25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ÎKt CUMHURİYET 20 HAZİRAN 1980 eçmişe ve geleceğe ilgisizlik, bakıyo. rum da, kımi yerde lyımserlikle kanştınlıyor, gününü gun etme iyimserliği. Oysa gerçek iyimserlik, bir «mutlu yarın» lnancını taştmalıdır. Böyle bir tnanç, günümüz kötü de gecse, tarıhin Uerlediği bilıncinden oturu, ıçimızdeki umutsuzluğu yok eder. Biz yetişemesek, göremesek de, yarın çocuklanmızm mutlu yaşayacağını düşünmekten erinç duyarız. Ancak. bu anlamda bir iyimserliği duyabilmek hiç de kolay değıldir. Bu yüzden bence. yazında, şıirde. basında, ıyimserlıği bır ilericihk sungesı, ya da tutuculuğun yuzeysel söylemj olarak dıllerine dolayanlar inandıncı değillerdir. Çünkü tarih bizi kesmkes iyi bir dunyaya göturmez; geçmişın tanhsel olgulannı öğrendiğimızde, nice genlemeler, nice yok olmalar, batmalar göruyoruz. Tarihe insanustu bir guç yakıştırmak, gizemcüikten Daşka bir şey değildır. Daha açığı, böyle bir anlayış, tarihi Tanrının istenci gibi görmekle bırdir. Bu bakımdan, toplumun geleceğine lyimserhkle bakabılmek için, elimizde yadsmamaz tanıtlar bulunmalı ve daha önemlisi, kafalar eskimiş deger ölçülerinden kurtuimuş olmalıdır. Bu tanıtlar. sağlam bir bilim, felsefe, tanh birikimi olmadan elde edılemez, Lucretıus, kişinin, geleceğe tümden ilgısiz olduğunu, bunu da onun. geçmişine duyduğu ilgısizlikten çıkardîğını söylüyordu. Bu saptama, Lucretius'tan bu yana değışti mi? Değişti ise, bu değişikliğin yapısı, niteliği nedır? Tanh okurken, dıyelim geçmiş olayların nasıl oldugunu öğremyoruz, ama nereye gitiğimizi çıkarsayabiliyor muyuz bundan? 6 r olaylar ve görüşler YARIN UMUDU Melih Cevdet ANDAY Böyle bir duruma gelebilmek için, çagdaş geüşmelerin dogasını iyi bilmemiz, Inmm. mızı bu gelişmelerin verdigi güce inandırmamız gerekir. Gerçek bır iyimserlik ancak bundan sonra doğacaktır Bılinenleri yinelemekten çekinmeksızin, konuyu biraz daha açayım. Ama bu ışe gırişmeden önce. Turgeni'ev"in ünlü romaru «Babalar ve Ogullar»ın nihilist kahraınanından soz etmeksızin geçemeyeceğim. «Nihilıst» sozcüğünü Turgeniev ortaya atmıştı, «Yoksayan» anlamına. Sonradan «anarşist», bu sözcuğun yennl aldı, •Düzensizlikçi» anlamına. Turgenıev'in kahramanı Bazarov, «Ben oldukten sonra mutlu köy evlerinin bacalanndan dumanlar çıkacağını düşündukçe deliye donuyorum» der. Burada ilginç olan, nıhılıstın (anarşistin) sadece hiç bir yann umudu beslemediği değil, mutlu bir yanndan nefret de ettiğidir. Böyle birinin nıçın savaştığını anlamak güçtur. Hitler. yenıldığıni anlayınca. «Alman ulusu yerin dıbıne batsm» diyor. Bır gelecek ulküsu uğruna savaşa, savasıma gırmıs görunenlerin mcesinde gerçek bir umut, gerçek bir iyimserlik yoktur. Örnek olarak gerçi aykın tıpler üzerindb durduğum söylenebilir, ama tarihin ilerledigine inanmamn güçlüğu. ıyınıyetli kışılerdeki iyımserhkten de kuşku duymayı gerektirir. Bu kuşkuyu zayıflatacak tanıtlar yirminci yüzyılda oluşmaga başlamıştır. Bunda bilimsel buluşlann başdondurucu gelişimini başlıca etken olarak gormehyiz. Gerçi insanoğlu, tarih boyunca, çevresini tanımak, etkilemek icin süreklı bır savaşım içinde bulunmuştur, ama yirmıncl yüzyılın Bugun halkımız «pahalıhk» olayına (elbette haklı olarak) kendismi kaptırmış. dunbugunyann zincirlemesinı düşünemez duruma gelmıştir. Bır üstyapı olayı olan pahalılıgın, yannımıza y5n verecek nedenleri üzerinde aydınlatıcı bir açıklamamız var mı? însanımızın bilinçli olarak etkileyebilecegi olaylar nelerdır? Başka bir deyişle, bize yannımızı kurabileceğimiz umudunu veren hangl cağcıl gelişmelere güvenmeliyiz? Bu sorular yanıtlanmadan, akılcı tanıtlara dayanmadan yüceltilecek bir iyimserlik, bence karamsarlıktan daha zararlıdır. Ülkemızde bugün, vurguncular bir yana, her ıyı nıyeth yurttaş karamsar olmalıdır. Çünku geleceğımizi bilmiyoruz, yannımızı kuracak güçler üzerinde nasıl egemen olacağımızı açık seçik saptamış değüiz. devrimci niteliği bu savaşima bambaşka bir nitelik kazandınnıştır. Insanoğlu tanh bilincınde hiç bir zaman böylesme güçlü olmamıştı. Tarihsel değişimin ve bılinçlenmenın ilk habercisi Hegel'dir. Fakat nesııel yasalarla bunlan uvgulamağa geçıren bilinçli eylemin kuramını Marx bıçimlendirdi lnsanoğlunun o güne değin bilincindc. olmadan uydugru yasalar yenni, artık onun bilinçli eylemı ile kendi ekonomik yazgısmı denetleme yeteneğı alıyordu. Başka bır deyişle. ınsan işlenne ak'ın uygulanışı ıdi bu. Sozgelişi, pahalılıgın, ışsizhğm ekonomik bunalımlann, doğa yasalan gibi, nesnel toplumsal yasalardan doğmadığını artık herkes bilıyordu. Kuşkusuz, toplumsal bir devrimdır (isterseniz ılerlemedır) bu. Ancak toplumsal devrim ıle teknolojik ve bilımsel devrim birbırlerinden ayn görulemezler, bunlar bir butundur. Üretımin akılcılaştınlması, insanın akılcılaştınlması sayılabilir. Büim ve tekmğin, belli bir bölge insanlarının tekelınden çıkıp butün msanlığa yayılması çagımızm başlıca ozellıklennden bıridir Bu anlatım aklın yaygınlaşması olarak da değerlendırilebihr Böylece uygarhğın ağırlık merkezi, başka anakaralara kaymış. nice tarihsız toplum, tarihe girme oîanağını kazanmıştır. E H. Carr, Çağdaş tanh, gıderek daha çok insanın toplumsal ve sıyasal bilinçlılige erişmesı ile, her bıri kendı gruplannın bır geçmişi ve bır gelecegi olan tanhsel birimler olma bılincine vararak tarihe tumden gınnce başlar» diyor ve şunu ekliyor «Butün dünya tam anlamı ıle tarih içıne gırmiş ve artık somurge yöneticisi ya da antropoloğun değil, tanhcının ılgı konusu olan ınsanlardan oluş muç bir şey diye imgelemek bilo ancak bugrun ilk kez gerçekleşmiştır» Yirmincı yüzyılın kısaca gözden geçırdiğimiz bu belirleyici özellıkleri ışıgında toplumumuzun görunümüne bakacak olursak, kolay bır iyimserligi, guvenıhr bir yann ınancını arayıp bulmakta epeyce guçlüğe uğrayacağımız açıktır. Çagcıl bir eğitımoğretim duzeninin bır turlu kurulamaması, hatta bu yöndeki gelişmelerin tersine çevnlmek ıstenmesı, Orta Çağ gizemcilığıne dönme çabalan, bilimin yaygınlaştırılmasından korku. hatta açıkça bılım duşmanlıgı, ıleri teknıge geçılememiş olması. bunun bir insan yetıştırme ışı olduğunun anlaşılmaması, topîumsal ve ekonomlK yasala nn ınsan denetımıne konamaması hatta bunun olamayacağı ınancının yaygınlaştınlmak, halkın bılinçlenmesınin her çareye başvurularak önlemek istenmesl. üretımin ve insanımızm akılcılaştınlmasma karşı gelınmesi (bu saydıklanmın ornekleri bir bir verilebihr), toplumumuzu tanhın dışmda bırakmakîa sonuçlanacak kımı bilinçli, kimi bilınçsiz eğılim ve eylemlenn toplamı olarak yorumlanabıl^r Boyle bır durumda, iyimserlik deçıl geçmışe ve geleceğe ilgısızlık yaygmlaşır; kişide etkınhk istenci oluşamaz, onun seyırcı durumunda kalmasından ıse çağdışı bir kafa yapısındaki yoneticilenn desteğıni sağlamış «eyyamcılar» yararlanır. Bunca umutsuz muyum 0 Bunun yanıtını verebilmek içm önce «tarihte ilerleme* oldugu ınancmda bulunup bulunmadığımızı kesınlikle saptamalıyız. Gerçı yukarda kısaca degındığım yuzyılunız özellıkleri, boyle bır ınanca kıml tanhcılenn aklını yanrmaktadır. Fakat konu gene de tartışmahdır. Biz burada boyle bır inancı doğru bulduğumuzu söylersek «ılerleme»nin karşıtı olan «geri kalma» olgusunu da değerlendireceğızdir elbet. En azından genel ilerleme, butun bırimlerin tek tek ilerlemesi anîamında değildır Eğer ulkemiz geri kalmış ise bu durum, öyle kolayından ıyımserlığe hiç de elverişh değıldir Butün sorun geleceğimiz konusunda. bir ımge ya da imgeler dızisi kurabılmektedır Burada şımdılik şuncasını söyleyeyım. gelecek, biz kendısıne yaklaştıkça bıçım a!an bır şeydır Toplumumuzda bir gelecek ılgisı bolunmalıdır kı, onun ımgesi yavaş yavaş kafalarda biçımlensın. böylece de yarın umuduna bılinçle bağlanılabilsin! Türk Parası Pul, Biz Batı'ya Kul.. İnsanoğlu canavar... • İspanya'da boynunu özel mengeneyle bnrup adamı ıdam edıyorlar; Suudi Arabıstan'da kılıçla kelle uçuruyorlar; Fransa'da gıyotınle kesilen b€iş sepete düşuyor, Amerıka'da insaru elektrıkli sandalyeye oturtuyorlar; bizde üç ayakh darağacı kuruluyor. Ve Türklye'de son günlerde köy kahvesinden sosyete salonıına değin her yerde aynı laf • Sallandır beş on kişiyi, bak ortalık nasıl süt liman olur herkes hizaya gelir. Oysa adam asmakla sorunlar çözümlenecek olsa, şimdıye değin Turkiye'nın derdi kalır mıydı* Soa yıllarda epey adam asıldı. Bir Başbakan, iki Bakan, bir albay, bır bınbaşı, uç oğrencı... Ne oldu? Odemeler dengesı mı duzeldı1' Temel sanayi mi kuruldu? Dış borçlanmız mı ödendi? Sosyal adalet mi saglandı? Ne var ki ağzımız ahşmış bir kez: Sallandıralım beş on kışıyi... Derde deva mı? • Çok değil 45 ay önce yüzde 50 oranında blr devalüasyon yaptık. Gittlkçe şirinleşen Süleyman Bey ıru sorumlu? Yoksa Süleyman Beyin aiıl hocası Tıırguy Bey mı bu ışı yaptı? İMF'nın ağalan mı buyurdu'' Dört buçuk ay öncs Dolar resmi kurda 47 ve serbest piyasada (karaborsada) 55 lirayken bır kalemde 70 liraya çıkanldı. Nıçın? Neden yapılır devalüasyon? Dışsatımla ışçı dövizlerinin grafiği yükselsın dıye... Ancak aradan geçen surede ne dışsatım artti, ne ışçı dovızı... Şımdı herkes bırbırine soruyon Dolar karaborsada bile 55 lirayken niçin bir kalemde 22 lira yukseltildi? Derken birkaç gun önce bir Amerikan Dolan bu kez 74 lıra olmasın mı? Fısıltı gazetesıne bakarsanız önümuzdeki altı ayda devalüasyon ustune devalüasyonla dolar 100 lirayı bulacak Sonra ne olacak' Bir maliye dehası çıkıp da parasal bılımin kurallanyla bu işin mantığmı açıklayabilir mi' IMF nın buyruğunda kapıtalızmın kuyruğunda nereye sürükleniyoruz? Efer dört ay önce dolan 55 lıra duzeyınde saptasaydık, bugun 60 lirayı aşamazdı Oysa bugün 74 liradır. Kım verecek bu yıkıntının hesabını? 50 milyonluk bır toplumun cebindeki parayla böylesine sorumsuzlukla kim oynayabilir? Çılgınlığın adı maliye uzmanlığı mı oldu? Eğik düzeyde yuvarlanıp gidiyor Türk parasu. Süleyman Beyın mantığıyla Önce yüzde 50 devaluasyonla halkın cebindeki 100 Iıranın 50 lirası almdı, dört ay sonra yüzde 5 devaluasyonla 4 lirası daha alındı. Suçun en buyüğüdur bu... • Ne yapmalı? Sorumlunun boynunu mengeneyle mi burmaîı? Başmı kılıçla mı uçurmalı? Giyotınle mı kesmeli? Hayır. Böylesine çağdışı yöntemlerle nereye vanlabilir? 50 milyonun alınterini dört buçuk ayda har vurup harman savuran, her kimse, Tann kendisme uzun ömür versin ki bundan böyle olacaklan görüp izlesin. Ünlü Maliye Sihirbazı Doktor Schaht'a parmak ısırtacak bir •dahi« anlaşılıyor ki Türkıye'nin parasal ve ekonomik düzenine egemen olmuş. Uyguladığı formul hârika Zam yap, devalüasyon yap, zaxn yap, devalüasyon yap, zam yap, devalüasyon yap. Sanki sürek avı bitmez tukenmez.» Köpekler havlıyor™ Silahlar patlıyor.. Halk ne yapacağını şaşırmış» Türk parası puL, 3iz Batı'ya kui. Kir, Kin, Kan Yalan Derken... Behzat AY • cinde bu!unduğumıi2 klrfl, klnll, kanlı ortamı ve duvaI gelmekte olduğumuz yalanlan düşündükce bırey ola' rak kaygılanmamok, kederlenmemek ığrenmemek oıanaksız. Kuşkusuz kı, bütun bu acı, uzunc. beterın beterj gorunum karşısında ulkesını, halkını seven, kendı guvenlığını de duşunen herkes tasa ıçınde kıvranmakta ve tedırgındır Kaygılı, tosalı, tedirgın, guvenceden yoksun ınsanlanmızın oluşturduğu toplumumuzun gorünumü de sağııklı değıl. Toplumumuz buyuk bır calkantıyı, sarsıntıyı yaşıyor. Bızler bu tcplumsal çolkantının, sarsıntının evecenhği (telaşı). tedirgınlıği ıçlnde bkbirimlze 'çaşkın şaşkın sorup duruyoruz: tNe oldu bıze? Neden böyle o'duk?» Nedenleri yıllardır nomuslu blHm adomlan, oydın lcr soyledıler, yazdılar. Biigislz ve ılgıs.zler, daha doğrusu çıkarcı olan ılgılıler oralı olmadılar. Sorumluluk duymodılar. Ulkeyı ve halkı yonetıyoruz dıye yalnız gelecek seçımı ve öz çıkarlannı gozettıler. HalK avcılığı (demogoıO yaptıiar. Çünkü lclennde gerçek devlet adamlan yoktu. Böylece James F. Clarke'ın «Sıyosacı. gelecek seciTiı; devlet adomı, gelecek kuşağı duşunur» sözünü doğruladılar. Ama Lıncoln'm şu unlu sozunün anlammı hıc düşünemediler: tBozı Insanlan, her zaman, bütün Insanlart da bazen kandırabilirsınlz: omo bütün insanlon her zaman kandıramazsınız.ı Yıllardır bır sürü «kırlı» ışler olagelmekte. Bunlarla hiç ılgilenilmemekte Sözgelimi vurgunculukla, Istlfcllıkle. karaborsacılıkla, kaçakçılıkla zengın olanlara engel olundu m u ' Olıınmadı. İlgılenılmedı. Bu kırlı ışlerı namuslu ınsanlar surekli söyleyıp yazdılar. Duymazlıktan geldı ılg'lıler. Kırlı ışlerı, bırakın yurt ıçındekı gazetelerın yansıtmasını, yabancı gazeteler bıle parmak bastılar. Geçenlerde Am6rıkan internatıonal Herald Trıbune Gazetesi Avrupa basımında tTurkıye dünyada karaborsanın en yoğun ve yoygm olduğu ülkelerın başında» diya yazdı. Bu türlü ün yapmak ulke ve insanlarımız için hıo do yüz ağartıcı bir sonuç değıl elbette. İstıfçılık yoluyla zam zenginleri turedi, halk goma boguldu. ilgılenılmedı. Koçakçılıkto da bizi gecen herhongı bır ülke yok sanırım. «Türlü ceşitlı» kaçakçıhktan yalnız vergı kaçakcılığını ele alatım. Vergl kaçakçılığı her yıl az da olsa gazetelerde yansımaktadır. Çoğu zengmlerın vergı ödememekte ustalıklannı öğrendık. Nedense zarar edıyorlar (!). hep... Görkemlı yaşamları, kumar çılgınlıklan, metreslen zarar» lorındon mıdır? Zenglnler yetennce vergılerını ödemedıkleri, ödemeye de yanaşmadıkları icın, devletın gucu galıba emekciıere (memur ve tşcılere) yettığmden, emekçilerın aylığının yansından çoğunu vergi olarak kesiyorlar. Vergi yükü memur ve işcılerın omuzuna yükleniyor. Adaletsızhklerle, karaborsayla. ıstıfçilık yoluyla zam zengınlıklerıyle ve kaçakçılıklarla birlıkte çarpıklıklar do ct boşı gitti, gıtmekte. Corpık bir kentleşmenın sıkıntılanni çekıyoruz. Bu sorunla da zomanından ben ılgılenMmemıştır. Zaman geçtıkce de cırkın v e çarpık kentleşmenın önune geçmek gücleşmlştir. Çunku köyden kente göc durmayıp artıyor. Artacak da... On yılda on ıkı hükumet ışbaşına geldi. Tumunün de yaptıkları ilk ış devalüosyon oldu denebıhr. Enflasyon eanavarı aldı yürüdü. On yıl içınde paramızm alım gucündekl düşuşun korkunçluğu bıle bu ülke insanlarının acılannı anlamcya yeter. Dar gelırlılerın inım inım ınledıklerını duymamok, anlamamak, görmemek için, kör ve sağır olmak, bılgısız ve ılgısız olmak, kısacası haik düşmanı olmak gerekir. Her gün her şeye zam, zam, zam!... Ekonomik çöküntü, toplumsal çalkantı, sıyasal bunaIım, anarşmın her turlüsü (vergı, trafık. gumrük, sıyasal vb), şiddet ve terör birbirinl izledı. çoğalarak. 1968'de birçok Avrupa ülkelerinde boşlayıp bır yılda bıten öğrenci olayları, ayn ( yılda daha yumuşak olarak bizde de başlamıstı. Yabancı ülkelerın yönetıcılerf öğrencilerin sorunlanna eğıldlkleri. bilincü. bılgilı olarak ılgılendıkleri için, büyük boyutlaro ulaşmadan kısa sürede sonuçlandı. Yo bizde? Bızım yönetıcilerm bilgısızlıklerı, ılgısizlıklerf yüzunden durmadı. Öğrencilerin sorunlarıyla ilgıienıleceğl yerde öc almak icin tek tek ve Konlı Pazar düzenlettlrilip öldürüldüler. Ve öçleölüm, ölumleoç içiçe yoşanılmaya başlandı. 1970'lere böyle girildi. 197O'ler (bir iki yılı saymazsak) böyle bitlrildi. Bir iki yılı saymazsak (en rylmser sure) dedlm. Çünkü 1973 secımierinden sonra yatnız bir yıldo. 1974 yılında siyasal nedenlerte hlc blr yurttaşımız öldürülmedl. Ne yozık ki 1975'te 34, 1976'da 104. 1977'de 262. 1978'de 918 kisi öldürilldü. 1979'da kac bin, slz yar.ıtlayın! 1980'de ıse sayı şımdıden rekor! Yıkınhlarımızlo. acılanmızla. yorolılanmızla, sakat kalmışlarımızla. gömütlere gdmdüğümüz ölülerimizle görünümümüzün bır sovaş içinde olmaktan ayırımı var mı şirrsdı? Kırlı işlerie, öc ve ölümıerden bir kir, kin, kan denizıne döndürülmedi mı ülkemiz'' Hem de yalan söylene söylere... Gözlerlmızin içine bokıla bakılo... Klril Isterden, öc ve öiumlerden ve llgilllerin söylediVIerlnder». yonl k!rden. klnden. kandan. valandan bıktık, Iğrendik, Olkeyı bu duruma getlreniere, insanlcrımızı acryo boganlara, görev yopacağız deyip yapmayanlara lanet olsun derriek yetmiyor Bırlık ve bllino gerekll1» 1930 NÛSHASI HER YERDE S KURUŞTUR 20 Haziran BOLIVYA İHTİLALİ Afüsr ernperra'.lzne karsı bareket edlyorlar, reislerl tevitlf »cüldl İstanbul radyo şirketi tstanbul radyo $uketile blr ecneb* ?lrket arasındaM müzake rat pek müsait bir safha d&bilir.de devam etmektedir 31rket mü durü Hamdl B radyonun teramu* bidaye tinde faaliyete neçeblsöylemiîuı. Borsada vaziyet lirası dun Borsa'da 1033.5 kuroş ta acılmıs ve 103S arasındi muamelc görddk ten sonra aksarn 1034 kurusta kapanmıştır VadeU Istlkran dahl U 98 75 ümfiye 113 75 Bne&os • \ym (u.| Bolivya'dan gelen ha berler mütenakızdır. Isyanın reisl vaktile Bolivî'a'nın Rıo de Janelro seiareti katip Hîtnde bulunmuş olan Htoojova namında blr adamdır Huduttan pe len bır babere nazaran ihtUal komitesinin katibinin. Ara«rika mütt«hlt hükümetlertnln muavenette bulunrnsîı vadeylemis olduîımu beyan ey1e<M*i r<vavet edilmektedlr. Bolivra asilerinin mu.T.essîlt Dr Tredo Dlülai prog rarnıran l?trodata, em peryallzme ve monro i«ne karşı olduSunu beyan etmis ve petrol madenleıinin millilcsHrllmesinı Utlzam eylemlsür. Bnenoa • Ayret İS (!.».) Boldlvya sefaretı hükümet kuvvetle ricin ihtilal reısi Hıno Jojm'yı teikıf etmış olduklanrj büdırmektedtr Gazi Hz. Reisleumhur Hı (JOn de Yalova'da iitlrahat buyurmuçlar ve İs tanbul's avdet eonemlslerdir Haydar Rıfat Bey Ylrmı (runluk mabkumiyetin müddeünl umunı, hapisanede lkmal etmekte olan Hay dar Rıfat B cumartesl Bttnü saat 2 de tah 11ye edtlecektir ür Aydın'da bir idam Aytlın 19 ( H B . M») Kuyucak tan Hacı Alı zevcesi Emlpe ıle kızı Zehra*yı çakı ile fecı bır surette katlederek besıbirliklerfne gasbeder Kuvuoak'tan Musa o « u Çclak Ahmet hakkındaki ıdam karan bu gece Aydırj caddesiode Lılaz edıl(U. «HADİSE» gazetesi niçin kapatıldı? lıntiytti edeoı olarak alındığı h&lde slyasl ceşriyat yaptı^ndan seddedıldi. Hafuda bır intisar ecmekte olan «Ha diseı sazetesi kapatılmıstır Oazetenin seddtae sebep açtıJh bir ankettır. Imtıyau «edebi ve içtimii» olarak alman bu gazete slyası bır anket aonuş vo mak3leler oes retznîşUr B M. MrclHl Rei.i Kânm Pj, Hı. Tiyatro mektebine alınacak lise ve orta mektep talebesi Llse ve orta mekteplerde ympüan müsunerelerde temsll kablllyeti gesteren kı» ve erkek talebenin ye nl açılacak ayatro mekteDine alınmaları dilsunaimektedir Bu taktırde gençlere m&as da venlecektir TSlfı Türkiye Sosyalist İşçi Partisi 1974 1980 Yeni sinemalar Beyoğlu'nda bu sene iki yeni sinema Un&sı yapılmakta olduİunu evvelee karilerimiz« haber vermiştık. Bir tançf, eski «Lük semburg» smeroası tev «i ve yeniden inşa edi lerek vttcuda geUrlllyor rkirjciJi $!mdikı Ope ra ve Melek sinemalannın arkalarına düşen yerde yapılıyor. Kurulmakta olan bu yeni bmayı eezdlk. Istırahat ve teneffus salonl&n ttrtJbatı çok lyidir. Zlya terübat: tam»nnyle gızli ve ortulüdür. Localar da gayet gü teldir Bu suretle bu kış tstanbul'da sinemalar arssında müthis bır rekabete şahit olaca&ız Hem iyi flllm getırmeye tnecbur olacaklar hem de fiatlan ucuzıatacalü&r B.M. Meclisi Reisi Kâzım Pş. Hz. dün sabah şehrimize geldiler Buvük Nfcllet Meclisi ReU4 Kâ7im Pş H2 dün sabali saat 7.50'de Ha>darps^a'y» muvasalat ecen trenle sehrimi te gelmişlerdir Kazım Pa&a Hz ne refikalan hanımefendl ve elradı ailesi refakat etmektedir tktisat Vekâleti Ankara 19 ( u . ) Iktlsat Vekaletf bu M ne ber şube içtn şeralU zıraıve'i memlekettml. ze uvgun yerlerden ec nebı mutehassıslar ge tırtecektır Zıraat Umum Mudürluffıa icin 9, bajtar subes! için 5 ormkn soıbe^ıne 4 mu^avır kadrosu sım dıden taydedı.mışür. 6. Kuruluş Yıldönümü Toplantısı ANKARA, ATATÜRK SPOR SALONU 21 HAZİRAN 1980, CUMARTESİ, SAAT 14.00 Daktiloculuk rağbet görüyor YerJ aarTıerin kabulü memlekette vent bır meslefin doğmasını hazırlamıs oi du. Daktlloluk günden eüm> geni&ıeyen incelen bir sanat balioe geldi Ter yer bçılan kurslar, aershaneler bir çok Tttrk kızlanıun hayats ehnde bir isle Kinnesinl temin ediyor. Macar takımı dün geldi Genc oyjnculardaa mürekkep olan Macar miUi tflkımı ciunku trenle sehrımıze gelmısiır. Peştell futbolcular, SırKed'de spor teşküatsms erkanı, sporcu'ar ve dıger bır çok kimseıer tara:ından rıararetle karsılanmıştır. Mls&fır takım busun saat 5 te «Fenerbahçe» ile karşüa$achktır Hindistan'da vaziyet Bomba» 16 (ajı.) Avrjpalılarla meskun mahalledeki Avrupalılhra ve Hintlilere ait dükkan ve maSaîalann önünde ecnebı kuma$lan satılmasına mani olmak için nöbet bekleyen 27 g9nül10 tevkıf edilmistir. 43 a kadm olmak Ozers 45 kad&T erkek Bombay'dai 10 mil uzakta bulunan Band ra'da yerhlerin içki aatılsn ve kullanılan •erlcre siorelerıne m nt olmak icin bu yerlert tarassut etmekte Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seytr Mdrografi ve Oşinoorofi oolrasl Boşktmtıflmdan Bildirilmiştir.. Yunanistan'da dolu ve kar İstanbutlulara geçmiş olsun EyftpTO HaHdln 10 sene m&hkumiyeti temyia* tasdlk «UL. sü. Meshur Kadın aw5! EyüpTO Haîit haK kında ağır ceza malı kemesl bir rnüddet evve! on senp <lo\uı ay napıs k&ran vt» mısti Bu karat ahiren temjız mahkemesı larafından îtofakla asdık edi'.mls Evap'lu Haht buluniugu tevkUaneden naklolurimu«tur Boy lece Is*anbul halkı, bu mahir bilebazır şerrir.den on sene için iurtulmustur Attn» 16 ( a j . ( Dolu ve karla kanşık îırtmalar bir çok cevahide raansulaü thhrip etmistlr 26 hazlron 1980 saot 08 00 den 27 haziran 1980 80ot 12 00"ye kadar aşağıdakı noktaları bırleştiren soho •cinde seyretme, demırieme, avlanmo ve bu sonanın 13.000 metreye kadar olan yukseklığı can ve mal emniyetı bakımından tehlıkelıdir.. KARADENİZ • ŞİLE (1) 41 derece 22 dakika kuzey 29 derece 33 dakika doğu (2J 41 derece 27 dakika kuzey 30 derece 15 dakıko doğu (3) 41 derece 09 dokiko kuzey 30 derece 13 dakika doğu 14) 41 derece 08 dakıko kuzey 30 derece 06 dakika doğu DENİZCİLERE VE HAVACILARA DUYURULUR. (Basın: 16511) 3397 DENİZCİLERE VE HAVACILARA 74 SAYILI BİLDİRİ t Sahibi : Cumburlfct Uatboacılık « Gazetecilik T J l S «dın» • NAD1R NADİ I Genel YtyiB MOdüru . OkUy KUBrBÖKE | 3 Yasdstert MüdOrO : Cetto ftZBtYRAV t Basan ve vayan • Cumburivet Uatbaa^lık w Gaaetecil» TA3 C*g»lo81n TCrkoca. Ss Cad. Ho. : a41 % Pr*î* Kutuan : M8 tSTANBCL TtSe» too l 309703 CUMHURİYET B4SIN AHI *K ¥AS4.SINâ UYMATl T4AHHCT EDEB • BÜROLAR • ANKARA Kama SOki» 2*'4 Yenisehir Tel 18 33 35 17 58 2Î • tZMİR Hallt Ziya Bulv«n No 65 Kat 3 Tel : İS 47 OS 13 12 30 • ADA.NA • Atatürk Cad Türk Hava Kurunnj Is Ham Kat: 3 No : 13 Tel 14 550 U 73» ABONE ÜCRETLfaiİ Ajiır Yurt K> Yurt dm E1SB COT9 TAKVİM 30 • HAZİRAN . 19» tmsak Güne» 3.06 Ikindl 1716 llr FRANSIZCA STRASBOURG ONİVERSITESİ MEZUNU ÖĞRETMEN TA« RAFINDAN FRANSIZCA DERS VERİLİR.. 1 S 6 12 » 0 800 1 800 3 «00 600 1 80C 3 «00 7 200 Öjtte 13 İS 7steı 22 47 626 ?ani »44 Cçmk Bcrett (raplarma ve Tel: 58 68 96
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle