Katalog

DÖRT CUMHURİYET 14 EKİM 1979 POLITİKA VE ÖTESİ MEHMED KEMAL BUNALIMLI GÜNLER önce slren ses'erl duyu'du . Ardından motor gürültüler.. On uc temmuz, bın dokuz yuz yetmış dokuz. gunierden cuma.. Dört gerılla Fılistınli dört ger'lla Mısır 8uvjke'ci|ıqi'nı bastılar. Elcıtsğe gırerken. bır polısle bır bekcıyl vurdular Elcılı^' korumakla görevlı Mısırlı polisler tek bır el cteş et meden kacıp 9 tmışlerİcerde yıcmı kışı var.. Yaçamlcn pamuk ıplığıne bağlı. yırmı kişt. Gerıllalar. ıstekleri verıne getırılmezse. her beş da ktkada bir »rehıne'lerden bın nı oldureceklermı scylüyor'ar. lcışlerı Bakanı olay yerınde . Ordu birlıkleri. polısler. ozel birlıkfer ve halk, herkes olay yennde. Polısla gazetecıler arosında Itışip kakışmalar oluyer. pollsın cdam dövme huyu depreslyor gazetecıleri döğü yorlar.. Hava alabüdığlne sıcak» KURŞUN KANAMASI İki Mısırlı görevll. kendilerinJ Ocüncü kat pencereden kaldı np atıyorlar. Bırt ötuyor. ötekı cok a^ır yaralı.. Kurtulsa da yasomının sonuna kcdar «akot kalacak.. Siz hlc kurşun kaynoması OĞrdünüz mü, ben bır kez gör düm.. Cocukluğumda gördüm nem.. Corbanm kaynamasına hlc benzemıyor.. öylesine ağır, öylesine usul kaynıyor kl. kay namc kavramı yavan bir kav ram oluyor.. Son yılların dun yası da tıpkı kurşun'un kaynaması gıbi. Vietnam'da bittl derken. başlıyor Afrika'da fokurdamaya. orada durur gibl olurken, bir de bakıyorsunuz Günay Amerıko başlamış. at dından Ortadoğu'da bir derken Kuzey Ingütere.. Katabalığın lcinde kendlme bir yer bulmayo calışıyorum.. Mısır Büvükelcilıği oldukca gör kemli bır yspı. yanında Bulga ristan Holk Cumhurıvetı'nin BüyükelciMk yapısı. Iklnci günü yaşıyoruz.. Durmcdan telefon lo konuşuluyor. Simıtciter köftecüer, ayTancılor yerlerinl alm'şlor.. Ikı de yasam kadını. ortada salına sa Ima doîasıyorlar. Bütun satıcı lcr çbi onlar da müşterl arıyoriar. Ayrancının ayranını, köf tecınm kofteslfrl satması bir ba kıma koloy oiuyor, bunların ışf her bakımdan zor.. Müşterl bııl mak o b'tmıyo'' kl iş.. Kendılen nı eski bir gazete kâğıdına sa np oracıkta suncmazlar k i . Kımı seylerin bır craya gelT'esl gerek.. Hatkın heyecam da ay rı bir engel Coğu kimseler, cn ların orada bulunduğunu anla mıyorlar blle bir iki «kopuk» bir ikl söz atıyorlar ama, söz bcş ka. Iş baska.. Gene de umutta, inotla sOrdüruyorlar ışiermı Dondurma cıdan blrer dondurma aldılar, dıllennl cenelerıne değdırecek kadar cıkorcrak yalamaya baş ladılar dondurmalarını Hemen herkes bir şeyler blllyor.. «Ocünu öldürmuşleti...» Gencten blrl. kücümsemeyl» kanşık bir gülümseme ıle dü zeltıyor otekinı <Hangl üc aâabey, tam ye di kışiyl öldürdüler..» Cevrede bir llgl.. «Demek yedl oimuş ha!..» «Vay anasını yahu'.. Herifler sözlennde duruyorlar de8ene..> Bir başkcsı plşmlş aşa su ka tarcasına: «Yok yahu diyor, fllen folan yok.. Bırakılan kız vor ya. o'nun uydurması. o da onlardan mıdır nedir, hem onlardan o)masa ne dlye bırcksınlarl..» İcerde kimsenin öldurülmemış olması biraz tuhaf karşıla nıyor. AdaTim söyledıklerme inanmak Istemiyorlar.. «ölmemlş olur mu. dh/or yaş lı bir adam, oldukca kızgın bir sesie» «öldüler..» «Sen nerden g6rd0n, diyor bfr başkası, orada mı Win?...ı Adcm lylce kızıyor. Peki, diyor.. Sen orada mı Idin, ölmediklerinl, âldürülme diklerinf nereden blllyorsun?.. Dondurmolarını bltl'en iki ha yat kadını da katılıyorlar dınlemeye, konuşmuyoıiar ama.. Bütün bu aptallıklartn ne ICin olduğunu sorar gibl bir tavır takınıvorlcr yalnızcaYİRMİ İNSAN İcerde yirmiye yokm Inson var Ölum korkusu lclnde tltreyen msanlar.. Şlmdl nersda ol mak isterlerdi!... Büyukelci, Mı sır deltasmda blr yerlerde. iki konşlık bır top'oğa razı olur mu?... Yıllarını verdiğl büyük elci'ik blr anlam taşıyor mu çımdı1?... İnce söz oyunlon, leb demeden leblebiyl kavrcmak, yüksek cıkarlar.. Ne biclm bir yaşamdır ki bu, blr anda de flerll olan herşey değersiz o!a bMiyor.. ölümle dirim. Binlerce mllyonlarca yıld/r aynı ara bayı ceken iki at gibi, öncelert hep dlrim yân! vasam ağır bc sar hep, bir şaşırtmoca olmazso, (burada olduğu gibi) öium nlce yıllar sonro koyar oğırhğmı.. Öldurenle öldürülen orosmdokl Hişkl. ancck o İkl smin bilebHeceğl bir llişkidir» Yok edebilme gücü ile, buna boyun eğmek, yok olmayı caresi? benimsemek, sımnm ken dısinde olduğunu bilmek.. Hayat kadınları burada bır !ş Olay/öyküler: N v z t ÜSTÜN ea Om Mani Padme Hum kinci Dünva Savaşı yılfarı Idl, 1943 1944'ier epeyce kaiabaliK bır sanotcı ve edebıyatcı topluluğu Buyukcda'da, ressam Nejat Me.ıh ın evıne gıtmıştık. Arumsaaığım kodarıyla kaaımarcan. sanatcılorın eşlerınden başka. Sat Dervış, Nerıman Hıkmet, ressamlardan Nun lyem, Haşmet Akal. şaırlerden Asaf Haiet Celebı, Orhan Velı. Orr.er Faruk Toprak vordı. O gün icın unlerı palazlanan, bugun ıcm ünlermı yitırmış DOZI yaşıtlanmızın bulunduğunu sanıyorum. Neiat Melıh (Devrim), Tatar Şakir Paşa köskünde oturuyordu. Sarıldığım zaman kollanmın kavuşmadığı uzun. bü', ük agcclar arasında olan bu köşkten cıklımaa kalan bır büyÛK aynadır. Kapıdan ve pencereie"'1en sıgmayaca* ırf'ıkte olan bu endam aynasını horhcrie blna yapılmadan getırıp duvara yerleştırmış'erdı Et Kozleyerek. sarap ıcerek geceyi bu köskte gecırmiştlk. Neıat Melıh. tiaba yanından Fecn At' yazarkkından bzet M9lıh'e. ana tarcfınJan Tatar Şaklr Paşa'nın kızı don Fahrınısa Zat Hanım'o bağlıydı. Bilirsınlz. Tatar Şa kır Paşa'nın öteki çocuklan Halıkarnas Balıkçısı, Alıye Berger'dir. Bu gezide Asaf Halet Celebi'yl tanımıştım. Kora bıyıklarını Dir Cnli gıbi uzatmış, tombalak yapılı Asaf Halet. adına uygun bır celebı goıuntusundeydı. Herkesle konuşTiayan. biraz kasılan bir klsılıği vardı. Bu davronışının bir ıkı Avrupa dıti. !ki doğu dılt bılmesinden geldığ. söylenirdi Arlodo, hepımızdon ayrıcalıklı olarak eşeğe bınmış, tam keyfirti sürerken ıri gövdesi ağır bastığından oşekteo duşmüştü de hepımızl güldürmüştu. Asaf Halet Çelebı'yl daha sonraları da koltuğunun cftında kıtaplar köpru ustünde, Karaköy'den Eminonü'ne; Emnönu'nden Karakoy a gıderken de ÇOK görmüşümdür. llışkımir selamdan âteve gecmedl. Asaf Halet. o dönemde moda olan bobstfl k.yafette gezerdi Uzun ceket. dar pantolort. oyağında bağlı, getrlı uzun fotınler... Yakasına da bır karafıl takardı. Daha sonra bu karonfil Umit Deniz'm sımgesi oldu. İk ncf Dünya Savaşı ıkı tıp cıkarmıştır. Aydınlar arasın'ia bobsıtılhk, paralı kişıier arasında «hacıağalık»... Mızoh dergılerlne bakın sanatçılarımız bu Ikı tlpm karıkaturunü yapmışlardır. Asaf Halet Çelebı'nın o günlerde yoyınlonan dergl ve kıtaplordakı şıırlerı, bz m anlayamadığımız bazı sozlerle de doluydu Om man. podme hum, kama pet. kama to amman râ hotep. sldharta budo gibı... En unlu. bılınmeden dılımızde doiaşan dizesl. «Om manl padme hum»du. Ne demektı b'j"> Bılmezdik. oma söyler dururduk. Doğrusu, bu sözierin ne anlama geldıâmi de uzun yıtlar ne araştırdım, ne sordum. Asaf Halet'ın şıırlerı bana, biraz yaban gelırdı Cıddıye aldığım da yoktu Zaten o gun'erın okuyucularının da ciddiye al» dığım sanmıyorum. Aradan yıllar gectl. Geçenlerde. Aytunc Altındal'ın «Haşhaş Ve Emperyalizm» adiı kıtabmı kcnştırırken, haşhaş ve esrar ıçenlerin alemlerıne aıt bır bölüm gözume iıışti. llk hıppy TO monlarmdan bırıni yazan Jack Kerouoc adlı yazarın kıtobından bır pasaj cevrı mıştl. Burada şoyle denıyordu: c.bır süre hıc konuşmadan bövlece oturdular. Sonro Jcphy. "Tıbet'teki mabetlerde bu Iş böyle yapılıyor, dıye bılglclık tasladı » Bır tur dlnsel seremonl bu. Ûteki rahıplerın onunde karıyı kucağına oturtacaksın, bır yandan kutsal cümie, Om Manı Padme Hum. diye bogıracaksın. Ctskıier de sana uyup ayru şeyı tekrarlayacaklar Bağıra bağıra okuduğun bu cümlenın anlamı, «Buyük boşlukta cakan yııdırımo şukürjer olsun!» demektedir. Şu anda Prenses Büyük Sonsuz Boşluk, ben de o Boşlukta Çokan Yıldırımım.> Om Mani Padme Hum'un ne olduğunu onlomıştım. Demek bizım Asaf Halet Celebi, ikind dünya eovo?) yıHarınm bobstılı, eğer bugün yaşasa, bugiınlerln de hlppy'sı imış. Haşhaşlı. LSD'II, hıppy'll çağı cok ötelerden gorenler oluyor. üstad bunlardan birfdır. Belkı. bıze o zamanlar ecış bücüş gslen, Kama Pet Kama Ta, Amman Râ Hotep sözlerinm anlamını bır acıklayan cıkarsa kımbılır doha neler öörenlnz. Ustad, boş durmamış, bır kıtap kurdu gıbı, bazı satırların arasındcn neler cıkarmış1... Bır yandan ölcüsüz, uyoksız, lclnde onloşılmoyon tumceler bulunan şıirler yazarken, bir yandan da Mevlana'dan, Molla Cami'den ceviriler yapardı. Bu cevirıler gorüyorum bazı cıddi oraştırmalarda hâlâ dıp olarak anılrraktadır. Bana sororsonız anlamsız şlir olmaz. Her şürin kend'me ozgu bir anlamı vardır. Belkl bu anlamı, cnu okuyon aılarrtamış olabılır. Ama o gunierin eleştlrmenierf ve ustolan Asaf Halet Celebı'nin şıirterı icin «Anlamsız» derierdı Aniam'ı Arapcadakl mana'nm karşılığı olarak d3 almamolıdır Öyle alınırsa, «anlamsız» Arapca da «manasız» olur. Asaf Halet Celebı'nm şiırleri «manasız» değlldı. Şökron Kurdakul. fŞairler ve Yazarfor Sözlüğü* ndo onun sıırlen ıcm ısoyut» diyor. Sonra eküyor: «Denılebılır ki soyut sıir anlayışının edebiyctımızda llk geniş tammlarını yaptı; kend sınden sonra gelen kuşaklara etkilı oldu » Ksidısmden sonra gelen kuşaklara etkili oldu mu, otmadı rm bılemeyeceğim Çunkü bızim kuşak, Asaf Halet Celeaı'yı 1350'aen sonra lyice unuttu. Ama başka kuşaklar onunla ilgılendi mı? Burada kuşkuluyum. 1950'den scnra bir «soyut şiır» modasının edebfyotımızı bir on yıl, kasıp kavurduğunu hatırlıyorum. Acaba bu soyutcular caktırTiadon Asaf Halet Ceiebi'den ml esınlenmışlerdı'' Eğer bövle tee Asaf Holet odına kıvanc dırvu!acak b'r olgudur Asaf Halet Gelebi'nin şiirımizde bir kendı yeri var. bir de ondan eslnlenip etkilenenlerln hazırlod'kSarı bır yeri var Adı unutulmaya yüz tutmuş bır ozan içn az şey değıldir. r i Kadın Türküsü Çamaşir inlerine Asılı yorgunlugumu Ahp gcturecek beî!>k! güaeşın kızılhğı Ellenmın yarası da Geçer Elbet Bır d» Şu yurek yorgunluğundan wınabi!<iem. TÜRKAN BİNÎCİ ! TOPLÜMLARDA, ÖZELLÎKLE BASKLNIN EGOIEN OLDUĞU TOPLÜMLARDA CİNSELLİK KUTSAL SAYILAN ŞEYLERDEN UZAK TUTULMAYA ÇALIŞILMIŞT1R. NE Kİ KUTSALDIR. O CİNSELLİKTEN UZAK OLMILIDIR, | YAŞAMIN BÎR PARÇASI ÖTEKÎNDEN KOLAY KOLAY SOYUTLANAMAZ. KENDİ GÖVDESÎNDEN, DUYGULARINDAN, KENDİNDE VAR OLAN DOĞAL DÜRTÜLERDEN UTANDIRILMIŞ BÎREYLERDEN OLUŞAN TOPLUMLA BİR YERE VARILAJMAZ. Öldurenle öldürülen arasında ilişki, ancak o ikisinin bilebileceği bir ilişkidir Cikaromayacaklannı cnlodılor. Tar şakaklorındon oşağı boşanıyordu.. Şıle bezı gıyıtleri oylumlu kalçalarına lyıcene ya pışmıştı Kol koio gırıp tğır usul uzaktastılar, sarışın olanı son bır umutla baktı ardır.a.. Cmseli'ğın boylesıne venık djş mesı az çöruijr.. Yanımda gençten bır ışcı durjyor Ne dersln bu ışe? Bunlar davalarındo haklı, dıyor Haklılar haklı olmasma ne var kı. yöntemlerl yan lış. Gelıp bızım poiısımızı, b»k cmizı vurccaklanna, gıdıp oraaa çarpışsınlar Yahudılen oidursun'er N«) istsrler garıban bekcdsn Fıllstıni Ankora'dan kurtarocaklarsa öo ış bıroz zor.. Bır baskost kansıvor söze. Davalarını duyuruyorlar, dıyor. Ncsıl yanı' Ucak kacırorak, e'c.lık basarak. bombo patlatarak, adam öldürerek. Işcının yüzü biraz değışıyor. Bana bak arKadaş, d«yor. Aniamam ben oyle lafları. Al elıne makınelıyı yoldan geçenleri tara, coiuk cocuk demeden oldür. sonra da ne o, davamı duyuruyorum de. Yok ö/le şey. Eğer oiüm yolu ııe dava duyurmak varsa, kendilerıni assınlar. Her gun, bır ağaan dalına bir tonesl ası'sın, bak butun dünya nasıl öuyar davalarını. Başkasının canın* dan komısyon almayo aktım ermez benım. İsrael'ın ordulan orda, kendilerf de orda, sıkıysa cıkıp döğüşsunler. Vıetnam nasıl yaptı, bız Kurtuiuş Savaşmızı nasıl yapîık. Bunların yaptığı erkek işl deg'l.. Içerdekı yirmi kişiyi kesmek kolay, Moşe Dayan'ı öldurmek biraz zor... Öteki hlc blr yanıt vermtyor. Inandı da mı vermiyor, cekındi de ml hlc belll olmuyor bu. Omuzlarını oynatmakla yetlnlyor. Bana dönüyor bu kez. Yanlış mı söyledlklerlm. diyor. Doğru. dryorum. Hava sıcak. Alabildlğln» sıcak. Ankara yıllardır böytesine bir sıcak görmemiş. Sonun da, gerıllalar teslim oldulor. Tesltm olan gerilfalordan bfrt. İcışlerl Bakanı'nı öptü Bu opuşme basmda haîtalarco süren tartışmalaro yol actı. Muhalefet'ın başı demec ustüne demec veraı Akıl alrr.az savlar surulaü ılerıye. Öpsun muydu. opmesın mıydı... Sorun bT türiü cozümlenemsdt. Demirel'e g^'e Turkıye'nın geleceğı bu oDuşme olayının yorumuna bağlıydı... Tuhaf günler... Gelecekte Turkiye'rln bugunkü tarıhını yazanlar. sonırım oldukca şaşracaklar. Türk halkının ycpısı böyıesıne sağlam olmasavdı, TL.i"Kit'e cok tan batcdı Yoneîıcılerım.z uyu yor mu' Evet u\ Livortar. SİLAH VE CİNSEiÜK'... Topıumıarao. özcıiıkle baskının egemen oıduğu topiumıarda, cmssılık; kutsal soyıicn şeylerden uzak tutuımcya çaıiŞılmıstır Ne kı kutsaidır o cınseli kton uzak olmc'ıdır Bu dusün aşağı yukarı bütün dınlerın temel ogesıdır. Tünhe bokarsak gorı.ruz. Kımı cağıaraa cınseli'k suc olarak nıtelenmıştır Orduiannın savaşı yıtırdığınl gorenler bunun sucunu odasında eev.şmekte oıon kadınlara yüklemışier coğu kez de onları öldurerek yenılgının nedenıni yok ettıklerinı sonmış lardır. Salgın hostalıkiarda. ekonomık bunalım yıilarında da böylesl davranışlar 8ikco görülmüştür. Cınsellığl, cmsel özgürlüğö yok ederek duze cık(ita eğilimı. bütün gucsüzlerın ortak yanıdır. Irnn'do kan gövdeyl goturmekte. llk günlenn sıyasal suc lamalan gıderek. belden aşağı suclamalara dönuşmüştür. Neden bu böyledır? Cünku. yenl iron ydnetiml girerek gucsüz ol duğunu. daha önce soyledıklerınin bır toplumu kurtarmaya yetmedlğlnl anlamış bulunmaktadırlar. Kutsal dava adına yine kadıntann memeleri k« sılmekte, carşafa g!rmeyenler asılmakta... Enver Paşa da bu yöntema sarılmadı mıydı. Kafkas cepheslndekl yenılginln acı s>nı İstanbul'dakl kodınlardan çıkarmaya kalkmadımıydı. Mustafa Kemal kendıni guclu bildiğl icindlr kl. kodıniara düşman olmadı. Boşorılan ölcusünde kadınlara özgurlükler tonıdı. Yaratmak eyleml hangl alan da oiursa olsun bell. bir takım özellıklerl gerektırır. Bu öze'lıkler genellikle insanı soy lulaştıran ozellıklerd'r Yaratmak bır başka arlamda coğolmaktır, üretmektır Yara'ma ey leTiı t»k başına bır ey'em değıldır cok yonlüdur cok yanlıcır Cinselük de cok yonlü b>r yaratTiadır, ereği volnızca coctk vopma öeğılöır Çocı,k ycp rnan.n yanında o'nun kadcr önemli oteki yaratma o'anlannn < a kaynağıiır Baskıcı yö1 ne'm'pr, buyurgi^la r bunun İC'n cınsellıkten korkarlar ve o'nun yalnızco cocuk yapma rtferrıf tfo uOraşmasını teter'er ve ri'Şer olanlardan slıp süpürmek Istcler. Bağnazlığın kapıları burada ardıno kadar aoılır. tutuculuk kotırı yular fa lan tanımaz olur, fabrikalarda. tarlclarda, alanlarda «kuteallık» adıno dolanır durur C^scl! k odaların ardına tıkı'mk ısîenır. Ekonomik değerlerie esdeğerlı olarak yörür. Yurür mG''... Yürur gıbı oiursa da yürümez. Sağ bağnatfar kadar sol bağ nar'ar da bu İşl surdürme sev dasındadırlar. Yanıt vererıedıklerl yerierde de tcplum kosullarmı öne sürerler, cmsel soruniardo koşu'landırılmış olan toplum sanki ekonomık sorunlarda koşuHandırılmamış gibi .. Akıllarınca üstün bır siyasa gütmektedırler. Bu tür üstun (') siyasalar, o siyasayı güdenleri tanh onünde gülünc bir duruma düşürmekten öte bir Işe yaramaz, yaramaz mı dedım, yanıldım gunlük cıkarlarını da sağlar. Uz lcşmanm kottuğuna oturtur. • Yaratmanın tek blr karşıtı vardır. Yoketmek. İktıdarlar namluların ucunda olabıilrler, ama yaratma eyleml namlunun bulunduğu yer* den cok uzaktadır. İcinde bulunduğumuz kargaşanın temelınde yatan nedenler zincinnln en böyök halkalarmdan biri de cinsel bunalımlardır. • KENDİMİZE DÛNMEK Kendimıze donmek. Batı'dan aynlmak demeK, bağnazlığa tutuculuga donmekle eş anlam lı değ !d,r. Kendimıze dönmek demek kendl icımızde gelişmek ve oze'lıkle bağnazlık gıbi, tutuculuk gıbi kavramlardan ken dı ekınımızle sıynlıp cıkmok demektır Hırsızlık edenın kolunu kesmek, cıplafl' taşlamak kendıne donuş değil. ilkelı savunmaktır Topluma saygılı olrnok demek, o'nun kurumlannı, bjtun geieneklerını korumak anlamıno gel'yorsa, toolumu deâıştırmeyi amaclamıyorsak. cekiver kuyruğundan. Bir kez daha yazmakto yarar vardır. Aracı amaclaştıran butün öğretıler, slyasayı her şeyın önne gecırerek. amactan sapanlar isteseJer de ıstemeseler de yıkılırlar. Her ööreti elbette bir yerde eyleme geçmek zorundadır. Eyleme gecme i$lemınin elbette bır sıyasası vardır ve olmalıdır. Ne var ki, bu slyasa savunulmakta olan kırp dökecek boyutlara varmamalıdır. Devrımler cınsellığın kapısında duruyorsa. dcha pek cok şeyin de kapsında durab lir... Cünku. yaşam bir bütündür. Yaşamın bır parcası ötekınden kolay kolay soyutlanamaz. Kendi gövdesınden, duygularından, kendınde vor olan doğaı dörtülerden utandırılmış bıreylerden oluşan bır tcplumla hlc bır vere varılamaz. Varılso vanlsa buyurçan'arın baskıcıların aşağılık duygularının, gücsüzlüklerinin yansıma noktasına vorılır. Böylesl blr yer de, bir toplum İcin amaclanması gereken blr yer değildır. Geçenlerde, Fatih'te blr bft1 lük «Akınci » Ramazanda yemek satan aşevlerıni bastı. Topluma soygılı olmak adına bunlara ödun mü verilecek bunlar hoş mu görülecek, ne yapalım bızim taplumumuz bu mu denecek ve sonunda sınıfsal sorun cozümlenlnce bu da çozümlentr mi dıye duşünulecek... Ramazan ayında durmadan kadın kız. coluk cocuk kesen, müzlği yasaklaYOn. İki bcrdak blra içeni kamçılayan bır toplum düzenlnın slyasası ne olur sa olsun gecerli değıldir. Türklye Ortadoğu siyasasıno ağırlık verırken, (doğru ve yerindedır), Ortadoğu yaşam biciminln say rılıklannı benimserse fdOnyonın en yanlış ışı) bu slyasa sonuc acısından kotüdur, • DEPREMLER DİZİSİ Deprom sürduğu surece, msan ne demek duşünur ne uyku. o anda benımsedığl tek duy gu, canını kurtarcbllmektedır. Deprem durdu muydu başlar gerekslnmeler ortaya cıkmaya. Biraz önce değersız olanlar değer kazanmaya başlar, sırayla olur bu. Cıplakso örtünmek ister hemen, sonra; agır usul bos lar ctekıler karnını doyurmak ıcm bir şeyler aramaya koyulur. Evde sakladığı paralar, degerlı öte berisı gelır aklına. Yaşamda her şey yerli yertne otur mayo boşlar. Evfni nasıl onaracağını düşunür, careler arbr. Butün bunlardan sonra, yaşamın kendısı başlar. İnsan ycşamı bır depremler dzısı olsaydı, değerli olan s«y cok az olurdu Ne var kl, yaşam bir depremler dızısı değiJdır. Toplumlann yoşamı da bir bunalımlar dızısı olmadığı gıbi. Bunalımla deprem arasında bır benzerlık yok gıbi görunür ama vardır. İkısmde de söz konusu olan yaşamın kendısidlr ve yaşamı anlamlı kıian pek cok değerli şey, anlamını yitlrır. Güzelllklere, soyluluklara ve kutsallıklara hemen hemen hıc yer kaimaz. Depremden kacarken birbirlerlni ezen cok insan görülmüştur. Bunalımlı döî nemierde de böyle olur. Gemlsıni kurtaran kaptan mantığı öne gecer, kötü anlamı İle öne gecer doğal olarak. Bunalımlar bıtince değer ölcüleri değişlk bıcımde de olsa yemden ortaya cıkar. Yeryüzünde blr blrl İle üglsl olmayan cok oz şey vardır. Yazı dızimizı bıtlrırken bir İkl melc tuba değinmekte yarar vardır samyorum. İlgisız glb Igörünse da. MeMupton blr bölumu: cKim lığımı şımdl ocıklayamodığım İcin cok özür dılerim. Oünkü eşım belıl bır alanda billnen bir kişidir. Tekrar özür dılorım. Bunu neden gösterlp de cevap yazmazscnız cok, pek cok uzülürüm. Slze bır posta kutusu verlyorum. lütfen oraya yazın.ı Büyük büyük olaylann yanın da kucücuk bir ayrıntı. Mektubun öteki bölümleri busbütun karmaşık. Sağcılar yönetimi ele gecırlrlerse diye korkuyor. Şimdı icinde yaşadığı toplu mun zaten baskılaria dolu olduğundan, hlc bır özgurlüğü bu lunmadığmdan cmsel bunalımlor icmde olduğundan söz ede rek şunları söylüyor: «Dcha buyük boskılar gelecekse. e!ım deki üc beş özgürlük kırıntısı da yok olup gıdecekse, carşaf lara burundürüıecsksem İran' a döneceksek yada buyurgan bir toplum düzen'ne varacaksak, Batı'dakı bur/uva özgürlüklerine de razı olup oralara gitmeye düşlüyorum. Koccmdan .zın almadan yurt dışına çıkabılir miylm?...ı Blr başka mektup. Sıyasal tutuklu bir kadın. Sağcılarla a/ nı koguştayız. bunlardan biri eşcınsel, durmadan sarkıntılık edıyor. Komutana yakındım. Guldu. Toplumsal deprem köcök sarkıntıları İle görünmekte. Herkes bılir ki büyuk deprem bu kücük sarsıntıların ardmdan gelir. Değer ölcülen daha busbutün yitip gitmedl. İnsan aklı bfr cok seye care bulur diyorlar. Kımb'ür, belki de... BİTTİ tstanbul Emniyet Sandığından tstanbul Emniyet Sandığı BAKTRKÖY Şubemize Borçlu MUSA DÎLEK İTân Yolu Üe Tebüğ Ootyo No; 978/3231 Gosterilen odres. Kortottepe Incirll Sok. Noc 3 Bakırköy Molikl bulunduğunuz; Bakırköy, Inctrfl mevkıı Kartaltepe Mahallesl bılâ no.iu seneden arso muhallen kargir apartman ve dükkanın tamamı. Sandığımız BAKIRKÖY Şubesine Mrtrtcl derecede Ipotek göstererek 23.8.1977 tanhinde İPA: 17381 hssap numarası ile (25 000,) lira istıkroz etmiştinız. Borcunuz vadesinde ödenmedığinden, hakkınızda 3202 sayılı kanun mucibmce lcro takisine başlanarak yukarıda yazılı adresinize Ihbarname tebliği Icm gidildığlnde, ıkâmetgahınızı terketmenız ve halen nerede bulunduğumuzun da öğranilmemesl hasebiyle ıhbarname teblığ edılemediğlnden kanun hukmüne tevfikan Uân yolu İle tebligat ıcrası tcap etmiştir. 20 3.1979 tanhinde yapıtan hesoba göre borcunuzun tamamı faizl ile birlikte (36.87621) liraya balığ olmuştur. işbu borcunuîu lclnde Sandığımızo ödenmesl lazımdır. Borcun ödenmemesl holınde Ipotekl) gayrimenkulünüz mezkur kanun hükümlerln« tevfiKan Sandıkca satılacaktır. Bu cihetler borclu MUSA DILEK tarafındon bilinmek ve ihbamoma toblıgi makamına kuim olmak uzere ilân olunur. (Basın: 22601) 7798 ÇACOAŞ YAYIN LARI Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu Başkanlığından SINAVLA UZMAN YARDIMCISI ALINACAKTIR 18.12.1979 Sa!ı günO Ankara'da saat 10'do yapılacak yarısTia sınavı tle uzman yardımcısı alınacaktır. 1. 4 ve 5. bentlerlnde yazılı nltelıklere sahlp olmak. Prof. Seha L. Meray Sn Başlarım Detler Tntmuş Cok aranan bu yapıım Eklerle 4. Basısı Çıktı IDERİ: 44 LtRA o| 657 sayılı Kanunun 48. maddesl «Aı fıkrasının b) 18.12.1979 tarihl Itibariyle 3Z yaşını doldurmo« mış bulunmak, c) Hukuk. Slyasal Bılgıler, iktisat ve tşletme Fakültelerinden, iktisadî ve Tıcarî liimler Akademilerl ile yüksek okullarından. Üniversiteler İdarî iiimlsr Bölumunden veya bunlara eşitliği Milli Eğıtim Bakanlığınca kabul olunan benzerl yerli ve yabancı fakülte veya yüksek okullann birlnden mezun olmak. d) Devlet Dairelerf VB Kamu Iktisadi Teşebbuslerinde yüksek tahsilden sonra en az 3 yıl başarı ile çalışmış olmak. İstekliler, sınav konularını ve koşullarını bildiren yazılı ocıklamayı Kurul Personel Mudürluğünden bizzat veya mektupla sağlıyabılırler. Başvurma süresl en geo 15.11.1979 Perşemoe günü saat 1730'a kadardır. Postadakı gecikmeler gözönunde tutulmaz. (Basın: 22551) 7738 İsteme adrest: ÇAĞDAŞ YAY1NLARI y Cağaloğlu, Türkocağı cad. No: 3941 İSTANBUL