25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ON CUMHURİYET 10 MART 1980 MOSKOVA'DAN 108 SAAT YAYIN Planlanan yayınların yapılabilmesi Hükümetin Olimpiyat'a katılma kararına bağlı T w VAR.. Bunlardan blrinl canlı, diğerin, gerekirse, banttan verecek. Moskova'dan yapılacak toplam yayın 305 saat. TRT bunun 108'ini yayınlıyor. TV'nin naklen yayın rekoru, Münih'e aıt. 1972 Olimpiyatlarından yapılan 152 saat toplam yayının TRT 110 saatini Türkiye'ye aktarmıştı. Moskova'da süre olarak bu rekor kırılmıyor ama. daha yoğun yayın yapılacak. Spor Şubesi Müdürü Çetin Çe* ki, bu konuda şöyle konuşuyor: « Münih Oyunları sırasında, TV'nin elinde fazla program yoktu. Olimpiyattan ne geldl ise, yayına koydular. Saatlerce at terbiyesi gibi, bizde 1 0 1 5 kişiden fazlasının anlamadığı, ılgilenmedıği yayın bile yapıldı. Bu defa, TRT'nın kendi yapımları ve vazgeçemiyeceğj Ramazan Ozel Programları var. Bu yüzden her gün 20 ile 22 arasını TV Daire Başkanlığına bırakmak zorunda kaldık. Geri kalan zamanda, yayınları deyim yerındeyse sıkıştırdık. Orneğin yüzmefınallerinde, iki yarış arasındaki 25 dakikalık boşluğa bır başka olimpik olayın banttan yayınını koyduk. Böylece örneğin 2 saat görünen yüz me finallerine en az 3 saatlik spor olayını sıkıştırdık.» Spor Şubesi. Olimpiyat yayın larını, 20.00'den önce ve 22.00* den sonra olmak üzere. Iki seansta düzenledi. 22.00'den sonra, genellikle özet yayınlar var. 22.00 23.00 arasında, «Kazananlar» başlığı altında, o gün yapılan tüm finaller yer alacak ve Olimpiyat Şampiyonlan tanıtılacak. Bu tür yayın, ilk kez Moskova'da deneniyor. 23.00'den 02.00'ye kadarsa, o günün tüm olimpiyat olaylarının özeti verilecek. Haber öncesi saatlerde İse. oanlı veya banddan spor olaylarının naklen yayını yer alıyor. TRT Spor Servisi. Atletizm, Yüzme. Jimnastik ve Boksa ana naklen yayın sporları olarak sec ti. Zaten Olimpik Programda da, canlı naklen yayın İçin en uygun saatlerde bu spor dalları yer alıyor. Basketbol, Voleybol ve Futbol'da sadece final maçları banddan yayınlanacak. Kapanışın geleneksel »por dalı. BlniciHk Takım yarışmalaraı da canlı yayın programında. Bunun dışında kalan olaylar, özetler içinde yer alacaklar. Olimpiyatlar, ölkemizde Rama zan ayına rastlıyor. Yüzme ve Atletizmde bazı finaller de iftar programı saati ile çakışıyor. Bu finaller anında banda alınıp, iftar programını izleyen haber bülteni içinde yayına verilecekler. Böylece canlı naklen yayınlarda bütücük bir ölçüde sağlan mış olacak. OJimpiyat naklen yayınları 19 temmuz cumartesi günü 17.00'de, Açrtış Töreni'nin naklen yayını ile başlayacak, 3 ağustos pazar günü, saat 23.00 de, Kapamşın naklen yayını ile sona erecek. Hıncal ULÜÇ m y ••Televlzyomı, 1980 I R JMoskova Ollmplyat" larmdan 108 saat ya yın yapacak. Spor Şubesl tarafından hazırlanan program, Genel Müdür Doğan Kasaroğlu tarafından onaylandı ve «Buzdolabına» kondu. Programın dolaptan çıkması, hüküme tin «Katılma» kararı ile mümkün olacak. Katılmama kararı verilirse. ne Olimpiyat öncesl, ne de Olimpiyat sırasında, haber dışında bir yayın yapılmayacak. Katılmo kararı henüz verilmediği için, Televızyon Spor Şubesi, oyunlara çok az bır zaman kaldığı halde, geleneksel Olimpiyat öncesl yayınlarına başlayamadı Satın a lınon çovlrlsl yapılan yenl dlzl «Olimpik Dakrkalar» şu sırada arşivde bekliyor. Haber Dairesi Başkanlığının emriyle, Spor Şubesi, Olimpiyatlarla ilgili haber yayını dahi yapamıyor. Bu konüda yetki, Dış Haberler Şubesıne verilmiştı. TRT Televizyonunun Olimpiyat programı, canlı, bant ve özet yayınları kapsıyor. Moskova Oyunlarından, tarihte ilk kez iki kanaldan yayın yapılacak. Aynı andakl iki spor olayından seyirci istediğinj tercih edebilecek. Ancak TRT'nin sadece tek yayın kanalı olduğundan, bu tercıhi, seyirci adına, Spor Servisi yapacak. TRT her iki kanaldakı yayını da alacak. Haftadan Seçmeler • SPOR VE DOYUMSUZ GÖSTERİLER.. A Şaşkınlıklar Komedyası!. elevizyonun nasıl aceml, nasıl işi bilmeyen kışiler tarafından yönetıldiğinin çok canlı blr örneği, geçen iki hafta içinde yaşandı. 25 Şubat 2 Mart arasının haftalık programını hazırlayan TV Daire Başkanlığı, 29 Şubat Cuma gecesi, Hafif Batı Müziğı kuşağına, Engelbert Humperdinck'i yerleştirdi. 2 Mart Pazar gecesi de programda bir boşluk vardı. Bu saatteki yerli yapım eğlence kuşağına koyacak bir program bulunamamıştı. Bir Hafif Batı Müziğı de buraya yerleştirildi. Gloria Gaynor Şov diye belirlendi. Basına salı günü dağıtılan haftalık program böylece bağlandı. Ama ardından, TV'nin dın işlerine meraklı bir yapımcısı uyardı. Cuma gecelerine din programı konmuştu. Batı müziği artık yakışık almazdı. Daire Başkanlığı görüşü benimsedl. Hemen emir verildı. Cuma gecesi haber öncesinin Türk Müziği toplu programı haber sonrasına alındı. Hafif Batı Müziği de programdan çıkarıldı. Gazetelere telefon edildl. Engelbert Humperdinck'in cuma gecesi programından alındığı, çarşamba gecesi, Hamburg Hajduk maçından önce ki bir boşluğa konduğu bildirildi. Bu kez, müzik şubesinin ılgılıleri uyarılmak zorunda kaldılar. Engelbert Humperdınck'ın programı bır konserdı. Kendi içinde bır bütünlüğü vardı. Gloria Gaynor ise, çeşıtlı sanatçıların katıldığı bir şovdu. Bu bakımdan, zamanı, sonuna kadar yayınlamaya uygun pazar gecesi Engelbert Humperdinck yayınlanmalı Glona Gaynor şov ise. maç oncesine alınmalıydı Daire Başkanlığı fDoğru» dedi. Gazetelere bir kez daha telefonlar edildı. Bir değışiklik daha yapıldı ve Engelbert pazar, Gloria çarşamba günü yayınlandı. Ama bu arada, telefonu meşgul olan gazeteler, yayına erken giren dergılerin program yayınları çorbaya döndü. Yayınlanmamış program, yayınlanmış gibi gösterildl. Gloria'nın ekrana geldiği gün, Engelbert ilan edildi. Engelbert şarkılar söylerken, gazete ve dergilerde, Gloria ile ilgili yazılar ve röportajlar yayınlandı. İki şarkı programını yerleştiremeyip, yüzlerine gözlerine bulaştıranlar, şimdi Kasaroğlu televizyonunu büyük hamlelere hazırlıy^rlardı!. DİL GENELGESİ YENİDEN DÜZENLENECEK b TRT'de yayınlanan ye yerleşmiş bazı kelimelerin kullanımını da yasaklayan Dil Geneigesi ye niden düzenlenecek, TRT Genel Müdürü Doğan Kasaroğlu'nun genelgeyi inceleyerek bazı kelimelerin kullanımma Izln verece ği öğrenildı. Yayınlandığında çeşltll eleştirilere yol açan genelgede halk arasında süreklı kullanılan bazı kelimeler de yasaklanmıştı. Bir yetklll alışkanlık haline gelen bu kelimelerin genelgeden sonra da özellikle canlı yayınlarda yer aldığ.nı belirtti ve «Yerleşmış kelımeleri bir anda yasaklayıp, kullanımını önlemek çok güç. Dil konusunda çok katı olan klşiler bile günlük konuşmalarında Istemeyerek de olsa bazı kelimelerl kullanıyorlar. Önceden hazırlanan programlarda ve can lt yayınlarda gönlük yaşamımıza gıren kelimeler yer alıyor. Bunu önlemek güç, bu yüzden genelgenin uygulamasında katı davranılmayacak» dedi. rtistik Patinaj kadar televizyona uygun ve yatkin. bir "başka spor dalının olduğu söylenemez. Müzik, estetik, güzellik, spor ve günün birinde bizde de olacak renk kompozisyonu, seyircinin büyük bir bölümünü ekran önüne topluyor. Kadmlı erkekli, yediden yetmişe seyirci buluyor. Bu hafta sonunda, Batı Almanya, Dortmund'dan naklen, Lake Placid Olimpiyatlannm rövanşını izleyeceğiz. Çiftlerde, kendi seyircileri önünde sakatlanarak yanşmayı terkeden Gardner Babilona çifti. yılların değişmez Şampiyonu, Rodnina Zaytçev'den rovanşı alabilecek mi?. Buz dansında, Amerika'da biraz da hakemlerin hatası ile kıl payı. Linuçuk, Karpanasov'a kaybeden Macar çifti, bu kez ilk kez alhn madalyayı boynuna asabilecek mi?. Annete Poetsch ile Linda Fratiant arasında yıllarm amansiz mücadelesinde bu kez kim galip çıkacak?. Tekniği çok sağlam Doğu Alman mı, yoksa, serbest dansta harikalar yaratan Amerikalı güzel mi?. Tek erkeklerde Amerikalı Tickner ve Doğu Alman Hoffman, İngiliz Cousins'e karşı birşeyler yapabilecekler mi?. Şampiyonanın tümünü satın alan TRT Televiz yonu, nedeni bilinmez bir spor ve programcılık anlayışı ile, tek erkekler ve tek bayanlar finallerini yaym gereği görmüyor gene... Cuma gecesi, haberlerden sonra, buz dansı çiftler finallerini banddan izleyeceğiz. Cumartesi günü öğleden sonra, gene banddan buz dansı finalleri ekrana gelecek. Pazar günü spor programı içinde ise, yarışmalar bittikten sonra yapılması gelenek haline gelen gösteri, canlı oiarak verilecek. Çarşamba ve perşembe geceleri, tek erkek ve bayanlar finallerinin banddan yaymlanması fırsatı hâlâ var. Bunun için Genel Müdür Doğan Kasaroğlu'nun duruma el koyması gerekiyor. Bir güzel spor olayı da, cumartesi günü 18.00 de... Wembley stadmda futbolun en güzel mücadelelerinden birini izleyeceğiz. Notingham Forrest ve Wolwerhampton Wanderers, İngiliz Lig Kupası finalinde karşı karşıya geliyorlar. Forrest son iki yılda aldığı kupayı, üçüncü kez üstüste elde ederek bir rekor kırmak istiyor. azar sabahı. Tatil Sinemasmda bir bilim kurgu filmi var. Z.P.G. İngilizce Zero Population Growth sözcüklerinin başharfleri. Türkçe adı ise, sözcüklerin tam çevirisi oluyor. 1972 yılı yapımı, TV için oldukça yeni sayılacak bir İngiliz fUmi. Michael Campus'un filminde Oliver Reed, Geraldine Chaplin, Don Gor4on ve Diana Cilento oynadı lar. Dünyadaki üretim kaynaklan giderek artan nü fusu doyurmaz hale gelmiş. *Soruna getirilen çözüm, doğumu yasaklamak. Doğurmanın cezası ö'üm. Aileler çocuk özlemlerini oyuncak bebek ve robotlarla gidermeğe çal:^yor. Geraldine Chaplin, ölüm pahasına çocuk doğ:>ruyor. Ama Diana Cilento'nun hazir bebekte gözü var. Geraldine Chaplin, kocası Oliver Reed ve bebek, toplumdan kaçarlar. Bir başka çeşit Logan'ın Kaçışı başlar. Merakla izlenebilecek bir yapım. Ama türünün klas örneklerinden sayılmaz. (Pazar. 12.05) NÜFUS ARTIŞI SIFIR P nce musteşarlar, genel mödürler, daire başkanları ve daire müdürleri temlzlendi. Bgşbakanlığın iktidar yanlısı yenl ayakkabı boyacısı bir açıklama yaptı sonra: « Her iktidar kendi kadrosuyla çalışır» diye.. Açıklama yalanlanırken valiler, kaymakamlar, hakimler, savcılar, emniyet ve milll eğitim müdürlerinin yerleri değiştirildl tek tek... Ö Ve onbinlerce işçl, memur ve eğitim emekçlsl lşlerinden ocaklarından edildl. Kıyıldı ve sürüldu. Devlet Işçilerinl. memurlarını. öğretmenlerini, polislerini tiktidardan yana olmamakla» suçlayarak bir bir cezalandırmaya başladı. lşsizlikle, açlıkla ve ayrılıklarla... SAHİPSİZ MURLAR RÖPORTAJ Erbil Tuşalp • 25. SAAT.. omen yazar Virgil Gheorghiu'nun ünlü yapıtı, Carlo Ponti'nin büyük sermayesi ile filme alındı. Fransız, İtalyan, Yugoslav ortak yapımını, Henri Verneuil yönetti. Anthony Quinn, filme saf, kaba saba Romen köylüsünü oynuyor. Zavallı köylünün karısını elinden alıyor] ar. Quinn savaş ve son rasında, sıra ile Romenler, Naziler. Ruslar ve Amerikalılann elinde şamar oğlanına dönüyor. Her işgalciden bi r tokat yiyor. Bazan çılgmca bir komedi, bazan çok ciddi bir trajedi havasında giden film, belki de bu yüzden ayağını yere basamıyor. Virna Lisi, Romen köylü karısı olmayacak kadar makyajlı. Ama başarı ile oynuyor. Quinn de çok iyi. Sir Micheal Redgrave, Gregoire Aslan, Marcel Dalio, Serge Reggiani ve Alexandr Knox gibi güçlü bir yardımcı kadro da var. Ama filmin bütünü, romanın savaş aleyhtarı havasını ve mesajını vermekten uzak. (Salı, 21. 20). R Yenîden işgal için Cephe hükümetlerlnin cdevletl Işgalden yanat eskl ortağının desteğlyle göreve gelen Demirel hükümeti. devletin yeniden işgaline gözyumarak onbinlerçe insanı karkış demeden, kadınerkek ayırmadan, karıkoca, evlat duşünmeden yeni acılara boğdu Müsteşarların, genel müdürlerin, daire başkanlarının sahiplerl ana muhalefet partisi oldu yine. Her ana muhalefet partisinde olduğu gibi kıyım sürgun listelerine adları yazıldı büyük bürokratların. Gazete reklamlarına sansür uygulamrken, tüketim reklamları başıboş bırakıldı!.. Küçük memurdular I» • YELKENLİ İLE AVRUPA TURU.. vet... Karadan değil, su yolu ile, otomobil değil, yelkenli gemi ile Avrupa'yı içerden dolaşmak mümkün. Rhone'un ağzından karalann içine girdiniz mi, Marsilya'nm yanmdan geçer, Güney Fransa'yı aşar, sonra Sen Nehri ile ülkenin kalbine yol alırsmız. Bir başka küçük kanal, sizi Mosell'e aktarır. Onunla birlikte Almanya'ya girer, ünlü Rhine Nehrine geçersiniz. Bu dünyanın en işlek nehri, sizi Hollanda'ya götürür. Bu ülked e kanallar, yollar kada r yay gındır. Bunlan kullanıp Danimarka'ya atlar, Almanya'mn Kiel kanalım, geçip Kopenhag'a ünlü Tivali Eğlenceler parkma gelebilirsiniz. Parissiz Avrupa turu olur mu?. Biraz tehlikeyi göze aldmız mı, Kuzey denizinde Frisian adalannm yanından geçip, Belçika'dan gene kıtanm içine dalabilir, kendinizi Sen nehrinin sularına bıraktmız mı. bir süre sonra Eyfel Kulesini uzaktan görebilirsiniz. «Yankee» adlı yelkenli gemi, yaklaşık 3500 kilometrelik bir gezi yaptı ve görüntüledi. Yaşadığımız Günler'de gene mutlak izlenmesi gereken bir yapıt var. (Pazar 13.35) Demirel azınlık hükumetinin İlk ayı dolmadan kıyılanlar, surülenler sayılmakla bitmeyecek kadar çoktular ve hepsi küçük memurdular. «Suçları neydi?> Sorusuna yanıt araştırıldı. Bulunabilenlerle tkıyımın ve sürgünün nedenl ve sonuçlarına ilişkln» söyleşildi. Ulaşamadıklarımıza da «slz blze ulaşın, yazın, anlatın» demek kararlaştırıldı. Yazın. Yazın kl, kıyımların sürgünlerin ektiğl acılar. özlemler sergilensin... E Sekiz yıllık memur üç kez sürgün Seklz yıllık memur olduğunu söyîeyen, Sağiık ve Sosyal Yardım Bakanlığı memurlarından Bankacılık ve Sigortacılık Yüksek Okulu Mezunu 7'ncl dereceden Süleyman Aktaş, cephe dönemlerinin öcünden de sürgün payını almış. Birincisinde Aydın'a ikincisınde Bitlis'e, üçüncüsünde ise Erzincan'a gıtmiştir. Aktaş. cşimdiye kadar üç sürgün dö nemı yaşadım ama Istifa etmeyi düşünmedim» diyerek moralinin bozulmadığını anlatmak ister gibiydl. tHem sürgün öyleslne kötü bir şey değil» diye sürdürdü konuşmasını, «her sürgün, yeni dostlukların yenl llişkilerin doğmasına neden oldu. Aslında bizim gibi sürülecek öylesine çok insan tanıdım ki saymakla bitmez.» dedi. Bir kulağım karımın evet dediğini duydu, ötekinde bir başka ses vardı Süleyman Aktaş'ın rklncl sürgün oyküsönö dlnledik sonra hep birlikte: İkincl sürgünüm, Iklncl MC'ye rasttodı. Hic unutmam. ya da nasıl unutabilirim. 2 kasım 1977 tarihinde nikâh daıresine gittik. Heyecanla oturdum masaya. Bir kulağıma karımın (evet) diyen sesl geldl Ötekine (Bitlis'e sürüldün) dedi bir arkadaşım. Böyle bir güne rastlaması hoş değil. Bu sürgünlerle güzel insanlar tanıdım. karımı tanıdım en önemlisl, benimle her zaman.» İkinci sürgünüm 2. MC'ye rastladı, nikah masasındaydım bir kulağıma karımın "Evet,, diyen sesi geldi, ötekine "Bitlis'e sürüldün,, dedi bir arkadaşım emekçllerlnîn durumu önemli değil. Seklz yılın bana anlattığı bu» dedL sürülmell» dlyerek glrlştlklerl kıyıma İlişkln belgeleri gösteren «devlet Işçisi» Bülent Ergezer Tez Büro İş Sendikası üyesl, işyerl temsilcisi üstelik. işten çıkarılan yüzlerce kişiden biri. «Niçin atıldınız?» sorusuna şöyle yanıt verdi: MİSK güdümünde bir sendika «Atılmamızın asıl nedenl BürSen Sendikasının lmar ve İskân Bakanlığı işyerlerinde örgütlenmesınin tezgâhlanmasıdır. Şimdikl Genel Başkanı Türk Iş'e bağli TezBüro İş'in eski Genel Başkanı Fettah Akan'dır. Son Genel Kurulda yolsuzlukları belge ile saptanarak yönetimden uzaklaştırılmıştı. Sendikacılığın tadına ve önemine varmış olacak ki yönetimden u* zaklaşır uzaklaşmaz aynı Işkolunda sözünü ettiğimiz yeni bir sendika kurdu. MİSK güdümüne girmiştir. Ali Naill Erdem perde arkasında önemli bir destektir. Bakan Turgut Toker bu sendikanın örgütlenmesini kendislne özel bir uğraş yapmıştır. Işçinin atılması yetmiyor «Burnunun dlreğinl sızlatan ne oldu?» sorusuna güldü. (Öylesine çok kl) der gibi baktı. «Değişen bir şey olmayışına üzülürüm en çok» dedi. Ve blr bürokratın öykusünü anlattı. Ecevlt Iktidarı döneminde İmar ve İskân Bakanlığındakl grevde işçilerin yanında olduğunu söyîeyen «Orhan Buldac'ın önlenemeyen yukseiişlni» şöyle aktardı: Grev yerine geldlğl zaman (arkadaşlar, blz Işçilerin yanındayız. Grevinizi destekliyoruz) dedi. Ancak pankartlarınızdakl şu Ş'leriniz orak • çekice benziyor. Ş'Ierin kuyruğunu biraz düzeltln diye kendince uyardı bizi. Biz bütun işçiler güldük. Ş, Ş'dlr dedik, direndik. Burnumun direğinl sızlatan bunlardır işte. Devlet, devlet dediklerinj klmlerin eline bıraktıklarını bilseler diye düşünüyorum. Bu kişilerın emeğine dayandırılan bir devlet politikası düşünmek olası mı?» Erdinç Sağlam'ın başkanlığındakl TV Dairesi, televizyonda yayınlanan gazete reklâmlarına bir çeşit sansür uygularken, tüketime yönelik ticari rek lâmları başıboş bıraktı. Gazetelerin çeşitli yazı dizileri ile ilgili reklamları inceden inceye ele alınıyor ve büyük öl çüde değiştirildikten sonra yayına giriyor. Buna karşılık ticari reklâmlarda, TRT'nin sıkı sıkıya bağlı olması gereken yasalar ve yönetmelikler uygulan mıyor. TRT reklâmlarında Anayasaya ve yasalara uygunluk vazgeçilmez kuralken, erkeğin ka dından üstün olduğunu vurgulayan bir jilet reklâmı yayına giriyor. Gene TRT reklâm ilkelerine aykırı olarak, tüm kadın ları küçülten bir deterjan reklâmı ve ancak belli bir jileti kul lananların cErkek» olabileceklerini açıkça söyîeyen bir başka ticari reklâm ekrana geliyor. tSüt içme, diş fırçalama» gibi sağlıklı alışkanlık verecek prog ramları yasaklayan TV Daire Başkanlığı, büyük bir bölümü döviz olmak üzere yılda dört milyar liralık tüketime yol açan ciklet reklâmlarının, tamamen çocuklara yönelik biçim ve saatlerde yayınına Izin veriyor. TRT reklâm llkelerine göre, özellikle çocuklara kötü örnek olabilecek tehlikell hareketlerin reklâm unsuru olarak kullanılması kesin olarak yasakken bir evin beşinci katından aşağıya cTut» diye bir çamaşır makinasının atılmasına göz yumuluyor. TV'nin eskl yöneticllerlnden biri, bu yenl uygulama karşıeında şunları söyledl: «TRT'de bugünkü uygulama, günün iktidarının Istediği hava yı yansıtıyor. Basına sansür, siyasal baskı, ama, kapitalist ekonominin tüm gereklerine kapıyı ardına kadar açmak. TRT, haberlerinden, reklâmlarına, Iktidarın Isteği ve emrl ile hareket edlyor.» Televizyon, seyircinin müzik zevkini de kısıtlıyor Daire Başkanlığı yen! aldığı bir kararla, radyonun kadrolu veya sözleşmeli sanatçısı olmayanların, TV ekranında solo programı yapmasını yasakladı. Yenl hazırlanan nlsanhaziran 3 aylık yayın programında radyo sanatçısı olmadıkları için Zeki Müren, Emel Sayın, Behiye Aksoy ve benzeri ünlü solistlerin hiç biri yer almıyor. Ayni uygulama Türk Halk Müziğinde de var. Türk Hafif Müziğindeki azaltma cabaları yenl dönemde de sürecek, 3 ay boyunca, ekrana sadece beş hafif müzik solo programı geliyor. Müzik Dairesınin listesinl değıştiren TV Daire Başkanlığı, burada da. halkın isteklerinj kenara itti. Hazırlanan listede bu türün önde gelen sanatçılarının hiçbiri yok. 3 aylık dönemin solist sanatcıları şunlan Turk Hafif Müziği: Rüchan Camay. Erdem Alkın. Alpay, Özdemir Erdoğan. Asu Maralman. Türk Sanat Müziği: Ayşe Yazgan, Orhan Şener Gönül Akkor, B. Sıtkı Sezgin, Ayla Büyükataman, Kutlu Payash. Metin Everes, Erol Bingöl, Taner Şener, Ahmet Bölen. Selçuk Aygan, Kevser Tanrıkut. Türk Halk Müziği: Gülcan Sevim, Melek Tan, Meryem Ün, Hasan Mutlucan, Bedia Akartürk. Serpil Kaya, İclâl Ak jplan. Nasıl memur? «Onlar nasıl memur Istiyorlar sence?» sorusu blr süre düşündürdü Süleyman Aktaş'ı. Sonra «Onlar, devlet çarkını ele geçirmelerini sağlayacak me murlar istiyorlar. Onlar için halkın sağlık sorunlan önemli değil. Halkın sağlık sorunlan ya da sağlık Bir devlet işçîsi Demirel azınlık iktidarının «kin duyup Intikam aldığı» bakanlıklardan biri îmar ve İskân Bakanlığı. İşçi ve memurların demokratik dayanışmasını bir türlü içine sindiremeyen yenl yöneticilerin «acilen YARIN: Erzurum'a niçin gönderildim?»
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle