Katalog

Ankara... Ankara... Ankara... Ankara... Ankara... Ankara... Ankara... Ankara... Ankara... Ankara... Ankara... Ankara... An!<a.., îrı ı 1 r1" ı ' ı * i ' I ı ı1ı i ı < ANARŞİNİN BAŞLARI BAKANLIKLARI FAZLA DOLAŞAN MİLLETVEKİLt BAKANLIĞIN "MESAİ BORDROSUNA,, GEÇTİ Mılletvekıllerl, parlamentodo gecirdiklerl zamanın daha coğunu bakanliKİarda gecırmek zorunda kalıyorlar Iş ıziemek, secmenlerle ılışkılerıne sureklılık kazandırmak ıcm bakanlıklarda koşturuyorlar.. Mılletvekıllen arasında. bakanlıklarda en fazla dolaşanlar da Ankara mılletvekıllen, secmenlerle her gun ıc ıce oldukları ıcm her gün o bakanlık senin, bu bakanlık benım koşturuyorlar. Alışan Canpolat da bakanlıklgrda sık gorülen Ankara Mılletvekıllerınden, en cok Tıcaret Bakanlığına gıdıyor Teoman Köprulülerın ozel kalemınde calışanlar da Canpolat'ı her gun gormeğe alısmış bulunuyor. Tıcaret Bakanlığında fazla mesai bordroları duzenlenıyordu. Bordro hazırlandı, ozel kalem mudurünun onüne geldı Mudur şaşırdı. Lıstede bır isım, »Allşan Canpolat* evet, Canpolat cok sık g^Nyordu ama bakanlık kadrosunda değıldi. Nasıl olurdu da bordroya gırerdı ? Araştırıldı ve sonunda sorun cözumlendı Bordroyu hazırlayanlar Canpolatı cok sık gorduklerı ıcm Bakanlık kadrosundakı Alışan Inanc'ın soyadını yanlış yazmışlardı... Ankara'daki sanatçı diplomatlar ilgi toplamıyor 1 hazıron, Tunus Ulusal Bayramı ıdı Ankara dakı Buyukelcı oğle saatınde bır resmı kabul duzeniedı Ne yana baksan erkek. koyu renk elbıselı diplomatlar. polıtıkacılar arasında pemba bır kadın vardı yalnız, Profesor Emel Doğramacı. O bu tur partılerın vazgecılmez bır parcası her zaman. Konuklar arasında eskı polıtıkacılar da goze carpıyordu Orneğın Kasım Gulek ve Hıfzı Oğuz Bekata Ancak ıkısı de polıtıkanın dışında kalmaktan hoşlanmıyor Dışışlerınden Yuksel Soylemez, Cenevre'ye Denız Hukuku Konferansına gıtmıştı. yenı donmus. konferans donemınde bır de sergi açmış Cenevre'de, Intercontınental otelınm salonlarında Yuksel Soylemez, ressam dıplomatlarımızdan, vaktıyle actığı sergılerın gelırını bır ılkokula bağışlamıştı. O ılkokul oğrencılerı ortaokula gıdecekler yakında, onların bursları ıcm kullanılacak Cenevre sergısının gelırı... Ankara'da yabancı diplomatlar arasında da ressamlar var. Orneğın Avusturya Buyukelcısı, Turk Avusturya ekonomık ılışkılerıyle uğraşırken bır sergı acmaktan da gerı kalmodı, dıplomat gözuyle Anadolu adlı sergısınde ılgınç tablolar sergıledı. Avusturyalı dıplomatın boşka merokları da var. kuyumculuk da yapıyor, eşının parmakları kocasının yaptığı yüzuklerle dolu... Tunus Elcısi de lyl bır koleksıyoncu, evınde cok guzel resımler, renkli camlar \ıar. bohemden ceşmi bulbule kadar... Genc Buyukelcı yakında yenı partıler verecek bu güzel elcılıkte. Türkıye ve Tunus arasında ust duzeyde trafığın yoğunlaşacağı söylenıyor. Galıba Tunus Başbokanı gelecek Ankara'ya, Turızm Bakanı da Tunus'a gıdecekmış.. Cumhurbaşkanı ıcin de yıllardır bekleyen bır cağrı var ama. Çankaya cevreleri Korutürk'ün bu yıl uc Balkan ülkesıne, blr de Sovyetler Bırlığı'ne gıdeceğınl soylüyorlar. Görevinin son yılında ise Ankara'dan ayrılmayacağı öne sürülüyor.. Komandolar eylem yaparken MSP'liler | çiçek toplııyordu Hacettepe Ünıversıtesı'mn Bey tepe bolumu cuma gunu çılîan olaylar nedenıyle kapatıldı Koman doların devrımcı ogrenciler uzenne taş atarak başlaüıkları olaylar. okulda her gun sabalı saat 8 00 de tertıbat alan landaımalar o gun ancak 9.30'da gehnce buyüdü Dev rımcı grubun uzenne atılan bır bombayla 10 kadar ogrencı yaralandı . Ola\ îardan sonra /andarma lar 200 kadar komandoyu, olay yarattıklan ıçın landarma karako luna goturduler Karakolda bekleyen savcılar, komandoların ıfadelerıni alacakiı. Eylemcıler jandarma kordonu altında yolda gıderken, komandolur kenüı aralannda olayları tartışıvorlardı MHP egıhmlı komandolar devrimci ogrencılerın yomsıra. MSP'li ögrencılere de ateş puskuruyorlardı MSP hler olay lara karışmamış ve komandoların yanlarında yer almaınışlardı Unıversıte bmalarım çevreleyen kırla ra dagılarak okuldan uzaklaşmayı yeglemışlerdı Bu arada kırlarda bol bol çiçek de toplamışlardı Ne fıkır ne de zıkir devrısane olmamakla bırhkte bır komando şoyle dedu «Bırafeın MSP'lüeri Onlar devletı çiçek toplayarak yıkacaldar • Çoker'in yazmayı düşündüğü Çankaya anıları ilginç olacağa benzer Amıral Fahrı Coker. Sunay'ın Cumhurbaşkanlık donemınde Cankaya'da danışmanlığa başladı, Koruturk donemınde de gorevı surdu Ama onümuzdekl ayiarda emekn oluyor Kımı cevfeler emeklt amıralın kontenıan senatoru olacağını soylüyorlar omo o bu konuda yorum yapmakton hoşlanmıyor Emeklılık gunlerını kıtap yazarak gecıreceğını soyluyor. Şımdıye kadar yaptığım hazırlıklan tamamlayacoğım, dıyor Osmanlı Devletınde Yasal Olaylar dıye bır kıtap yazmağa baslamıştım Benı meSteğım acısından cok ılgılendırıyor Uzun bır araştırmonın urunu olacak bu kıtap Osmanlı Devletınde yasa hareketlerını anlatocağm ve Cumhurıyetın ılk Meclısıne kadur getıreceğım. ılk Buyuk Meclıs toplandığı zaman hangı yasaların yururlukte olduğunu gorenler bugunu daha lyı değerlendırecekler Emeklı amıralın ıkıncı kıtabı da yıne meslekse! Son yuzyılda Türk denızcılerıni yozmak, bilmeyenlere tanıtmak istiyor. Uc yanı denızle cevrılmış ulkemızde denızcıiığımiz ne durumda. nereden nereye gelmış anlatacak bu kıtapta Bırı şoyle dedı Barbaros'un torunları seyrettıklerı tabloyla karamsarlığa duşebılırler. Ama bu tablodan yorumlar da cıkabılır. Amıral Coker'ın yazarlîğı bununla da kalmayacak, anılarını da yazacak. Ozellıkle Çankaya anıları cok ılgınc olacağa benzer. Ancak Cankaya'yı aniatmok ıcm bır kışının anıları yeter mı acaba? Bır anı dızısı ıster dıyenler var. Gürsel donemı, Sunay donemı ve de Koruturk donemı, değışen genel sekreterler, yaverler ve danışmanlorıyla cok ılginc oykuler yaşandı Cankaya'da, yazmağa da değer. okumağa da... Bır Nasır Zeytinoğlu vardı Gürsel donemınde, bır Osman Koksal vardı, Sunay doneminde blr Cnat Alpan var, bır Fuat Bayramoğlu var, şımdi de Haluk Bayulken var, hepsmın portresı cok değışık cızgıler taşıyor, ama ortak cızgıleri de var. Argodo «bıt otmak»" dıye bır deyım vardır, Soyledıklerınızle bırısını dofaylı olarak suclamanız anlamıno kullanılır... Mıllı Eğıtim Ba; anı Necdet Uğur. gectığımız gunlerde Senato'da nefıs bır «bit attı.ı Başbokan Büient Ecevit'in yurt dışı temaslarınm kazandığı onem nedenıyle gozlerden kactı.. Dünya bır yana, bugunlerde MSP'nin en onemlı sorunu Kselerden «ahlakı derslerının kaıdırılmosı. Necmettın Erbakan. Istonbul ve Konya mıtınglerınde bu konuda hukumetı uzun uzun sucladı. MSP'li Lutfü Doğan da Senato'da bır konuşma yaptı. MSP'li Lütfi Doğan. CHP'li Devlet Bakanı Lutfü Doğandan farklı yapıda bır dın adamı. Ununun bır kısmını da yarattığı «bit» sorununa borclu.. Bundan sekız yıl kadar önce, MSP'li Lutfı Doğan da Dıyanet İşleri Başkanı ıdı. Bır acıklamosında. Hacı adaylarının ıhramda hayvan oldurdüklerı zaman sadakadan kurban kesmeye kadar değışen bır kıymet ödemelerı gerektığını belırtmışti. Ancak, akrep. yılan ve kuduza yakalanmış köpek gıbi muzır hayvanların oldürulmesi caızdı Bu arada, «bit» oldurülmesıne sadaka öden Türk gazetecilerinin çektiği sıkmtıyı Alman gazetecilerı de yaşadi;. Başbakan Bülent Ecevit'in, tek başına yurf dışında Turkıye'nın cıkarları doğrultusundaki gırışımlerl. sonuçlarını yavoş yavaş gostermeye başladı. HfiKÜTiet lc'nde, CHP Grubu icinde muhaiıflerın ağzında hep bu konu var bugünlerde «fcevit, tek başına hükümet gibi, hükümetın bazı üyelerinın başarısızlığını, yurt dışındak' başarıları ile kapatan tek adamı deniliyor. Yurt dışındo yayın yapan bir radyo, Ece vit'ln başarılcrının gercek nedenınl ortaya koydu Yorumdc. «Bülent Ecevit, gerek Boşbakan, gerekse Bakanlarlo görüşmelerde, ayrıca da muhalefet liderleriyle veya basın mensuplarıyie konusurken de karşısındakiler içln her zaman ınondırıcı olmuştur» Yorumda, Türk gazetecilerının dıkkatinl ceken b'r boşko konu daha vardı. o bölümü de aktaralım: «Ecevit, belkl de gazetecilikten yetiştl•fii lcin basınla cok rahat diyalog kurabiliyordu. Ne vazık, aynı şeyi, beraberindeki basınla ilişkiler kurmakla görevll sorumlular icin soylemek mümkun değil. Edinilen izlenim, bu klşilerin basınlo d<yalog kurmak yerine bu diyalogu engellemeye calıştıkları şeklindeydi...» Turk gazetecilerln en cok sıkıntısını cek tlklerı ve eleştırdıkleri durum demek Alman gazetecilerının de dıkkatinl cekmış.., Seçmenler bakanlıklarda işleri aksatmaya devam ediyor.. Gecen sabah' Sanayl Bakanı Orhan Alp'ın odasında Ankaralı seçmenler topianmış, Bakanı görmek icin sabırsızlanıyorlardı. Bakan da Maliye Bakanlığında bir görüşme ıcm hazırlıklar yapıyor. Ama secmenlerden uzak durmak olanağı da yok elbet. Arainrına daldı, rastgele sordu. Senin Isteğln nedlr bacım... Kulağıno söyllyeceğlm. Bır koşeye gıdiyorlar. Kadm bır şeyler fıs.ldıyor Orhan Alp'ın kulağına. Bır başkasının ışl Çalışma Bakanlığında, öteki Sosyal Sıgortalardon. ucuncü Tarım Bakanlığından dertli, Iş İstiyor, sınava gırmiş, sonuc aimamış. Bır delıkanlı Azot Sanayiınde CHP rozeti olmazsa iş vermedıklerıni söylüyor. Orhan Alp'ın ka'ası atıyor bırden. Senin kofanda bîr bozukluk var kardeşım, dıyor. Sonra delıkanlıyı savcı gıbi sorguya cekiyor. Delıkanlı önüne bakıyor yüzu kızararok. sınava gttmemış. Orhan A!p gülümsüyor. Sen herseyden oncs kofanı djzeit ka r deşım... Sonra Ankaralı secmeniere donuyor. Benl biraz anlayın, ben Sanayi Bakanıyım, duran sanayırr.ızi işletmek ıc • calışıyorum. Calısma Bakanlığında, Sosyol Sıgortalarda İşleri ıziersem asıl gorevıml vapamsm. Başka Bakaniıklarlo flgıll ı^lo'i hnnn npt rrıpvın . Selçuk Yaşar aşırı sağdan yakındı Yabancı sermaye Türklye'nin kalkınması icin gerekli mı? Bu sorunun cevaplandırıiması icm Mülkiyelıler Birliği izmlr Şubesl İle Yaşar Eğıtim Vakfı İzmir'de bır acık oturum düzenledl. Acık oturuma sanaylcl olarak da Selcuk Yaşar katıldı. Yaşar. Atatürk'ün ne kadar cYabancı sermayeden yana» olduğunu anlatmak lcin uzun uzun kamtlar verdi. Sonra da. Türklye'dekl iktıdarları eleştirdl. «Başımıza ne geliyorsa aşırı sağdan geliyor» dedi. Türkıye kadar yabancı seTnayeye karşı bir ülke bulmanın guc olduğunu Yaşar bır de örnek verdl: «Danimarka'da Marksıst kokenl! bır sosyal demokrat iktidar vardır. Ama Donimarka'do yabancı sermaye özgürdür. İnsan ks$ke, Türkiye'de de Danimarka gibl bir sosyal demokrat iktidar olso diyor».. MSP'li Doğan, ahlakbit ve Necdet Uğur . mesı bicimınde bır kıymet bıcılmişti. MSP'li Lutfı Doğan'ın bu acıklaması o gunlerde yogun tartışmalara yol acmıştı. Bosında Lutfı Doğan'ın «bit»ı muzır hayvan saymadığı one sürulmuştu. Hatta konu bır sozlu soruyla parlamentoya bıle getırılmıştı.. Yıllar sonra ise, MSP'li Lütfı Doğan parlamento'da sozlu bır soruyla Mıllı Eğıtim Bakanı'ndan «ahlak» derslerı konusunda acıklama ıstemekteydı.. Necdet Uğu r 'un acıklaması oldukca kısa ve oz oldu ozetle şoyle. «Yuce Senato'nun saygıdeğer uyelerinın hiç blri lisede ahlâk dersi okumadı Bundan dolayı ben kımsenin ahlakından kuşku duymuyorum. Ahlâk okuyarak oğ renilmez, yasayarak kazanılır. Ama hemen eklemeliyim ki, ahlakı siyasi istlsmar konusu yopanlar ahlaksız kişilerdir.ı Necdet Uğur'un sözleri Senato'da bıran ıcm zoman' durdurdu dense abartma olmaz Basta MSP'li Senatorler olmak uzere, bır kac muhalıf Senator tepKI ıcın yer.emde kıpırdanır g>bı oidular. Ancak oyle kaldılar. Doğrusu bu ya, Necdet Uğur'un attığı «bit»ı uzenne alıp da yoketmek ıcın sadakasını odemek oek kolav deg^c1' .. ŞEMDİNÜ'YE GİDEN İLK BAKAN ÖZAYDINLI OLDÜ Türkiye'nın bır cok koşesıne devtet ell uzanmamış, Bokan ayağı basmamış henuz. Şemdınlı ılcesıne ı!k gıden Bakan irfan Özaydınlı Gecende helıkopterle ılcenın ortasına inınce buyuk sevgı gostensıyle kcrSıİGnmış izlenıpilerıni coskuyla anlatıyor. O ilgiyl, «ıcakl'oı. batıda blr llcede az görürsunuz. Konuşmamı sessizce dinlediler, çok içten korşıladılar beni» Söz umuda gelınce biri sordu: Kanlı olayların sona ermesl konusunda umutlu musunuz' lcişlerı Bokanı gulumsedi: Umudumu yitirsem bir daklka gorevde Sanat kesimindeki canlılık ! Gürer Aykal. Geneı Müdür olunca, Dev let Ooerası'nda guzel bır ruzgâr estırdı. Ça lışmalar hızlandı, nerdeyse ezıklığe gomulmuş bu sanat kesımıne bır canlılık geldı Operocılar ve balecıler Bulgarıstan yolundalar şımdi Sofyc'da ve Eskisahra'da oyun lar1 var Mıdas'ın Kulaklan'nı oynayacaklar Bır de Bulutlar Nereye Gıder balesmlMıdas'ın Kuloklan'nı rahmetlı Ferıt TüzCr bestelemış, ılk oyundan sonra da kalbı du ruvermışti... Opera'mn aenc Genel V.VIOrü Butaar.sfan'c boyle güzsi blr opera \a pıtıy'a gıtnekten c n b>r mutluluk Q./JUğ'."*. so\lu,'OKoreogrofıslnl Duygu Aykal'ın yaptığı «Bulutlar Nereye Gider» boiesmın sozlü bo lumlerı de var Devlet Balesı bu bolumlerı Bulgorca oynayacak Bulgarıstan'da. Bale/ı seyredenler hatırlar, o sahnelerde barışcı bır seslenış bır evrensellık var. 30 ytldır ilk kez Opera ve bale sanatcılorı cok mutlu ayrıldılar Ankara'dan. Otuz yıldır ılk kez /urt dısına gıdıyorlar Gurer Aykal da co'< •nutlu yolculuk oncesı gunler yorgun da gecse'olumlu bır sonuca ulaştı sanatcılar. Gurer Aykal Bulgarıstan'da ('J'türel ılışkıler ;ercevesınde goruşmeier de vaporak. gelev.sk vıllann prograrımı sanatsa1 dıvologu gelıştırme koşullarını konusacok Acaba ciuydunuz mu Bulganstan'ın Kültür I s ' f Komıserı Jıvkov'un kızı, Turk • Bulgar kui lurel ılışkılennın gelışmesınde ds büyurolü ve etkısi var şımdıye kadar. Hazırlayanlar: Müşerref HEKİMOĞLU Vecdi SEVtC i