Katalog

EKONOMİ... EKONOMİ... EKONOMJ... EKONOMİ... EKONOML. EKONOMİ... EKONOMI... EKONOMI... EKONOMI... Hızlı fiyat artışîarı 1969 yılından beri en üst noktaya ulaştı Uiuç GÜRKAN Son zamlarla petrol şirket ve bayilerine 1.5 milyarlık ek gelir sağlandı Y aptlan bir araştırmaya göre. petrol ve potrot ürürnıerıne yapılan son zamlarla birlikte petrol firket leri ıle bayilere toplam 15 milyar liralık ek gelırle, bir yıl içinde anılan Uuruluşların kârlan 4 milyar liraya yükselmiştir Ekonomik tüm kesimleri etkileyen petrol ve petrol urünleri zammı dolmuş. taksi. otobüs fiyatlarım öncelikle etkuerken, değişik ürünlerin fiyatları da bu artışa bağlı olarak yükselmektedir Akaryakıt zamlarının çok yönlü etkisi üzerinde auran uzmanlar. zam oranlarınm daha düşük tutulması gerektiğini savunurlcırken. yüksek tutulma nedenini İkinci Cephe Hükümetinin akaryakıl bayileri ile petrol şîrketlerinin isteklermi karşılama eğilmine bağlamaktadırlar. Benzin. motorin, gazyağının fiyat larının yeniden saptandığı 1974 yıh ile fııel oil fiyatlannın yeniden saptandığı 1975 yılları ve ffl~S yıhnda bir kararname ile bayii kârlannı arttmcı uygulama karşılaştınldıgında, son zamlarla birlikıe şirketlere ve bayilere önemli tiârlar saglandığı ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla petrol ve pel rol urünleri zammının hazine zaranm karşılanıanm çok üstünde lutuldugu bıldırümektedir Son zamlarla bayılerin gelirlerinde super benzinde yüzde 75. normal benzinde yüzde 87. motorinde yüzde 55. gazyağında yüzde 81. fuel oil'de yüzde 55 artış sağlanmıştır. Bayiler petrol ürünterine yapılan her zamla büyük kârlar elde etmektedirler. 1974 yıhnda yapılan zamlardan sonra geçen yıl herhangi bir zam yapıltnamakla birlikte. bir kararname ile bayüerin kârlan ve navlun gider lerinin akaryakıt istikrar fonundan karşüanması öngörülmüştür. Salt bu kararname Hazineye yaklaşık 25 mil yar lira yük getirmiş, dolayisıyla bayilere 2.5 milyar Hralık bir gelir trans feri yapılmıştır. İkinci Cephe Hükümetinin yaptığı son zamla birlikte de, bayilere yaklaşık 15 milyar Hralık bir gelir sağlanmış olmaktadır Dolayısıy la her ihi Cephe Hükumett akaryakıt bayilerine bir yılda 4 milyar lira gelir sağlamıştır TİCARET BAKANLlGl FiYAT ENDEKSLERi tukeîicıler açısından oldukca umut kırıcı yo rünlüler sergilemektedır. Gerek Ticaret Bckanlığı, gerekse Devlet Istatısiık Enstıtüsü tarcfından duzenlenen tüketıci fiyat • endekslerı. 1969 yılından bu yona süregelen hızlı fiyat artışlarının en üst noktasıno ulaşıldığını ortaya koymaktadır. 1977'den 1976ya sarkcrak son onıkı a/'lik dönemi kapsayan tıyat artışîarı. Devlet istalıstık Enst'tusü'nun bulgulanna gore bütün illerde yüzde 20'yi aşmıştii. Fiyat artışîarı yonünden Turkiye'nin en mutlu ılı sayılması gereken Erzurum'da yaşam koşullarının son bir yılda yüzde 22.2 oranında ağırlaştığı gozlenirken, artış oraniarı İzmir ve Eskişehir'ae yuzde 30'un uzerıne çıkmıştır. II düzeyindekl fiyat artışlarının, her iiin nfıfusu oranında ağırhklandırılarak Türkiye ic<n buuncn or:oloması ise, yüzde 26 düzeyinde bir artışı yonsıtmaktadır. Bu. olcüdekı fıyaı atu^uıtn anlomı, ağustos 1976'nın 100 lirasının bugünkü satınalma gücünun 79 liraya inmesidır. Bu arada, 1972 yılından sonra kiraların saDit varsayıldıgı resmi fiyat endeksıerinin kıra artışlarını do kapsayan bir biçimde düzeltilmesi. Türkiye'yi. fıyotların yıldan yıla bir kac kat arttığ; ve paranın satın alma gucünün yarı oranında azaldığı Lâtın Ameriko ulkeleriyle yarışır hale getirmektedir. ZAMLARIN ETKİSİ Son zamların fiyatlar genel seviyesı üzerındeki etkileri ise henüz belirlenmemiştir. Ancok bu zamların, 1974 yılı zamlarına göre oranıayarok değerlendirilmesi. eylül ayı icinde ilk aşamodo yüzde 10 dolayında genel bir fiyot sıcramasının kacınılmazlığını göstermektedir. Zomların genel fiyot düzeyi üzerinde ileriki dört ayda da yaklaşık oranda etkide bulunması beklenmektadır. NASIL BİR İDDİA «Enflasyonla mücadele ediyoruz» iddiosıylT, kamu kuruluşlarının ürettiği mal ve hizmetıerın satış fiyatlarım ikl yılı osKın bir süre maliyetlerin oltında tutan MC ortaklığı, sonundo uluslararası finansman kuruluşlarının baskısıyla. ocıklar bank not motbaaları tam kapasitede calıştırılarak kapatılınco cenflasyonun körükleneceğini» kavrayı vermiştir. Kapanan kredi müsluklarınm yeniden ocıiocağı umuduylo ortalamo yu7de 100 orcnınd;ı btr dizi zammı uygulamaya koymuştur. Dtlimler E ylOI oyının ilk yarısı lcinde yapılan zonlar oncesine ilişkin fiyat istatıstikleri, özellıkle (YUZDE ARTIJUR) Son 12 Ay Toptan Esyo Rvotlnrı • Gıda Maddeleri • Sanayi Hammcddelerl Ankora Geçinme İstonbul Geçinme 1977 22,0 24,0 18,4 17,7 22.1 1976 15.6 15,0 16,6 16.4 17.4 Y ı 1I ı k 1975 1974 10.1 29,9 17.2 35,6 21,8 1.2 19.0 15.4 21,2 23.9 1973 20.5 21,5 19.0 15.8 14,0 Son zamların fiyatlar genel düzeyi üzerinde yüzde 2 0 dolayında artışa yolaçması beklenıyor den oluson devoluasyon uygulamasına do boşlamıştır. MC ortoklığının. lc talebi kısmo ve ödemeler dengesı ocığını azaltma vönündeki yuzeysel korarlonyla desteklenen. bu orada maaş ve ücret lerin dondurulmasıylo tamamalonocak olan onlemleri. kapıtalist ekonomilerde bunolımo düşııldüğunde sık sık başvurulan önlemlerin kopyosıdır. ö t e yandan, uluslararası finonsman kuruluşlonnın yıllardir verdıkleri oğütlere uygundur. tistikrar programı» olarak tanımlanan bu on AET ülkeleri ve Türkiye'de tüketici fiyatlârı TEMMUZ 1977 / IEMMUZ I976 % Artış Ulkeler 7.2 Belcika 11.4 Danımarka 4.3 Federal Almanya 10.1 Fransa 7.4 Hoilanda Lüksemburg 12 14.0 (X) irlanda 17.5 ingiltere 18.8 itolya TURKIYE 22.1 (X) Moyıs 1977'Mayıs 1976 BİR KİLOGRAM AKARYAKITTA BAYİLERE SAĞLANAN KÂRLAR (KURUŞ OLARAK) Gelirlerdekl 1974 1977 Arttş Oronı S. Benzin 32.5 561 % 76 N Benzin 30.4 56 9 % 87 Motorin 28.1 52,4 % 85 Gazyocjı 30.1 54.6 % 81 Fuel Oıl 23.1 45,0 % 55 NOT : Bayilerln kârlan navlun, ocenta körı. perakende kârı ve aenel fire kalemleri yoluyla avrı ayrı oluşmakta. yukondaki rokamlar bu ka lemlerın toplamını vermektedir. lemlerın varolan vapılor cercevesınde göreli r« hatlıklar yarattığı da bilınmektedir. Ancak, Tur kıye gibı sanoyı gelırinın dorlle ucunan, topîan ulusal gelırinın ise beşte birinın dış kaynaklon boğlı olduğu bir ulkede suresi kısalaraktan da ha üst duzeyde veni bunalırnları döllemekten öt ye bir işlev göremez. En basitırden. Türk lırosı nın dış değerinde vapılocak her değişiklik ıtbo lât yoluyla olduğu gıbi ic fiyatlara yansır v« Demirel'in «korrüjnızme» eş riegerde tehlıkelı so dığı enflosyon devam eder gider. Tedâvüldeki kağıt para miktarında sürekli bir artış izleniyor bir onceki hafta ulaştığı 71 milyar liralik tavanın üzerindeki artışını sürdürmektedir. Son hafta icinde banknot emisyonunda meydana gelen 718 mılyon hralık genişleme sonucu 71.7 milyarın da uzerıne çıkılmtştır. Emisyondaki bu î'.ızlı genişleme. MC ortaklığının «ıstikror» onlemlerinden umduğu yaran gecersiz kıiacak bir gelişım olmaktodır. Ekonamik istikrar pakedinin acıldığı hoftc sonundo emisyon hacminin gösterdiği artış. öncelıkle Merkez Bankası'nda tutulan mevduatın çekilmesinin sonucu olmuştur. 29 eylül günleri orasında resmi kuruluşlar Merkez Bonkosı'ndokl mevduatlarını 548 mılyon lira azaltırken, ozel bcnkaların mevduatlarındon da 927 milyon liralik bir cekilme olmuştur. Bu orada, uzun süreden beri ilk defa olorak mevduat munzam karşılıklorının tutarında eksi yönde bir gelişim gözlenmiştir NEDENLERDEN BİRİ Banknot emısvonundakl artışı etkiliyen bir başka olgu da. kamu kesimine yönelık Merkez Bankası kredüerinde yapılan 408 milyon liralik arttırım olmuştur. Kamu kesimi kredilerındeki artı şın bütünuyle Hazıne'ye acılan kısa vadeli avans kaleminden doğmosı istikrar önlemlerinden beklenen sonucun ulınmasını gücleştiricı niteliktedir. Kamu kuruluşlarının ürettikleri malların molıyfttlen ile sctış tıyatlan arasındoki farktan doğan ısletme acıklarını yapılan zamlarla bir sure ıcin kapatmak olonağı bulunacaktır. Ancak. Kamu kesımînde moaş ve ücret ödemeleri icm Bütce fonlorının sonuno oelınmiştir. Butce'de düşük tutulan personel harcamolarını karşılamak icin Hazine nin bundor. sonrakı gunlerde Merkez Bankası kcynorjını ıleri olcüde zorlaması kaçınılmazdır. ÖZEL KESİM KREDİSİ Kamu kes'rı kedıienndeki Hazine kısa vadeii avonsına dayalı genişlemeye korşın yılın en yüksek düzeyıne c'kmış bıılunan özel kesim kredüerinde duraklama sağlanmıştır. Yılın en yüksek ve en duşük düzeyleri arasmda seyreden tarım kesimi kredılerının de, taban fiyatlannın duşuk tutulması nedenıyle kayda değer bir değışıme uğraması beklenmemektedır. IMF'in koşulları teker teker yerine getiriliyor Fiisun ÖZBİLGE> M erkez Bonkosı'nın 9 eylül gurlü hafftolık durumuno goıe. tedavuıüekı kogıt paru mıktorı. CEPHE HÜKÜMETiNiN YERiNE . GETiRDiGi KOŞULLAR TÜRKiYE'NiN KAYNAKLARINI YABANCI EKONOMiLERE TRANSFER EDEN BİR NiTELiK TAŞIYOR. S ecimlerden sonra ikinci kez kurulan Mıllıyet cı Cephe Hukumetı Uluslararosı Para Fonı (IMF) tarafından ongorulen koşulları teke ^aker yerine getirmeğe başlamıştır. Kamu iktişa di teşebbuslerinın mal ve hizmetlerıne yapılaı zamlaraan sonro vergi nadlerinde düzenleme ya pılacağı acıklarmış ve son olarak da IMF'nıı öteden berı önerdiği devaluasyon bir oranda ge çekleştirılmiştir. Hukümetın bundan sonrakı ca bolorının yine paro fonu tarafından öne sürüle; işci ücretlerindeki artışlann kontrol oltına alın masına yönelik olacoğı bildırilrrektedlr. Türkiye'nln ödemeler dengesi sorununun bı günku ekonomik sistem icinde cözumlenebılmes Para Fonu'nun Türkiye'nin kredi alcbilirliği konı sunda vereceği karara bağlı bulunmaktadır. Bı kararın verılmesi icin de Para Fcnu Türkiye'deı şu koşullorın yerine getiriimesini istemektedır. • • • Kalkınma hızının düşürülmesl, Yüksek oraniı bir devaluasyon .Tüketim talebinin kısılması. tanınaı yapıimas • Tosarruf mevduatı ve tahvıllere foiz oranıorının yükseltılmesi. on zamların önemli bir yaran oldu. 6»lirleri törpüleyicl, gelir bölüşümünü daha da adaletsiz kılıcı niteliklerl yanında, İkl gercegin kamuoyu tarafından billnçlı ola rak kavranmasına yol açtı. Bunlardan birl Demirel Hukumetlerinin dışa bağımlılığının çıplak bir biçimde ortaya çıkması, ikincisi de «on yıldır başbakan olmakla» ovunen De mirel'in «kamu kesimi işletmelerinin zarar etmesı» ile başlayan feryatları ve buna ilişkin itirafları dizisidir. Demirel «rekor zamlardan» sonra tipik bir «ekonomizm» yapmaya başladı. Çok kötü bir ekonoml leknisyenl olduğu da bu nok lada ortaya çıktı. Cünkü «ekonomizm» yaparken kendi itırafnamesinl açıklamış oldu. Ekonomizm kamu iktisadi kuruluşlarının (KİT) «sürekli zarar etmekte» olduklarının açıklon masıyla başladı. Demirel'e göre, zamlar «zorunlu»dur. Çünkü KİT'ler zarar etmektedir. On yıldır başbakan olduğunu söyleyen D«mirel, böylece on yıldır KİT'lerln yanlış bir iktisat politikasıyla yonetildiğini açıklamış olmaktadır. Bunun Içindir ki, KİT'ler dönem dönem zarar etmekte ve dönem dönem zam lar «zorunlu» olmaktadır. Ve her zam «istikrar» adına yapılmakta, ancak belirll bir süre sonra cistikrarın bozulduğu» acıklanmaktadır. Tipik bir kısır döngu örneğidir bu. D« mirel'in itirafnamesinde ikinci önemli nokta bütceye llişkindir. 1977 bütçesinln seçimlerden çok önce daha 1976 aralık ayında, 1977 ocak ve şubat aylarında kamuoyuna acıklanmış ve ceşitli bütce konuşmaları sırasında ıbütçenln dengeli, istikrar getlrlcl ve fiyat artışlarını önleyici» olduğu üzerinde durulmuştur. Her fırsatta bu söylenmiş ve bütçeye yöneliK eleştiriler «insafsız ve polıtik amaclı» olarak değerlendirilmiştir. Şimdi aynı «Insafsızlığı» Demirel yüklenmiş gozükmekîedir. Çünkü, Demirel'in kendisi butçenin 225 milyardan 310 milyara yükseldiğini, butçenin 85 milyarlık açığının kapatılması gerektiğinl acıklamaktadır. İtlrafnamenin üçüncü noktası fiyat artışlarıyla ilgilidlr. 1977 yıhnda fiyotlorın yüzde 15'ten fazla artmayacağını secimler den önce açıklamış olan Demirel, zamlardan sonra bir gazeteye verdiği demecte «fiyat artışîarı daha temmuz ayı itibariyle yüzde 15 <A muştur» demektedir. Acıkça, fiyat artışlarının cok daha yüksek düzeylere ulaşacağını betirt mektedir. artar blt» tutonızlık zlncirlnl somutlaştırmak lcfn. Ancak, asıl tutarsızlık «KİT zararlanı biciminde bir kavram yaratmakta kaynaklanmoktadır. «KİT zararları» gerekce olarak ileri sürülmekt», böylece sonuclar üzerinde durulmaktadır. Oysa, sorun «KİT zararlanı deglldir. Sonuçta «KİT zararları» olarak ortaya cıkan iktteat politikasının yeterslzliği, ondan 6a öte ekonominin dışa bağımlılığıdır. İspanya, Peru, Mısır, İsrail, Porteklz, Etlyopya. Bunların tumünde zamlar arka orkcya acıklandı. Tümu de Uluslararası Para Fonunun elkisiyle acıklandı. Türkiye'de de aynı yöntem izlendi. Bu dışa bağımlılıgın önemli bir göstergesldir. Ancak, perde arkasındokl bağımlılık, üretlmden kaynaklanan bag;mıılık daha önemlidir. Ekonomi ithalâta bağlıdır. iç taya eıkmokta, ama önlemlerin yeterslzliği «tedbirler» dizlsinin ömrunü kısaltmaktodır. Bunolım sıklaşmakta ve derinleşmektedir giderek. Daha sık ve daha ağrr önlemler gerekli olmaktadır. «KİT zarariarı» diye bir kavramın bulunmadığına en iyl örnek kuşkusuz petrol zamlarıdır. Hangi KİT üretiyor petrolü. Hangist zarar ediyor. Yoktur boyle birşey. ithol ed'len petrolün fiyatı artmış, bu secim nedeniyl* ikl yıl bütceden karşılanmış, şimdi de butçenin bu acığı kapatılmak istenmiştir. Demir, çelik, Cİmento gibi temel ürünlerin zamları «KİT zararları» olarak sunulmaktadır. Ama, onlardaki özellikle ve de özellikle dağıtım sistemini değiştirmedikce, halk bu «zararlara» sürekli katlanmak zorunda kalacaktır. Bu ürünlerde yapılan zamlar hazinenin «zararlarını» kopatmoktan çok, bunların satıcısı ya da dağıtımcısı durumunda olan kişilerin kârlannı arttırıcı niteliktedir Gerek yapılan açıklamalar, gerek açıklamaların arkasında yatan ekonomik gercekler itlrafnamenin «açık ve kapalıs yanlarını sergllemektedir. Uygulama itirafnamenin kendisldir neredeyse. Bir de aıınan önlemlerin kimin yararına olduğunun yanısıra, bu kararlardan etkilenen geniş bir halk coğunluğu vardır. O coğuntuk şimdl bir sessizliğe bürünmüştür. Sessiz bir çoğunluk oluşturmuştur Ispanya'da IMF'în önerisiyie uygulanan zamlardan sonra 125 bın kişl yürümüştür. Mısır'da IMF'nin onerisiyle uygulanan zamlardan sonra duzenlenen gosterilerde 80 klşl ölmüşlür. Peru'da IMF'nin önerisiyle uygulanan zamlardan sonra askeri yönetime rağmen 24 saatlik genel greve gidil miştir. İsrail'de IMF'nin onerisiyle uygulanan zamlardan sonra grevler birbirini izlemıştir. Türkiye'de ise, birkac demec ve cılız basm toplantısının sınırlan içinde kalmıştır zamiara karşı tepkiler. Zamlcrın etkisi cok kesindlr. Küçük ürelicl, işçl ve memurlar üzerinde yoğunioşan bir etkidir bu. Üretim araçlarına sohip olonların tümü zamları diğer gelir gruplanna yansıtırken. sadece emekcüer bundan yoksundurlar. Tüm zamlar oniarın ustüne binmektedtr. Ancak, kesin olan etki bir zaman aralığmdan sonra lümuyle bu sessiz coğunluğa yansımoktadır. Yansıyacoktır. Coğunluğun sessizllğlnin bir nedeni budur. Tümüyie henüz yansımamış olmasıdır. Bir nedeni zamların uzun süredir beklenmekte oluşudur. • Bütce harcamalarının kısılması ve kamı yotırımlarının azaltılması 9 Vergi hodlerinde düzenleme yopılması, 9 Kamu iktisadi kuruluşlarınm zarardan ku torılmosı. • Merkez Bankası kaynaklarındon kamu fı nansmanının durdurulması, • İşci ücretlerindeki artışiartn kontrol all na alınmosı > Hukümetın son oldığı kararlarlo bu koşulln rın bir bölümü yerıne getırılmış olmoktadır. IM tarafından one sürülen koşulıordan yenne getı rilenler kamu iktisadi teşebbuslerinın zararda kurtanlması ıcin mal ve urunlerıne zam yapılma sı, devalüasyonun bir bolümünun gercekleştıri mesi olmuştur. Vergi hadlerinın yükseltilmesı icı Maliye Bakanlığında calışmalar yapıldığı ve b konudaki yasalann yakındo parlamentoya sunu lacağı da acıklnmıştır. Guır.ruk vergisi oranlaı da yükseltılmiştir. S YORUM İtirafname ve sessiz çoğunluk Talçm DOĞAN. DEMİREL NE DİYOR? Kalkınma hızının duşeceği Başbakan Süley man Oemirel tarofınoon bir gazeteye verdiği mu lâkatta acıklanmıştır. Demirel bu konuda şunla rı soylemıştir: «Kalkınma nızının bu yıl gecen S' nelerden duşük oiacağını sanıvorum Yuzde 6 a varında oiabılir. Yüzae 6 yıne cok lyi bir kalkın ma hızıdır.» Bütce harcamalarının kısılması ve kamu ya tırımlarının azaltılması yolundakı IMF koşulior nın da resmen kamuoyuna açıklanmadon fiııeı gercekleştirıleceğı yıne Başoakan Suleyman De mirel'in acıklama!crındcn anlaşılmaktadır. Derm rel bu konuda şo>6 konuşmuştur: İthalatın program hedefinden önemli ölçüde saptığı gözleniyor ANKARA (ANKA) İthalatın finansman ka<fnaklanno göre dağılımı. hoziran sonu itibariyle belirlenmış ve program hedefinden önemli ölçüde sapıldığı saptanmıştır. Bir önceki yılo göre vüzde 25 dolayında büyüdüğu gozlenen tthalâtta, liberasyon lıstelerinden yapılan ithalatın büyük bir hızla arttığı. buna karşın tahsısli maltcr ve anlaşmalı ulkeler ıtholâtının dikkat cekici bir gelişim gösteremedıâi gözlenmektedir 1977 yı:ımn ocakhaziran döneminde yopılan Ithalât, 5.8 milyar dolorlık program hedefinin yüzde 51 08i duzeyınde olmuştur. ithalât toplamımn program hedefme uygun bir seyir izlemesi. progrom hedefinden önemli ölçudo aopıldıjını ortoya Bunlar itlrafnamenin genel clzgilerldir. Bunları nesnel olarak ortaya koymak yeteı de va dış fiyatlar arasında göreli (nisbi) dengesizlik tüm ekonomiyi etkilemekte, bu fark incalenmektense, konuya tek yönlü yaklaşılmck tadır. KİT'ler zarar etmekte, bütce ocık vermekte, bunu kapatmak icin zam yapılmakta, bu zamlar tüm ürünlere yansımakta, dengesizlik bir süre sonro daha üst bir düzeyde ortaya çıkmaktadır. Aslında yukarda soyılon ulkelerde olduğu gibi, Türkiye'de de gelişmis kapitalisl üfkelerin kendi ekononıilerine bulduklorı careter uygulanmakta ve kısır döngüler giderek yoğunlaşmaktadır. 1946'da «tedbirler», daha sonro 1958'de «tedbirler;), doha sonra 1970'de «tedbirlen), şimdl 1977'rie «tedbirier». Kapitaüst ülkelerin yöntemlsri uygulandıkça dengesizlik bir üst duzeyde or «Kamu yatırımları aksar... Turkıye hem hız lı kalkınma hızını sağlayocak, buyük yatırımla gercekleştirecek. hem ihtiycc duyduğu nıaddole ithal edecek hem enflasyonu durduracak. Bunm biraroda fevkclâde guc şeylerdir » IMF'nin tüketim talebinin kisılrnası ve Meı kez Bankosı koynaklanndan kamu fmonsmanı nın durdurulması yolundakı öneriieri de son yo pılan zcmlorla bir o.'cüae ye^ine getinimış oimaı tadır. Tasarruf mevduatı ve taiıvıilere tanmon fa iz oranlarınm arttırılması yolundokı IMF onerı; ise koalisyonu oluşturon partıler arasmda anlaş mazlık konusu olduğu ıcin bir sure ertelenmiştıı Son yopılan yüzde 10 oranındoki devaiüas yonun ise IMF'nın istedıği ölcude olmadığı ancal bir süre sonra yeniden yopHacak bir devaiüas yon ile IMF'nin istedıği düzeyin tutturulacoğı bs lirtilmektedir.