27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İKİ CUMHURÎYET 14 MAT» If99 ecekondu oigusu. töm gerl kalmış, SÖTIUruîrnuş ulkelerde o'duğu gıbı Turkıyede de hoiktan yana olmayan, toplumun geliçjm hız'na ayak uyduramayan bir yönetım blçlminın gozle gorülur. elle tutulur sımgesidir. Btr ycndan njfusun hızlı ortışı, obür yandan varlığın bellı ellerde îoplanması kırsal bölge halkının b;r böiumünü kent'ere gocmeye zoılamaktadır. Ağır oksak gelişen sanoyi, bu holkın caiışması Içın Iş sağıamaya vetmemektedır. Daha cok hızmet olanlannda, gezgin satıcılık ve kücük Iş >erier! gıbi kenoi gınşımcı güclerıvle ayakta dunnağa çalışmaktadırlar. Koydekl yaşam o kadar zordur kı, bu insanlar ilk yıliarda bir kurtuluş mutluluğu duymaktadır İyı kotü bır ev yapmışiır, elekVriğe suya kavuşmuştur. Çocuğuna okuı bulmuş tur. Dokîor ıiâc daha yokındır. Elıne koydekınden doha cok para geçmektedır. Yaşonr.ına bazı kolaylık!or gırmıştır. Giyiminde kuşamında. yemeslnde lcmesırae gorulür bir değışme olmuştur. Köydekı anılan tazedır, onunla kıyaskıma yapabılmektedır. Fakat süre geçtikce ne kadar calışso do kenttn asıl yaşamı ıle kendı yaşamı arasın dakı forkı kapalamayacağını anlamaya başıamakta ve bunun acısını duymaktadır. G Gecekondu Gençîiğinin Kültür Gereksinimi Talip APAYDIN O«'dflc©e azorionır, a'ay edlIJr. Bundan özellıkle gecekondu gencüğ! tedırgindir. Kendılerinl eski keıitl lere benzetrre orlar gıoı olrna O2lemı her davranışlarına yansır. Ama ağır ışıerde çalışmış lık, maddı sıkıntı, yuzlerindekı kavrukluk, onları eskı kentlilerden hemen ayrır. Gıyim kuşamlarındaki davranışlarındakı, dıllerındeki ozenti birgeçış döneminın yapaylığım surdurur. Yaptıkları Işlerin bunda rolu vaniır. Coğu işcıd.r, hizmellıdir, esnaftır şofordür, pazarçıdır. Coğu öğrenim olanağından yoksundur. Orta hele yüksek öğrenim goreb'lenlern sayısı cok azdır, Bu insanlar kent yaşamıno köyluler kadar urak değildir. Kentsel yoşamı her gün görmektedırter. Mağazalarda neler satıldığını lokantalarda yenıp içlldiğıni, baylann bayanların nosıl çiyindiğınl görmektedırler işlerin nasıl döndüğune, nasıl paralar kazanıldığına tanıktırlar. Kendıleri fazla kazanc getırmeyen ağır işlerde calışırlar Bunun sıkıntısını er gec duymağa başlariar. Ama bunun bılimsel bir cözumunü yapabıımek belli bır kültür olayıdır Ondan yoksunlor. Işm burosmda özellıkle gecekondu gencdğl ıcin çunu düşünmek yararh olacaktır Köylü kentli yaşamı arasında bır geçış dönemi geciren ve sayıları buyük rokamlara varan bu Insonlor dınamık & • guctür, bu devletce oiumlu clana • kanalıze edllmemiştir. Ne egıtımlerıyle, ne ekonomlk sorunlarıyla ilgilenllmemiştır. Bunlar sözun tam anlamı Ile kendl güclerıyle başbaşa bırakıîmıştır. Bu boşluktan otumsuz bicimde ycrorlanan. onları Istenmeyen yollara iten billrHrbMlnmez kısıler, ya da kurumlar ortaya cıkmıştır. Yasalara ve topiııma karşı suç Işletllrr.ıştır bu genclerln kımKerjne. mek oios.aır. Bir doirıus "luziği türemlştir Hofk muziğıkent muzığı arası, hotta yer yer Batı muzıji kanşını, ge;ekonaulu msanın o ne vapocağmı b'lerrez, atilı vahlı özlemınl devımlsyen. deriniığı olmayan bır muzık Plâklarla kasetlerle yuzöinlerce satılıyor. B'ndiğınız do!mus'cdc (j o dmiet'lıvor Gecekonaulu şoförün kullandığı, ya da borc harc oldığ" dolmuşun munıbusun kamyonun o ozentili susü, yazısı, bağıran boyası aynı kultürün devamı Ben de varım demek istiyen, ama nasıl söyleneceğıni ryi kestıreneyen bT tutum içınde gecekondulu Insanı, yadırgayan ve yadırgatan tüm davranışlorı sergılemekîedır Gıyımlerinde, konuşmclarında, davranış bicımlerinde aynı sivılık, oturmamışlık görülebıfîr. Dillerinl kentlilere benzetmek Isterler, tam olmaz. özellıkle şoförler kentli ustalarından arkadaşlarından görüp küUianl davran.sları benımserler Ama koyden getırdiklerı ds ko'ny sılnmez Gecekondulu genc kızların durumu daha da acıklıdır. Ana baba baskısı koydeki gıbı devorn etsın mı etmesın mı tartışması ortadadır. Kızların gördüğü ile yaşadığı birbırinı tutmamoktadır. Çoğu oku'ulmaz ama ortayı liseyi okuyanlar da var. Varlıkiı kesimden yoştaşlonnın yaşamlannı beürler. ik) dünyonın arasında saşKina dönerler Yeşilcam fılmlerınt, artıst dergıienpı izferler Onlar gibı olmak düşlerınl doıdurur. Renkli basının yaydığı yoz kültur gecekondu genclığtnde o blçim bozulmayi Burdurur. Eviertn Tct bır başka narmandır. Ne koy evi, ne kent evı, acayıp b'r karma. Yoksul köylulukten lîkel kentlil'ğe özenti her köşede kendlni gösterlr. Mınder vardır, ucuzundan koltuk da almmtştır. Sandığın yanrnda komodln durur. Açılır kapanır formika masaya cam sürahl konur. Duvara suslü ayna osılmıştır. Yanın <k! oskert* ontw reslmisr vofdır Höffl konuk odası hsm oturrro oaası rıem yemek odcsı o!a rok kullanılır. Coğu bir kapı ikl pencere gecekondukır, 8irt aırta yan/ana derelerl tepelerı doklurur. Halkm kendıkendlne yetme cabasınm Orunüdür gecekondular, ve bir kültür butünluflü ıcenr Yaşamm her kes.mine özellığinln damgasını vurur. Bır kurtulma, daha guzeı bır yaşomc aceıe kavuşma ozlemını ıcerır. Haikın bu gucunden ne yozık kı varaıianılomamîştır. Dsvletımız sosyal bir halk devletl olduğu halde geleneğınde kövlü insamn vaşam düzeyinı yükseltıcı bır caba o.madığından koyden ken te göcen gecekondu halkı ne de aynı alışkanlık1^ ilgılenılmedi. Onlartn cesitlı sorunlarına cözüm aranması. Arno gecekonduculuk gfderek ksntlerın ve kent yonetımıerının oltmdan kal•amıyacağı boyuîlara uloştı Hele ontarın, koyIG ınsann suskunluğunu bırakmaya başlamalan, yavaş sesle de olsa konusur duruma gelmslerı şimdi ister ıstemez herkesl dusundürmekted'r. Gecekondula' büyük köylu yığınlannın kenı!ee uzantısıdır. Kentleri çevresıni sarmıştır. Devıet olarck bu ı^sa^la^^ sorunlarına oğılnek, gereksınımlerınl karşılamak zorunlu ha le gelmiştır Cunku onlar crtı< ıstemeye başlamışlardır. Ozell'k e gecekondu eencliğı etkln bır kıpırtı ıcındedır, doğol olarak . Nedır bu nsan!arın gereksinimleri? En başta eşıt koşullar ıcınde cağdaş ve geçerll bır egıtım. Üniversite kapılarında bekleyen yığınların sayıs;nı artıran klâsık lıse eğitiml de<jıl Bır tecerı oğreten ış öâreten teknık oğretım. Zaten bütün okullarımızı teknik öğretıme kaydırmak bır zorunluluktur. Yıllar yılı boşa calışan bu /ararsız eğıtım dızgemızı temelden değiştırmek gereklı. Gencliğımızi yapıcı yaratıcı, üretici bır eğitimden geciremediğimiz içln toplumca sancılar cekmekteyîz. Gscekondu qenclığmı bir yandan yaygın eğıtım, bır yandan örgun eğıtim yoluyla, istedıkleri kurslara cağırarak. kapsamlı ve gecerlı bır egıt'maen gecırmek, sonrcî da iş alanlan yaratıp bunların calişır üretır dururma gelmeierim sağlamak zoMılli Eğitim Bakan'ığında dana okul oncest çocuklardan başlayarok, gecekondu cocuklarının ve ç&nclerının eğitimlni ele alon bir calışrra va^dır ama gercekleşme yoluna henuz girmiş değildir. Proğram hazırlıkları sürmektedir. Bizce acele edılmelidır. Spor ve Gencllk Bakanlığı, M'rlı Eğıtim Bakanlığı, Kültür Bakanlığt verimlı bır eşgudüm icinde gecekondu genclığinın eğıtım gereksınimıni çözmeve bir an önce baslamalıdtr. Koyden kente göcen milyonlarca Inscnın geçiş dönemi kültürünü devlet karşılamalıdır. Haftanın Özeti KOPMAK ürklye Batıdan kopar rm, koprraz mı? Başbokan • Bülent Ecevıfın Avrupa Konseyınde yaptığı konuçma bu konuda kuşkuları olanlara cok acık yanıtlar getırıyordu. Başbakan Ecsv.t sorunu şoyle koyuyordu: «TürKiye'nın Batı ıie olan ılışkılerı, Bat.iıiarın yapocakları ekonomik destekten kacmılmaz olarak etkilenecekt.r.» Başbakan, Tjrkiya'nin Bctılı dostlarının yardımdan cok Türkıye'nin güc'üklerınden yararlanmo peşınde olauğunu da acıkca soyluyordu. Ecevıt'm konuşmasi, acıklığı, kesınlıği kadar bellı bır düşunce sısteminm belırgin örnek,erinden bin ofarak da ortaya cıkıyordu, Bu sıyasal duşunce sıstemi, Batının Türkıye'den ne ölcüde yararlandığının farkında/dı, amo y>ne Türkiye'mn yerınn Batı olduğunu duşunuyor, uncak karşı tarcfın yararlanmaiarına karşıl.k yenı bır şeyle^ talep etme hakkını kendırıde goruyordu •** T ••• özellıkle gecekonduda doğan, ya da köyde «Joğup cocukken kente göcen yonl kuşak büyudukce bu ayırımın rahatsızlığını duymaktodır. Tcplum ıcınaeki yerlni aramakta, kendislne ve cevresıns nedenlerını sormakta, toplum düzenını eleştırmev9 başlamaktadır. Bu eğılımı saptamak tçın gecekonduların yoğun olduğu uc büyuJc kentımızdeki genel seçimletin sonuclarına bakmak yeterlıdlr: Ankarada nüfusun % 65'l, Istanbulda % 45'i Izmırde % 35'i gecekondularda yaşar. Büyük partılerin bu kentlerde aldıklon oy oranları şöyledır: Istcnbul CHP 1969'do % 33, AP % 47, Anknrada CHP % 36, AP % 42, Izmirde CHP % 35, AP % 53. 1973'te CHP İstanbulda % 48, 1977'de %53 . 1973'te AP % 28. 1977'de % 28, Ankarada CHP 1973te % 44 1977'de % 52, AP 1973'te % 29. 1977'de % 31. Bu rakamlor bıze gecekondu halkının, özell'kie venı secim hokkmr kazanan gecekondu penclığinın eğılımini acık seçik gösterroektedır. Bu genclık toplum duzenine onaları babalan gibı bakmamaktadırlar. Daha cok halktan yano bir toplum düzenının özlemınl diie getirmekdır1 Bunu gözlemlerımizle de soptıyabılırız. Gecekondu köy ile kent arasındo kendıne ozgu, kırma bır yoşam bıcfml oluşturdu. Bır kuitür bicmf de diyebılıriz. Gecekondulu köye g'ttıği zaman kentli gıbi karşılanır. Gıyıml kuşamı. davTonışları. konuşması köylüden oyrı. Ayn> gecekondulu kentlerin merkezinde yadırganır. bir kentl' gibi görülmez. Cok kere küçumsenır'yeri Peki Batı bu konuda ne düşunüyordu? Şu ana kodar yapılan ceşıtli resmî acıklcmalar ve görunen bellrtılere göre Batı, şu anki gucler dengesl Icınde Türkiy»' nın ksskin siyasal kopma ıcine gırmeyeceği ınancı içınde gıbiydı. ABD Dışışleri Bakan Yardımcısı VVarren Chrlstopher'm Ankara'dakı goruşmelerının ceşıtli acıiardan somut bır ilerleme getirmemlş olmasına karşın ABD yönetımı oldukca lyımser acıklamalarda bulunuyordu. ABD yönetımi icin Türkiye'nın önemi, Iran'dak! a»llşme'erin Batıda yarattığı umutsuzluğa kosut olarak artıyor. Türkiye'dekı Amenkan us ve tesisler.nın İran'dakîlerin, vani artık işlemez olanların ışlevını yenne getırebılecek nıtelıklerden uzak ofdukları bılınıyor. işte ABD' nın sorunu bu noktada başlıyor: SALT II arefesınde Turkıye'dekı usleri guclendırmek ve gehştırmek Bunun icin de ilk adımda Türk ABD Sovunma Isbır'ığı Anlcjşmasının imzalanması gerekıyor. Cunkü şu cmda Türkiye'dekı üs ve tesisler «gecıcl statu» ıle faalıyetlerıni surdürüyorlor. Ancak TOrk hukümetlnin Batıya acıkca sunduğu ko« şullar da ortada Ekonomik darboğa7in olablldiğınce kısa surede atlatılması ıcın gerekll mıktarda taze para, Ve bunun icin IMF'nin, katı, burokratık koşullanndan belli ödünler, Turklye'nin ne eKonomık ne de sıyasal ortamınm kaldıramayacoğı isteklerden vozgecmesı... Kısoca Turkiye'nin Batının bır porcası olarak bugüne kodar surdürduğü yaşamın daha sağiıklı bır bicimde sürmesi icin ne gerekıyorsa o... ABD Ile. üsler konusunun temel olduğu göruşmelerdekl tıkanıklıklar giderılemezkei IMF ıla Ankara'da bıtmek tükenmek bilmeyen pazarlıklarda da daha cok «teknlk» görunen pürüzler süruyor. IMF Avrupa Masası Şefinin Ankara'ya gelip goruşmelere katılmosı, Federai Almanya Başbakanı Schmıdt'ın özel temsıloısi Kıep'ın de her gun sürekli telefon bağlantısıyla görüşmelerl Izlemesi henüz pürüzleri gıdermeye yetmedi. BATI İYIMSER R1İ? ABD'NİN İLGİSİ KOŞUL ••• Yukarda kendine özgu btr gecekondu kölWrO gellştl dedik Bunu hemen her aîanda gör Bale Pabucu OKTAY AKBAL Evet Sağcı basın ne diyor? Alpay KABAÇAU TEKNİK PÜRÜZLER ale pabucu yopımı bir uzmanlık IsİYmlş. Kültör Bokanlığı Danışma Kurulları'rtın Ankara'da yaptığı son büyük toplantısmda öğrendiğlm konulardon bırl bu oldu. Devlet Operası Genel Müdür Yardımcısı bole pabucu yapmak ıcın bir otölye kurulduğunu. Bulgarıstan'.. da .bır bale pqbucu uzmanı ootırrieceğım, boylece hem kendı ülkemız Içın, hem de yurt dışına satılacok kadar pabuc yapılocağını söyledi. Toplantıya Hotıioniardon bıri yaptığı konuşmada bu konuyla ozıcık eğlenecek oldu, uzman kışıler "cizmeden yukarı cıkmakla" suclodılar o orkadaşı. Gercekten de bale pabucunda kullanılocak moddefer değişıkmlş. yöntemler başkaymış, kısacası opoyn bır uzmanlık ışıymiş... B Mal Bulmuş Magribi Gibi... Soğcı bosın, eşl benzeri görjlmemiş blr cığırtkanlıkla 1 Mcyıs olaylarını da carpıttı, «'stısmar» ettl... Oiküculere işkence yapılıyor, dıye feryat eden soğcı kalemler, 1 Mayıs gönü gozaltına alınanfara polıste vapılnn ışkencelere fbk. Mehned Kemal, Cumhurıyet, 10.5.1979) de tek sozcükle oisun değınmed ierl Ülkiicü «$ehid»ler Senaryosu! Birkac gun önce gazetemlzl şohit Atper Tunga Uytun'un babası Nureddın Uytun Bey, amcası milli şalrimız Göktürk Mehmet Uytun Bey ve şehldimizın diğer amcaları zlyaret ettiler. Yarabl O ne muhteşem iman. Yarabl Bu ne muhteşem sabır. Yarob! Bu ne muhteşem kavgo. Alper Tunga cuma sabahı, sevincle yatağından kalkar ve anacığının boynuna sarılarak «Anacığım, ne güze! değıl ml, bu gece rüyamdo şehıt olduğumu gördüm. Allah be, ne güzel!» der. Yığıt Uytun boy abdestini alır, cuma namazını kılmağa gider. Cuma namazını kılar ve namazdan sonra şehid edilir. Dostlarım. şehid anasının da ıman, sabır ve cesaret dolu olduğunu söylüyorlar ve şehid anası olduğu İcin tCenabı Robbel' Alemin'e» şükrettlğıni anlatıyorlar. Bir destani devır yaşıyoruz. Türk Milleti'nin islâmın bayraktcr.'ığını yapmak icin yoğrulduğu, hazırlandığı, eğitildiği bır dönem bu Hareketırmz su ana kadar yüzlerce şehit verdı. Azız vatan topraklarımızı mübarek şehıtlerimızin kanı tekrar sulodı. Biz tesadCfe ınonmayız. Bu bir ilâhî senaryonun sahneye koyulmasıdır. Enver ALTAYLI (Hergun. 26.4.1979) yonım: ... YazıMar tedbır almayanlara...ı otoun Ve Şeriatçısı SON HAVADİSnn »ertotcı kaîeml Mehmed Şevket Eyçfl. 8 mayıs günlü yazısrna şöyle başlıyordu: tGectlğfmiz 1 Mayis'ta, sokağa cıkma yosağı konukjuğu icin istanbul'da ezan okuna mayacağından endişeîentyor ve üzülüyordum. Cok şükür kork tuğum başıma gelmedi. Şehrin her yerinde ezanlar okundu. Bu mübarek davetler perde perde semaya yayılırken evlerlnde ve ya nezarehtanelerde pinekleyen bolşevik haşarat rıırs icinde du daklarını dışlemışlerdir herhalde.. O gün ezanların susmama smdan büyük müideler, manâlar, uğurlar görüyorum ben.» Bütün bir gun Kültür Bakanhğı'nın yetkılllerınl diniedık. Once Bakanı, Müsteşarı, sonra da çeşitîı daırelenn başkanlcrını, Genel Müdürlerı'nı... Bır yılda neler olrnuş, neler yapılmış, onumüzdekı yıl neler yopılacak? Bir btr cnlatıldı. Ama gunün konusu tozerk bır kültür örgutu» nun kurulmasıydı. Hükümetler değışse de, Bakanlar degışse de. Türkiye'nın kültür polıtıkasının belırll bir yone, yonteme bağlı kalabılmesıydi. Bunun sağlam koşullara bağlanmosıydı CHP programında bu konudo şöyle yazıl'ydı: «Sanat ve yazın calışmalarının desteklenmesınde hıcbir siyosal baskı ve gudum bulunmamalı ve genel beğeni kadar sanatın kendıne özgü ölcülerl de etken olmalıdır... Devlet böyle bir ortam oluşturulmasına katkıda bulunabılmek icin. kültür ve sanat caiışmalanna düşünce vs sanatı yönlendırmeğe kolkışmaksızın destek olmalıdır>. 1960 devrlminden sonra bir Küitur Bakanhğı'nın kurulup kurulmamast konusunda bır kac toplantı yapıldı. Bedrettin Tuncel'ın Bakanlığı'nda istanbulda Guzel Sanatlar Akodemısı'nde toplantılara ben de katılmıştım. Uzun tartışmaiardan sonra bu iş ıcın b>r Müsteşorlık kurulması uygun görulaü AP zomanında Adnan Ötuken bu goreve getırüdı. Ardından Mehmet Önder geldl. 1974'teki Ecevıt ıktidarında da Bozkurt Guvenc... Bu arada Erım'ln İlk 'bevın kabınesınd9 Talât Halman Kültür Bakanı oldu. Irmak kabıneslnde de Nermın Neftct... MC kobinelerlnde de ıkl oolitıkacı bu Bokcnlığa otandı. Şımdı de genc bır bılım adamı Ahmeı Taner Kışlalı Kültür Bakanlığı görevini üsdenmfş durumda... CHP Gene! Başkanı ve Başbakan Bü'ent Ecevit ötedenben Kültür Bakcnlığı'na karşıdır, yanı böyle blr Bakanlığı gereksiz bulur. Ona göre kültür ışierı boğ'msız bır örgütce yürütülmelıdır. İngiltere'dekı Sanat Konseyı örrsğin' one sürer bu tur konuşmalarda... CHP Programında da bu konuda sunlar yazılıdır: tBunu sağiamak üzere CHP Ikîldarında özerk bir Kültür ve Sonat Kurumu kurulacoktrr. Devletın sanatla ve yazınlo ilgısı ve sanato ve yazına desteği büvük ölcude bu özerk kurtjloş yoluyla olacak ve bu özerk kuruluş sanot ve külfur a\anınöa, eğıtim kurumlarıyle, radyoyla ve televizyonia yerel yonetlm ve kuruiuçlorla işbirlığj yapacaktın. Ne var kl 5 mayısta Kültür Bckanlığı'nda yapılan toplantıda Bakanlık yetkılılerinin ileıi sürdükleri tason bu prcgrama ters dusmekteydi. Bakan yoptığı ocıklamada Kültür Bakanlığı'na bağlı danışma kurullarının yasol blr mtelık kazanacağını, ama bır Kültür Bakanlığı'nın da varlığmı sürdureceğıni söyledi. Ben sonmıştım kl bu genış toplantıda üyeîer kesınleştirılmiş bir tasarı üzerinde durocoklor. Belırii bır onen incelenecek, tortışılocak. öyle&ır şey oimadı Belkl bu (lerde yapılacak bir toplantının ön hazırlığıydı. B r Kü'tur Bakanlığı mı, bir özerk Sanat ve Küitur Kurumu mu, yoksa Kültür Bakanlığı İcinde özerk danışmo kurullanndan oluşmuş apayrı bır örgüt mü? istenen, değ'sen iktıdarların etkismden kurtarmak sanat ve kültür Işlerinl... Görüyoruz, ıstediğl kadar özerk olsun, iktıdarların türlü bicimde kullandîğı etkılemelerden kurtarmak zor blr kurumu, blr örgütü... İşts TRT. işte Clniversiteler, hctta işte Turk Dil ve Tar'h Kurumlan... Üstelik bu kurumlar Atatürk vakfıyla yasarlar, hükümetlerın yardımına gereksinme duymazlar. bur.a roğmen değışik dönemlerde iktıdarların etkısınde kalmışlord<r yine de... Ben bır Kültür Bakanlığı'nın kurulması icin en cok uğraşanlardanım. Yazılarla. sözlerle, kurullarda görev vaparak bır Kültür Bakanlığı kurulması Için caba harcadırrt. Amo şimdi CHP proçramındakl gibi özerk bir Küitur ve Sanat Kurumu'nu daVıa doğru ve yerinde buluyorum. Bu kurum yıne de hukumete bağlı olmak zorunoadır. Parasal yönden her şeyden önce... Bu Kurumun Kuıtür Bokanı'na değM de Başbokan'a bağlonması doha doğru olacoktır. Kültür Bakanlığı'nın bu konuda hazırladığı venl tasanyı görmeden kesln yargılaro varmak doğru değil SimdMik biz bale paouclan glbı konulorda caba harcavalım. Yovaş yavaç ıstediâimiz asamaiara geleb'lırlz. Geleceğımizl umut edebilirlz. Silah Öyküsü MHP organı HERGÛN, 29 n'san günlü başyazısınaa şoyle dıyordu: «DİSK Gene! Başkanı BaştDrk ve arkadaşlarının dırenlşı, kızıl milıtanların bır sılâhlı isyana hazırianırcasna eyleme glrışmeleri basıt bır rastlantı değildır. Türkıye'de kandırdıkla n kıtlelerı ölume surerek, ma sum insanları kurban ederek iktıdar olmak. Rus Komünis! Portisı'nln istedığı yönde bir sıstem değışıklığı gercekleştırmek ısteyen kımseler vardır. Rus Komumst Partisı'nın cpro leteryanın bu'iuvazıye, emper yalızme karşı savastığı her ul kede, proleteryanın yanmda yer aiocağız» voodi bunlann curetlerının asıl kayncklarından bınd'r. Hazer Den.zı'pde Iran'a donmuş et taşımosı gereken gemıler Marksıst mıhtan lara sılâh tasımıştı. Türkive' de de hTianlarımıza teknık mal zeme getirdığl söylenen RJS gemilermın sılâh yüklerınl glzli ce boşalttıklan söyleniyor. Tür kıye kızılların bcş'atacakları kantı eylemlerin arefesindedır.» Her düzeydeki pazarlıklar sürerken, konuyla en yokın bağlantıları olan bir kesim daha gectiğimlz hafta sonurtda sabırsızlığını acığa vurdu Özel kesım. özelllkle de sanayiciler 1,5 yıtdır taze paravı en cz sıyasal Iktldar kadar heyecanla tjeklıyordu. Ama geclkTienin uzaıtıası, CHP ağırlıklı hukümet konusunda en hoşgörulu îutum lciBdekl kesfmlerden biri olan işaciamlarını do artık olıîmsuz tepkiler icîne sürüklemeye başiadr. Sanayi Odalan Meclis üyelerınin istanbul'da yaptıkları toplantıda Sonoyi Odalan Birliği Başkanı Sakıp Sabancı'nın dış kredller konusunda hükümetın tutumunu celışkl'l ve «becerıksiz» bulan konuşması. geneüıkle bu tükenen sabnn bir tşoretl olarak yorumlandı. Hükümet konusunda sabırsızlığı artan sadec« işadamları değil. İşciler ve aydınlar hükümetın ceşıtli alanlardaki siyasetl konusunda cok daha hızlı bır sobırsızlık Içinde. Bu havayı, en hızlı gel.ştıren oıaylardan birinln de 1 Mayıs sonrası gelışmeler oiüuğu ortoda. Gözaltmdakılere dayak atıldığı. kotü dcvranıldığı ıddıolan 12 Mart günlerıni hâlâ anımsayan kesımlerde cok daha büyük kuşkular yaratıyor Ankara ve Ege Üniversitelerınin ceşltü fakültelerinden cok sayıda bılım adamının Başbakan Ecevlfe yaptıkları yazılı başvurular, ılerıye dönük kuşkukjnn geniş kamuoyuna da yonsıyan gorüntüleri oldu. 12 Mart'ın bozı göruntulerı de gectiğımız cumartesl sabahı gazetelerini acınca hayvon leşı gıbı sürüklenen Inson ölüleri ya da karnı kan [cınde, dongomiek kelepCelenmiş insanlann resimlerım gorenlerın gozleri önüne gelmiş olsa aerek. Fotoöraflar ve bazı belırtıler, en azmdan polıs teknoloıısının 8 vılda pek fazla değ'şmedlğ'ne ilışkın kanıtlar getiriyor. Siyasal teror olavları. hafta sonlan dısında yoğunluklanndan pek faz'a bır şey yltirmi$ değiller. Gecen haftanın bılancosu 10 ılas 20 kişi... CHP'de ise büyük kuruîtay yaklaşırksn ıkı cık'ş yenlden örgüt ıcı mücadelenın boyuîlarını behrl:yordu. CHP İcinde en önemll hizibin liderı olarak bılinen Ali Topuz fstanbul II kongresmde ycptığı konuşmada genel başkanın tutumu konusunda son a'erece olculü, «satır arasr» elestriler yaparken «cevre»yı yaylım ateş.ne tutuyor v« ekıbıyle bırlıkte yönetım mücadelesıns hazır olduğunu büdırıyordu. Corum mılletvekıll E'neTi Eken'ın ise kamuoyuna gurültülu bır bicimde yans">an pGrlomentodan Istıfa kararını geri almasına kesin gozuyle bakılıyor. Ama bu oiay da, CHP'nin ic mücadelelerinm belirgın bir simgesı olma nıteliğıni taştyor Bu arada muha efette bulunan ceşıtli hızipler de tüzuk değısiklıği konusunda ortak bir tavır alma yonunde oldukca gelışnne sağladılar Ancak tum bu tutumlar konusunda genel başkanlığın tepklleri de henuz beîırlenmedi. ÖZEL KESİMÎN ÇIKIŞI 1 MAYIS'IN İZLERİ «Kanunlara Aykırı Söz!» Halk kelimesi geniş ve umuml mânâda kullonılsa bile, ytne tHolk ıktıdarı» denmemeli, «Mlllet iktidarı» denmel'dır Solcuların maksatlı o^rak kullondiKİan îHalk .ktıdan» yan'ış olduğu kadar, kanunlara aykırı b r sözdür Bır sın*fın başka bır sınıf üzerıne tahakkurrunu gcstermektedır Olur oimaz vesılelerie ocık manâsmı beiırtmeden topyekün sağcılara catan hukuk adamlarımız ve bazı teşekküüerımizin Anayasaya aykırılığı söz götürmez olon ve konunlanmızo göre suc teşkll eden, solcuların bu maksatlı davranısma ve kavramları karıştrrra faaliyetme karşı cıkmalan lcap eder Prof. DT. Faruk K. TİMURTAS (Son Havodıs, 4 5.1979) Bir Akbevvel Bu konudokl yoyınlar hölâ surüp gdiyor ve TERCOMAN'dan Ergun Göze 8 ma yıs günlü yazısmda «DİSK kapatılmalıdır» arye yırtınıyor: «DİSK kapatılmolıdır. DİSK ^apaiılacaktır, lık ağız'arını acış»a UGD kaoatılsın, MHP ka paîılsın dıye et! koparılıyormuş gıbı feryat eden DİSK'in kendlsı kaoatılmalıdr ve kapaMacaktır. (...) Bır vokıtler de İşcı Partısi vardı.. TİP kopatılma lıaır dıye vazdım Bursa As1!ye C6za Mahkemesine TİP'in komunıst pa'tısı o'duğu gerek cesıyle kapatılması icap ettiğine daır delıl dosyaîarı verdim... 1966 seresınds sözümüzü kımselere dınletemed.k... Amma sonra TİP kapatıldı... Şmdi tYani her zaman papaz pılâv yer mı? O zaman öyie oi du dıye bu sefer niye aynı olsun?ı dıyebılırsinız, Aslında DİSK kapatılmalıdır hukmünun cünküsü bundan daha acık ve basıttır.. DİSK kapatılmalıdır... Ve kapotı'acokî'r. Eğer bu dev let de\'am edecekse kapatılma lıdır.» CHP'DE MUHALEFETİN SINIRI «Muhafazakâr»ın Kısır Döngüsü Aslmda muhaîazakârlık, cağıniızın en büyük ihtiyocıdır. Muhafazakârlığm, «istikrar, hıızur ve tekâmui> yolu olduğunu dünya eninde sonunda anlayocakîır. Dunya anla'acaktır ama. biz. taklıt l'Stemizdeki kronoloıi'K sırayo goıe bu uyanışı ancak birkac merhale sonra ve tamamen ters bicimierde yorumlamaya, hatta benimsemeye cahşacağızl Kötümserlik mi? Olabilir. Fakat bugüne kadarkl tutumumuz, iyimssr tahminîere şımdılık 'mkân vermiyor Ne var ki muhafazakâr, ümidirri d» muhafaza eden Insandır. Zekl ÖNAL (Saboh, 75.1979) Kan Koca Kavgalan TERCÛMAN'n Ahmet K<ıbaklı'sı 2 moyıs günü şurtlan yazdı: «Guzelım 1 Mayıs günunü, dört mılyona yakın İstanbul hemşehrisl l!e beraber, evlsrl mizde mahpus gecirdık. istanbul'jn sokakları, kırları, denlz leri, İstanbul insanına. koca bır gün hasret kaldı. İşgucün den zlyanımız milyarlaria mı öl culecek? Şoförü esnafı, sokak satıcısı. kır'arda ekmek beKleyen çaycısı, gazınocusu, kâh yası bir lokma ekmeği kendılerine cok gören devrım kabada yıkjrına lânetler yağdırdılar. Hürnyetlerimz, bırtakım devlet düşmanı zorbalar yuzünden kı sıtlandı. Cocuklarımızın canlanna kıyanlar, bu sefer ae, koca blr gün neşemize. havarrıza, serbestlığımize kıydılar. Evlerde karıkoca, co'ukcocuk kavgalan... Kıştan yenl kurtul duğumuz hengâmeda, kapalı yer, tavan baskısından bır îatıl gününden mahrum edilmek. Sıkıyönetim otoritelerini böyle bir karar almak zorunda bırakan kimselerin nıyetlerl neoır? Kım oluyor bu adom'ari» DISTA SALT II NE GETİRECEK Kaygılı Değü TERCOMAN'dan Gunert Civaoğlu'su ise 2 mayıs gun lu yazısında Kabakl* gıW kaygılı, huzursuz oimadığını söylüyordu: dsîanbullular dünü evterlngeçirdıler. Ama sokaktan ürktukler! İcin değıl... Ordunun verdığl güven icinde. Sokaktan, coddeye, meydana büîun ülkenin sahıpsiz olmadığını bl lerek evıerindeydiler. Huzurluy dular... (...) 26 N san'dan bu yana Sıkıyönetimin vazıyet alış larında, bıhnen ve özlenen «ağırlık koyuşu» buluyoruz. Sıkıyönetim uygulamalarında tünelden cıkışa yönelış başlamış tır. Olağanüstü şartiarın bır an önce giderıleceğl umutlarını yeserten, karciı bir tutumun ışaretleri verıîmektedır.. Bır Mayıs bir zamanlar bayram dı. Bugünu e>.'lerınde geçireıvler, kaygıiı değıller, umutlular. Gelecek yıl guneşli bır Mayıs oyının İlk gününü. özledikleri gibı kınara, sah'llere acılarak, neşe icında gecırebileceklerin'.. Hlc değilse düşunebillyorlor.» Ateş Püskürüyor AP organı SON HAVAOİS' te Güngör Yerdeş 3 mayıs günü fYazıklar olsun tedbır almayonlara» dlyordu: f i AbdulkJh Baetürk g&z altına almmıştı. Göturüldüğü yer, Türk Sılâhlı Kuvvetlerinın denetımınde bır yerdi. Ama Abdullah Baştürk gözaltına alınmasına rcğmen, (Hayd> 1 Mayıs 1980'e) dıye bır mesaj yo yınladı. Önceden mi hozırlanmıştı bu mesaj, yoksa kim aracı olup verdl bunu? 2 TR1 DER Başkanının İzm r'de 1 Mayıs'ın kutlanmasına katıldığını öne sürdükten sonra:) De mokratik kuruluş adı altında. yasalara karşı hile i!e yaşayan blr (Marksist kuruluş)u, devJet hâlâ neden besler Anka ro'da? 3 İçişlerı Bakanı, Marx'ı, Lenin'l ellerde taşıyan, bölucu siogonlar atan ve kızı! bayraklar dolaştıran gosterlcılere nasıl teşekkür eder? Bu bakan klmden yanodır? (Özgür düşünce)nin hudutları, devleti yıkmayı amaclayanları Içine alıp, koruyacak kadar genlş mi dlr? Ve Izmlr'dekl gösteıtye katılanlara mazot • benzln Ikmail yapan bu devlet, kend'nl yiîirdl ml yoksa?.. Cevoplorı bır cumle tclnde ve toptuca sunu Bir Tane Daha! 10 mayıs gunıü TERCOMAN'dan Rauî Tamer'in irvcılen: «Türk işcls*. TİP clzgislnd« olsaydı, bu parîl kuıulduĞundan beri tek başına iktidardı. Türk işçısi, AbduMah Efendinln rründı olsaydı, bugün fabrika'ar dururdu... İşte... Yönetim Kadrosundakl en yakın arkadaşıarı ve de yoldaşlan. o tu tuklandığı gun, Boğozicindekl bır meyhanede. blr uzunca ma saya kurulmuşlar. sadece kata yı cekmişlerdır... Ne yapacaklardı? (...) İstanbullu unutmadı 1 Mayıs kâbusunu. Hic unutma malıdır... «Darboğazıdan gecerken bu fokir mijietın uğra dığı maddi, manevl zararların tamomı da, mutlaka AbduMah efendiye ödetilmelldir. Bana kalırsa. 5 mllyon İstanbullunun herbiri, bu hürrlyet gasb cıs! adam Içın. ayn ayn dava bıle acmalıdır... Ben şahsen acacağım...» SALTII anlaşması. nihayet uzun Dazorîtkiardan »onra 15 haziran'da CcrterBrelnev zin/esınde imzalanacak. Ancak ımza töreni, sorunlcrın buyck bır olasılıkla sonu değil başı olacak. Sırrdi bekıenen karşılıklı denet>m tartısmalarının en azından yıllcr boyu surmesi. Fas'ta 5 gün süren Islam Glke'e'i Dış'sleri Bakanlan Konferonsında Krbrıs'a ilişkın karar KTFD'nin vaklaşımları acısından onemli bır gel,şne olarak nltelenlrken tüm Arap dünycsına karşın İsraıl ıle «Amerikan Banşı» cerceveslnde tüm adımları atan Mısır'ın ihrac edU mesl de oy birliğiyle karara bağlandı. Bu hafta kendimıze lllşkin blrkac haberimrz de vw. llkln, son zamanlarda ceşitlı şıkâyetlere. eleştırilere yo< acan Ankara baskımız konusunda colışmalarımtz olduk ca llerledı. Eleştirilerl giderme yolunda epeyce gelişme soğlodıV ve bundan boyle Ankara. Dcğu Anadoiu v« Kuzeydoğu Anadolu IHenndeKi okurlarımıza cck daha temiz ve iyl gazete sunabileceğız İkmcl darak da. artık Adana'da do gazete basmaya boşlayccğımızi duyurmak istlyoruz. Birkac haftadır sürdürdüğünıüz deneme bfrskılarH mızın oiumlu sonuc vermesınin ardından, yarından Ittbaren Adano ve Güneydoğu Mlerimize. Adana'da ger* cekleştirilmiş özel baskımızı sunabıleceğiz. Böylelikle bu ıllerdeki okurlanmız da yöresel haberlerf daha (y< Izleyeceklerl g!bl, teknık olarak da daha İyl blr Curnnuriyet bulabllecekler» ÎSLÂM ÜLKELERÎ CÜMHURÎYET'TE Cumhuriyef
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle