Katalog

CUMHimrYET 1 AGUSTOS 1978 I Bakırköy Akıl Hastanesi'nden yüz kızartıcı görüntüler Sefaletın sonu Ortasındaki şerıtleri kopmuş karyolanın baş tarafma bir çocuk tünemiş. Ürkek gozlerle gelen geçeni seyredıyor Sırtmda bir battaniye parçası. Uşüyor mu, korkuyor mu belli değiL Ancak bu manzaranın «sefaletın sonu» olduğu tartışılamaz Bakırkoy Hastanesı'nde «Tedavı» adı altmda oynanan bu oyun içın «insanlık dışı sözü bile geçerlıliğini yitıriyor. Ülkemizin en büyük Akıl ve Sinir Hastahklan Hastanesınm 24 numarah Psıkiyatri Servısınde ınsanlar, bırakm başka ülkeleri, ulkemızin başka yerlerinde bile hayvanlara uygun görülemeyecek koşullarda yaşıyorlar. «Akıl hastası» olsalar bile insan olduklan unutulmuş gibi görülüyor bu zavallılann. Hatta burada tedavl edildikleri ve ıyileştinldıkleri söylenıyor. Nazi toplama kampları izlenimini veryior bu görüntüler insana. Çıldırmak işten değil! Nazi kampları gibi... 24 numaralı servisin yatakhanesınden bir koşe, Ilk bakışta fılmlerını gorduğumuz Nazi kamp lannı anımsatıyor Hatta zaman zaman anımsatmaktan ote tumuyle benzer görüntüler bunlar. Her tarafı yara içınde olan bu akıl hastası, uzerınden kalkıp inen sınek bulutları içınde uyuyor. Aslmda uyumak da değıl bu. Gece gündüz verilen iyileştirici (!) haplarla uyuşturulmuş, ölümün kendisinı kurtarmasını bekliyor. Ahırdan da beter Demir karyolalarla dolu, basık tavanh karanhk yatakhaneyi aydınlatan flâş ışıklan altmda görülen manzara şu: Kirden sımsiyah olmuş yataklar üstunde insanlar yatıyor. Elleri, kollan, yüzleri, bacaklan yara bere içinde. Bu yaralann üstünü sinek bulutlan kaplamış. îçerde duyduğumuz koku, içinde insan yaşanan bir yerde duyulmayacak cinsten. Yanımızdaki servis yetkilisi buralan ahıra benzetiyor sık sık. Fakat ahır sözu hafıf kahyor bu manzara ve koku karşısında. Tam anlatılamaz bir görünüm. En büyük özlem, özgürlük Inanılmaz koşullarda bir yarı hapıshane, yarı tımarhane goruntusunde olan Bakırkoy Akıl Hastanesmde en büyiık ozlem «dışarıyı» gorebılmektır Bunun için hastalar her çareye başvururlar Bir ölçüde düzelmış olanlara bahçeye hatta kapı onune çıkmasma ızm de verıhr. Ancak bir coğu içın olanaksızdır bu O zaman geriye duvarın üstunden de olsa dışarıyı gözlemek kalır. Fotoğrafta, bahceye çıkmasına izin verılmeyen bir hastanın cevreyi gozetlemek için bulduğu yontem gorulüyor. Bu da işin "göz boyaması, Bakırköy Akıl Hastanesinin yıllarca başhekimlığını yürüten Dr. Faruk Bayülkem döneminde her yıl düzenlenen gosterılerle bir tür «göz boyama» başarıyla yurütüldü. Düzenlı sıralar oluşturan akıl hastalan, çeşitli beden eğıtımı hareketlerı yapar ve bu gösterılere hastalann «meşguliyetle tedavisi yontemi» adı verilırdi. Bu törenlerde zamanın başbakanlanna, sağlık bakanlarına «methiyeler» düzülür, şiırler okunurdu Bunîarın arkasmda oynanan dram ıse, cok kışi için bugüne kadar meçhu] kalmıştı. Şımdi gözler önüne serılebilıyor işte.