17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ALDO MORO'YU KAÇIRAN KIZIL TUGAYLAR ÎTALYA'NIN EN TEHLİKELÎ TEDHİŞ ÖRGÜTÜ > ÜYELERİNİN ÇOĞU ORTA SINIFTAN GELEN GENÇ ÖĞRENCİLERDEN OLU JAN 'KIZIL TUGAYLAR» I969'OA KURUIDU. I972VE DEK BOMBALA MA VE KUNDAKLAMA EYLEMLERİNİ GERÇEKLE5TİREN ÖRGOT, İLK KEZ AYNI YIL ADAM KAÇIRMAYA BAJLADI. lunan 8 orkodoşlarının serbest bırakılacağma ılişkin söz aldıktan sonra Sossi'yi saimışlardır. Ancak Sossi serbest bırakıldıktan sonra sözünü tutmamış, bu ise hayatına malolmuştur. Cenova Savcısı bir sabah evinde/ı çıkarken Kızıl Tugaylar tarafından vurularak öldürülmüştür. Bu olaydan sonra Kızıl Tugaylar bir dizi savcıyı öldürmüş ya da yoralamıştır. Kızıl Tugaylar'ın şefi ise halen Torino'da cezaevinde bulunan 37 yaşındokr Renato Curcio adında eski bir sosyoloji öğrencisidir. Curcio, üc adam kacırma olayınu sorumlusu olarak yargılanmaktadır. Torino'da Curcio'dan başka 40 Kızıl Tugay üyesi daha cezaevinde mahkemelerini beklemektedir. KARISI KURTARDI Curcio 1974'te yakalanarak tutuklanmış, ancak iki ay sonra karısı Margherita Cagol, cezaevine bir komando boskını düzenleyerek kocasını kurtarmıştır. Dört ay sonra ise polisle bir silâhlı catışmada Margherita ölmüş, Renato Curcio ise tekrar yakalanmıştır. 4000 POÜS Re.iato Curcio'nun mahkemesinde güvenlik önlemi olarck Torino'ya 4000 polis gönderilmiştır. Renato ve 14 arkadaşı mahkemsye kelepceli ve çelik bir kafes icinde getirilmekte ve duruşma boyunco kafeste kulmaktadırlar. Bundan öncF' mahkeme. (üri üyelerinin öldürülmekte orkarak, duruşmaya gelmemeleri üzerine yarıda kalmıştı. Bu arada dova ile ilgili bir avukat da vurularak öldürülmüştür. Renoto Curcio ile arkadaşları, cezaevinde Aldo Moro'nun kocırıldığı.n duyunca kohkaha atarak şarkı söylemişlerdir. Polis yetkililerine göre lalen Kızıl Tugaylar'ın 22 faal üyesi olup, bunların 12'sl cinayet eylemlerini gercekleştirmektedir. Gene polıse göre örgütun 400 tane de faal destekleyicisi vordır. (Dış Haberler Servisi) CARTER'ıM DANIŞMANI BRZEZİNSKY, ABD'Lİ YAHUDİLERİN BOYHEDEFİ OLDU I Amerikalı Yahudilere göre Brzezinsky, İsraıTe baskı yapmayı amaçlayan bir politika izliyor W ASHİNGTON = Başk'an Corter'ın Ulusol G5venlik Danışmanı Zbignievv Brzezinsky, ABD I ' talya'nın eski Başbakanlarındavi ve Hıristlyon Demokrat Partisi Başkanı Aldo Moro'yu gecen hafta kacıran «Kızıl Tugoylar», halen ülkenin en tehlikeli tediiş örgütleri arasında sayılmaktadır. Sol uçta bulunan «Kızıl Tugaylar» örgütü 1969 yılında kurulmuş ve ilk eylemini de 1970 yılında Milano'da bir elektro.iik şirketlni bombalayarak gercekleştirmişti. İtalyan Polisine göre geçen yıl ülkede meydana gelen siyasal tedhiş eytemlerinden büyük coğunluğu «Kızıl Tugaylar» tarafından gerçekleştirilmiştir. Kızil Tugayların liderl Renato Curclo saat dolaştırılmış, bu arada başma tabanca namlusu dayanmış biçimde fotoğrafları çekilmıştir. Ancok Kızıl Tugaylar, Siemens müdurünü öldürmemiş ve bir süre sonra serbest bırakmışlardır. Kızıl Tugaylar'ın dünya basınında kendilerini duyurmalan ise 1974 yılına rastlar. O yıl tedhişcüere karşı sert tutumuyla ta•.iınan Cenova Savcısı Mario Sossi, Kızıl Tugaylar tarafından kaçırılmıştır. Kızıl Tugaylar, Sossi'yi bir ay tutmuşlar ve cezaevlerinde bu nin Ortadoğu politikasından ötürü son zamanlorda Amerika ile Yohudilerin boy hedefi olmaktadır. Bilindiği gibi, Carter yönetimi, işgal altındaki Arap topraklarında yeni Yahudi yerleşim merkezleri kurulmasına karşı cıkmakta ve böyle bir olgunun Ortadoğu barışını tehlikeye soktuğunu belirtmektedir. Amerikon Yahudileri ise Carter yönetiminin bu tutumunun baş sorumlusu olarak Ulusal Güvenlik Danışmanı Zbignievv Brzezinskyyi görmektedirler.. «New York Times» gazetesinin bu konudaki haberıne göre. ABD'dekı Yahudi toplumu lideri Haham Alexander Schindler gecen hafta, Beyaz Saray siyasal danışmanı Hamilton Jordan'a, ülkedeki Yahudilerin Carter'ın Ortadoğu politikasını «Kaygıyla» izlediklerini ve bu politikanın en büyük sorumlusu olarak da Güvenlik Danışmanı Zbigniew Brzezinsky'yi gördüklerini söylemiştir. Zbignievv Brzezinsky ise Yahudilerin kendisina karşı bir «sindirme» politikasına girtştiklerini belirtmektedir. Carter'ın danışmanı bu konuda ga» zetecilerle yaptığı bir görüşmede, «Amerikalı Museviler bana karşı doloylı baskı uyguluyoıiar. Sağda, solda aleyhimde verdiklerl demeçlerle b«nl yıpratmaya çabalıyorlar» demiş ve sözlerini şöyle sürdürmüştür: «Açıkcası şöyle demek istlyorlar: Eğer blzimle uyuşmazson, seni bir Yahudi düşmanı olarak ilân ederiz..» ORTA SINIF Üyelerinin çoğu orto sınıftan gelen ve genc öğre.icilerden oluşan «Kızıl Tugaylar» 1972 yılına dek adam kacırma eylemlerine girişmemiş, sadece banka soygunları ve binaları bombalama gibi eylemlerle yetinmişti. 0tomobilleri yakma, tanınmış şirketlere bomba koyma ve fabrikalarda yangın cıkartma «Kızıl Tugoylar»ın alışılagelmiş eylemlerj arasındaydı. 1972 yılında ise «Kızıl Tugaylar» ilk kez adam kocırmaya başladılar. ilk kacırdıkları işadamı da Siemens şirketinin Milano'daki müdürü idalgo Macchiarini idi. Mocchiari.ij bir arabanın içinde yarım Öte yandan, Amerika'daki Yahudi toplumu IIden Alexander Schindler, gazetecilerle yaptığı bir görüşmede, Brzezinsky'nin gecen ay Yohudi liderleriyle yapılmış olduğu bir toplantıya değinerek şöyle demiştir: «Brzezinsky'nin Yahudi liderlerl ile yaptığı bu toplantı tam bir fivoskoydu. Carter'ın danışmanı bu toplantıda, Yahudilere karşı saldırgan, dü«monco ve tehditkâr bir tutum takınmıştır.» Schindler'e göre. Dışişleri Bakonlığı'nın İsrail'e karşı tutumu Brzezinskyye kıyasla daha «ılımlı» ve «yopıcıdır.» DLJMAHCA TUTUM KISSİNGffi UYARDI Brzezinsky: ABD'li Yahudiler baskı yapıyor. Çin'de Yüz çiçek açsın,, sloganı yine benimseniyor 5. Ulusal Halk Kongresinde, Başkan Mao'nun 1956 yılında ortaya attığı sloganın içerdiği özgürlükler yeniden benimsendi ln Halk Cumhuriyeti'hd* ıDörtlü C*t0*nln iktidardan uzaklaştırılmasından bu yana Çin politikasında görülen köklu değişim 7 mart Cünü yeni anayasanın acıklanmasıyla resmiyet kazandı. ÇHCKP Başkanı Başbakan Hua'yı tekrar görevlerine secen 5. Ulusal Halk Kongresi, yeni bir onayasayı ve 10 yıllık bir kalkınma planını onaylarken, 1. Boşbakan Yardımcısı Teng'in görüşlerini de ona/lcdı. Hua'nın Ulusal Holk Kongresinde yaptığı üc buçuk saatlik konuşma, Teng in görüşlerini yansıttığı gibi. Ülkede bir süredir yer alan siyascl değişimleri de dile getirdi. Hua konusmosmda haksız yere uzaklaştırılmış yoşlı partj üyelerinin itibarının iade edileceğlni ve ordunun modernleştirileceğini belirtti. Bilime. tek noloiiye ve eğitime öncelik verileceğinl söyleyen Hua, tarım. sanayi ve dış ticaretin geliştirileceğini acıkladı. Yeni anayasada ekonoml ile İlgili düzenlemeler geniş yer tutarken, Mao Tse Tung'un ekonomide kendi kendine yeterlilik politikası yerine, nu soyledi. Devlet Başkanlığı makomı Kültur D«vrimi sırasındo iptal edildiğinden, Yah Cien. Çin Halk Cumhuriyeti'nin fahri devlet başkanlığına getirilmiş bulunuyor. cYÜZ CİCEK AÇSIN» Bir süredir ülkede kültürel faaliyetler yoğunlaşıken, Başkan Mao tarafından 1956'da ortoya atıton «Yüz çiçek açsın, yüz tiklr gelişsin» slogonı da yine güncellik kazandı. Başkan Mao, bu sloganı ile özgürlükleri genişletmiş, muhalefet ve hükümeti tenkit hakkını tonımış, değişik görüşlerin olabileceğıni ve bu görüşlerin catışmasından doha üst düzeyde bir senteze varılabileceğini belirtmiş ve işcüere grev hakkı tanımıştır. Ancak Mao, bir yıl sonra bu poUtikayı terkederek tekrar <jtorijç/, yöntertıe oönmüştür.. AYOiMLAR FABRİKA VE TARLALARDA CALIŞMAYACAK Ote yandan. Çin politikasında yer alan köklü değişimler Cin'de günlük hayatı cok yönlü bir biçimde etkilediği anlaşılıyor. Üniversite'ye giriş sınavları yeniden uygulamrken, aydınlar için fabrikalarda ya da tarlalardaki ikiüç yıllık colışmo zorunluğu kaldınldı. Bilim adamları politikaya değil de bilimsel araştırmalora yöneltiliyor. Geleneksel Pekin Operası tekrar ocıldı. «Dörtlü C«t«»nin zamanında yasaklanan bir çok kitap yeniden yayınlanıyor. 5. Ulusal Halk Kongresinin ocılışından üç gün önce Shakespeare'in cHamlet»i 23 yıla'ır ilk kez Çince yayınlandı. Başbakan HuaKuoFeng; Tahminlerln aksine yerlnl korudu. büyüme kavromma büyuk önem veren ve yobancı teknoloji ithalinden kaçınmoyan bir ekonomik plan geliştiriidi. 5. Ulusal Halk Kongresi tarafından Kongrenin Başbakan Yardımcısı Plng: Modernleşme atılımının gerisindeki adam. sürekli Komitesi başkanlığına seçilen 80 yaşındaki Mareşal Yeh Cian Yıng, Kongre'de okuduğu raporda devrımci niteliğin kişinin sosyal kökenine değıl de devrımci davranışına bağlı olduğuCoğu batılı gözlemciler taratından Başbakanlığa seçilmesi beklenen «cüce» Teng'in, yeniden 1. Başbakan yordımcılığına seçilmesi sürpriz olarak karşıianırken, bir süredir itibardan düşmüş bir cok Teng taraftarlarının yeniden siyasette atıldığı belirtiliyor. Öte yandan, ülkenin pkonomik curumunun Hua ile Teng'i içbirliğe zorladığı belirtiliyor. (Dış Haberler Servisi) Beyaz Saray'a yakın cevreler Amerikon Yahudilerinin bu tutumunun Brzezinsky'yi cok rahotsız ettiğini ve Carter'ın danışmanının kendisine yöneltilen baskılara sert tepki gösterdiğinl belirtmektedirler. Brzezinsky bu konuda bir dostuyla konuşurken, eski Dışişleri Bakanı Henry Kissinger'den söz etmiş ve şöyle demiştir: «Henry, bir kaç ay önce bana, önünde cetin günlerin bulunduğunu ve benl Başkan Carter'ın gözünden duşurmek için aleyhimde kampanya açılacağını söylemiştl. Kissinger, böyle bir. gelişmeye karşı kendimi hazırlamamı istemişti. Bsn hazırım ve tehdltlerden korkup, yılmaya niyetim yok. İsrall'in Ortadoğu'da güttüğü politika uzun vadede hem ABD'nln, hem de İsrail'in aleyhinde olur. Zlra, İsrail'in tutumu sürerse Ortadoğu'do ılımlı Arap liderlerl yıpranarak yerlerlni radlkal yönetimlere terkederler. Ben Yahudilere ve İsrail'e karşı her zaman saygı ve hayronlık beslemlşlmdlr. Ama görevlm önce ABD'nln ulusal çıkarlannı korumaktır.» (Dış Haberler Servisi) İngiltere'de Liberal Parti'nin bütçeyle ilgili tutumu Callaghan'ı güç durumda bırakıyor LONDRA ingiltere'de doğrudan vergilerinin indirilmesini isteyen Liberal Parti, bu konuda Callaghan hükümetine yönelttiği baskıları yojfuıiiaçtırrfıS) bildiriliyor. Liberallerin 11 nisan tarihind» bütçeye red oyu kullanmalan tehdidi karşısında bulunan Maliye Bakanı Denis Healey. henüz resmen açıklanmamış Liberaller'in bütçeyle ilişkin istemlerini incelerken, Başbakan James Callaghan, Liberal Parti'nin lideri Lavid Steel ile bu konudo gizli görüşmeler sürdürüyor. Azınlik işçi Partisi hükümetinin bütçenin reddedilmesine yol acabilecek Liberal Parti'nin isteklerini bir öicüde göze alacağı ileri sürülüyor. Maliye Bakanı Healey'nin, bütçenin daraltılması ile ilgili çolışmalarına karşı cıkan Liberaller. doğrudan vergilerinin azaltılmasıyle birlikte, dolaylı vergilerin arttırılmasını Istiyorlar. Bütçede doğrudan vergilerde 180 milyar TL.'ıik bir indirim öngören Liberal Parti. dolaylı vergilerinin arttınlmosı ve işverenlere bir kadro vergisini.i yük lenmesi yoluyla, 60 milyar TL.'lik bir girdinin sağlonmasını önermekteler. Liberal Parti'nin erken seçimden kacındığı görüşunrie bulunarı Collaghan hükümeti, enflasyonist nitelikte bulduğu dolaylı vergilerin arttınlmasına karşı çıkıyor. Öte yandan. işsizlik 60runıınun halen çözümlenmediği İngilîere'de, işverenlere bir kodro vergisinin yüklenmesi sokıncalı bulunuyor. Bununla birlikte, azınlıkta bulunan vo en azından dışardan 8 sandalyelik bir destcğe ihtiyaç duyan Callaghan hükümetinin Liberal Porti'nin bu isteklerini incelemek zorunda kaldığı bildiriliyor. İngiliz basını, Liberal Parti'nin bütçe ile Ilişkin görüşlerinin Maliye Bakanı Heoley'nin görüşlerine tamamen ters duşmesi, Healey ile Liberal Parti'nin ekonomik sözcüsu John Pardos arasında yapılacak görüşmelerin kolay olmayacağına işaret ediyor. Gecen yıl bütcesinde dolaylı vergilerin orttırılmasının toplu sözleşme görüşmeleri üzerindeki oiumsuz etkisinden ders almış Maliye Bakanı'nın, bu yıl aynı hatoya düşmek nlyetinde olmadığı ileri sürülüyor. Öte yandan, kabine üyelerinin, doğrudan vergilerin azaltılmasından cok, sosyal yardımlarının arttırılmasını istemeleri ve Dealey'e bu yönde baskı yapmaları, Maliye Bakanını güç durumda bıroktığı hatırlatılıyor. Geçen yıl Maliye Bakanını petrole ilişkin vergi arttırımından vazgecmesini sağlayan Liberal Parti, bu yıl da ağırlıklarını hissettirmek niyetinde oldukları ileri sürülüyor. (Dış Haberler Servtei) Ç Atlantik üzerinde yolcu taşıma ücretleriyle ilgili amansız bir savaş mı başlıyor? Amerikcn havayolları şirketlerinin gerek !c gerekse dış hatlarda yolcu taşıma ücretlerini büyük öicüde düşürerek Avrupalı şirketleri güç durumda bırektığı bildirilmektedir. cLe Monde» gazetesinde verilen bilgilere göre bazı şirkeller New York Londra arasında bir kişiyi 2.500 T L sıno taşımaktadır. Ucak fiyatlannın büyuk düşme göstererek, gectiğimiz sonbaharda bir İngiliz, Amerikan yönetimi Londra ile New York arasında dolmuş ucakları cahştırmasına izin vermesi ile başlamış tır. Freddie Laker adındaki İngiliz, Atlantiğe aşmak icin bîrey başma 7350 lir a almıştır. Oysa ayni uçuş için bilet ücretleri sınıfına göre 20 bın lira ile 40 bin lira arasında değişmektedir. Bu tarihten sonra Carter yönetimi serbest rekabetı önleyen kısıtlamaları yavaş yavaş kaldırmaya boşlamıştır. Ülke içinde hava yolu tcşımacılığında akla gelmiyecek Indirimler yapılmaya boşlcnmıştır. İlgililer Carter yönetiminin almış olduğu bu korarın ve Amerikan şirketîerine gerek lc gerekse dış hatlarda rekobet etme imkânı tanınmasının dünya hava yoiu taşımacılığının icinde bulunduğu ekonomik güclüğü ortaya koyduğunu ifade etmektedir. Gectiğimiz haftalor içinde Ingilizler ve Amerlkalılar arasında havacılık işbirliği anlaşmalcrını yenileme görüşmeleri başlamıştır. Önümüzdeki günlerde de Avrupa Sivil Havacılık birliği toplantıiarını ycpmoya başlıyacaktır. Bu birlik, Amerika Birleşik Devletlerlnden başka 19 Avrupah hava yolu şirketini kapsamaktadır. Ancak bu toplantılar da büyük güclükler çıkması beklenmektedir. Carter yönetimi taşıma ücretlerini düşürerek hava yoiu yolcuiuğunu teşvik etmek isterker, büyük Amerikan şirketleri ise uçaklarını doldurma cabcsı icinde buiunmaktadır, Avrupalı şirketler ise bu rekobetten cekinmektedir. Carter yönetiminin desiekiediği serbest rekabet ilkesi taşıma ücretîerinde indirimlere yo' acarken, ulunlararası hava taşımacılığındaki sorunlann daba da büyümesinden endişe edilmektedir. (Dıs Habsrlar Servis) Güney Afrika'da toplama kampı olarak kullanılan Ölüm Âdası,,nda bugüne dek 17 siyasal tutuklu öldü ÖLÖM ADASINDA 370 TUTUKLU BULUNUYOR. TUTUKLULARIN 345'İ 2ENCİ, 13İİ MELEZ VE 12'Sİ DE AİYA'LI. TUTUKLULAR İÇİN YERAITINO& Y A P I L M I J Ö Z a İJKENCE BÖLİJMLERİ VAR. pis. cezasına mahkum edilmişlerdir. Diğerleri ise mahkeme tarafındon ceşitli yıllar arasında değişen hapis cezalarına carptırılmış, ancok rejim tarafından ttehlikell» kobul edilerek onlar da ömür boyu hapse mahkum edilmişlerdir. Gazetenin bildirdiğlne göre bunlardan hangismln cezasının bitmesine az bir süre kala, kamp yönetimi tarafından, «yönetfcllere kcrşı gelmek», «verilen emrl yerlne gotlrmemekı ya da «açlık grevl yaparak kötü örnek olmek» gibi gerekçelerle yeniden mahkemeye cıkarılmakta ve birkac yıla daha mahkum edilmesi sağlanmaktadır. 17 TUTUKLU ÖLDÜ Tutukluların her gün sabah saat 7.30'don akşam 7.30'a kadar kamptaki marangozha nede, terzihanede ya da ayakkabı yapım ateiyelerinde calıştırıldıklarını bildiren «ElBaas» gazetesi, 1965 yılından bu yana burada 17 tutuklunun işkenceden, ağır işlerden ya da gıdasızlıktan öldüğünü belirtmektedir. Küçük gruplar halinde ayrı koğuşlara kapatılan tutuklulartn kendi aralannda siyasol konularda konuşmaları. tartışmalan yasaktır. Kitap, gazeii gibi yayınları da izlemekten yoksun bırokılan tutuklular. radyo da dinleyememektedirler. Sodece incil, bir de rejim tarafından yayınlanmış kitapları okumalanna izın verilmektedir. Tutukluların yatmaları icin koğuşlara karyola ya da ranza konulmcdığını. bu nedenle yerde yatmak zorunda bırakıldıklarını bolirten gazete, «ölüm Adası» ndaki tutuklular arasında yaşı 60'ın üzerinde bulunan kimselerin de bulunduğunu yazmoktadır. : (Dış Haberler Servisi) üney Afrika bilindiği gibi Birleşmiş Milletler'in tüm kararlarına karşın ırk ayınmı (Aparthaid) politikasını inatla sürdüren bir ülkedir. Bu ülkede siyahlar, beyazlarm otelierine gidemez, lokantalarma giremez ve aynı otobüslerde seyahat edemez.. G AET ekonomisinde oiumsuz gelişmeler bekleniyor BRÜKSEL (Anka) Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) ekonomisinin geleceği ile ilgili bekleyişlenn sürekli olarak değıştınldiği beklenmektedir. Üretim ve enflasyon gelışmeleri nedeniyle kasım ayında yapılan tahminlerde yüzde 4,5 oiacağı öne sürülen büyume oranının yüzde 3,2 düzeyinde gerçekleşeceği acıklanmıştır. Bu arado AET Ekonomi ve Maliye Bakonları Toplantısında bir konuşma yapan AET Komisyonu yetkiliteri olumsuz gelişmelerin sürmesi halinde büyüme oranının yüzde 2,8'e kadar gerileyebileceğini belirtmişlerdir. Yetkiiiler bu oronın gercekleşmesl icin AET uyesı hükümetlerin, gecen sonbaharda üzerinde onlaşma sağladıkları ekonomik programı tamamen uygulamaları, ticaret hacminin geniştemesi ve ekonominin gelişme yoiunda olduğuno tüketicinin inandırılmosı gerektiğini ifade eimektedirler. Öte yandan, AET üyesi ülkelerde işsizlik oranının da bu yıl artış göstermesi beklenmektedir. Yapılan tahminlere göre gecen yıl yüzde 5,4 olan İşsizlik oranı bu yıl yüzde 5.6'ya yükselecektir. Bu orada, topluluk ülkelerinin himayeci ticaret politikalarına karşı olduğu da söz konusu toplantılar sırasındo bazı üyeler tarafından öne sürülmüştür. Bilindiği gibi, AET, himayeci politikalar uygulamaklp suclanmaktadır. işte zencilerin ikinci sınıf vatandaş muamelesi gördüğü bu ülkedeki beyaz azınlik, ırk çı rejimin siyasal tutuklulan kapatmak icin yüzlerce toplama kampı kurduğu, bunların coğunun kentlerden uzak, dağlık bölgelerde ya da ıssız adalarda bulunduğu bildirilmektedir. Suriye'de yayınlanan «ElBaas» gazete sinde cıkan yazıda belirtildiğine göre, doğlık bölgelerdeki toplama kamplarında, yer altında yapılmış özel işkence bölümlerl bulunmaktadır.' Ancak toplama kamplarının en korkuncunun Okyanus'taki «Robin» adasında bulunduğunu beürten gazete, adanın bu yü;den «Ölüm Adastı adıyla anıldığını yazmaktadır. NAZİ KAMPLARI GİBİ Söz konusu adada 370 tutuklunun bulunduğunu bildiren gazete, 1961 yılından beri toplama kampı olarak kullanılon odada tutuklulorla kamp yöneticüeri nöbetci askerlerden başka kimsenin bulunmadığını belirt Guney Afrika Boşbakanı John Vorster mektedlr. Tutuklulardan 345'inin zencl, 13'ü nün melez, 12'sinin de Asyalı olduğunu haber veren gazete. buranın, yaşama koşulları ve tutuklulara uygulanan ağır baskı ve işkenceler bakımındon bir Nazı kampından farksız olduğunu bildirmektedir ce cölüm Adasnndakl tutuklulardan sade32si, mahkeme kararıyla ömürboyu ha
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle