Katalog

S E K İ Z CUMHURİYET 18 MAYIS 18 Cumhuriyet Mektepliler arasında tertip ediien idman bovrarnı dün Taksim Sîadyumuhda 15 bın seyirci huzurunda ycpıimıştır. İkinci defa yapı ian bu boyram geçen sena yapılan bayramdon doha cok alâka uyandırmıştır. Aynı zamanda daha da murrazam olmuştur. Taksim Staöyumu daha sabchtan itibaren dolmaya başlamıştı. Bayrama iştirak edecek mektepiiler rrîuntGzom kafileier haiinde stadyuma gelerek kendilerine aynlan yerleri a\mışlardır. Bayramı görmek icin gelenier cie tribünlere yerleşmişlerdir. 2000 erkek 1000 kız ialebenin ayrı ayrı yaptıkları muhteüf beden hareketieri stadyumu dolduran 15 bin seyirci tarafındart şiddetle alkışlanmıştır. Selim Sırrı bey kürsüye gelerek heyecanlı bir konuşma yapmış ve stadyumu dolduran 3000 kişi tarafından alkışlanmış ve hep bir ağızdan «Yaşasın Gazj» diye bağırmışlardır. • Bugün ikinci sahffemfz de şöy.'e bir fıkro van «Belediye mezarlara verilecek ücreti tespit etmiştir. Kadın ve erkek mezarları için 400, cocuk mezarları için 250 kuruş azami ücret verilecektir. «Yani belediye demek ister ki, tEy pahahhktan ve onun neticesi olan aciıktan ölecek olanlar korkmayın mezarlara ozami ücret koyduk, ihtikâr yoktur. rahat rahat öiebilirslniz.» 50 YIL ÖNCE SİNEMA 18.5.1929 AtiHâ DORSAT Sovyet sinemasının önemli yapıtlarını izledil AKM Sinema SaJonunda başlayan Sovyet filroleri haftası gerçekten önemJi sinema yapıtları getirdi karşımıza... Sovyet sinemasını, son birkaç mevsimde ticari sinemalarda da örnekierini gördüğümüz. idealizme edilmiş kahramanların 1905'lerin, 1917'lerin veya 1942'lerin büyük serüvenlerini yaşadığı, konu, :ema ve yaklaşım açısmdan kısır döngüya girmiş bir sinema sananlaranız, bu yeni toplu grjsterideki filmlerin çeşitliliği ve zenginliğiyle tatlı bir şaşkınlığa düştuler. Hafta daha bitmedi, sürüyor. Ancak şu anda gösterideki ilk 3 fiîmi ele almanın geregini duydum. Gösteriyi açan Nikita Müc halkov'un Mekanik Bir Piyano İçin Bitmemiş Parça» filmi, Çehov'un birkaç öyküsünü ve öykülerinin kahramanlannı bileştiren bir se naryoya dayanıyor. Çarlık Rusyasınm son gninlerinde gıizel bir yaz günü taşrada bir avuç insan arasında ge çiyor film... Kasaba öğretmeni Platonov'la bir zamanki sevgilisi Sofya'mn yıüar scnra yeniden karşılaşmaları, olaylann eksenini oluş turuyor. Bir zamanların yetenekli yazar adayı Platonov. anlamsız bir kadınla evlenmiş. ülkülerinin hiç birini gerçekleştirememiş bir beceriksizdir. Sofya ise kişiliksiz bir adamla evlenmiş, mutlu olamamıştır. Güneş ışığmm egemen oldugu açık çekimlerle gelişen ve traiik tonlardan çok komik tonlarda süren bu karamsarhk ve umutsuzluk öyküsü, çöken, çökmekte olan, çökme ye yargılı olan bir dünyanın, buriuvazinin acımasız bir yansımasım getiraıektedir. Ev sahibssi Anna Petrovna'nın bir dizi trajikomik olaydan sonra konuklannı rahatlatmak için ettiği «Herşey eskisi gibi olacak. hiç bir şey değişmeyecek» sözü tarih sahnesinde hiç de uzak görüşlü bir yargı olmayacaktır. Mekanik Bir Piyano İçin Bitmemiş Parça», sinemada yapılmjş en «Çekovyen» filmlerden biri. Sovyet sinemasının istediği zaman ince duyarlan. ayrın tılı insan portrelerini, kara beyaz zıtlığından sıynlnnş bir yaklaşımı getirmede nasıl usta olabildiğini gösteren bir yapım... Schepitho ve Soi'yet sinemasının sayıh kadın yönetmenierinden Larissa Schepitko'nun «Yükseliş filminden daha önoe 1978 Berlin Şenliği ve geçen yılın Antalya Şenlîği doîayısıyla söz açmıştım. Schepitko. klasik sinemacı tavnyla savaşa yaklaşıyor ve savaş üstüne, savaş dehşeti karşısında insan üstüne yapıîagelmiş en etkili filmlerden birini ortaya koyuyor. Bu filmi görmenizi dilerdim. Gleb Pantilov'un ismini duymuştuk. 1968'de sinema ya başlayan yönetmen özellikle ikinci filmi «Başlangıç» ve üçuncü filmi «Söz İstiyorum»la genç Sovyet sinemacı kuşağınm önde ge len ismi olarak anılıyordu. Tüm filmlerinin senaryolannı, Evgeni Gebriloviç'le birlikte kendisi yazan Pantilov, her 3 filmde de odak noktası olarak bir kadıru alıyor ve aynı oyuncuya, înna Çukirova'ya oynattığı bu İkinci Idman Bayramı • Dun scboh şehrimize gelen Avusturya futbol tckımf, öğleden sonra Ga latasorayla bir maç yapmış ve Galatasaray'ın yap tığı bir sayıya karşı üc sayı yopmıştır. • Evvelki gece Karadeniz boidzından giren fenersîz bir motör Rusumat murtafoza memurian tara fından yakaianmış ve içinde 8 sondık kaçak ispirto bulunmuştur. • Bugün Meciise vertlen lcyihada memur maaş İan birkaç ay sonra tatbik edilmek özere 20 derecede, asli maaşlar azami 190, asgari 11 lira olarak gösterilmektedir. Posto, teigraf, poiis ve buna benzer kücük memur maaşları ortırılmıştır. • Oazi Çiftiiğinde inşoa tı biten Marmara köşkünde 1 haziranda bütün sefiriere resmi bir ziyafet veritecek ve sonra Marma ra havuzu etrafır.daki park, dans ve eğlence yerleri Ankara halkının ihtiyaclarına tahsis edüecektir. 0 Klevveland hastanesinde hastabakıcılarlo dok tOîior ve hastalardan bir kısmı loboratuvarlordon sızan zehirll gazlardan zehirlenerek 120 kişi bogularak ölmüştür. Alâka: İlgi. Iştirak: Kotıl ma, Tespit: Saptama, Aza mi: En cok, İhtikar: Vurguneuluk, boğuntu, Rüsu mat: Gümrük, Tatbik: Uygulanma, Sefir: Elçl. Yeni Sovyet sineması çeşitliliği ve zenginliği ile dikkati çekiyor rollerle. çagdaş Sovyet toplumuna kadm aracüığıyla yeni, taze, eleştlrel bir bakış açısı getirmeye çalışıyor. «Söz îstiyorum». bir kuçük Sovyet kentine Belediye Başkanı seçilen bir kadının, Uvarova'nın öyküsünü anla »Söz İstiyorum> inna Curıkova ve Vassili Şuşkin. tıyor. Bir aşk evliliğj yapmış. iki çocuk sahibi Uvarova. yeni gcrevini sevinçle kabul ediyor. Kenti için yap mak istediği şeyler vardır, başarmak istediği işler vardır. Ancak sorunlar ust üste gelecektir: Uvarova bir yandan bürokratik engellerle karşılaşırken, diger yandan da özel yaşamında sorunları olacak, oğlunun bir silahla oynarken meydana gelen ölümü, aileye dramı getirecektir. Kusurlan İçinde İnsanlar •Söz İstiyorum, alışılagel diğimiz Sovyet sinemasından çok farklı bir tutumda, değişik ve önemli bir film... Pantilov, özds olsun. biçimde olsun, kendine özgu bir dünya kuruyor, yeni bir anlatım biçimi yakalıyor. Ele aldığı kahramanlar. Sovyet sinemasunn bizi alıştırageldiği klasik anlamda Olum lu tipier» değil. Kusurl eksiklikleri, sosyalist düş ceye bağhlıklanudaki d şiri tutumlar, açıklıkla giieniyor. Bejüne yurei inanmış. Marksist topluc gelişmesi için çalışan L rova, Aliende'yi öldüren be karşılığında duy suz kaian kocası. burj: özlemleri çeken oğlu, Bı ler merakhsı kızı ile zan zaman çatışmaya giriyor. şilikler, günümüz Sovyet lumanda, günümüzün 1 hangi bir toplumunda ol ğu ^ibi. aynntılanyla, sancıl gerçeklikleriyîe. anslanyla veriliyor. Uvi va'nın köklü inançlan zaman zaman yanhş so ca varabilir: Genç bir ya rın oyununu o «Gorki sa tı gibi» topluma uznut çözüm getirmesi yönünı değiştirmek isterken, a oyunun Moskova'da 2 ti ro tarafından kabul edi gini ve provalara geçiri ğini öğreniyor. Bu, Pa lov'un soru soran k kuru tavnnı simgeüyen bölüm. Fransız filmi "Bronte Kardeşler,, ilgi topladı Mehmet. BASUTCU Cannes'don yazıyor Les Bocurs Bronte (Brmte Kız Kordeşler) bu sena Cannes Film Şenliğin de Fransa'yı temsil eden üc eser arasında. «Savvenirs d'En Frar.ce» ve «Barocco» cdlı yapıtlarıyla ilgi toplayan yönet men Andre Techine'rtin dördürcü fılml. Kendi halinde bir ang lıkan pGpazın evlâtlan olon, ücü kız biri erkek Bronte kardeşler 19. yüzyıl İnçiltere'sinde kısa yaşamlorı süresince edebiyatla uğraşir ve günümuz de klasikler arasında yer olan eserlere imzalarını atarlar. «Esintili Tepeier», (Emily Brmte)'l «Jane Eyre» (Charlotte Brmte) ve «Agnes Gray» (Anne Brmte) bir cok dilde yayınlanan eserlerinin en îamnmışlan. Üç kız kardeşi beyazperdede tonjnmış, gCclü kadın oyuncu'.or canlandfrryor: lsob«lle Ad jcni (Emily), MarieFronce Plsier (Charlotte) ve geçen sene nin Cannes Şenüğinde, Claude Chabrol'un yapıtı «Violette Noziere» denli yorumuvla en iyi kadın oyuncu seçiien Isabel 10 Huppsrt (Anne) Techine'nln filmlerini iki bölüme ayırmak mümkün. Tarihi olaylardan, kişilerin gercek yaşamlarından kaynaklcnanior: tSavurenist d'en Franceı ve «Jos Socws Bronte»; kurgusal nitelikte olanlar: «Paulina senvas ve »Barocco» <Les Sceur, Bronte» Romantik» olarak tanımlayabiieceğimiz bir "film. Bu konuda Techine'nin söylediklerine bir göz atalım: cŞu sıralar romantizm modo. Ancak romantizmde berıfm kabul etmediğim iki öge VOT: ne kişinin birliğine, (Unite) ne de istegîn birdenbire doğduğuna inanıyorum. Ayrıca yapı oîarak da romantizmin sevmediğim gevşek ve sulu bir yanı var. Duyguların yeri önem 1 şüphesiz, ama tekdüzeiikten 1 ve fazlalıklardan sakınmak gerek. Melodram tuzağma düşme mek icin çok dikkatli olmaya caiıştım. ( NÖBETÇİ ECZANELERj ANKARA YENİŞEHİR Serdâroğîu (Mfthatpaşa cad. 43/D), Hanımeli [Hanımeli sok. 49/C). Filiz (incesu lmrahor cad. 57/C) CANKAYA Ankara (Tunalı Hilmi 59/A Melek (Yeşityurt sok. 64/4). Zümrüt (Cinnah cad. 46/B) ALTINDAĞ Pekgenc (Aldındoğ cod. 72/C), tlhan {Keçiören Nuri Pomir cad. 46/C). Dinçer (Gülseren Plevne cad. 262) CEBECİ Tugcu fMamok cod. 5/D), Güdüllüoğlu (Akdere yeni sondurak 99/A) ULUS Hacı Beyazıt (Hfatye moy. Kosova sok. 10/C) BAHÇEÜEVLER Süheyla (1. cad. 101/C). Yeşilt»pe (8. cad. 131) YENİMAHALLE Durak (Rogıp Tuzün cad. 331). (Demetavler 1. cad. 78) SİNCAN Yeni Ceylan GÖLBAŞI Gölbaşı tBronte Kardeşigr»i canlandıran 3 oyuncu: isobelle Adjani, Marie France Pisier ve Isabeiie Huppert. Heyecan konusuna gelince, belirli bir sertlik ve hafiflik ka zandırmak gerekli heyecana. Özellikle ölüm sahneierinin cekimi sırasında sapma tehlikesi yüksekti. Heyecanı olanok|ar olcüsünde gercekciüğe doğ ru cekmeye çalıştım» € Tarıhi ve biyografık be!geler .üzerinde nasıl çalıştınız?» sorusunc ise verdiği yanıt şöyle: «Bronte'ier üzerine yazılmış sayısız biyoğrafi var. Poscal Bonitzer'le birlikte yeni bir sencryo yazarken. genellikle, Bronte'lerin yazdıkları msktup ve metinlerden kaynaklandık. Belgelerle Bronte'lerin kurgusal yazıları orasındo seçim yapmak gerektiğinde. ikincileri seçtik. Filmimin Bronte'ler üzerine bir tez filmi olmasını istemiyordum. Tüm kişiler için varolan bilinmeyenin payını saygıyla saklamok önemli bence. Beğendiğim fıim kahramanları iki tür kişilik sahibidirler. Son derece yakın, tNe kadar da ba na benziyor» ve son derece uzak, «Ne kadar de değişlk ben den». İşte bu tür bir giriş geliş yaratmıya çalışıyorum seyircide.» Miios Forman, tHAİR» üstünde konuşuyor. Çek asıllı Milos Forman. çalışmalarını Amerika'da sürdüren bir sinemacı. cTaking otf» ve en bcşarılı filmleri. 1970 yıllarında yankılar uyandıran yıllara tiyotro afişlerinden düşme yen, Gerome Ragni ve James Rado'nun yazdığı Galt Mac Dermot'un müziğini besledîği «Hairsi beyaz perdeye aktaron Milos Forman ciik kez «müzikal . güldürü» türünden bir eserie karşımıza cıkıyor. Forman cHairsin iceriğinin güncel olmakta devam ettiğini hatırlatarak şöyle devam ediyor: «Dünyamız, bazı kuralları, bir takım yaşam bicimlerini cocuklora zorla kabul ettirmeye uğraşıyor. Ancak gencler düşünmeye başlayınca, özgürlük icin savcşım veriyorlar. Kendi kendileri olmak, duşüncelerini söyiemek, diledikleri gibi giyinmek, taranmak istiyorlar. Bu 70 yıllarında böyleydi, tıpkı 60, 50, 40 yıllarında da olduğu gibi. Genclerden hep disiplinli iyi bir asker olarak uygun adım yürümeleri istenildi. Benim için Bir *YeniDalga> mı? Pantiiov'un aniatımı, zun plan sekanslara yanıyor. Birbirinden ner se bağımsız gibi gözüi çizgisel bir aniatımı i meyen bölümlsrde, kame nm çoğu zaman hareke kaldığı plan sekansla kahramanlar. gündelik d ranışlan içinde sorunlaı yaşıyorlar. Pantilov'un nellikle (Angelopoulos g: yavaş gelişen aniatımı i < de, kişilerin en küçuk d ranışlan büe (Uvarova' gözlükJerini çıkarması meslek yaşamından özel şamma geçmesi gibi) öc kazanıyor, anlam kazanı; Her bölüm, kendi içinde < ilginç. Uvarova'nın Lenin şanını alan bir yaşlı kah mana ödül vennesi ve E lin Troçki anlaşmazlıı sürdüren eski dostun bi masma tanık olması, bir meni dügününde çökme likesi taşıyan apartıman< konuklan yumuşaklıkla karması. kent için öneı ği köprü projesi için p alamadığı günün ertesiı kendini coşkun bir kah manlık marşı eşliğinde silmekle simgelenen «Ev leri»ne vermesi, unutulı yacak bölumler... İZMİR Nuray (Alsancak) 136333, Başar (Mithatpaşa)' 153207. Umut (Hatay) 277130. Ardıç (Konak) 127701 İşçüer (Tepecik) 144907, Semt (Boğaziçi). Site Halk (Çamdibi), Zambak (Altındag) 164157. Çiçek (Bayraklı) 163916. Yosun (Bostanlı) 119029. Gundoğan (Yeşilyurt). Karabağlar (Karabağlar) 276062, Melek (Bornova), Yavuz tBornova). Gülşen (Baiçova), Köprübaşı (Narlıdere). Özlem (Karşıyaka). Nalan (Karşıyaka) 231433. Elif (Alaybey) 112015, Bizim (Buca) 171071. Uğur (Gültepe) 252606, Agora (İkiçeşmelik) 127İ60, Elif (Üçyol) 271243. Ankan CŞirinyer) 170055, Çiğli (Çiğli) 36, Şifa tSerinkuyu) 113743, Berk (Eşrefpaşa) 276174. Dayko (Gürçeşme) 147107, Geçit (Gazdemir) 85. CBULMACA 1 Insanlık sevgisini, insan uiuiuğunu on yüce amaç ve olguniuk sayan öğreti. 2 İçinde bir iş görülen ya da kimi zaman belirli bir amaçla kuliaıulan ysr. Bir nota. Kendi kendine söz verme. 3 Bitki, hayvan ve insarüarda soyaçekim oiayiarmj inceieysn biyoioji kolu. 4 Yönetim bakımından kendine göre bağımsızhğı olan büyük iL Bir renk. 5 Yalnız hareketlerle cynanan sözsüz sahne oyunu. Bazı araçlarda hayvanlan koşmaya yarayan uzı:n direk. 6 Mersingillerden. birçok cinsi olan boyu yüz metreyi aşabı'en. toprağın suyunu emerek yerin bataklık durumuna gelmesi.nî önleyen ağaç. 7 Turp gülerden. yapraklan salata gibi yenen baharîı bir bitki. 8 Bir hayvan Dünya işlerini d:~ işlerinden ayn iutan. 9 Birbirlerine karşı SOLDAN SAĞAT sevgi ve ania7iş gösteren kişilerden her birt YUKAR1DAN AŞAĞ1YA ; 1 Bir devletin başka bir devlet üzerindeki siyasal üstünlüğü ve baskısı. 2 KoroJarda yaşayan. eti için avlanan, güvercini andırır bir kuş. 3 Tersi kuyruğu çok iri ve yağh, eti ağır kokulu bir cins koyun. 4 Eski dilde bir kimsenin dinin buyruklannı yerine getirmek için yaptıkları ya da işlem. Tersi mercan lann bir araya toplanması lle oluşmuş halka biçiminde adacık. 5 Bir şeyin nasıl oldugunu belirten. onu başka şeylerden ayıran özeliik. 6 Bir hayvan Bir çeşit kısa ve geniş kılıc. 7 Tersi evcil bir hayvan. Toprak üstündeki bölümleri odunlaşmayan küçuk bitkiîerin ortak ada. Pişirilerek hazırlanmış yemek. 8 Manganezin simgesi. • İçinde elektrfk akımı bi 1 2 3 4 5 6 7 8 9 123456789 KÜÇÜMEN r H n nj* ıH ! n HASLET SOYOZ i M M ! il •i ıı ımım ıi ı m riktirilmiş aygıt 9 Turlü madenlerden yapı İan ince uzun nesne. Başında ve boynunda kırmızı tüyier bulunan örucü bir kuş. DÜNKU BULMACANIN ÇOZUMÜ SOLDAN SAĞA: 1 Poplin. Me. 2 Afet. Ekin. 3 Tip. olA. 4 Estetik. 5 Orak. Pi. 6 Tonilato. 7 Yama. 8 Na. İberik. 9 Oluk. tisA. YUKAR1DAN AŞACIYA .1 Patent. nO. 2 Ofis. Opal. 3 Pepton. 4 Lt Eriylk. 5 atalaB. 6 Ne. İI:amet 7 Kok. tarî. 8 Mü. Po. İs. 9 Enayi İka. GARTH İT DOIDURMALABIMl SOyLE AM£ MATlRluTMAVL. XUMUT/vtA, UÇAK PATLAytCl »» « s ^ ^ ^ ^ D E DCLU. MARTIN STORM [yf TEDAV1 S p BILECEĞİK1İ SAMDC3UM. tHain sosyal ve politik iceriğinin yanında herşeyden once Pantilov. sanmıyonım müzikal bir eser.» Sovyet sinemasındaki Batı Sinema Dünyası yavaş «Yeni dalganm başlıca I yavaş üc büyük üretici ulkenın silcisi. Sovyet sineması tekeline girmekte. Amerika Birtüne ilgimizi ve merakı leşik Devietleri, Fransa ve Italzı artıran bir yönetme ya Cannes Şenliği'nm resmi gös Gösterinin diğer filmleı teri programına bir goz atarak merakla izleyecegiz. yanşmaya katılan 20 yahut yarışma dışı gosterılen 8, olrr.ak üzere toplam 28 film içinde bu üç ülke 16 filmle cok önemli bir yer tutuyorlor. (ABD 7, Fransa 5 İtalyo 4 film). cBir Bakış» «Un Certain Regord») «2eştiri haftası» (La Semaine de La Critiqve) ve îYönetmenlerin on beş günu (La Guınzaine des Reâlisateurs) yan gösterılerinde ise toplam 36 film icinde Doğu Avrupa üikeferinden gelen 7 film dışında, Brezilya, iran. İsrail, Senegal, Şili, Venezüella ve Yunonistan birer fiimle yer clabiiiyorlar. Ücüncü Uluslararosı Çocuk Yıh Dünya sinemasının, Cannes'mokratik Örgütier Çalışma den bekleyebileceği bir şey yok. bunun 18, 19, 20 mayıs tc Bu nedenle, yöresel (Balkan lerinde AKM saionlarında Film Şenliği vb.) yahut daha zsnlediğı Cocuk ve Sanat geniş kapsamlı (Kartaca vb..) !ı konferans bugün başlıyo Şenliklerin gelişmelerini umut ve sevinçle karşılamak gerekiKonferansın ilk gününde yor sel Sanatlar ve Çccuk nusu tartışıiacak. Saat 1 başlayacak olan konferansc rikatürcüler Derneği. K/ gurubu, Orhan Taylan, Celik, Sabahattin Şen, H Saner Gül Gezen. Gülsüm ramustafa Mıstık birer bilı le katılacaklardır. Aynı gün öğleden sonrı yatro ve Cocuk konusu t şılocak. Bu konuylo iigili dirüen. Taner Barlas, 3ik Erenus, Gülsen Tuncer, Cin Alpöğe. Mahmut GöK sunacaklar. Konferansın ikinci günt Cocuk ve Yazın konusu şılacaktır. Bu konuda cok yazar psikoloğ ve ö tarfşmaya katılacaklardır. Du.'sun Akçam, Sennur zer, CIRAKDER, Eflatun ( Günav, Sezai Gülsen. Jole sal, Adnan Özyalcıner. Işıl genturk, Müidat Gezen, Ö Candaş, Rıza Zelyut, Gö; Yayınevi, İlerici Kadınlar 1 neği, Halkevieri Genel Me zi adına Gülsen Kuru, Merkez Konseyi adına Sevil yalcın, Tekin Sönmez. Do Türker. Cocuk ve Yazın k ZVET, MÛHE>JD!S sunda bildiriler sunacakian 1 BEy, ŞfMOi GE.LE Cumartes günu öğleden BIUBSI'MIZra S'nema, TV ve Radyo k sunda vapılacak bir yuva mcsa toplantısına ise rady< te!evizı/ondon ve sinema alc dan uzmanlar. eğiîimcüer lacoklar. Oğuz Makal, Yıldız Cıbıro Fuiyo Gürses. TRTDer, > man Tangör, Sema Okoy. SİF ERDAL ATABEK ortak caiışmayla Televizyon S Demokratik örgütler, çocuk ve sanat konusunu tartişıyor