Katalog

0N COIHURÎYET 15 HAZİRAN 1978 Laos, Sovyetler Birliği, Çin ve Vietnam tarafından nüfuz bölgelerine ayrıldı Ülkeyi ziyaret etmek isteyenlere genellikle Moskova'ya da Hanoı'nin onayından sonra vize veriliyor. Çin sınırına yakın bölgel«rde ise okul ve yerel yönetimler Çinlilerin denetimi altında. mek ıçın Sovyetier'le Çin den gelerı oskerı ve ekonomık yardımı mınnettarltklo karşılıyordu Aslında Pathet Lao, ABD nın oestekledığı renme karşı zoterı Sovyetler ve Cm'den aldığı yardımlar sayesınde kazonabtimıştıı Bu orodo başlongıcta, Çmlı ve Vıetnarnh uzmanlcnn, sosyalıst toplumun kurulmasıno yardımcı olmaları da memnunluklo karşılanmıştı Ne var kı zaman çectıkce ozellıkle Vıetnam'lılann yardımcı rolunden sıyrılarak buyruk vermeye bcsladıklcrı gorulmoştür KUKİ.A Bnşbakan Kaysone Phomvıhane nın en yakın ycrdımcılarının bıle Vıetnamlıların her ışe karışmalarından yakındıkları b Idırılmektedır Halk arosındo ıse Başbakana «Hanoi'nın kuklosı» adı takılmı? ve kendtsıne karşı ceşıtlı suıkast gırışısımınde bulunulmustur Vietnamlılar Hona Pham bolgesındekı pınnc ta'lalarına el koyarak urunu Vıet nam a göndermışlerdır Başkent Vıentıcnp'dan guneye gıden yollar ıse V.etnam cskerlerı tarafından denetlenmektedır Bu orodo Pathet Lao askerlerı ıle Vietnam askerlerl crasında cotısmaların da gıderek sıkloştığı bıldırılmektedır. SOVYETLER Öte yondan ülkedekı Sovyet uzmantarının da halk arasında sert tepkı yarattıgı bıldrılmektedır Boşkent Vıentıane'de halen kılıt mevkılerde 300'den cok Sovyet uzmanı bulunmaktadır Sovyetler ayrıca ulkpde bır dızı torımsal ve sanayı proıesınde calışmaktadırlar Laos hukumetı pırırc et. sılah vs cephane aldıq Sovyetler ıle ıyı ılışkı surdürmek ıçın buyuk ozen gostermektedır Ancak hukumetın Moskova'ya bağlılığına karşılık halkın ül Kedekı Sovyet yetkılılerıne duyduğu tepk' gıderek artmal'tadır Loos'lulor özellık'e Sovyet yBtkıi'lerın fazla yemek yemelerıre sınırlenmektedırler Bır Laos'lu şoyle demıştı Fransız'lar gunde yarım kilo, Ameriko'hlar gunde bir kılo yerlerdi Şımdı Sovyetler isegünde ıkı kılo yıyorlar ve bırşey koîmıyor.» Bu arada ıkı Sovyet yetkılısı de karaborsa yaptıklcrı ıçın Moskova'ya oerı çağrılmıştardır. CİNLİLER Ç'n'lılere karşı duyulon tepkı ıse şım dılık Sovyet uzmanları ıle Vıetnamlılarn karsı duyulan tepkı kadar guclü değ Idır Ancok Pekın'ın de Çin sınırına yakın uc eyclette etkınlığını artırdığı görülmsktedır rialen Laos to 3000 20 000 arasında Çin lı büunduğu tahmip edılmektedır Çin sınırına yakın bolgelerde okuHarla verel yönetimler, 15 blne yakın sıyasal mahkumun yenıden eğıtıldığı kamplor Çın'lılenn denetimi altındodır Ancok Çın' 'ıler başkent Vıentıane'da cok dıkkatlı davranmakto ve ortalıkta fazlo gorunmekten kaçınmaktadır. (Dış Hoberler Servısı) Seçımlerde oy sayımı ışlemı ıkı Oevlet Başkanının huzurunda yapılıyor San Marıno'da.. Gün«Y Dogu Asya'nm ufok üikes. Laos'un Sovyetier, Çin ve Vietnam tarcfmdan nüfuz bolgelerıns ayrıldığı bıldınlrnektedır Newswe«k dergısının uzak dfigu muhabırının bıldırdıuıne gore, Laos to ıkı bucuk yıl önce solcu reıımın kurulmasındon bu yona gecen zomon ıcınde ulke Sovyetler Cın ve Vıetnam'ın denetımınde üc ayn bolgeye bolunmüştur Yabancı bır dıplomat son zamanlarda Laos'u ziyaret ettıkten sonrc «Merkctzı hukumetin egem«n olduğu tok y»r ba»k»nl VJentione» uemıştır. Vıentıane'de bıle merkezı hukümetın ne derece egemen ol duğu tartışmo konusudur. Orneğın Laos'u ziyaret etmek isteyenlere vıze genellıkle Moskovo yo da Hanoi'nın onayından son ra verılmektedır Vıentıane havoalonında uçak seferleri Sovyet uzmon ve teknıs yenlerının denetımınde yapilmaktadır Vı etnom'lı uskerl pılotlor ıse kırsal bolgelerdekı asılere karşı, savaş ucoklartnı kU lanmaktarfırla' önemlı Bakanlıklonn coğunda ise Sovyet ya da Vıetnamlı uz"nonlor bulunmaktodır. Loos'to Pathet Loo, ıktıdara g»lebıl DÜNYANIN • 677 YIL ONCE KURULMUŞ DÜNYANIN EN ESKI CUMHURIYETİ EN KUÇÜK SAN MARINO'DA YAŞAYAN 20 BIN KİŞI, 6 CUMHURIYETİ AYLIK BIR SÜRE IÇIN SEÇILEN 2 DEVLET BAŞKANI TARAFINSAN MARINO'DA DAN YÖNETILIYOR. SEÇİMLER MARKSİSTLERE İKTİDAR YOLUNU AÇTI unyanın en eskı ve en Kucuk cumhurıyetı olan San Marıno'da bır sure once yapılan seçımler sonucu ulke, yenı Dır doneme adım atmıştır Secımlere ılk kez ortak lısteyle sosyaıtst ve komunıstler San Marıno parlamentosu olan •Buyuk Genel Konsey»de çogunlugu saglamışlar ve toplam 60 sandalyeden 31 ını kazanmışlard.ı Italık yanmadasmda üalyo nın cevrelediQ bu 60 kılometrekarelık alan uzerınde 20 bın k'Ş nın bağımsız olarak yascdıgı bu ulkenın yazgıs uzun yıllar Hırıstıyan Demokratlorın elınde bu lunmaktaydı Ancak partamentoda çogunlugu sosyalıst komünıst oırlıgıne kaptırar. Hırıs'ı yan DemoKrotlar, secını sonucıarıno gore % 42 lık oy oranıyla ulkenın en buyuk partısı unvanır.ı korumuşiar ancak nısbı temsıl sıstemı nedenıy le 26 sandalye kazanmışlardır Hırıstıyan Demokrat Partı 1957 yılından bu San Morıno Komünıst Partısının 72 yaşındaM lıden Gasperonı. D yana ulkeyı ya tek başına, ya da seçım oncesı gıbı Sos/alıst Partı ıle koalısyon kurarak yone1mıştır Ne var kı geçen yi| kasım ayından berı. 5osyalıstler, komumstlerın de yonetıme ortak o1nmsını ıstemışler, omo Hırıstıyan Demokratların bu ıstemı recJdedınce koalısyon ıçınde başgos teren huzursuzluk, ortaklıgın dagılmosına nede ı olnıuştur 301 yılında Marıno adlı bır rahıb'n kurduğo Son Morıno Çumhurıyetının yonetım şeklı dun,anın hıcbır yerınde yoktur Ulke «Buyuk Konsey»ın uyetennden 6 aylık bır sure ıcm secılen 2 başkan tarafından yonetılmektedır Her başkanın veto lakkı vardır Baskanlardan bın. dığerı nın kabul etmedıgı bır yasa cıkarmaz, yanı bır veto hakkı soz konusudur Yıllardır sjregelen bu yontem, Cumhurıyetı felce ugrattıgı veya uğratabılecegı duşunulse bıle, geçen 16 yuzyıl, bu ve to hokkının goruş ayrılığına değıl lıgıne yol açtığını gösterTiıştır akslne Işbir Halkının bağımsızlık ıçınde yoşadığı San Marıno Cumhurıyetı. 2 Dunya Savaşı sırasında 100 bın surgünu barındırmıştır Dış ulkeıerde yoşayan San Marınoluların sayısi y&îîloşık olara/ ulkede yasayanlar kadardır Dışarao yaşayanlar yurttaşlık haklarını koruduklar. gıbı eşlerı ve cocuklarına da bu hakları geçırebılmektedırler Son secnler sırasmda Hırıstıyan Demokratlar, Sosyalıstler ve Komunıstler buyuk caba ve parn harcayarak ozellıkle Fransa Belcıka ve Isvıcre de oturan San Marınoluları oy vermelerı ıcm uıkeye getırmışlerdır Yenı seçım sonuclonna gore yonetımde yer almaları kesınleşen Komumstlerın Hırıstıyan Demokratları da yonetımde gormek ıstedıklermı açıklamaları ulke yonetımınde koklu degışıklıklerın olmayacağını gostermektedır. Ulkede ozellıkle seramık ve lıkor endustrıs' gelışmıstır Turızm po'ansıye'ı de aaha cok tunı ulkeye hakım olan ve 750 metre yuksekliKtekı Tıtan denılen kayolık bolgede yoğundur San Ma rıno'da 1500 turıst aıles.ne îgül yaptırabılecek olanaklar vardır Ancak otelleîaekı yatok sayısının 1000'den az oluşu turızm sektorunu baltalayabılecek duşuncesı venyorsa da her yaz ulkeye 2 mılyon turıstın gelmesını engelleyeme mektedır (Dış Haberler Servisı) JAPONYA MEKTUBU SavurUtiösl* yolunda yeni adımlar Atila KORYVREl okyo Japon Ceza Mahkemelerl Usu! Hukuku nun 289 maddesı kesınlıkle vurgulanmış «Sanığın yaşam boyu hapıs, ölum c«zası veya uc yıldan fazla hukuralutuğunu gerektirebilecek davalar, savunmo avukatı bulunmadon başlayamaz» Yasanın bu maddesıne dayanak olan Japon Anayasası'nın gecerlı 37 moddesı ıse şoyle demekte «Cezo davolorındo sanık her zaman avukat tarafından savunulmak hakkına sahlptir.» T Bır yasa tasarısı var bu günlerde Jopon Parlamentosunun gundemınde v» Baş Yargıç Masao Okahara bu tasarının yosalaşmasını savunur durumda Japon basınına yansıyan soylevlerıyle Konu tasart tCeza Mahkemelerl Usul Hukuku Ile llgili Geçıcl İstısnal Hukumler Yasası» veya anlaşıhr bır d Ile. «Savunma Avukatsız Yargılama Yasası* olarak bılınıyor Yasayı hazırlayan ve savunanlara göre, yosanın hazırlamşındakı ona neden «bir avuç «orumsuz avukatın duruşmalan g«c*tirmek veya cıkmaza sokmok icin duruşmalara şu *«yo bu nedenle katılmamaları». Konuyu a/rıntılarıyla bılenlerce gosterılen bu neden. radıkal olarak tanımlanan kışılenn, var olan veya olabılecek davalarında hızlı bır sonuca gıderek. ceza yargısının bır an once verılebılmest Böylece de. denıldığıne gore hızlı bır yargılama yontemi ıle hükum gıyecek olan radıkal veya özentılerımn, yargı organının bu kesın tutumundan ürkeceklerl ve bu ürkeklığın de bır takım oluşumları kısıtlayacağı veya onleyeceğı Savunma avukatsız yargılamo yasası olarok adlandırılan bu tasarının komuoyuna açıklanması. ozellıkle Baş Yargıç Okahara'nın tasorıyı savunucu bır davranış ıcme gırmış olması, Japon kamuoyunda sert tepkılere yol actı. Japonya'daki ceşıtlı baro kuruluşları ve Jopon Borolar Bırlığı tasarının karşısında olduklannı açıklarken, Japon Sosyalıst ve Komünıst Partılerl de kesınlıkle tosarıya karşı oiduklarını. tasarının savunucusu durumuna gırm ş gözuken Baş Yargıo Okahara'nın da derhol görevınden alınması gerektığıni bıld'rdıler Tas^ıya karşı çıkan'arn ılerı sürdüklerl görüşler şoyle özetlenebılır: Yasal anlam ıçınde hangı nedene dayanırsa dayansın, sanığın yargı onunde savunma avukatsız yargılanması, bır anlamda sanığın savunmasının kısıtlanması demektır Bu oluşum ıse, anayasada bu konu ıle llgılı kesın hükümlere karşıdır; oyle ıse bu oluşum bır anlamda anayasanın ıhlâlı anlamına gelır. Bu durum korşısında ucak kacırmak sucundan yargılanan ve yaşam boyu hapsı ıstenen bır sanık, rahatlıkla kendısını yargılayanlaro dönup, «diyelim kî ucok kaçırmaktan sucluyum v» cezam bu; razıyım, ancak benl burada savunma avukatsız yargılayan mahkemenizln sucu Ise anayasayı ihlâl etmek, sizin cezanızı kim vereceV» Veya dese kl. «Anayasayf ihlâl eden bu kurulus, sanık olmanın otesinde hukümlüdur. Bir hukumlunun Is» bir sanığı yargılaması kadar sacma ve yasa dısı birşey olamar» Ne o!aca'<tır bu durumda'' Tncnn ıis llmiı rl.Aor h r nrtrıın iç« tnçnnnın taya koyacağı, Japon demokrasısınm nıtehklerl ıle ılgılı ıc ve dış kamuoyundo belırgın ve olumsuz sorulor yaratacağıdır Koldt kı tasanyı eleştırenlerın ışaret ettıklerıne gore tasarı, yapımcıların dedığınce, sadece radıkal eylemlı kışılenn yargılanmasında kullanılacaktır Ancak tasarı metnının hıcbır yermde bu tasarının radıkallere karşı kullanılacağına ılışkın kesın hükum bır tarafa, ılgı dahı yoktur. Ikıncısı. tasarının soylerııldığı ve savunulduğu kapsam ıcinde hazırlandığı vorsayılsa bıle. ılerıde, yurürlüğe gırdığı zaman herkes ıçın kullanılmayacağının garantısı nedır^ Suç ve ceza ılışkısı uzermde yetkı sahıbı kışılenn bu konudakı goruşlerı ıse değışıktır Bunlara gore ceza. sucun ışlenmesınde bellı bır onlem olmakla bırlıkte kesın değıldır Kesın olsaydı, suç ışlenmesı duracaktı Kaldı kı radıkal, kendını devlete karşı savaşta goren ksş'dır Savaşın getırebıleceğı olumu goze alan kışıye, «senı savunmasız yargılarım veya asorım» deme* buyuk bır anlam taşıma/acaktır kendl değer yargıları Içınde karşıt olduğu duzenın antıdemokratık olma nıtelığını, onun ıçın kanıtlamanın dışında. ÜRDÜN KRALI HÜSEYİN, BUGÜN 4. KEZ EVLENİYOR AMMAN, (ANKA DPA) Ilk ıkı karısndan boşonan ucuncu karısı da geçen yıl bır helıkopter kazasında olen Urdun Kralı Huseyın, ougun dorduncu karısı olan Amenkan osıllı Elızabeth Halaby ıle evlenecektır Huseyın le eviendıkten sonra Elızabeth'ın «Nur El Huseyın» adını alacagı bıldırılmektedır Bu arada evlılık torenıne yolnızca ıkı tarafın yakmlan ı!e kralıyet oılesınm katılacagı Kralın »Senlıklere harcanacak paralorın hayır derneklerı ıle Fılıstınlılere yardım kuruluşlarına verılmesını arzu ettığı» belırtılmıştır. Kral Huseyın ılk kez 1954 yılında kuzenı Prenses Dına Abdulhamıd ıle evlenmış ve uc yıl suren bu evhlığınden Alıye odlı bır kızı olmuştur Huseyın. 1960 yılında bır İngiliz Tuğgeneral ın kızı olan Antomette Gardıyner ıle evıenmış ancak «Muna el Huseyln» adını verdığı karısından 11 yıl sonra boşanmıstı Huseyın ın de bu evlılıkten ıkı oğlu ve ıkı kızı bulunmaktadır Ertesı yıl ucuncu kez Fılıstm asıllı Alıye Tukan adlı bırıyle evlenmış ve kendısıne sonradan ıkıncı velıaht ılan edılen Alı adlı bır cocuk doğuran Alıye, gecen yılın şubat ayında bır helıkopter kazasında olmuştu. San Marino'da 6 ayda bır seçılen ıkı Başkanın and Içme torenı eski bir geleneğe dayanıyor» Yıllarca önce san dıplomatlar buyuk bir yenilık getırmışti başkente Cankaya'da, İnonu' nun koçkunun arkasında bır apartman klralamışlardı, erkekler koğuşu turu bir yo$am surerlerdı, hepsı bır arada oturur, boş vakitlennde pingpong oynarlardı. Ankara'daki ilk Cın Elçisi protokolu de değiştirdi. Koyu renk, elbisesi. Paris modasına da yerleşen Mao yakasıyla smokinlı elcıler arasında ayrı bir yer alır, Çınceden baska dıl bilmediğınden her yere tercümanıyla birlıkte gıderdı Sonra Hoşdere caddesine tasındı elçıhk. Elçi değişll, Çınll kadıniar da katıldı san diplomatlara, şımdı de Cin Dıslşlerı Bakanı geld, ulkemize. Aslında 1974 yılında CHPIi Dışlşlerl Bakanı Turan Guneş'In Çin'e yaptığı yolculuğun korşılığı bu geliş Amo diplomatik çevrelerın yorumu protokol cizgisınl aşıyor. Başbakan Ecevıt, Sovyetler Birlıği'ne gıtmeden once Cinli dostlarımız sarı bir ruzgâr estirmek istıyorlar Turkiye'de ı Ekonomik işbiriiği öneriyorlar Turkiye'deki ortamı bu işbirliği Içln çok uygun buluyorlar. Cm Dışişlerı Bakanının Mılli Sovunma Bakanı Hasan Esat Işık ile gorüşmesi llglyle karşılandı yabancı dıplomatlar arasında. «Savunmo sanayiinde isbırlığ, önerısl mi?» dıy» soruyorlaı Belki de hatırlarsınız, Turkıye Ile Cin arasında diplomatik lllşkiler ılk kez Poris'te başladı. Hasan Işık da Paris elçısrydj o yıllarda. 12 Mart donemınin Ilk ayları, Dışislerl Bakanı Osman Olcay. ama sonra 12 Mart hukumetlerı değişınce Paris goruşmelerinde de dalgolonmolor olduğu soylenır Ankaro To,van't kusturmemeğe caba gostermek Istiyor, usta bır dlrjlomat olan Hasan Isık da bu ca bayı dikkate almadan Turkiye icin gerekeni yapıyor. Cm Dışişleri Bakanı onuruna Konuklar Koşkunde verılen akşam yemeğınde Osman Olcay, Hasan Işık ve Turan Guneş, eskı gunleri yansıtan bır uçgendiler. Diplomatik ılışkileri başlatan ilk Dışişlerı Bakanı, diplomatik goruşmeleri yuruten bır büyukelçı ve Cin'e gıden ilk Dışişleri Bakanı Ilk Cm Elcımiz Nun Eren ise şu günlerde New York'ta. bilıyorsunuz o bankacı oldu sımdı . Turan Guneş'in Cin yolculuğu da haylı ilgınc geçtı hatırlarsınız O Pekin'deyken Kıbrıs olaylan patlak vermiş, Guneş, Cm duvannı aşarak An koruyabilen klşller cok az doğrusu.. İngiliz Elcllığinde Kraliçe Elızabeth'ln doğum yıldonumunu kutluyordu baskentlıler Yemyesıl cimenlerde renkli bir kalabalık, kımının elbisesi renkli. kiminin kişiliğı. Hacettepe Unversıtesi Rektoru Prof Doğon Karan, Mumtaz Soysal'a yaklaştı bir aralık. Sizi psikiatri kursusune onur profesöru olarak çağıracağız, ınsan ılışkilerinde bılımsel yaklaşımı da aşıyorsunuz . Mumtaz Soysal tatlı tatlı gulumsedl, yıllar, olaylar insanları nasıl değiştirtyor, psıkı tanımasını, soruşturmasını, yuzeysel oiçulerle yetinmemesıni dıllyorlardı. Elçilık bahcelerınde boşkentı yemyesıl goruyor insan, ağaclor, cıcekler, cımenler Ankara'nın coraklığını yalanlıyor Beledıye başkanlarının kulakları cmlıyor mu acaba? Onlar yeşilliklerı solduruyor gıdsreK, yollar, alanlor cırılçıplak .. Hafta sonunda Alman elcıliglnın bahcesınd« de yeşil ozlemıni dindirdı konuklar Yoksul cocuklar yararına bır pıyango duzenlendı bahçede. Ağaçların altında bira fıçıları, sosisler kızarıyor, kara ekmekler, balıklarla Bavyera havosı. Başka koselerde çaylar, pastalar, kekler. Bira ya da pasta kuyruğunu gorseydınız başkentliierln gunlerce aclık grevı yaptıgını duşunurdunuz.. Kâğıt tabaklar dolusu sosıs ve pasto kaldı masalarda, savurganlıgımız da sımgelendi biraz1. Danımarka nın Sosyal Guvenlik Bakanı Bayan Eva Gerdal da Ankara'yı Kırmızı gullerle anımsayacaga benzer Hılmı Işguzar ın verdiği oğle yemeğınde sokaklara kadar halı doşenmiş, halıya yuzlerce kırmızı gul serpılmiştı. Kırmızı gullerden bır halı denebılır buna. İşguzar, fantezılerı genls bir bakonımız her zaman Ancak sosyal konuların dıkenleri de gıderek batr, or Bugunlerde goze batan başka dıkenler de var. Politıkacıların cok ozen gostermesl gerekiyor. Çok usto bır bohcevanlık ıstiyor bu dikenleri ayıklamak İcin Ayrıca siyasal bahcelerin nadoslonması gerekiyor yoksa tohumun yeşermesı umutlorın yesermesı beklenemez Bır tek bahçıvanın gucu de yetmez bu dıkenler« bıroz ımece ıster1 ANKARA... ANKARA... ANKA... San konuklar, eski anılan tazelediler, Müşerref HEKİMOĞLV kara'ya donebilmek İcin saatlerce ucmustu . Gecen akşam İngiliz elcılıgınde gordunı Turan Guneş'i Bodrum guneşınde hayll esmerleşmis... Orgeneral Selahattin Demlrcıoglu ıle konuşuyordu Bırl seslendK Hocam cok yanmışsın . Durmadan yanıyoruz, kurtulsak bari1. kul olsak da atrl kursulerıne adaylıklarından blle söz edlliyor değil mlT Profesörler coğunluktaydı ingiliz Elçiliğınde, Ihsan Doğramacı da Paris'ten o gun gelmıs galiba Hicri Fişek, Saıt Kemal Mimaroğlu, Muncı Kapanı Emel Doğramacı ve o gun Senato kursusunrie ortalıgı birbirıne katan Docent Adıle Ayda Polıtıkacılor Boyan Ayda'nın bu son konuşmasının Koruturk'e ıyı bir uyarı oldugunu sovluvorlardı Adovlarını ıvl secmesl icin biraz Espırıler arasmda siyasal yaşamımn öykusunu anlattı sonra, başka bir deyışle polıtikn mnnnnlının kulierl esplendi narıltılarını