18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İKİ CUMHURİYET 11 ARALIK 1079 oplum sağlık düzeyini yükseltmek, önceiikle çevre sağiıgı hızmetlerının gerçekleştlrümesi; halkın ruh ve beden sağlığı konusunda eğıülmesi; bulaşıcı hastalıkların yok edilmesi; konut ve beslenme koşuüannın geliştirilmesi; aile planlamasının uygulanmasi; evde ve ayakta tedavinin sağlanması ile olasıdır. T Bu ilkelerin gercekleşmesini sağlayacak. sağlık hizmetlerinin sosyalleşmesini cngören 224 sayılı yasanın onaylandığı yıl içinde 1961 Anayasasının getirdiğj sağlık hakkı ile ilgili 49. madde; bu yasanın yaşama geçirilmesini daha kesin ve kaçınılmaz biçimde etkinleştirdigi halde, yasalaşan kararlar, geçen 18 yıl içinde toplum sağlığına yansıUlmamışür. Toplum sağlığı. na yönelik yasalann uygulanamamasuıda var olan çarpık ekononük siyasanın etkisi yadsınamaz, ancak, var olan düzende hekim sayısımn yetersizliği savı ile sağlık hizmetlerinin halka ulaşamadığı gerekçesi de tutarh ve inandıncı degildir. Tıp bilimi. sağhk bilimleri içinde önemli ve kapsamh olmakla birlikte salt bir öğedir. Tıp büiminin temsilcileri olan hekimler, tüm özverileri ile sağlık sorunlannı çözümlemek isteseler bile, meslek bireyselliği ve tedavi edici hekimlik eğitimi ile etken çözume ulaşmada başanlı olamazlar. Toplum sağlık hizmetlerinin gereği; hizmeti üretmek, sunmak ve yararlandırabilmektir. Bunun için de, sağlık hizmeti verenler ile alanlann eğitimi, örgutlü işbirliği içinde ekip çalışması ve yurt duzeyinde sağlık öğelerinin esit dağılımı gereklidir. Dunya Sağlık Örgütü Genel Başkanı Dr. Mahler (X)'in sağlık konusundaki göruşlerinin «19. yüzyılda Avrupa'da sağlık konusunda ulaşılan büyuk aşamada; uygun çalışma koşullan, daha iyi beslenme, konut sorununu çözen kesin bir siyasal tutum etkili olmuştur. Çiçek hastalıgının yeryüzunden silinmesi, tıp bilimlerinden çok ortaklaşa bir siyasal bilinç ve gücün başansıdır. Sağlık düzeyinin yükseltilmesınde, siyasal kararlılık içinde, kitlesel toplum enerjisi uyanlarak teknoloji ve kaynaklann blrleşürilmesi ile başanya ulasılabilir» görüşlerimizle koşutluğu savlanmızın evrenselliğinı belirtmektedir. Toplum Sağlığı, Bütünlük < Ecz. Dr. Tümay DOĞUÇ Kitlelerin külturel gereksinimlerinin dışa vurumunun yaşamdaki sonuçlan, ekonomik ve siyasal baskıların etkisi ile sürekli devinen gelenek ve görenekler olan alt yapi; ideolojik üst yapıyı, yani kulturü oluşturmuştur. Toplunüann bir üst yapı kurumu olan yüksek öğrenim kurumlannın temel işlevj bilim, teknoloji ve üretilmiş insan gucüdur, temel görevi de çeşitli fakulte, yüksek okul ve araştırma kurumlannın ürettikleri yeniliklerin oluşturduğu bilgi birikimini topluma aktarmaktır. Kuşkusuz. araştırma etkinlikleri ile eğitim ve öğretim yontemleri çağın istemlerine ve ülke sorunlanna yanıt vennelidir. Bilgi birikimlerinın çok yönlü ve sağlıkh biçimde topluma aktarılması, yüksek öğrenimin çeşitli dallarını kapsayan araştırma ve öğrenimin butünlüğü ile olasıdır. re arayan hasta ile heklm MşkisJnl çok dcğalmış gıbı gostermektedir. Sağlık hızmntleri, koruyucu niteliğe yöneltilmezse halk sağlığı sorunu sürekü gunrelliğini koruyacaktır. Toplum sağhk hizmetine katkıda bulunacak mesleklerin uzmanlık alanlarını kapsayan «Sağlık Bilimleri Uzmanlık Tüzüğü. demokratik yapıda bir Yüksek Sağlık Şurası tarafmdan düzenlenmelidir. Zorunluluk: Sağlık hizmeti, ekip çalışması içinde topluma sunulan ortaklaşa bir üretlmdir. Çağımızda, bu olgu içerığine uygun eğitim ve uzmanlaşma biçimi kaçınılmaz olmuştur. Sağhk ekibini oluşturan tıp, dişhekimliği, eczacılık, veteriner hekimlik, biyoloji, kimya, fizik gibi meslek ve bilim alanları, sağlık hizmet zhıcirıni bütunleyen halkalardır. Aynı uzmanlaşma alanlannda, görev, yetki, sorunlulukıar ile ekonomik, demokratik ve özlük haklanrun eşit değerlendırilmesi, hizmetln bütünlüğünü sürekliliğini sağlıyacaktır. Sağhk hizmettennde uzmanlaşma; Tababet Uzmanlık Tüzüğü kapsamında düzenlenirse, Tıp alanında tekelleşme olgusu, ortaklaşa uretim yapan ekip çalışma banşını bozacaktır. Amaç. koruyucu halk ve ç<svre sağbğı temel alınmalı. konu ile ilglli Bakanlıklar, Yüksek Ögrenim Kurumlan. Meslek Örgütleri çalışma birliği yapmalıdırlar. Uzmanlık eğitimi, uygulamalı çalışmalara ağırlık vererek. tüketici b i r yüksek öğrenim aşaması değil; hizmet üreten bir süreç olmalıdır. Bu tüzüğün hazırlanması için, dolaysız ya da dolayh olarak toplum sağlığına yö Sağhk Bilimleri Uzmanlık Tüzüğü Büyük bir olasılıkla önümuzdekl günlerde, Yüksek Sağlık Şurası'nın gündeminde görulecek olan Tababet Uzmanlık Tüzüğü, tıp bilimlerini temel almaktadır. Çagdaşlaşma sürecinde. tıp biliminin. ekip çalışması ile topluma sunulan sağlık hizmetlerinin ortaklaşa üretiminde önemli olmakla birlikte sınırlı katkıda bulunduğu görülmuştur. Aynca, tedavi edici sağlık hizmet biçiminin sürdürüldüğü günümüzde, tıp alanında uzmanlaşma, Batı kaynaklı ilaçlara, hastane ve kliniklere yönelerek pazar ekonomisi gereği, kendi sosyoekonomik zor kcşullan içinde hastahğına bireysel ça neiflt efitîtn yapan yüksek 5ğren1m Tnırumlan ve meslek örgütleri ile eşgüdum sağlanmalıdır. Hizmetin yaşama geçınlmesinde, bürokrasinin, kuramın (teorinin) ve uygulamanın en verimli biçimde bağdaşabilmesi için eşgüdüm çalışmalan kesinlikle gereklidir. Bugüne değin sağhkla ilgili doktora öğrenimi yapmış kişilerden de yetişmiş uzman olarak yararlanılmalıdır. Tam süre yasasmda beürtildığı gibi, Tıp Uzmanlı'üan Tüzüğü gereği; uzmanhk eğitimi yapanlann, aynı bilim dalının doktora eğitimini yapanlara gore ayrıcahklı değerlendirilmesi biçiminde ilkesiz tutumlardan kaçınılmalıdır. Eczacılık Uzmanhk Dallarmın Zorunluluğu: İlaç hammaddesinm % SO'ının dışalımla sağlandıği; ılâcın, çok uluslu ilaç tekellerinin yerh işbirlikçileri tarafından denetimsiz ve seçeneksiz olarak üretildiği ülkemizde, Eczacılık mesleğinin toplum sağlığına ve yurt ekonomisine üretici katkılannı somutlaştıracak, 11 tane Eczacılık Uzmanlık aJanı kaçmılmaz olarak gereklidir. Eczacılık mesleğı, yanlış ekonomik siyasalar sonucuu temel işlevi olan üretim, kalite kontrol, bilimsel araştırma gibi çalışma alanlarmın dışma itilerek, ışlevınin salt dağıtım1 bölümüne yoneltilmiştir. Ülkemizin ivedi ilaç sorununa kısa sürede çözüm getirebilecek konumda olduğu halde, yararlanılmayan gizil guç (potansiyel) olan eczacıya; ülke koşul ve gereksinimlerine yönelik ve ekonomik ilaç etken madde uretimi, ılacın en uygun biyolojik yararlılık sağlayacak formul ve galenık biçimde üretimi, ilacın farmakokinetiği, klinik eczacılık (dozetki, yapı etki, yapı toksisite, ilaç ilaç etkileşimi, ilaçlann denetimli kullanımı vb.). ilaç kalite kontrolü, toksikoloji. biyokimya, mikrobiyoloji, kozmetoloji (cıldin yapısına uygun boya ve yardımcı maddelerin seçimi vb.), besın analızi ve çevre sağlığı alanlannda öbür sağhk öğeleri ile bütünlük içinde toplum sağlığına katkıda, yukümlülüklerini yerine getırecek olanak ve koşullar sağlanmalıdır. (X) Pcople. Volume 6 number 2, 1979 Page: 25, 28. Aşk Masalı ile Cenaze Namazı.î. • nsan içlnde yaşadı mı, olay buyür; dışında kaldı mi, I küçülur. Hoca Nasrettin ünlü öyküsünde kıyametl karısına ne guzel anlatmıştır: Kıyamet ikı turlüdur: Buyük kıyamet. küçutt kıyamet. Sen öldüğun zamart hanım, küçük kıyamet kopacaktır; ben öldüğüm zaman büyük kıyamet. icınde yaşadığımız oiayların kıyamete benzer bir yanı var. Ancak bugün soluk soluğa kopardığımız takvım yapraklartnın gelecek gunlerde okunacak bir torih kıtabında beşon satır yer tutabıleceğinı duşunüyor muyuz? Bugünkü Başbakanlar, Bakanlar, Generaller, Cumhurbaşkanları tarihin kutuğune hangı cıvıyi cakacakkır? Sözgelımi bugünkü Kültur Bakanı Tevfik Koraltart'ın anlamı nedır? Şöyle belleğinizi bir zorlayın bokalım, gecmiş yıllardan kaç bakanı anımsıyorsunuz? Peki, Nâzım Hıkmet'i Eorsam ne dersiniz? Türkiye'nın en büyük ozanı unutulur mu? Unutulmaz kuşkusuz Ne war ki. gazetelerde okuduğumuza göre, Kültur Bakanı Koraltan, Devlet Opera ve Balesı Genel Müdürii Gurer Aykal'ı çağırmış: Sayın Aykal sizinle calışabilirim, ama Nazım Hikmet'in cFerhat İle Şırın» yapıtını oynatmayın. Gürer Aykai bu öneriye «hayır» demiş; çünkü Ferhat İle Şirin sahneye konacak; afışleri hazırlanmış; perdeierl acmak için herşey tamam. Gürer Aykal bir sanatçı, bir orkestra şefı, bir adam. böylesine bir onursuzluğa nasıl kotlanır? «Evet» dediği dakıka. onursuzluğun lağımında boğuiacağını bilmez mi'' Bakan Koraltan, Aykal'ı görevinden almış, Ferhat İle Şırin'i yasaklamış. Ne büyuk şaşkınlık!... Türk dılınin en büyuk ozanıyla aşık atılır mı canım1' Bir yonetım ışe boyle başiayarak neyı kanıtlor? Nâzım'ın yapıtları Parıs'ten Moskova'ya ve Londra'dan AlmaAta'ya değin oynanırken, Türkiye'de yasaklanırsa ne olur? Tevfik Koraltan ne yapıyor? Vaktlyle Refik Koraltan 1ç!n bir tekerleme uydurulmuştu: <Bu vatanı kurtaran.. Koraltan'dır, Koraltan..ı Küçük Koıalton"a uygun duşüyor bu tekerleme... Ve Ankora'da Ferhat İle Şirin'ln aşk masalı devlet elly'e yasaklamrken İstanbul'da buyrun cenaze namazına... Bıllm adamı Cavlt Orhan Tütengil. güpegünduz sokakta ökJürulüyor. Terör acımasız ve unıversıte topluluğunda tepkl büyüktür. Ama n e oluyor? Cavit Orhon Tutengil'ln can güvenlığlni koruyamıyan yönetim. cenaze törenıni yosaklıyor. Cenaze torenine kotılmak olanağını güc bela bulabılmiş profesör, docent. yazar. gazetecl topluluğunu güvenlik gücleri dipcikle dağıtmaya neden kalkorlar? Hangi akıllı bu emrı verlr? Şişli camiinde bir avuc seckin kişlye neden boyle davranılır? Camiyi cember iclne alıp cenaze torenine katılmak k)ln ker.tin çeşitli yönlerinden gelenleri durdurmoyo calışmak da sağduyuya uygun mudur? Türkiye bugün neden yakınıyor? Demokratik kitle hareketlerl mıdir toplumu rahatsız eden? Yoksa bireysel cinayetler midlr devleti yıpratıp otoriteyi yok eden? Bireysel terörü durduromıyan yönetim, katillerl yakalıvamryan devlet: cenazeyl kaldırmaya gelen kalabalığa neden ateş açar? Eğer bu soruların yanıtını verebııacek birısl vorsa, cıkıp kamuoyunu aydınlotmalıdır. Hele camı avlusunda cenaze namazından sonra tabuta omuz vererek son görevıni yapmaya kalkan bir avuç aydın ve 6eckin ınsanı dipcikle dağıtmaya yönelmek akı| alacok bir iş midir? Yasalora saygılı yurttaşlar, terörculerin öldürdüğü kurbanların cenazesini kcldırmak hakkından da yoksun mu bırakılacaklar? Ankara'da devlet baleslne yasak koy: Istonbul'da cenaze torenine vasak koy^.. Hayra alamet değıl bg flidiş. Tarihin kütüğüne civi cokmaya kalkarken dıkkatli Tfiosaimdsn ürköp cenaze namazmdnn itop= kan bir iktıdarla çağdaş Türkıyenin yönetilmesi olası HESAPLAŞMA TEŞEKKÜR T.C.D.D. Yakocık Hcstanesl'nde geçirdiğlm amellyatı başarı ile sonuçlandıran. ACI KAYBIMIZ Değerlt meslektaşımız, arkadaşımız, Maliye Bakanlığı Gelırler Başkontrolörü, Halkah Olayı Burhan ARPAD fstanbul, Ankara, lzmlr ve klmi büyük şehlrletin 1950'den bu yano pek cok Kolabalıklaşması sadece bir ekonornı sorunu. bir toplum gellşmesı ya da bir Iç göc diye açıklanamaz. Polıtıkacıların verimli oy ve cıkar çev relerinin yükiü vurgunlar kaynağı bu yığılmoları, gercekçl bir yaklaşımla yorumlamak zorundayız: Vurgun ve çıkarcılıkl Bu vurgun ve cıkarcılıkların günahınt bilincsiz yığınlara yükletemeylz. Büyük şehirlerimtzın ınsan yığınakları durumuna itilmesmde değışık görünümlü aydın cevrelerin soşılası bir işbirltği vordır. Son Halkalı olayı bunu gösterdi. , . .. .' Azınlık hükOmetl tmar Bakanı'nın Anadolu A|ansı aracıiığıyla basına yaptığı acıklamo Ecevıt hükümetmın aylardır bir türlü gerçekleştıremedığı Halkalı yerleşım projesınin kuşa döndüruleceğıni gösteriyor. Yenı imar Bakanı. Halkalı projesinın daha gercekcl bir uygulamayla ele alınacoğını bellrtırken kımı Ip ucları da verıyor. Halkalı topraklarında kurulmuş fabrıkalar kamulastırılmayacak. var olan konutlara dokunulmayacak, su kuruluşa, ya da kurumo doha önce satılmış topraklara el sürulmeyecek. Gerıys kaianların rte oıacağını oçıklomado bulamıyoruz. istanbul. Halkalı toplu yerleçlm prolesl. Ecevıt höhukümetinln en gercekçı ve toplum yararına girişimlennden biriydı. On bir mılyon metrekare yüzöicüTiünde o yerlerin büyuk bölümu hazin» topraklarıydı. Butüne oranla önemsız özel toprakların kamulaştırma ışlemlerıne başlanmıştı Hem de günün vurguncu plyasa ederiyla ödenerek Yenl bakamn fabrikalar dediği. atötycler, briket duvar ve bir catıdan oluşan ılkel atölye armanı işyerıydi. Soymı blrkac yuzü gecmeyen gecekondu özel konutlara da planda yer ayrılmıştı. Bütün bunlar bitirilip bir yandan da ayrıntılı uygulama planı ha2irlanırken, llanları okuyan yurttaşlar konut yerl edinmek üzere başvurup para yatırmağo başlamışh. Ne var ki. politika kurtlarmın hayal odamı dlye kücümsomek istediklerl Bülent Ecevit'in böylesne gercekcl glrlşiml. ayn cevrelenn cıkor b'ırleşmesl direnciy le karşılondı. ilk engelteme Ecevlt kabınesi bakanlarından geldi. Toplu yerleşim prolesl için zorunlu görülen bokonlıklararası komite calışmalanna Köy işleri Bakanlığt ve Ener|i Bakanlığı katılmadı. Hatkalı projesine ilk celme, 'genel ba^kgn tabanın seslne kulak vermiyorl' diyo gürültü koparan Iki bakandan geldl. Eylül boşıannda Ecevit ve o günlerin İmar Bakanı televızyonda proıeyi acıklıyorlor ve arsaların, yol, su, elektrık, kanalızosyon ve bütün alt yapıları bltlrilmlş olarak uygun kosuıiarla yurttaşın yararına sunuiacağınt duyuruyorlardı ama, bakanhklararosı komısyon colışnmyordu. Calıştır^mıyordu. Hlc birsey yapılamıyordu. Göravliler ellerı ooğurlerinde bekleçyordu Beş yılda 250000 konut yukselmesi tosarlanan on bir milyon metrekare Halkalı toprakları, İstanbul'u. Ege ve Güney kıyılarmı yağmalayıp satan vurguncuların olsun isteniyor olmalıydıl Ekım başlarınaa Halkah toplu yerleşim bölgesinde bir şantiye yapısı bile bıtırilmemısti. Halkalı toplu yerleşim tasarısıno İlk karşı e<kan« lar arastnda Mımarlar ve Mühendısier başı cekiyordu. B lımsel görünümlü gerekçeler ilerı sürüyorlardı; ileri toplumlarda topraklar özel mülkiyetin değil. kamunun mal'dır diyorlardı. Turk.ye'nln yarmları acısmdan Halkalı projesı sakmcalıydı! Böyle djşünenler ya hıç bir şey bılmıyorlardı, ya da gerçekleri carpıtıyorlardı. Günumüz sosyalist ülkelerinde yurttaşın şehirde bir konut ve yazlıkta bir ev edinebildiğını şımdiye kadar öğrenmemışlerse. Turhan Selcuk'un 3 aralık 1979 günlu Cumhuriyet'in 8. aayfasmda basılı «Yenl Dünya» cizgl dlzislne bir göz atsınlar. Anayosanın falon maddesl gereği «Devlet her yurttaşa konut sağlamak zorundadır* diye bılmem hölfl dironirler ml? Devlet arsa ve pro|e hazırlayıp yurttaşa nasıl satardı? Onlaro göre, Devİet konutlar yapıp yurttaşa sudan ucuz kiraiamalıydı! Gunümüz TOrkiyesl gibi cıkmaza gıren bir topıum düzenlnde hlc bir hükumet bunu yapamayacağına göre, toprak yağmasından mllyarlık vurgunlar surüp gidecektll Bu vurgunlorın pro|elennt, tasarı uygulannalarını. hatta her gün Wr yenisl kurulan yapı holdinglerlnın girlşimlerlni bılgı ve yetkllenyle elbette destekleyeceklerdil Meslekleri gereği. Büyük yapı holdirtglen patronu bile olacaklardı. Falon Kent, Filan Kent, dlye carşaf gibi ilanlorla yurttaşa hizmet sunacaklordı. Deâişlk gftrOnumlO cevreıer cıkor blrliğlnae nasıl da birleşiyoriar? Hatkalı toplu yerleşim proiesi oloyı butun acılığı ve cirkinliğiyle bunu gösterdi. Op. Dr. İsmet KARAGÜL ve Emin TATLICAN'ı kaybetmenin derin acısı lcindeyiz. Merhuma Tanrı'dan rahmet, ailesine, yakınlarına ve mesiektaşlarımıza başsağlığı dılerız. MALİYE BAKANLIĞI GELİRLER KONTROLÖRLERI OAYANIŞMA DERNEĞİ İSTANBUL ŞUBESI Anestezi Dr. Neclan ULUSEL'e Remzıye Sertsöz, Nazire Tek. Bırsen hemşırelerle, ilgili personele teşekkür ederim. SACİDE ULUC (Cumhurtyet: 9523) Kırsal Kesim Çocukları Konulu J i r ^^« Karikatür Yarışması ÇIKTI OKTAY AKBAL Kırsal kesım cocuklorının eorunlOTinrvttrgulamok^vrkomuoyu yaratmak amacıyla TMMOB Zıraat Mühendisleri Odasınca Karikatür Yarışması düzenlenmıştir. KOŞULLAR: 1) Yarışmaya konu İle ilgılenen tüm sanctçılar katıiabileceklerdır 2) Yarışmaya gönderilecek yapıtlarm yayınlanmış ya da yayınlanmamış olması aranmayacak, ancak daha önce bir boşka yarışmada ödül almamış olacaktır. 3) Yarışmaya her sanatcı istedıği sayıda yapıtla katılabılecektir. 4) Gönderilecek yapıtlarm boyutları en fazla 42x42 cm. olacaktır. 5) Yapitlar postada kırılmayacak şekilde ambalc|lanarak gonderiiecektlr. 6) Korikatürler en gec 25 aralık 1979 tarihine kadar gönderilmiş olacaktır. ÖDÜLLER: o) Büyuk Ödül 5.000. T C b) Başarı ödülu 3.000. T l (3 adet 100) Ayrıntılı bilgi ıçın: TMMOB Ziraat MCıhendlslerl Odosı Selanlk Cad. 26/12. Kızılay ANKARA mı? AYNUR SERTBUDAK (1957 . 10.12.1976) Zlraaftokı AntlFaşist Mucadelede şehlt düştö. Anısını yaşatacağız, A i LE8I VE ZİRAAT FAK. ARKADAŞLARI (Cumhuriyet: 9527) ÇAĞDAŞ YAYINLARI ÇAĞDAŞ YAYINLARI Azra Erhat Mektuplarıyla Halikarnas Balıkçısı AZRA ERHAT'IN, BALIKCIYA YANITLARININ DA EKLENMESİYLE YAŞAYAN KOSTA Derleyen: ATHENA DAPONTE YAKIN GÜNLER AVRUPASININ SİYASAL, EKONOMİK VE EKİNSEL OLAYLARINI BEGENIYLE OKUYACAKSINIZ. i Basısı Çıktı! EDERİ: 45 LİRA EDERİ: 50 LİRA tsteme adresi: ÇAĞDAŞ YAYINLARI Cağaloğlu, Türkocağı cad. No: 3941 İstanbul İsteme adrcsîî^V; ÇAĞDAŞ YAYINLARI Cağaloğlu, Türkocağı cad. No: 3941 İSTANBUL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle