21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ŞARKISIZ DÜNYALARIN ORKİNOSLARI Ayhan HÜNALP 20 IX NASIL BİR SEÇIM SISTEMI? •Biiindiği gibi parlamenter rejlrnlerin »eçîm Bîstemlen. bır ülkedekı sıyasal partilerden hangısımn hükümet feurmaya yeterlı bir parlamento çojunluğu kazanacağının belırlenmesı ıle bu par tıierin paxlaroer.toda tam olarak temsılinı saglama amaçlannın sentezine dayanır. Seçim sıstemlerinm yarar ve adalet iikeierı (1) olarak adlar.cırılan, fakat aslında ters jönlerde işleyen bu ıkı arnaç, her ülkenin toplunısal \apısına ve sıyasa! bzelliklenne uygun dlçJler ıçmde dengelenmek isrenrmr'.ir. Çogunluk sistem'.erinde daha çok yarar ılkesı, nisbı temsil sısem!erir.de adalet ilkesı ön plandadır. Haziran 1977 günü yapılan mllletveklll genel seçıminln en belirgln özelliği. toplam geçrrll orlann N"î8.25'inin iktidar adayı iki büvük partide toplanmasına karşılık, geri kalan Oo21.75'intn seçime katılan diğfr altı partl ile bağhmsralar arasinda dağılma«ıriır. 1PT3 millelvekili penel üeçimlnde toplam ce<,erli oyların sadece 1 »fiS.in'sinin m biiyiik partire verildiğl, gcri kaJan " t.3fi.S8'tnin seçime katılan dl£er alü parti ile bağımsızlar arasında S a m i T Ü R K 5 paylafiıldıirı hatirlanır«a; bu, son derece anlamlı bir gelişmetlir. fleçen yasama diineminin hükümet formiillerine bir tepki olarak. seçmenlerin çok eeniş bir çoğunlukla oylann» tek parti iktidarı oluşturma vrinündp kullandıkları açıktır. Ancak bu, yüriirluktekl »eçim sistrnri Içinde Iktidar adayi parHlerden hiçbirlnin Millet Meclisl üve tamsayıstmn salt çnrtınlupumı kazanmanna Tetmenüs ve Millet Meclisi'nin 450 sandalyeai, partüer «Sia naml Vrinei elabilirsiniı?» diyordu Asive Hanım. «Evet kincı oiacagu Asiye Haıum» dedım. «Sen de n#frede, kırgınhgıntia kinci olacaksîn. B:z kinci olmamakla, neftimizde krnci olmamaitla karş:mada:<ini bagışlamakla, onian s&ea sonra geiecekleıi de ezmek. tüke»rnsk. hayatlanndan rtırmak imkânmı veriyorua. Biz gici.nce yerirrnze b:r bassı geliyor, onu da yıyorlar. Oysa biz bu yamyamları aîletmez«t, yaptıklarını unutmazsak, önlann nalimüği azalabılir. Dundan zulüm ancak kindarlar sayesinde kalkabüır. E17, affetsiie, kalleşlere prim reriyoraz. Sen büır misin kı geceleri kuzdan scnra bütün yalıiı okuHardak: yas'ıkiar ıslaktır. Ev•mden uzaic kalmış, anadan. b?badan uzsk çocuslar, onlann Laşrrjazlıklanr.ın becelıni neden cdesın. Benirr. içın gerçekren ciz sütıınluk değen vsrdı o küç'icük ha'oenn. Bir gelin koca ıne getirdiği çehiz bonçasmdar. ikı doncu^.ı ku kardeşine volnış dıye. kocası i'a eimı de biIeKİnden b£İra ıle kesiyor. Kokasabada kanlı balta ;!e dolaşıyor da, kımse çıkıo. «N'aptm?» miyor. Uzun 1171ın «usur kahyor A?ıye Hanım. Güneyın bu ıçli r, sonur.da "Evet. dogru» dıyor. Belki de benim hattnm için >ğru dıyor. HâJâ. «Bir yanagma vuran olursa ö:ekıni uzat» didirenen insanlardan. Neyse bov;eien de kalmalı. Insan vitıe koyar. Foîograf ieadından yüz or. iki, ts'.efon eîli altı yıl sor.ra yasaya intikal edebilmiyti. Racyo otuz beş, rsdar on beş, teazyon on ıfci yıl sonra halk yararma suoulabilrnışür. Gerk hayat ırysvJamaîan böyle olabilırse de. Cağaloğlu'nda hern p bir isrihbarat odasiTK.a. heraangı bir rr.uhabir masasını rlı • hızlı femi'lerken. bhaı sonra kolu javasladığında. ben tisör olsam, eiste bu iki hareketm arasır.a koca bir vedı yü •mistir» diyebilirırr. Ardından a n bir fren sesı duyulursa da, •n adamdı. 1yi delikanhydı. Demın raasssır.ı temu'.eyen Mubir. Mor^a sörimi r !*r bır?/o'sn. Tamnmavacak bir durtırr.ria inkii» Istihbarat odasınt giren odarı ısıklan sonriürür. '..Yar;n ne g«lpcek]er» der. Brn «Ha.nr» deriın. «Bir t?nesi SPİmecek». Arabanın aiMnda ran veıen defprden sir.nir böylece. Imçm k^ç merid''en rit?d»n bir kadın nhtırr.cla. yanır.daki lama: iGuarda i] mor^» der iDnnize bak!». «Ho risfo» d^r »m da t'gördiim.» Gerç?k jur'sever! Pimdi bız XX. yüzyılın mpkanık feklc «imik diİ7en! ıçirıde vah?i ve eanciar ekrKPk mu^adeleI? irtnde biirün gi"el saatlepmızı, diîeklerimı/ı ayakiarımızm mns e'Prek. çîğnevervk. m eu/*l şarkı!ar:muı daha dudaklaTiızdan riökul'neden kerıdı pllenmizle bcğı:yonu. Sürünsenier 3i re7İW yas'.yoni'. Bir sar'îi oian yaşajnavı bir kufür halir.e tirijoruz. Şarkılı dİTnya'.ar; ssrkısız. deniilçn de orkmossuz rakıronjz. Bir rıt'n çakalrftl olmuşu? vazı'slar olsun. Ekrnekçımn dpftennde bje iıele feiefon rehberinde hiç adı majtn bir cinr c:el:rU. ach f''ir;fV't<ç« <•R'idavım'? o.emesir.e Snıen. çoktan b?n Malmüdürünıin bile »d'.nı unu f t'!ğıı bir îTt kosesınde 'raniıstör'.ü radvosur.un rııLr.'î biv>~.ıekten korirak harat maceresını yaşamaktaydı. Oysa her odasmda başka ıdyolar çalınan, b?.?ka televizvonlar seyı»di>n kpntler \ardı. zak bir gençlik serüvenı. bir gençük aın%\. b:r kaybolmus iiir Jdar u.'ak feentier TOrdır. Trsk kentler u?ak hanraİ3r eibidır. ısano.il'i dsrsen, o cla şarkılBr gıbidir bır.siin eskir. Yolun sonıır.u düşunm?k. takkeler:. çarşafları ç'kartıp bu yoın sonum düşünmek. mırln!;a bu çapra«::k. b'.ı Pht?.not külian bi 5apışkan, sümüklü. ö'.dürüciı ve Sıskırrak. a^dalı. tornılu )lun dönemeçlerini hcsaplayıp son duragın; gormek gerek. «Mahrr.ut nprede°.> dedım. «öldü» drdi. Kafasını ka!d:r:p da ıratıma büe baionadı. «Yan tarr.fa bıraz daha cilâ» dedinı. Duylamaziıktan geldi. iki f;rça sürdü Mahmut ueş gtin once hura1 oturuvordu. On kuruşum çhrrr.adıl^ için borrurn kalmıştı. "•biır sefere alınm» demısti. Bu?un verecplrtim. «Yan tarafa biız cılâ» d:yenîerin sozünü d'jjTnamazlıktan geiiyordu. Böârih.ü JSterip «r'ena ağnyor abM denıışti. Gidiş o <rıd:st!. Bütur. gar ıpılarmda. duraklarda. iskelelerde. navaaianlarında. metrolarda, ırnikelerde vasıtalan kaç;ran!ar. ders başındaki zilleri kaçtraıı.r, tenefîüs r.iî'.erini d\wmayanlar böyie rıep sessiz sedasız gi?rdi. Bermutad, Istiklâl Caddesı. Ar.kara Caddesi de Ebussııut addesî de yağmur içindeydi. Rımeller! direksıyonuna damlayan erah DibR saçîı, Marllyn Monroe veya Mainsfield göflislü bir sdın geçiyordu. Trafik polisine el sallad:, dtzîerinden bir karıs ukardaki eteklerini yiirseksen derecelik bir açı ile gerdi. Genç oüsin bıyıkları titredi. Sprpuşunun beyaz naylondan çüneşligi rartcından kirardı. Ensekoküne kadar titreyen ariaının şaî;aklan TCkladı. Sinemadan. kahvelerden. maçtan çıkan deükanhlar tomar ımar toto kâğidı yırîıyordu. Bir kargA «gak» diyordu. Bir leyîk, «Tak, fak, taaak» diyordu. Ve bir kadın «olmaz» diyordu. Birden Mahmut geidi aklıma. Kimbiliî Kısacık örorü boyun», kaç çift ayskkabı parlatmıştı? Kaç bin çift ayakkabırıın tozuu çıgerlenne çekroiştı? Kendi gıydiğı ayakkabılan boyamak tuç eçmış midır ıçinden acaba? Har.gi güreşl: bir giinde. bu arzuu duyabılmiştı'1 Biz bütün trenieri kaç.ranlar, vapurları, uçakırı kaçıranl«r böyleydik işte. Deniz alabilöigine mavi. gök alabildigine beyazdı. Şehir soâklarında yapışkan tutkallara dör.en yağrr.ur. enginde bir gılrıeş smsın oluvenyordu. Artık MRhrr.vıt yolctu. Ayakkabüar. fırçalar, OEİar. toto kâğıtlan, Ferah Dıba yoktu. Volun kenarında bir •uçtıcük Chevro>t'nin tekerlekleri havada dbr.üyordu. Açık kaBTI redyOKunda «Cerami» döktUüyordıı. Ankara Radyosuriun ögla ajinım bitinnesine iki dakika ka!m:ştı. İki dakika sonra, Ahnet, »rabasınm radyosunu kapatacak, p:kabına «Rita Pavone»nin Ch« m'importa dell rnondo» şarkısım koyacaktı. «Dünyaya boşeriyorum» plâgını yeni almıştı. Madlen'i sevinsin. o kırık, o kaarastr, karmakanşık dünyası bıraz düzelsin dıye almıştı. İzmır larlannm bu azılı konsomatrısi, bu garsonların şampanya r«.ortrneni, aslında ve gerçekte rengini bularnayan bir turmısol :iğldı gibiydi. Madien, yirminci asır insanunn kayboimuş, yok ılmu? mutiuluğıı, tebessümü, yolunmuş bir avuç menekşesr.di. LÜsyirmi saniye sonTa bu dağbaşında, onlardan, yalnızca susnuş bir radyo ile devırlenni tamamlarnış iki tekerîek ka'ıacak1. Imbat rüzgârları, Basmane Garı, Alsancak İskelesi. Karşıyata'nm ışıklan, Tilla Pavyonu, BrezilyaU orkesîra, şdnıirıenin alei. çipura balıkları, Tariş'in incirlerı, elektrikli sandalyeiere oturulmuş âdı caniler gibı bir titre.şimle birîikte yok olacaktı. înlanoğlunur) kaderi, dünya kıırulduğundan bu yana bep değişmeren bir çızgıydi. Nesilier gelir, çeşit çeşit yaratıkiarı ile N'uh'un ^misine doiardı. Nesilier gelir, tahtaları bırbinne sıirterek ate? ^kartır. volkanik kraterlere taparlar. altmı elması pılnl taşı gibi arlalara ekerlerdi. Nesilier °e:ir. şarkısız ve türfcüsüz bir dünya raratıp, kafsrası ticareti yaparflı. Ve sonra, nesilier birbirlni yiye nye bir baska nesü yaratır, onlar da kaderlerini dönen tekerlekere, ajakkabı fırçalanna, bulutlardakı ses duvannı aşan jerlerin .slerine gömsrdi. O hiçbîr seye benzemeyen resmi kim çizmişti ıcaba? O rr.evsimin her şeyi olan «Ceram: yi kım yazmışb? Kim çe^mistı bu parçayı? Mahmut bunu dinlemiî miydi acaba? Plâgını kım para verip almıştı? Patlayan bir îren, yarimayan bır îar, yonılan Dir göz. seksen kilometre ile msanlan oennete. hem de bir celsede kavuştururdn. Senm arka cebinde op«Ta<J?ı akşara için »ynlınış iki yerin bileti olmuş. Bulvarpalas'ta baryola iki oda »yırtrmşsın, kimse sal!ama?dı. Madien diledifci kadar, «Gülüîütn yalan, jürürn ıgreı, ben bu degılim. N'olur beni bulun. Bir dört yol agzında, sıyah gögüslügiımle fcen: bnhırsanız, iütfen Uaber verin» uiye yır'ınsm, kimse sallamazdı. Şıradi trafık kaîalan öylesine çojalmıştı ki. hlü sav.sı iiçten az olunca, çazetelerde iki »atırlsk bir yer bile ayıramazlardı. (Oeramı rar) ve bağımsızlar arasında ş5yle AP İSH. CHP 213. CGP 3, DP 1. MHP İS, MSP 24, Bapımsızlar 4. Böylece ülkemizde nisbî temsil sisteınlerlnin uygıılanınağa başladığı 1961'den hu yana beş genel seçimde örüncü kez hlçbir partinin tek başma hükümet kurmasuıa olanak vermejen bir parlamento aritmetiğinin ortaya çıkması. yürürlnktekl seçim sistenıinin TiirkİTo knşullan açısından yenlden değerlendirilmesi »ımmınn jeldigini föstermektedlr. SEÇİM SiSTtMLfRiNiN, OZELUKIE NiSBİ TEMSil SiSTEMt»iNiN ETKilERi Ote yandan bır illiede uygruianan seçim sisterrnnın o uikedeki siyasal örgütlenmeyi etkilediğı. genriiikle tek türlu çog\ınluk sıstemlerinin ık.i parıh, n:?o; temsil sıstemlerinin çok partıh parlamenter dü/er.o ycl açtığı. en azından rnevcut partılerın böiunmesıni kolaylaştırüıgı sıyasal bilinı yazarlannca belirtilmiştır (2i. Parti sayısınm çoğalrnası i?e, seçimlerde oylann dafılması nedenıyle parlamento çogunluğunun bir partide toplanrnas:m giiçleştirmekte ve koaîisyon veya azınhk lıukumetle.rıni zoruıılu kılmaktadır. Fakat bu hükümet tuılerı, şimd:ye değin ancak Iskandınav ulkeîerı «rıbı sağlarn demokratik geler.eklere, oidukça öengeli ekünoınık ve toplumsal yapılara sahip ülkelerde başanyla yürütülebılmıştir. Buna karşüık Vkeımar Almanya'sında, IV" Cumtıuriyet Fransa'smda veya ItalyE'da nisbî ternsıl sistemlen ıçır.de her zaman hükümet ıstikran sağlar.amamıttır. Zaten koalısyon veya azınhk hukümetleri, yapılarında beürli bir iktidar zayıflıgı taşıyan fom.üllerdir. Onlann da işlememesı, ülkeyı uun sıirel: hiikümpt bıjnalımlannın ortasmda bıraknıaktadır. Bu \"izden nisbi seçim sistemlerinı iki dünya savaşı arası dönemde ttalya ve Almanya'da görüldüğü gibi anarşinin ve Riderek £aşizm:n veya nasyonal sosyalizmin dolaylı nedeni sayan düçünürlere bile rastianır (3). Ilkın 19. yüzyılıu ıkıncı yansınüa farklı etnık gruplar.ıı yaşadığı Avrupa ulkelerınde bır ulusaî outunıeşme pontikasının aracı olarak uygu^anmagn başlayan nısbi seçım sistemierı, daha sonra ışçı sınıfı partilcrının güçlenmesi karfisında burjuva partilerinin bazen seprn ve;.a hükümet koaüsyonları yoluyla e:kınliklerini sürdürerek koklü düzen değişikliklerini önlemelerıne yardırn•: olmuştur. Bu anlaında nısbi seç:m sıstcnılcn' r.ın tazınlıklan korunıa» açamasmdan «antisosyalıst» aşamaya geçtiğı sdylenır (4). 5 HAZİRAN SEÇİMİNDE SEÇMENLER ÇOĞUNLUKLA TEK PARTİ İKTİDARI OLUŞTURMAK İÇİN OYLARINI KULLANDI • Çoğunluk sisteminin sakıncaları da yaşanmıştır. 1950'de toplam oylann c o53'ünü alan DP 408, %39'unu alan CHP sadece 69 milletvekili çıkarabilmiştir. Aynı çoğunluk sistemi 5 haziranda uygulansaydı AP 167, CHP 269, j MSP 12, bağımsızlar 2 milletvekilliği alacaktı çevrelerirıt küçültmek, başka blr deyi?İ8 genl seçim çevrelerini daraltmaktır (12). Bu. çr> sayıda milletvekih çıkaran seçim çerrelerinin a sa;.nda milîetvekili çıkaran birkaç seçim çe^Tes ne aynlmasî demek'ir. Asiında rrspi temsil sistemlerinde küçük pa; tüer için elverişh seç:m çevTeleri geniş oianla: dır (13). En ıyısi, İsrail'de olduğu gibi W tün ülkeyı tek bir seçim çevrest durumuna gı t:rmektir. Böylere küçuk partıler, sınırları da çızilmış seçim çevrelennde değerlendiremeyı cekJeri bakiye oyları birleştırme olanağıru genj çevrelerde bulurlar. Genış seçim çevrelerinin daraltılması İ!«ı büyük partilere yarar. Bu yapıhrken MiUet Mc Usi ve Cumhurıyet Senatosu seçim çevrelerinı çakışmasını sağiayıcı bır tedbir olarak, ülkeni her biri 3 milîetvekili ve 1 senator çıkaraca 150 seçim çevresıne aynlrnası düşünUIebili (Hatta bu, iller r.ıbarıyle üste usulü ve tek ad çoğunluk sistemlerınin bazı sakıncalarmı kar; hkJı olarak azaltabüecek ortalama bır çoğurüt sıstenıı iç:n de dıkkate alınabilir). Ancak seçı: çevrelerir.uı bu kadar daraîtılrr.ası, bugiın z '.en Cumhuriyet Senatosu seçımlerinin birçc yerde gösterdığı gıbı r.isbi temsi! sistemin: yalnız iki büyük partı yararına işlemesine, ha •a ço*ur.luk sistemıne yaklaşmasına yol açaca 'ir. Ayrıca seçım çcvrelerir.Ln hcmen her secn de yeniden santanmas'.yla ılgili ıdarl guçlükl ve vaygın «fferryınandcrinj» olasıiıkları buraı da eksık olmayacaktır. 1) Bu Ukeler hakkında bk. Fahlr H. «Seçiın Sistcmleri vp Türkiye'de Seçim S temi Konusu», Hürrivet Seçim S«!tıin< Ama nısbi seçim sisteralerının en çok p'.r*temınin daha çok röresel nıiîuz sahib! »daylann sist*mln kabulU tilkenln a!ışı!mış mtilkt sırnrİT.Z, (Istanbul 19:2). S. 10 vd. 1 tırilen yam. yu'.ısıröa aesmdisırntz sıa' «uspçür.ıesmc elver.s '. oldugu. ozdlıkie mezhep velardan ayn olarak Millet Meclisı ıçın 4^0 ve 2) Ozplliklp bk. Maurice Duvergrr. L'lnfluen çük partilsri suui olarak şofa!t:cı ve <on >a etnık grup aynlıklarında des'ek baîar. k:mse>Cumlıunyet Senatosu :ç:n 15i seçim çevıesıno des systemes electorauv sıır la vie politiqı cünılemeüe rıükumet ojnaiıciurtnı ıco.^ikJ ler veya aıleler ıçm ssçrr. kalelerı varattıgı, ssaynlmasım parek f irece>tır. Buysa, Türkiye jıbi I'aris 1950, s. 1321; Maurice Duverjer < < Ç etk.sidır ij). Benzer bır gelışmt 1961'cto ou f. ın: Kampanyalsnuı üike yonetımıne ılışkin behızlı bır nüfus artışına. hızlı ve sağlıksız bır Ergun ftebudun), Siy..sal Partiler, Anka jana zanır.r. zauıan agır;a»:w sr>auç;arıv'B Turhr!: sörüş ve programlann varışması yerme kikemlesmeye sahne olan. dolayısıyla henüz oturl<no, s. 221, 232244. 260 211. Kiye'de de gorülmfcktedır. Gcrçe.<*.en uıktrrf.r.e s'.I.k Mora'ma mucpriclrleririe dnnü^turduSu. par mu$ bır yerleşım cojfrafyasına kavuşmamış bu3) Bu knnııda en ileri eiden, Prof. Hermen ııı^bı ıen:sıl sıstfmlerin:n uygular.mr.ga CA:1^l?.!i er.tcr'.er üzerindekı vöre^el bask: ve erkiipr! lur.an hır ülkede seçun çevreiennın hemen her tir. Görüşleri hakkında toplu hiljri için f ciıgı lüfil'dcn bu vana yenı partüerın .t'ıı!:r.;';ı arf.rd:srı. noylece parlamenîoda yöresel çıkarDuverçer, age. s. 85, 92 vd. (Auçuste S( Sfç:m<ie yenidcn saptanması d?nıcktır. Seçim çev veya nıevcu: partiîerin oolünmss; yoiujU parti l?.n ulke sorunlanrun önüne ceç..ra:*i, bölgecl Her, «Lc mode dc scrutin sous la Reput reîerı Sînırlannın ycniden çızıhnpsı ıse, geçsayıs: artmış; küçük part:ler;n ı;ogaımts? ije, qııe de VVeimar»): Dmerjcr (^'.rv. rtzJ buyük partiîerin güçlermı azaltmışur. Yine l*il riıın), ase, s. 270: Fahir H. Armaoğlu, Seç de.ı bu yana yapılan beş gcnel seçımden MÇMr.n» Sistemleri, Ankara 1953, s. 172 vd. nıçbir partı tek başma hükümet kunnara vetcr'.ı oır parlamento çogunlvıgu 4) Bk. Stein Rokkan. «Electoral Systems», temational Encyclopedia of the Sodal S ences, Vol. 5, s. 12. O yuzaen laöltiö ve 197377 dörıemlerı, mccns5) Bk. Armaoğlu, age. ^. 170; Hüseyin Nail > lenn, nat:a KoıiT.svor.lar:r. aylarca ba$».anl&rmı balı, Anayasa Hukvku Dersleri Genel E« seç:p ça::şmaya oaçlayaaıadığı; uzun sjrell iıMlar ve Siyasî Rejtmler, lstanbul 1971, *. S kunıet bunalımlarma koaiısyon veya azjııık huJeanMarie Cotteret Claude Emeri (Ç kü::ıe:ı, naıta partiler us:ü veya part;;er dışı Tanju Gökçöl), Seçim Sistemleri, lstanl nukümet formüllerıyîe çozum arandıgı aevreler 1975, s. 78 vd. oimuştur. Bu devrelerde en çok suruUn koalısyjn hukümetlernide de panii»! aıaırc.r.ıvi 6) Bk. Enid Lakeman. How Democracics Vf gord» ve anlayış farkları, her zan;an uyjınlı b:r 3 rd Ed. London 1970. s. 166. çalışmaya olanak vermemiştır. Ayn p».rtıl«>ıce 7) 1950 genel scçimi ile iİRİli sayı ve oran ıyururü'.ea bakar.lıklar arasmda b.ızsn nf.*enr >e için kaynak: Cemal Ajeen. «Memleketin federatif bır devlet yöne'ırr.ı ızlenıml o'ak,trak deki Seçimler ve Neticeleri». A. Ü. Siya kadar birbinr.den kopuk, cioiay.sıyla nükmr.e: Bileiler Fakiiltesi Dergisi 19fi2. C X\ butünlügü ı'ıkesmden u.ak uygalamalar gbrıı <•• No. 1. s. 205. bılraıç'ir. Bu ve benzeri nedenler:3 bızdt: koa'.ı?8) Bu Incelemede 1977 milîetvekili genel sı yon hukumetleri, ş.mdiye değin pek ucur «îıiırmi ile ilirili olarak ceşitli olasılıklara g lü o'amamışlardır. Genellikle oır b'ina'.ımın verileıı sandalye sayılan, Yüksek Seçim 1 ıçmrien ge!dıkl;r» g:bı. arkalannda ba^ks b:r rulu Baskanlı.eı'nın ).n.H.1977 tarih ve İj bunalımı bırakarak eitmışlerdır. sayılı T.C. Resmi Clazcte'de iller itibar; seçim üonuçlarını açıklayan hildirisind Bunaîunlard&n erken seçırale çıkma alp.rıakov sa>iları üzerinden hesaplanmıştır. An ları ıse, nisbi tenısi; sıstemisnnde oldukça sınırYüksek Seçim Kurulu Başkanlığı'nın bi Udır. Çunkü nıspi temsil sıstem'.erı, os üikerisinde seçime katılan bağımsız adayla tieii siyasal, ekonomik ve toplurnsal kovJİlarda geçcrli oy sayılan topluca vazıldiffi, ar çok ör.emli değişıkJikler olmadut^a s^sa dbnndan milîetvekili seçilenlerin oy sayı nemlerde partiler arasındaki par:<ımen:sr quî avrıca gösterilmediği için; burada liste 1 denges:nin fazla değişmesine elvensli deği.dir (6), lü çoğunluk sistcmine ve ilerde değinile başka sistemlere ve sunulacak yeni ön LıSÎE USULÜ VE IÎK ADLI (OGUNLUK (DAR BOIGE) lere göre vapdan hesaplarda da bağın milletvekillikleri ile Ugili olarak o toplu SiSTEMlERi sayılan göz önünde bulundurulmuştur. lavısıvla bu hesaplar milîetvekili aeçilen Fakct bütün bunlara karşm Torkiye'de 1359 gımsız adayların gerçek oy sayılan üze öO devresinin acı deceyleri, y^niden o yilJann den vapılabilnıiş olsaydı, soz konusu sis eğüimler doğurdujıı, parti disiplininl ve giderek mişte bizde v» başka Ulkelerde görüldtigü gıbiadaletsız ve sıyasal bakımdan S6'ıcncalı çsğuniuk lere ve veni önerilere göre partilerin 1 parti yapısım zayıflatügı, doıayısıyla hüküme^ beiirlı bir partiye, natta belirli bir adaya suni s;5,*emıne döaülmesıni du$ündünncyece,c a^uhkedecekleıi sandalya sayılan daha da a leri kayiîsk çoğunluklara dayanmafc zorunda bi07 üstünlüğü yaratmak amacıyla «gerrymande: tadır. O yıllann ıller itibariyle üste usuiü çuğjnbilirdi. rakfığı vb. çeşitli Ulkelerde goralen bmeklenyle r:na» uygjlamalarına açıktır ni>. IUK siscemı, örneg;n demokrası tarınımiiâ? b;r bel:rtilmıştir <lf>>. Sısremm ancak îngiitere gibi döniirn noütası olan 1950 genel jegimiDde toplam 9) Orneğin bk. ıMustafa Parlar, «Seçim T SEÇİM ÇEVRRERİHİH KÜÇÛllUlMESi (D&RAITIIHASI) ıızrm demokratık gelenekiere sahıp hır ülkede geçeıh oylarm ^oi.Zö'vn'. alan DP'ye 40a miOstvfemız ve Seçim Güvencesi». Son Havadis, b&şarıyla yüriiyebilereğı anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle sonınun çözümu, daha çok, şımisilı, yaai o dönera 437 o'.an toplam îniUetve'üli sa3.1976, s. 2: « . . . 1973 seçimlerinden soı Kaldj ki, tek adlı çoğunluk sistemi. Türkidıkı nispi temsil sisteminde yapılabilecek bazı yLsınm %83.57'sl orar.ın1a bir p»rUaıer.to coğunmemleketin girdiği siyasi bunalımdan | ve de çeçitli idari guçlüklere. hafa karısıklıklara degisikliklerde aranmalıdır. Konuyu boyle ele lugu ile iktıdar yolur.u açar'sen; oy'axın %3y.7Ç':nı tulması için. Sayın AP lidcri Demirel ( vol açabllecek r.:tp!ıkt?d:r. Her şeyden once bu aljnca birçoklanmn ılk düsünnüğü. büyük seçim alan CHP'ne sadcce t>9 mıllPtve^iJi.yani toplam m:i bölge sistemıne dayalı seçim yasası)nı ö letvekıll sayısımn %14.40'ı ile muhalefet göıevi mişti. Bu sistemin mutlaka ele alınması venyordu (7) 1954 genel seçim:, muhaleietin pana gelecek seçimiere kadar bö>le bir siste mento giicür.ü daha da azaltmıştt. tşte Iıste usiiü yasalaşmaM düşünülmeliclir.» ••••••••••••••••»•••»• • • • • • • • • • • • • • • • •• • • •• çoğuniuk sistemı, iktidar üzerinde etkili bir de• 10) Bk. Armaoğlu, ase. s. 4.")33; Duverger, Oktay Cumhur ne::m mekanızmasının işlemesine elverişh b:r s. 25; Erdoğan Teziç. Seçim Sistemleri, parlamento arirmetigi sasiayaaoadığı içindır ki; Bütün Kitapçılarda tanbul 19S7. s. 24; Cotteret / Emeri (( AKKENT L'P'nin antidemokratik gidışıni treniemek olViağı Gökçöl), age. s. 59. • • bulur.amamış ve böylece 27 Mayıs 1960 ortamma 11) Bu komıda bk. W. J. M. Mackenzie, I Jlnekolos ODT. UT. UGUR MUMCU geîiamiştir. Elections, london 1958. s. 107114; L 9İ9U HaJask&reazl Cad. man, age. s. 77 \d; Armaoğlu, agc. s. 3; • m m Eger ajTi çoğjnluk sisteml 5 haziran 1977 dıı. 127. Bir verli «gerrymanderinç» or günü yapılan milletvekıli genel aeçiminde uyguTetefon: « 7» « olarak 1950'lerdeki Kırıjehir Oİ3\T hak ıansaydı, Millet Meciisinde partilere ve bağımsızria bk. Tunccr Karamustafaoğlu. Se lara düşecek sandaiye sayılan şoyie sıralanırdı: Hakkınm Demokratik Ilkeleri, Ankara 1 • A? 1«7, CHP 269, MSP 12. Bagımsızlar 2 (8). Belki s. 112114. DİS [A8IBI bu sor.uç, bıraz önce değindiğimız 1950 genel se12) Bu yöndeki bazı öneriler için hk. S çimi ömeğı kadar adaîeisiz gözükmeyebilır. Ama Inan. «Seçim Kanumı ve Aksaklıkl: CEPHE IKHDARINDAN HESAP SORAN M H A R . . . !:"=te usuiü çoğ"Jnluk sİ5.tem:nde öyle blr durumla Milliyet. 13J.1971. s. 2: Hürrirot Seçim ORHAN TÜZÜN karşıiaşnîak olasıiığı hor zattun vardır. mineri 1972, s. 20. 127 (Cevat Önrier). DOGİN AVCIOGLU'NUN ONSOZt) VE ALTAN OYMEN'IN IANITMA 13) Bk. Mackenzie. age. s. 111. Son ramanlarda özellikle, A? çeTrelerinee Caddest No *00 önerilen tek adlı çoğunluk veya yaygın terimYAZ1SIYLA DAGITIM: TEKJN YAYINEVt IST. 27 69 69 YARIN: JİMDiKi SEÇiK SiSTEMiNDE DUZEITM 13 17 Ansı le dar bölge sistemı (9), lista usulü çofunluk * • sısteminin adaletsiz sonuçlannı haflOetebüir; ama OLANAKURI o da başka yönlerden sakmcalıdlr: Dar bölge sis•+••••••••••••••••••••••••••••••••••••••»•• NiSB! SEÇiM SiSHMiNDE PARIi SAYfSI ARTIYOR Koaîisyon ve azınlık hükümetleri, yapılarında belirli bir iktidar zayıflıgı taşıyan formüllerdir Bakanlıkların ayrı partilerce yöneltilmesi, hükümet butunluğu ilkesinden uzak uygulamalara neden oluyor BİR PULSUZ DİLEKÇE DiŞi BOND GARTH
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle