Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET 15 HAZİRAN 1978 YED Alamancıların bacası nasıl tüttü Prof. Dr. tbrahim YASA Dr. Sami GÜVES INCELEME Işçi şirketlerinde dernekçilik ilkesı egemen olunca, dernekçiliğin gerisinde mevzilenmiş siyasi kanaatlerde oiuyor. Orneğin, işletmeyi ele geçirmek için çeşitli hesaplar yapılıyor Dalyanda balıkları Işta bu «kuzuluklar»da yakfriıyorlar. Bafa GÖL KULLARI golunun dalyanını ağanın silahlı adamları bekliyor Röportaj: YALÇIN DOĞAN Fotoğraf: BARIŞ KUDAR O ne berbat yol öyle. Blr taş ton kurtulduK Kurtulacağız Kuüüt. ötekıne carptık. Arabanın mıli kırılmazsa, iyl. Tozlu, cakıllı, tom bır keçı yolu. Hayır. Köy yolu, koy. Sağda Çakır Boylenn elmo bohcesı Solda Fahir Beylerin pamuk tarlası Arkada Omer Beylenn bağları. Berıde Saroç Beylerin fıdonları. Otede... Otesı ml kaldıl Kaldı. Kaldı ötesını Kapıkırı köyünden Muharrem Duru yoşıyor Argomız dağ. önümuz deniz. Nofus artıyo. Sadece bolık cıkarocaanız deyıyola. Bıze toprak do gerek. Uç tane adam gosgoca gole sahıplenmlş. Devletın bı golu da onlar tabl. Zenginler. Bız aha bu beş goy billeşseg, sahipiensek şu gole, ontarın odlerl sıçar. Gur sak gooparatıfl. Ama balıktan vergi verceniz deylyola. Kım dıyor? On gun önce maliyeden geldile. Goy gafesinde oturduk. Maliyeden gelmişle. Gendılerl dedile. Golü devlet belkim bize verecemls. Devletin olunca, bizi zorla çalıştıracalaomış. Devlet bizi zorla balıkçı yapacaamış. Balıktan vergi alacaomış. Hemen Ankara'ya blr telefon. Yok Malıye Bakanlığı'ndan burolara gelıp koylulerle konuşması icln görevlend.ren tek bir kişl bıle yok. Adamlar «Mallyedeniz» dıyoriarmış. Öldürmek, sakat bırakmak yeri ne. demek artık yeni yöntemler gelışıyor Anadolu'da. Günun en cok tartışılan konusu «vergileriı dıle dolayıp köylunün ıcıne kurt duşurmek ve bır hesaba gore golu kurtarmak. Beşpormak Dağları tam burada kayalaşmış. Vahşileşmış. Kapıkırı köyu ışte bu kayalar uzerinde yükselıyor. Kapıkırı, Ba fa Golü'nun etrafında serpılmış beş köyden bıri. Koyaların üstune oturmuş ev nıyetine kulubeler. Tam karşısında da. gölün ortasından biten Herakl'a kalmtıları. Bakımsız. Anayola cıkmak Içın taşlara karşı yeniden bır savaş veriyo ruz. Ama, ne gam. Narlar clcek acmış. Zeytınler döllenmış. Doğanın bu en güzel olu şumu. Canlıltk. Değışim. Yaşa mak. Artık birbirmlzln dlllnl cok ryl anladığımız Zıraat Mühendısi Veysel Yetkln zeytin ağac ları arasından gölün kıyısındaki zeytınyağı fabrikasını gosterıyor Gölün kıyısına bu fabrlka yı yapmak gole ıhanetten başka bır şey değıl. Fabrıkadan cıkan asıiler gölu, dolayısıyla balıkları zehırhyor Kımsenın umumnda bıle değıl. Gölü cevrelıyoruz. Işte, Işte bir su kuşu Doldı Ağızda kücük bır balık. Yukseldı. Bır hâre, oldu bin hâre. Aynı olay Gölkaya Köyunde de yınelenıyor. Köylüler bır ko operatif kurmak Istıyorlar .Muh tar kuruluş İCın Aydın'a başvu vuruyor. Kurulma iznl çıkıyor. Ancok. kooperatıf. koylunün bu en lyi orgutlenme bıclml, ca lışmayo başlamadan geri kalıyor. Çünku, kurulduğu anda cvergi aiınocak» teranelerl koy lüyü korkutuyor. Boylelıkle, koylunün örgütlenmesl onleniyor. Güctenmesı ve gölde hep blrtıkte balık ovlanması engelieniyor. Köylerln tümünde aynı dıl. Aynı yakınma. Ne olsa tMalryeıden bılıyorlar. Buralarda «devlet eşlttlr maliye» olmuş. Maliye dedıklerinde. as lındo devletten soz edtyorlar. «On giin once maliyeden geldile. Göy gafesinde oturduk, Maliyeden gelmişle. Kendileri dedile. Gölü devlet belkim bize verecekmiş. O zaman bizi zorla çalıştıracaklarmış. Balıktan vergi alacaklarmış.» Köylüler böyle söylüyorlardı. Ankara'yı aradık. Maliyenin burada görevlendirdiği tek memurunun bile olmadığını öğrendik. Demek şimdi sakat bırakmak, öldürmek yerine yeni yöntemler geliştirıyoılar. Bu dönemdekl gelışmelerl, F. Almanya'da ıkı yıl kaldıkton sonra. yurda donup, Ekstaş'da caiışmaya başlayan bır ışcı ortak (K D) şoyle anlattı: «Bir yıldır bu fabrikada çalışıyorum. Yonetim Kurulundaki dort Sarıyahşi'li ortak, belediyenin teşvikiyie karar alıp, genel mudurumuzu Işten uzaklaftırdılar.» Yerel gazeteci Muharrem bey ıse şunları soyledr «Halk, ortaklığın Genel Müdurunu cok tutuyor, kodamanlar ise onu harcamaya calısıyorlordı. Beledlye'nin yegâne gayesi suydu. Ekstaş'ı dağıtmok, Tuzmak'ı (yorede ıkıncı b.r ışcı gırış'mı) dağıtmak ıstlyorlardı. Sermaye yanhsı bu tutucu ve egemen cevreier yukarıdan bır kodaman getirıp, işclierin bu fabrikalarına sahıp cıkacoklardı. Oncelen, «Bu fabnkalar ı'lâs edıyor» dıye soylentıler cıkarma yoluna gıttıler. Boylece yok pahasına fabrikaları almak Istiyorlardı. Daha sonra kaba kuvvete, zo dürü Kuridus1 be/den mek ıstedık Yonetim dıye başladı scze: dınlesorunu Göl kenanndakl lokantalardan blri. Adam bizi donsuz gönderdi Soke'ye. Bizim de tapumuz var. Dört beş koy biz bu golden yararianıyoruz. Beyler her tarafı bağlamış. Devlet senelerden beri var. Ankara'dan karar çıkıyor. Soke'de kayboluyor. Şimdlkl durum öyle değil. Devlet elkoyarsa, lyı. Devletin elinden blr şey kurtulmaz. Tartışma uzuyor. El koyobılir mi, koyamaz mı. Ancak. herkesın bırleştığl tek nokta var. Kooperatifleşmek. Koylu öylesine yatkın ki bu duşunceye. Sercln Koyünde 1972 yılında bir kooperatif kurulmuş Köydekl 145 kişl kooperatıfın orta ğı. Goruyorlar nasıl somüruldüklerınl, careyi de kooperatif ler altında orgutlenmede buluyorlar. Serçın Koyündeki, golün öte yakasındakı bır koydekı, kurul muş kooperatıfın başkanı Ferıt Ozcan: Balığı yokalıyorduk. Para alamıyorduk. Bey yakalıyordu. Zengın oluyordu. Yakaiadıgımızda zaten hırsızlık suçuyla mahkemeye de duşuyorduk. Sonra serbest bırakıyorlar. Ama, mahkeme... Git • gel .. Sonra duşunduk. Kooperatif geldı kendi aramızdan. Beye karşı mucadelede blrleşelim, dedık. Oyle de oldu. Bız birleşince goldekl beyler bizi golden otamıyor. Sayıyla yendık, dağıttık gol beylerini. Sazanı, levreğl kayaflara satıyoruz. Yılan balığını İzmir'deki Ihracatçıya goturüyoruz, Biz kayafa balığı 70 llradan satıyoruz. O 200 liradan satıyor. Aracının adı bu yorede «kayaf». Orgutlenmenın nedenı, ozu ve sonucu en yalın bıçımde ancak ışte olayı yaşayonlarca dıle getırılebılır. Kooperatıfın başkon yardımcısı Mehmet Yıldız. Koyde şimdl özel mulklyet ağır basıyor. Kredi bulursak, kooperatıfin malı olacak takımlar, kayıklar, aglar. O zaman ortaklaşa kullanacağız. Devlet elinı uzatmalı, bu mucadelede bizden yana olmalı. Ama, şimdiyecek hic olmamış ki... Köy Işlerl ve Kooperatlfler Bakanı Ali Topuz bu konulardan sorumlu klşi hükümet lclnde: Ulkemlzde uretlm lllşkllerinin halkca ve hakco blr dogruituda değlşeceğl yeni bir kooperatifçllik modeiıne geçllecektir. Bu modelin sıyasal adı Demokratlk Halk Kooperatlfçlllği, kuramsal adı ise, Uretim Kooperatifçiliğidir. Bu vaklaşım uyarınca Demokratik Halk Kooperatıfleri tarımsal uretiml arttıracak, tarımsal artığı sanayle aktaracak ve boylece ortaklarına daha ileri duzeyde gelir sağlayacaktır. Demokratik Halk Kooperatrfleri İcln benimsediğlmlz bazı ana ilkeler şunlardır: Uretim planlaması yapılacaktır. Toplumsal uretime geciş ozendırıierek desteklenecektir. Tarımsal girdiler kooperatif mulkiyetlnde tutulacaktır. Topraktaki blreysel mulkiyet, koyluyü kendi mulkune tutsak etmeyecek bıcimde korunacak, bu mulkiyet, koylunün toplumsal uretime ka tılması icin bir arac olarak değerlendirilecektir. Ne zaman olacak bunlar? Uygulamaya bu ay lclnde gınlebilecek bir bieimde ve hızdo calışmalanmızı surduruyoruz Işe nereden boşlayacaksınız? Uygulamaya gollerden ve akarsulardan başlayacağız. Bu nun nedeni, gollenn ve akarsu ların strate|ik oneminin yanı sıra, bakanlığa geldiğlmde ilk guçlu, orgutlu ve kararlı istemln bazı gollerımizın cevresinde yaşayan koylulerimlzden gelmiş olmasıdır. Gollerimizde ve akarsularımızdo kamu mulkıyeti gecerlidır. Devlet bun ların kullanımını behrli yontem ve surelerle devredebılmektedır. Gollerdeki işleyiş, Os manlıların 19. yuzyıl basında çıkcnlan Arazp Kanunnamesinden onceki donemde hemen tum toprcklar İcin uyguladıkları modele cok benzeyen bır yapıdır. Bu işleyisın tek ayrıcalıgı Aydın ve Muğlu lllerl icme gıren Bafa Golu'dur. Bafa Golunun de otekl göller glbi, kamu mulkiyetl lclne girmesi gerekir. Bu konuda gerekli cahşmalar hızia sürdürulmektedir. Demokratlk Halk Kooperatlfcl iığmın gollerdeki ıslevisınd» KENDİLİĞİNDEN BİR SÖYLEŞt ' Pınarcık Köyu'nde kır kahve sine çıktık. Genc. yaşlı on onbeş balıkcı. Hepsi birbırinden dertll. Hasan Artun: Gecen hafta yine ağları topladılar. Malzemeleri, takım lan caldılor. Tekneyi d« botırdılor. Butun davolorı Sakızburnu Dalyonı'ndon bolığı diyorlar. Göl sankl onların tapulu malı. Biz sımrdan öteye geçmtyoruz. Acımızdan olelim ml. Suleyman Tosun : Esklden golun her yerlnde su ustunde kimseyl gezdirmezdi bey. Geleni vururdu. Son birkac yıldır izın veriyor. Cunku, Bafa Köyü beledlye oldu. Golde tutulan balıktan belediye vergi kesiyor kilo başına. Belediyenln kestiğl verglden gol sahiplerl pay alıyormuş. Gölde bey onun içln lcine çekilmiş görunüyor. öyle dfyor lar. Mustafa Akar: En lyisi kooperatifleşmek. Golun serbest avlanması gerek. Kooperatif oisun isteriz. Hic olmazsa, herkes sahlbl olur .öyle .sahipsız boktan iş ol maz. Balık İtalya'do 470 liraymıs. Burada bize 60 llra veriyorlar. Onlar alıyor. Dövlz de getirmiyormuş. Ne lüzum var. Devlet satsın. Devlet dövlz kazansın. Abdullah Şen: Evvelce kooperatif cok o lursa, ülke komumst oiuyormuş. E, tarım kredl var. Tuke tlm kooperatlfl var. Hep var Işte. Onlar senelerden beri ko munist olmomış da, şimdl ml olacak. Blz balık icln kurunca mı, olacak. Oevlet gole el koyabılır mı? Bırden bır sesslzlık. Başlar dıkleştı. Aynı anda, hep bır ağızdan: Göle ml? Devlet mi? Göle mi? Göle mi? Tapusu yar. Tapusunu *..« avlonmo araclorı kooperotıfle •~~ ra boş vurdular. Şırketin genel rın mulkıyeti altında tutulacak ~T* mudurunu Almanya'da gurbet ve üyeler yonetım kurulunun s : ellerde Genei Kuruldan bir gun hazırlayacağı genel kurulun o oncesi parayla tuttukları silah naylayacağı bır uretim plânı ~ lı kabadayılara dovdurduler. uyarınca bu aracları kullana ss; Gozluğünu kırıp, elindeki cancaktır. Bu İşleyiş icınde yara ^ Z tasını zorla almaya calıstılar.t tılan gelırın paylaşımı ortaya «İŞÇİDEN konan emek değerıne gore o = = KORKUYORLARDI» lacoktır. Bu gırışımler ve koylunün S S Muharrem bey, kerpıc gabu durumu karşısında gol bey ^ S zete bnasındakı odasında bir 7 lerı ne duşunurdu Onu oğ S S yandan ertes1 gunun gazete renmek icm tapuda odı ge S S provalarını denetlıyor, bır yancen k|şılerle tooğlortı (kuronaya : y = ı . doı\*tia konusma«ıaı coşkuyla calıştık Hıçbirını verılen adres rz: surduruyordute bulamadık ne yazık kı 5~ «Kaba kuvvetle, sopayla g e Doğruca tum kavganın kop== nel muduru yerinden uzaklaştuğu Sakızburnu Dalyanına vı.r ^S tırarak, yerine kendüerlnden blduk Cevrede köylüler «sakın == rıni getlrip, buyuk emeklerle uglrmeyin, gltmeyin oraya* de= retime gecmiş bu Işçi fabrikadılerse de, Soke Mılâs yolu = larını yemek Istiyorlardı. Yok uzerınde tom Dıdım'e sapan yo5j^ pahasına fabrlkayı k a p a t a c a k lun karşısındakı kavşaktan dal^ = lardı. Onların korkulu ruyası dık ıcerı. 500600 metre sonra = şuydu. Ekstaş ve Tuzmak her Guney Amerıka tıpınde, f'lmler == iki işci şirketi de uretime geçde goruİ9n bır çıftlığın onun= miş ve Şereflikoçhisor'da blr deydık. Genış kenarlı şapkası, = ışci grubu olusturmustu. Bu ayağında poturuyla bıyıkları = işciler DlSK'e bağlıydılar. Işsarkık yağız bır adam kâhya = ciden korkuyorlardı. Işcı bize tBeyler cok az gellr bu ^ = oy vermez dıye korkuyorlardı. raya. Senede bir Ikl kere fi = : Bu nedenle dc fabrıkcları ele lân» dedı ve sordu: == geçirmek Istedıler. A m a cocuk Ne arıyorsunuz burada' == (ortaklığın genel muduru) Balık alacaktık da. . =: cok dayandı ve yılmadı onlaÇıftlığın ana btnosının 6te = = rı yıldırdı. Çunku yerel halk d a , sındekı kuçukce bır kulubeden işci de kendısını tutuyordu Orıkı kışı cıktı. Ellerınde durbun taklıgın genel muduru Kuddulu tufek. Bizden yana boktılar, ~ sl beyin gecen yıl Almanya'dakâhya başını sallodı. dolyana kı genel kurulda buyuk ve ezıdoğru yuruduler. Koca kurt ko ci bir ustunluk sağlaması uze peklerı oğle sıcağı dınlemeden ~ rine, egemen cevrelerin umutortalardo dolaşıyor Kulaklarını ^~ ları kesildi Bunun uzerıne kodıkmışler. ^E damanlar T U Z M A K ' ı n yonetim Bey burada mı? Yoksa, kurulunu ele geçirmeye ve d u nerede bulobillriz? ^ şurmeye calıştılar Genel Ku Beyı fılân bulamazsıntz. • rul ve Yonetim Kurulu icin inBu mevsımde burada balık fı c e hesaplara gırfştıler. A d a m lân da yok Ikı üc sozan kal ~ doland'rıp, bazan gunde 75 vedı icerde. Onlar da satılık de • ^ k â l e t n a m e topladıkları oldu Ye ğn rel holka ıse, ya «Bu fabriKalaKulubelerın arkasında işte • rı kuranlar komunısttır» dedıler ışte şu unlü Sakızburnu Dal ^ 5 ya da «Bu fobrıkalardan cıkan yanı Balıkları burada tutmak damanlar bıtk lerı ve hayvanlaıcın tum «tesisler», teknık de * n oidurur» diye konuşmalar yımıyle «kuzuluklar» temızlenı S 5 yaptılar. Oysa, bunlardon hicyor yeni donem ıcm Dolyanın bırının dızlerı tutup da bir debaşında da her saat ıkı tufeklı ~ f a olsun bu fabrikaları gornobetcı. zzz meye gıtmemiştir.» Cıktık Dalyanla koyler ara^S Yeel «Şereflikochısar Çensındakı uzaklık arabayla en cok gel» gazetesınırı sahıbı ve yayarım saat. Yavaş yavaş kara ~" zan sozlerını şoyle surdurdu. rıyor hava Bellı kı, yağmur ıne • «Beledıye'ye gıttım», neden cek. Çıftlık kavaklar arasın ~ partızaica hareket edıyorsuda. Koyler uzaktan seçılmıyor nuz, neden genel mudur Kudbıle, Yok sankı. Sankı tyok huk dusı beyı duşurmek ıstıyorsumunde» herşey. Anıden Hılmi nuz» dedım «Bu cocuk ne yap Yavuz'un dızelerı takıldı: mak ıstı/orsa, Şereflikochısar «acı, yok hukmundedir ( . ) ve gurbettekı ışcı cocuklarıolum, yok hukmundedir ...) • 2 : ^5 mız ıçın yopmak ıstıyor, bır ba sevda, yok hukmundedir». ca tutsun, cocuklarımız ış sainse şu yağmur Dolu dolu hıbı olsun dıye çahşıyor» deSıııp supurse, ne varsa «yok r"T dım. Eski bır oğretmen olan hukmunde » ^S Beledıye yoneticileripden bırıne YARIN KOOPERATİF de şunları soyledım: «Hem GORUNUMUNDEKİ •~ Kuddusı beye talebem dı/orAĞALIKLAR. sun, hem de yaptıgı ışı gorun= = ce kendınaen. dunyandan ge^= Ciyorsun. Da,cnomıyorsun Ta13 SULH HUKUK • lebem dıyorsun. onu hic desHAKIMLIĞINDEN EE: teklemıyorsun. Ama yarın ona ILAN mınnettar olacaksın Herkes ~ ektığını bıcer Ekseydın bıçer978/105 dın Yarın mıl'eîvekıll'ğı ıcm a Anne ve babosınm olü^u ES daylığını koyacaksm. Bugun sebebıyle hacredılıp kendısı Kuddusı beyın kendısıni cok se r e amcası Temel Ayd'n ın ŞE ven 5 000 ışcısi var Bunların vası tayın edıldığı bılahere • burada yakınları, cocukları ve obisı Şukrü Aydın'ın rüşte •5 aılelerl var. Yorın b j sayı daermesı nedenıyle omccsı * ha da ortacak. Talebem sen gel vası Temef Aydın ın vasılıkS5 dıyeceğıne. baltolıyorsun onu » ten affı ıle abısı Şukrü Aydın'ın kucuk SJ^ran Aydın'a j= MENFAAT DUYGULARI vası tayın edılmes ne 5 6= EKSTAŞ'ta 1976 yılında gö1978 tarıh ve 978/105 say lı ^= rulen yonetim bunalımının nekarar verılmekte t'9/fıyet r zzz denle mı, ortcklıgın Genel Muılan olunur 13 6 973 Basın. 4415 8792 =f ^^ ~SŞ •~" = ş= ~~" xzz ~~* = SS sr: buroları İşci şirketlerlnin bas belösıdır. Işcı ortaklıklarının işci şirketlerinde dernekçllik llkesl egemen olunca, der ana felsefesine ve toplumsal yonelimlerine ters duşme eğınekçiliğin gerisinde mevzilenliml beliriyor çoklukla bu buromiş siyasi kanaatler de oiuyor. lorda. işci ortaklıktarı basarıOrneğin, işletmeyi ele geçirlı olup, uretime gecince, şırket mek için ceşitl! hesaplar yapıtanınmaya ve un yapmaya baş lıyor Vekâletnameler toplanıyor durmadan İşcileri Genel lıyor. Bu buro>crın başında buKurula çağırmada, ortakların lunanlar da, işci şirketlnin ayurt dışında calıştıkları blllne dından yararlanarak çeşitli a «Blr yonetim tartışması oldu. Amator heyecanlar durulduğu zaman, nema ortaya çıkınca bazı menfaat duyguları belirgınleşmeye başlıyor. Amator safhada, ilk heyecan a^amalarında dayanışma llkesinin egemen olmasma karşılık, nema ortaya çıkınca yerınl çeşitli kullslere bırakıyor Dernekcllık ilkesi egemen oiuyor. İşci şirketlerinde, yonetimde uzlaşma saglanamazsa psikolo|ık sorunlar ortaya çıkıyor. Sabancı'yı ele olın, malın sahibldir. Atmak mumkun değil. Oysa bizde ilk kurucuların hic blrlnin garantisl yok. de, yonetim kurulu üyeleri orasınaa gorulen kımı cotışmalorın da etkısı olmuş. Bunların başında, ortaklığın Alman ya burolarının kapatılması konusu gelmekte Yonetim Kurulunda gorev alon kurucu ışcılerden bazıları, bunları kendi kışısel ciKarları doğrultusunda kullanmak ıstemışler. Ortaklığın Genel Muduru de bunları kapatmış. Bu evredekı gelışmelerı bize şoyie acıkladı. «Almanya buromuz Iş yapmaktan cok, işci ortaklor tarafından çokça tenkide uğrayan blr birlm halıne gelmiştı. Yone tim Kurulu uyelerımlzden bazıları bunları kendileriyle ozdeşleştirdiler. Aslında, Almanya Işçi şirketlerinde yonetimde uzlaşma sağlanmazsa psikolojik sorunlar ortaya çıkıyor,, L İ Teslslerde kullanılan yerli yapım makinalar... billne, mektuplar Turkiye'deki adreslerine postalanıyor. Ya da yurda donmuş ortakların, dışa rıdaki adreslerine gonderiliyor Psikolopk etkenlerin de, dış etkenlerın de rolu oldu bunalırtıda Particılık girdi işin içine. Yonetımle ilgıli kararlarda partiye bağlonma eğilımi belırdi. Ortaklanmızın ısım ve adreslerinı havi listeler beledıye cevrelerinın elinde dolaşmayo başladı Ben ayrıldıktan sonra ortaklığın yonetımı Dİr yıl sureyle onların elinde kaldı.» EKSTAŞ'tan nasıl ayrıHıği sorusuna şu yanıtla karşılık verdı. «İdare heyeti yedl kişiden olusuyor. Dort imza ıle benl uzaklastırdılar. Son Genel Kurula kadar da devam ettiler. Bu bır sene zarfında yeni bır ıs tutmadım Ihskımı de kesme dım. Nisan'da olması gereken Gsnel Kurulu ekim'e attılar. Benı bır işe gırerse bir daha gelmez dıye dusunduler. Ama, ortaklığın isci tabanı benı tekrar goreve getıroı » «ALMftNYA BUROLARI IŞCI ŞIRKETLERININ BAS BELASIDIR» EKSTAŞ ın Yonet'm Kurulunda bu yorae bır karann Cikmosındo, crtaklık c şı baskıların yaiısıra, ortanlığın ıcın racı işlere girişlyorlar. orneğin, coğu basarılı işci şlrketlerınin Almanyo buroları, şırketin adını kullcnarak exportlar açıyor, uçok bıleti sdtıp işcllerden komlsyon adı altında pa ra topluyorlar. Uçak kaldırıyorlar. Asıl amaçlarmdan sapıp, yozlasıvorlar. Şirketimizin bir saygınlıgı, bir potansıyell var deyip, bunu ıstlsmar edıyor lar Kısacası, Almanya buroları bıreysel çıkarların blr aracı ha line geliyor. Kolaylıkla. Bu olgu, şirkete ortak olan ışcıler arasında çesıtli huzursuzluklara, şirkete olan guvenlerini yitirmelerıne ve aralarındakl dayanışmanın zayıflamasına yol açıyor. «Adamlarımız para y'iyor» diyorlar Ayrıca cok sık gorulen bir olgu da, dışarıda şirketlenn adını kuüanarak, «Traktor ıthal ed voruzs diye para topluyorlar. Orneğin, bir işci şirketi olan Turktur'un odı nı kullanıp, liste yaparak para topluyorlar. Iscıler Turktur'a, Turksan'a guvenıyor. Ozetle, dış buroların denetıml cok zor. Her ay gıdılemez, gıdilse bile ortaklık icin cok masraflı olur. Ekstaş'ın da otekl orneklerde oldugu gıbi, bu şekılde yozlasmasını istemediğimizden Koln burosunu kapattık » YAR:N: t EN ÖNcMLI NEDEN