17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
A II I CUHT.'fîYET 1 HAZtRAN 1977 Seçim.. Seçim.. Seçim.. Seçim.. Seçim.. Seçim.. Seçim.. Seçim.. Seçim.. Seçim.. Seçim.. Seçim.. Seçim.. Trabzon'un 1957 seçımlennde Demokratlar ıçm tuhaf bır kaderı oldu Adnan Menaeres uçakla Trabzon'a ındı. Meydanda Başbakanı karşıiayan konvoy doğruca mıtıng alanına gelcı Vakıt olmadığı ıçm Menderes hemen konuşmak ıstıyor, orsdan baska yere gsçmeyı duşunuyordu Fakat geç kaldığı ıçın Demokratlara ayrılan sureyı kaçırmıştı Sıra Hürnyet Partısmındı Meydanda Hurnyet Partısı ada\ı Kema' Atıol mıkrofonu ele geçırmış durmadan atıp tutup konuşuyordu Menderes de mıkrofona çıktı, konuşmaya başıadı Bır yandan Menderes'ın sesı, bır yandan Kemal Ataol un sesı, bırbırıne karışıyordu. Gerçı Menderes'ın sesı eündekı dletten oturu çok guçluvdu ama, arada bır sustuğunaa Kurrıypt Partılınm sesı de onu bastınyorciu Ke*nal Atao! a Dpmokratlar vanastılar, «Etme, eyleme » dedıler 'Kocaman Baş bakan şerr mıze mısıfT gelmıs Sıranı ona ver . Sen de sonra bı"m sıramızda konuşursun » I'akat Kenal Ataol da ınatcı bır konuşmacı :d: Nuh dıvor, Peygamoer demıyor, sırasım vermeye razı olmuvordu Baktılar kı olmayaeak baska bır çare duşunmeye başladılar Menderes de kılr^ude sırurlenıvordu. Çareyi gene o buldu Kalabahğa donenz «Beni dınlemek 'stevenler B»ledıye meydanına gelsınler . Ben orada konuşacağım » dedı. Mıkrofonu bıraktı, doğruca Beledıye meydarur.a seyırttı. Kalabalığın bır boluğu de ardından Beledıye meydarına yoneldı. Kemal Ataol'un da kaiabalığı vardı Fakat hıç bır 22man Menderes'ınkı kadar dağılcu Fakat bır karmaşa çıkmış, kalabaiık ıkıye bolunmuştu Ertesi gun gazcteier kımı Menderss'ın kalabalığı daha çoktu, kımı Kemal A'aol un kalabahğı daha çostu dıye baslıklar atmış'ardı Gazptelen goren Menderes bu başlıklara çok smırlendı Trabzon dan l sonra rttıgımız Smop da £azPteeı!en halka şı?v*>t cltı Menderes halka gazetecılen gostererek, «Bunlar Seçimden Seçime Tbrazon'a son gelişımde Demırel de konuş ma sırasını kaçırmış Partı bmasında bır sohbet toplantısı yapmıs, sesını hoparlorle d>şanya verrrusler, halk o\le chnlerrrş Ha"a ılgılıler boyle vaptığı ıçm Demırel hikkında kovuşturmaya bıle gecmış'er Bunu gazetelerde ckuduğum zaman Menderes'ın konuşmasıru hatırladım «O değıldır J. dıye bazılan Şenl Arzık'ı korumaya çalıştılarsa da, üstad epevos hırpalandı. Ben de yaptığun şakadar, pışman olaum Demırel, partı bmasında japtığı konuşma ue yetınmemış olacak kı Trabzona bır daiıa gıttı. bır daha konu*ma gereğmı duydu Trabzonlular, oyle bır (iıp:da kıme oy veıeceklerını bellı etmezler Gerçı Traozon ıçın şımdı onemlı olan seçımlerden çok Traozor.scor un durumudjr Var«a da yoksa da Trabzonspor dur. Dılıyehm kı, o sun Trabzonspor'un maçı fılan olmasın' Demırel de dıııleyıci bulamaz. 1^73 seçımlennde bır Trabzonlu bana sormuştu: "BUNLAR KARIŞIK YAĞ SATAN TÜCCARLARA BENZER,, mağşuş (karışık) yağ tüccarlarına benzı>rler.» dedı. «Trabzon'da benı bır kuçj'< partınm sozcusunu dmleyenlerden az kışının dınledığını vazdıîar Bu mağşuş (karışık) yag tuccarlanna ne diyeyınV Onlan sıze şıkayet edıyorum ArtiK bunların hıç bır sonine man mayın' Bunlan yanıma alıyorum, uçağımda gezd:wyorum. Gene de doğruyu 5azmıyor]ar» Menderes 1 dınigyen SınopluJar homurdan Mehmed KEMAL «Da, gazetecl bey bu Ecevit laz mudur"» Ben de yuzune baknus, adamı kırmamak Içın. «Laz'dır » demıştım. burnundan tanımış «Nasıl da pilürüm, tım » maya basladılar «Kım c magşuş rkansık) yağ tuccarlan?» dıye aramaya koyuldular. Halkın homurdanması karşısuıda çoğumuz kalemı kağıdı sa'«lavarak gazetecılığımızl belırtmemeye çalıştık Rahmetlı Şerif Arzık (a a ) nın genel mudurü ıdı Bır gcnç muhabır gıbı Mend<res'",e doiaşır. onun konuşnıilarını kendısı not ederdı. Tpb:ı magsuş yag tuccan olmayı hıç bır zaman ustune almadığı ıçın kend:nden güvenli durmadan not alıyordu Bır Sınoplu bana döndü: «Ağabey, bu mu Menderes Içın kotu vazan gazeteci"5» dıye sordu. Ben de boş bulundum: «Galıba o! . » aedım. Bazı Sınoplular Şerif Arzık'ın üstune atılmaya basladılar. Ne oiuyor demeye kalmadı. Senf Arzık sılle tokatla karşılastı. Sule^man Demjrel'ın talıhsızlığı, ne burnu, ne bası, ne de govdesı ıle laza benzememesıdır. Onun ıçın de «Laz mudur?» dıya sorsalar «Evet» derım ama, klmseyı lnandıramam Trabzon ıçl en güzel tılrkü, «EyTrapzon, Trapzon da Dıbı kalaylı kazan » dır Kalaylı kazan her şe\ı pırıl pınl gostermesııu büır. Seçımlerm sonunda anlayacağız! Hakkâri'de yaşayanlar 20. yüzyılda Ortaçağı yaşıyorlar İhsan ONUR PARTÎLEB AP CGP CHP DP MP MHP MSP TBP TÎP YTP BAGIMSIZLAR Geçerll oy ve mllletveklM sarısı Katüma oranı 25 3 5 426 30 3 6 491 21430 32 0 19 8 5 19 6 1 19 13 MV MV OT orsnı M\ Ov oranı OT oranı ^av^<!ı ve savm «a'» ı«ı ve savısı ve savısı 31 667 41,3 8 845 5,5 1373 37,5 338 10 253 08 205 19 6 9 OT oranı \ e savısı 3,3 0 10 742 38 934 35 4 11 fl23 25,7 7 988 MV (GP) 7.750 37 n 10 339 33.9 9 467 Hakkân de o'jranlar 20 asırda ortaçag donemmt yaşrvorlar' Yenı \e yakıncağ donemıne geçışı sabırsızlıkla ceklıyorlar Vılların ıhma'ım uzerlennden atmak ıçın çırpınıp duruj'orlar Butun guçlen ıle haj'orarak bıtsın bu çıle dıyorlar'. Hakkaiı, Van a 142 talometıe uzaklıkta Normal ş,artlar ıçınde bır buçuk saatlık bır yol Ama gelın gorun. bu uzakıık 6 8 saat suruyor Hele bir kar jağdı mı 10 12 saatı goze almak gerek. Kış ajlannda çogu kez de vol trafığe kapanıvor HHkHaff'yg gMap 5'ola,yol demctrTmBnkttr «Icgily Keçı jolu Katır volu daha doğrusu Bır yıla \akm zamandan ben jOl japımı surujormuş. Ancak bır arpa boyu ılerlemış bu yapım. Hakkânhler bu yapımı, bu bakımdan «uyutma polıtıkası» ve «seçim jatınmı» olarak gorüyorlar . Omon ıçm de MC \anlısı partılerln durumu pek parlak değıl Hakkâri'de. (CKMP) (MNP) (BP) 68 21 575 da oğrefmen var gözü ıle bakılması muınkun değıl Bu kadar ogretmen sıxıntısı çetcıldıgı donemde 194 ogretmen suıgun edılmış Hakkân'denî. Bu bakımdan Hakkârılıler joneti'ılerden soz açıldığı zam<ın pek guzel k°lımeler kullarmıjorlar Soz egıtımden açılmışken, yapümakta olan Sanat Okulunun hıkd\esını dıle getırmemek mumkun degıl 1962 jılında. Hakkân'de bır Sanat OKUIU açılması planlanmıs. Hemen arsası alınmıs Butçeye odenek konmus Ancak, kış sar'ları nedenıyle temel a'ılamamış Boylece aradan 2 yıl geçmış 19b4'de temel atılmış ve buyuk sozler kullanılmış, nurlu ufuklar edebıyatı dıle getınlmış. 1967 jılında bıteceğı •vaadı tekrarlanmış 1967 yüı gelmış geçmış \e bugune gelmmış Hâlâ varım. Bugune dek harcanan • para da IT^mllyoir fira. Evet ySnlış' oRHrfla'aıaız tam 17 mılyon Iıra harcandığı halde. Hakkâri'de Sanat Okulu hızmete açılamamış durumda Su anda da muteahhıt ışı bıraktığı ıçın yeni ıhale ımkânları aranıyor!. tığı zaman bu do^torlann blr a'.lık h1zm«ti 15 gu ne duşuyor Onun ıçm de ıstenılen >e um ,Ur tada goze çarpmıyor. Ama HaKkarıluer oona da şukredıyorlar1 SEKİZ AY HABER YOK Hakkârı nm 200 e yakın köyünden sekiz ay ha ber alrcaK mumkun değıldır. Burada oturaniar ne yapar, ne ıçer, ya^amlarını ne şekılde surdürurler/ Bu sorunun cevabını almak bıraz zordur. Yaşıyorlardır aer ve geçerler. Sonra da bırbırlerını «Kotu bır haber olsaydı, duyulurdu» dıyerek te selU ederlerl Ornegın bat koyune alu gunde gıdüir, o kadar zamdnda üa aonulur. Yme Çukurcu'ya gıtmek TÇW •JBB8HI IL'i'S kaymakamcfim ızın alınması gerekır. 1%7 yılında bır sıkıyonetım donemmde konan bu ızın oelgesıru bugunku donemde kaldırmak mumkun oimaıruş. Boylece burada yaşayanlar, ıkıncı sınü vatandaş durumuna ıulmış. Hakkân'mn bırçok koyu, ıhtıyaçlannı Irak ve Iran'dan karşılıyor. Hele ağır kış şartları hukum surdu mu merkeze gelnıek yerıne Irak ve Iran'a geçmelennın daha kolay olduğunu belırtıyonar. Orava navvan, yoğurt ve ;ag goturerek ıhtıyaçlarmı gıdenyorlar. Hatta bazan Irak veya Iran'dan şehırlerarası teleıon ederek merKezdekı yakınlarma sağlıklarını büe duyurdukları oluyormuş1. Onun ıçın kalkınma edebıyatı ıle yakından uzaktan ılgılenmıvor Hakkârılıler Kalkınma ıse once kendîlerınden başlanmasını ıstıyorlar.. 55,1 13 710 24 879 0(5 154 02 65 27 971 74 63 32 062 80 03 DOKTOR DA Y M Hakkâri'de blr tane doktor var şu anda. Halbukı Hakkâri sosyalızasyon bolgesı. Ama burada doktoru tutmak mumkun olmuyor Bunun ıçın Saglık Bakanlığı, bu ışı kapaunak ıçın rotasyon sıs'emıni u;.gulamaya baslamış Ancak bu sıstem nısan ve agus'os avlan ıçınde u>gulanabılıvor Dahılne nısaıye ve operator olarak uç doktor Hakkân'ye gelnor. Tatıl gunlen gelış ve donuşler çık OGRETMEN KIYIMI Hakkârı'nın 618 yerleşme merkezı bulunmakta Bunlardan 124"unde ılkokul var Gen kalan yerler, okul ve oğretmenden joksun'. Bu bakımdan çocukların çogu, okuma ',azma bılmediKlen gıbı, Turkçe de konuşamnoılar Okul olan köylerde de otretmerUerın çoğu raporlu. Onun ıçın burada 2 2 MiLYONlUK TUTUKEV1 Hakkârı'nın yolu, elektrığı ve suyu yok ama 22 nulyon Iıra harcanarak meydana getınlen bır tutukevı var. Bu kadar para harcanarak meydana getınlen tutu^evıne, her yıl da 500 bın Iıra onanm ıçın harcanmakta .. Seçim Sistemlerî ( | ) Demokrasi eskl Yunan uygarlıgjıdan bu yana süregelen bır karramdır. Çok geneı olarak bır karar mekaruzmasına, o kararla :lgıl. butun tarafZarın goruş ve ozlemlennın yansm.ası anlamı 1 tasımaktadır. Daha ozel olarak sıyasa karar alma \e uygulamalarda, o ışleraierlc ılgııı topluluğun :çındekı butun gruplann ıst«klermın >ansımasinı sağlayan yontemdır. Bu yansır.ii topıuluğun ıçmdekl butun gruplann karar ilma ve ujgulamaja von verebılecek temsılcılerıra karar alıcı mekamzmaya yerleştırmesıyle gerçekleşır. Karar alıcı mekaruzma, b:r meclıs, bır senato, bır yonetını kurulu, bır ıhtıyarlar hejetı vb bıçımınde bır seçılmış msanlar grubudur. Seçürmşler meclısuun kendılerını seçen topluluğtın her katından (ya da genış olçekte toplunıuıı her sınıfm dan ve kademesınden) gelen temsılcılerden oluşEiası toplulufun (ya da toplumun) dengesl \e sağlığı >onunden ana koşulour. Seçme ve seçılme bır oylama ışlemıyle gerçekleşır. Tanhtekı en eska oylama bıçırı'.i es"<ı Atına ve Roma'dakı doğrudan ve açık üylamadır. Feodal krallıklar dönemınde zaman zunan terkeriilm ş olan deraokratık seçme, seçılrrıc yontemı 18. yuzjıl Ir.gıltere'sınde yemderı yayı maga başl»mıştır. B"Ji'.;uva devrımîer donemınde 13. ve 19. yüzyıl boyunca Batı ulkelerınde demokratık temsıl kaTraım gıderek ağırlık kazanmışt r Bu ağırlık, kurumlaşmaja yol açmış ve demckratı.t temsıl ıçın gerekh oylama jşlenilen saglanı kurallara bağlanmıştır. Demokratık temsil 20. yuzyd uygarlığınm belirgın ve vazgeçıimez bır karaktenstıçıaır. Dmta rejımlen bıle gostermehk temsil sıstenılerı uygulamaktadırlar. Bojlece çagımızın aaamı seçun, seçılme, o^lama olaylanr.ın ıjinde yaşamaktadır. menka'nın baa eyaletlerinde renciler de oy kullanamazlardı. Seçmen tanımıjla ılgılı onemlı dığer bir krıter yaş srnırıdır. Oy kullanma hakkı pek ços Batı ve Dofu ulkesmde 18 yaşına varnruş yurttaşla ra \erıldığı halde, Turkıye'nm de ıçınde bulundugu dığer bır takım ulkelerde bu sınır 20 yaş ve yuKarısından başlamaktadır 13 ıle 21 yaş farkı nufusu javaş artan, ya da hıç artmayan ulkeler .çın sosyal dengeyı etıcıleyecek antmetık bır ağırIık taşımaz. Ancak nufusu suratlı artan \e sosyal ujanısa venı açılmış Tarkıye"mızde 18 ıle 21 yaş arasmda kalan dınamık, uyanık \e sayıca kabarıs bır yurttaş kıtlesının oy kullanamaması sosyal dengeye etkı yapabilecek bır unsurun siyasal Katılmamn dışır.da kalması anlamına gelmektedır. Bugunku toplam seçmen sayısıntn ytizde 14 une kadar genç seçmen adayı seçim yasasındakı bu kı sıtlama dolayısıyle sıjasal temsil işlemınde jer alamama.'îtadır. Seç:m tanımıyla ılgılı bır dıger ayınm, uİKe dışmda \asayan yurttaşlann seçmen sayılıp sayılmamasıdır. Pek çok uîke, toprakları dışında jaşayan yurttaşlarmın mektupla ya da mahallı konsolosluklarda doğrudan oy kullanmasma olanak tanıyan seçim yasasına sahıptır. Aralarında Turkıye'nın de bulunduğu bır dıger bütun ulke ıs» yabancı topraklarda yaşayan yurttaşlarını «seçmen» tanımına almayan yasalar uygulamaktadırlar. Seç:m sıstemlennı jruplandırırken gozonunde tutulacak bır dıger krıter temsil hakkının doğrudan tek kademelı \a da dolaylı bıçımde ıkı kademelı k'allanılması konusudur. Cumh'jrıyetın başıang^ç donemınde ulkemızde kullanılmış ve bugun başkanlık seçımı ıçm Bırleşı.; Amerıka'da başvurulan bır sıstem, ıkı kademelı (delegelı) o>lama jontemıdır Seçmenler kendı adJarma son seçımı vapacak olan ıl bolge ya da eyalet delegelerıni seçerîer. Bu delegeler de daha sonra asu seçılecek temsilcılen va da temsılcıyı seçerler. Bu sıstemde ulke olçeğınde yurttaşlann çofunluğunun ırades ne ters sonuçlar alınması tehlıkesı vardır Çunku, delegelerm sayısı, ıl, bolge ya da evaletın nufosujla orantılı olarak behrlen^r Çok sayıda delege çıkaran buyuk ıl bolge \a da eyalere çoğınlugu sağlaysn bır siyasal partmuı bu ustunlugu, bazen dığer kuçuk, ıl, bolge va da ejn letlerden dıger partıler lehıne gelen farklarla kapanamamaktadır. Bu durumda ulkede *ı seçmenlerm çoğunluğu bır partıye ov verdıgı halde bır ara kavram olan delege sayısı etkenı dolaysıyla. sonunda bır dığer partının adaylan ya da ada\ı seçimden ustun çıkab'lmektedır Bu konuda lıtpraturde SIK verilen, yakm geçmişle ılgıli brnek şudur. «196(1 da Bırleşık Amer'ka Başkanlık seçıminrie Nıxon. ulke o'çeğmde rakıbıne çok yakm oy topladığı halde, New York, Calıforrua Texas gıbı buyuk eya'etlerd°kı d^lese sayısı ustunlüfıi dolavısıyla, seçımı sonuç olarak Kennedy rahatlıkla karanmıştı Ama Texas taki bır kaç bın oyu lehıne dondurebılmış olsaydı, bu kez Ulke toplamın Demokrasüerde siyasal temsil da toplam daha az oy alarak seçımi Nıxon kazanabılecektı • Oy kulıanmanın bıçınn (Kâğıt pusulayla, mektupla, >a da bır elektroniK sayaç duğmesme basa ı ax ı ve suresı t bır ya da bır kaç gun) konusunda ayrmtı sayılabı'.ecek farklara gore yapılacak grup lamalar onemlı değıldır. Dolayısıyla bu ayrıntıları atlayıp onemlı bır guruplandırma krıterı olan «o^ sayılarma gore seçılen temsılcı savısmın saptanması» olavına ve bu kntere gore yapılacak guruplandıımalara gelebılırız. gıbı gören sağ adaylann birbirleri lehine feragatlarıyla 1958'de bu tedbırlı yonteme karşın, Fransız Komunıst Partısı ulkedekı toplam 3 880 000 oyuyla 10 sandalye ancak alırken, sağ kanadın baş partısı C X R. topiam 3 600 000 oy.a 189 mılletvekılı çıkamıış ve ıktıdara gelmiştı. Çoğunluk sıstenıınde orneklerl venmı^ olan buyuk boyutlu bu haksızlıklara engel olaD.lecegı duşuncesıyle 20 yüzyılda nısbı temsil yoatemı vaygınlık kazanmaktadır. Aslında nısbı temsü yontemlerı 19. yüzyıldan ben çeşıtlı ulkelenn yasasmda yer almıştır. Nısbı temsılde, her parmun aldığ: oy oranının seçılen temsılcı sayısmm belırlenme sıne yansıması düşuncesı ılke olarak almmışur. Ancak bu yansımanın matematık aır kesınlıkle sağlanması mumkun değıldır. Çunku bu ılde seçılecek temsılcı sayısı ıle aday lıstesı ajısı ve ov oranlarmın dağuımı arasında kurulacak mateınstık bağlantılardan, tam sajT olarak temsılci sayısını çıkarma olanağı yoktur. Temsılcı sayıları ancax ondalık kesırlerle, soz gelışı 1.76 12o 0.78 gıbı değerlerle hesaplanabılır. Bu sonucun pratıkte uygulanmasj soz konusu olamayacağından, oy oranlarımn seçılecek temsalcı saysıns yansımasını belırlemek uzere nısbı temsil r n u n a uygjn KalmaraK çeşıtlı antmetık zoriamalara ve yapaylıklara başvurulur. Andrea yont^nu, dHont yontem., Hagenbach Bıschof yontemı gıb. kurucularının adlarıyla anılan bu \ontenJenn tumune kendı çagınui ve uygulandığı ulkecek! sosyal yapının gereklerıne uygun matematık zorlamalar gozuyle bakılabılır. Turklye'deii jau.cel onemı dolayısıyla d'Hont yontemuıe aşağıaa yenıden donulecektır. d'Kont yontemı çsrçevesmde açıklanacağı gıbı nısbı temsil vontenu çok partılı ulkelerde ezeh koalısyonlar tuzağını hazırlamak tehlıkesını bırlığmde getınr. Aynca lîlerm çıkaracağı temsılcı sayısına bağlı olarak tek sa' ıda temsılcı çiiaran ıllerde en kuvvetlı partının. çıit sayıda mılletvekıh çıkaran ıllerd» ıse dığer partılenn lehıne çalışan garıp bır jıekanızmas.1 \ ardır. Boylece «rastlannsal» nıtelığı ağır basabılır. Çoğunlukla temsil sıstemındeıîi açık haksızlık olasılıgı sakıncasının ve nısbi temsndekı sayısal oyunlarm Kuçuk bolgesel rastlantılara çok fazla yer bırakıvor oluşunun belırsızlığinl ve hıçbır partının tek başına ıktıdara gelememf tehlıkesını ortadan kaldırmak uzere bazı ulkeler kanna temsil yontemler: uygulamaktadır. Bu vontamler ço ğunlukla nısbı temsil ükesıne daha vakın olmakla bırlıkte en yuksek ov alan partin r tek ba^ma îKtıdara gelmesı olasılığını arttırıcı eğılımdedır. Federal Almanya'da \?sama meclısı s«çımlerınde ujgulanan Kişıselleşmış nısbi seçim vontemı bu çeşıt bır karma temsıl yontemıdır. uiı vontemd" hesaplanan ulkedrkı toplam 'emsıloı sa nsı, bazı ar tmetı.c \arsajimlara oağlı kalara< secımlerden orce seçılecegı ılân edîlen temsıici SJMEUII a^abılmerftedır. Boylece Federal Alman;ı'da her donem değışık sayıaa mılletvekıli seçı.^uş olmaktadır. HElıKOPTER VERECEKTİ AMA... Necmettm ErbaKan, Hakkâri'ye gelınce pek duygulanmış. Gozlen dolu dolu olmuş. Üç yıl once artık bu çılenız bıtecek demiş. Yol sorunu hal ledılmceye kadar sıze nelıkopter gondereceğım rte mış. Bu habere Hakkârılıler pes sevınmışler. Hâ lâ beklıyorlar' .. KIM KAZAHIR! Seçunı bu donemde de CHP'nın kazanacagma muhakkak nazan ıle bakılmakta. YıUardan ben Hakkâri, CHP'nin kalesı olmuş. Bu kaleyı kaptırmamak :çın orgut, tum olanaklarını kullanıyor. Bu bakımdan CHP adayının şansı fazla. CHP orgutunden bır nıılletvekıllığı ıçın uç aday adayı başvurmuş Yppılan on seçımı mılletvecnı Mıkau Ilçm sazanmıştır AP'n n adayı ıse AJvnet Ze>aan. MSP den de Mıllı Eğıtım Mud'iru Fvlr a Parlak adayiığını koymuş. Parlak, aynı zamanda AP adaj ı Ahmet Zeydan m yakm akrabası Bu durum da CHP adayının çok yuksek olan seçilme şar.sım bır kat daha ar'ırıyor. Bağımsız olaraK aa Hacı Yaşar Acar ıle Mustafa Özdern.r seçıırs katılıyor Bağımsızlardan Hacı Yaşar Aoar ciahrt etken Ancak Ozdemır gıbı barajı aşaca^ O"U toplayamayarağ behrtılıvor. Tek bır »orıiş var o da seçımm CHP tarafından alınacağı.. TEMSiLCi SAYISI SAPTANMASI YONTEMİNE GORE SEÇiM SiSTEHLERiNiN GRUPUNDIRILMASI : Eskı Roma aan gunumuzun en genç ulke'.eri olan Afnka ulkelerme kadar pek çok donemde peK çok çeşıtte «seçılen temsılcı sayısmı sapama jontemı» kullanılmıştır. Ancak ana felsefelerı yonunden bu yontemler üç guruba ayruabılır: 1. Çoğunlukla temsil ılkesıne dayalı yontemler. 2 Nısbı temsü ılkesıne dayalı \ontemler. 3 Karma yontemler. (Uk ıkı yontemı bağdaştırmaya yonelık metoalar.) ÇoğunlUK sıstemı, ıkı ya da daha fazla lıstelı bır seçımde seçılecek temsılcı sayısı ne olursa olsun, çoğunluğu sağlayan partının lıstesındeKi ada>m ja da adaylarm temsJcı seçılmesını ongoren sıstemdır. 1946 1961 donemınde ulkemızde uygulanmış olan seçim jasası bu vontemın tıpık bır omeğıdır. Uç lıstelı bır ılae ılk lıste °o 34 \e dıger lıstelerın herbırı l o 33 oj alsa, uk lıste çogun lagu saglamış sayılır, boylece o ılın temsücılen olarak bu lıstedekı ada>ların tumu seçılmış olurdu. Boylece pratıkte rastlanmasa bıle, teorık olaıak bır partının ulkedekı ıllerın toplam ortalamasında nıutlak çoğunluk olan " o 50 nın çok altında xalarak seçımlerı sılme ya da sılmeye yakın kazanması olasılıgı \ardır 1954'de Demokrat Partı ulke oylarımn ° o 58 ı ıle toplam temsılcı sayısımn "o 93'ünu kazanmıştı Ikı geleneksel buvuk partı arasmda başbaşa seçımlerm yapılageldığı Ingılte le'de 1951de MuhafazaKar Partı, rakıbı Işçı P T tısınaen toplamda daha az oy aldığı halde (°o 48.8'e karşı °J 48;, topiam sanâalieierın °o 53'unu almıştı Bu olasılık, «seçımle temsil» kavramının ve kamuoyu denen oluşumun ruhuna çok avkırı duştufünden, bazı ulkeierde (ornegın Fransa'da) çogunlukla temsil >ontemı ıxı kademelı olarak oluşturulmuştur. Seçim yapıldığında, ancak °« 50'yı yanı mutlak çofunlugu bulan aday, ya da adaylar lıstesı seçımı kazanmış sayılır. Mutlak çoğunluğun sağlanamadığı \e temsılcılerm ılk turda seçılemedığı ıl >a aa bolgelerde, bır sure sonra ^>çım tekrarlanır. Bu ıkıncı tur seçime, ılk turcakı adavIann hepsı katılabılır. Ama genellıkle, ılk turda çok dıişuk ov Plmış adayîar çekılmektedır ya da bır adas jr.ndaş partınn adaM lehıne teraeat etnektedır Boylece daha bıllurlaşmış bır platformca bu kez co 50 oy nranı şartı aranmaksızın en yuk«ek oyu alan aday <\a da adaylar bstesı) temsılcı seçılmış sayılır. Ama sol tehlıkeyı umacı SEÇIH SISTEMLERiHIN ÇEŞiTLERi : CHP İZMİR İL BAŞKANI : «12 MiLLETVEKiLi, 5 SENATÖR ÇIKARACAĞIZ» l/MIR (Cumhuri^et Ege Bürosu) CHP Izmlr 11 Orgutu planlı çalışmalanmn olumlu sonuçlannı alarak seçim programını ıstenılen bır bıçımde tamamladı. Bulent Ecevıt'm Ege'de APlılern tum ınr= hesaplannı yanlıs çıkaran gezısınm ardından b;lınçlı pohtıka vapnıanın ne demek olduğu ıv.den ıvıye gun ışığır.a çıktı CHP îl Baskanı ^edat AK man. sandık guvenlığmm sağlanması jolunaa da çeşıtlı onlenıler aldıklarmı belırtırken şurüarı soyluyor: «12 mılletvekılîığı ıle 4 sena'orluıs alacagımjza kesınhkls ınamyorum, Suleyman Demırel ın kaptanlığındakı AP, artık soluğunu yıtirerek bıtıp gîtmıştır Çok çalıstık ve yaırtta^Ianmıza k»naımızı mandırdık. Eceut'm son Ege gezısınm gorkemlılığmı sağ basın bıle vadsıyamarnıştır • Bu arada partıye yakın çevreler CHP'nın î hszıran'da 1011 parUınenter ıle 3 senator ç.karmasının «normal» o'dugıı savını dıle getuıvonaı AP kesımmde tznırde, gorunum çok daM başka Koju bır sessız'.ıge bürünmusler yonetıcıler. Bazı gazete elemanlanrm d'smda dıfer gazptelere haber sızdırılmaması konusunda buyük bır ozen gosterıvor AP'lıler Her^ps «ketum» davra rıilması konusunda bırbırıyle yarışıyor. Son ıkı yuzyüdır seçim, seçılme ve temsılın kazandığı onem dolayısıyla, bu işlemlenn aynntıh kurallan oluşmuştur Bu kurahara «seçim sısterr.lerı» denmektedır. Her ülke, keıdi toplum yapısına ve ıçmde bulunulan donemm koşullanna bağlı olarak bır seçim sıstemmı ^enımiemektedır. Ulke'er. bu yapı ve koşullar değısınce s>stem değışıklığl yaparlar. Buna göre, ortaklaşa kullanılan ıdeal tek bır sıstem yoktur Buna karsıhk bırbırlerme gore ajnntıda ya da temel ılkelerde farklılıit gosteren pek çok seçtm sıstemı bulunmaktadu:. Bu sıstemlenn çeşıtlı knterlere ve tanımlara göre gruplandırılması Oıanagı vardır. Aşağıda sırasıyla bu guruplandırmalara yer venlmıştır. Seçmenin tanımına bağlı olarak yapılacak b>r gtıruplandırma Uk akla gelen, çok sp.el b.r guruplandırmadır Bellı yaş sınırları öUsınde (sosyal konularda bır yargıva varabılece* 1gpnç \aslardan başlavarak) her yurttaşm ov ku «inına hakkına sahıbolmasi doga! bır ılke gıbı durrr.aktadır. Ancak çeçmış's pek çok ulkede uvgulanmıs olan ve Isvıçre'mn bazı kantonlarmdd gununuzs kadar ulaş'ığı b.çımıjle kadm yurttaşları seçmenlık »anımı dışmda bırakan seçın sistemlerî balunmaktadır. Yakıiı geçrmşe kadar BırleşiK A
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle