Katalog

ON CUMHUEÎYET 31 MAYIS 1980 ALT ÜST DİP Kadayıfın altı kızardı kızarmadı dıyene kadar, vatandaşın dıbı tutuştu yanıyor, kımsenın aldırdığı yok!. CİDDIYET Ciddiyel Oğretmenîn gittiği yerde gül biter Turizm şirketleri oradan oraya sürülen oğretmenler için özel indirimli tarifeler hazırlıyor. Aşağıda bir otobüs şirketının ılânını yayınlıyoruz. ÖĞRETMEN TURİZM EMRİNİZDE... • Şırketımız her kentten, Yozgat. Tokat, Kırşehır. Elazıg, Erzurum, Erzıncan seferlerı ne başlamıştır. • Orhan Cemal Fersoy'un sur gun fermanını gosteren sayın ogretmen yolcularımıza yuzda yırmı ındırım yapılır. Yozgat'a surulenlere, yuzde ellı ındırım yapıldıgı gıbı, kendısıne ayrıca yol boyunca muavınımız tarafından moral verılır • Şırketımız. yollarda ugradıgımız, Afyon, Adana ve Kay serı otogarlarında ogretmen yolcularımızın başına gelecek hıçbır şeyden sorumlu degıldır Hele, Afyon kayma9ı almak ıcın otobüsten Inen yolcularımızdan hıçbır mesulıyet kabul etmeyız. Kaymak uğruna, kaybolabılırler. • Fırmamız şoforlen tarafından yol boyunca, «Aldırma gonul aldırma» ve «Gıttı de gelmeyıverdı» şarkı turkulerı çaıınacaktır • Her otobusumuzde Ataturk" un oğretmenler ıçın soylemış olduğu sozler asılı bulunacaktır. • Yukarıda saydığımız ıllerö surgun fermanının çok olması nedenıyle. surulen surulmeyen tum oğretmenlerın şımdıden yerlerını ayırtmaları menfaatlerı ıcabıdır. • Şırketımızın Orhan Cemal Fersoy'la hıçbır ılışkısı yoktur O da bızım ıcın basıt bır yolcudur RASGELE BAKALIM. NEREYE GIDE 9 " Muzaffer İZGU EDE ED6 Şehlrterarası otoböslera helâ konacakmış! Memleketın içıne edfyoruz zaten. Yollara etmışlz cok mu? KÖŞE YAZARI T I T O ' D A N SONRA Oğretmenler iç turlzme canlılık kazandırdı VUGOSLAVYA Bir Sovyet müdahalesi beklenmemekle birlikte Sovyet Yugoslav ilişkilerinde 1948'in öncesine dönülememis. Tito, 1948' den ölümüne kadar Sovyetler'e hiçbir zaman guvenmemistir. Dört Dörtlükler SERMAYE Şu bizim unlu ozel herr da güzel sektörümüz Yıne Turk Dılı Kurumuyla çatışıp takışıyor Ama bır noktada hak vermelı gıtmez «anamal» Cunku csermaye» demek haspaya çok yakışıyor. TOSUNCUK Ve sıyaset buyurup hışmile bır gun Suluman Cumle evlâdını ahfadını hep kurt boğdu Neyse kı kaldı gebe şol sıra Sermaye Sultan Tastamam yuz kıloluk nur topu Turgut doğdu M. EŞREF JET ÖĞRETMEN Adım, «Jet oğretmen»e çıktı Dun oglenden sonra yenı atandıgım Tuncelı ye geldım Bu yıl değıştırdığım dorduncu lıse Cocuklan şoyie bır yokladım Durumları kotu Defterımı çıkardım. «379 Hıdır Guney» d.ye seslendım Oğrencılerım şaş kın yuzume bakıp. «Bu sınıfta boyle bırı yok efendım» dedıler. Cebımde uc not defterı var. lyıce karıştırdım Sınıfta çok kalan oğ rencıye bakıp, «Done. done başın donmuş senın» derler y a 9 Şımdı bızımkı o hesap Kastamonu'dan çıkarken yanlışlıkla, gomlek yerı ne çocukların yazılı kâğıtlarını koymuşum bavuluma. Akıl bırakmıyorlor kı ınsanda «24 saat Içınde yenı gorevının başında olmazsan hakkında kovuşturma açılır» dedıler Ne yapacaksın 9 Koşturdum, geldım Kravatımın bırı Adapazarında kaldı. pabucumun tekı Tarsusda. Işın kotusu Kastamonuda ıkl çekı odun almıştım «Nasıl olsa yılın sonu geldl. başka bır yere atamazlar artık» demıştım Gozluğum de yok Seslerınden tanımaya çahşıyorum oğrencılerımı Tarsusda. zayıf verdığım Ikı çocuk yolumu kesıp kırdılar camlarını. Şu Kastamonudakı odun ları satabılseydım o parayla camları yenılerdım. Yanılmı yorsam burada 3 verdığım çocugun hakkı 5 Adapazarında 4 alanın da 3 Şımdı ben kopya çekenı nereden anlayayım 9 «Bekarsın» dıye ev vermıyorlar adama. Nasıl evleneceksın 9 Hangı kız kalkıp da senınle Luleburgaz'dan Doğu Beyazıta gelır? Bu kış canıma tok ettı. Kalktım, Istedım bırını babasından «Ogretmenlık yaparım» deyınce, babası yakama yapıştı, «Ulan sen benım kızım dan ne ıstıyorsun9» dıye bo guyordu Oyle y a 9 Yazık degıl mı elın fakırıne 9 Genç yaşta benımle surgun yaşamı Neyımı begenıp de ev!enecek? Orduda nıkahı kıyarsın Ertesı gun Bıngole ata'lar Adapazarındakı ev sahıbımden az once bır mektup aldım «Son altı aylık kırayı odemezsenız ıcraya vereceğım» dıyor O da haklı Dort cocuğu var adamın Hesapladım Aylığımdan borçlarım kesılırse bana 978 lıra kalıyor. Gel de şımdı şu yazılı kağıtlarını oku bakalım «Cık Olmamış Cok zayıf. Hıç ça lışmamış Bır. Ayıp . Insan lısede bunu bılmez mı? Sıfır...» Umur BUGAY TİTO, BAĞLANTISIZLIK HAREKETINİ BIRLİK TE KURDUĞL1 NEHRU VE NASIR ILE TITO1NUN SOVYETLER'E KARŞI IZLEDlGl POLITI KANIN EN BUYUK GUVENCESI BAĞLANTI SIZLARIN DESTEĞIYDI. I l Ciddi,, Fraksiyon Pekı bunun otekınden far kı ne 9 Farkı gormuyor musunuz 9 Eskı fraKsıyonumaa 6 horf var dı. Cok Kisa gelıyordu bana Onun ıçın degıştırdım Ya sız 9 Bızım traksıyon çok farklı LOP u ters cevırın ne olur 9 TKMNPOL Ben de bu fraksıyondanım. Fakat ortadakı O' yu begenmıyorum Seslı harfler lyı olmuyor. Onun ıçın ben de TKMNPL fraksıyonuna geçmek ıstıyorum. O zaman ne olacak Daha sessız olacak. Ben korkudan sıvışmaya çalışıyorum «Afedersınız bana musaade» derken bırl koluma yapıştı «Sız hangı fraksıyondansınız» dıye sordu Ben CİDDIYET tenım. Yenı bır fraksiyon galıba Hıc duymamıştım Ne yapıyorsunuz sız 9 Hınc gırgır, dalga gecıyoruz sagla solla. Oyle mı memnun oldum. Ben de az kalsın aramızda «CİDDİ» bır fraksiyon var sanacaktım. Yalcm PEKŞEN Gecenlerde hemen yanıbaşımda patloyan bır bombanın etkısıyle kendımı onume ılk çıkan kapıdan ıçerı attım Odada Duyuk bır kalabalık hıc bır şey olmamış gıbı, daha once başlattıkları bır tartışmayı surduruyordu. Dışarda bomba patlodı. dıye bagırmışım heyecandan. Yerlerınden fırladılar Bır tanesı yanıma gelerek «Ne bağırıyorsun yahu. odumuzu patlattın» dedı. Bomba patlamıştı da dedım yıne tonunu ayarlayamadığım yuksek bır sesle Başka bıri yaklaştı bu kez: *Cok yüksek sesle konuşuyorsun, dedı Bız burado gurultuye alışkın degılız Bomba seslerı dışında hıç bır gürultü duyulmaz burada » Ozür dıleyerek susup bır ke nara cekıldım Tartışmalarına yenıden başladılar Sız hangı fraksıyondansınız? Şımdi TKMNLOP'denım Daha önce hangı fraKSiyondaydınız pekı? TKNLOP Zılgıtı yemeden... «Zılgıtı yemeden adam gıbı secın başkanınızı» dedı ogretmenımız. Bır turlu secemıyorduk ikıye ayrılmıştık Bır tarafın «he» dedığıne obür taraf «ııh» dıyordu Işı gücü bıraktık, gunlerce bununla uğ raştık, olmuyordu Hele bır şışko Sulü vardı her tekere taş koyuyor, başkanı seçtır memek ıçın elınden geleni ardına bırakmıyordu. Kımbılır ne hesapları vardı 9 . Bır gun ogretmenımız geldı. Bakın çocuklar, slze bır oyku anlatayım, dedı. Bır çıngenenın kızı varmış, bır delıkanlıya ıstemışler. Tatlı dılle guzel guzel rıca etmışler. Allahın emrıyle falan demışler. Iıh demış, vermem Anan yahşi, baban yahşı. Yok. vermem d© vermem. Oraların Kabadayısı Işe kanşmış. «Nasıl vermez ulan» demış. «Cağırın rezılı».. Yukardan aşağı bır gıydırmış buna. Verdım gıttı ağam, demiş çıngene. Helal olsun. Boyle ıstemedıler kl benden. Ya, Işte boyle gelın zılgıtı yemeden seçın başkanınızı. Evet. o gün seçtik başkanımızı. T. APAYDIN Yugoslav yöneticileri, Tito'nun yıllardır güvenmediği Sovyetler Birliği'nin bir müdahalesine ihtimal vermiyor 2 ugoslavya'nın Sovyet tehditi attında bulunduğu Tıto'nun olumunden once Batılı çevrelerın strateılk değerlendırmelerınde sürekli Işlenen bır konu olagelmıştır. Tıto'nun sağlık durumunun ağırlaştıgı geçen ocak ayında da Batı bosınında bu yoldakı haberler anıden yoğunluk kazanmış v e başlatılan kampanya Sovyetler'ın Afganıstan omeğınde olduğu gıbı Yugoslavya'ya her an mudahale edebıleceğı ıddıasına kadar vardırılmıştır. Bu kampanyoda Sovyetler ın Afganıstan'a mudahalesının Batı'da yarattığı psıkoz yanında, Batı'nın Sovyet tehdıtını buyuterek Yugoslav yonetıcılerını etkıleyebılmek ve Tıto sonrası dönem ıçın Yugoslavya'yı aynı cızgıde tutabılmek gıbı duşuncelerının rol oynayabıldıği söylenebılıt. Ne var kı, bu yayınlann Afçan krızryle birlikte Batı'nın estırmeye başladığı «soğuk savas rüzgarlarısnın bır parçası olduğunu Yugoslav yonetıcıler de kabul etmekte ve bundan duyulan tedırgınlığı dıle getırmektedırler Aynça soz konusu kampanyaya Tıto'nun olumunden sonra rastlanmaması da anlamlı karşılanmaktadır. Moskova zlyaretl ardından yayımlanan deklerasyonlarda da tıçışlerıne karışmama», «ulusal egemenlığe saygı» gıbı ılkelerın vurgulanması yumuşama surecını başlatmıştır. Bunun ardından Balkan Paktı zayıflamaya yuz tutarken Soğuk Savaş donemının gerıde kalması, Sovyetler ın barış ıçınde bırorada vaşama polıtıkasının yaygınlık Kazan ması ve Yugoslavlar ın da oncu bır rol ust lendıklerı Bağlantısızlık hareketının gelışme Sı ıle birlikte. Yugoslavya Sovyetler karşısın da kendıni rahat hıssedebılmış. Doğu ıle Batı arosındakı denge polıtıkasını surdürurken Sovyetler'ı de karşısına almamıştır Geçen yıl Tıto'nun Breınev'ın ısrarlı çağ rıları üzerıne Moskova ya yaptığı zlyaretın ardından bır lyıleşme gozlenırken, Sovyetler*In Afganıstan'a mudahalesi Yugoslavlar1! urkutmuş ve sıyası duzeyde ılışkıler yenıden donuklaşmıştır. Dıplomatık kaynaklara gore, Sovyet Yugoslav ılışkılerınde hıçbır zaman 1948 öncesıne donulerremış. Tıto 1948'den olümüne kadar olan sure ıçınde Sovyetler e karşı ıhtıyatlı bır polıtıka ızlemlştır Bazı gozlemcllere gora de Tıto Stalın Ile olan surtuşmesınden sonra hıçbır zaman Sovyetler'e gOvenmemıştır. Sıyasj duzeydekl psıkoloıık havanın aşılamamış olmasına karşın, ıkı ulke arasındakl Ilışkılerın ılgınç bır özellığı de ekonomık ve tıcarl ılışkılerın bu psıkoloııden etkılenmeme sıdır Sovyetler Bırlıgı halen Yugoslavya'nın dış tıcaretınde ılk sıralarda yer almaktaaır Karşılıklı tıcaret hacmı 1979 yılı içın 3 mllyar dolar tutarındadır Goruştüğumüz Dışişlerl yetkilılerl Sovyetler'e bakışlarını açıklarlarken tSovyetıer'e karşı ne çekıngen ne de ıhtıyatsız davranmamız gerekıyor lllşkılerımız eşıtlık ve egemenlığe saygı esasları uzerınde yürümelıdır Sovyetler bızl olduğumuz gıbi kabul etmelıdın şeklinde konuşmuşlardır Yugoslavya Sovyetler'e karşı bu polıtıkayı Izlerken dayandığı en buyuk guvencelerden bıri Bağlantısızların genış manevı deste ğı olmaktadır Tıto'nun Bağlantısızlık hareketının gelışmesı Içın gosterdığı çabanın başlı ca nedenlerınden blrı de bu guvencenın sağ lanması uzerınde toplanmaktadır Yugoslavlar* ın bır başka guvencelerl de Batı'nın öesteğını her zaman yanında hissedebılmeleridır. SirTV Y Batı, Yugoslavya'ya nasıl bakıyor? merıka ve diğer Batılıların Yugoslavya'ya bakışları bu ülkenin bırlığı ve butünlüğunün korunması noktasında kesışmekte, bundo da strate|ik cıkarlar yatmaktadır Izledığı denge polı tıkası ıle Yugoslavya gerek Balkanlar'da gerekse A rupa'da bır statuko unsuru oiarak belırmektedır Asken uzmanlara gore, bol gedekı güç dengesınde bır değışım, NATO strateıısının baştan aşağı değışmesıne yol açacaktır Bu nedenle ABD'nın Yugoslavya'ya yonelık polıtıkası da bu ulkenın ıstıkrar ışle>vını sürdurebılmesi ıçın desteklenmesı, Doğu b'okuna kaymaması ıçın cesaretlendırılmesı reııme mudahale edılmemesı, tam tersıne repmın kuvvetlendırılmesı şeklınde oluşmaktadır Bu noktadan hareketle ABD, Yugoslavya'ya mumkün olan olçude vardımda bulunmokta, bu yardım doğrudan olmamakla bırlıkte Dunya Bankası, IMF ve OECD gıbı Batılı fınans kuruluşlan uzerınde baskı yapmakîadır. A HADİ< SİMDl GİDİP «KANI YERDE KALMAYACAK'» DIYELIM... DoktorunYeri Tekel'leşme Debelleşme... Türkrye sonoyl ve ekonomısınl yönlendıren Kuruluşların çok sayın yetkılıler) Kuçük ve orta şekerli işletmelerî İflasa surükleyıp getırırlerken oyuna Ve ekonomıdekl uygulanan katokullı'leri Yutturmak icın kamuoyuna Dıyorlardı kı: c Kücuk ve yararlı blr operasyon'dur uyguladığımız» tBır sünnet ameliyatı gıbl gerekli ve ağnsız.» tBu operasyonla orta ve kuçuk Isletmeler» tBelkl okkanın altına gldecekler» lAmma bız vücudun tumünü kurtarmaya bakan» cGövde uğruna varsın kesılsın ellerımlz parmaklanmız.» Mıtoloııde kendl yavrulormı yeyip yutan Zaman Tanrısı Kronos'tan başka Kendı organlarını yıyen Turlu canavarlar vardı TİTAN denllen. İnsanlarda kendı organlorından ığrenme. Bazı organlarını aşağı gorme, Bazı organlarını yok sanmo Şeklınde belıren ruh hastalığına blz: HIPOKONDRIYA adını vermekteyız. Orneğın: «Yollar yürumekle aşınmaz» dıyen TERORISTAN toplumunun HOKUMETIN BAŞ'ınm AYAK'lara karşı duyduğu korku, nefret ve kın r Sonucuydu HIPOKONDRIYA hastaiığı belırtısının. Insan vucudunda bır organır) Ofkesl neydı dığer bır organı yıyecek kadar? 9 Nedendi govde ıle baş'ın ışbırlığı Neden govdenın ellere ayaklara duşmanlığı? Cunku toplurrlar do tıpkı Insanlar gıbı İmal edılmıştl ASIL ve AŞŞAĞILIK organıardan. PLATON da ınsanda Iki tür ruh bulunduğunu savunuyordu Goğusteki ULVİ ruh, dığeri alt taraftoki SUFLİ ruhtu Lafonten'ın MİDE MASALI'ndakl yorumla değıl de Bokacak olursak DIYALEKTIK acıdan gerçeğe &" !e ıle ellerın ayaklorın ilışkısl Kapıtalıst Proleter sınıflcrın çelışkisı'ydl. Ve GOVDE ıle AYAKLARIN çatışması Belırhyordu KAPITALIST URETIM ILIŞKISINİ Ve ınsonın KAPITALIST SOMURUSUNU... Gerçekte kapıtalıstın KÂR'ı ArtıDeğerınden başka şey değıldı üretıcınln Orneğın dıyelım kı buyurdu boyyuk adamın blrl: Isletılecek kazanç soğlamak ıçın devletımlze Ulkenın ormanları, toprakaltı ve üstü madonlerl. Oysa madenler ve ormonlar değersızken, durduğu yerde, Cıkarılıp Işletlldrkten sonra değerlendığine gore Madenlerın kâr'ı, salt ışçının emeğıydı gerçekto. Feodal çağın zonaatçısı ürettığmı Gerekli ıhtıyaç mallarını almak ıçın satarken Kapıtalist ıse artırmak içın KÂRHANESİNI Isletıyordu fobrıkasını, salhanesını KERHANESlNİ Uretımden omacı sodece KÂR... Somüruldukçe o ışçl, sefıl olsun, ne cıkor? O, sorrurdükçe çoğaltır yıne sermayesım Daha çok iş, daha cok mal, daha cok tazla pazar GIRIŞİMLER, ATILIMLAR VURULUMLAR YATIRIM'LAR... Sılah, el bombası, kurşun, koloşlnkof ve sten Tâbut ve onun üstüne bayrok, 810 metre kefen Uret hıç durmadon her şeylerl sen satmava bak! DR. İHSAN ÜNLÜER Ya Sovyetler Bırlığı Yugosla>(ya'yOfc»nü' dahale ederse 9 Buna değıl Vugo^iav yotcilıier, Belgrad takı Batılı go7iemcıler de ıhtımal vermemektedırler Bu çevreler bAyle bır olasılığın şu an ıçın sağlam bır dayanaktan yoksun oiduğunu ve geçerlık taşımadığını belırtmektedırler. Yugoslav yetkılıler, bır Sovyet müdahalesl beklemedıklerını saklamamaktadırlar. Yugoslav Dışışlerı Bakanlığından bır yetKllı, Batı basınında çıkan haber'en «gülunç» olorak nıtelendırdıkten sonra, ıSovyet mudahalesi yalnızca teonk bır olasılıktır Boyle bırşeye curet edemezler. Ederlerse bu Uçüncu Dunya Savaşının başlangıcı olur. Ancak bır saldırı beklemıyor olmamız bızi Sovyetler karşısında uyanık ve ıhtıyatlı tutumumuzdan vazgeçırmez» demıştır. Yugoslav Sovyet ilişkileri ugoslavya ile Sovyetler Bırlı§l arasındakı ılışkılerın bugun vardığı noktaya bakıldığında, Stalın dönemın n Izlerının sılınemedığı çarpıcı bır bıçımdeortaya çıkmaktadır. Sovyetler ıle olan sürtuşmenın başlangıcı 1948 yılında Yugoslav Komunıst Partısının Komınform çızgısınden ayrılarak farklı yonelışlere gırmesı sonucu Tıto ıle Stalın arasında çıkan ıdeoloıık surtuşmeye kadar uzanmaktadır. Tıto'nun Komınformdan ıhrac edılmesınln ardmdan, Stalın Tıto'ya karşı katı bır tutum Içlnde olmuş ve Yugoslavlar Stalın'ın olumune kadar kendılerını cğır baskı altında hlssetmışlerdır. Stalın'ın bu polıtıkası Yugoslavya'yı bağımsızlığını ve guvenlığını korutnak ıcın TOrkıye ve Yunamstan ıle Balkan Paktını oluşturmaya ıtmıştır. Stalm'ın ölümünden sonra SBKP'nın 20 kongresındg Kruşcev'ın Stalın donemıni mahkum etmesı Ile birlikte ılişkılerdekı gergınlık çözülmeye başlamıştır Bu arada Kruşcev'ın 1956'da Belgrad'a gelerek Yugoslavya'ya karşı Stalın doneminde izlenen polıtıkayı terkettıklerınl açıklaması, Tlto'nun Y Başkan Carter da Tıto'nun ölümü nedenıyle yayımladığı mesaıda, ABD'nın Yugoslav/a'nın bırlığı ve butunluğune bugune kadar olduğu gıbı Tıto sonrası donemde de bınncı derecede önem vereceğım ve her turlu yardımı yapacağını bıldırmış bunu torene katılmak uzere Belgrad'a gelen Carter'm yardımc s ı Mondale'ın aynı doğrultuyu vurgulayan demecı ızlemıştır Başkan Carter kendısı gelmemekle birlikte annesı Lılıan Carter'ı Belgrad'a gondermış, o sırada Cumhurbaşkanlığı Kurulu Başkanı Lazar Kolısevskı de Belgrad'takl yoğun trafık sırasında kendısını zıy c e t ederek Carter'm bu lestıne karşınk vermıştır. İlgınçtır kı, Yugoslavlar Carter'm gelmeyışinı resmı olarak ıfade edılmemekle t)irlıkte tepkıyle karşılamışlar, yerel basında Carter'ı Belgrad'a gelmemesınden doiayı eleştıren yorumlara rastlanmıştır Buna rağmen sağlık durumunun izın vermemesıne karştlık Breınev Kremlın'ın dlğer üst düzeydekı yönetıcıler, ıle birlikte Belgrod'a gelmış ve Tıto'nun kışılığmı oven aç.klamalarda bulunmuştur Breınev'ın bu davronışı dıplomatlarca Sovyetler Bırlığı nın yeni Yugoslav yönetımıne güvence vermek istedığı şeklınde yorumlanmıştır YARIN EN BUYÜK TEHL1KE EKONOMIK SORUNLAR