Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
D Ö R T CUMHURÎYET 30 MAYIS 1979 ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKCİ KÜÇÜK GÜZELDİR Yazan: E. F.Schumacher Çeviren ve Özetleyen: Osman DENİZTEKİN Bayramlar... Mayıs oyı, bayram ayrydı. Boyram olmavan gün yok gıbıydı Eskı demokratlar, bayramı 14 Mayıs'ta yaptılar AP'lılerden bazılan, 14 Mayıs'ı sömürdü MSP' lıler de 29 Moyıs «Fetıh Günumu somürduler. 19 Mayıs torenlerı bıle bır olcüde sömuru konusu oldu. bazılan ıcın .. 1 Mayıs yarıyarıya kutlandı. 27 Mayıs, sonuk geçtı .. Mayıs ıcmde bır kurul. Incelemeler yapmak uzere Macarıstan'a gıtmıştı Türk Macor kurulları, çalışmaları bıtırdıkten sonra zaman zaman dereden tepedan konuştular Bızımkı sordu: 1 Mayıs'ta bayram yaptınız mı? Yaptık, dedl Macar. blz her 1 Mayısta baYram yaparız. Kaç klşl katılır, bSyle 1 Mayıslara? Eh, ıstıyen katılır Bır kaç bln kışl olduğu olur. Bu kez Macar sordu Sızde de kutlanır mı, 1 Mayıs bayramlan? Kutladık, dedı Türk, blzde de kutlanır... Sizde kaç kışl katılır bu boyramlara? Ikıyuz bın. dedı Türk uzman .. Mocar'ın gözleri faltaşi gıbl açılmıştı. Yazar mısınız, şu söyledığinız rakkamı şurova lötfen... Türk. rakamla 200 000 sayısını yazdı Macar, küçük dıtlnl yutacaktı az kaldı Bu ne blcım boyramdı? Olayı, arkadaşımo onlattım, şöyle dedı: Bızde bayramlarda halk seyırcıdır Seklterde, yani trıbunlerdedır. Bır, 1 Mayıs'to seylrci değıldır. Bayramı, yaşarcasına katılmak Ister. 1 Mayıs geleneklerl blzde de olsaydı, olağan bayramlar arasına glrerdı. 27 Mayıs özgürlük ve Anayasa Bayramı törenlerınl Izledım, acık söylıyeyım ıçim burkuldu Anıtkabırde, başka yerlerde yalnızca törene katılan slvilasker etkılıler, yetkllıler dışında pek kımse yok gıbıydl Halk nerdeydı? Bu Anayasa Türk halkının Anayasası değıl m ı ' özgürlüklerlnl halk benımsemelı. istemeli değil m ı ' Onu korumazsa, bır gün o özgürlükler! de gıder elinden Gerıcl, tutucu gücler. Işbaşında oldukları sureca, 27 Mayısloro karşı oldular Koşullandırdılar holkı unutturmak istedıler ona bayramlarını... Süleyman bey de, Necmeddln Hoca da Hacı Başbuğ da guç ellerındeyken, gıderlerdı 27 Mayıs törenlerlne. Yonetım ellerınden gıdınce. karşı çıkmayı yeğlıyonar nedense Onu da kalabalıklara, yığınlara yoptyorlar. Ömeğın AP hıc bır partının Anıtkabırde, devrım şehıtleri onunde çelengi yokken ofte çelenk göndenyor Çünkü. Anıtkabırdekı celengı halk nerden görecek1? Onu görse gorse, Genelkurmay Başkanı, Kuvvet Komutanları, asker slvıl yetkilller görecek Bır değil, hem ıkl çelenk gönderirsın herkesten cok 27 Mayısçı da olursun el altından .. Yığınıara da «Bu 27 Mayıs Bayramlan kaldırılmalıdıri» dersin. Vınelıyeyım, uygulanmıyan, rafa kaldınlan Anayasa B ritanya Hukümetlnln Denız Ulkelerın Kalkınması konulu bir raporunda dış yardımın amaçları şöyle belırtılmekteydı fKalkınan ülkelerln, Insanlc rına yeteneklerını kullanmaları Içın doyumlu ve mutlu bır yoşam sürmelerl ve refah duzeylerlnl devamlı yukseltmeleri Içın gerekli maddi fırsat ları sağlamalarına gucümuz vettiğınce yardımcı olmak.» Bugün aynı ölcüde ryımser bır dil kullamlıp kullanılamıya cağı kuşkulu olabıllr. ama temel feisefe aynı kalmıştır. Belkl bıraz hayal kırıklığı vor dır. Işın sanıldığından cok daha zorlu olduğu gorülmüştör ve yenl bağımsızlıklarına ka vuşan ülkeler de aynı şeyl gör mektedırler Ozellıkle ıkl olgu dunya capında kaygı yaratmak tadır Kıtlesel Işsızlık ve köyden kente kıtlesel göç İnsan lığın ücte ıkısı Içın cdoyumlu ve mutlu» bır yaşam umudu kayboimuyorso da esklsi gıbl uzak bır olasılık olarak kal maktodır Soruna yenlden bokan bazı ları yapılan yardımın çok yetersız oduğunu soylemektedırler Bır çok sıhhatsız ve bozucu eğılımlerın bulunduğunu kabul etmekle bırlıkte daha yo ğun bır vardımla bunların giderılebıleceğınl ilen sürmekte dırler Eldekl yardım mlktan herkese vetecek kadar büyuk degılse. başarı olasılığının en buyuk olduğu ulkelerde yoğun laştmlmasını onermektedırler. Bu önerının yaygın bır kabul görmedığıne şaşmamak gereklr. Kalkınma insanla ve onun eğitimi, örgütlenmesi, disiplini, ile başlar manlaşmış araşttrma kurumla nna kadar uzanan genış eğitlmsel temelı hıc goremeyiz; bu temel olmadan gercekte gördüklerlmızın hıc bırı olmaz dı Zıyoretci yalnızca buzdağı nın ucunu görür, oysa başka bir yerlerde bunun on katı daha vardır ve «on» yoksa tbir» de para etmez Ve o gerldekl «on», rafınerının kurulu otduğu ülke ya da toplum tarafın dan scğlanmamışsa, yo refınerl ışlemez. yo da işlemesl boşka bır topluma bağlı o'an yabancı bir gövde olarak kalır Gunümuzun eğılımı yalnız gözle gorulenleri gorup asıl o goüntünun meydana gelme slne oianak veren gozle gorül meyenleri boşvermek olduğun dan, butun bunlar kolaylıkla unutulmaktadır şeyln doğal seçlm sCzgecinden geçen kücuk kücuk değişımlerle evrım geçırdığınl soyleyıp durmaktadırlar Her şeye gücü yeten Tanrı'nın bıle karmaşık bır şeyl bir defada ya ratmış otduğunu ıddıa eden olmamıştır Her karmoşık olgunun bir evrım sonucu mey dana geldlğl söylenmektedır bıze Oysa kalkınma planlamacıları Tanrı'yı da geçip en karmaşık şeyleri öyle bır çırpıda, adına planlama denılen bır süreçle yaratabıleceklerlnl sanmoktodırlar; yanl Atena Zeus'un kafasından değıl, hıçlıkten doğacaktır, hem de baştan aşağı donanımlı. gorkemll ve yaşor halde Doğaldır kl olağanüstu ve sısteme uymayon şeyler arada sırado yapılabıllr Şurada ya da burado bır pro|e başarıyla gercekleştırılebilır; sanayi oncesı bır toplumda kücuk ultra modern adacıklar yaratmak her zaman ıçın olanak lıdır Amo bu odacıklor sonra kaleler gıbi savunulmak ve sankı uzaklardan helıkopterle ıkmal yopılırmıs gıbı beslenmek zorundadırlar. yoksa dort bir yanını kuşatan denızın selı altında kalırlar Başarılı da olsalar, başarısız da. yukorıda sozu edılen «ıkıli ekonomryı» yaratırlar ve çevrelenndekl toplumla kaynaşamadıkları glbi o toplumun bütünluğunu ve tutar1ılı§tnı da fco?arlar. kentlesme b'clml olan <megalopolısıe doğru bir gelışme goruldüğunu refah ve bollugun ortasında yoksulluk Icmde Insanlardan «toplum dışı»'lardan ışsızlerden ve ış venlemiyecek olanlardan oluşan genış bölumler kaldıgını belırtebılıriz. Son zaman^ra kadar kalkınma uzmanlarının geçicl bır sorun gozuyle baktıkları İkılı ekonomı olgusu ve yarattığı çıfte dertlerın kendilıklennden ortadan kaybolmıyacakarı artık anlaşılmış bulunmaktadır. Tam tersıne, ıkılı ekonomı bılınçlı karşı önlemler alınmadığı takdırde bır «karşılıklı zehırleme» sürecı oluşturmakta. kentlerdekı sınal gelışme hınterlandın ekonomık yapısını yıkarken kentlere akon kıtlesel göclerle öcunu alan hınterland da kentleri ıdare edilemez bır hale sokarak zehirınl akıtmaktadır Dunya Sağlık Ûrgutü ve Kıngsley Davıes gıbi uzmanlarca yapılGn on tahmınier 20 40 hatta 60 mılyon nufuslu kent ler n meydana geleceğınl ongormektedır bu oyle bır sefılleşme manzarasıdır kı insanın hayaı gücünü aşmaktadır. II kısa blr zaman lclnde tüm nufusu icme alacak şekilde yayılabıleceği yolundakı gizli varsayımdır Son yırml yılın egemen kalkınma felsefesl «varlıklılar lcm lyı olan. yoksullar için de iyidır» olmuştur Bu inancın ne derece İleri göturülduğunu, Amenkalılar ve bağışıklarının, bazan da Rusların. «barışçıl» nukleer reaktorler kurmayı gerekli ve uvgun buldukları kaikınan ülkelerın lısteslnı incelemekle anlaşılablıri Taıwan, Güney Kore. Fılıpınler. Vıetnam. Tay land, Endonezya, Iran, Turkıye. Portekız. Venezuela .. Bu ulkelerın hepsının de başta gelen sorunları tarım ve kırsal yaşamın yenıden canlandırılmasıdır, çunku yoksulluk Icın defcı halklarının buyük çoğunluğu kırsal kesımde yaşarlar. Tüm duşuncelerimlzin başlangıç noktası yoksulluk, daha doğrusu, sefalet olcusüne varan ve ınsanın kışlliğıni yoz laştırıp bonleştiren bır yoksulluktur Ilk gorevımız de bu öl çude bır yoksulluğun koyduğu kısıtlamaları gormek ve anlamaktır Burada da kaba maddecılığımız bızi yalnızca tmaddî fırsatlam (Brıtanya Hükümet raporunun sozlerıyle) gormeye ve maddı olmayan etkenlerl atlamaya zorlamaktadır Yoksulluğun nedenleri arasındo emınım ki maddı etkenler ıkinci plonda gelbır, örneğın doğal zen^ n ya da sermayeden yoksunluk, ya da bir altyapı yetersızlıği gıbl Aşın yoksulluğun bırıncıl nedenleh modde sel değerler değildlrler; eğitim. î •• ! M j z e l l i k l e iki olgu ! ^^dünya çapında kay j gı yaratmaktadır. Kitle! sel issizlik ve köyden kente kitlesel göç. İn! sanlığın üçte ikisi için «doyumlu ve mutlu» bir ! yaşam umudu kaybolmuyorsa da, eskisî gibi uzak bir olasılık olarak kalmaktadır. O on yirmi yılın ege* ^ men kalkınma felsefesi «varlıklılar için iyi olan, yoksullar için de iyidir» olmuştur. Bu inancın ne derece ileri götürüldüğünü Amerika11lar ve bağlaşıklarının bazan da Rusların nükleer reaktör kurma girişimlerinde anlaşılabilir. î ! j ! j ! j ! j ! j 1 örgütlenm» ve dls'plln bozufluklarında yatmaktadırlar. Kalkınma malla başlamaz. İnsanla ve onun eğıtıml, orgut lenmesı, dısıplını Ile başlar. Bu ücü olmadan tüm kaynaklar el altılmış. soklı olarak kalırlar. Refah lclnde olan toplumlar vardır kı dogal zengınlıklerl gayet sınırlıdır, son savaş son rası gorünmez etkenlerın bırıncillığını gözlemek için yeterı kadaı fırsat vermıştır bize. Yüksek bır eöıtm, örgütlenme ve dısıplln düzeyıne sahıp her ulke. ne kadar yakılıp yıkılmış olursa olsun. bır «ıktısâdl mucıze» yoratmıştır. Aslında bunlar ancak buzdağının ucunu gören insanlar ıçte muclzedır Uc paramparça oleıuştur ama taban, yânl eğıtım. örgütlenme ve dısiplln hala yerındedir. İKİLİ EKONOMİ Hemen hemen tüm kaikınan ulkelerde gorulen sıhhatsız ve bozucu eğılımlerden bırl gittıkçe daha belırgın şekilde bır (ikıli • ekonomı» oluşmasıdır. Bu sıstemde blrbirinden dunyalar kadar farklı ıki ayn yaşama düzenı vardır Ortak bir vaşam duzenınde birleşmelerıne karşın bazılarının var lıklı. bazılarının yoksul alma lcrı sorunu değıldlr b u . Ikl değışik vaşam bıcıml öyıe bır şekilde yanyana gelmektedir kl. bır çurubun en alt düzeyindekı kışının gelırl ötekı gurubun en sıkı colışan üyesı nin gelırının cok vüksek bır katı olmaktodır ikılı ekonomıden doğon toplumsol ve sıya sal gerginlıkler fanfe qerek bırakmayacak kadar apaçık ortadadır Tıpık bir kaikınan ülkenın Ikıll ekonomısınde nufusun mo dern sektörde toplanan yuzde onbes kadarını bır koc buyuk kent ıcmde sınırlanmış görüruz Otekı yuzde 85'i ıse kırsal bolqelerde ve taşra kentlerınde yaşamaktadır llerıde tartışılacak olan nedenlerle kalkınmo cobolarının buyuk bır kısmı buyuk kentlere sarfed I mekte dolayısıyle nufusun yuz de 85 ı genel ıkle es geçtlmek tedir EVRİM YARATMA D ış yardımların göreco başarısızlıga uğrama sı ya da en azından bu yardımların etkinlığınl yeterlı bulmamamız acaba başarının genellıkle goze görunmeyen on koşullarmı unutmamamızdan mı ıl»rl gelmektedır'' Tamamen unutmuyorsak da aynı maddı şeylere karşı olduğu g b bır tutum tokınmaktayız bu şeylere karşı da sankl planlanıp programlanarak bır ana kalkınma planına göre parayla satınalmabilecek şevlermış gıbı Baska b r dey şle kalkınmayı bır evrım olarak değıl bır yaratma olarak düşunüyoruz, Bıl m adamlarımız buyük bır kesınlıkle çevremızdeki her K NÜKLEER REAKTÖRLER DERTLER B u arada. en varlıklı ülkelerde b le benzeri eğılımlerin yürurlukte olduğunu. aşın bır B ir secenek var mıdır? Varlıklı ulkelerle doğrudan temas hdîlnde olan ka'kınan ülkelenn bir modern sektörsüz yapamıyacakları kuşku göturmez. Ancak kuşkulanılması gereken, modern sektorun hay glbl, halkın bayramlan da. unutturulmak ıstendl yıllar boyu Yıllarca ışbaşında kaldı Süleyman bey, bunun baş sorumlusu odur Yüce Dıvan'a bu tutumundan dolayı da gıtmelıdır O ışbaşında kaidığı uzun yıllarda. Anıtkabır'dekl devrım şehıtlennın ıhtılalın oncusu Cerral Aga nın mezarları yaptırılmadı Onları unutturmak ıstıyordu ounku Süleyman bey Orası oyle Adnan Menderes ın Hasan Polatkan'ın. Fatın Ruştü Zoriu nun mezarlarını nıye yaptırmadı? Birı karşılık verdı. Muhalefette kullanabılmek Içm... Yoksa nasıl Işbaşına bır daha geçebılır? Pazartesı gunku, «Ankara Notlamnda, cSuleyman Bey, ılk «muhtıra»yı, taaa 1965 66'larda Mıllı Bırlıkçllerden aldı Turkıye'nm bugüne gelışının taaa o günden görunen nedenleri. bu muhtırado vardı...» uemıştım Süleyman Bey'ın Işbaşına geclşınln birlncl ya da Ikıncı ayıydı Mıllı Bırlık Grubuna gıtmıştı goruşmek ıcın MBG uyelerı, duşuncelerinı notlar halınde, Başkan Fahrı Ozdılek e verd ler O da notları bırleştırıımış > bıçımde bır zarfa koydu Konuşurlarken. Süleyman Bey notlar almaktaydı Özdllek şoyle dedı Süleyman Bey hiç not almayın Bunlan stze yazılı olarak da vereceğız . Ve cebmden zariı çıkarıp Süleyman Bey'e verdl... Meclıs arşıvlerınden aratıyorum bu ılk muhtırayı... istanbui dan. Cumhurıyet okuru Kemal Erdem, Kır At» oaşlıklı dlzelerının yayınlanmasmı ıstemış Bunlara «Haşiama»ya da «Taşlama» dıyor Bırkaç dızesını aktarayım... «Aygır mı desem. / kısrak mı... / hünsa mı desem, / burakmı... Ne ucar ne koşar. / ne tırıst ne de rahvon... /d lyice kocamış / tukenm'ş hayvon... Borc mu amaç? / aştı boyu kulaç kuloç... / Böyyük Turkıye» / yetmış sent'e muhtaç / «Parra parra» dıyerek. / kaçan kaçana / durma sen de kaç... Öluyor zovallı Kır at / Ne hall koldı ne dermonı, / Ne suyu kaldı ne samanı / Ne ıpı kaldı ne kolanı... Bak bır ayağt da sckat / Sucuk olur salam olur. / Ya da kurta kuşa yem... / Bre arabacı başka ne oiur?» H Tekce adındo bir okur da Süleyman Bey'ın dilını eleştırıyor şoyle dıyor özetle. «Sız ne duşünursunuz bıimem, ama benlm bıldığım tmuhalefetın başıı Süleyman Demırel Türk yazın alanında gulmece ustalarının orasına girdı Ikt dara karşıt olduğu günden berı alışamadığındon olacak orda burda soyledığı sözlerl Inanın coğu kez gu erek okudum veya ızledım Ancak alanlarda bu denlı bızı guldurmeslne karşın, bazı alaniorda da cok ılen gıttığmn forkında olmasa gerek Arada sırada, ağzına oldıgı «Atoturk»e onun devrımlerine karşı geldığını kanıtlıvor 22 5 1979 günü Cumhurıyet Gazetesı'nde okudum. <17 oy etkln. yansız aşama, oianak. olasılık gıbı uydurnia sozlene gectı » ciemış 17 ay hıçbır şey yapmadan gecmış olab lır Bunun ıçln Iktıdarın karşıtı olarak görevıni yapacak Ancak, «Atatürkçuyüm» deyip de, onun ozellıkle uzerınde curduğu oztürkce sözcüklere uydurma derse bır gun hırı c'kar, o uzayon dılıne bır şey yapıverır Ne dıyelım yanl. yoksul sözcüğü varken Arapca nnıdır Farsça mıdır bılınmıyen TV ye cıktığında ağ'z dolusu söyledlğı gıbı «fukara» mı dlyelim'> Varsın yamalı Türkcesıvle oyununu surdursün Ama b'Ztm gerçek dlTnıze camur atmasın. Aslında kullansa da yakışmaz ya...» Konut tnşaatı İlanı İSTANBUL S.S. PLASTEL İŞÇİYAPI KOOPERATİFİ BAŞKANLIĞINDAN 1 İSTANBUL S S PLASTEL IŞCI Yapı Kooperatıfi adına 90 adet ışcı Konutunu ıhtıva etmek uzere yaptırıla cck konut ınsaatı kapalı zarf usuluyle ve göturu bedel esas arına gore eksıltmeye aıt teklıf şartnamesındekı şartlarla eksıltmeye cıkarılmıştır 2 Iş n hesapianan bedelı 32 929 736 lıra 95 kuruştur Bu bedele eksıltmeye aıt teklıt şartnamesındeki v* ınşoat sszieşmesı tasarıs'ndakı şartlar altında konutların Emlak Alım Vergıleri ıle ıskân ve ışletme ruhsotı horcları dahıldır 3 Bu ışe alt sartnameler ıle ıhale evrakı. Sosyal Sıgortalar Kurumu Genel Mudurluğu Inşaat Isle' Müdurluğu ıle Sosyal Sıgortalar Kurumu Istanbul ı k ve Insaat Mudurlugunde gorulebılır 4 Eksıltme 14 6 1979 gunu saat 10 30 da Sosyal Sıgortalar Kurumu Istanbul Emlâk ve Inşaat Muduriugunde ış sahıplerl tarafından kurulacak ıhale komısyonu marıtetıyle yapılacak kesın ıhale Sosyal S gortalar Kurumu Genel Mudur uğünce netıcelendırılecektır Muteafıhit msaat sozleşıresını ış sah bı Kurum ve Kooperatıfle müş te r eken aktedecek odemeler kurum tarafından dlrekt olarak müteahhıde yapılacaktır 5 Eksıltmeye gırebtlmek ıçın isteklılerın, a\ Muteahhıtlık karnesını (B gurubundan ıhaıe ve esas bedelın 2/3'ü kadar) b) Teknık araçlar bıldırisinı c! Soz eşrr.e tasansının 5 maddesınde kayıt'ı tek nık elemanıarın çalıştırılacağına daır taahhutnamesını (noter tastıklı) dl Sermaye ve kredi olanaklannı açıklayan mall durum bıldınsı (Banka dan) e) Muracaat tarıhınde taahhudu devam eden ışlerınl açıklaycn bıldırisinı, f) Muracaat tarıhine kadar tam olarak başarılan ışler bildırıs'nı, Ekleme suretlyle Ihale tarıhınden (ıhale gunu horıç) en az üç gun evvelme (1161979 gunü mesaı saatı sonuna) kadar Sosyal Sıgortalar Kurumu Istanbul £mlak ve Inşaat Müdurluğune yazılı müracaatta bulunmalart «Yeterlık Belgesı» almaları ve ye'srlık belgesmi kapalı teklıf zarflarına koymaları şarttır 6 Gecıcı temınat mıktarı 987 892,11 TL Olup. İSteklilerın Sosycl Sigortalar Kurumu Istanbul Emlâk ve Inşaat Müdürlüğüne yatırarak makbuzunu veya geçıcı temınat mektubunu kapalı teklıf zarfına koymaları şarttır. 7 isteklllerin kapalı teklıf zorfını makbuz mukabllmde ihale komısyonu Başkanlığına ıhale saatınden engeç bır saat evvel vermelerı şarttır 8 Kurum, yeterlık belgesını verlp vermemekte ve lhaleyl yapıp yapmomakta veya dıledığıne yapmakta ser besttır. 9 Telgraf ile müracaatlar ve postadaki vakl gecıkmeler kabul edilmez 10 Beledıyelerce ilânlardan alınacak vergl ve resımler muteahhlt firmalara aıt olacaktır Ancak, Ihale yapılmadıgı takdlrde Beledlyelerce ilânlardan alınacak vergl ve resımler kooperatıf tarafından ödenecektlr. Keyfıyet ilân olunur. alkmmanın ana sorunu da burada yozmaktadır. Eger yoksulluğun ana nedenleri bu uç alandakl eksıkllkler ıse yoksulluğun gıderılmesl de buu ekslklıklerin glderilmeslne bag lıdır Bu yuzdendlr kl kalkınma bır yoratış eyleml olamaz, slporls verılıp satınalınamaz, her şeylyle planlanomoz Bu vüzdendir ki blr evrım süreci gerektirır Eğltlm «sıçrama» yap maz; büyük rnc««kler1 oton yavoş blr sürectlr Örgütlenme de «sıcrama» yapmaz; değlşen çevre koşullarına uvacak biclmde yavaş yavaş evrımden geçmelıdir Aynı şey dıslplın Içln de oeçerlidir Her uçü de odım adım bır evnm geçlrmek zorundadırlar ve kalkınma poll tlkasının en önde g»len Işl bu evrlml hızlandımnak olmalıdırBu üc şev yolnızca mınıcik bır azınlığın değil bütun toplumun mulkıyetinde olmalıdır ESNEME SÜRECt Bazı yenl ekonomık faallyetlerı boşlatmak Içın yardım verılıyorsa. bunlar ancak ve ancak yeterınce genış halk ke sımlerının uzerınde durduğu eğıtım duzeyıyle desteklenebılır se vürürler ve ancak eğitim. örgütlenme ve dlsiplln bakımından ılerlemelere vol açar larsa gercekten değerlı olabılır ler Bır esneme surecl olabtlır ama hıc bır zaman bır sıçrama süreci olamaz. Özel blr eğıtime, özel bir örgütlenmeye ve özel bır disıplıne dayalı ye nl ekonomlk faalıyetler getırflir ee bu etkenler alıcı toplum ya pısında hıc blr sekllde varolmadıklarından. faol yetler de sağlıklı bir kalkınmavo yol ac mak şöyle dursun enqel bile olabıleceklerdlr Toplum yapı sıyla kaynaştınlamayan ve Ikl lı ekonomlnln sorunlarını daha da katmerleştırecek yaban cı öğeler olarak kalacaklardır. Bundan çıkan sonuc çudur: Kalkınma oncelıkle iktısatçıla rın konusu değıldır, hele uzmanlıkları kaba maddecı bır felsefeye dayananlar ıcın hlç değıl Kuşkusuz ne gıbi blr felsefî Inanclan olursa olsun iktısatçılar n kalkmmanın be lırlı aşamalarında. gayet kesinlıkle bellrlenmış teknık Işler de yararlı olabıleceklerl durumlor vardır Ama kalkınma polıt kasının tüm halkı kapsayacak olan anahatlarının onceden kesınlıkle saptanmış ol ması şarttır. B üyuk kentlerdekı modern sektorun neredeyse nufusun tamammı emene kadar gen ş'eyeceğ nl varsavmakgerçı en ılen ul kelenn bır cogunda olan budurtamamen gerçeklık dışıdır En varlıklı ulkeler bıle bu kadar hatalı bır nufus dagılımının er gec kend nı hıssettıren yuku altında ınlemektedırler. EVRİM KAVRAMI Çağdaş düşüncenın hemen her dalında, «evrlm» kavramı merkezı bır rol oynar Oysa, tkalkınma» ve «evrım» sozcuklerı hemen hemen eşonlamlı olmalanna karşın kalkınma ekonom sınde boy'e değıldır Evrım kuramının belırlı hallerde yararı ne olursa olsun muhakkak kı ekonomık ve teknık gelışme deneyimımızı yansıtmaktadır Modern bır sınaı kuruluşu, örneğ n bir rafıneriyl zıyaret ettığımızı dü şunelım O ha/ret verıci karmaşıkhgı cınde yurjrken, ınsan dımağının boyle b r şeyl nasıl o up da govdeleştirdığıne şaşırmak mumkundur Nasıl olmuş'ur bu? Herhangl bınnın kafasından bugunkü hallyle hazır durumda cıkmamış tır elbette bır evrım sürecı Içınde meydana gelmıştır. Oldukça basıt bır şekilde başlamış şu eklentı. bu değışıklık yapılagelen gıtıkce karma şıklaşcn bır butun o'muştur. Ustelık bu rafıneride gorulen. aslında buzdağının ancak ucudur Zıyaretımız sırasında göremedıfımız gorebıldığımızden çok daha fazladır Ham petrolun rofınenye akarak, bır süru rafıne edılmış urunun, gereğınce hazırlanmış, ambalaılanmış ve etıketlenmış olarak gayet ayrıntılı bır dağıtım sıs temı aracılığıyla sayısız tüketıcıye ulaşmasma bağlayan duzenlerın gorkemını ve karmaşıklıgını goremeyız Planlamanın, orgutlemenln. flnansmanın ve pazarlamanın ardında yaton zıhnı başarıları da goremey z Hele butun bunlann ön koşulu olan, ilkokullardan unıversıtelere ve uz Konut sorununu tartışan memieketten bir insan manzarası ... Konut sorunu üzerine yazılar yazılır, semınerler dü7en1enır, konferanslar verılir Ulkedekı konut açığının yanısıra alt yapı tesıslerının yetersızlıgınden soz edılır Bu arada, Boğazıçı sırtlarında 2030 mılyon llrcrya dalreler satılır. super luks ınşaatlar yapıiır Bır çelışkıler ulkesıdır Türkıye Ya başını sokacak bır çatı bıle bulamayanlar 9 Evet ülkemızde. hem de ulkenın en buyük kentı Istanbul'da sokakta yatanlar yok m u 7 Işte Aksaray'da bır vatandaş. Cuvallara burunmuş, yanında bır torba, torbanın ıclnde «mutfak», bıraz ekmek, b raz su Boş bır koneerve kutusunu da soba yopmış Ve konut sorununun. gecekondu sorununun. super luks ınşaat sorununun tartışıldığı bır ortamda tum bu sorunların dışında kalmış (Fotoğraf Erdogan Koseoglu) D (Aıans: 70 192 4402) HEDEF, DEV BIR DENIZ GUCU! TURK DONANMA VAKFINA YAPACAĞIMZ YARDIMLAKLA RTJ HEDEFE ULASABILIRIZ ış yardım ve kalkınma alanında gerekli olan yeni duşunme tarzı eskısınden değışik olacaktır çünku yoksulluğu cıddı bır şekilde ele alacaktır Mekanık bır gıdış ıçınde «varlıklılar Içın lyı olan yoksullar ıçın de tyıdır» demıyecektir. Tamamen pratık bır açıdan ınsanlarla ılgılenecek, onların tyılığınl gözetecektır. Nedenıne gelınce, insanlar her zengınlığın birlncl ve son kaynağıdırlar. Onlar hesap dışı bırakıldıklarında, kendl havalarında bır takım uzmanlar, burunları havada plancılar tarafından Itilıp ka kıldıklonnda hıc bir şeyden gercek bır verlm almanın ola nağı yoktur. YARIN: OrtaSlçekD teknoloji