Katalog

W m^ktadr HoşnutJjgu sağlamaK ıcn ceş tlı gırıs mler yapı'ır ama sonuc deg şmez CUOKU bı ereK veya bılmıyerek olayo tek yonlu barcma/a alışılmıstır O da her kusurun hekım de aranmasıdır Bu tumuyle vanlış degıldır Fu kat sorun bu kadar aa yalın olamoz Eğer oyle clsa ıdı cozumu de kolaylaşırdı Soğ'ık hızmetlerını kamu hızmetlerının bu tünunden ve toplumsal yapıdan soyutlu/arak ele alma< aaha baş'angıcta soruna yanlış yaklaşımdır Top'umsal yapının fızıktekı bılesık kap ar a bı olduğu bılınen bır gercektır Ne tarafa egerseiız egınız, hangı bolumunu doldu ru'sanız doldurunuz hepsınde üst duze/ aynı yukseklıkte kalır Onun ıcın kamu hızmetlerını olumlu veya olumsuz etkıleyen her etken sağ l'k hızmetlerını de a/nı yonde e'kılsyecektır O halde kusur oncelıkle hastanelerın kendı yapıları ıle Igı ı degıldr Komu kuruluşlarına yon veren yasal du zenleTielsrd6 bunların ışlerl g nı hızmetı votan " doşa kolay hızlı ve en ı/ı bıcımde ıletmelerını sag amak omac'anmalıdır Yurutme o ' i a r ı d ğer gorsvlen yanında toplunun gere<snmele r nı de karşılamak zorundodır Bunların temel ıke erı arayasamızda gosterılmıştır Nı'ekım b zde tedavı ıle de devlet yukumluaur Esasen devletın vor oluş neden, ırsanların b r araao ulus halınde vcısamo gereğ aır Cogullj<cu de mokrasıierde tcpljm duzenı vatondaşo dsvle t n l'arşılıklı hak ve gorev'e'inın bır denge ıcın de buıunmasına bagiırtır B I nen deyiTiı ıle «de/let alacağ na şah n vereceğıne karga» oljr^a kend i ı hclkın ustunde goren bır bu'ok rat < sını f orta,a cıkor Bozukluk daha hızme tın sunulusundcn baş'ar Ga1 ba b zde de hj o'musîur Alıs lo ge'en keid s ne boş vuranla ra gjcluK ciKarmayı gorev sa/an memur tıpı dır Yasa'ar da bunlardan yana oimalı kı ozsl kes mde ornekierı cok doha azdır MeTijriarın hızmet vermedeki kusurlo'i bak n ndan dokunmazlıklcrı vard r Bo'le oi rra^osı gerekt gını söy!ıyen!°re ana/asal hak laraan soz edıltıektedır Amo bu arada unutulan hcİKin anayosol hoklarıdır Eger tarafların b ı ha^lon catışıyorso yonetım coğunluktan •vana olmalıdır Ysalarda bı'gı ve hocerı'îi ypt^sız olon OLAYLAK VE GÖRÜŞLER Hastanelerden Yakınmalar Dr. Lütfi KÖSELİOĞLU Ankara Onkoloıı Hastanesı lc Hasta'ıklorı ve h zmetın akısını bozanlora karşı çeşıtlı ce zalar on gorulmuştur Ama b ın'ar u/gulomada ıstenen sonucu verecek n telıkte degıldır Dı s pl n şlenlen agır yurudugunden etkenlığını ka/betr.ekteaır Şahıîler tutonaklar ve ust makaTi'ardan ona/ almak ıcın b r suru zaman gecer Bu b r yana bır sure sonro nemur ve hızmeüılerın bır kısmı bır kıs^ından davacı bır kısmı dıger bır k smı ale/hıne şahıt olmakta ve kıs sel kırg nlık.ar artmakta ış ıçm gerekh uyum bozulma«tadır Cezalar caydırıcı ve onle/ıcı dgğıldır Ör neg'n ış saatlerı ıcensınde duzenlı ışe gelıp gıtmeyı soglamak bır sorundur Ihtar knama q bı cezalor yer ne bjlunmadığı saaîlerm top lanarak a, sonunda o kıs i n maaşından du şu n esıne g d se cozum eneceg' kuş^usuzdur Orneg oe vardır Oncelerı yan odeme'er ız n'erJe f e s ' r d ı M c e r e t ız nlen ıstenmedıgt g Di yıllık ız nlerını b le kı.l!anrrı/anlar olu r du Burado ıkıncı olumsjz etken suclanı scnuclarının hızmetlerın ozellıklenne gore degerıen d r l m e T i e s d r Hepsnde de a/nı suca a/nı ceza ongorulmjştur Halbukı bır g j n gorevıne gelm /en ve/a gorevını erken terk eden hekımle ovnı davronısta bıılunan bır buro gorevlısın " neden odugu so i'ilor es t degıldır Ane lı/3'n hasta oakımı ıc n nobette olan bır hem şırenın gorevı t9 r * ede'e* ıs edığı suc ış saa tında ışını bırakan bır daktılonunkı ıle aynı mıd r? Yasol du'enlemeler yapılırken hıc kımsenın lyı nıvetlı olmadıgı on yorgısı ıle hareket edıl r Bunun bır SOITICU da yonet cı dururrdo Uzmam olanlara b r suru sorum uljk yüklevıp h c vet• ı vermemektır U/gar bır dunyada osıl olan lyı n /ett r O kanıdayinkı KO'U nıye' ıcın ınsan aklın n bulacagı hıc D r OT em /elerıi deg Idır Kaldık' .asa'ara \wuk ve yonetme1 rflere her olasılıgı dus^nerek engel olucu maddelerı de sıg r ıramazsınız Oıun cın /apacak ıs hızmet lerın başna onu e,ı /ı yonetece* taın 1e\V lı K şt/ı get rmektır Ondan sadece en lyısı ıstenır Anca< kadrosjnu kend sı kuracak ve ona tam hâkım olacokhr B j ozellıkle hastaneler ıcm cok oneT'ıd'r Egıfm djzeyı cok degış k k ş lerden oluşan kalabalık bır kadrosu vardır Hızmetın ak şı kop cıdan baş hekım ne kadar ceşıllı hoUalardnn o'usan bır zıncırle saglanır B r halka bozuksa s stem durur O haUa/ı hız'a yen lenekten bas^a /apacak b r s ey /o< tur Halbu^ı uygulanada h zmete u/ama/an hatta ıı/ma» steTiı v en k şılerı uzaK'aştırnaK cok guctur uzun ve yorucu formaı telere boglıaır El noe nıs yatıfı bulunmı/an bır /onetıcının etk'lı olacaoı oerdenemez Agır basan olddcjunra so r un Ijluctan Kacınmaktır O zamanda yonelıcıler amaca bakmaksızın kuralların ku ru lafzma bağ ı kaima/ı yeglemektedır Hostanelerı oluniouz yonde etkıle/en ce ş tl genel nedenlerı gorT>eıneziikten gelırsek bunların dana sef<atl' daha g U e r , j z j o'ma laını \e oaha 1yı h z n o t vermeler n, oek tmsk gerceklere uvmoz Bununla berober hostaneler yıne de en 1yı hızmet sunan kuruluşlordan bındır Hıc olmazso buralarda vatondaş kız dıgı zamon her onune gel?ne ıstad gı g oı bagırır cagırır ve hakkınaa tlevlet m e i j r j n r ı ha naroı suçu rıo luıanan tuıurmaz Bır nokta/ı lyı bı'memtz gersklr Eğer bir kaTu hızmetı gereks nmeye ,etecok duzeyde üretnemıyorsa onun sempotık olması olanak dışıdır Hızmet. yeterlı yapan da bına aracgerec, perso^el \asalar ve bunlar.n lyı ve dengelı organızcs/onudur Kamu kesımının hıc bır bolumünde bunların tam olduğu one surülemez Ama bjniarm herhargı b rın n eksıklıgınden en cok etkılenen de hastanele r dır Örneğın hasto yatak adedmın yetersız old u g j oı.ınen bır gercektır Sahada yer yer hekım eksıklıklerı bu/u< merkezlerde polıklınık yukunu asırı şe^ılde artırmaktadır Bu durum bır kısım hekırrın fızık gucu ustunde yuk yuklermes ne yol acmıştır Bu s nırlı o anaklar ın san kayırmaya o da cıkar saglamaya yol acar Bır hızmette bır kere sapına bas adı mı nerede dLracagı kest r oıvez Hostane hızmetlerının guler yuzlu o'ması hekımden cok orada cahsan hemsıre ve hastabakırı/a baglıdır Cun^u dunyanın hıc b r yer nde hsK 'ıin hasta ıle ılışkısı gunde 10 15 dakıka, ı gecmez Hasta 24 saat d çjsrlerıyle bır aradadır O halde hems re eg t m nce b ı gerçes goz onune alınmalıdır Bence hemşıre era genel kultur dersler.iden COK ınsan nış< 'erl, gorgu kural an ve hastalara yaklaşım yontemlerı oğ'etılnelıdır HrstabaK cmk meslegı b r temel egıtıme dayan^ıaiıdır Bugun bunlar genel deyımı ıle vasıfsız şc e'rien secılme^ted r Boy'e so/lemektekı amacım bunların oz^erıler nı ve emeK lerını hof fe a'ma< degıldır Insonlar kendı hastalarıncı ba<ma^tan acız kalırken kendı sag k'arını da t°plıke/e atarak yuzierce hastaya bakanların bovlesne quc ve ınsancıl bır ıste ba^ı bılgılere gereks nrne en o'd ıgunu vurgulamak ıstıyorum Gec n kapısı oıarak her mes.ek seçı'ebılır Sadece ou djsunce de tıp mesleklerı secıle mez CJnku her şe/den once 'nsan ^evgısını taşımok ve hosîoiarı se> eonnek gerekır Onun ıcın egıtım donem nde bu ınanc ve sevgl aşılanmaudır Hastanelerden yakınmaların ona nedenlemı ozetleTie e calıştım B j konuda sadece he<ımı suclomak en kotay yoi olabılır, ama çozu T getırmez IJJİJ: lanıtı Kendiıı Bul!.. ulgu dergısınin bır sayısı hazıranda cıktı isadamlcn kesımlnln bır yayını olan Bulgu nun bırınci sayısının ılk yazısı Kemal Oervış ımzalıdır Dergı, Kemal Oervış'ı şoyle tanıtıyor <ABD Punceton Unıversıtesınde oğretım jyesıaır lcınae D t u n d L g u ' u z yıl Dur/a Bankasında uzman olorok cansan yazarın bü rrakalesı ıPlanlama Moaellerınde Dıs Tıcaıet» konulu docentlık calışmasıra oayanmoktadır •> DervıS'ın «rrakalesı» ne dıyor' Ozetle sunu dıyor Tdrkıye de 1973 1977 dînemınde enflosyoıı en az yjzde 20 lı'c b.r orta'ama,a ulasmıstır Turkiye'nin dış tıcaretını yaptıgı ulkelerde bu oran yuzde 8'ı asmaz Bu durumda Turkıye urunlerı her yıl pahalanmaktadır ^Ureuo de saıamcdıgın z malın olmcncsı» dogru olso bıle crc,at yopıs r, r k at leliıne deg'Stırecen» bır care bulmak zorunludur Enflosyon onjmuzdekl uc yıl surecektır. «Zaten gehr üarboğa^ları/a ug r oşcn de/et ıcın en lasyon gızlı bır ko\nakur» Enflasyonun varlıgını benımsersek pncaK t =^k /ır pol tıkacı» ıle bır cıkıs yoi'i bulunabuır Yuksek kur polıtıkası kısa surede buyumeyı olumsuz yonoe etkılese bıle «zamanında yanılan oe.olıas/onlar» gereklıd'r rGercekcı bır kur uygulaması» yenı ekonomık strcteıı olmalıdır. * Dervıs ın yazısını okuyup bır kenaro koyalım Bu htsaba gore 1980 de 1 dolar 45 lıra IMF ıle ımzalanon cNı> "t \'e^tLbı nda da Tu r k parosına deggın bır gızli onlnsma oldugu soylenıyordu Derken gazetelerce bır haber cıktı t Turk paıasınm degerı dalgalanTiaya bırakılıyor ^ Bu «tarıhsel karar» ıc ve dıs sermaye cevrelerince alkışlondı Artık Turk Lırası IMF'nın yapısında oluşturtı'an para sppetındekı 'ozel cekı •> I aı<k ra dayanan yen. bır duzene bağlonıyordu Bu duzene bagl' devletlcr de sunlardı Burrnc Gme, Iran Urdun Kenyn Malavi, Katar Suudı Arabıstcn, Tcnzanıa, Uganda, Zaıre, Zambıa Ve Turkıye GercPkte Turk para"ı dalqalanma/a bırokılıyor» tumcesı ne onlama gelır 9 Dalgalanma bazen ınıp bazen yukselme demektır lcerde yuzde 20 30 enflas/on surerken Turk Llrası nasıl dalgalanır 7 Ceyrek yuzyıldan berl ınış surecındekı bır paranın dalgalanmasından soz acılabılır mi? Nltekım ıkl gun oncekl Cumhurıyet te konuyu aydınlaton şu haber yayınlandı: «Dunya Bonkası sureklı deva'üasyon önerlyor Dunva Bankası Turkıyeye ıllşkln son raporundo Dörduncu Plan donenvnde banayıleşmenın ertelenmesını ve ıhracotını gelıstırmesı ıcın de surekn devaluasyonlara başvurulmosmın zorunlu oldugunu bıldırmıştır. ODTU eskı ogretım uyesı ve halen Dun/a Bankası uzmanlarından Kenal Der\'iş tarafından yazıldıgı belırtılen raporöa «sa ^ayıleşmenın, buyumenın, ve gelır bolusumunun aynı anda ve hep bırden gercekleştırılmesmın tehlıkelı bır stratejı olduğu» belırtılmektedır ( ) Kım\c temel mni ıra ınalat maden ısleme gıbi ogır sanay 'erde gelışme beklemek ge ce1 cı degıldır Ka noklar nracata yonelık nst f sana,ı dallarma ko/dırılmalıdır Turkıye ıracatını ancak haîıf sarayı dallarında gercekleştlrebılır Dunya pıyasolarında bu alanda rekabet edebılnesı buyuk olcude fıyatlara baglıdır Fıyat engelım as nası oa ancak Dörduncu Plan Donemı"de sure<lı o'arak devaulasyon yapılma°ıyla clasıdır Tek ve b r kpz degıl sjreklı devaluasyonlar cercekleştırılmel dır. Te< bır devoluasyon yapmak care değıldır II tacatı percekleştırebılmek ve gercek kuru saglayabılmek gerekmektedır» B Hükümetler Mehmed KEMAL Yunanistan'ın AET'ye Tam Üyeliği POUTIKA VEÖTKİ vrupa Ekonomık Topiuluğu (AET) nun pol t '< auzs/de karar organı olan ve u,e devletlerın Dışışlerı Bakanlıklanndan veya onlanr temsılcılerınden olusan Bakanlor Konse/ı 7 şubot 1978 gunku top lantısında «Yunanıstan dosya sı»m ele almış ve bu ulkenın Topljluğo tam u/ehğının koştılla r nı saptnma< amacıyla fOze değgln göruşmelerın» herr*n başlaması ıcm gerek'ı o lan d rektıflerı kabu 1 etmışt ' B J d'rektıflerın en onemlıl^rı, p<onommın endustrı sektorun de kurulacak Gumruk Bırlığı Ile Yunan torımımn AET n n ortak tarım poutıkasıia u/umu ıc n gerekh olan sure ve ko çul'arla ılgılı olorak Topluluklar Komıs/onu nun teknık du zevddkt goruş ve onenlerını, 1978 yazındon önce Konsey'e o/nı dosyoda ele alınmasının bıldırllmesıne ılışkındır A Dr. Haluk GÜNUĞUR Dış şierı Bakanlığı Hu^uk Danışmonı Pazar a tam uye o'maKİa bu huKuksa1 olanagı «Demoklesın Kılıcı» gıbi Ankara nın ustunde sollamayı planlamaktadır. Yunan stan ın AET ıle tam u\elıge uzanan gırışımlenne karsı, Turkıye ozellıkle polıtık n°aenlerle gereken du/arlılı gı gostermelı ve elındekı alter natıflerı ıyı degerlendırmelıdır Ote yandan ımzalandıgı 1970 yılının dar cercevesme sıkışıp kalmıs gerekh esneklıkten yok sun bır Katma Protokol modelı ve lyı Işlemiyen bır ortaklık mekanizması ıle Turkıye'nın orta ve uzun surede ozgurlukçu Batı Demokrasılerine yakloşma olanagı oldukca ıınırlıdır. Kısa surede ıse Turkıye Top'L u< ılıskılerı Hukumet programında da belırlendığı gıbi «ulkenın ekonomık yararına Işleyecek bicımde yeniden duzenlenmelidir». Bunun yanı sıra kısa surede yapıla cak en onemlı gırışımlerden bırı de Topluluğa başvurularak Yunanıstan ın tam uyelığının Turkıye acısından sakınca lı olacak yonlerını (veto yetkı sı, odunler dengesi gıbi . ) gıdermek icin gerekll önlemlerın alınmasını Istemektır. Bu sorun, sayın Ecevit tara ftndon son Bruksel gezısınde AET yetkılılerıyle yapılan gorüşmelerde önemle vurgulanmıştır. Bu cerceve icersinde; Yuna nıstan ın AET'ye uye olmakla saglayacağı «veto yetkisl»nın Turkıye acısından dogurocağı sakıncaları gıdermek Icın ikl olanaktan soz edılebılir Bunlar dan ılkı Topluluğa yenı üyenın katılması icm gereklı olan ve Roma andlaşmasının 237'ıncı maddesınde öngorulen «oyblrlığı» kuralının değıştirıl mesı, ıkıncısı de Yunanıstan ıle AET arasında yapılacak katılma andlaşmasına eklenecek bır «nıyet blldırımı» (declaratıon d ıntertıon) Ile Yunanıstan'm. Turkıye nın gelecektekı tam üyelık ıstemıne karşı cıkmaya cağını kobul etmesıdır. Böyle bır «yazılı bildırım» gerek katılmo andlaşmasının. gerekse gıderek Romo andlaşmasının oyrılmaz parcası halıne gelecek ve uluslararası hukuk oct sından bağlayıcı olacaktır. toturk ve inönü Turklye Cumhurıyetı'nin kurucularından oldukları ıçın yonetımı de hukumet avgı'ını da tartışmosız ellarınde tutar'ordı Hıç bır eylsm ve ışlem onlorın gozunden kocmazdı Ataturk, Çankaya sofraları ıle unludur Eger bır Bakan blrkaç kez Çankaya sofrasına cagrılmazso « s tenmı/en kışıler» arasında oldugunu anlor hemen ıstıfa cderdı Hiç kımse Istenmeyen Bakana, «Senı Şef artık ıstemıyor» demezd! O kışı durumunu kovrar, cek'llrdi. Ismet Paşa'nın yontemı daha degısık olurdu Paşa, «Ktenmı/en» oldu mu, onunla ılışkıyı keser, daha oltınriakl yetkılıyle ilıntı kurardı Orneğın musteşarını cagırır, onunla goruşur, ona buyruk verırdı Boyle olunca Bakon «İ5tenmeyen» oldugunu anlar, bır saglık nedenı gos tererek cekilirdı. 1950 de Demokratlar işbaşına gelınce yontem degıştı Adnon Menderes'ın kabinesin» aldıkJarından, daha kabıneye glrmeden once bır «ıstıfa dı!e<cesı> aldıgı bılınir Bır Bakan «ıstenmeven» oldugunda, onceden alınan ıstıfa dılekçesı yururluge konur, Bakan habersız cekılırdı Boyle bırıne telefon etmiştım 1 Beyefendı kabıneden cekıldıgırız so/lenıyor » «Ya oyle mı'» demiştı «Demek ıstıfa dılekcemi yururluge ko/dulor1» Demırel iktıdarlarının behrgın bır yontemi olmadıgı ıcın onun nasıl uygulomolorda buUındugunu lyıce bılmıyorum Hele sonrakı yapay hukumet olusturmalarda belırgın bır yontem uygulaması da soz konusu olamazdı Kabınede Demırel Erbakan cekışmelermın karıkaturlere konu olan surtuşmeler, sıyasal tarıhımızi ılerde cok rpnklı olarak susleyecektır Ecevit kabinelerlnin oluşumunda ise yeni bır «yontem» ve «unlu bır yol > izlenmektedır Kabıneye gırenler, ya uzmanlıklarına gore ya «unlu yontemle» ya do «unlu yol»la gınyorlar ılerde bunlar da yazılacaktır Ecevit yonetimlnde başarılı Bakanlar da var, başarısu olanlar da . Şımdilik memleketın ıcinde bulunduğu agır bunalımlar karşısında Ecevit kabinesınln Bakanlorı Ile uğraşacak voktl pek bulamıyoruz Ancak eleştınden de ote bazı kışılerın durumu uzerınde durabllirlz. Orneğın Malıye Bakanı, daha baslangıcında Merkez Bankası guvarnorunu kendısı kendı başına bela etmistır Geldıgınde uzerıne yuruse idı bugun karsılaşttğı olayları goğuslemezdı Bıldıgımız kadarıyla Maliye Bakanı Çankaya'nın armağanıdır Olur lcışlerı Bakam'nın uzerıne şımdilik gıdılmıyor Verdıgl demeclerle talıhsız bır yolda oldugunu kendı de bılıyordur. Bılmem kac tane sanık, bılmem kac tane tutuklama . Verılen aydınlatıcı ıstatıstık bılgi mıdır? Mubarek Romazan da agzımızı gargaralayalım ve susalım. Hele Turızm Bakanı, ulke turıst bakımından kuş uçmaz, kervan gecmez durumda ıken gazıno ve gazinocularla ugroşırsa, ışsız gucsuz denebılır Evıne hergun on somunu almakta gucluk ceken yurttasa calgılı gazınolar 400 olmuş, 300 lıra olmuş ne yazar1 Hele, «Bsn buralara aldıgım maaşla gelemem» derken bızlerle alay etmlyorsa, kendı kendıne gonuı eğlendırdiğ! biri vardır Kabıneyı payandalayan onbırlerın Icinde ıse cok sıkı sarılanlar var, demec ve gez! meraklısı olanlar var, Kımsemn bır dıyesı olmaz, onıar taygeldi'dlr. işler yurusun dıye katlanılır Ha, Işlerl sırtlarına yuklemış, «ağır Işcı» Bakanlar yok mu? Işte Mıllı Eğıtım Bakonı 1 . Clnayet mangalarını sessız, sedasız okullardan sokup, sokağa atıverdi. Ne gosterısi var, ne gosterışı 1 Adalet Bakanı da öyle. Hele kabınenın uzman nıtelıgındeki «harıka cocukları» geceyı gundüze katarak kozalarını dokumaktadırlar. Tan rı hakkı lcln onlara kımse dıl uzatamaz A Bunca karmaşa, bunca kım vurdu ıcinde elleşmeyelım dıyoruz Ama nıdelim kı yedı ay oldu, haber de vermıyelim m ı ' lyı niyetlı gozlerımız kadar, kem gozler de uzerlnızdedır Unlu Fransız şaırı Valery'nln bir sozü var dır: «Elımı dostca omzuna koydum, ne bıleyım altında cıban varmış » Uzattığımız dost elıdir, altında cıban oldugunu bllsek bıle acıtmadan, yumuşacık ellıyoruz Herkes bizim gıbi yapmaz, bır de Başkan Cart«r gıbi sallıyarak, sarsarak, Amerıkanca el sıkar. Hke olarok Yunanıstan'a «yeşıl ışık» yokon AET'nln Ispanyo ve Portekız'ın katılma IsteKlerıne de polıtık nedenlerle karşı cıkmayacaÖı doğaldı Hatto daho oncelerı bu üc ulkenın Topluluğa katılma gınşımlerının globalıze edılerek daha doğru olacağı ılerı surulmustur Ancak, ozellıkle Ingıltere Dışışlerı Bakanı D OWEN tarafından savunulan bu tez, Başbakan KARAMANLIS'ın Avrupo boşkentlerindekı yoğun polıtık gırışımlerı sonucunda etkınlığını yıtirmış ve Yunanıstan Dosyası, dığerlerınden oyrılarak daha şlmdıden gundeme olınmıştır Tam üyelık goruşmelerının ıkl veya üc y11da tamamlanabıleceğını ve Yu namstan'ın 198O'lı yılların boşında 5 yıllık bır gecış dönemı İİ8 AET'ye tam üye olabıleceğını ortık gercskcl bır yaklaşımla kabul etmek gerekır Yunanıstan'ın AET ıle bütünl»şme olgusu polıtlk ve ekonomık nedenlerl bırltkte lçermektedır. Polıtlk acıdan Atına, bir yon don kendl bunyesirKle yecH yıllık b r kesıntıden sonra yenıden o'uşturduğu cözgürlukcü demokraslıyı, yıne aynı nitelıktekı AET demokrasılerl Icinde pekıştırerek. Marksıst veya faşıst ıkı aşın uctan gelebılecok antıdemokratık bir tehlıkeyi AET potasında kolayco erltebıleceğını düşünmekte, öte yandan do uluslararası polıtlk platformda ozelltkle de, Kıbrıs, Ege kıta sahanlığı ve TIR hattı sorunlorında Turkıye karçısında lAET'nin kartlarıyla» oynamak ıstefnekteydl.. ŞımdJ Atına Topluluğun kendısıne verdıği olumlu yanıt Ne bu «ifclli»yı oynayacağa benzemektedır Yunanistan ın AET'yo tam üyelık ıcHi yaptığı başvuruyu izle/en günlerde Atma'nın: ıTopluluk yenıden yeşeren Yunan demokrasislne sahıp cıkmolı ve onu demokratık konatlarının altına almalıdır», şekIındekl tezl. Fransa'nın ağzından Topluluğun tezi hallne dönuşmüştü. Bu polıt k yaklaşımın yanı sıra efconomlk açıdan da Yunanıstan, AET ye üye olmakla bazı yararlar sağlıyacaktır. Bır kere, Ortak PazaHa Yunonıstan arasındakı endustrl urunlerı alışverışının ücte Ikısl Icın Gumruk Bırlığı şımdıden kurul muştur. Ikıncısl, tarım sektorü Atına anlaşmasının yürürluğe gırdığı 1962 kasımından bu yana ortaklık re|iml lclnde kalmış ve bu nedeile de Top luluğun ortok tarım polıtıkası no uyumu ocı^mdan oldukco yol almıştır UcuncüsCl Atlna, dakl ekonomık dengesız.ı* en oıderme^e yone'k o'an «Az ge lışmış yoreler polıtıkası»nın pa rasal ka/noklarındon yararlan mayı planlamaktadır Ote yadan tam üyelık Yunan.sian o. Avrupa da calışcn ışc lerı ıcm guvencelı b r «Ozgur dolaşım» olonagı saglarken, ulkedekı ış sızlerıne de yenı elemeğı pazarları ocacaktır Butun bu eısonomık olgula rın yanı sıra Yunanıstan Tur kıye gıbi endustrıleşerek kal kınmckta ıddıalı bır ulke degıldır. OzellAle turızm ve de nız taşımacılıgı sektO'terınde sureklı artış gösteren dovız gırdılerı nedenıyle dış tıcaret dengesındekı acığını kolaylıkla kapatabılmektedır Kışı başı na ulusal gelirı (Per capıta' 2686 dolordır Bu duzey da ha once AET uyesı clmuş bır Irlanda'nınkınden fazladır Bes lemekle yukumlu bulunduğu «ınsan faktoru» az bunun artış oranı ıse duşuktur Işte Atına, toplulukla oturacağı pazar lık masasında bu ekonomık avantaılarından kuşkusuz yararlanocaktır Yunanıstan'ın AET ıle bütun leşmesı, Turkıye'yı onemll ol cüde etkıleyebılecek bır olgudur Böylelıkle Topluluğun sınırları gıderek Edırne'ye daya nacaktır 1976 yılında ulkemıze resrrtı gorüşmelerde bulun mak uzere gelen AET Turkıye masosı şefı M Caporal'ın Iktı sadl Kalkınma Vakfındakl bır konferansta kendısıne yönelîl len bır soruya verdığı yanıt cok anlamlı ve duşündürucüQjr «Artık Turkıye, Ege dekı ada ları yolnızca Yunan adaları olarak degıl Topluluk adaları olarak da gormeye ve oyle de ğerlendırmeye kendını alıştır malı ve hazırlamalıdır » Knldı kı, elıne «AET kılıcını» olmış Atına nın. uluslararası platformda ve ozellıkle Turkı \e ı'e ıkılı sorunlarında polı tık acıdan daha guclu o acagı acıktır Bu poııtık sakıncayı, ekonomiK olanı ızlemektedır GeVcfeHcn Yunanıstan do Turkıye g bt AET pazarlarına daha cok tarımsoi urunler cıkart maktadır Yunanıstan'ın tam uyelığının gercekleşmesi ıle. bu pazar Yunanıstan yararına genışlerken Tjrkıye zararına olarak daha da daralacak za ten erozyono ugrayan Topluluk odunlennm pratık değerı sıfıra duşecektır Butun bu polıtık ve ekonomık sakıncaların yanı sıra, AET ye tam uye olmuş bır Atına, Turkıye'nın Ilerde aynı yolda yapocagı başvuruyu Top luluk ıcinde hukuken «veto et mek yetkisine» sahıp olabılecektır Gercekten. Roma Andlaşması, bır Avrupalı ulkenın AET'ye, ancak bütun otekı üye ulkelerın onayı ıle kabul edılebıleceğınl hukme bağlamıştır (Madde 237) Bu nedenle Yunanıstan, ısterse Turkıye'nm tam üyelık ıcın yapacağı başvuruyu kolayca gert cevırebılecektır. Atına, Ortak Turkiye'nin Ankara sına ODTU'yü kurorsın, eroda ögretım jyesl yetıştırır, Prınceton Unıversiteslne alırsm, docentlık tezıni Turkıye'de surskll c'evaluasyon ustune "ötusturduktan sonra Dunya Bankasına uzman atortın. Prınceton Unıversltesındeki doçentlik tezi, Dunya Bankasında rapor olur Bu raporu benımseyen IMF gırtlağına dek borca batmış Turkiye'nin karşısına dıkıhp der ki Scna actıgım kredının ıkıncı dılımını verecegım, oma sureklı devoluasyonu benımseyeceksın Ve Turkıye sureklı devaluasyonu benımser, yani görunuşte porasını dalgalanmaya bırakır Boylece yeni somurgecılıqın «enflasyon devaluasvon» yontemi butunlestınlır Enflasyon ıcerdekı fiyat artıslarıyla parababa!arının ha'kı somurmesı, devaulasyon bu somurunun dısarı sagılmasıdır Bu surecl onumuzdeKi yıllar ıcln betonlastırmış bulunuyoruz, ve şımdl soruyoruz Emperyalızm nedır? Haydı yaııtı herkes k=ndı kendıne versin' • MEVLJT Sevgı1 oğlum Şehıt Polıs Denizcilik Bankası T.A.O.'dan Bonkomız Ihtıyocı oloro* 3000 m2 YER MUŞAMBASl Alınocaktır. Son teklıf verme tarıhl 119 1978 olup tekllfler Karaköy Yenl Yolcu Salonu Kat 3'de Satınalma Kurulb Başkanlığına verılecektır Şartnamesı Bahcekapı lstanbul 27 Mayıs Han kat 3 dekı IKMAL MERKEZI Mudurlüğünden temın edılebılir. Dos No 1978/10403 (Basın. 22354) 10903 Celalettin Pala'nın 24/8/1978 de senesının dolması doloyısı/la Kurtuluş Comıınde oğle namazmı müteokıp Mevlıt verılecektır Tum mesaı arkadaşları, dost ve akraba ara du/urulur HATICE PALA (Cumhurıyet 10908) OTOMOBİL SATIŞI Devlet Malzeme Ofisi Genel Müdürlüğünden Gümruğe terkedılen veyo terkedılmış sayılan mbhtelıf model ve markalarda 200 odet nakıl vasıtası aşağıda belırtılen tarıhlerde Tepebaşı Gazınosu nda acık arttırma suretıyle sotılacaktır. Satış konusu nakll vasıtalarının cınsını, turünu. satış değerml ve acık arttırmaya gırebılmesl ıcm yatırılması gerekll temınat tutarını gosterır lısteıer Istanbul Beledıyesı ılan yerınde Devlet Malzeme Ofısi Bolge Mudurluklennde Denızcıl'k Bankası Haskoy 63, 66, 67 nolu, Emlrgân, Ortakoy ve Goztepe Anbar Başmemurlukları Ile Yeşılköy Yolcu Salonu Gümrük Mudürlüğu'nde asılıdır Satış lıstelen 1 0 TL karşılığında Devlet Malzeme Ofısı Istanbul Bölge Müdürlujü n den alınabılır. Acık arttırmaya gırecekler lıstede belırtılen temınat tutarlarını sotış günune kadar Emtâk Kredl Bankast Beşıktaş Şubesı nın 6 sayılı hesabına para olarak yatıracaklardır Satışa ıştırak edecekler fotoğraflı ve onaylı kımlık belgelerlni beraberınde bulunduracaklardır Karar r>ulu ve Beledı/e tellalıys ücretl olıcı tarafından odenecektır GoTulduğü halıyle satışa cıkarılmakta olan nakıl vasıtaları, bulundukları mahalden alı nocok ızın ıle aynı yerde goruiebılır Satılacak Satıs Tarfhl Aracın Bulunduğu Yer Mıktar 12 9 1978 saat 10 00 D B Haskoy 63 nolu anbar 29 Adet » » » » 66 » > 3 » » 67 » > » » » 13 » Ortakoy anbarı 19 » 13 9 1978 » > Goztepe > 24 » » > > Yeşılkoy Yolcu Salonu » 41 > Gumruk Md 14 9 1978 » > 71 » D B Emırgan anborı DUYURULUR Orta Doğu Teknik Üniversitesi Rektörlüğünden Ünıversıtemız Muhendıslık Fakultesı, Inşaat Muhen dıslığı Bolumune, TEKNIK RESIM dersınde gorevlendırılmek uzere en fazla uc adet Parttıme oğretlm uyesl alınacaktır. ADAYLARDA ARANILACAK NITELIKLER a Inşaat veya Makına Muhendıslıgı dalında bir Unıversıteden en az lısans (BS) dıploması almış bulunmak, b Teknık Resım konusunda tecrube sahıbı bulunmak, (Bu husus yapılacak mulakat ve sınav sonucu ayrıca saptanacaktır) e Ders verebılecek derecede lyı Ingılızce bılmek gerekmektedir llgılenenlerın ODTU Personel Mudurluğunden alacakları Muracaat Formlarını doldurarak en gec 15 Eylül 1978 Cuma günü 17 00'ye kadar ılgılı bolume ıade etmelerl ve 25 E;lül 1978 Paznrtesı gunu saat 14 00'de inşaat Muhendıs'ığıncle yapılacak olan sıı.avda hazır bulunmaları gerekTiektedir. , Doğan Avcıoğlu KİTAP» ÇIKTI TTürklenn Tarihi Genel .Dağıtım: TEKİN YAYINEVİ İSTANBÜL Basın 22296) 10887 İstanbul Özel Ambülans GECE GÜNDÜZ HİZMEtİNfZÖEYİZ * Tel: 2 1 9 1 5 0 2 1 5 7 8 3