17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
• Sahibı: Cumburiyet Matbaacılıfc ve gazetecıiıic r A.ş CCMHl'RÎYET tSTANBOt adın» NADIR NADİ • Genel Yayın MUdÜrü OKTAT KLRTBOKE TEİMRAt io MEKTUP adresi: • Sorumlu Yazı îşleri Müdürü: BÜLEVT DÎKMENER Posta Kutusu Istanbul No: 246 TELEFON : 28 OT 93 • Basan va Yayan: CUSIHURÎYET MatbMCtUk ve Gazeteciük T.A.Ş. Cağaloğlu, Halkevl Sok. No: 3»41 (Beş Hat) * AHLAK TASASINA OYMAYI TAAHHÜT EDER • BÜROLAK: Anlcara Atatürk Bulran Yener Apt. Yeniîehır Tel.: Z7 M «8 2S 57 01 9 tZMÎR Halit Ziya Bulrarı No. 65, Kat 3 Tel.: 13 12 30 13 47 00 • ADANA Atatürk Csddesi Ufurhı PasaJ TeU 14650 19731 CUMHURİYET Aylar 12 6 3 1 YurtİÇl : 720 360 İSU 60 Yurtdıjı: U70 685 292.50 97.50 Ülke gruplanna ve ağırlığina göre uçak farkı okuyucu tarafından aynca ödenlr... ABOVE ve tLAN Baalık (Maktu) »^.«.... 2 3 ve 9. sayta (santimi) „ 4, S. 6, 7. ssyîa (santimi) Ölttm. Mevlid, Teşekkür (5 santimi) ... Nişan, Nikâh, Evlenme, Doğmn Yayın Hayatı (kelimest) Kayıp (keiimesi) 750 Lıra 20ü 160 400 300 4, 3, 21 HAZIRAN 1977 Ögla İmsak Güneş 3.04 5.27 13.1* tkindl Akşam Yatsı 22.48 17.16 20.44 TAKViM AP, MSPveMHP (Bastarafı 1. «avfada) kümetinin onaylanmasından du yulan kuşkuyu ve böyle bir hükiimete karşı gösterilen tepkileri dile getirmektedir. Eomandolar (BaşUrafı 1. sayfada) br. Genç ağır yaralı olarak Tıp Fakültesı Hastanesine kaldınlmıştır. EB.şkentte meydana «elen üç olayın sanıkları yakalanama mıştır. Başkentte aynca Halk Sanatçısı Şah Turna'nın Akdâre Ortaokulu yakınındaki evi, önceki gece saat 22.45 sıralarında bilın mejen kişilerce kurşun yagmuruna tutulmuştur. Olay sırasmda kurşunlann isabet ettigi oda da kimse bulunmadıgı için can kaybı ya da yaralanan olmamıştır. Şah Turna oiayı konserden dönilşünde ögrendigini bildirerek Emniyete başvurmuştur. Şah Turna, yeğeni Zalıha Dumlupınar'uı da bir süreden berı komandolarca tehdit edildigini bildırmiştir. EYÜBOĞLU tBafUrafı 1. Sayfada) Jceye sadece yararlı olmak duygusu yatan insanlar toplulugudur. Bunun böyle bilinmesi ve daha önce yapılan marifetleri teker teker açıklamaya bizi mec bur bırakznamalannı bu haddini bılmez kişilere hatırlatmak isterim» demiştir. Eyüboğlu. bu konuda verdigi demeçte özetle söyle demiştir: «Hicap hissinden yoksun bazı parti yöneticileri bugün ülkenin içinde bulundugu bunalımı tamamen bir kenara iterek, evvelce bizzat kendilerinin başvurmuş olduğu sakım usullerin CHP tarafından da tatbik oluna bileceğini ilan etmektedirler. CHP Genel Başkanı ve yöneticilerinin tutum ve davranışları ka muoyu önünde cereyan etmektedir. CHP, bu zevatın kaide haline getirmiş oldukları gibi menfaatler sağlamayı, karşılıksız kredı temin etmeyi, ülke ekonomisini sarsan teşebbüslerde belli kişilere göz yummayı aklının kens rından bile geçirmez. CHP'nin yaptığı, Ulkenin ve rejimin bugün içinde bulunduğu çok ciddi ve vahim bir ounalım dan kurtarılabıimesi için millet vekillerinin idraitlerine başvurmaic ve onlann. CHP'nin kuracağı hükümeti desteklemelerini ıste mekten ibarettir. CHP ne AP gibi yığınlarla menfaat dagıtır, ne de MHP gibi zorbalıkla halkı sindırme yöntemine başvurur.... ERBAKAN NE DIYOR! Öte yandan, MSP Genel Baş kanı Necmettin Erbakan. CHP Genel Başkar.ı Eülent Ecerit'ın AP lideri Süleyman Demirel ıîe yaptığı göriişmeden sonra «AP' ye görev verilirse MSP'nin ne cevap vereceği bellidir» demesini eleştirmiş, «Ecevit MSP'nin hangi hususıa nasıl bir k a n r ve recegi konusunda açıklama yapmaya yetkıli degildir» demiştir. ANKA'nın haberine göre. " r bakan. dün düzenledigi hası.n toplantısında. CHP lider'nin «Kendi arzu ettıği bir netieeye delil olarak konuşuıgunu» savunmuş. «MSP'nin AP'ye îörev verilmesi halinde ne cevap vere ceğinı MSP tayin eder. Ccevıt degil» şeklinde konu>mu«tur. Erbakan hür.ümeti kurmakla görevlendiriîen Ecevit'in a;ışnvı lannın brşsrısızlıkla sonjç'.arriı gını da iddıa etmiş. Ecevit hükümetini 229 kırmızı oya ka:sı 215 beyaz alacağını öne süreret:. «hükümetin tek çözüm iolu 215 oy aîacak CHP hükümeti değiidir. Çözüm yollan bitmemiştir. yenileri aranmalıdmı demiştir. Er'oakan. Cıımhurbaşkanını Ece vic hükümetini onaylamaması gerektiğinı onaylaroası .n In'rte bunun Anayasa ve detno&rdlik kura'Iarma avkırı olacağını cla öne sürmttşftlr. tosu Başkanı Sırn Atalay, dün Cumhurbaşkanı Fahrı Korutürk'ü ziyaret ederek 45 iaxika kadar süren bir görüşme yapmış, görüşmeden sonra «hükümet sorununun ele alıntp almmadığı yolundaki soruyu «O ko nunun da incelendi&ini» o»iir;? rek cevapîamıştır. ANKA'nın haberine göre Ata lay, Cumhurbaşkanına Ssnafo çalışmaları hakkmda bilgi verdigini söylemiş. bir jçazetecn'n sorusu üzerine görilsmelerde hü kümet sorununun da ele alınm ğını söylemiştir. MTNİN TAM»! ANKA'nın saptadığına göre. 1975 yılında kurulan MiIIiyetçi Cephe hükümetine güven oyu veren 222 m:lletvekilinden 124 ü bu seçimlerde Millet Meclisi'ne girememiştir. Miüivetçi Cephe'ye si;ven o>u verenlerden ancak 9fi milletvekili yeniden seçilebilmiş tir. Bu arada MC hükümetine ilk anda gü%en O>TJ verrr.eyen fakat daha sonraki oylamslarda güven oyu veren 10 mületvekilinden de 5'i seçiml kaybetmistir. Bu durumu değerlendiren siyasi gözJemciler, yeni hükümet kunıluncaya kadar ;oreve devam eden Süleyman Demirel başkanhîhndaki hükümı;tin Millet Mecli.=i'nde hukuken zayıfladıgını tedirler. DEHİREL'İN MEKTUBU AP Genel Başkanı Süleyman Demirel'in Cumhurbaşkanı Fah ri Korutürk'e gönderdiği mektup şöyledir: «Türkiye Cumhuriyeti Anayasa sı'nın 102. maddesine göre hükii meti. kurmakia görevlendirdiğiniz CHP Sayın Genel Başkanının yaptığı temaslar sonunda, Mecüs ten güvenoyu alabilecek bir hükümeti kuramayacağı kesin şekil de ortaya çıkmıştır. 450 milletvekilinin bulunduğu Millet Meclisi'nde AP, MSP ve MHP'nin 229 üyesi vardır. Bu partiier, CHP Sayın Genel Başkarnnın kurmayı tasarladığı azınlık hükümetini hiç bir şekilde desteklemeyeceblerini kamuoyuna defaatle açıklamışlardır. Millet Meclisi'nde geri kalan 221 üyenin rumünün söz konusıı kuruluşa oy vereceği varsayımına dayanıJırsa bile. kuruiacak hükümetin gene de güvenoyu alamayacağı önceden kesinkes bellidir. Bu Meclis tablosu. CHP tiin kurmak istediği tek partiye dayalı azınlık hükümeti yerine, normal ıısullerle bir çofunluk hükümeti kurulabileceğini göstermektedir. Ancak. gereken denemeler henüı yapılmış değildir. 5 haziran seçimlerinde, milletimiz. ir?de ve kararıyla bir par tiye tek başına iktidar olma imkâııı vermemiştir. Demokratik usulleri zorlayıcı ve partiier deinokrasisini yaralayıcı yöntemlerle kurulmasına çahşılan azın Uk hükümetinin yeni buhranlara sebep olabileceği endişesini bilhassa belirtmek isterim. Milleün hür iradesi ve karanyla vermediği tek parti iktidarına. demokratik yollann zorlanması suretiyle ulaşılmasına imkân verilmemelidir. Anay?.*;* gereğince zarı âlilerinize medyun yetkinin kullanümasına asIa müdahale anîaml taşımryan bu maruzatımızın, sadece dunım tetkik ve takdiri için yüksek bilgilerinize sunulmuş olduğunu belirlir, saygılarımı arzederinı.» ERBAKAN MSP Genel Başkanı Necmet tın Erbakan tarafından gönderilen mektup da şöyledir: «5 haziran seçimlerinde hiç bir parti tek başına hükümet kuracak çoğunluğu elde edememiştir. Bu bakımdan, milietimize hizmet edecek bir hükümet, ancak Millet Meclisi'nin ekseriyeUnin tasvibi ile kurulabilir. Halbuki, şu anda CHP Genel Başkamnın kurnıayı tasarladığı azın hk hükümetine 229 paılamenterin karşı olduğu resmen açıklan mıştır. CHP Genel Başkanı'nın, Sleclis ekseriyetini saglayamadıgı îıalde ısrarla hiikümeti kuraca^ını beyan etmesi. Anayasa ve parlamenter demokratik sistemie bağdaşmayan bir hıısustur. £gemeniiğin mülete ait oiduJlu ükesine ters düşen, bir nevi hükümeti zorla ele geçirme manâsmı taşıyan bu davranışın, 2atj devletleri tarafından tasvip görmesinin miunkun olmadığından kesinlikle eminiz. Hal böyîe iken, CHP Genel Başkanı'nın îatı devletleri ile yapılan her konuşmadan sonıa, zatı devletlerinin Anayasaya aykırı, antide mokratik bir tatbikata müsade etmenîz mümkunmuş gibi davranmasını doğru buimuyoruz. Fevkalâde yanlıs sonuçlar do^uracak ve milletin güvenini almadan, icranın zorlama ile işgal: demelc olacak bu duruma imkân vermeyip, demokratik kai deîer içerisinde millet çoğunluğtjnun tasvibine dayanan bir hükümet teşkü edilinceye kadar gereken çahşmaların yapüacaJından emin oldugumuzu arzeder, en derin saygılanmızı sunanz.» : verilmemesi yolunda karar alrruşlardır. Bu üç partinin Üjre yekünuysa 229'dur. Bunun djşında bağımsızlarla dığer parti üye lerin de bir azınlık hükümetine güvenoyu verip vermeyecekleri kesinlilc kazanmamıştır. Aksi varit olsa bile, AP, MSP ve MHP yetkili organlarırun aldığı karara göre, Sayın CHP Genel Başkanı'nın kurmayı arzuladıgı azın lık hükümetinin güvenoyu alamayacafı acıklık kazanmıştır. Zatı alinizin. bugünkü Sayın Demirel hükümetinin güvenoyu alacak bir sayıya erişmeden azın lık hükümeti olaralc kurulmasına meydan vermfiyişiniain kamuoyunda takdirle karşılanışı haîızalarda canlılıgıru ve tazeliğini muhaıaza etmektedir. Bugün de. bir azınlık hüküınetinin kurııluşu. ülke için 1974 mahıur larım a>nen taşımaktadır. Böyle bir hükümetin kurulmasma tarafınızca İmkân verilmeyeceği kanaatini taşıdığımızı ve oiayları Ulkemizin yararma değerlendirdiğinıze olan inancımızı belirtir, saygılar sunarız • IİUIÜ MUR AP lideri Süleyman Demirel sabah. Türkeş'le görüştükten son ra gazetecilerin sorularım !,*anıtlarken de CHP'nin kuracagı hükümetin güvenoyaı alamayacağı yolundaki görüşiinü savunmuş, «G<ivenoju farzedilerek almamaz. bugünkü durumda AP. MSP ve MHP kamuoyuna durumlarını açıklamışlardır. Güvenoyu almayacagı belli olan bir hükümetin kurulması fevka lâde yanlıştır. Hele bir kuralım da kurdulttan sonra belki bir şeyler gelir şeklinde siyaset yürütülmektedir> demiştir. CHP'nin her ne bahasına olursa olsun hükümet olmak istediğini öne süren Demirel. bunun milletin vermediğini almağa kalkmak olduğunu iddia ctmiş. «Böyle bir iktidar. gasp içersine girer ve güvenoyu almadan icraat yapmaya kalktlgı zaman da işgalci olur» »eklinde konuşmustur. AP Genel Başkanı. Cumhurbaşkamnm ortaya çıkan durunı karşısmda Ecevifin kuracagı hü kümetin güvenoyu alamayacağı kanaatine gelerek böyle bir hükümeti onaylamaması gerektiğini de savunmuştur. Bu arada bir gazeteci Demirele «Ispanya'da kuruiacak hükümetinin de 11 açığı o!dug:ınıı hatırlatınca Süleyman Demirel. «Orası İspanya» karşılıgınj vermiş. >MSP sizle de hükümet kurmayacak» diyen bir gazeieciye de «Demokratik mekanizma çalışır, hükümet çıkar» karşılıgım »ermiştir. Olmaz Dedi < Başyazıdan dev»rn) açısından Ispanyol konrinistleri kadar anlayış ırdsteremempsini kendi hesabına doğrusu aoıklı bulduğunıuzu saklayamayacaRiz. Ne istor bu saym kişi? Yürümediğini ve vürüyemeyeceğini nihayet çörüp kendi eliyle bozdıığu cephe iktidannı şimdi yapay yollardan canlandirmaya çabşacaği anlaşılıror. Sayın Erevit'in kııracağı hüküraete olanak tanınmaınası Için AP ;rubu ÜTplf rinin vicdanları üzarinde ağır bir baskı sürdürmekie acaba umduğu sonucu clde ~debilecek mldlr? Yakın celecr^imiz açısından sorunun yanıtını kısa zatnanda alacağız. Bu yaaıtın Sülevman heyi umduğıına kavustıırııiitsı kuşkuludur. tlkemizin gerçek rıkarlarım göz nnüne aldığımızda ise AP Genel Başkanının rr tec hiisrana ıığrayacaKina kuşkunıuı yokiur. GÖZLEM (Bastarafı 1. »ayfada) ba?ında son günlerini belki de son jpinünü vaşavan Demirel hükümeti, yeniden bir güvenoyuna başvursa kaç oy alır acaba? Cephe ortaklığı arasında, bir hükümeti hükiimet yapacak bütün koşullar elbirliği ile yokedilmiştir. Cephe sonımluları şimdi birbirlerini, «kardeşlerine çıkar sağlamak» başta olmak üzere «utanç verici» gerrkçelerle sııçlamaktariırlar. Kaidı ki seçimlerle yeni bir Millet Meclist olnşmnş, Demirel hükümetine güvenoyu vermiş olaniarın büyük bir kısmı değişmi«tir. Demirel, şimdi olanca gücüyle, kendi arasıoda kavgaya tutuşmuş. riağilmiî. çüvenini yitirmiş bir hükümeti, geçerll ve yasal tek seçenek gibi göstermeye kaikışmaktadır. Demirel. Erbakan'ı çantad» keklik sayıp, başkasınm kaşı|ı ile pilav kaşıklamaktadır. Erbakan belki bu kaşıkla Demirel'in yakında eözünü ovacak ama. şiırdilik bu havaya katlanmak «Cephe komisyonculuğu» için geçer akçe «ayılıyor, ne yapalım?. Oııbes çündiir Ecevit'e hükümet kurdurmamak için ba»vurmadı»! vol kalmayan Demirel, daha dün, on kişilik bir partiden çıkan Başbakana giiveooyu vermek için kuyruğa firrn adam değil mivdi?. O zaman hiç akıllarına getirmedikleri demokratik ilkeleri, neden bugün birdenbire anımsayıverdiler? Eser hııeün Ecevit hükümeti knrar ve saytn Korutürk <|p bu baskılan elinin tersiyle itip. hükümet listesini onaylarsa. Demirel. sonu Yüce Di\ana kadar varacak bir yolculuğa çıkacak demektir. Rorkusıı bu yüzdendir... IÜRKEJ MHP Genel Başkanı Alpaslan Türkeşin mektubunda ise şu görüşler yer almaktadır: «5 haziran 1977 seçimlerinin hiç bir siyasi parriyi iktidara getirmej'ecek şekilde neticelendiği yüksek malıimiannızcbr. Demok ratik teamüle uygun olarak tarafınjzdan hükümeti kurmakia görevlendirilmiş olan Sayın CHP Genel Başkanı'nın bu yolda yapmış olduğu temas ve çalışmalar neticesinde. kuruiacak bir azınlık hükümetinin parlamentodan güvenoyu alamayacağı anlaşılmıştır. " Azmlık hükümetlerinin güvenOyu aüna şansı. hükümete girmemekle beraber, bir partinin vej'a yeter şavıda parlamenrerin dışandan desteğiyîe mümkün olur. Oysa AP, MSP gruplan Sayın Ecevifin başkanlıfında kuruiacak bir azınh'K hükümetine güvenoyu vermeyeceklerin: kamuoyuna açıklamışiardır. MHP yetkili organlan da. bir azınlık hükümetine güvenoyu Doçent Yavnz'un (Bastarafı ]. Savfatla) kisiler ceraevine gönderilmişlerdir. Mahkemeden sonra bazı güver.Iik kuvvetleri mensuplarının serbest bırakılan kişilere sarılıp öpü^nıeleri ve bımlara geçmiş olsun demeleı; dikkat çekmiştir. Bu arada. D ıçent Yavuz'un öl dürülmesine tepkiler devam etmektcdir Anksra Fen Fakülresi Fa^tılte Kurulunca dün yayın lanan bıic'ıride. olayın üzıintu \"e hayfiyla Karşılandıjîı belirti lerfik. srmMlann en kısa zamprda yar.:' oreanlarına teslimı is Ulkücü Öğretim Üyeleri ve Ö^ retmenlpr Derneği Başkanı Pr:>l Orhan Düzsunel5. dün Ankgra'd1* düzenledigı basm toplanhsındp Doçent Yavuz'un cüriünjlmesı olayına rtnayet sa:i!fı olarak nd' karısan l'KvüBır Erzurum Şu'o;Başksnının olayla ılpsi olmadığını ıddıa etmıştir. Büyük Ülkü Dernegi Antalya Şubesi Baskanı Imdat Sarıca'nm öldürülmesi oiayı ise poli.se göre dün saat 15 sıralarında mey dana gelmiştir. Kımliği saptana mayan bir kişi tamamlama sınavından çıkan Sarıca'ya ateş aç mış, beş yerinden vurulan Büyük Ülkü Derneği Başkanı Antal ya Devlet Hastanesine kaldınlır ken yolda ölmüştür. Yurdun çeşitlı yörelerinde cereyan eden dıger şıddet olaylan ise şöyledir: • Aydın'ın Mertez Kızılca kö jünde bir CHP'Iiyi öldürmek ;steyen AP'li diğer bir köylünün agır biçimde yaralanmasına yol açmıştır. Oncekı gece köyde CHP lı olarak tanınan çıftçı Fikret Yılmaz, AP eğilimli Ismail Türk öz'ün çalıştırdığı kahveye gelmiş tir. Kahve sahibı «Buraya koroünistler gıremez» diyeres CHP'li genci dışanya çıkartmak istemiş tir. Çıkan kavga sırasmda tabancasını çekerek Fikret Yılmaz'ı vurmak isteyen İsmail Türköz, olay yerinde bulunan Halil Türkmen adlı köylüyü kolundan re ayagınaan yaralamışur. Sanık, jandarma larafından gözaltma alınmıştır. • Gergin hava nedeniyle Öğretıme kapalı bulunan DGSA'na baglı Beşiktaş Mimarlık Yüksek Okulu dün açılmış, ancak koman doların terörü yüzünden 23 haziran perşembe gününe kadar yeni den icapatılmıştır. Ögrenciler okulun kapatılması nedeniyle 3'ayınladıkları bildiride. komandoların öğrenimi imkansız hale getirdiklerini bildirmişler, «Can güvenligi. öğreninı özgürlüğuniin sağlanması için ve demokrasinin korunması için MC'nin bir daha gelmemek üzere gitmesini istiyoruz» demişler dir. • Eskişehir ITIA'da çalışan rr.arangoz ustası Faruk Yermeydan. ile TİP üyesi Ibrahim Ezel, komandolar tarafından .'övUlmüşlerdir. TIP n Başkanı A\TJ(Ba«Urafı 1. sayfada) kat Vedat Baranoğlu, «Bu tür rasi gtiçleri, AP Genel Başkanı saldınlara güvenlik kuvvetterinın agzından bir kumanda nite. nin"göz yumması, bu saldırganliğı taşıyan bütün tehdit ve anti ların daha da azmasına sebep demoicraUk tutumlara karşı ica olmaktadır» demiştir. rarlı bir mücadele verecektir» • Çanakkale Eğitjm Enstitiidenılmekte. açıklama söyle sür sünde dün başlayan söm»str sıdürülmektedir: navma girmek isteyen devrimci «AP'nin ve MC'nin başı Demi ögrenciler, komandolar "aralınrel, CHP Genel Başkanı ile yap dan sınıflara alınmam:!laıu r. Sı tığı görüşmeden sonra rerdiği nava girdikleri takdirde 3an güdemeçte bir takım tehditlere yel venliklerinin tehîikeye gi^ecekietenmiştir. Sabık Başbakan en ri tehdidini savuran komand">lar, ger.ci güçler adına kendi kolnı devrımci oğrencilerin «Biz okuğunu koruyabilmek için ve ge mak istiyoruz» şeklindeki ,3tekrek toplumumuzun. gerekse dev lenne. «Moskova'ya» dıye ; ınıt letin demokratikleştirilmesi yo vermişlerdir. Sınava giremedikle lunda önemli bir adım olacak rini Okul 'lüdürü Ihsan ~1T< n'e demokratik bir hükümetin ku de bildiren öğienciler, «Okul ^urularak, demokratik görevleri rada, sınavlar orada. Gırerseniz yerine getirmesine karşı müca gırersiniz» yanıtını aldjklannı dele edeceklerini söylemiştir. bildirraişlerdir. Okul müdürü, öğBunu bir tehdit ve meydana oku rencılere can güvenligi kouusunma olarak kabul eden Demokra da güvence veremeyeceğıni de si güçleri ise AP ve MHP. vb.' bildırmiştir. Devrimci ögranciler, ne hak ettıkleri oevabı vermesi durumu Savcılığa bildirmişlerni bilecektir.» dir. • Ceyhan'da basın mensuplarına karşı saldınların artması ü Genelkurmay zerıne 4 gazeteci, Cumhurbaşkanma telgraf çekeıek can güvenlik Başkanlığı lerinin sağlanmasım jstemişlerdir. kapatılan HHA muhabiri Abdullah Şentürk, Ak Ajans Muhabiri Muhit üslerden tin Genç, Günaydın G&zetesi muhabiri Önder Erkut ve Yenises ABD'nin Gazetesi muhabiri Mehmet Çeyararlanmadığını tin telgraflannda, «Ceyhan'da ha ber alma hürriyeti ve can güven ligimiz kalmamıştır. Evimiz kur şunlanmakta. telefonlarla tehdid ANKARA, (ANKA) Genelkur edilmektes'iz. Can güvenligimimay Başkanlığı Genel Sekreterli zin sağlanması için tedbir alıngi tarafından dün yapılan açıkla masına ilgilerinizi rica ederiz» mada. ambargo nedeniyle kapatı demişlerdir. lan askeri üslerden Amerika'nın • Adana Atatürk Parkım kontyararlanmadığı bildirilmiştir. rollarına geçiren komandolar, Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliğinin açıklaması aynen «Cumhuriyet» gazetesi okurlanna saldırılar düzenlemektedirler. şöyledir: Önceki gün parkta «Cumhuri«Bazı yayın organlarında amyet» okuyan öğretmen Mehmet bargo nedeniyle kapatılan üslerAteş i!e öğTenci kardeşi Sultan den Amerika'nın yararlanmaya Ateş, komandoların saldırısı sodevam ettigi hakkmda haberlerin nucu yaralanmışlardır. yer aldıgı görülmektedir. 25 temmuz 1975 tarihinde alınan hükümet kararı uyarmca ge reklı uygülamalara derhal başVEFATLAR lanmış ve bir NATO tesisi olan İncirlik hariç diğer tesislertn ku İÇİN ruluş amaçlanna yönelik bütün faaliyetleri tamamen durdurulKıymetll nocalar ve dua muş ve bütün bu tesislerle mufıanlardan müteşekkil cecahabere irtibat tesisleri Türk SiT» meraslm ekibimis bir t » lahlı Kuvvetlerinin tam kontrol JefonJa emrinizdedir. Gaasve gözetimi altına alınmıştır. t« ilânı re umum muaroeO tarihten bu güne kadar bu lât için ayn bir ücrst aimuygulamada hiç bir değişikiik ya maz. Cenaze Işlerinl lşletpılmamıştır.» NADtR NADt TSlP KORUTÜRK • ATALAY öte yar.dan.Cumhuriyet Sena Öğretim üyeleri (Ba$Ura(ı 1. sayfada) 6(Xl civarında pro(esör, doçent ve asistanlardan oluşan öğretim görevlisi >ürüyüşünde sadece Doç. Orban Yavuz'un resmi ile «Orhan Yavuzu saygıyla anıyoruz». «Tüm öğretim üyeleri ve yardımcıları. panoları taşınmıştir. Saat 15'te Saraçrıanebaşından başlıyan ve üniversite bahçesindeki Atatürk anıtı ününde yapılan konuşmalarla son bulan sessiz protesto yürüyüşüne öğretim üyeleri ve yardımcıları dışmda kimse ahnmamış, yol boyunca biriken halkın da yürüyenleri aym sessizlik içinde izlediklerı görülmüştür. Öğretim üyeleri ve yarduncılarınm yürüj'üşünde, Hürriyet Meydanına gelindiğinde. Küllük kahvesi önür.de kalabahk bir komando grubunun toplandığı, onlaruı önünde ise polisin sıralandığı görülmüştür. Öğretim üyeleri geçerken ses çıkannıyan komandoların bulunduğu yerden, ögretim üyeleri üniversite bahçesine girdiklerinde iki el silâh sesi gelmiştir. Ancak silâhın nereden atıldıgı saptanamamıştır. Polis Hürriyet Meydanına gelindiğinde, yürüyüsün buraya kadar jzinli olduğu gerekçesi ile dağılmmasını istemiştir. Bunun üzerine miting düzenleyicileri, Hürriyet Meydanında düzenlenen saygı duruşundan sonra yürüyüşün resmen bittiğini ilin etmişler ve göıev yaptıkları kuruma gıreceklerini bildirmişlerdir. Daha sonra ise, öğretim üye ve yardımcılan yürüyüş düzenini bozmadan üniversite bahçesindeki Atatürk anıtının etrafında toplanmıslar, burada TÜMOD ve TÜMAS başkanlaıı birer konuşraa yapmışlardır. TÜMOD Başkanı Prof. Nııri Karacan, ülkede can güvenliğinin, fikir özgüriüğünün ancak façist güçlerin ortadan kalkması ile sağlanabilecegini söylemiş, faşist güçlere karşı elele verilmesi gereğini savunmuştur. TÜMAS Başkanı Sungur Savran ise Orhan Yavuz'un da böyle bir üniversite bahçesinde durup dururken öldürüldüğünü ha tırlatmış, tek tek hareket edilmesinin, demokrasiye. insanlığa, özgürce düsünceye, bilim öğretilmesine düşman güçleri cesaretlendirdiğini söylemiçtir. Bu saldınnm. üniversitelerdeki bugüne kadar öne sürülen karşıt gruplar çatışması» efsanesinin ne olduğunu da ortaya koyduğunu sarunan Savran, ıaşizmm bu iüne kadar 200 gencin ölUtnüne r.eden olduğunu, Orhan Yanız'c.an sonra da cinayetlerinin süsbileceğini söylemiş, «Bu yiirü•Uş faşizmin kurbam olanlarm tümünün anısına saygıdır. Ancik Orhan Yavuz. bilim adamırun katledilmesinin ılk örnegidır ve fajizmin ne dsnlı saldTjtan olabilecsğinin kanıtmı verrniştir» demiştir. ıBmstaralı 1. Sayfada) da tereddütleri mi %ar?» biçimin dekı sorusu üzerine Ecevit, «O konularda, Sayın Cumhurbaşkanım adına konuşmak bana düşmez. Fakat dediğim gibi bütün çalışmalarımı bitirmiş durumdayım ve Sayın Cumhurbaşkanı da beni en yakın zamanda çağıracakiar. Daha önce de belirttiğim sözü tekrarlamış oluyorum. Bu haftanın ilk yansı içinde ben hükümeti kurabileceğim inancınclayım» yanıtını vermişür. «Liste vermek biçiminde mi o lacak Sayın Cumiıurbaşkanının çağrısı, bır randevunuz mu oldu?» biçimindeki bir soru üzeri ne de Ecevit «Daha önce tabi isimler üzerinde istişare etmemiz gerekecektir.» demiştir. Bir gazeteci de «Sayın Cumhurbaşk.anı 22fi oy konusunda bir garanti istiyor mu?» biçimin de soru yöneltince Eoevit, «Sayın Cumhurbaşkanımız bana yaz dıkları görev mektubunda da ba zı düşüncelenni ve endişelerini. herkesin anlayabilecegi açıkhkla belirtmişti. Onlara yeni bir şey ekieme hakkını ben kendimde görmüyonım. Fakat şu sırada herhangi bir partinin veya bir partiier topluluğunun hükiimet kurmasındaki gtiçlükler ortadadır. Bizim hem sayısal. hem de siyasal güçl.ükleri en kolaylıkla aşarak bütün Meclisi tatmin ecle ceğine inandığımız veya bunu umdugıımuz bir hükümeti o!uşturabileceğimiz kanaatindeyim» şeklinde konuşmuştur. Bir gazeteci ise. 'Bu »şamada artık Sayın Cumhıırbaşkamr.ın sizı çagırması değil. sizin listeyi hazırlajnp surjnanız gerekmez miydi?» deyince Ecevit, «Benim daha önce de bu konuda ızlediğim yönTem, Sayın Cumlv.'.rbaşkanımızla kesin lis'e aşamssmdan önce bir istişar?de bulıınmaktı. Yine o biçimde olpcaktır> karşılığını vermı.ş, •İsimleıüzerinde mı?» biçimindpki soruyu da <Evet herhalde> diye yanıtlamıştır. Ecevit • 229 ONUBIN KANAATİ> CHP lideri. daha sonra TBMM'ye giderek bir süre buradaki odasmda çahşmış, Meclisten aynlırken gazetecilerin yeni sorularıyla karşılaşıre:: bunları yanıtlamıştır. Cumhurbaşkanı ile «en kısa zamanrta.> yapacağını açıkladığı yeni bir go rüşmeye ilişkin sorulara, «Bu, lisre üzerinde. isimler üzerinde. bir istişare oîacak. He.nüz o aşa maya sjelmediğimiz için. yeni Srörüşmemizde ele alacağız» karşılığını veren Ecevit. «Hükümeti kesin olarak kuracağınızı aeıkça söyleyebilir misiniz» diyen gazetecilere de şunları söylemiştir: «Geçen hafta da söyledim. bugün de yııkanda söyledim. Sayın Cumhurbaşkanı ile görüştükten sonra da acıkça söyledim. Bu haftanın ilk yEnsında hükümeti kuracağımı söyledim. Yar.i iki gün içinde hükümeti kuracağımı söylüyorum. Daha nasıl açık söyleyeyim..» Ecevit'in. gazetecilerin. «Uç partinin 229 olduklannı söylemeleri karşısmda ne dersLriz'':! biçimindeki bir soruya da, «229 mu? Onlann kanaat: o..» diye yanıtlamıştır. iBaşUrsifı l. Sayfada) diği kaydediierek, Devlet Güvenlik Mahkenıeıeri, laşizme da yanak yaratma çabası olarak ni teienmiştir. Raporun halk sagiığına ilişkin bolümünde ise sorunun ülkede ki genel sosyo ekononıik yapı ve bu yapının işlerliğinden soyutlanamayacağı oeürtılereic çeşitli öneriler ortaya konmuştur. Onerilerde insan saglığımn doğmadan önceki eîkeıılerle başlayıp doğdugu andaıı itıbaren bes lenme. konut. çevre ilişkileri et kenieriyle süröügü, bu nedenle sağlık kavramıaın geniş biçimde ele almması ^erektıgi belirtü miş. aynca kanıusal sağlık hiz metieıinın bütünleştiriımesi, sağ lık hızmetlenne daha çok ödenek aynlması ıstenmıştir. Bu ko nuda 1977 yılı bütçesinden Sağlık Bakanlıgı na aynian oranın sadece yiizue 2.97 olduğuna dikkat çekiimiştir. Öte yandan, raporda Sağlık Sektörü Ozel İhtısas Kaporu da eleştirilerek hizmet öncesi e^'itime önem verilmesi, özellikle hastaların sağhk kurıınılannda ilk karşılaştıkları kişiler olan sağlık müstahdeminın en nz iki aylık bir hizmet eğitiminden ge çirilmesi ısteruniştir. Halen uygıılanmakta olan ilâç ambalâjlannm, bir yanda maliyet 2Ui~ına. diğer yanda re çetesiz iüç satışına yol açtıgı kaydedilen raporda. ilâç konusu na iiişkin olarak aynca şu görüşlere yer verilmiştir. «İlâç üreticileıi mallannı büyük ambalâjlarda satmaJı. bu ilâçlar eczanelerde küçük ve gös terişsiz ambalâjlar içinde haika verilmelicür. Bır başka konıı ise k;ımu kuruluşlannır. ilâç üretimine girmesidir. Bu yoîla ticarî gıderler ortadan kalkacağından ilâç fiyat larında yüzde 40 düşme kolayca sağlanabilecektir.» Raporda aynca. kaınu sekrörü nün gereken yeıierde kamu ecza neleri açmaları önerilnıiştir. Türk Tabıpler Birliji IVIerkez Konseyi Raporunda hekimlerin gerek yurt içi. gerekse ıhtisas da ğılımlarında dengesizlikler bıüun duğu kaydedilerek bu dengesizlıgin düzen bozukluğundan meyda na geldyi belirtilmişür. Raporda belirtildiğine göre. hekimlerin yüzde 36'sı İs'anbul'da. yüzde 46'sı Ankara. İzmir, Adana gibi büyük illerin de aralannda bulunduğu 15 ilde. diğer yüzde 18 i ise gelişmemiş 51 ilde çalışmak tadır. Aynca mevcut 21 bin hekimden ancak 8 bin 523'ünün pratisyen hekim olduğu ihtisasda ise en büyük yeri yüzde 22 oranı ile iç hastalıklarının aldığı belirtilmiştir. Tabipleı Birliği FEN FAKÜLTESİ (BaşUrafı 1. sayfatia) sızcb. Sabahın 08.0(j'i ve Orhan Yavuz yanında Dr. Asıstaıı Halıl Çivi olduğu halde Fen Fakültesinin çok yakınındakı riurağa geldiklerinde orarip bekıeyen iki kişiden biri .Kocam bir dakika. ded:.. Orhan Vavuz, Ivars'ın Sankamış ilçesinin Ycniköy'de doğıiıus tu. 3*i yaşında evli ve iki çocuk babası idi. İlkokulu Sankamış'm Yeniköy'ür.de bitirdikteıı sonra 1S60 yıiında Ciiavuz iiköğretrr.en okulundan mezun oldıı. Çok küçük yaşlarda annesı Kaire Ya\iız ve üç kardeşi ile birhkta ye tim l:a]mı.ştj. Güç kosvıllar altın da öğrenircunı sürdürdü. Simit satarak, çeşitli işlerde çalışarak yetim kardeşlenne kol kanat ger mişti. Havva. Metin ve Tevhit'e yetimliklerinı duvaırmamak için or.lara babalık yapmıştı. «Babamdı o benim. Babam.iı o benim. O. herkesin babası idi. O köylünün talebelerinin babası idi.» Ardından ağlayan Karde ş: Havva'nın, ağabeyi Orhan Ya\Tiz'un kişiliğini yansıtan ;çten sör.leriydi bunlar... 1965 vüında Ankara Kimya Fakültes.ni başa rı ile bitiren Orhan Yavuz Mjsüre Erzurum Atatürk Eriek Lisesinde kimya öğretmen'r.si yapmış a;,Tiı yı! Ankara Fen Faküitesıne asistan olarak ^irmışti. Dsha sonra 1969 yılına detc |zmir Fen Faicültesinde aörev yapan Yavuz iki yılkadar Amerika Birlesik Devleîlennde doktora çalışmalan yapmış, dönüsünde Erzurum Atatürk Jııver sitesine gelmişri. Ve Orhan Yavuz 1974den bu yana Fen Fa. kültesinde başarıh bir ögıetim üyesi olarak görev vapıvord'i. «O çok başanlı. efendi, wrtsever. ilerici ve devrimci br öğ rencim, görev arkadaşımdı. Acım çok büyük. Bölümüm en değerli bir elemanını yitiraııstir. Yalnızca Erzurum Ünivsrsitesi Fen Fakültesi değ:l tüm "iilkemiz eğitim ordusu büyük bir değeri ^tirmiştir.» Gözîeri ya?lı Dekan Yalvaç konusmrsını sürdiirüyor ve Orhan Yavuz'u anlatmaya çalışıyordıı: «Cok değerli bir arkadaçmüzdı. Kendisini çok severdim. ABD'de doktora yapmış nesIeSini çok seven gecesini tfündüzüne katarak çalışan bu okula büyük yararlan olan bir docentimizdi. Yaptığı olumlu çalışmalar bıraktığı eserler ortada. Bu melek ?ibi insana nasıl Jnydılar!» 14 haziran 1977 salı akşamı, günün yorgunlufu ile Doçent Dr. Orhan Yavuz Fen Fakültes; binasından çıkıp lojmandaki evinin yolunu tutnı. Atatürk Ünlversitesi içinde yaşammı sürdüren Orhan Ya\uz evinde çocuklarının yanı başma gelmişti. «Akşam evimize misafirleriroiz geldi. Orhan geç saatlere dek oturdu. Misafirler geç saatlerde gidince Orhan yannki derslerini hazırlamak üzere odasma çekildi ve geç saatlere dek çalıştı. Saat 02.00 sulannda yattı. Sabah geç uyandı, geç kaldım diyere>: acele notlarını. kitapiarını topar ladı ve kahvaltı bile etmeden lojmandan çıktı. Daha sonra ka ra haberi geldi.. Orhan Yaviız'un 28 yaşmdaki eşi Şaziye Yavuz sözlerini güçlükle bitirdi ve göz yaşlarını tutamadı... Yaaız lojmandan çıktı, arkada şı asistan Halü Çivi de yanında ol duğu halde vürümeye başladılar. Konuşarak fakültenin jolunu tut tular. Fen Fakültesine yakîaşmışlardı. Üçlü kavşağın köşesinde Orhan Yavuz ile Halil Çivi karşıya dogru geçtiler. Ve işte o ses: «Hocam bir dakika..» Orhan Yavuz'un yaşamı savaşım ıçmde geçmıştı. Yetuniıkle, yoksullukia savaşma. onun ki*ıligine damgasını \oırmuştu. Eğıtım ordusuna katümış va yaşam savaşından çıkardıgı derslen genç kuşaklara aktarma ugraşısını seçmıştı. Öğretiyor, eğitiyor ve oluşturuyordu. İlerici, yurtsever ve devrimci Orhan Ya vuz. bu nedenle de sevilıyordu. Öğretmek, yardımcı olmak onıın la eşleşmişti. Onun yaşamırun bır parçası ıdı. Bu yüzden lıeı «Hocam bu dakika sesine» hep yardımcı olabilmek ıçuı olumiu yanıt verirdi. Ama bu kez öğrenmek İçin ses lenümemişti Orhan Yavuz'a. Ses lenen hunîıarca bir katliamı plân iamış ve pusuyu kurmuş fa^ıs: bir canı idi.. Daha önce de Orhan Yavuı bu yapısı ve çalışmaları ile faşist v9 gericı güçlerm tepkisinı üzennic toplamıştı Tehdit edilmiş, ugraşlarından vazgeçmesi ıstenmLj Orhan Yavuz'u arkadaşları anlatırken, «O sade bir devrimcıydi. Komandolar tarafından okulda sürekli teiKiit edilirdı. Onu uyardık, biraz kendini sakın diye. Ama bize t.beni \uramazlar, cesaret edemezler; derdi» diyorlardı. «Onunla Erzurum'da bır direk yıkılmıştır. Gösterışsiz, yurtsever arkadaşımız. faşist bir kompla ile öldürülmüştür.i) Orhan Y'avuz «Bir dakika hocam» diyenin yanına yaklaştı. Ar kadaşı Dr. Halil Çivi ise canılerden ötekisinin önünde kalmıştı. Az sonra durağın önünde, kaldırımın yan tarafındaki çimle kaplı yerden feryatlar yükseldı. Katil elinde uzun sıvri uçlu bıçağını kaldırıp indıriyor, Orhan Yavuz feryatlar içinde canveriyordu. Bıçak sekiz yerine sapİKnmış tı. Önce kalbine saplanan bıçak yerinden çıkarken döndürülüyor, Orhan Yavuz profesyoneice katlediliyordu. Sabahın erken saatlerinde 1977 Türkiye'sinde bir doçent, üniversite içinde «Hocam bir dakika». diyen faşıstler tarafmdaıı katlediliyordu.» Otopside bulunanlar ve Nümune Hastanesindeki arkadaşlan bıçagın sokulduktan sonra çevrılerek dışan çıkanldıfını ve boylece kurtulma oiasılığınır. yok edildigini söylüyorlar. Nitekim saatler süren ameliyat sırasında şişeler dolusu kan Yavuz'u kurtarmaya yetmeyecekti. Dr. Halil Çivi öteki caninin uzun bıçağının gölgesinde yalnızca oiayı izleyebiliyordu. Orhan Yavuz kanlar içinde yer lere serilmişti. Katiller önce joirüyerek sonra da adımlarını sıklaştırarak Erzurum Üniversitesi kampusu içindeki 5000 kişilik yurda doğru kaçıyordu. Faşist komandoların karargâhı yurda doğru elini kolunu sallayarak girenler, geride kanlar içinde bir doçenti bırakmışlardı... IPEK T O H \ l \ KONAKL.VMA KENTI ERZtriUM ti. Tnnç (Bastarafı 1. görüşlere yürekten katıhyoruj. Bu konuda Parlamento ve siyasal partilerimizin gösterecekleri iyi niyetli çabaların, demok rasiyi yürekten benimsemiş ve korumak için and içmiş bulunan Türk işçileri tarafuıdan sonuna kadar destekleneceai bilinmelidir. Anajasamızın öngördüğü reformlan Atatürk ilkeleri ışığı altında gerçekleştirmeyi program oiarak benimseyecek özeilikle ulusumuzun özlemini duy duğu, hafta erken seçımin hassaten nedeni olan asayişsizliğin önlenmesi ve huzurun sağlanmasmda âcil tedbirlere girişecek hükümetin en büyük desteği Türk işçi hareketinden gelecektir.» bildirdi Tabii Senatör IBastarafı 1. Sayfada) Cinayetle sonuçlanan saldırılarda polisin tutumu da kaygı vericidir. Fatsa ve Tuzluçayır cinayeüerinde polisin açık sorumlulufunu belirten, hattâ ateş ettiğine iliskin tanık ifadeleri bu kaygının kanıtlandır. Ulkemizin üzerine bir kars basan gibi çöken eli kanlı MC'nin çekilmesinden sonra da onun devlet içinde yerleştirdiği maşaları ve koruyarak cesaretlendirdiği faşistlerin bu cinayetIeri karşısmda görevlerini yapmamakta ısrar eden sonımlular da suçiularla ortaklık halinde olmaktan kurtıılamtular.» TEŞEKKÜR Bizleri unutulma2 acılara gark ederek genç yaşta aram/2dan ebediyen aynlan canımız, evladımız, kardeşlmiz. yeuenimiz, abimiz. Al LT 1 N Cumhuriyet Reşat Hamit Aziz Xapolyon 24. Ajar 22. Ayar 630, 1250, 710, 650, 700, 750, 91.75 84.50 memlı deruhte eder acı gtinlerinizi paylaşırız. İSIİH CENAZE 635, 1350, 7K0, C60, 725, 770. ^2.00 U4.75 I El: 40 68 U HÜRRİYET GAZETESİ însiliz İlanSorumlusu 47 20 06 KAYIP: I. D. M. M. A. kimlik kartımı kajbettim. Hükümsüzrtiir. tamail ÖZTt'RK (Gueteciler: 5S73 < KAYIP Bayındırlık Bakanl' gı C grubu 15474 8,000,000 Tl müteahitlik karnemi kaybettım hükumsüzdür 28S1 4«7 Mahmut KVUÇ NOT: Bütün muameleler lşletmeye ait oîmak üzere yurt içi T« yurt difindan yurda cenaze nakli yapıhr. Günün her saatinde emn nlzdedir. (Türkal Reklâm: ...) 66iı. I'icaret Lisesinden 197u jentae aldığım djplomamı . bv îim. Hüküınsüzdür. ZERRİN YEŞtLJ»' (Gazetecıler: :63R KAYIP Istanbul TUTUKUNDIU.R Öte yandan Fatsa Halkevi Baş kanı Kemal Kara'nın cldürüim^ si oiayı ile ilgili olarak. ola.'.ııı tertipçisi olduğu öne surülen o;r polis jnemuru ile 7 komandv. dün tutuklanmış. iki kişı inkr:"i da da gıyabi tutuklama :;;;/..ı verilmiştir. Bu arada kfsici alctle nldr; : i len Fatsa Halkevi Başlrwı:j K» mal Kara dün merr,leke:ı olao I nönü köyüncl^ toprağa 'crilrr tir. Cenarc törenine 4 bin yurttaş katılmıştır. Cenazeslne katılan çeler'< göndsren mektup, telefon ve telgrafla taziye*tlerinl bildiren tum akraba dost ve yakınlanrrüza, Basm Kuruluşlanna, Reklam Ajanslarına en derin Içtenliki Bahat)in)ULUTA$fn UlüTAŞ ÂİLSSİ ŞEREF teaekkOr ederi 2 .. Cumhuriyet: 5670
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle