Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
İKÎ CUMHURÎYET 13 MAYB 1S7I ütün yaşamraı, hiç başe£mer?n bir .«avaşımcı olarak. amaçladığı idealden sapmaksızın sürdüren Muhsin Ertuğrul da gitü. Hem de, yaşıtlanmn çoğunda görüldüğü gibi. öyle yatalak hasta olmadan. dimdik ayakta gitti. Olumünden birkaç gün önce, İzmir Üniversitesi Güzel Sanatiar Akademisinde 70. san'at yüının kutlandığı törende kürsüye çıkıp konuşmuştu. Kendisinl yakından ve uzaktan tanıyan herkes ona ölümü hiç mi hiç vakıştıramazdı. Kendîsini sevenleri doğrulamak için. yaşamı gibi öhimü de dimdik ayakta gögüsiedi Muhsin Ertuğnıl. Şöyle düşunuyorum: Geleneklerden sıynhp, onu yatırarak değiL ayak üzeri dikerek toprağa vermek gerekirdi. Tıpkı Birlnci Dünya Savaşı'nda Fransa'nın Doğu Cephesini. çelik iradesiyle çökmekten kurtanp dtmdik ayakta tutarak kesin utkuyu haz:rlayan ve kendi yurttaşlannca «Ls Tigre» fKsolaıı) sanıyla amlan Fransız Başbakaru Clemenceau (Klamanso) (18411928) gibı... Oyle gömmüşlerdi Klemanso'yu. Muhsin Ertuğrul silahlı blr savaşç: dsğil, bir külrür savaşımmı kazanarak Turkiye'de tiyatroyu «tratora»hktan, tiyatro sanatçjsını da geneiükle küçümsenen «tratoracı kimliğinden kurtanp, lâyık olduğu soylu ve saygın bir kimlige kavuşturan adamdır. Tam yetmiş yıl hiç yılmadan bunun için savaştL Sonunda büyük başansınjn tinsel (manevi) çelengini başmda tasıyarak, herkesin gideceği o son yolculuğa ayakta adım attı. hepimizi büyuk bir üzüntü içinde bırakarak... B Muhsin Ertuğnıl da Gi.tti!.. Hıfzı Veldet VELİDEDEOGLU 3ime «Demek Büîent'in dost zözlerini blr daha goremeyeceğim. Demek toprak. Muns:a ErtuğruJ gibı dev bir sanat ve kültür savaşımcısmı da bağrında eritecek: onun zaman zaman bu sütunlarda çtkan duru Tiırkçe ile kaierae alınmış özhj yazıiarı da dem«k artık çıkmayaca^diye düşünüp söyienirken şunu bir kez daha anladım: Vücudun rahatlaması bir kas veya eklem sorunu değil. üzünrüden uzak bir ruh dinginliği sorunu. Bu son koşul yoksa. ne yapsanız boşuna. Kös kös bıraktık kısa suren geziyi. tam bir dinienmeye kavuşamadan. *•• Istanbul'a döndükten sonra eski aru ve yazılanmı kanştırdım. Once. 27 ocak 1974'te bu sütunlarda Muhsin Ertuğrul için yayınlamış olduğum yazıyı buldum. Yazı. «Bir Kültür Savaşçısı» başlığın; taşıyordu. Olumünden sonra da yazacağımı hiç aklıma getirmemiştim. Çunku ona ölümu yakıştıramayanlar arasında ben de vardım. Anlaşıîan. şu dünya, hep akla getirmediğimizi, ya da getirmek istemediğimizi onümüzo seren acımasız bir gerçekçiliğin dünyası!... Ertuğrul Muhsin adını 1922'de tstanbul'a geldiğtm zaman duydum. Soyadı Yasası çıktıktan sonra Muhsin Ertuğrul oldu. Düzenli taranmış saçlan. düzgün yüzü ve etkin bakışlı gözleriyle fizik görünümünü yansıtan resmini. parlak kuşe kâğıdına basılmış blr dergide ilk kez 1922 yılmda gördüğüm zaman daha 18 yaşımı doldurmamıştım. Onun yaşmı resimden pek kestiremedim, ama 30'larda olmalıydı Benim o çağımdckiler için oniki yıllık bir farkın önemi büyük oluyor. Şimd! aradan 57 yıî geçti. Öyle halde Muhsin Ertuğrul'u her zaman genç gormüsümdür. Bu. yalnız aramızdaki yıllann i'srleyen yaşlanmızın yanında küçüle kuçula artık atılamın! yitirmesinden ve hsmen hemen aynı düzeye yakîaşmasından değil onun kafaca ve bedence gerçekten genç oluşundandır. Bir ideai uğruna sürekh savaşım veren kişiler hiç bir zaman ihtiyarlamaziar. Muhsin Ertuğrul. ülkemizde çok az yetişen böyle kisüerdendi işts Onun dost ve aydın kişiliği de cok etkilemişti beni. Orhantepe'deki komşusu. tanınmış ressam. ortak dostumuz Sayın Cafer Bater aracıhğıyla haber ahrdık birbirimizden. Uzun yıllardan beri yazılarrrü befendigini ö|renraek sevindirmişti beni. Çok belirgin ve etküeyici bir kişiliği v«.ıdı Muhsin Ertuğrul'un. •** •Kışi» sözcuğünun Batı dillerindek; karşıîığı o!an «person» sözünün kökeni Lâtince «persona»dır Ama «persona» tiyatro sanatçılarının sahneye çıkarken taktîklan «maske>ye denilirdi eski Roma da Birtakım biçim kuıallarına s;k; sıkıya bağlı o'.an antik çağ tiyatrosunda. sahnede temsil edilen kişiler. daha doğrusu roller bizim ortaoyununda olduğu gibi belli idi ve her role özgu bir maske vardı. Seyircıler sahneye çıkan sanatçımn maskesini görünce onun canlandiracaEi rolü bilirlerdi. Boylece. kökeninde «maske» demek olan «persona» sozcügü giderek rol» kavramını belirtmeye başladL Daha sonraki çaglarda ise «kişı. anlamını aldı ve Baü dillerınde bu anlamda yerleşti. Bu kısacık tarihse! bilgiyi *••* Güneşsiz ve hareketsiz kaldığımız k;ş aylannın doku ve eklemlsrimizde olusturduğu uyuşukluğu azıcık olsun gidermek için, nisanın son haftasıyla mayısm ilk günleri arasmda kendimizi Istanbuî'dan uzak bir orman bölgesine atmıştık. Güya dinlenip rahata kavuşarak dönecektik evimize. Işte tam o gunlarde Bülent Dikmener'in ölümu ve Muhsin Ertuğrul'un bizleri bırakıp gidişi buna olanak bırakmadı Onlan son yolculuklarında uğurlayamamak da üzdü beni. Geçen y;I dostum Remzj Bengi'nin toprağa verilişinde de tstanbul'dan uzaktaydım. Büyük şanssızlık!... Ağaçlar arasmda dolaşırken kend! ken amacı. «Kşî» ve «Hşilik» t?r1mlerinln. însamn yaln:z fizik varlığın: değil, toplumsal ortamdaki yerıni ve oynaa.gı rolu do belirttiğini vurgulamaktır. İşt» Muhsin Ertuğrul. çagdaş Türk 11yatrosunun her alanma kendi belirgin kişlliğinin damgasım vurmuş olan buyük insandır. Şunu da fiemen eklemeliyim ki. o, yalnız bir tiyatro sanatçısı. yönetmenl, yalTIIZ güçlü bir yazar ve çevirmen değil aynı zamanda bir düşünür, Türk küitürünün yukselmesine kendisini adamış idealist bir düşün savaşçısıdır Yüreği lialk ve .nsan ' sevgîsiyle. düşünce özgürluğu sşkıyla dolu bir savaşçı. Moliere'in ölurnünun 300 yılında. bütün dünyada duzenlenen kutlarna törenleri dolayısıyie o ağusîo= 197T tarihli Cumhuriyet e yazdığı yazıda Muhsin Ertugruî şöyle diyordu. 'Bozuh duzen kurulalı. ileri düşunceli kişiler, geri kafalı ortam tarafından, düfünce özgürlugune liic saygı gösterilmeden, tBplumda tek suçlu sibi damgalanmışlardır Uygarfck tarihi böyle binbir örnekle doluc'ur. Descates ; azüarını tamamlamak için kpndiii Hollonda ya sürmüştu. Spinoza. bütun kitaolannı öz adını kullanmadan, takraa isim cltında yayınladı Leibnitz. eserlerini bütün ömrü boyunca bastı^amadı Ceriliğe. kaba kuvveîe, zulme savaş açtığı için lânetlenen. elli yıl boyunca yuhalancn, szldınlara uğrayan Victor Hugo. yirmi yıl •••atamndan ayn, Fransanın can düşmanı Ingiltere'nin vahşi bir adasına sığmmıştı. Norveç yazan Ibsen. yirmiyedi yıl kendi memiehetine girernedi. Strindberg, Isveç'te oturamaz oldu. Narnık Kemal cibi hurriyet aşıklan özgürlük uğruna Fransa'ya sığındılar. Almanya'yı dünyada eşi görülmemiş yıkmtıya sürükieyen *on savaş reıiminde bütün şairler. yazarlar yurtlanndan kaçtu Bu kaçışlar onlarm suçu mu, yoksa özgur nefes almayı yasaklayan reiimlerin dayanümaz baskısımn doğal sonucu mu? Su, bahk için neyse. özgürlük de yazar için o! Ozgurlüh kısıtlandiğı gün. o toplumun ileri atılışı engelleniyor, yasalar ayahbağı, pranpa oluyor, demektir » *••* Onun tiyatroyu gecekondu bölgelerine kadar götürmek ve aynca Çocuk Tiyatrolan açmak doğrultusundaki yorulmaz çaba(Arkası 11 Sayfada) Soya Sopa Bakmadan.. Tarihimizde 1922 yıimın yaz ayları çok önemli bir yer tutar. 1922'de Anadolu'da Mustafa îvemai Pasa vardı. Ortaasyada Enver Paşa. Mustafa Kemal Paşa, sırtun Soiyet Sosyalizmln9 dayamıştL Emperyalizme karşı Anadolu'da savaşıyordu Enver Paşa, sırUm Inglüz emperyaiızmine dayamıştı. Sosyalizme karşı Ortaasyada savaşıyordu. İkisi de milliyetçi idıler. Enver Paşa, Turan milliyetçisi... Gazi Paşa. Anadolu milliyetçisi. Enver Paşa imparatorluğu batırmış, nerede bir savaşa komuta ettiyse. orada yenilgiye uğramıstı. Turan ülküsü peşinde yüzbinleri eritmiş, en sonunda Ortaasya Türklügünü bosyalizme karşı örgütleyerek düşlerini gerçekleştinneye yönelmışti. Mustafa Kemal Paşa. yıkıian ımparatoriuKtan bağunsiz bir devlet çıkarma uğraşmdaydı. Türkiye yi Kapitalizmin emperyaüzminden kuıtarmak» amacıyla savaşıma girişmişti. fcnver Paşa tarihe karşı savaşıyordu... Kemal Paşa tarihi arkasına almışu. Enver Paşa geçmiŞ'ti... Gazi Paşa «gelecek»ti. lG22'nin sıcak yaz aylarında En\er Paşa Ortaasya nın uzaklannda dövuşürken oldü ve düşleriyie birlikte tarihe gomüldü. 1922'nin sıcak yaz aylarmda Mustafa Kemal Paşa. emperyalizmin vurucu gucunu yenilgiye uğratarak denize döktü ve gerçskleriyle birlikte tarihte anıtlaştı. *• Enver Paşa mllliyetçiliği, emperyalizmin hizmetindekı «Gericı milhyetçilik»tir. Emperyalizme karşı mazlum uluslann bağımsızhğını savunan «Üerici milliyetçilik» özünü Kurtuluş Savaşımızda bulur. Mustafa Kemal bu konuda çok açıkseçik ve kararlıdır ingilizler. Anadolu milliyetçiliğini çembere almak için 1920'lerin başında Kafkasya'da kukla devletler oluşturmaya kalkıştılar Moskova Ankara bağiantısını kesmek için «Azerbaycan Gürcistan Ermenistan miili hükümetleri» ile «Kafkas Seddı»ni kurmaya çalıştılar. Gazi Mustafa Kemal o s;ra bu girişim üzerine kolordu kumandanlarına çektiği tarihsel telgrafmda bağımsızhk savaşının stratejisini özetle şöyle saptamıştır: Kuzeybatıda İngilizler. Batıda Yunanlilar. Guneyde îtalyanlar, Güneydoğuda Fransızlarla Türkiye üç yandan çembere almmıştır. Yalnız Kuzeydoğuda Sovyetlere dayanabilir. îngilizler. kukla hükümetlerle «Kafkas Seddi»ni kurabiiirlerse, dört yandan sanlmış oluruz. Buna engel olmak için gerekirse kukla hükümetlere saldırarak Kafltas Seddi'ni yıkmalıyız, îran üstünden Kafkasya'ya sarkmak isteyen tngiliz emperyalizmi, Azerbaycan'daki gerici milliyetçilik akımlannı kullanıyordu. Mustafa Kemal, bu tuzağa sert biçimde karşı çıkmıştır. * Öerici milliyotçilik başka şey. gerid milliyetçiük başka şey... İlerici milliyetçiligin tek bir denektaşı vardır. Emperjalizme karşı olmak. Atatürk milliyetçiliği emperyalizme karşı olmakia eşdeğerli ve eşanlamlıdır. Gerici milliyetçiler emperyalizmm kullandır. Gerici milliyetçilik, «Böl ve YöneU politikasuun prangasını kişinin kafatasına vunır. Nereden gelirse gelsin, gerid milliyetçiüğin karsısındayız, soysop ayncahğı tanımadan... 25 Yıl Sonra Sait Faik OKTAY AKBAL Evet Hayır BİLİM DÜNYASI merik3i:c:r. "< mayıs 197Tte ılk uzay loborotuvarını dünvadan ^09 kilometrft yuksekl'kte yörungeye oturtmuşlardı. Atılıştan 11 gün sonra. 25 Mayıs 1973'te üc kişiiik bir ostronot kümesi oyrı bir aracla uzayo gonderümtştı. Bun lar Skylab (skayleb okunur) cdı verilen laboratuvarla kenetlenip burada 28 gun calıştıktan sonra dünyamızo donmüşlerdi. Bu ilk başarı. 28 Temmuz 1973 d6 : ikincl bır üc kişılik astronot kumesınin Skyiab'e gönderılmasıne olanak hazırlcdı. ilk küme dekıler uzayda 23 gün calısmışlardı. İkinci kumedekiler 59 gün calışarak yere inailer. Uzay laboratuvarına. son olarak, 16 kasım 1973'te ücüncü bir küme gonderilmiştir. Buniar da 84 gun görev yaptıktan sonra donmuslerdır. A cöyleyse nlcin yazıyorsun?. Yazmak ıçın. öylevse nicin yazıyorsun?., Kurtulmak Içın. Oyleyse nıcln yazıyorsun?.. Anlatmak icın. Oyleyse nicm yazıyorsun?.. Sus mak icin» Niçın yazmok?.. Hep soru çıkar korşımızo, Nicin yazmamak?.. Bir de bu sorulmalı.. Nicin susmak, konuşmamak, yazmomak Görmek. bakmak anlarnck, sonra da susmak?« «Öyleyso nicm yazıyorsun?.. Mır'u günler ıcln?.. öyleyse nicsn yazıyorsun?. Bılınmek ıc:n. Oyleyse nicin yazıyorsun!.. Umutsuzluğu yenmek ıçın.» Ferit Edgü'nün «Blr Gemide» adlı yeni öyku kftabı 1979 Saıt Faik Öyku Armoğonmı kazandı. Ben de Oyumu ona verdim. Başka kitaplar da vardı. ama Edgü" .nım kıtabı öyku sanatını ccldd'ye» alan. yenl atılım'îar yapan blr yazanrt. kücuk yaşından ben öykucüluğü ban msemiş, öyku yazmadan vasamayı bilmeyen. cnlamayan blr Insanın yapıtrvdı. Ayncaiıgı vardı bir cok yönlerlyie... «Öyieyse nicin yazıyorsun? Umutsuzluğu yenmek iCin» En beğendlğim blr yanıt bu. Saıt Faik de böyie der di belki sorulsaydı. Bir haksızlık karçısında adanın tepelerino cıkırj bir ağaç aitında o haksıziığın öykusünü yazmamış raıydı o da?.. «Yazmasam delı olacakt.m» dememış mıydi?.. Evet. susmamak, guclüklerl yenmek, umutsuziuktan kurtulmak ıcn yazarız Bir duvguyu. bir gözlemi bir Izleniml yaygınlaştırmak. binlerce blnlerca okurla, bugünun yarının insanlorıyie, vaşadığımızdan eliı vıl yüz yıl sonraki Insanlarla bir olmak icin yazanz. Bir gerekti!lğ;n sonucudur en guzeı yazı'arımız.. Bır tıskınşın, bır bosalışın, bir kurtuluşun. bir yenglmn ürunleridır Sa:t Fa'k'in ölumünden bu vana tam ylrml beş yıl gecti. Dun gibl ueriz ya, öyle işte. Oün gibı 1954 yıiı, o yılın 11 Mayıs'ı... Kırk sekiz yaşındaydı. En verimli cağında.. Yepyeni şeyler söylemeye vetkül bır yazor. Blrdenbıre cıkıp gitti. Her zamcn boyle vapardı, blr sokak köşesinde Allahaısmarladık demeden ayrılırdı. Sıkılırdı. bıkardı. usanıraı, bırak'verırdi vanındakinı, dalarcîı bır kahveye, bır sınemaya, geçen bır tramvaya atlayıverırdı. İşte bövle ayrıldı yaşamdan. Bir kaç gün süren bır hastalıktan sonra, yok oldu. Yıliar geçtl. tam virmi beş vıi... Saıt Faik'in kişılığl ve sanatı konusunda blr cok yozı yayınladım. Onun «kalıcı» bir değer olduğunu, yıllor sonra oneminin daho da artocağını söyiedim. Ö!ümünden ylrrnl beş yıl sonra Saıt Faik aramızda yaşoyon büyuk b.r vazar gıbidr. Ovlesine güncel, öylesine yaşam aolu, oviesıne cağdaç... Yetrniş üç yaşında ola cakrnış, yasasaymıs!.. Kimbilır neler yazacaktı daha?. Yazarlorın genc vaşta ölmeieri onları efsane kahramonı yapar, ama yazamadıkları yopıt'an düşunup üzüntü verir okurlarına.. Oien bır yazarlo bırlıkte butun bır gizl> evren de yok olur ortoya ckomadan... Kıtaplarını açtım yenıden. Şıirlerıni. oykulenr.l okudum 1936da soylediği sözier ozellıkle dikkatimi cektı. Sanot yasammda ne vapmak ıstediğı sorusunu bakın nasıl yonıtlamış; cBen kendi hesabıma edebiyatto yapmak stedığim şeyı cok düşünmüsurT'clür. Bugun gayem bır roman yazabılmektır. Buna hikâye tariklyie gecıleceğını sanmıyoruTi. Fokat ıstedığim şey hayattır, y3rctmaktır Reallte ve tıavot sürüp gıGıyor. Ben seyırcı halınde kalıyorum. Evvela okunak istlyorum. Prousî'u hozmetme'* Gıde'ı onlamuk. bır Dostoyevskl ile hembezm olmck, Thomas Mann kadcr doymck istıyorum.. Buniarı vaptıfctan sonro vapmak ıstediğım kendi kendine vopılmış olacaktır.. Evvela «İndividue»aen kurtulmak, sonro muşaheda etmek, önümde olüp giden insanları bir an durdurmadan yaşatmak. Bugün ne yaoaiım ki bizden evvelkiler kendiierınden bize bir şeyler bırakmamış buiunuyorlar.. Onun için bi2 öe Proust'u, Gıae'i. Stendh.ai'ı okuyarak romano "arrrtaya calışacağız.» İnsaniar vaçıyoriar bykülennde.. Hepsi ölümlü insanlar kıîap voDraklarında ölumsüzleşmıs.. Sait Fcik öe on'ar koöa' vasıyor Hspsinde oncan parcaiar vor. Onlar orlatırken kendını kendın! onlatırken onlorı a i latmış. Daha 1936'da «Kaîtur Hafîası» dergisinde «Semaver» kcnusundo acılan bır soruştur.nayı yanıtlayai Suut Kemc! bunu dafıo o günden beiırtrr.iş: «Kendınl üoğrurion dcğruya aniotan. icim dökmek ısteyen bir yozar oeğil o, dış nesneler yoluvlo okurda bır duyorlık uvandınyor, gücünü kenainde teğıl dış nesnelerden alan bir yuzar» dsmiş onun lcin... Virmıbeş vıl sonro Sat Faik dokuz ciltte toplanan tum öyküieri. vozıiarı, romanlan. sılrierlyle bugünün yarmm kusoklarının maiıaır artık... Yazm tarlhlmizin anıt lormdari bi'idir Her gecen oünis değerl artacak bir amt.. Uîağımızda, dışımızdo değıt, cjramızda. Içlmlzde... «Ainı hülyalım • önürrden msonlor geciyor Tanıyorurrı hepsınl ' Amo Itım buniar Nicln koşuvorlor sehre',. • Bu vü/'erinde'Ki rohatlık neden. Ben mesutkerı oe rahat dedjilırrh dıven büyük sanotcı ölümürrden v'rTii b«$. vil sonra. hic mi hic eskimemis. tam tersine dofıo buqun vazılnnıs lylenlmi veren vaoıtlarıyla ya$o"^ n cnde orto v'nnrfs... SKYLAB'İN •• •• •• OLUMU A UZAY ARAÇLARININ DÜŞMESİNDE GÜNEŞ LEKELERİNtN VE PATLAMALARININ DA BÜYÜK PAYI OLMAKTADIR. YÜZ TONLUK UZAY «PİYANGOSU» BAKALEVI HANGİ ÜLKEYE DÜŞECEK? ler'ın 1450. Fransızların 80, Kızıl Cın'in 20, Japonya'nın 26 uydusu bulunmakta idi. Sonro dan bunlara başka devletlörın de parcaları eklenmiştir. Aülankr Ne Oldu? Bugüne kadar uzaya fıriatr!an 15.000 kadar aracın bir kısmı. icındeki astronotlarca vere Indlrilmiştir. Çok yüksektere fırlatılmış olan bir kısım araclar guneşin, ayın cekimine kapılarak uzayın derinüklerina dalmışlardır. Bunların • dünyoya dönmeleri olanağı yokttA1! Geri kalanlardan işleri bıtenler zaman zaman yeryüzüne düşmektedirler. "Bunların bir kıemı hızlı düşüşün yarattığı alevler içinde daha uzayda iken yanıp kül olmaktadır. Bır kısmı okyanuslara, kuş ucmaz kervan gecmez vsrlere düşmektedir. Bu gün, bütün bu kayıplardan sonra uzayda 5.000 kadar araç bulunmaktadır. Vehbi BELGİL consin devletinde, 1962de ceviz. mandaiına büyüklüğünde parcaiar haıinde bir küısemn uzerıne düşmuştu. Bunu, yna Sovyetler'ın bsş tonluk (Cc3mos 3161) uydusunun 1970de Texas'a düşmesı izlemiştı. Son ra, 1978 ocağında Kanada'ya düşen uydunun serüvenine tanık olduk. Bunun dışınaa. Sovyetierin 2,5 tonluk Cosmos roketleri, 20'şer kiloluk parcaiar haünde hemen har hafta duşmektedir. Bunların hemen hiçbırisi kimseye zarar vermemiş tır Ancak, şurasını da hemen eklernek yertnde olur ki, Sovyetlerin 4 ekim 1957'de ılk Sputnığı dünya cevresınde yorıingeye oturtmasından bu yana uydu. roket, füze, kapsüi... olara* uzaya 15.000 kadar parca fırlctıirrüştır. Bunları fırlatcnlar saflece Sovyetler'le Amenkalılar değüdir. 1978 ocağırda yaptlan bir hesaba göre uzayda, o zaman icin. Sovyet Astronotlar, görevleri sıras'nda dünya hakında bilgiler toplomışlar, cekımsiz bölgede uzun süre kalmanın vücut uzerindeki etkilerinı incelemişler, güneş hakkında pek çok b:,gi almışlor, madenlerie cisneyier yapmışlardır. Laboratuvar, bun dan sonra yazgısı lle başbaşa bırakılmıştır. Yörüngede donmelerini sürdüren Skylab'in 7 yıl sonra dünyaya düşeceği hesapIcnmıştı. Bu Skylab deneyi hakkında, Gazetemzın 14 mayıs 1973 tarihli sayısında en genış biçimde bilgı vermiştir. Skylab'in uzayda kalma süresi sanıldığından az olmustur. Cünkü, en cok iki ay içnde dunyaya düşeceği habör verilmektedir. Ancak, 100 ton ağırlığında ve ıki katiı. her katı üc yatak odalı bır vila büyüklüğünde olan Uzay Laboratuvarının dünyoya düşmesı ne demek tir? Amerikalılar, Laboratuvarın 18 haziranda. İngilizler 30 haziranaa duşeceğinı ileri sürmektedirler. $ımdi bütün ütketer, piyangonun kime düşeceğinin heyacanı icmdedir. Laboratuvar ya bir atom santralinin üzerine düşerse ne olur? Nesv York'un, istanbulun, Paris'in göbeğine de düşebilir. Amerikan Uzay ve Havacı'ık Dairesi. düşecek Skylab'in kirn seyo zarar vermeyeceğini çöyle belirtmektedir: Laboratuvar, oiasmk hesaplarına gbre. dünyonın üct8 iklsfnt kaplavan okyonustDra, veya nufusu az bölgeiere cusscektir. Laboraluvar enerjl gereksınmesini atomdan değij guneşden soğladığırtdan .düştağu yerde, cevresını öldürucü s.ınlor yaymayacaktır (1978 ocoğında Kuzey Kanodayo dCsen Rus. casus uydusu atom yakıtı ile caiışıyordu). Ancak. Amerlkalıların serm serın kanlı sözlerini hice indiren başka bır olasılık çudun Skvlab'ln 100 tonluk tek bir por ça olcrok değü. 400500 parca ya ayrılmış olarak düsmesl beklenmektedlr. Her parca yüz lerce kilo ağırlıkta olacoktır. Parçalor, Loboratuvarın düşuşü sırasında geniş bir alana serptlecektır. Gökten yıldırım hı zıyla düşecek bu parcalann VI me ne zarar verecekien şimdiden kestinlememekted'" Ne Yapmışlardı? üniversite adaylart DENEME S1NAV1 ÇIKTL ALMADAN SINAVA CİRME! haıırlama komisyonu Bîlal TOPÇV Otman KOLSUZ mod. mat Emin YAZCAN Hasan ASLAN Neeati TASRIÖVER klasik fizik klasik mat klasik mat Nerelere Düşecekler? Şimdi bütun sorun, bu 5.000 kadar arac ya da arac parça6inm ne zaman. nerelere düşeceğini kestirmektir. Ve bu yapılmamaktadır. Nedenlerl şunlardır: Araclann nerelere ne zaman düşeceklerinin bilinmesi icin bunların yüksekliklerlnln, yörungelerinin daire biçiminde mi, elips bicıminde mi olduğunun, ağırlıklarının ve bicimlerl nin bilinmesi gerekmektedir. Fakat, bu bilgiler, özellikle casus uydularında ve askeri uydu larda bllinmemektedir. Bir aracın ne zaman düçeceğinin kestirilmesinde yükeekliğinin büyuk önemi vardır. 1.000 kilometrenin üzerinde yük seklikte ucan uydular daha az hava yoğunluğu ile karşılaştıkkırından daha uzun bir süre sonra düşmektedirler. Böyle bir arac 1000 vıl kadar yörungeda dönebılir. 1.000 kılometreden aşağı yük sekliklerde ucan uydular, hızlarını veren enerpnin büyük kıs mını yoğun hovanm karşı koy masını yenmeye harcadıklarmdan daha cabuk düşmektedirler. 500 kilometre yükseklikte ucan bir uydu 5 10 yılda düşmektedir. Niteklm Skylab 400 kilometrede olduğundan ancak 6 yıl uzayda kalabllmiştir. 200 kilometreye kadarki yükseklerde dolasan uydular. arac lar ise 510 gün sonra düşmekte, düşerken yanıp ku! olmaktadır. Uzay araclarının düşmeslns güneş lekelerinin ve güneş patlamaîarının da büyuk payı olmoktadır ve arociarm düşme zamanının kestıriimesinı bu oloylar do güçleştirmektedr Güneşin lekeleri her 11 yılda bir dunyaya cok dönmektedir. Dönüklüğün en cok o'duğu s<rada havo yoğunluğu 10 kat ortmaktadır Hava voğuniuğunun artmast, uydunun rıızını kesrre yoluyla düşmesini hızlandırmaktadır. Güneşin öbür azlzllkleri gece l'e gundüz forkından, mevslrn farklanndan do öoğmaktodır. örnegin. havo yoğunluğu gecoleyln 5 kot nrtmakta. Nlsan lle Ekim'de ve Ocak !le Temmuz'da azami ve asgari noktovo cık maktadır. Yüz tonîuk uzov pîvangosu en az 40, en cok 60 gün lelnrie bir devlete cıkacaktır. Bakalım hanaislna. ... ... Otomobil Satışı DEVLET MALZEME OFİSI GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN Gumrüğe terkediten veva terkedilmlş sayılan muritelif model ve markalarda 289 aaet nakıl vasıtası aşağıdayazılı günlerde İzmir Halkapıncr Atatürk Stadyomu karşısındaki Site Düğun Salonunda acık arttırma suretiyle satıiacaktır. Satış konusu nakll vosıtalarınm cinsinl. türunü sot<ş değerini ve açık arttırmaya girebilmek tcın yatırılması gerekii teminat tutarmı gösterir listeler. Devlet Malzeme Ofisi Bö!ge Müdürlüklerinde, İzmır Beîedıye ı'.an yerlerinde osılıdır. Satış listeler!, 20. TL karşılığında Devlet Malzeme Oflsi İzmir Bölge Müdürlüğünden va arabalann bulunyerden o'ınabîllr. Acık artırmaya iştTOk edecek.ier Mstede beMrtllen teminat tutarlannı satış günune kadcr Turk.ye Hc!k Bankası Izmlr Merkez Şubesinln 7723 sayılı tıesabmo para olarak yatıracaklardır Satışa iştlrak edecekler. fotoğraiı ve onavîı klmlik be.gelerini beraberınde bulundurccaklardır, Aracı satın alartlar, arac bedelinl 7 gün iclnde yatırmaya ve bu tarlhten itibaren de 15 gjn icınde aracı bulundukları schadan götürmeye mecburdurlcr. Aksi takdırde tüzüğün 18/c maddesi uygulanacaktır. Arac satm alanlar. sahadan araclorını tesüm almadan önce Komlsyonumuzca verilen teslım fişlnde yazılı hususlan (motor no: Şasi no. modeı ve kapı adedi v.s.) crac üzerinde tetkik ettikten sonra oracı sahadan cekebüeceklerdır. Tutmazlık haünde arac cekılmeyıp durum Komisyonumuza bildiriiecektir. Karar puiu ve teilaliye ucreti alıcı tarafından ödenecektır. Gdrüldüğü haliyle satışa cıkarıimakta o!cn araclar bjlundukları mahalden alınacak izin kâğıdı i!e aynı yerde gorülebilir. Heıtıangl bir ihtilaf vukuundo Ankara Mahkemeier; ve lcra Oairelerı yetkilidır. Sairlacak Araclann bulunduğu yen mlktar: Satış günu23.5.1979 saat 9 00 DM.0. Bölge Müd. sâhası 97 adet (Bornova Nakdöken köyundei 24.5.1979 saat 9.00 t > 96 adeı 25.5.1979 eoat 9.00 » > 96 adel OUVURULUR. (Bastn; 14592) 4018 mod mat YücelKerim ONAL mod. fizik A.İhumGÜRVN Vefa ÇOKÇETtN riunttih YAZCAN C*lal ATDIN sos tHllmJer denei yetenek ısteme adresiP.K 83 MaltepeAnkara gencl dagıtım TÜR DA Merick^e sofc 164 Kızıtay.Ankara tell728t9 ' :• • OlAgraf* (Cumhu'iyet: 4028) PanePe Çağrı TÜRKtYE'NİN İLAÇ VE ECZACILIK SORUNLARI KATILANLARı Or. ERDAL ATABEK (Turk Tabipier B'rliği Baskanı) Ecz. ADNAN GÜNÜŞEN (1. Bölge Ist. Eczacı Odcsı B$k.) Ecz. RIFAT GÜNEY (Kamu Eczacıiarı Derneği Başkanı) Doc. Dr. AYLA GÛRSOY (Öğretim Üyesi] ALPASLAN ONAY (İlac İşverenlerı Sendikası) AÜ ÜZÜMLÜOĞLU (Öğrenci) YÖNETİCİ: Ecz. Dr. ESER AYANOĞLU SAATr 14.00 14 MAYIS 1979 YER: Gazetecfler Cemiyetl Toplantı Salonu. DÜ2ENLEYEN: İst. Ecz. Odosı ve Kamu €cz (Cumhuriyet: 4023) Güneşin Azizlikleri OKTAY AKBAL Suçumuz Insan Olmak Yazarm 1958 Türk Dil Kurumu Roman ödülünu kozonmıs bu unlü yapılmın 5. Baskısı cıkti: Fiyatı 30 llro E YAYINLARI (P.K. 12 İst.) Uzaydan duşen uyduların IV ki Sovyetler'ın (Sputnık 4Vü ol mustut. Uvdu. Amerika'nın VVıs Bugüne Kadarki Kazalar