19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURlYET 22 NlSAN 1978 Y EDI SANAT EDEBİYAT Tüm dünya 1978 çocuk yılmı yaşıyor 1978 COCUK YILI OLARAK BÜTÛN DONYADA KUTLANIYOR... BU YIL ÇEŞITLİ KlTAP FUARLARINDA ÇOCUK KITAPLARI SERGILENECEK. DÜNYANIN EN BÛYÜK KITAP SERGISI FRANKFURT KITAP FUARI'NDA DA BU YIL BUTÜN ÜLKELERDEN COCUK KİTAPLARI YER ALACAK... BİZ DE DÜNYA COCUK YILI VE 23 NlSAN BAYRAMl DOLAYISIYLA YAYINCILARIN VE YAZAR LARIN COCUK EDEBİYATI KONUSUNDAKİ DÜŞÜNCE VE ÖNERILERINİ YANSITTIK... MEHMETÇİK MEHMET Mehmet BAŞARAN Marianna YERASİMOS Abdullah ÖZKAN (Gözlem Yaytnları) öneelıkl* tlze şu soruyu •ormok Istiyorum. Yayınlarınız özellıkle cocuğa yonelik degil de, çocuğun cevresındekl kişıiere yonelik kanısı uyandırıyor. Bu bir yoyın politıkası mı 7 Kendıllğınden oluşan bır politıka Bız cocuğu toplumdan toyutlamıyoruz Cocuk da bizımle bırlıkte bır yığın sorunu yaşıyor. Bızım amacımız buyükle cocuğu ortak bır yerde buluşturmak Onları birlıkte du şünmeye yoneltmek. Orneğın Vıetnam savaşıyla Hglll bılgllerı Içeren şıır kltabını babayla cocuk blrlikte okusun, kltapların eksığıni baba tamamlasın ıstıyoruz Cocuk herşeyi bilmell, öğrenmelldır. Açlığı. yoksulluğu, kltle ölümlerınl oğ renmelıdır Sevgiyl, dostlugu cğrenmelldlr Yan| cocuk pamuklar ora•ında korunması gereken blr varlık değlldlr. Ona pembe gözlükler verllmemelldir, demek ml bu? Çocuk toplumsal bir varlıktır Deneylerf buyuklere oranla daha az olan bir varlık. Ve bu çocuk belirli bir eğltlmden geçıyor. Bu eğitımln kuralları cocuğu bır bılgı 6entezıne ulaştırmıyor, ondakl yaratıcı gucü gellştirmıyor. Cocuk yayını alanmda yapılocak her turlu çalışma bu boşluğu dolduracak yonde olmalıdır. Çocuklara eleştlnsel blr bakış acısı kazandırmalıdır. çocuğun cevresındeki kışılerı, eğıtımclyı, cocuk bılımcısını, anoyı babayı uyarmalıdır, dıkkatlerl bu alana cekmelıdır, çocuğun cevresındeki kışıleri tartışmaya cağırmalıdır Başta so/ledığımız gıbı cocuk toplumdan soyut değıl Çocuğun sorunlarıyla toplumun sorunları çakışıyor. Ancak çocuğun cocuk olmasından gelen kendıne özgu sorunları da var Orneğın korku, altına ışeme. guvensızlık, arkadaşsızlık, ınsan ılışkılerındekı karmaşık yapının çocukta uyandırdığı denn duş kırıklığı . Bu sorunlorı do ülkemızin ekonomık ve toplumsal sorunlarından ayıramayız. Ve bu sorunların da sağlıklı çö zumü elbette kl. toplumsal ekonomlk duzenm soğlığa kavuşmasına bağlı Gene de blr şeyler yapılabılır Cocuğa sorununun toplumsal bır sorun olduğu ve kendısının toplumsal bir varlık olduğu hissettırllebllır. Cocuk kendinl coğoltabllsın. kendı varlığını kavrasın, aslolan budur. Bızlm somna bu boyutlarla bokmamızı sağlayan bızım cocuk kavramına sınıfsal acıdan yaklaşmamızdır. Bu alanda 01kemızde yeterli teorık bırıkım yoktu Bunun sonucu dunya markslst lıteraturunden yorarlanmak zorunda kaldık llke olarak düşunsel bır alt yapı oluşturmayı amacladık. İNCELEME ANI ARASTIRMA m Erdal ÖZ (Arkadaş Kitaplar Yaytnevi) ş Kitaplar, yayın polttlkasında daha çok Turk yazaıianna, onların yapıtlarına oncellk tanımaya calışıyor ve slzln ellnlzden doğal oiarak pek çok roman, hlkâye, masal metnl geçlyor, gozledlğlnlz ortak özellikler neler?.. Bız Arkadaş Kıtapları olarak. Türkıyemızin sorunlarına açık, toplumcu gercekci bır çocuk edeblyotının oluşturulmasına çalıştık llk kıtabımızın «Nâzım Hıkmet'ten». <Sevda!ı Bulut» oluşu bır rastlantı değlldır. Uc yılda doksan kıtap yayınladık. Bu kıtapların yarıdan coğunun kendl yazarlarımızdan oluşu, ılgınçtır. Cocuk edebıyatını genel olarak edebıyatın dışında düşunmedlk. Bu yuzden de öncelıkle unlu yazarlarımızdan cocuklar Icın yazmalarını Istedık. Yazdılar. Şımdı yayınevimize Türklye'nın dört bır yanından yayınlanmok isteğıyle kıtap metınleri gellyor. Gelen metınlerın ortak yanı şu Toplumumuzun her bolgesınden, her keslmınden sınıfsal celışkılerın alabıldığıne one cıkarı'dığını. çocuklara toplum olaylarının toplumsal celışkılerın sınıf acısından verılmeye çalışıldığını goruyoruz. Metinlerdekl bu ortak özelllğl nasıl açıklıyorsunuz? Bu metınleri yazan arkadaşlar. sol görüşlü arkadaşlar, toplumsal sorunların sınıfsal açıdan çozümleneceğıne inanmış arkadaşlar, dunyaya, topluma, doğaya bu acıdan bokıyorlar. Ancak blr yazarlık özellıği edınmeden, bir usıolığo varmadan yazdıkları anlaşılıyor. Saygıylo ızlıyorum bu çabalorı; ancak ben çocuklara karşı sorumluyum. Sanatsal değerlerln gerlye Itllmesl, toplumsal ozun yeterli sanılması cocuklar içln yazmanın kuçumsendiğl Izlenimi bırakıyor insanda? No dersinlz? Bunun değışık nedenleri olabılır. Şımdıye kadar çocuk edebıyatı adı altında yapılanların çok kotu. çok ucuz şeyler oluşu cocuklar Icın yazmanın cok kolay olduğu kanısını uyandırmış olabılır Bır başka neden, büyükler Içın yozamayan kışılerın anlatmak Istedlklerı şeyleri çocuklara yutturacaklarını sanmolan olabılır Bır başka neden de, sözün blr takım ılkel kalıplar ıcınde, hlçblr sanat. hıçbır bıçım kaygusu güdülmeden yazılabıldığıne ve bunun edebiyat olacağına ınanç olabılır. Dr. Tarhan BOZKVRT (Altm Kitaplar Yaytnevi) Cocuk yayınlarıyla llglll polltlkanızı kısaca açıklar mısınız? Çocuk yayınlarımızı gıderek artırmak karorını geçen yıl vermıştık. Bu yıl bunu daha da hızlandırmayı, olanaklarımız Icınde duşunmekteylz. örneğın. 1978 yılı programında kırk cocuk kitabı Yayınlamayt planlamış bulunuyoruz. Altın Kitaplar Yayınevı. genellıkle klâsık cocuk kıtaplarını yayınlamaktadır. Bır sure sonra bu kaynak tukenecektır. Seçkın klâsık cocuk kıtaplarının sayısı pek fazla değıldır. Yerll yazarların cocuk kitaplarına yoneldlklerlni gormekten sevınclıyız. Ancak baskı sayısının azlığı ve kıtabın ucuz fıyatla satılması şımdılık onlar icın pek özendırıcı duzeyde değıl Bu ışı yalnızca topluma bır hızmet olarak yuklendıklerl kanısındayım. Kersıloştığınız en önemll sorunlar neler oluyor? En önemll zorluk bugüne dek cocuklarımızda kıtap okuma ve kıtap olışkanlığının yerleşmemış olması Elbette ekonomık koşullar kıtap almalarını engellıyor. Hele kırsal kesımlerde bu cok daha olanak dışıdır. Ancak halk kıtaplarının bu bölgelere hlzmet gotürmesı zamanı gelmıştır. Kentlerde Ise sayın öğretmenlerın ve anababaların cocuklarda okuma alışkonlığını oluşturmada buyuk etkılerl olacağı ınancını taşıyorum. Kâğıt. baskı, cılt dağıtım sorunlarına herhalde bır çok arkadaş degınecektır, blr de ben değınmeyeyım. Uzun blr yoyıncılık geçmlşlnlz var, bu alanda deneylerlnlzln sızde oluşturdugu düşünceler neler oldu? Bır yayımcı olarak, bu konudo on, onbeş yıllık blr deneyımız var. Ancok kendımi yıne de yetkılı bır kışı olarak gormüyorum, çocuk yayınları konusunda. Ama bıreysel btr göruş olarak şunları soyleyebilırım: Cocuk yayınları gunden güne daha olumlu bır gelışme gostermektedır. Gerek lcerik, gerekse dış gorunumleriyle çocuklara sevımlı gelecek. onlara okuma sevgısı oşılayacak pek cok yapıt yayınlandı son yıllarda. Yerli yozar ve ressamlarımızın katkılanyla daha da lyıye gıdecefll (nancımı yınelsyeyım. İKİ DERSTEN SINIF GEÇECEK KADAR NOT ALAMAMIŞIN SADECE .. yordu gayrı. Yenılerden Irl yapılı blrhe sokuldu «Sen Mehmet'tın değil mi?» Ses. o madensi ses değil, yumuşamış bıraz «Hayır dedı arkadaş, ben Ahmet Ertaş'tım » Bozuldu dalgınlaştı... Neden sayıklıyordu adını? Akhna cakılıp kalmış bır şeyler mi vardı dosyamda' Yargıtaya dava octıgımı mı duymuştu. buraya da yeni bır gorev ıcın mı getırılmıştı yoksa'. (Hic heveslenmeyin komutanım Bır suçum bulunmadığı yuksek mohkemsce açıklandı. Org. Mz. Erguder'in, Korg. N. Gonen'i'nin. Tumg. A Akbuğ'un Ad, uye N. Bozkır'la, M. All Turker'in Imzaları var kararda Iki dersten sınıf gececek kadar not alamamışım sadece. Bu da «talım terbıyeye toaluk eden bır ış olduğundan» sıradan vatandaşlar gıbl gorevıml yapıyorum işte «Kuşkulu» sayılmam, sıkıdenetlm altında tutulmam, her ay hakkımda çift aylı rapor verılmesl, o Ikl dersle llgılı hep) Bırden sesı bır celık yay glbı boşandr «Benı tanıdınız mı?.» Agır bır suskunluk, delıcl bakışlar Dıyecekleri ağzıno tıkılmış gıbı bı tuhaf oldu Ne guclu b rı olduğunu gostermek Mn mı, bunco zaman sonra bızı karşısına dıkmıştı' Amo, onu umurscmayan, hıcleyen, be'kı de sucloyan bır anlam vok muydu şu kayışlaşmış insaiların bakışlarında' Garc. garç1 dondü. peicereden dışanya baktı bır sure. Hayır, başkentin görkemll yopıları, kendısıne cok şeyler vaadeden Cankayo sırtları değıldı gorünen. Kücük bır «.asabamn, kenof fnohallelorl uzanıyordu yamacta. Ta otelerde koy karaltıları.. Sesınde, cok yuksekierden duşmuş gıbı bır kırıklık «Biliyor musunuz, cok ağır blr munebblhtlr sıze uygulanan. Vatanın yuksek menfaatleri gerektırmlştlr bunu. Anlıyorsunuz değil mi?» «Ben... Ben... Ben.. » Hayır olmuyor, ıstedığı dıyalog kurulamıyordu Bır suskun luk duvarına çarpıyordu sozlerı Sınırlendı. yuzü morardı «Ne susuyorsunuz ulan, konuşsanızaaaa1 .. Deminden be ri lâf soyluyoruz sıze...» (Sakln olun komutanım, sakin olun paşam Bu ne ofke? Alt yanı ıkl derse blle akıl erdirememlş sekiz cavuş var kar şınızda Işte. Bakmayın, yuksek oğrenim gormuş olmalarma sız Vatanın yuksek menfaatlerını sızcıleyın değerlendirebılırler mi hıc? Uzmeyın tatlı canınızı. Defedın gıtsınler koğuşlarına . Cezaevine de gonderebilirsiniz ıstersenız . Bugune bugun slz ) Çızmesını yere vurarak, bar bor bağırıyordu «Niçın susuyorsunuuuz? Tanımadınız mı benıııi?.. » Kotuye gıdıyordu ış Nıyeti bozuktu galıba Dılerse dışardan bırılerını çagırıp, «eşşek sudan gelınceye degın. » Gurultuye kapıdcn başını uzatan emır subayına, cekılmesını ışaret ettı Mordan karaya gecmıştı yuzu, oksuruyor oksuruyordu C9 bınden bır hap çıkarıp agzına ottı Yarım bardak su ıctı uzerıne Agzını, elının tersıyle kuruladı Yuzü düzelıyordu, bıraz yatışmıstı Teker teker her bırımızın onune dıkılıyor, gozunun ıcms bakarak boğuk bır sesıe soruyordu «Munebbıh ne demek biliyor musun?..» «Munebbıh? » «Munebbih?. » « » Taş kesılmıştı mıllet, ses yok tu. Zangır zangır tıtrıyor, durmadan bağırıyordu tBakmayın oyleee1 . Bakmayııın1 Defolun karşımdaaani • > Kotu bır karşılaşmoydı. Dışorıya cıktık Y A RI N: GEVEN SABAHLARI. TARIK DURSUN K. (Koza Yaytnlart) Çeşltll yayınevlerinln çocuk yayını konutunda değışlk politıkaları var. Siz yayın polıtikanızda genel olarak neler* ozen gosterdınız? Günumüzde cocuk edebıyatına gereğınden de fazla ılgl gosterılıyor. Bu sevınılecek bır olgu Yalnız. cocuğu bır oğrencl olarak karşıya almak. yalnız bir tek acıdan ona bır şey vermek, yıne bu tek açıdan onu eğltmeye kalkışmak. yanlış demeyeyım ama bıraz aşırı bır «ışguzarlık» gıbıme gelıyor Yanı sıra. cocuklar ıçın sürdurulen ve surdurulecek olan engellenmesı Imkânsız bır tavır daha var: «Kara Cocuk Edebıyatı» Gangster hıkâyelerf, hırsız polıs ve sığır çobanlarınm hıkâyelerı ıle cocuklorımızın toze beyınlerı yıkanıyor, onları gelecek icın koşullandırıyor. Bununla savaşmak gerek, fakat kım savaşacak. Mıllı Eğıtım Bakanlığı mı. Kultur Bakanl ğı mı' Flyat polltikasını ne bellrliyor? Cocuk kıtapları konusunda yayıncılanmız genış yığınlara değıl de kucuk ve orta bunuva cocuklanna ınmek, o cevre lerde yaygınlık kazanmak ama cını guduyor. Fıyat polıtıkalan bu Elbette, cocuğa en guzel kâğıda, en guzel resımlerle bezenmış kitaplar verılmesın demıyorum Ama bız yoksul bır toplumuz, savurganlığın bızı nerelerden alıp nerelere getırdlflı meydonda Yayıncının zorlukları neler oluyor, ne yapmalı? Devlet. cocuğa 23 Nlsanların dışında da sahıp cıkmolı Bunu yaptığı anda, zorluk zor luk dıye yayıncıyı kıvrandıran no varsa ortadan kalkabılır. Cantalarımızı. eşyamızı sırt landık. Yukumuz oğır. Dort donuyor çevremızde Cın Nızamı «Bana bak. yokanı lllklel Sen, sen, tozluklarını duzelt. Tufek oyle mi tutulur lan marsık? Getlrtme benl oraya • Gozlerı fıldır fıldır Bağırıyor, tenbıhlerde bulunuyor boyuna Taburu o goturecek ellmcı alaya Oburleri ortalarda yok Toplanmamızdan once, hepım>zle vedalaştı Alı Bahtcı Ayak üstu konuştuk son kez: cTezkerenl ben doldurmak Isterdim, ama şu yangırt. Yazgıcı dıys kızıyordum Epıktheteos'a ı Gulerek cGordun mu Işi» dıye ?ürduruyor, «Ateş Hocanın kızını gormeye de jidemedik. Edinclk'e doğru. şoyle bir at koşturacaktık gonlumuzce. Go rur gormez, tutulacaktım kıza belki. Soz kesimi, nişan. Sen de, sağdıcım. Tuh! Keşke daha cobuk tutsaydık elımlzl » Dereboyuna sarkıyoruz Ceşmenın yanındon. kahveler onunden betonlaşmış eğıtlm alanının ordan son grçışımız Acıkta geceleyen köylu!9r, hâla bır gun oncekı bu/uk yangının sersemlığl içınde. Oyle bakakalıyorlar ardımudan Duz yola uloşıyoruz. «Rahoaaatl» Cın Nızaml, yanıbaşıncJa bıtıverıyor «Gecmış olsun Hasanoğlanlı< Senl tam cembere aldığımda All Bahtcı yetıştı dua et ona. Eh, şimdl de gıdıyor dekl llsteden bır şeyler saret ettı Göruştuler, goruştuler.. Yenl gelenlerın, ellıncı claydaki koğuşlorı. bırlıklerl bellı oldu. Yanından geoenlerın toparlandığı, tedırgınleştlğı, ak merdıvenlı bır yapının onune go'jruldum ben Akçapınar'dan a/rıldığımız gunden berl go'jşemedığım Suleyman la Turan da oradoydı Kırk dokuzu.icu alay dagılıyordu demek? Uc k'Şi daha vardı yanlarıncJa Ankara dan Stefan'la dertle3'ığımız koğuştan anımsar gıb'vdım onları Nerelerden gslıyorlardı acaba Obur ıkısinı ta nımıyordum, bızden sonraki donemdendıler belkı Gozlerımle selâmlayarok, Vanlarına sokuldum Zorlu hasatlara gırıp cıkmış koyluler gıbı ıncelmış kavrulmuş Suleyrıan'la Turan Yoz olayını başka bır olay ız'emış mıydı acaba Bızım donemden sonra ıkı donem daha ge dı geçtı kıtalardon Işlerıne guclerıne dondu onlar, bız hn!â yuvarlanıyoruz . Nıye toplu/orlar boyle şımdı' Kapıaağı onu derken . Halıl ı. Elmas/azar ı. Toydemır ı, Koca Ve'ı yı. Emrullah ı, Mustafa Aydogan ı da alıp gelseydıler de ta mam olsaydı barı Başımıza dıkılen Yuzbaşı«Beni izleyın1» dedı Tumenden cagınlmıştık gn'lba «Ne kadar kurmay çavış varsa, getirinı denmış dıye fısıldıyor Suleyman «Yeni bır komutan gelmiş başkentten, o gormek istiyormuş » Balgat sırtlarındakı son güilerın soğuk havası estl aamızda Denız dıbınde, Izmır'ın Sarı kışlasına benzeyen bir yapı onunde durduk Az sonra, ıcn Yazarlarımıza göre çocuk edebiyatımız lamail UYAROĞLU Olkemizde cocuk edeblyatının son yıllarda onemli bır gelışme gosterdığınde, hemen herkes bırleşıyor. Bu yargıya ben de katılıyorum. Ancak bu daha cok, yazarların ortaya koydukları ürünler açısından doğru Yayınlanan kıtapların okurlara, yanı çocuklcra ulaşması açısından ıse aynı şeyi söylemek pek mümkün değıl. Genellıkle belırll bir kesimın, burıuva, kuçük burıuva ve aydın kesimın çocukları okuyabllıyor bu kıtapları. Genış işcl. koylü ve emekçl kesimın çocukları alamıyor. Pahalı. Onun için ben, neler yapılabllir sorusuna bu açıdan karşılık vermeye çalışacağ'm. Önenlerım özetle şunlar olacak: Yayınevlerinın cıkardıkları kitaplar, kapıtalıst duzen gereğl zorunlu olarak pahalı olacaktır. Devlet, Mılli Eğıtım Bakanlığı, bır zamanlar klaslklerl nasıl bosmışsa. oyl«, her yonuyle nltelıklı cocuk kitabı yayınlamalı. bunlorı ucuz bır flyatla halk cocuklarının yararına sunmalıdır. Okul kitaplıklarına önc«likle bu kitaplar gonderilmelidır. Hemen her okulun kitaplığında dizi dizl klasıkler var ama hiç bir cocuk Eurlpldesi. Flaubert'i alıp okumuyor. Bakanlık tarafından, MCcılerln fYavrutürktündon ders alıp nitelıkll blr çocuk derglsl çıkarılmalıdır. Son önerlm blraz değişlk olacak. Çocuk edebiyatınin golişmeslne katkıda bulunmak, yenl yazacakları özendirmek bakımından, her yıl verilecek bır ödül konmalıdır. (Bunu Kültür Bakanlığı da yapabllir.) Cocuk yılı olması bakımından, bu ödül. önümüzdekı yıl İçin mutlaka konmalıdır. ÇOCUK EDEBIYATI URUNLERİNİN NITEÜGI NE OLMALIDIR? ÇOCUK YAYINLARI HANGI AŞAMAYA VARMIŞTIR7BU IKITURE DEĞGIN ONERİLERINIZ? Yaşar KEMAL Bizde cocuk edeblyatı dıye bır şey yoktu, olmadı. Bırtakım suyuna tirıt cevrel6r bizde cocuk edebıyatı diye yutturuldu. Son on beşyirmi yıldır da en kötu Amerikan çızgi romanları cocuk edebıyatı dıye yutturuluyor. Bir kültür polltıkamız yoktur ki. bir cocuk edebıyatı polıtıkamız olsun. özünda çocuk edebiyatı polıtıkamız vardı ya. bu da çocukiarımızı taşistleştırme, köleleştırme üstuneydl, cünkü yönetimdeki kımselerln polltıkaları ulusumuzu toptan köleleştırme üzerıneydı. Kültür, sanat adamlarımız bunca aşağılama, hor gorme, onları baskı altında kıvrandırma, ac, yoksul bırakma, cağımızın gördüğu en büyük zulmü Turk duşunce ve sanat adamlanna uygularra boşuna değıldl. sebepsiz değıldi. Bir ulusu yıldırma, yabancılaştırma. köleleştırme üstüneydi her şey. Ulusal Kultürü yok edılmeden sonuna kadar bır ulus somürücülenn baskısı altında kalamazdı. Önce ulusal kültüru yok etmeyı, en büyuk polıtıkalan saydılar uyduruk mıllıyetcıler. Çocuk edebiyatımız da boylesi bır yıldırmo, bır kültürü yok etme polıtıkasıyle başbaşa gıtti. Dünyadakı en lyı cocuk edebıyatı büyükler ıcın yopılmış edebıyattır. Andersen masallarını cocuklar ıcın yazmadı, Grimm Kardeşler masallonnı cocuklar icln toplamadı, Cervantes Don Kışot'u cocuklar ıcin söylemedl, Gulıver' In gezıleri de cocuklar ıcın değıldır. Çocukları İnsanların çoğunluğundan ayırarak onlar için başka turlü bır edebıyot yapmak şımdıye kadar ne dunyada. ne de Turkiye'de başarılı olamadı, bundan sonra da olamayacak. Biz sözlu edeblyatımızdan, son yıüarın genç edebiyat yaratılarından yararlanarak bır cocuk edebiyatı kltapiıflı yaratabiliriz. Çocukları buyük Insan coğunluğundan oyırmadan, onlara başka yaratıklarmış gözuyle bakmadan blr çocuk edebıyatı kıtaplığı yaratılabilır. Mehmet SEYDA Bır toplumda yetışkınlerın, büyüklerın durumları ne ıse. toplumun aynas.. toplumun geleceğı dedıgımız cocukların durumları da odur. Buyukler eğer her ceşıt toplumsal yardımdan, guvenceden yoksun bır yaşama bırokılmışlar. buna boyun eğmışlerse, cocuklar adına bundan ayrı bır durum düşünulemez. Turkiye'de toplumsal sınıfların iyıce belirlendığı, bılınçlenmenın başladığı şu son on yıllık çolkantılı donemde, halk çoğunluğundan yana olmayan hukumetlerın yapmaktan kaçındıkları şeyler arasına, toptan eğıtım oğretım sorunlarıyle bırlıkte coouk yayınları da gırer. Cocuk yoyınlarındakl cocuk edebıyatındakı kalıte yukseklığı bugun devletın resmî kuruluşlannın değıl. bazı ozel yayınevlerinın elındedır. Ama yaygınlaşarak, etkınleşerek yararlı olmak bakımından yeetrlı mıdir bu' Elbette değlldlr. Her baba, her aıle buyuğü ayda ellıaltmış lıra odeyıp, okul kitaplorı dışında, çocuğuna kıtap alamoz. Oysa hepımız, oocuklarımızın okul kıtapları dışındakı kıtapları da okumaya heveslenmesıni. bunu bır alışkanlık durumuna getırmesınl dılıyoruz. Bırıncısı, ateş pahasıno cıkon kâğıt fıyatlarının Ivedılıkle duşurülmesi, hükumetın başlıca kültür polıtıkasından bıri olmalıdır. Ikincısl; şımdi Kültür Bakanlığı ile özel yayınevlerı, cocuk yayınları konusunda. bır ortak calışma statusunde anlaşmaya varabılırler. Yazannı sağlamayı, kitabı basmayı yayınevlerı, basılan kıtap sayısının belırlenecek bır oranını indırımli olarak, satın a'ıp yurdun en kuytu bucak boıgelerıne dağıtmayı Kultur Bakanlığı ustlenebılır. Ucuncusü; ya bunun dışında ya da bunun yanısıra Kultur Bakanlığı sorununa doğrudan doğruya kendı el atıp yılda en az ıkl kez yarışma açarak, secılecek kıtapları kendl tesıslerınde bastırarak elverdığınce ucuz fıyatlarla yayınlayıp yurt duzevlne yayarak yılda onon beş kıtapla cocuk kulturune katkıda bulunabılır. Sonuncusu; cocuk yayınları cocuk edebıyatının daha da gelışmesı. etkınleş mesl konusunda unutmamalıdırlar «ma rıfet ıltıfata tabıdır» sozu her zamon geçerlıdır.. I9ü ÖZGENTÜRK Cocuklar deyınce benım oklıma Maksım Gorkı'nın bır sozü gelır Soz şoyle cCocukların başkalarına yetışkınlerden daha cok acıdığı sanılır. Oysa bu yanlıştır. Cocuklar nıc bır şeye acımazlar; acıma nedır bılmezler» Cocuklarının dınsel resımlerdekı kanatlı meleklsr kadar masum olduklarına kendılerıni inandırmaya calışan ana babalara, cocukların dün/adan habersız olmaları Işlerıne gelen burıuva dunya goruşunu savunan eğıtımcılere, yazarlara gore değıl bu söz. Eu loplumcu gercekci bır yazam cevresındeki her şeye olduğu gıbı cocuğa da korkmadan, gerçekçi bakışını yansıtıyor. Cocuk nedır bızım Icın' Evın ıcınde bır kücuk varlık dolaşır ne bütün bunlardan sonra bız genelde onu yaşamın dışında gormeye calışırız Ona en çok yakıştırdığımız şey meleklık. ıBenım melek yavrum.» ne cok soylenır bu soz. Çunkü onun bır melek olmasını Istiyoruz. Gorecek ama düşünmöyecek, sanırsın pembe bulutlarda yaşayan bır varlık. Işte cocuk ve cocuk edeblyatı konusundo benlm on cok duşünduğüm nokta bu. Yazorak, çizerek. eğıterek cocuğa insanların dünyasını, bu dünyadakı ilışkılerı kavratmak. Ona sen toplumsal bır varlıksın, ışte yaşam böyle acılarla, boyle sevinçlerle, böyle zorluklarla doludur, bunu bll ve yaşamayı becerebılmek lcln kendlni hazırla demelı çocuk edeblyatı. Bunun Icın d« önce ana babanın, yazarın, eğitımclnm çocukları melek olarak gormekten vazgecip, ayaklarını yera bastırmalan gerek. Ayakları yere sıkı basan cocuk fnsona en cok yaraşan, insan olmanm onurunu en cok duyacağı yolda guvenll. sabırlı ve bılerek ilerleyecektlr. Bıze düşen yalnızca ilk odımda ona omuz vermek olmalıdır. Son ikiüc yıl Içlnde bazı yazar rımız va yayınevlerımız bu konuyu her ne kadar ele almışlarsa da çocuklara onne babaları ve okulda öğretmenlerl okumayazmo zevklnl aşılamamakta. okumayı bır ders olarok nı'elemektedırler Buna bir de öncekl uîusal eğıtım anlayışının katı ve bllincsız tutumu eklenirse ülkemızde cocuk edebıyatının hangl düzeyde olduâu apaçık ortaya cıkar. özgür COŞKUN Olkemizde günümuzün edebıyatı keskın çızgılerle ayırt edılemeyecek kadar capraşık bır duzeydedır Bu do yazarlarımızın cocuk edebıyatına eğılmemesınden ıleri gelmektedır Cünku. cocuk edebıyatı başlı başına bır sonattır Cocuk odebıyatına varılması gereken en olgulu yer çocukları her yofiuyle eğıtmek ve okumayı temelden alıştırmak düze/ı Iken bu henuz gerçekleştırılmemıştır. sunuz. Şoyle usulumce blr sorguya cekemediğime yararım. Neyse, fazla da sejınme. Hıç belil olmaz, bakarsın .» Dışlerını göstererek, atını mahmuzluyor. Batıya gıdıyoruz Her akşam, guneşın kan rengıne donup ardında yıttığı tepeler yaklasıyor Az mı hayaller kurmuştuk o yana bakıp DebieKe kuçuluyor Kasabayı yanda bırakıp, yamaca vurduk. Iraklardan alımlı gorünen yerler, bokalım neler haz rlıyordu bıze. Oldukça gösterışll yapılarla karşılaştık duzde. Mılas kışıalarını anımsatan sarı badana ı, tek katlı. koca fcco tuğla ycpılar Aralarındakı boşluklara sıra sıra akasya ac dıkılmıstı Taş doşelı. bakımlı, temız ara yolların ıki yanları çıçeklı/dı. Goz, gonul icıcı bır kasaba/dı ılk bakışta .. Dosoolay taş duvarla, dıkenlı tellerle çevrilmiş ama . Gırış kapısında ıkı kulubecık Çenk başlıklı nobetçıler. Dışarıyı. zor gorebılırdı bır daha bu kapıdon gırenler.. Bandırma yakındı elımızı uzatsak dokunabılecektık denıze sankl Aylardır bozlukl^rı gormekten yoru'rn gozlerm 7, mavının sonsuz'uğundo dınlenecektı gayrı Vapurlorın seslerını duyacak gelış gıdışler.nı izleyebılecekt k Uzun yuzlu personel suba/ı. de on yedı gun unutulduk'an sonra alınıp getırıldığımız, yüzumuze kurmay başkanın T adlı lısteyı okuduğu odaya benzer, dayalı doşelı bır yere alındık Ama yooo1 O ok saclı, yorgun gorunuşlu kışi dogıldı karşımızdakı Pembe /uzlu, sert bakışlı. orta yaşlı bırıydı Dımdık duruyordu ayokta Balgat sırtlarından, Yed°k subayin sahanlığından ba<ıyordu sankı bıze Ikı yılo \akın bır sureden sonra, bu ne karsılaşmaydı boyle1 Neden ıstemış olabılırdı bunu . Yuzunde, ınce hesapların gol gesı.. Uzak, madensl bır ses ycnkılani/or bellegımde «Bır numaralı duşmanımız Moskoftur. Maalesef, yabancı ıdeoloıılere alet ediımeye kalkışılmış muesseseler var memleketımızde. Dar geçıttir burası. Hıç blr muzır duşuncelı, elımden kurtulamaz.. Donom sonundaaa!..» Cezaevı arabalarına dolduruldugumuz gece odasmm ışıkları yanıyordu Perdeyi aralayıp. dışarıyı se/retmış mı/dı' Kırk beş gencın ardınd^n yoğunlasan o olum suskunljgunu duymuş muydu' Kutnal bır gorev yapmamn rahatlığını mı yasamış yoksa uykuları mı kacmıştı' . Paşa olmamış mıydı ışı neydı buralarda' . Tek tek suzu/ordu mızı Az oncekı canlılığı yıtmıstı nedense lcen/e gırd gı nnHnl/l 1 ^.^Jn. AZIZ ÇÖL ORTOPEDI VE TRAVMAfOtOJİ MUTEHASSlSl «Kınk Kemık ve mafsal nastaiıklorı» Osmonbey Holâskârgozl Cad 279/1 Seflef ADt TELı 47 47 03 Op. Dr.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle