Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3. Dünya ülkelerinin Batılı özel bankalara bağımlılığı artıyor Kısa adı «IMF» olan Uluslararosı Para Fonu nun kredı verdıgı ulkelere bırtakım agır koşullar kabu! ettırmek ıçın ceşıtlı baskı yollarına başvurdugu ve bu ulkelerın ekonorntlerını gıderek kendı denetımı altına almaya calıştıgı yolundakı tartışmalar surerken kımı Ucuncu Dunya ulkelerının gelışmış ulkelerdekı ozel bankalardon aldıkları kredılerın de uluslararası bır sorun yaratma yolunda oldugu bıldırılmektedır Verılen bılgıye goıe cogu Amerıkan ve Fransız bankaları olan ozel bankoların gerı kalmıs Ucuncu Dunya ulkelerıne verdıklerı kredıler bu ulkelerın aldıkları tum kredılerın yuzde 45 ını oluşturacak bır duzeye ulasmıştır Bu durumun soz konusu ulkelerın ekonomılerını gelışmış ulkelerdekı resmı kuruluşlardan başka bu ulkelerın ozel bankalarına da bagımlı duruma getırme egıhmı gosterdıaını be lırten uzmanlar bu alanda Amerıkan ve Fransız bankaları arasında başgosteren rekabetın de gıttıkçe yogunluk kazandıgını bıldırmektedırler Butce açıgım kapatmak ıcın BA5BUĞ ÎÜRKEJ SUIHCU KESItOI. (BASINDAN) CAŞBUG HEİL SULH! Surıye nın bcşkentı Şam da yayınlanan «El ı Sevre» (Devrım) gazetesınde bu konuda cıkan bır ıncelemeae belırtıldıgıne gore gelışmış kapıtalıst ulkelerdekı ozel bankalardan kredı alan Ucuncu Dunya ulkelerınm başında petrolden yoksun olanları gelmektedır Bu ulkeler arasında Orta Afrıka Morıtanya Mısır Zaıre Sudon Arlantın Brezılya Şılı Meksıka Peru Uruguay ve Hındıstan ı da sayan gazete ozel bankolordon kredı alan bu ulkelerın en cok butce acığından sıkıntı cektıklennı belırtmekte ve bu konuda şu bılgıyı vermektedır «Petrol, donatım ve gıda maddelerı fıyatlarında son yıllarda meydano gelen artış nedenıyle, petrol ıhrac etmeyen yoksul ulkelerın butçele rlndeki açık do gıttıkçe buyumektedır Ucuncu lYoksul ulkelere kredi veren Amerikan ve Fransız bankaları arasında yoğun bir rekâbetin başgösterdiği bildiriliyor Dunyo'nın yoksul ülkelerinin butcelerlndekl acığın toplamı 1968 1972 yılları arasındakl donemde yaklaşık olarok S milyar dolarken, 1973 yılında 11 mılyar dolara cıkmış 1974 yılında 30 milyar dolara 1975 yılında Ise 38 milyar dolara fırlamıştır Bu acık 1976 yılmdo bır miklor duşüş gostererek 26 milyar dolara duşmuşse de, bu duşuş, soz I Batıdaki özel bankalardan yoksul ülkelerin aldıkları kredilerin 1977'de 28 milyar dolara çıktığı tahmin ediliyor konusu ulkelerln ekonomllerlnın blr yılda İStlkrara kavuştugu anlamına gelmez» «Tehlikell blr yol» Yoksul ulkelerın butcelerındeki toplam ocığın 1976 yılında gosterdığı 12 milyar doları < d j şuşu bu ulkelerın gelışmış ulkelerdekı ozel bankalardan buyuk mıktarda kredı olmaıarına baglayan Surıye gazetesı bu kredılerın vadelerı qeldığınde borclu ulkelerın odemede buyuk rucluklerle karşılaşacaklanna. aynca bırıken laızlenn de bır sure sonra onemlı bır yekun tutup oorclu ulkelere ek bır yuk getıreceğıne dıkkatı ceKmekte ve başvurulan bu yolu «tehlikell blr yol» olarak nıtelendırmektedır «Borclu toraf devlet olduğuna ve devletln de ıflas ettiğinı Ilan ederek borctan kurtulması mumkun olmadıgına gore bu borçlor vadelerl geldiğinde nasıl kapatılacak'» dıye soron gazote olsa olsa bazı ulkelerın yaptıkları gıbı bu borcların erteleımesı yoluna gıdılebıleceğıni ancok bunun da faızlenn yıgılmasındon başko bır sonuc getirmeyecegını bıldırmektedır Surekll artış Ote yandan uluslararası para piyasosından kredı almak durumunda bulunan yoksul ulkelerın aldıkları kredılerın de her yıl buyuk artış gosterdığının saptandıgı bıldırılmektedır Dunya Bankası taratından yapılan arastırmalar sonucunda mıktorının 10 milyar 400 mılyon dolar olduğu, 1973 yılında bu ulkelerın aldıkları toplam kredi saptanmıştır Bu mıktar 1974 yılında 21 milyar 200 mılyon dolara 1975 yılında 27 milyar 100 mılyon dolara 1976 yılında 27 rrılyar 400 mılyon dolara ulasmıştır «ElSevre» gozetesı, toplam kredı mıktarının 1977 yılında 28 mılyor doları bulmosının beklendıgını bıldırmektedır Boylece yoksul ulkelerın aldıkları kredı mıktarı beş yıl ıcınde yuzde 300 e yakın bır artış gostermış olmaktodır. Yıne Dünya Bankası'nın araştırmalarından Cikan sonuca gore yoksul ulkelerın aldıkları bu kredılerın yuzda 45 ını ozel bankalardan alınan kredıler oluşturmaktadır 1968 yılında ozel bankalardon olınan kredıler, tum kredılerın yuzde 5 ını oluştururken bu mıktar 1972 yılında yuzde 10 a cıkmış 1976 1977 donemınde ıse yuzde 45 e ulasmıştır Buna karşılık uluslararası resmı kredı kurumlarının bu ulkelere verdıklerı kredı mıktarı aynı sure ıcınde yuzde 95 ten yuzde 55 e duşmuştur Amerikan Fransız rekabet! Bu aroda yoksul ulkelere kredı veren Batı ülkelerinin ozel bankaları arasında yoğun bır rekobetın başgösterdiği ozellıkle Amerıkan ve Fransız bankoları arasmdakı rekabetm gıttıkçe kızıştığı bıldırılmektedır Ancak uzmanlar, Amerıkan bankalarının doğrudan dogruya dolar verdıklerıne ve doların dunya pıyasasında her zaman gecerlı olduğuna dıkkatı cekerek bu rekabette Amerıkan bankalarının daha avanta|lı durumda olduklarını belırtmektedırler. Verılen bılgıye gore 1976 yılında yoksul üt kelere ozel bankalarca verılen kredılerın yuzde 40 ını Amerıkan bankaları vermışlerdır Bır Fran sız bankacısı. «Bız, basmadığımız parayla kredi vermek zorundo kalıyoruz, onlarsa kendl bas tıkları parayla kredı verebilıyorlar Bu para Ise dolardır» dıyerek Amerıkan bankalarının avan taılı durumda olduklarını kabul etmek zorunda kalmıştır. (Dış Haberler Servisı) DOLARIN KISA DÖNEMDE DEĞER KAZANMASI BEKLENMİYOR LONDRA ABD hukumetmın dolan des tekleyeceğı yolundakı acıklaması ve ABO Mer kez Bankasının reeskont haddını % 05 arttır masında ardından dolar dunya para pıyasa larında bır sure deger kazandıktan sonra ye nıden duşmeye başladı • Gecen aralık ayında bır hafto ıcerısınde doların yen karşısında % 22 Isvıcre frangı karşısında % 19 ve Alman markı karşısında % 11 deger kaybetmesı ıle para pıyasalarm da kuşkular arttı guclu paralar karşısında de qer kaybettıkten sonra dolar Fransız ve Ingı lız pound u karşısında da duşus gosterdı Tum dıkkatler Amerıkan ın tıcoret ocığı ve sureklı artan petrol faturalorma cevrılırken ABD nın kasıtlı olarak doların değer kaybetmesınt en gellemedıgı yolunda yorumlar arttı Avrupa do yoygın kanıyo gore ABD yonetımı Japon/a Batı Alman\a ve Isvıcre paralannın değer ko zonmosını ve boylece bu ulkelerın kalkınma hızını arttırmak zorunda kalmalarını arzuluyor Batı Almanya nın ıhracotının şımdıden markın değerlenmesınden olumsuz bır şekıhde etkılen dığı belırtılıyor Ote yondan dolar değer kay betmeye devam ederse odemelerı dolar olorak \apilan petrolcu ulkelerın onumuzdekl ılkbalıorda petrol fıyatını arttırmaları soz konusu Doların sureklı deger kaybetmesı ve artan tepkıler karşısında ABD nın para pıyosa larında dolan destekleyecegı yolundakı acık lamosı ve bu acıMamonın ardından ABD Merkez Bankasının reeskont haddını % 05 arttırmasıyla dolar anıden deger kazandı Bu onlemın yabancı yatınmları ABD ye yoneltmek ve odemeler dengesı durumunu duzletmek ama cıyla alındıgı anlaşılıyor Bununla bırlıkte do ların sonradan tekrar değer kaybetmeye de vam etmesıyle ABD nın carı hesaplar ıle tıca ret dengelerının acığıntn olumsuz etkısı tek ror vurgulandı Amerıka nın yılda 45 milyar do lara ulaşan petrol faturasının artmaya devatı ettığı takdırde 30 milyar dolarlık tıcoret ocıgı nı kopatmak ıcın alınacak tum onlemlerın etkı sız kolacagından endıse edılıyor Ote yandan Batı Almanya ve Japonya nın gelecek yılkı tıcaret fozlasının 18 milyar dola ra ulaşması beklenıyor Ikı ulkenm de kalkın ma hızını ıc tuketıme degıl de ıhracata bog ladıkları goz onunde tutuldugunda bu cerce ve ıcerısınde doların anlamlı bır şekılde değer kazanması beklenmıyor ABD nın dolan desteklemek amacıyla kullanmaya karar verdığı 5 milyar dolarlık fstıkrar fonunun yetersız bulundugu bu ortamda uretım ve ıstıhdam sorunları coğu batılı ulkede ıc acıcı bır gorunumde değıl Kalkınma ve Işbırlığı Örgutunun (OECD) son raporları 1978 yılında Orgute uye 2" ulke ıcın ortalama ola rak % 5 olacogı tahnın edılen kalkınmo hızının batı avrupa ıcm sadece °0 3 5 lık olabı lecegını ortaya ko/makta Bu duşuk kalkınma hızının yol acabtlecegı sıyası ve sosval sonuc lar kuşku verıcı Onlemler almmadıgı taktırde OECD ıcınde aecen eylul ayında 16 3 mılyon ışsız sayısının 1978 yılında 17 mılyono yuksel mesı beklenıyor Boylece gunruk duvarlarının tekrar yukselmesınden ve buhranın daha da art masından endışe edılıyor (Dış Haberler Servlsl) ABD'DE ORTALAMA YAŞAM SÜRESI SON 6 YILDA YUZDE 3 ARrfl Sanayıleşmış ulkeler ıcınde ornek olarak ele alınan ABD de ortalama >a şam suresının yukseldığı bıldırılmektedır Son altı yılda 70 5 den 73 e ulaşan ortala ma omur şımdıye dek ABD de gorulen en ust duzeydır Bu yukselışın nedenmı ceşıtll durumlara baglayan uzmanlara gore akcıger kanserı dışında tum hastalıkların olumcul olma oranı duşmuştur Alınan onlemler sayesınde trafık kazalonndakt olum oranının ozalması ve cocuk olumlerınde gerılema olduğu da uzmanlarca belırtılmıştır Amerıka da, 1950 ıle 1963 yılları arasında % 20 oranında artış gorulen kalp ve damar hastalıklarından ofenlerın sayısında blr azaltma sağlamak amacıyla 1964 yılında kamu sağlığı konusunda bır kampanya başlatılmıştır Kampanya ozellıkle sıgora tuketımını azaltmayı ve Amarıkan toplumunun beslenme alışkanlıklarını değıştırmeyi ıcermekteydı JAPON KIZ1LORDU GERİLLA ÖRGÜTÜ, 1967 68 RINDA JAPONYA'DAKI RENCt OLAY LARINDA KINLİK KAZANAN YILLAÖĞET BİR GRUP TARAFINDAN KURULMUŞTU. ÖRGÜTÜN CA JAPONYA'DAKİ YALNIZMERTOPLAOLDUĞU FAALİYETLERINİN, KEZl IÇtN MlLtTAN MAKLA Japon K ülordu gerılla örgutunun lıderlerınden Ta ketomo Takahash, Tokyo Hava alanında tutuklanışı sırasında ORTADOGU'DAKl SINIRLI KAYDEDlLİYOR. JAPON KIZILORDU GERİLLALARININ AVRUPA'DA ÖRGÜTLENMEKTE OLDUKLARI BİLDİRİLİYOR Japon Cızılordu gerılla örgutunun butün a aştırmnlara karşın varıığını surdurduğu ancak 'aponya dokı taalıyetını soif Ortadoğu dakı merkezı ıcın mılıtan toplamak bıcımıne soktuğu bıldı rılmeKtedır 1975 yılınca Kuala Lumpurdakı ABD elcılığı nın bu orgtt r^ılıtanları torafından basılması olayının ard ndan ceşıtlı ulkelerde genış tutuklama lar yapılmış ve Jopon Kızılordusu uyelerının buyuk olcude ele gecınldıgı ılan edılmıştu Ancak gectığımız ekım ayırda Japon havayollarına aıt bır ucagır kacırılıp beş tutuklu ve 6 mılyon dolar karsılıgında serbest bırakılmcsı olayının jzerıne yenıden yogunlastırılan arastırmalar Japon Kıztl ordu grubınun örgutlu gucunu koruduğu ancak temel eylem olanı olarak Ortadoğu yu 9ectığını or taya cıkarmıstır r Bu arada gerılla eylemlerl terör oiayları karşısınaa olan ve genellıkle tutucu nıtelıklere sahıp bulunan Japon halkının Batı Almanya dan farklı tepkıler gostprdıgı ve halen ışbaşında bulunan Fukuaa yonetımının Batı Alman hukumetı gıbı yoğun bır karşı baskıya yonelmesının olanaksız olduğu sovunulmaK'adır Buna bır örnek olaroV Kızılordu nun scn ucak kacırma eylemınde Fukuda hukümetınm remen gerıllalann ısteklerını kabul etmesınır sadece bczı Batılı ulkelerde tepkı uyandırması buna karşı ıcte onemlı bır eleştırıye karşılcşmaması gosterılmektedır AKCtĞER KANSERI DISINDAKl TÜM HASTALIKLARDA, TRAFİK KAZALARINDA VE ÇOCUKLAR ARASINDA ÖLÜM ORANINDA DÜSME OLDUĞU BEÜRLENDİ. Beslenme reııminın, kalp ve damar hastalıklan ıle doğrudan bır ılışkısı olduğu 2 Dunya Savaşından sonra Kuzey Avrupa ulkelerınde gorulen besın kıtlığı sırasında saptannıştır Bu ulkelerde besın kısıntısı oldugu sıralar soz konusu hastalıkta onemlı olcude gorulen duşuşler gozonune alınarak bunun nedenmn beslenme reıımıne baglı olduğu ortaya cıkarılmıştır Buna dayanarak uzmanlarca 1963 yılında başlotılan kampanya sırasında Amerıkalılara besın ve kalorı degerı duşuk olan yıyeceKİer oğutlenmıştır 1963 ıle 1975 yılları arasında krema ve sut % 22. tereyağı % 32 hayvonı yağlar ıse % 44 oranında daha az tuketılır olmuştur Yıne bu sure ıcınde sıgaro tuketımınde de % 22 oranında bır azalma gorülmuştur Tum bu kampanya ve yuksek tansı yonun tedavısınde amelryot yontemlerınde. ılkyardım sıstemındekı gelışmeler sayesınde 1964 yılından ıtıbaren ulkede kalp ve damar hastalıklarından olenlerln sayısında onemlı olcude bır ozalma ol muştur Verılen bılgılere gore bu nastoliKtan ö!me oronındokı duşüş % 30 a yukselmıştir (Dif Hoberltr Ssrvltl) 1967 1968 yıllarındakı Japon öğrencı hare ketlerı ıcınde etkınlık kazanan bır grtıp tarafmdan kuru'an Kızılordu örgutunun ılk eylemlerı pohs merkez'erıne bombalı saldırılar banka ve sılâh deposu soygunları olmuştur Daha sonra «dunya devrımı» tezlerı gelıstıren oraut Kore Kuba ve Fılıstın e ozel onem vermış ancok ne Kuba ne de Latın Amerıka dakı dığer sol grjpla'dan bır ılgı gorebılmıştır 1970 yılında Japon ucağını Pyongyang a kacıran Kuzey Kore vetkrtılerının de bu eylemı gercekleştırenlere ya kın davranmadıgı \.e bunları bır «yenıden eğıtım» kamoındc tuttuğu bıldırılmektedır Bu eylemın ar dından yoğunloşon polıs araştırmalanyla bırlıkte orgut ıkıye ayrılmıs ve 30 kışı dolayında bır grun dağa çıkmıştır 1972 yılında «hafıf devranışları» gerekcesh 'e ıclennden 15 ı n kurşuna dızenler bunlardır Bırkac ay dağlarda dolaşan bu grup tan gerı kalanlar da yakalanmıstır BEYRUTTA Kızılordu örgutunun dığer kanadı ıse Japonya yı terkede r ek Beyrut ta uslenmış ve one surulduğune gore Gporge Habas ın yonetımındekı Fılıstın Halk Kurtuluş Cephesı ıle ışbırlığı yaparak calışmalannı surdurmuştur 1972 yılı mayıs ayın do Israıl ın Lot havoalanına baskın duzenleyerek 20 kışıyl c'd renler de bu grubun mılıtanlarıdır Ancak Fıııst n Halk Kurtuluş Cephesının resmı soz r cülerı Japon Kızılo dusu ıle ışbırlığı yoptıklan ıd dıalarına karşı cıkmaktodıriar Orgutun Japonya da sadece mıiıtan sağlamak ıcın bazı faalıyetlerde bulunduou buna karşılık Avrupa ulkelerınde orgCtlenme ccbosı lcmde olduğu ceşıtlı ulkelerın G'jvenlı* yetKilılermce one surulmektedir «Ben Pamukpınar Koy Enstitusundenlm Muşerref Abla Bızim okul Çamlıbel'ın eteklerınde, çıplak tarlalarda kurulmuş, ama simdl yemyeşıl kavak ormanları arasında, gokyuzune uzanan kavaklardan mavıyl goremez ınsan Bır tarım ögretmenımız vardı, bıze durmadan kavak dıktirırdı, bugun o kavaklar uç bucuk milyar lıra getııiyor Ben de enstltulerın uretkenlıgını getırmek istıyorum Bakanlıgımda » Yerel Yonetim Bakanı Mahmut Özdemır konuşuyor gozlerı parlıyarak Necmı Cfendının getırdığı cayları yudumluyoruz ıçımızı koy enstıtulerının ateşı sarıyor bırden Pamukpınar Koy Enstıtusunden bırkac kez sozettım bu koşede Oncekı yaz doğu ıllennde bır gezıde Senator Nıyazı Unsal ıle bırlıkte ugramış gorduklerımız ve duydukla rımızla tarıfsız keaerlere dalmıştık Yerel Yonetım Bakanı Mahmut Özdemır konuşurken eskı ogretmenler sardı cevresını lcerde AP lı senator Mustafa Delıvelı konuşuyor dışarda Tonguc Babalardan Hürıem Armanlardan, Ruhı Sulardan Sabohattın Eyüboğu'larından anılar tazelenl/or «Enstltuler kapanmasaydı bu parlamento da başka bır duzeyde olurdu» dıyor eskı bır ogretmen Yerel Yonetim Bakanı Mohmut Özdemır. Sıvas ın Kangol ılçesının Karanlık koyunden «Yıldızelı Koy Enstitusu olmasaydı aydınlıga kavusamazdım» dıvor gulerek Enstıtu>u bıtırmış lıse sınavına gırmış dışardan sonra Sıyasal Bılgıler Fakultesı sonra hesap uzmanlıgı Londra da ıkı yıl Yaiında bır dev iıkanlı Gelırler Genel Mudur ardımoılıg'ndan ayrılmıs Yerel Yonetim Bakanına Özel Kalem Muduru olmuş «CHP programındaki özerklik kavramına da yenl blr yaşam vermeğe calışacağız» diyor genc Bakan Özel Kalem Mudurunun yeteneklerıyle bu Bakanlıga verılen önemı belırtıyor Gecmış yılları ansıdım bırden 27 Mayıs devrımınden sonra Prof Fehmı Yavuz Imar ve Iskan Bakanı olunca Sıyasal Bılgıler Fakultesının ıkı genc ogretım uyesı de Bakan ANKARA ANKA vıt Hükümetıne sunrmjş bulunuyor her cevreden lcerde de dışarda da Meclıs kulısında masalsı olaylar anlatıyorlar Yurt dışındokı ışcıler emeklerını alınterlerını dogdukları toproklardan uzak yaşadıkları yılların bırıkımını bır an once Ankara ya yollamak ıcın yarış edıyorlarmış Bır ınut bır guvence dogunca ozverıler de başka boyut7 lara vanyor değıl mı Enerjl ve Tabıı Kaynaklar Bakonı Dpnız Baykal kulıste gazetecılerle konuşurken Dışışlerı Bakanı Gunduz Ökcün yaklaştı Gunduz Okcun Dışışlerınde yenı blr yontem uygulodığını anlattı Kokteyller /emekler yok artık turlstık gezıler de yok Yabancı elcılerle ıkılı konuşmalar yaparak sorunla'imız 1 cozumleyecegız Örnegın bugun Cıc saat kadar Irak Buyukelcısıyle konuştum Dışışlerı Bakanıyla uzun uzun konuşmak olanağını bulabılen elcıler nasıl mutluour kımbılır Sız bu yazıyı okurken ABD Dısışlerl Bakanı Cyrus Vance Ankara da Dıplomatık trafık bırden hızlanıverdı Ama dıplomatık cevreler cok doğal karşılıyorlar bu hızlanması Başbakan Ecevıt daha guvenoyu almadan bır guvence verdı dunya dıyorlar Gunduz Ökcun un kokteyllere yemeklere son vermesını de doğal karşılıyorlar Gecmış donemde konuklar koşkunde cok gorkemlı yemekler verılırdı bılıyorsunuz blr yondan IMF temsılcılerıne dıl dokulur Basra Korfezındekı şeyhlıklerden yardım ıstenır bır yandan da altmış yetmıs kısılık yemekler duzenlenırdl Turkıve'nın gerceklerıne ters bır gorkemdı bu Konukseverlıgımızı daha sade yemeklerle de gosterebılırız değıl m ı ' ••* Genç Bakanlar arasında.. Muşerref HEKlMOĞLU lığa toşınmış Fehmı Yavuz'un calışmalarına omuz vermışlerdı Bırı Seha Meray otekı Cevat Geray sıyasal bılgılerın bugunkj dekanı Ulkede guzel b r ruzgar esınce bu coş kuyu ve tutkuyu duyanlar cogalır değıl mı? Şu anda cok kışı bılgısını ve yeteneğını Ece