşık 20 yıl Türkiye ile Para Fonu'nun lllşkllerlnl yürüten. bızim ekonomiyl bizden İyl tanıyan IMF görevlisi Çekoslovak Yahudisi Ernest Sturc. sonradan şuniarı söylemiş: « Bu Türk lerl anlamak çok zor, Ben ki anladığırm •anınm, ama Türklye'nin 1946'da o kadar yüksek devatuasyonu neden yaptığını hâlâ anlamı» değilinu Türkiye bugOne değln IMF lle blr dlzl «standby» anlaşması Imzalodı; ve Türkiye bugünku duruma geldl. işımız gücümüz IMF lle yenl anlaşmalar Imzalamak ve yenıden borçlanma yollan aramak. ilk devalüasyon 1946'da yapılmıştır. Aradan 34 yıl geçmesine karşın enilasyondevalüasyon sarmalından kurtulamadık. Pekl, devalüosyontan Isteyerek mi yapıyoruz? 1970 başındakl Bütce göruşmelerlnde CHP «yenl bir devalüasyortla karşı karşıyayız» deyince zamanın Başbakanı Süleyman Bey şu yanıtı veriyor: « Devalüasyon kesln olarak yapılmıyacakttr. Bunlor zayıf bir ekonomlnin zaaflandır.» Ne var ki, 1970 martında Paris'te toplanan «Turklye've Yardım Konsorsiyumu» yine devalüasyon önerlyor. Ankara'da Başbakanlıkta bu konuda bir toplantı yapılıyor. Bu dar toplantıya Mesut Erez, Turgut özal, Naim Talu. Kemal Cantürk katılıyodar. Devolüasyon sözünü duyan Erez şöyle dıyor: « Otmoz, drvolüasyon yopılırsa. Ihtllal olur.» Demirei: « Pekl beyler, ne yapalım? Cok riskll blr karar. Ama bu durumda böyle blr karar almaktan başka çare yok. Siyasi koriyerlmi ve partimin siyasî durumunu tehlikeye otmak pahasına bu karan olacogız...» Evet. buna çaresızlığin ekonomisı denlr. Enflasyondevalüasyon sarmalı otuz yıldoa ben ülkenın boyr.üna böyle dolanmış, şimdl de bu cehennemı sarmalın çemberlerinde kıvranıyoruz. Yalçm Doğan'm kltabi olumlu bir hlzmet, aydmlatıcı blr katkı niteliğl taşıyor. Turkıye politikasında ve ekonomısinde söz söylemek Isteyen heıkesm okuması gerekir. Özellikle CHP'lilerin ve CHP ıçi muhalefetıo bu kitabı okuyup duşünmelerinj dilerım. Çürük Yumurta Turgut ALPAGUT EM. KUR. ALR umurtantn politlk yaşama glrlşi ve yumurtaya fftşlk deyimlerin kullanılışı yenl değildir. Yumurta cözumö oimıyon problemlerde tavukla karıştırılıp kullanılır. hangısmln blrbirinden Cıktığı 6or u haline getiriltr ve cörumü yoktur. övgülerde yumurta glbi cocuk deylml kullanılır. Bu deyim cok kere yakışıklı yerine fleçer. Hanırnlann fazla boyalısını yermek icin paskalya yumurtasıno dönmüş denir. Bir de kötülemek lcin cürük yumurta deylml kullanılır. o da yumurta kırıldığında kötü koku »açtığı ve cıvık bir görünüm aldığı lcindir. Çok defa da cürük yumurta Istenmey&n kimselere topluluklar tarafınâon fırlatılır. Son günlerde curük yumurta, Sllohiı Kuvvetterln tonıdığımtz onuriu. şerefll görevierlyle kendinl kanıtlamı» kfmselerl Içın AP*II bir politikacı torafından kullanılmı?tır. Bu çürük yumurta deyiminl çerefii askerlere yakıştiran politikacmın Diyografislni Incelersek analann ne dejerll kohramonlar dünyaya getirip tnoydanlara ealıverdiğınl bir kez daha Ivice ankjrız Bahsettiğimız politikacı bildiğimiz kadar 27 Mayıs 1960 dsvrimlnde rOtbesl kücuk olduğu lcin arzu ettiğini »!e gecırmek fırsatmı bulamamıştı27 Mayıs ne 22 şubat arasında g«o»n otaytafdan da butün çabasma rağmen taydalanamadı. 22 şubat ÎS62'den sonro ne pahasına olursa otsun memieketi kurtarmak vo birşeyler olmak amacıyle 28. Tüm. Kur. Başk." lığmda görev yapıyordu. Kur. Bşk.'lığı kıta komutanlığı değıldır ama orada kendısinl gostermenin ve fırsatlardcn faydaianmanın yollan vardır. Kahramanımız bu tırsatı 21 mayıs olaylanrtdo yokalayarak hemen eline blr moklneli tabanca geçir;p radyoevine doldı. Şanssızlıfc bu ya karşısında eiinde silahı bıle olmıyan Alb. Yosar Başaran'ı buldu. Alb. Başaran. «Sen bu süahı nereden buldun? Ver onu bana bakalım» diye silahını çekip elinden olarak radyoevinde bir odaya kapattı. Hotta önemsM medlğl lcin başına doğru durüst nöbetoi bile dıkmedt. Daha sonra kendisini Harp Okutuna getirdller. Öğrencllerden blrkacı tufeklerlnl doldurup üstüne yürüyünce. kahramanımız orado bulunanlann gözleri önünde rartcnettl Aydemir'e, «Albayım bana ne emrettiniz de yapmaöım emlr v«rin telefonla kuvvetleri sizin tarafınızo cevlreyim» diy^ sızıldonmoya başladı. Talât Aydemir, «Şunun haline bakın buna birşey yaomaya Ğeğer mi? götürün bir yere kapatın» dedi. Harekât sonu MamaX cezaevlnde votarken kendlrd «mniyette hisseden kahramanımız yanında Kur. Yb. Müsllm adında bir arkadaşla hücre koridorunda blzlere «Sizleri öldürüp • ölülerinlzl Turklye dışına gömeceğiz* diye bağırınca bizlerden hatın sayılır yanttlar almtştı. Yanındaki Kur. Yb. Müsllm'in utancından nosıl sarardığını v« kahramanımızı dışarıya çıkardiğmı unutamayız. Sonrolon bu politıkacı mesleöindekl bilgisinden değll. karıçtıÖı olaydan ötürü general yapılmıştı. Sonunda yaptığı kahramanlıklarını yazdığı bir kitobı çıktı. Kendisini iyl tanıdıÖımcdan gülüp gectik ve cevaplondırmaya lüzum görmedik. Biliyorduk ki kahramonlık yolunda emln adımlarJa yuruyen bu zatın birşeyler olmak İçin yapmıyacoğı yoktur. 12 Mart'ta eline veriienleıi iyl okuyor ve Içinde bugünku patrcnu Dermrel'e, kardeslerine ait birçok suckjmaları üstüne Dasa basa açiKiayarok zevklenıyordu. Butun cabalarına karşın fazla lleri gidsmedı, büyüklef» buna bu kadarı bile fazlaydı dediler hernalde. Emeklı olduktan sonra azıcık yuz buisaydı hlzm«tiertnden ötürü resim cektirdiğı rahmetii İsmet İnönü'nuı partisine girebilirdi. Hatta CHP'lıler arasında böyle birlnl kaçırdık diye espri konusu olmuştu. Askerlikten sanra bir dokunulmazlık perdesl arkasınc otiamck ic.n yerciiği adamlann elini open, Ceial Bayar'm Milietvekılliğı aasteğin) cağlayan, şimdi de koruma pollsSerınm göigesinde doiaşan bu Cüruk yumurtoyı tanıdınız E Y rkert seçlmlere gtdlla* tf« gıdilmese de, birkoc ay farkla. Beçimlerin esigine geldiğimfz bir gerçektlr, Tum engeliere karşın, ölümü bfle gö ze alarak, bu seçimi kazanmak Isteyen bir slyasl partl (çln, hele bu slyasl partl, Iktldar ve Işbirlikcileri tarafmdan tezgâh lanan oyunların boy hedefl du rumunda Ise, calışma zamanı gelmiş ve gecmektedlr. Cunkü öiümu biie göze aiarak, seçim savaşımına gırme gereğinl duyan Dir 6iyası partt ölmeden önce yaşamak, yaşadığını halka kanıtlamak bunun için de bazı koşullan yerine gstirerek. çalışmak, daha cok ve daha çok çalışmak zorundodır. CHP'nln önumOzdeki seolmlerde İyl blr sonuç alabllmosl, herşeyden önce halkımızt, ken disıne inandırmasına, bunun tçin de herşeyden önce kendl kendıslne Inanmasına bağlıdır. Bu. pek cok düsünürün söyle dığl. yazıp clzdiği gibı, Olke olaylarına konacak dcğru bir teşhisten, cözümleri dile getire bdecek yetenekli bif kadronun oiuşturulup, inançla, tek ağız dan konuşacak, hiçblr portili yl saf dışı bırakmayacak, g«nlş bir örgut tabanımn hareke te geçlrilmesinden. portl kjl sevgl, soygı. barış ve güven duygularının p&kıştırilmesınden gecer. T6k yoldur. B!r siyasl partmin kaarosu ne yclnızca bir genei başkan, na yclnızca blr genel merkez, ne yalnızco bir parti meclisi ve benzer ku rullar demektir. Bir slyasl partimn kadrosu genel başkandan mahalle temsılcisine dek ülke yi ağ gibl saran, sempatizanla n kucaklayabilen, halkı çalışmalarına katan bir örgut demektir. Cağımızda özellikle çok hızlı blr gelişim içindeki toplumlorda. surükleyicl gucu slm geleyen parti liderlerl yanında. küçük gruptara egemen lldefcik ter büyük önem kazanmışlardır. Meydan mitinglerlnde llder din lenir, alkışlannr. Görevl halkj parti fikirleri etrafında Isteklen dirmek. genel politikayı çızmek tir. LJder, seslnl korumaya çalı şarak, başka bir miting meyda nına doğru yola çıkarken, bt raktığı meydan bu kez. seçim sandıklarını en az kendisl kodar eikileyecek olan alt Hderlere kalır. Ateştekl tencereden yemeği kotaracak olan asıl bun lardır. Cevrenin çapraşık »omut soruntanna genel felsefo Içlnde, yanıt bulacak olan yine bunlardır. Anımsanacağı gibl CHP d*mokratlk sol feSsefe lle sonuç (anan ortanm solu hareketinl başiaüığı zaman, ı!k ağtzaa 1965 secimlerıni vitirmlştı. Ama orgüt fikirlere, sıkı sıkıyo sa rılmış, örgut. sınırları demokra sl ile cizilmiş, halktan yana, emekten yana bir sol fslsefeye aönül vermiş. baş komuştu. CHP, bundan sonra, bu fıkir et rafında. giderek güclendi. Sem patizanlar. artık örgütün bir parçası gibi caltşıyorlar, hareket halkı ksndisine cekerek bö yuyordu. Bu tutum yanl blllnç H bir örgut dinamlzmt. katta lara actk blr çattşma alanı, sa ytn Ecavitin başarılı öncülüğu lle, heyecanı, doruk noktasıno getlrdl, bundan sonro CHP"vl. yalnız başına iktidor yapamadıyso da, an buyük partl yaptı, «Demokratlk Sol» feiseîe parti!! lerl, sempatlzanian ve halkı bir birine kenetleyen güzel blr harç tı. Bugün CHP, ülkeyl büyük taı «Ölümü Göze Almak» veya Sandığa Doğru Tayinle gelen partili, her zaman ezik, eksiklidir. Yitirme korkusuyla, yasal gürede kongreye gidemez. Parti o bölgede zayıf düşer. Jale CANDAN pllotlstief peefceş ceken, bun lann ortadofiu çıkarlarındo tromplen görevlnl yüklenen AP zihniyetlne. ülkeyl saron faşizme, rengtnr daho zengln, yoksulu daha yoksul kılan dışa ba ğımlı ekonomik politikaya kar şı, aynı harcı kultanabilır. Kul lanmalıdır. Ûlkede olup bltenle rt, Işln Içinde olmayan hotk, y« terince bilmemektedlr. Büyük kentlorl saran gecekondulardan gelen sllah eesierinl şaka sananlanmız vardır. Bazı ıllerde olup bitenlerl eşelemeyip, hafife olırsak, tehlikeyl geciştire bileceğimlz düşuncesl de henüz geçerlidir. ABD'II sllahlı kuvvetlerinin hazırlayıp yayınlottığt rapor, ulkemizin iç savo şın esiğine geldiğinl bildirlrken. bayram gazeteslnde «aydmlık» müjdeclliğl yapan Demirel'le bir noktada bırleşmektedir: Tek tehlike komünizmdlr. lcobına bakılocâktır. Ama aynı gün sol culukla hiçblr ilişkisl bulunma yan istanbul Tîcaret Odası In dekslerl 1980 ağustosunda. 5 kisilık blr oilenm asgari geçim masrafının 38.000 Türk lirası ol duğunu saptamıştır. Moral yuk eeltmek baska şeydır. halkı kandırmak ylne başka birşey. Demırel, Türkiyede kaç aılenın bu gellre sahip oiduğunu bılmez değildir. Geçim olanaklann dan yoksun Insanların neler ya pabileceklerini de pek alâ bi Sır. Bazı mikropiar bu ütkede tut muşsa, elverişli ekonomik ortamı bulup burada üreOıkleri ı çtn tutmuşlardır: Yurtsever «H düşünce lle savaşacak yerde onu ekonomide etken hale getirmek gerekir. Ama fosizm, her zaman, sermayeden yanadır. CHP gerçeğl su yüzüne cıkor malıdır. CHP halkımızı. lc ve dış sömürüye karşı uyarıp de mokratik savaşıma Isteklendlr meüdir. Bunun lcin bütünleşme lidlr CHP. Ama ne yapıyor CHP? partilıleri küstürüp kaçırıyor. Kusmemekte direnenler varsa bunları kovalıyor.. Gazete haberlerine göre, CHP Kadın Kol lan Genel Başkanlığına ikincl kez getlrılen Güler Gürpınar Istanbulda teftise cıkmış ve 10 kadm kolunu görevden almış. Seçimlerin eşiğinde girişllen bu tür operasyonlara Insan Inanamıyor. Görevden alı nan kadınlar. yıltardır seçim sandıklarını en etken biçımde bekleyen kadınlardır.. işin llgmc toratı bu tur operasyonlardan şikayetçl olanlar yalnız giden ler değil. aynı zamanda gelenlerdir. Çünkü gidenler ve gelenler. aynı örgütte, yıllarca beraber kavga vermiş kimseler dir. Sürtuşmelerinl kendllerl kongrelerinde çözümlemek Isterler. Tayinle gelen partili, her zaman ezik, eksiklidir. Yitirme korkusu lle, yasal sürede kong reye gidemez. «Parti o bölgede zayıf düşer. Bugun CHP lolndekl her yan iış adım. partinin değil, ülkenın yazgısı ile yakından llgill dir. Ancak, örgüt bütünlüğünü soğlayacak yeni bir politikadır kl, partiyl, önümüzdekl seçimlerde, başanya uiaştırabilir. Çok geç kalmama koşulu ile« İLAN Şlrkatimlz msmurlırından Bay öz«r Ertem adına rerılmi? o!»n, Beyoğlu 2. Noterlığı'nden tasdikli, 5.11.1979 tarih ve 29148 sayılı ve Bay Erdinç Yüzbey adıns aynı noterlikten verıimi» 25.4.1979 tarih ve 12680 sayılı vekaietnamelerin kendıleri başka bir göteve tayin olduklarmdan iptal edildiğini ve hükümsüz bulunduğunu bildiririz. ÖLÜM Odomızm. Demedimlzin değerti üyesı eevgfli arko4a9«msc S.S.K Kaziıçeşms DlspanseD Eczacısı VEFATLAR İÇİN ta tOBlenzUsl p t m u ı tSLAM CENAZE I3LEBI blr lcı» bsıla emrlnltd«<Ux. Gaıete üaru »e umum r c a ı a » Mer, doktor taponı, deltn nıusatı, bfttlm öuası. öeviı duılsn, belva, feker ıjlerl yapıiır Bassasi;etl« T« titt7.lıHla l»len». lertnıa dembta edet Metin ÇELtK'i yturdik. Cenazesl 29.8.1980 gunü (Bugün) Aksaray VaHde CSamiinda kılınacoK Öğle Notnozından sonra Kozlu Aile mezoriığmda defnedJlecekttr. 1. Bölge Eezaa Odost Soskom Ecs. Adnon GÜNEŞEN Eczoeıton Demeğl B Ecc Rrfot GÜNEY THE SHELL COMPANY OF TURKEY LIMITED Türklyo Şubesi Merkezi Londra'da İSLÂM CENAZE İSLERİ 47 20 06 • 40 68 86 ÖLÜM Sevgfll kordeşimiz, c « j orfcadaşırnız. herfcesin sevdostumut on» NOT ı BOtün muaaaielar >r y «ti oımMc a » r » y o r Içı. dıd. ynrt aısuxl«o m n l » GOnOa ZULFU LIVANELI son plâgı 6ÖNLERİMİZ A. L DÜŞE KALKA YOLLARDA (Söz ve müzik: Livanelı) 2. KÖŞEYt DÖNENLERIN ŞARKISI (Yağmur Atsız Livaneli) 3. DAGLARA KÜSTUM (Söz ve müzik: Livaneli» 4. GÜNLERİMİZ (Yağmur Atsız livaneîi) B. 1. KARDEŞİM DUYMAZ ELOĞLU DUYAB (Söz ve muzık: Livanelı) 2. YİĞÎDİM ASLANIM (Bedri Rahmi Eyüboğlu • Livaneli) » 3. ESKÎ TÜFEK (Söz ve müzik: livaneltt 4. UMUDU KESME YURDUNDAV (Sö7. ve müzik • Livaneli) . Konuk sanatçıUr: TÜLAY GERMAN FRANÇOIS RABBATM K&yıt: STUDİO SYSMO. Paris Toptan sati91 BALET PLAKÇILIK KolL Ş t t ÎMÇ 6 blok 6310 Unkapanı İSTANBUL Öder BOZOK'u 24 agustos 1980 pazar günü yltlrdik. 26 ağustos 1980 salı günü Adana'da toprağa verdik. Anısı her zoman gönlümüzde yaşayacck. ARKAOAŞLARI BJKayıp • 171152 No.iu ehlıyetiml kaybettim. Hükümsüzdür. Nurettin ÖZYILMAZ • istanbul Emnıyet Müdürluğünden almış olduğum pasaportumu kaybettım. Hükümsüzdür. Mustafa ÖZPOYRAZ • Klmya Mühendıslert Odosı üyelfk kartırrı kaybettim, hükümsüzdür. Ayşe ERDEM • İstanbul Tıp Fakültesin den aldığım şsbeke, paso, sınıf kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. Acartıan YİĞİT • Nüfus cüzdanım kavboldu. Hükümsüzdür. Hasan TÜRİDİ Satılık Araç MOessesemtze att 2 adert craç kapaiı zari tekHf ver> me suretryte saalacaktir. 1 ~ T97» Ford Mtnibu» t 1979 131 Murat TekNf verme sOreei: 8,9 '980 Adrefc Turkocağı Cod, No: 3941 CAĞALOGLU İLAN Ştrketimîz memuflanndar! Bay Stovan Sagst stlift» verilmiş olan, Beyoğlu 2. Noterliği'nden tasdikli. 12.1.1977 tarih ve 1207 sayılı. Bay Cengiz Soyer adına verilmi» aynı noterlikten tasdikli 24.9.1979 taıih ve 25934 sayılı vekâletnamelenı kendüeri başka görevlere tayin olduklarmdan ipta! edildiğini ve hü^ümsüz bulunduğunu bildirirîz THE SHELL COMPANY OF TURKEY LIMITED Törkiye Şubesi Merke2i Londra'd» t Sahibl : CumburtyM latbuedıK *• GazetecüDt TJİ.Ş. « l m » : NADtK NADI » GeaeJ Taym Müdürtt: Okbp KUBTBÖKE » Müassese MüdürO : Endne OSAKlJGtL » S. yaıılçlen Uüdürt : Otta* EBİSÇ , Basan «s yayan : Cumhurtye» MstbMOüı» »e GazetedUk T ^ Ş. CagaioÇu TIİTİDC»tı CzĞ No.: 3941. Fosts K u t a n : M6 tSTA>"BtTL Telefoo : 30 S7 U CüMHURÎYET BASrN AHIAK TASASINA CYMAT1 TAHHÜT EDEB # BÜBOLAB : ANKARA KoaJr SOScsk 3*/« YenlşehİT Tel : 17 S8 S8 17 58 25 % tZMİR: Haüt Ziy» Bulvsn No. S5, KâX: S T e i : 25*709 131230 # ApANA : Atetüît Cad. TOrk Hava Kurunnı İçHaoı b t ; ] N e : 11 Tel : H &5C İS 731 ABONE ÜCRETLERİ Ajter 1 3 6 13 »0 900 1.300 şK eoo 1.800 3600 Uçsk fScretj g^jplartn» »« AüJcar» Abone v e S a n Tel: 1833 SS TAKVİM 29 4ĞCSTOS Î3SB tm**k C33 GSsc* »ü öjfl* İ3.U SATILIK DENİZ MOTORU metre kamarcrt! 9 5 H.P. Wisconsir> şanzımanlı motor, MÛRACAAT: 45 23 78
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle