22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ALTI CUMHURİYET 31 AĞUSTOS 1978 5OYIL ONCE Cumhuriyet 31.8.1928 le gelmıst • Ba/ezıt me/danı gıbı rramur bır yerın yegooe rrenern ve Bayezıt Beıecr <e Doıresının ya nında /criı bcsında bulunan boy'e b r sokogm bulunması so.cnı hayrettır Yıne kctnerımızden bırınaen aldıçırnız bır baska şıkâ/et de eskı kâoıt poralann kahul eoılme>en ver!er hckkır' a c ), r Kanunen o paralar e y l j l j n ucuncu gu'Vjie krcor alıs verışte gerek rusur* \,e tekalıfı res TI ,edp v" \esa.lı nak'ıye ucrâilgrınno alınıp venlebılece'u r brzı muesseselenn ve tıren gıselerımn kabul etrnedıo1 ıcın ılgı'ı makaiıların rozan aıkkotını I LA N 30 lıraya tok = ı*ie pı/anoBeyoğlu Istıklâ1 Coddesı 54 Pı/ano meşherı SOFOR MUALLIMl Otomooıl kj n anmo ogret Imesı Acık Turkce ıle /nzılmış eser 258 sahıfe 144 resım Fıyctı 130 kuruştur. Tesit etmek. Kutlamok Muazzom Cok buyuk Tezahura: Gosterıler Sevk vo ıdore: Yonetme Yeknasak B r ornek Dorulfunun. Unıversıte Mamur: Imar edılmış düzenler.mı; Ysgâne rrnmer: Bırıcık gnc>lecek vcl Vesaiti nokdye: Taşıt araolon YAYIN RAPORU | TÜRKLERİN TARİHİ Ikıncı Kıtap, Doqon Avcıoglu, Tekın Yoyınevî, 70 liro. Dogon Avcıoglu nun knpsamlı calısrrası olon Turklerın Tarıhı'nın ıkıncı kıtabında $u konij ar yer alıyor Goktcr1'le Uyganar Rı syc; ve Avrupa Turk erı (Oğu7İar Sabar'ar Bulgarlar Avarlar Hazarlar ^acar.ar Pecenekler Oguzlar Kumonlorı ve gocebe feodalızmı lCergız Hon| Aynca Dogu Avrupa YahudılıgiPin Turk kokenlı olı p ol madıgı sorunu gene bu ık'ncı k.tapta tartışılı,or Bu konular da şu uc genel boşiık a'nndo Toplan" s Gokturkler, Rusya ve Avrupa da Turkler ve Gocebe feodalızmı Alberti'nin Altın Celenk'i Cağdas Ispanyol şıırının b r usîası Rafael Aıbertı bu yıl Alt n C^lenk Ödulu'nu a'dı Bılınoıgı g'bı Altın Celenk ner yıl yugoslavyo do qercekleştırılen Stıuga Snr Akşamları nda b(r ukenın saırıne venlen bır odulour Bızrien de bu odulu Fazıi Husnu Daalorca almıstı 1902 yılınaa Ispanyo nın Puerto de Santa Marıa kentınrie doaaT Albertı, edebıyat tarıhle rıncie Dıktotorluk Kuşcgı r n bır saırı olarak anılı" Çok zengn bır O'lemn yoksul kesırpmden olnn Albertı rın aı'esı onu Cı<\\t okutüıia gonderdı YasaıTiırı elkıie/en bu ogrenırrvn derrı ız.eıi oiun en guzel şıırle r ın ır ı tema sı o'orak da dıkkatı cektı Y trdıgı cocukluk dcgerıerr.ı yırn^ncı vuzyılın k a y b o l n de gerlerı ılf ozdeş savdı ve bu gorusunu yansıttıâı şıırlerı ae en başarılı urun'erı oldu 1931 yılınoa Komunıst PartıVJS qırdıkten sonra polıtık şı rlere agırlık verdı ve bu şıır cızqıs nı de bugune kadar kolınlaştırdı 1924 te Premıo Noclonal de Llteratura oaulunu kazandı 'spanya ıc savasından sonra suraune gonderıldı Uzun sure Gu ney Amerıka da yasadıktan sonra Franco nun olumunden so'iro yurduno dondu Lenın Eoebıyat Ödulu nu ae kozandı Pafael Alberti'nin çıır cevı rıler toplomı Surgunden Şıir adıyla ılk kez UUu Tamer ın cevırısıyle dılımızde goruruyor Tanıer daha once de başarılı ŞIT ce^ırılerıyle bu alandokı us Doğan HIZLAN şoırının urumerını Ulkü Tamer'ın şıırlı dılınden tadacaksımz Albertı rın şıırlerım dıkkatle okudugomuzda tır ozel g n a"rımına varırız O şın n ışlevının ne oİQL,gunun b'iıncndedır, sıyasal demecler kadcr sıırm de aynı ışle/ı yuklpr d grıı soyıer «Ulkeme donduğumde benf bır toreodor g.bı selamiadılar Insan ha'k yıg'nlarım yalnız sıyasal demeclerio degü, ş.ırlerle de etkıleyıp çosturabılır » riıc k^SKusuz buetkmllğ'ni gosterebıiTiesı ıc.n once şıır r oiması ge ekır rnce şıır olma,cn bır yapıtn hıc bır etkınl k goste r ec^gı auşunuie'nez A'berîı nın şıırlerım okuyanlcr b j ılkenn kalem crdı edılmsd gını an'ayacak'orai' Altın Celen* Odulu nu kazan dıgı zamon yap ian ve Cumhuriyet te y a ' n'anorı bır konuşmasında, yanlız poetıkasını (sıır kuramını degı" yaşamırın anahtarını ven/orou «Karyolada degil, sokaklardo, bir şıir mltınginde, bır şllr festlvalınde. sııı okurken. şllr dinlerken olmek Istiyorum Sesım yeryuzunde duyulmaz olunca, ne olur, cesedıml denlze goturun, kıyıda bir yere b ı rakın » Surgunden Şiir, Alberti, çeviren: Ülkü Tamer, Cem Yayınevi, 15 lira. ZAFER BAYRAMI Dun Zofer Ba/rarpım tes't ettık Isîanbui ve butjn memleket Turkıye^e Istıklâl kazandıran muazzam zaferın yıl donjmunu gonulden gelen azıaı tezahurotla tes •t eîtı ve Taksımde b r resmı gecıt yopıldı Kolordjda tebr kat kobul ed Idı GAZIMIZIN IHTISASLARI 30 Ağustos da sevk ve ıdcre ettıoım muharebe. Turk mılletırın yanımda bulunduğu hclde ıdare eîtıgım nayotımda ılk ve s o i munarebeoır B r ınsan kendmı mılleî' ıle beraber hıssettığı zcr; an ne kadar kuv vetlı bulur bılır mısınız 9 Bunu taıf rruskıldır Eger ben ızah'a I7rxrı ocz edersem oe~ı mazur gorunuz Gazı Mustafa Kemâl Djn zafer bayramı munasebetı/'e Bebekte yapılan deiız yar şları cok mukemmel olmuş Galatasaray 28 puvaila b'rıncı gelmıştır. Djnku vcrışlaro ıştırck eden sporcular seyırcılere guzel bır spor zevkı vermışlerdır Bılhassa Be/kozlu harvrrlar yeknesak k.yofetlerı ıle nazarı dıkkatı cc'p etrri5ipr ve şıddetle clkıslaimısıordır. Korılenrri7den bırınden aldıgımız, bır şıkâyet nektubu Darulfunun avannda Tok vımhone Caddesınden Bozdoğan kerrerme gıden sokagın kalo.rımları Dek uzun zamonianben tn^ır ed Ime dığ'nden gcolerr.eyecek ho § VEDA OYUNU Mılan Kundera Hurrıyet Yayınları 35 Hro M.'an Kundera ŞAKA adlı ılk ronırrıyıa Turkıv^de tanmdı 1929 yılında Cekoslovakya nın Brno kentınde dcpan Kundera, 1958 Cekoslo/akya olc/orından sonro Sov yet Bırlıklerının ulkeye gtnnecıne karşı cıktı bu ,uzden kıtapları uıkesnde satıımısor Hoyat Boşka Yerde adlı romanı Fransa da 1973 yılmın en lyı ycbancı roman odu lunu aldı Jeüa O\unu kıtap'a so^le tonıtm/or «Veda Oyunu klosık bır metnm ozelliklerını toşıyor, tum olay beş gune sıgmokta Modası gecmış bir kaplıca kentınde mullulugu arayan yedı kışının oykusu > rolıöını tanıtloınıştı Albertı nın şıırlerı duyorlıklo Dariak bır teknıgın bılebimıdır «Surgun daım yalnızdı r >, ılke smce Albertı yaşod'gı surgu nun şıırını yazar Kımsın sen, uzaklarda çagıran beni korkulor lcinde. ses çıkarrrodan, o urkek ve sessız ruzgârlara sessızce adımı unleyen? • . Kimsin, nıye bagırıyoısun, o uzak seslerde olen nedn kımsın sen, boyle fısıltılarla derlmden ayıran kemlklerimP • * Alberti'nin ozellıkle 1931 yılından oncekı donemın şnrlerında duyarlık agır basar ama b zım şıırımıze yakın Akdemz sesı yankılanır Ulku Tamer, cevırı yaparken bır başka d.ldekı şnr todını bır baska dıle tıre verrıeden nosıl aktarılacağının orneğını verıyor Alberti'nin bıyografı cızgıs'nde dolayısıyla da şıırınde Cızvıt okulunun btı\uk bır değışi'n noktası ozellığını taşıdığını soylemıştık Cızvıt Okulu şıırı, yolnız bır oğrencınm değıl. parasız yatılı bırcok oğrencınm duygu bırıkımını yonsıtması acısından benzersız bır şıırdır. Gunduzlu ogrencılerdik cokmekte olan burıuva ailelerınin cocukları Hırlstlyon yardımseverllgl kultur dağıttı biz», dlndarlık, kltaplan ve sınıf kapılarını octı Bir gun parasız gomulecskler arosındaydık Albertı nın Surgunden Şnr cevırner toplamım okuyun Cağdaş, yureklı bir ispanyol i YEMIN Ruhert Ludlum Altın Kıtoplon, 60 lıra Ludıum son romanında uljslarorası terorızml konu olarak ıslıyor Nazızmı yenıdsn dırıltmek ısteyen orgutle rın kıran kırana olan sa/aşı l^vıcre bankalarında yatan n ıi\nrlarca hranın tarıh onunde mahkum edılen bır sıyasal ıdeoloıı ıcın nasıl har canacagı konusunda yopılon savaşımların ıcyuzu Ludlum gunumu7 sıvasai olaylonno bır romon bcglonıı ıcınde bakışın başarılı orneğını sunuyor. Donmuş bir soz tadı vor dışlerımds, olmus bır korku tadı olu dılımde, yuregimde bir vuruşun sesslz bir tadı var • * Boğanın derisl kanda yuzuyor, den'zlerde, kurumuş bıt gozyaşı denızl .. . benl çoğıronlar coktan gitmlsler. Binyazar : "Ulusal Kültür kitlelere ulaştırılacak,, ANKARA Kultur Bakanlığı Tanıtma ve Yayın Daıresı Ba$kanı Adnan Binyazar «.Ulusnl Kultur Deıgısunı cıkarmakta^ı amacın, kulturel etkınlıklerı yan sıimak kulturel bırıkımlerı copulcu demokrasılerın ışığı altın da buyuk kitlelere uloştırmak cldugunu soy^mıştır Dernegm bellı bır yazım kad rosunun olmodıgım, deıgıye gonderılen yazılann oluştun> İan BYGZI Kuruıu»nca değerlendırıldığını bıldıren Bınyazar gg len yazıla.ın deıgıde cı^acaR n.telıkte gorulrıesı halınde yayır land.öını soylemışfır «Ulusal Kul'ur DergıSı rtn bd'ı bır sayfa sın rlaması olrna dıgını belırten Bın/azar dergının ıkıncı sayısında harf devnmının 50"ncı yılı nedenıy'e ıHarf Devrımı» konusuna ağırlık verılecegını, bu arada, sınema, tıyatro ve genel kultur sorunlarına ılışkın konulara da yer verılecegını belırtmıştır, ULUSAL KULTUR DERGİSI'NDE COCUK Kultur Bakonhğı Tamtmrı ve v a y ı n Daıresı Başkanı Adnon B nyazar 1979 \ılının «Dunya Cocuk Yılı* o arak ılan edılmesr uzenne dergının mart ayı sa yısının cocuğa aynlocağını soylemıştır Kultur Bakcnhgı nca yayımlanan «Ulusal Kjltur Deıgıs1» nın genış kitlelere dağıtılscagını dergın'n amacımn kamu ku ruluşlarını doyurmakton ote, top luma yonelık, toplumu Ooyurmak olduğunu soyleyen Bınyozar, dergının dcğıtım konusu ıle ılgılı r'arak şu goruş.ere yer ve'mıştır «Bakanlıgın bir dağıtım orgutu yok Yayınlarımızm dagıtımı, Anadolu Ajansına boglı olarok kurulacak olan deviet dagıtım orgutu Ile gerçekleştırilecektir Bız, dağıtımı şlmailık ozel dağıtıcılarla gercekleştırmek zorundayız » (oa) 3.DÜNYA ÜLKELERİ SİNEMASINDAKİ YERIMİZ Mümr EMRE Sınema/ı top'umun sos/o • polıtı* problenıIennd6n J > I I tek başıno soyut bır sanat D rımı olarak duşunmek yanlış bır olgudjr Heıe yedıncı sanatın, anlatnn. etkıleme gucu ve OıanaKİarının d'qer hıcbır oapat dalında bulu irrıodıg'Ti bhyorsa< ve a" onun guc'u koMarı/la scrdıgı dun yamızın, barışcı ozgur ve demokratık bır bıcrmde guzelleşrresını ıst yorsak Işte bu auygLİarm belırlendığı ortamda fılızlenıyor 3 Dun/a Ulkelerı Sneması Brezılyadan baş.oyci bu dalga oradan Arıantın e Tunus a, Cezo/ır >e Kuba ya Senegal e ve Hındıstan'o kadar ulaşıyor Başka bır aeyımle bloKsuz ulkeler sıneması dıyebılecegımız b j sınemanın degışmeyen ortak cızgısı antı emperyalıst bır tavırla «mazlum» ulkelerı kuşatcn ekonomık cem berı kırmak ıstemesı oluyor Amo bu ıster Arıantın'de, Glauber Rocha gıbı fazla yerel 'otantık). Isponya da Carlos Sauro gıbı sofıst k ya da Costa Gavras ve dıgerlen gıbı polıtıze olsun .. Be\nz perdede ızlenen değışık sınema dıllerı sonucta aynı amacı vurguluyor Gerı bıraktırılmış ulkelerın sorunlarını sanayıleşmış ülkelerın sınemacılanndan ayn bır dılle perdeye yansıtmak Ne Hollywood sıneması gıbı gozbo/acı, ne Fronsız sıneması gıbı romantık gercekcı. ne Italyan sıneması gıbı yenı gercekcı. ne de dıgerlen gıbı e r otık, grotesk v b bır sınema dılıyle Ucuncu Dunya Sınema kuşagını yaratan sınemactlann sanayıleşmış ulkeledekı tuccar olmayan sıne"no cılorla ortak yanları oluyor kuşkusuz Ne bıleyım, bı r Dos Santos 'Brezılya) sıneması ıle b r Robert Enrıco (Fransa) sneması ARKADAŞLIK kavramını bır yerde benzer mızansenlerle vurguluyabılıyorlar Ne var kı mesaı ve ıcerık cok dsgışık odaklardan yansıma yapıyor A/rıca bu ul kelerın kendı ıc sorunlan da var Sansur ve ce şıtlı baskılarlo b.rcok onemlı yonetmenı <8e toluccı. Rossı, Gavras v b ..) tanıma olanagı bulamıyorlor 3 Dunya halkları... Yıllarca sorumsuz. bılgısız ellerde bır carşıpozar sınemasına donuşen Turk Sınemasınm, som yıllardakı atılımıyla (kı bız buna GENC KU pAK TURK SINEMASI dıyorjz) 3 Dunya sınemasında yerı ne oımalıdır? Oncelıkle bır yerı varmıdır?... Bır yerı vardır kuşkusuz. hemde tartışmasız Ama TURK SINEMASI kendı batagından kurtulup 3 Dunyo Ulkelerı Sınemacılarıyla el ele vermekte gec kalmıştır. Belkı bır Yılmaz Guney olayı. olağonustu sınema gucuyle odını duyurabılmıştır Ama bır noktada kışısel bır çabanın da sonu gelmıştır 15 Antalya Şenlığı ıse tum şanssızlığına kar şın bır umut ışığı yakmıştır Turk Sıneması ıcın. Şenlık hıc değılse Turk Sıneması'nda bır genc kuşağm kolkola gırmesını sağlamıştır. Bız buna GENC KUŞAK TURK SINEMASI dıyoruz Belkı Muhsın Ertuğrul, Lutfı Akad. Atıf Yılmaz ve Yılmaz Guney lerden sonra yenı bır umut belırıyor Bu umut şenlık sırasında unlu yazar eleş tırmen Marcel Martın'ın soyledığı şu tumceyle lyıce belırgınleşıyor. «Turk Sineması Uçuncü Dunya Ulkeleri Sıne ması ıcinde yerıni kesinlikle almolıdır. Buna yetecek soluğu vardır...» Marcel Martın bu sozlerl doğal olarak başta «Maden» olmak uzere dıger genç yonetmenlerın fılımlerını seyrettıkten sonro soyluyordu henuz vakıt var demek ıstıyordu... Dunya sınemasındakı yerımızı tektuk de olsa yeteneklı kışılerın bıreysel cıkışlarıyla değıl, Yavuz Ozkan'ıyla, Ozcon Arca sıyla. Korhan Yurtsever'ıyle, Guner Sarıoğlu'suyla bırcok yenı ve taze ısımden oluşan GENC KU$AK TURK S'NEMASIYLA almalıy z Bu yer ıse bıze kollarmı açan 3 Dunya Ulkelerı Sınema'sıdır. Cunku dertler, sorunlar aynıdır temelde Eşdeğerdır. Yılmaz Guney'ın «Acı» ve«Umut»undan nasıl yureğımızde bır acıyla cıKarsak, Dos Santos'un «Kuru Hayotlar»ında, Rocha'nın «Antonıo Das Mortes»ır.de veyo «Yedi Baş lı Aslan»ında, Senagallı Osmon Senben'ın bır fılmınde aynı duygulann ıcndeyızdır Aslında ıcınde bulundukları pol'tık ortamın gereğı, acımosız b'r sansur nedenıyie kendı ülkelerınde sevredılme olanağı bulunmayan bu fılımlerın Parıs ve dıger bayuk Avrupo kentlerınde buyuk ılgı gormesı ışın ayn ve duşundurucu bır yanıdır. B r Bergman ı, bır Losey'ı ya da cok başka bır uctan Alaın • Robbe Grıllet'yı sınemanın estetık duygularını gıdıkiadığı ıcın sevıp beğenebllirız. Ama Jorge Scnıınes'ın vanık yüzlü r koylusu ıle Dos Santos'un kırac too akları cok daha bızdend.r... Evet. sonucto şöyle noktalo/abılırız bu beklenen gelısmeyı Turk sınemasınm curumuş temellerı üzermde fılızlenmek ısteyen GENC KUŞAK TURK SINEMASI S9negal'den Osman Senben. Cezayır'den Laktar Hamına'ya Bo'ıvya dan Jorge Sanıınes'den Şılı'de Mıguel Gıttın'e dek, tu"n Ucuncü Dunya sınemacılarıyla koı kola gır melıdır Turk slnemasının kurtulnnosı ıcin ceşıtlı formüller arandığı. türlü receteterin yazıldığı bu Cunlerde. bu kulturel alış • verış belkı sağlıklı bır osı olur . BULMACA yum Kent 9 Ynzın denızden karaya doo r u esen mevsım ruzgorı YUKARIDAN AŞAĞIYA. 1 Hz Muhammed ın. Hz A1 /e armağan ettığı ağzı catallı ünlu kılıc 2 Tersı bır bocek Ince celıkten yopılmış At yonı keskın tıroş bıcağı 3 Esk' dılde konut 4 llerleme yukselme, gelışrre 5 Eski dılde yapan. ışle/en yapıcı Tflrsı bır s yası part'mızın sımge8!! 6 Bazı spor ovunlannda topa vurmak Icın kullanılon arac Tersı ınsan ve hayvan vucudundo asalok olarak yaşavan ufok b r bocek 7 Utanmo. utanc du/nıa Zekasında psre^ı kador cevıklık o'mavan 8 Beğenl duy aj'armı anlatmok ıcın Vul lanılan bır soz 9 Bır denız Bır me/vs «Türk sinemasının çürümüş temelleri üzerinde filizlenmek isteyen genç kusak Türk sineması tum üçüncü dünya sinemacılarıyla kolkola gir"melîdir.» GL03ER ROCHÂ^IN t'fcLARO» YAPITINDAN BIR GORUNUM. Sualtı arkeolojisi "Mavi Tarih,,i ortava çıkanr Yükscl EGDEMtR MARMARIS SERÇE LIMANINDAKİ BATIK UZERINDE IKI UZMANIN CALIŞMASI cdiondırılacak kadar bır varlık gostermış ve arkeoloıının bıhmsel yontemlerle suyun altında yapılanı holıne gelmıştır. Araştırma, plan cızımı. kazı, totoğraf, restorasyon ve Duluntuları degerlendırms caiışmaları bır kara arkeolO|isını tamamlıyan bolumlerdır. Bugun sualtı arkeoloıısınde de butun bu bolumler ozellıkle ayrı bır ortamda olduğu ıcın daha buyuk bır tıtızlıkle yapılmaktadır. Sungercılerın ve balıkçılonn ag!arıyla bır raslantı sonucu sualtından cıkardıkları heykellerın bulundugu verlerde bu heykellerı taşı/an batıkların olabılecegı duşunulmuş ve karo arkeolo|ısmde yapılan yuzey araştırması gıbı sualtında da araştırmalar yapılmıştır. Bu araştırmalaraa sualtı televızyonu. sualtı sonorları bır ana gemı tarafından cekllen motorsuz bır kışılık kapsul, ıkı kışınk ve daha gelışmış tıpto denızaltılar kullonılmıştır. Cok gelışmış bır teknı< ve yeteneğı gerektıren bu soyledıklerımızın en ılgınc yonı bu cal.şmalann ılk kez dunya uzennde Tur kıyede bılımsel yontemlerle ve Turk elemanlarının da katk.sıyla «THE INSTUTUTE OF NAUTICAL ARCHAEOLOGY» ekıbıyle bsrjber yapılmış olmasıdır. Bu değerlendırme Kanada do yapılan dun/a sualtı araştırmaları kongresınde ıtırazsız kabul edılmıştır. Yurdumuz dışında sualtı arkeoioıısı dıye bır şey vardır, unıversıtelerde sualtı arkeoioıısı. arkeoloııden a/rı olaraK okutulmalıdır dıye tartışmalar yapılırken, bızda de yuzu aş km muze bulunmasına rağmen ne acıdır kı, ünıversıtelerımızde daha muzeolo|i bolumu yoktur Sualtı arkeoioıısı bolumu kurulması cok arzu edılen ayrıca. gereklı olan ama Ş'mdılık guzel bır hayalden oteye gecememektedır Butun bunlara rağ•nen bugün dünyanın en bıhmsel sualtı arkeoloıl araştırma ve kazılannın Turk elemanlarınır da katkısıylo yurdumuzda yapılmakto olmasının mutluluğu ve bılıncı ıle, bızde suain arkeoloıısl kendıne ozgu yontemlerıyle arkeoloılden ayrıdır ve fıılen vnrdır SOLDAN SAGA: 1 Çok sert alum.n bıllurlorı kopsayan ve aşındırıcı olorak kullonılan dogal kava 2 Azotıu bes nlerın vücutta yanmasıy\a oluşon ve dışarı atılan czotlu madde Eskı c'ılde hastoiık 3 Esnek, ınce knucuk ya da kaucuklu şerıt Bır nota 4 Koyunlarır, koracığenemde VP'lejrp en cok od yolla"nı tifcayan bır cıns a^a'ak hayvancık ve bunun yol octığı hastalık 5 Tersı Osmanlı ımporatorluğunda t j tuntekelı Br sonuco uloşmak omacıyla yapılcın aynı eylem 6 Tersı topluluğu kaplayan anı dehşet duygusu Bır gramlık bır kutleye uygulanınca onun hızını sanıyede bır santımetre ortıran g'JC bırlmi 7 Bır renk. Bır cıns ırı at. 8 Cısımler tcrofiPdon yansılanan ışıflın gozde oluşturduğu du DUNKÜ BULMACANIN CÖZUMÜ SOLDAN SAĞA 1 Davlurnbaz 2 Isa S'rke 3 S nek 4 Avunmak 5 Ma 6 Na Erımek 7 Sn Kumor. 8 emtö 9 Rapsodl YUKARIDAN AŞAĞIYA1 Dıspanser 2 Ası Anna 3 vanaM tP 4 Ev ekoS 5 Uskumru. 6 Mı Naım 7 Brom Mazl 8 Ak. Azeri. 9 evk Lar. ÇAĞDAŞ YAYINLARI Gizli Oturumlarda ATATÜRK'ün Konuşmaları .Hazulayan^SADt BORAK G 7L «İL'.IÎS NO"T*l»' t l»J| fAPHA SOZlljPt VE O» * » l * Bır sure once Avupo nın bır kentınae yapılan bır bıhmsel toplantıda sualtı arkeoioıısı uzenne tartışmaların yapıldığını, sualtı arkeoloIisının, arkeoloıının bır bolumu olup olmadığı. tartışmacıların coğunluğu nun da tomamıylo ayrı duşunulmesı gerektığını Cumhuriyet Gazetesı'nde haber olarak okuduk Sualtına du/ulan ılgı ınsanlarda hemen hemen, aynı duygular. aynı heyecan, aynı merok Ile baslamıştır dıyebılırız. Sualtı ınsan ıcın AY'o 9itmekten daha az ılg.nc değıldır. Yuzyıllor oncesınden başlayan bu ılgı. ınson oğlunun suyun altında yaşayabılme olanaklarını bulmağa itecek kador guclu olmuştur Ve bu yuzden yuzlerce metre derınlıge ınılebılmekte ozel bıcımde yapılmış evlerde gunlerce yaşanabılmektedır. Bu duruma korukleyen saaece sualtı dunyası nın cekıcılığı değıldır. Sualtı dunyasında bır tarıh yatmaktadır. Buna MAVİ TARIH de dıyebılırız. Işte bu mavı tarıhı ınsonın kendı ellerıyle bulup su uzerıne cıkarma tutkusu, sualtı arkeolojisını yaratmıştır. Yakın zamanlara kadar sualtı arkeoloIisını bır cok kımseler bır spor olarak gorurler, akıllarıno atletık yapılı ınsanlar. sualtı balık avcıları ve maceraperestler geıırdı Ama bugun bu r calışTialar. sualtı a keolo|isı olara* Ankara Halk Şenliğine 9 tiyatro topluluğu katılacak ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) 515 eylul tanhlerı arasında Ankara'da ılk kez duzenlenecek olan 1. Ankara Halk Şenlığıne 9 ayrı tıyatro topluğu ıle meddah gosterılenyle Erdcğan Akduman'ın katılacağı bıldırılmıştır Ankara Beledıye Başkanlığı ndan alınan bılgıye gore Ankara Halk Senlıgı'ne katılan tıyatro toplulukları 23 ayrı oyunu 57 defa sahneiıyecekler. gostenler sahnelerın yer değ'ş tırmesı yoluyla ayn ayrı semt ve mahallelerde halkın ayağına gıdılerek surecektır 1 Ankara Holk Senlığı ne Deviet T'vatro ve Balesı nın dışında Cağdaş Sohne. Deneme Sahnesı, Amator Halk Oyuncjları, Işcı Kultur Tıyatro ve Korosu, Haikevlerı, Genclık Tıyatrosu, Orta Doğu Teknık Unıversıtesı ve Türkıye Mıllı Genclık Teşkılâtı Tıyatro Topluluklarının katılacağı acıklanmıstır^ Tarık Dursun'un "Denizin Kanı"adlı romanı Bulgaristan'da yayınlandı SOFYA, (Pres Ajans) Tarık Dursun'un «Deniz Kanı» adlı roTianı Bulgaristan'da «Narodna Kultura» (Halk Kul turu) kıtobevı tarafından yayın lanmıştır 10 b>n adet basılan kıtabın buyuk ııgı gorduğu ve da'ıa şımaıden ıkıncı baskı ıcın hazırlandığı bıldınlmektedır. Kapak resımlen tanınmıs Bulgar Ressamı Dimıtır Taşev tarafından çızıten «Denizın Kanı»nı, Penko Tsonevski dıl zei gınhğını ve ayn ayn kahraman ların şıvelerını koruyarak başarıyla Bulgarca'ya cevırmış metnın Bulgarca metnl uzenne de Ed.tor Jan Kovacev calışmıştır. Tarık Dursun'un denız sungerı avcısının yaşamını konu alan yapıtı yolnız okurlor ara sındo yankı uyandırmakla kol maniıs Bulgar edebıyat eleştır menlerı de ıOTiano ılgı göster mışlerdır. Turk edebıyatını lyl tanıyon ve Buiganstan da ya yılmasında büyuk payı bulunan Paraşkev Poruşev, yazar hakkında kateme aldığı yazısında şu goruşiere ver ve r mış tır. «Torık Dursun mutlu sanat yıldızı altında dogmuş bır yazardır. Edebıyat eleştırmen lerı turlu vesıleierle, onun «Ha sanglller» ve «Vczır Dusun/> gıbı ılk hıkoye kıtaplarıyla Turk edebiyatına kazandırdığı, o yepyenı, taze ve ozgun dunyayı belirtmeden geçemez. Yazarın her yenı yapıtı, ılk adımın tazelığinı, siırsel duygulanımı nı taşır.» Paruşev aynca Tarık Dursun un yepyenı bır dun ya algılamosıyla Turk edebıya tındo bır boşluğu du'durduğunu belırtmış. «Yaratıcı dunyasını. gunluk pratıkcilikten uzok tutabilmesı. yarotıcı gucu VP yeteneğmın anla.ımı olan yapıtlarının ustun n.telıklerinde yansımaktcdır» demışt r. , Sinema Yazarları Derneği'nin galası bu gece yapılıyor Sınema Yazarları Derneği'nin bu mevsım duzenleyecsğı bır dızı galanın ılkı bu akşam Emek Sıneması'nda yapılacak. Luıs Bunuel'ın yıllardır yasaklandığı ıcın Turkıye'de go3 terılememış olan unlu fılmı «Gunduz Guzelı Belle de Jour»un gosterıleceğı galado. Ozcan Arca'nın Antalya Şenlığı'nde odul kazanan fılmı *Uc Bo'umlu Kısa Fılm» de sunulo cak Saat 21 de başlayacak gclada gecen mevsımde Dernek odullermı kazanan Turkân Şoray, Kemal Sunal, Tunc Okan, Zekı Okten ve ıthalcı TahT Akman a da plaketlerl ÇAĞDAŞ YAYINl'ARI Ca|a!oğlu Halkevl Soh no 3941 İSTANBUL, FİTRE VE ZEKATLARINI2 OERNEĞI İCİN TÛRKİYE ŞUBESI SAKATLAR ISTANBUU TELF : 21 88 82
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle