19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
• Sahibl: Cumhuriyet Matbaacüüc ve gazeteciük T.A.Ş. ISTANBUL adma NADİR NADl TELGRAF ve MEKTUP adr«wi: • Genel Yayın MÜdürü OKTAY KtRTBÖKti Posta Kutusu îstanbul No: 246 « Şorumlu Yazı lslen MUdÜrtt ... ftt'I.KNT DIKMENER • Basan ve Yayan: CUMHURtYET Mstbaacüık ve TELEFON : 2S 97 03 «.aıetecffik T.A.Ş. Cağaloğiu. Halkavi Sot. No: 3941 (Beş Hat) * CUMHURiYET P*.sm AHLAK TASASINA UV.VİAY1 ÎAAHHJT BDER * * BÜROLAR: Aniara Atatürk Bulvan Yener Apt. STenisehir Tel.: 17 5t 66 28 57 01 • ÎZMÎR Halit Ziya Bulvarı Ko. 65, Kat. 3 Tel.: 13 12 30 U 47 08 # ADANA Atatürk Caddesi üğurlu Pasaj Tel: 14550 19731 ABONE ve ILÂN ATİsr 12 6 3 1 Yurtiçt: 720 360 180 fit) Yurtdısı: 1170 585 292.SU 97.5.1) Üli» jrurç>l»nn» ve agırlı*ına göre uçak farkı okuyucu tarafından aynca ödenir... Başlık (Maktu) 750 Lira 2 3 ve 9. sayfa (santimi; 200 4, 5, 6, 7. sayîa (santimi) 160 O'.tlm, Mevlid Tesekkür <S santönl) 400 » Nisan, Nifcih, Evlenme Dogum 300 Yayın Hayatı (kelimesi} 4, Kayrp «kelimesi) 3, 27 ŞUBAT İmsak Güneş 4.55 e.3« îkindl Akşam 15.32 17.58 TAKViM 1977 Ögle 12.27 Yat» 19.28 BORAN: SERMAYE (Bastarafı 1. aayfada) Hst TUrkiye» sloganları arasmda saat lö'da başlıyan genel kurul ça lışmalannda TlP litieri aynca Sar maye AP CHP koalisyonu istiyor» şeklinde konuşmuştur. CHP'nin gelişmiş olduğu bir tabanı olduğunu, sayısal ağırlığı ne deni ile seçimlerde iktidara gelme sinin olası olduğuna deginen Boran, bu kor.uaakı ggnişlerini söyle özetlemiştir: «Sayısal giicü CHP'yi iktidara getirtneye, iktidar olmasına yetmiyebilir. Sayısal açıdan, hukuken iktidar olabilir, gerçekten iktidaj olmıyabilirsiniz. Tabanın nitelik açısmdan saglam olması gerekir. Sınrfsal, kltlesel tabana dayanmak gerekir. Bunun için CHP sola açılmak zorundadır. Nitel agırlık onun solundadır. Tiim sosyal deraokrat partiler gibi CHP'riin de kaypak bir niteligi vardır. Son zamanlarda sağa kaymas» niteliğinin bir doğal sonucudur. CHP'yi işçi sınıfı saflanna cekebileeek güç, işçi smıfı ve onun partileridir. Sosyalist hareketin destegin! seçimlerde CHP'ye oy verilmesi olaralc görmek ve göstermek vsnlıştır. Sorun, CHP'nin kendi soluna açılması. giiç ye işbirliği etmeye yönelmesidir. CHP'nin saga, büyük burjuvazi ile uzlaşmaya kaymaktan geri durabilmes:, demokratik hak ve özgürlükleri tutarh ve tekin btr biçimde savunabilmesi ve iktidara geldiginde gerçekleştirebilmesi ancak sola açümasıyla, güç ve 1şbirliğine yönelmesiyle miimkündür. TÎP. CHP'rün burjuva niteligini, programım eleçttrirken bir yandan da ulusal bağimsızlık, demokratik özgürlüklerin korunmasının gerektirdiği smırlar içlnde, empen'alizme ve façizme karşı ortak bir müoadele yürütmeyi ön görür.> bir önem taşımaktadır. AP ve MHP'nin bulunmadığı bir hükümetle seçime gidilmesl lorunluluğu vardır. Demirel bugüne kadar kenrti partisine yaptırmak istemediklerini MHP'ye yaptırmıştır. Büyiik burjuvazi de ayru şekilde MHP'den vazgeçemezler. El altmda tutacaJüardır. Sermaye şimdl da AP CHP koalisyonunu önermektedir. Seçimierin ştüvenirîiği. can güvenllji için AP iîe MHP dışındaki partiierden ve bağunsızlardan bir geçici seçim hükümeti kurulmahdır. Ayrıca MC'nin iktidardan düsmesi ile iş bitmiyecetir. Yasalara, hukuka, demokrasiye aykırı işlemlerin, yolsuzlutların düzeltilmesi, cinaj~et lerin, iskenceletin laillerinin cezalandınlması gerekmektedir.» şeklinde konuşmuştur. DİSK'E EIEJTİRİ Boran, daıha sonra, işçi sınıîı partisinin isçi sınıTını yönlendlrebilecek etkinlikte olması gerektlgini, ancak sendika'.ann işçllerin ekonomik savaşımmı verdiklerinden, partilerden daha kolay, işçi sınıfı bilinçlenmeden de güçteni? örgütlenebildiklerlnl söy lemiş, Türkiye'de sorunlann sadece bu doğal geliçimden değil, işçi sendikalann.n niteliginden doğduğunu ör.e sürerek, Türktş'i ve özellikle DtSK'i şö%'le suclatnıştır: «Türktş daha önce de ilan ettigi amıf Uzlaşmacıhğı politikasıru »ürdürmektedir. Ama DtSK" te de olumsuz ssîişmeler olrr.u^tur. DİSK'in üst yönetimi, bir tüzel varlık olarak sij'asal örgütletımede saptırma yaptırmaktadır. DtSK sendikalann üst yönetimleri ile anlaşarak, sendlka aristokrasisinin olnşturduğu sendikalan bunyesine alanık büvtime yolunu seçrniştir. Nicel olarak büyümüştur, ama nitel agırüfcında rayıfİBma olmuştur. DÎSK CKPlileşmektedir. DÎSK sosyal demokratlaşmaktadır. CHP ile işbirliği ayrı sorun, sendikal hareketi sosyal demokratlastırmak ayrı sorundur. TİPIi sendikacılar, yöneticiler saf dı?ı edilmekte, işverenlerle *sbirlifi edilerek TÎP'li işçiler is yerlerinden atılmaktadır. DÎSK'i yeniden fcurulu? çızgisine oturtmak gerekmektedir. Ya DÎSKi saptıran sendika yönetidlerinden kurtaracağız, ya ri? DtSK yolundan saparsa. bu boşlugun ye'uı* doldurmanın çare'.erini anyacagu.» Boran açıklamasım sürdürerek, DtSK'i saptıranlara olduğu kadar sosyalizmin çizgisinden ay rıîan Maocu, ?oşist akımlara da kar»ı olduklannı. bu yanhş gillmlere karsı amansız mü<ad?le sUrdüreceklerini ve CHP ile difcer demokratik k'.'.le <Srgü*leri ile güç birligine giderken de partilerlnln varlıgıru eritmeyeceklerini belirtmi$tir. Boran'ın konuşmasından sonra Merkez Yönetim Kurulunun hanrltdıgl raponın okuıirnasfrıâ ge çijmlştlr. Genel Kunüun akşama kadar süren çahşmalarından sonra aynı salonda bir de gece düaenlenmiştir. TÎP'in gecesinde Şlli ile llglll bir film. çeşitli foklor gösterileri ve saz sanatçıları yer almıstır. Genel Kurıll çalışmalarına bu gtln karar tasanlannın görüşülmesi ve eleştirilerle devam edilecektir. Yann ise seçimler ve ge lecekle ilgill karaT ve Cneriler yer alacaktır. Katsayının (Baştarafı. L. savîada) nusu olmadıgı» büdirllmektedir. Önergelerin tek tek okunmasınüan sonra bunlann oya konulup konulamayacagına ilişkin bir u*ul tartışması açılmıştır. Önergelerin oya konulmasına ilişldn lente MSP îstanbul milletvekili Süleyman Arif Emre ile CGP Kasumomı miUetveklli Ha. san Tosyalı konuşmuştur. Önergelerin oya konulmasınr Anaya saya aykın olduğunu ileri süren göriişlerde Sivas AP milletveki11 Vahit Bozatlı ile AP Aydın railletvekill îsmet Sezgln dile ge tirmişler ve önergelerin oylama ya konulmamasını stemislerdir. Lehte ve aleyhte konuşmalardan sonra oturumu yöneten başkanvekillerinden CHP Ordu milletveklli Memduh Ekşi «konu ile ügili olarak Genel Kurulun oyuna başvuracağını» açıklamış, ve önergelerin oylanıp oylanamaya cağun Millet Meclisi Genel Kuru lunun oylarına sunmuştur. Millet Meclisi önergelerin oylanma smı kabul etmiştir. Oturumu yöneten Başkanvekill Memduh Ekşi, Bütçe Komısyonunun bu konudaki düşüncesüıi yeniden sormuş, ve Komisyon Başkanı oîarak İsmet Sezgin yeniden oylamanın Anayasaya aykırılığıra sayunmuştur. Özetlenen tartışmalardan sonra katsayınm 12 olması yönünde verılen onergelerden üçü de aynı a nıacı, niteligi ve gerekçeyı laşıdıgından bir kere de oya sunulmuş. CHP, MSP, DP, CGP ve salonda bulunan bağımsız milletvekilleri katsaymuı 12 olması yönünde oy kullanmışlardır. Koalis yon ortaklarmdan MSP ile CGP 12 yönünde oy kullamrken, hükümetin diğer ortağı AP buna karşı çıkmış, 12'yi reddeden yönde oy kuüanmıştır. AYBAR (Bastaraft 1. ^ ) seçimlerine Sosyalist Devrim Partisi olarak katılınacağını bildir miştir. Bu arada genel kuruî karanyla partinin adı değiştirilerek «Sosyalist Devrim Partisi» yapü mışur. Maitepe düğün sa.onunda saat 10.45te başlayan kongrede Divan Eaşkanhğına Kemal Nebioğlu getirilmiş, Genel Sekreter Cenan Bıçakçı ise yaptığı kısa konujmasmda, «Bu kongre olEğanüstu bir durum kongresidir. Partinin seçimlere girebilmek için iki engeîi aşması gerekiyoıdu. Biri 15 ilde örgütlenme koşulu, bu aşılmışt:r. Ikincisi ilk Genel Kurulunu yapraa koşuluydu. Bugün bu da aşılmaktadır. Büyük kongremiz bütün Ulerimizin kongreleri yapılamadan toplanmış bulunmaktadır» demiştir. Maitepe düğün salonunun içl Sosyalist Partılilerin astıklan dövizierle süsleıım:ştır. Dovızleıcie şu cümleler dilckati çekmekteydi: «Bürokratik Sosyalizme Hayır». «İSÇ.İ Köylü İktidarı Gerçek Demokrasi», «Toprak lşliyenin», «İsçi FasİMnin Her Cinayetinde lşi Bırak», «Emekçiden Kopmuş Ycneticire Hayır.* Kor.gre salonuna Siyasal Partilerden konuk olarak CHP'li Re rai Kocanan. Nadtr Yavuzkdn ve Ibrahim Hortoğlu gelmişler, Tutuklu ve HuıtjmlüJerle Dayanışma Derneği Baskunı Armagaıı Anar da konuklar arasmda yer aîmıştır. Divan seçimlerinin yapılmasmdan sonra, kürsüye gelen Aybar açış konusmasuıı yapmış ve Osmanlı dönemindekı toplumsal ve siyasal yapıyı aniattıktan sonra. gunümüze sözü getirerek özetle şunlan sijylemiştir: «Son yıllarda işçi smıîımız ve yer yer köylülerimiz politik anlamlı kimi har>;ketlerde bulundular. Işçilerin 15 16 haziran 1970' de sendikalar yasasını protesto için girişnkleri hareket, kolluk güçlerinin karşı koması sonucu politik amaçlı bir direnişe dönüş tü. İsçiler sındirilemedi, provokasyonlara alet edilemedi. Böyle bir isçi direnişi Cumhuriyet tarihinde ilk kez RörülÜyordu. 12 Mart faşist terörü s'.rasında uyanık işçiler tutuklandı, işkence gördü. Çözülme olmadı. Geçen yıl ise işçiler bu kez tam anlamı ile politik bir direniş yaptılar. DGM'leri protesto için işi durdurdular.» 6ENÇIERİN DIRENIJİ Emekçılerın yavaş ama saglıklı uyamşlarına peralel oîarak 1968'den beri gençlerin sürdürdükleri direnişleri de geregi gibı değerlendirmek gerektiğıni söyliyen Ay bar, «Burüar, gençierünizüı yürok liliklerini, fedakirlıklannı, politika büinçlerini ortaya koyan direnişler olmakla birlikte, işçi »ınıfımızla köylülerle malsalla»mıs hareketler biçimini almadıjından tam a'ammda erege ulaşmış s&yılamaz. İşçi suıılının, köylülerin dışardan örneklerle büinçleneceklerirü sanraak yanlıştır. işçiler, köylüler eylem içinde bilinçlenirler. Hele isçilerin, köylülerin yerine ve onlar adma devrim yapmaya kaUcışmak büsbütün yanlıştır. Devrim işçi sınılının işidir. Kaldı ki, gençlerimizin silahlı çatıymara itelenmeleri açık bir provakasyondu, faşist bır terör rejiminin kurulması için böyle silahlı bir çatışmtya ge rek v*rdı. HerhAİde Türkiye'de silahlı »yaklanmanın ne objektif, ne subjektif koşulları vardı. Devrimin mutlaka silihla gerçekleşeceğin» dair bir kural yoktur. Devrim silahlı d» olur, silahsız da olur. Bu koşullara, rastlantı uyumlvıluklarına biglı TJİr sorundur... Kapitalizmden sosyalizme geçilabilmeai İçin Uretlm füçlerinin sonun» kadar gelişerek arttk geli^amec iı»ie gelmesı ve isçi sırufınuı, köylüierin politik bılinca ulasmalan gerekir» diye eklemi$tir. Duygusal Bir Tepki [Baçyazıdan devam] rin bir hukukcu, bir hekim, bir mimar. bir gazeteci Parlamentoya jirmeklc tıedcn menleğl ile tüm Ugislnl kessln? Bu, Kendi ıljlınria >ıllarııı Uenryi iie parlamış. yükselmiş dcjçerleri politika dışına itmek, Parlamentoyu dışarda dikiş tulturamamış bir aymazlar ve asalaklar kalsbalığının tekelioe bırakmak anlamına gelmez mi? Geçenlerdc de burda belirttim kimi Batı ılemokrasllrrinde Belediye Meclisi üveliği. ll Genel Meclisi ihelipi sibi seeirale elde edilen görevler bile Parlanıento üyeliji ile pek alâ bağdaşmakta, haltâ en basarılı devlet adamları çok kez bunlar »rnsından sivrilmekledir. Parlamento iiyelerine her türlii iş alanını yasaklamak isteycn aydınlarınnz. sanırım daha çok bunlann ülkemiz koşullarına göre yüksek sarılacak ödenek ve \olHik\anna takılmakta, bu yiizden duygusal bir yargıya varmaktadırlar. Bir an nesnel ılüşünrllın: Varsayuı ki tüm Parlamento iiyelerini meslcklerimlon kopardınız, insanda yurt sevgisi ve îiirfv duv^usıı olnıadiktan sonra Bakanlık koridnrlarında ia takip eden. el altırulan nüfıu ticareti siirılüreıı kiitii politikacıiar» ridsıl rnjel olacakstnız? ODTÜ Akademik (Bavtaratı 1 Sayfsıl») mun «Ögretim üyelerine haksı» ve ymkışıksız itharnlar yöne'nmesine gereicçe olamayacağı» savunulmuştur. KONSEYİN AÇ1KIAMAS1 ODTÜ Üniversite Konseyinin 25 çubat günü toplanarak Tau'ın basın toplantısır.daki sözlermi görüştügü ve buna bir cevap haz:rîad:ğı biidirilmiştir. En ya;îı üye Cahit Arf imzasiyle yapılan açıklamada Tan'm rektör oîarak üniversiteyi içine dü«ürdüğü der:n bunalımın gözler önünde oîdugu bütün rektör yardımcılan, Dekan'ar ve 28 bölüm başkanından 27's:nin istifa ettniş bu'.unduğu hatırlanlarak. rektörün ken disiyle işbirliği yapacak ve idari görev kabul eöecek kimsevi bulamadığı bildirilmiş «Bu durum kendisinde psikoloük bunalun ya ratmış olması doğal karşüanabilirse de, ögretim üyelerimize haksız ve yakışıksız ithamlar yöneitmesine gerekçe olmamak gerekir» denilmiştir. Üniversite Konseyl bildirisinde özetle şöyle der.ilmiştir: «Basına açıklamalarında sistematik olarak temsil jetkisini eleştirdiği Üniversite Konseyinin ögretim tiyeler:nm ne kadarını temsil ettiği, öçrretim üyelerinden 664'ü tarafmdan rmzalanmış bir beişse ile kanrianmıstır. Bu nedenle. Prof. Tan'ın ögretim üyeleri ile ilgili asılaız ve yakışıksız ithamları ögretim üyelerinın tamamını kapsamına almaktadır. Prof. Tan basm toplantısında Akademik yonetlci bulunmadığını itıraf ederken, bunun hedefini ögretim üyelerince y»pılan baskı ol&r&k göstermiştir. Böyle bir baskının var olmadığını Prof. Tan en az bizim kadar bilmektedir. Tamamı istila ttmiş bulunan bölüm baskanı ve t'ckanlar bu hususu bizzat kendisine toplu olarak açıklamışlardır. Prof. Tan dü=tü£ü güç durumdan kurtulmak için b»skı yöntemini kentiisi kullanmak çab*findadır. Hukuksal hiçbir dayanagı olmadan istifa eden vty& görevi kabu'; etrr^yenler hakkında ceca uygulamasırta gidilebilecegini ima eden bizzat kendisidir.» Prof. Tan'ın göreve atanmasın daı. sonraki Ur':"bunu «militan» oiarak ni'.eleven Üniversite Konseyi bildinsınde «Prol. Tan ögretim Uye'?ri. Akariemık yöneticiler ve öğıencilerin hemen tamamı tarafmdan lstenilmediğl belgelenip kanıtlanmasma ragmen, görevde kalmakta neden direndigini açıklamahdır. Bilinmeysn bir misyon söz konusu ise bunun açıklanmr,ç'. zorunlu hale gelmiştir.» denilmiştir . M1MARUK FAKÜLÎESİ ODTÜ Mimarlîk Fakültesl Genel Kurulu yaptığı toplantıda «Meslegimize, görevimlze, çalıştığımız kuruma ve Türk kamuoyuna duydugumuz saygı uyarın c» aştğıciaki açıklamayı yapmaA gerekli göriiyoruz» diyerek çu bıldiriyi yayınîamıştır: «1. ODTÜ'de gayrimeşru ve gayri kanuni kışkırtmalarla kargaşa yaratıldığı, gayri kanuni ey lem ve beyanlarda bulunmak suretiyle bu kargasa ortamır.m sür dürüidüğü yolunda Prof. Dr. Ha san Tan tarafmdan ileri sürülen suçlamalar tümüyle ve kesinlilîle gerçeklere ayfcndır. 2. Kamuoyunu yanıltmayı amao layan bu asılsız suçlamalar ODTÜ'nün kapatılması için gerekçe olarak gösterilmiştir. Suçlamalan bu nedenle de şiddetle reddsdijTii' ve kınıyoruz. 3. ODTÜ'deki asü kışkırtma ve yasallıgı kuşkuiu işlemler lektörlüğe yapılan son atama üniversiteyi kapatma ve yatılı öğren cilerin yurtlarmdan silâh gücüyle atılması kararlandır. Bunlar Müteveili Heyet ve Rektorlükçe alınan kararlardır. ÖğTetirn üyeleri, ögrenciler, veliler ve bazı parlanıenterler bu kışkınm&!ar sonucu ortaya çıkabilecek üzüeü durumları önlemek için olaganüstü sagdujoı ve önsezi ile çaoa göstermişlsrair.» wrm TUTUMU PART! KURULABJLMELİDİR Türkiye'de demokratikleştne 8ürecinin son 15 yılda hızlandığını vp toplumsal koşullann defiv tiğini, antidemokratik yasalarm uygulanış alanlannın daraldığını hatırlatan Bonn, devaml& şöyl» konuşnıuştur: «Ancak hâli TCK 141. ve 142. T« di£er antidemokratik maddelpri ve antikomünism ticaretl ülkenin demokratik yaşammı tehdH etmektedir. lşçi sımfı, partisi. tiimüyle demokratik toplumsal muhalefpt ve ülkemlzin bilim. düsün, sanat, basm yaym vaşamı bu tehdidin altındariır. Bu tehdit yok edilrnelt, antldemokratik yasalar kaldınlmahchr. Türkiye Komünlst Ptrtisl admı taşıyan kurulu^ Türkly«'de ya*al olarak kurulabilmelidir. Politik nedenlerle yurt dışmda knlmak durumunda olanlar yurda dönebilmelidirler. Türkiye'de demokrstik mucadelenin açıkhga kavu^abllmesl içln bu «onmludur.» &P VE MHP'SİZ HOKOMET KATSAYI GÖRÜ3MEIERİ Memurların aylıklanna uygulanan katsayı 1977 Mali Yılı Bütçe Tasansı hazırlanırken. hükümet tarafmdan 9'dan lU'a yükseltilmiş ve bu biçimiyle Bütçe Plan Karma Komisyonuna gönder.lmiştir. Karma Komisyonda katsayınm 11 ya da 12 olması tartışılmış, sonua da, 12 olması AP'lilerin oylanyla engellenerek ll'de bırakılmıştır. Komisyondan Cumhuriyet Senatosuna giden bütçe tasansının ılgih maddesi Senatoda görüsülmüş, ve Senatoda CHP. :viSP, Ta bü Senatörler ve bazı Kor.tenjan Senatörlerinin görüşleri doğrultusunda 12'ye yükseltümiştir. Yasal gelişim olarak Senatodaki görüşrneierden sonra yeniden Komisyona gönderilen bütçe tasansı Senatodaki degişikliklerı Komisyonda ele almmış ve bu arada 12'ye yükseltilen katsayı Komisyonda AP'lilerin oylarıyla yeniden ll'e düşürülmüştür. Bu biçimi ile Millet Merli=ı Clenel Kuruluna ge len bütçe t?.s ırı^ı üzerinde görüsmeler tanı; ';ıliinmış, sıra bütçenin nıacla?'?' :no gelmiştir. Bu sırada bü'.çc?:iüi hirinci maddesinin kesintilerini arttıran ve bu ek kesintileri katsayıya kaynak yaratan önergeler dünkü oturumda AP'nin karşı çıkmasına rağmen kabul edilmiş ve katsayınm 12 olması 1977 mali yılı için kesinleşmiştir. 1 mart 1977'den Itlbaren memur lar 12 katsayı üzerinden m*aş alacaklardır. ÎARTIŞMA öte yandan, Maliye Bakanlıgı bütçesi gbrüsülürken AP îzmir Milletvekili Yücel Dirik'in «Halk, Halk Partisini bellememek için sabırsızlanıyor» şeklinde konuşması, mecliste sert tartışmalara yol açmıştır. Dirik'in bu sözleri ne CHP'liler tepki göstererek, kürsüye yürümüşlerdir. Çıkması muhtemel bir kavga idarecilerin araya girmesiyle önlenmistir. Bu arada APIİ Yücel Dirik'in gürültüler arasmda CHP İzmir Milletvekili Yüksel Çakmur'a «Ben senin ananın avradımn ne yaptığını sorsam burada duramazsm» şeklinde bağırdığı duyulmuştur. Bunun üzerine tüm CHP'liler ayağa kalkarak oy kul lanılan kupaları Dirik'e atmak istemişler, araya glren idare üyeleri buna engel olmuşlardır. AP' liler de tartışma büj^üyünce Yücel Dirik'i kürsüden indirerek yerine oturtmuşlardır. CHP milletvekiü Çakmur daha sonra söz alarak partisiyle kendisine küfür edildigini belirt miş, Menemen'de Dirik'in «sapıkhğınm pasif yönde» saptandı ğını bne sürmüştür. Oturunra ybneten Başkanvekil lerinden Memduh Ekşi AP İzmir MilletvekiU Yücel Dirik'e bir kı nama cezası verdiğini açıklamış, Dirikten savunma isteyip isteme diğini iormuştur. Dirik sarunma vapmayacagıru bildirmiştir. Aybar konuşmtsı sırasında CHP'yi eleştirmiş, CHP nin taşizme karşı birlik çağrısını gazetelerde okuduklarm.. ama mekfjp füan almadık'.a:;rı s;jİ3n.ştir. Aybar, koni;mwjrwiu dahs sonra şöyle demvşir: tCHP bu ortamci sajlıklı a:r seçim yapüama^ic.ıjf'c.ı »ömivoı dogrudur. Ama yakiiin.aıc t«' «ı*yi çözmez. Sağlıklı bir ort^nı kurmak için. elbirliği Ü3 faş:zs"m seriletecek önlemleri almak gerekir. Anlasılıyor ki, CHP. faşızm'.e, iktidara geldikten sonra micadele etmeyi düşünüvor. Oysa, faşistler her gün bir oinayet :şiiyor. Y«rm» oırsk.'acac bir iş değil bu. CHP'nin, ötaki lenıocrat ıcuruluşlarla, özellU;':e soiu.ıda'i Wuruluşlarla, diyalog kurmaktan, faşizm karşısuı^a Dun'.arl* i?bırliği yapmaktan kaçınmuı. nerhalde dogru bir davrını» Oiarak değerlendirilemee. Kı.nse.rn ısıne karışmak ax;ım:zdün eeçn;ç7. Ama faşizm'e mücade'.e hepımizin ortak işidir. Ve ıJKPVnn ısbirliğine yanaşması nepıralze. ?dni faşist olmayan tüm yur"ıu]ara zarar verrr.ekte, fa^i.'.min esmeğine yağ sürmekteüir. Bir an için CHP'nin bu seçimlerde iktidara geleceği varsayılsa, başkaları ile diyalog kurmayan, solla, tüm solla diyalog kurmayan faşizme karşı isbirligine yanaşmayan btr CHP, lktidarda tek başına. dal budak salmış bır faşizmle nasıl b»şa çıkacak, demokrasiyi nasü getirecektir? Demokrasi başica'.arıyla konuşma, karsılıklı ödün verme. asg»ri müs tereklerdp anlaşma rejinr.dir. Demokrasıye nıuh&lefette iken ahşılır. Bu yolu muhalefetteykfn denemeyen CHPnin iktidarda derr.okrasi ?etirmesi şüpheye girer. Kaldı kl, dar bogazlara girmis, bunalırr.lı bir kapitalist düreni devralacak olan CHP. ekonomik, sosyal, poliMk agır durumlarla karsılaşacak. Bizce CHP'ye umut baglayanlar, ki sayıları pek çoktur sonradsın haral kırıklıgına uğramamak için CHP'yi tüm demokrat kunıhıslarla ve ö/ellikle sol!a tüm solla vakit geçirmeden diyalog kurmaya «orlamaiıdırlar.. Daha sonra yapılan seçimlerde Genel Başkanlıga yeniden Mehmet Ali Aybar getirilmiştir. Aybar kongrede 60 delegeden 56' sının oylarını aîmıştır. NADÎR NAüt Eımeni (Ba^tarafi. 1. Mytada) şı sabotajlar düzenlenecefini bildirmiştir. Mektupta, Türk diplomatik misyonları ve kurumlannın bulunduğu Ulkelere de «ihtarda bu ıunulmakta» ve bu ülkelerden, Türk diplomatik temsilcilerini korumaktan vazgeçmeleri, aksi takdirde, Türk diplomatları ve görevlilerine karşı girlşilecek saldınlarda kendi yurtta^larının da ölebilecegi belirtilmelrtedir. AFP Ajansının Londra bürosu na gönderilen mektuplarda, söz konusu ültimatomun 10 nlsan ge ce yarısından itibaren yürürlüğe gireceği belirtilmekte, düzenlenecek sabotajlarm hedeflerinin Türk uçaklan, Türk yurttaslan ve Türkiye'ye giden herkts oldu gu ifade ediUnektedir. «Ermenıstan Gizli Ordusunun» mektuplarmda, Viyana, Paris, Beyrut ve Santa Baıb&ra'da Türk diplonjatlarma karsı girişi k n suik&Stlerin kendileri ttrafından düzenlendiğı iddıa eflilmekte ve bu suikastlerin başanya ulaştıgı kaydedüdikten sotıra, ör gütün Ankara ve îstanbul'da da başanh operasyonlar yaptıgı öne sürülmektedir. Örgütün «îhtilâl G«nel Komutanhğı» imzasmı taşıyan bildirilerde, Ermeni Milliyetçilerin, bundan böyle Türkiye'ye karşı »şıddet lisanmı» ktıllanmsya kararh olduklan ifade edilmekte ve bu durumun, «adalet yerini bulana ve dünyanın dört bir yanına dagılmış bulunan firmeniler vırtlanna dönene kadttT» de vam edeceği iddia edilmektedir. (»A.) Türkiye'nin ileriye yönelik damokratik gslişınesinin önlind^ki en gür.cel ve ivedi politik sorunun MC iktidannca faşizmin tırmandınhşı oldugunu, bu neden!e daha bir yıl önce MCnln düşürülmesi yolunda kampanya açtıklannı hatırlatan Boran, «MC iktitlardan düşebillr. Seçimlerin 5ak!aştıgı şu gitnlertîe MCnln tktiöardan düşmesi dahft büyük Ankara Fen (BaşUrad. 1. sartads) Yakalanan saldırganlar, Bahçe Savcılıgında yapılan »orralarından sonra sahverilmlşlerdır. Çağlayangil 1. Mtyfada) Çağlajrangil hükümetin «Gizli dı* politika» yürüttügü yolundaki eleştirilerin de gerçek dışı oldufunu Öne sUrmüş, <Meclislere bağlı konulann karar merciinden s&k.lanm&sina imkân bulunmaz. Dış ili?kUerimiz ve diğer tetn&slanmız hakkında daima ge niş bilgi vermlîizdir. Son iki ay lçinde bilgl vermemize rağmen hUkÜmet ffirlî politika uyguluyorsa, açık dlplornasi merakâ değer bir konu olur» şeklinde konuşmuştur. ÇtgUyaneU özetle şöyle konuş muştur: «Hükümet dıç politika işlerlnl glîliyof iddlası cidden anlam8iz bir isnattır. Hükümetin kendi içinde çelişkili olduğu yolundakt iddialar da geçerlı değildlr. Johnsânla resim çektirdiğüniz elejtiriliyor. Değil Johnson, ne kadar îaıla devlet adamı ile resim çektirmişsek o kadar çok çalıştıjımıı anlaşılır. Klbns'ta lîei bölgeli federal sistem adilâne bir çözürnü sağlayacak yoldur kanaatindeyiz. MSP, CHP ile program yapmca «bhatli tutaıll oluyor da, başka bir parti ile yapmca neden rutarsıa ve gizli oluyor? Sabah erken kalkan bu hükümete tss atmayı marilet eayıyor. Biz» program dolayısıyla tutarsız riiycrlar. Hükümet ls başına geldigi Kamandat) beri dı? polltikasırun kış uykusuna yattıjı lddia ediliyor. Biz de deriss ki, bu hükümet gf'ıdigi zaman dış politika uyandı. içe dönük bu dış politika degişti. Adresinl buldu.» Çağlayangil Kıbnı sorurmna çöıüm buiunması ile ilfrili eleştirileri cevaplandmrken de öze:le şunlan ıdylemistir: «Kıbrıs'ta askeri harekât basanlı yapılmıştar. Ama siyaal çozüm bulunmamıştır. O zamanki hükümet böyle sıoak müdahalelerden sonra sıcagı sıcağına çö*üm bularr.amıştır. Bu nedenîe de fırsat plıien kaçmıştır.» 3 ASISTAN SALDIRIYA U6RADI Ankara Üniversitesi Fen Fakili1esi artstanîanı«l*n NHCHÎI Muhaîu. Hasan Ktra v« Etem Anar, okuldan çıktıktan sonr», 30 kadar komandonun sald\Tisw» togramıştır. Başındsn ağır biçtoıöe yaralanan Mis«uıl»rd»n Nec«ti Muhafız, hastatjeye kaldın 1 mıştır. Ankara BUromusun h f berine görc, Uç AsUtana ««ldirtn komandolar kaçmı?'xırdır. TUm Üniversite, Akademi ve Yütsek Okul Asistanlan Birligi vayınladıgı. bildiride sal'luı Ol«yııu fcınamıştır. Öte yandan Gazl Eğitim Enstltüsü Beden Eğitim bölümü öğrencileri can güvenliği ve okuma özgürlüğünün sağlanması için Cumhurbaşkanlığı, Cumhuriyet Senatosu BaşVonlıgı, Mlllet Meclisi Başkanlı^ı, Danıştay Baş kanlıgı U« Ankara CumhuriyM Savcılığına başvurmuştur. ISPIROE ANKA Ajftnsınuı htberine gOre, Erzurum'a bağlı lsplr ilçesinin düşman işgalinden kurtuluşunun 59. yıldönümü ?ünU «MHP ilçe kongresine katılmalt» perekçe?iyle Uç otoOUS 11 len komandolar, ilçe jandarmalar tarafındaa «.raaauş, 4 tabanca, 8 sustalı bıçftk. çok sayıda zincir ve patlâyıes rotAâe ele Becirilmiştir. Olsyla ilglU •!»rak 44 komando gö»lttna alınmıştır. JEREFIİROÇHISAR'DA $ereflikoçnisar Lisesi'nde önce* kı glın meydana gelen olaylar s'.rpında Atalay Kılzç adlı öjrenci, komandoların saldırısı »onucu ag;r biçimde yaralanmıştır. ö^renci Atalay Kıhç'ı yaralayanlardan Kkrem Sankaya da tutuklanmıstır de sloganîarın yazılı olduğu piısıKartlar taşıımşlarcUr. Ayrıca >üruyüşe knulan kadınların ellerınde üzerinde beyaz banş güvercın: olan parıkartlar siyah ve beyaz çelenkler taşıaıkları görülmüştür. Yuruyvış iUi.siiıda nernan^i m\ olaya meydan vermemek içm yü rüyüşçülenn çevresinde kollan bantlı erkekler koruma görevi yapmışlardır. Kortej İnönü Stadından Gümüş suyu'na yönelirken karşıt s;o^an söyleyerek sess.izliğı bozan aır grup, baz; olayların çıkmasına neden olmuştur. Po'ıisin de rrrıidahalesıyle olay büyümeden :<atıştnış, cKahrolsun sosyal faşistler» diye bagıran grup kortJi^en uzaklaştınlmıştır. Bu arada bir gazetecinin fiimi ahnnuştır. Bu arada yürüvu^çüler uıraıın dan halka dağıtılan ve CHP îl Kadm Kolu Yönetim Kurulu Başkanlıgı imzalı büdiride de şöyle denilmiştir: «27 aylık iktidar döneminde MC, Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan bu yana bizlere en ka ranlık günleri yaşatıyor. Öylelii, bu ortamda temeli insan haklarına dayalı bzgürlükçü demokrdsiden söz eüneğe utanır olduk. Kışiyi «iü^unceleı ınden ötürü suçıa makla yetinmeyip, sorgusuzca, yasasız, gözler önünde öldüren, ış kence ettiren bir garip iktidnr hükmünü sürdüıme (.abasuıöa. Faşist yöntem uygulayıcılarma diyoruz ki: Biz analar. ÇocukUırımuı umut dolu ak günler İçln Jo ğurduk, büyüttük, enıek verdik. Evl&tlarımıza yasanlayı çok görmeyin. Çünkü, memleket onlarıa esenliğe kavuiacaktır. Acı olayları dehşetle izleyerek sizlere sesleniyoruz\ Yavrulanm öldürttüJÜ nüz »nalann, kadmlatm, «ıcüa' nndan doğan güçleri her»h kar şınızda bulac&ksınız. Gençlerimize kıyanları linetliyor ve onları yasaların adaletine VB tarihin kara saytalarına teslim edlyorur » AÇIKUMA öte yandan İlerici Kadınlar Dernefl Genel Yönetim Kurulu tarafından yıpıian açıklamada da öldüfülenlerln ka'illprinüı bir i ' önce yakp.lanıp çe7>}>~'~' ırı faslst ülkU Ocaklannırı kapatıl ması ve öüvenlik Ktlvvet'.erhün tarafsıı davTftnmaSi istenmiştlt. Açıklamada şöyle denitmiştir: «Hergün bir evlâdunızm soKak Iarda kurşunlandığı bugünlerle en önemli sorunumuz. dofurup büyüttüklerinlîin, kendimlzln can güvenliğidir. Paçizm ex\ktlanmizın ÖlUlerine baSftrak tırmanıyoî. Arttk Oturup aövünme »manı degil. Ağiayıp dötllhmek, gldenleri gerl getirmeî. Oyleyse harakete geçlp bu kana süsamış faşistıere yeni kurbahlsr vermemek için mücadele edelim. Artık evlâtlarımızın, yol arkadaşlarımızın her şrün eve dbniip dönmeypoekl.eri endiçes'r? soa vermek için harekete geçelim. Okulda, fabrikada, sokaktu can güvenHği için öldürülen canlanmızın katillerinin bir an önce ya kalanıp cezalandırılması. faşıst Ülkü Ocaklannın kapatılması Gü venlik Kuv^etlerinin tarafsu. davr&nması için haykıralım: Faşistler sa\nılun anaî^r şeliyor.» Istanbul'daki ı 1. saylada) ÖĞRENCİ TEMSİLCİÜ6İ ODTÜ öğrencl temsilcilğl yürütme kurulu adma Bekir Öğretici'nin yaptıgı açıklamada, «Faşizmin ODTU'ye yaptıfı Hasan Tan jınngası tutmamıştır. lasan Tan'dan sonra gelecek Rekrörün ODTÜ işçilerinin, ögretim üysierinin ve özellikle ünivers'.tenin temel unsuru öğrencilerin <i.»st«ğine sahip nitelikte olması perektigi bir kez daha kanıtlanmıştır> demiştir. Clifiord'a (BaşUrafı 1 sayfada) runlannı görüşmüştür. Toplar.tı ya Dışişleri Bakanı Vance, Ulusal Güvenlik Damşmanı Brzeın sky ve ABD'nin BM temsilcisi Andrew Young da katılml^lardır. Kıbns'tan ayrılmadan önce dün sabah Larnaka Havaalanuıda gazetecilerin sorularını yanıtlayan özel temsiici Clark Clifford, •Gerek Rum, gerekse TUrk tarafı anİBşmazlığm çözümünU istemektedir ve zaman da çözürn için elverişlidir» deTniştlr. Gazetecilerin bir sorusu Uzerine Clifford, Birleşik Amerlita'nın Kıbrıs için garantör devletlerden biri haline gelmek istemedigini söylemiştir. Özel temsiici, Birleşik Amerika'nın Kıbrıs sorunuyla, bu sorunun Türkiye ile Yunanistan arasmda anlaşm&zhn yaratarak NATO'nun güneydoftu kanadını Eayıflattığı için ilgilendifini belirtmiştir. Türkiye'nin Kıbns'a karşı bir müdahalede daha buiunması halinde, ülkesinin tutumunu soran bir gazeteciye de Cliiiorrt, ABD' nin buna müdahale etmeyecegira ancak istendîği Ukdirde Kıbns'a siyasi ve ekonomik yardım sağlayacağı yanıtını vermiştir. Londra'da îngiltere Dışişleri Bakanı David Owen ile görüşecek olan Clifîord, daha sonra VVashington'a dönerek Başkan Carter'e Kıbrıs'la ügili raporunu sunacaktır. Öte yandan Kıbns TUrk Tede re Devleti ile Rum Yönetimi söz cüleri Başkan Carter'in özel tem silcisi Clifford'un Kıbrıs gezisi ile ilgili olarak dün astı ayrı birer demeç vererek, bu gezi ve temaslan değerlendirmişlerdir. Kıbns Türk Federe Devleti Sözcüsü «Carter yönetiminin adadaki durumun Türk cephesini bir kez incelediğini, Cliîford'un gerçekleri göriip anladığım» soylemiş, «Varüacak anlaşmanın katliâm çukurlannı, yeni göçleri tekrarlatmayacak Dir aniasma olm««ı gerektiğini,» belirtmiştir. Rum Yönetimi sözcüsü ise «Kibris Rum taralının Clifford' un ziyaretleri ile temaslarmdan rnemnun kaldıgmın açıklamıştır. Sözcü ayrıca Clifford'un Kıb rıs Rum taraîına baskıda bulun duğu yolundaki haberleri yaian lamış, «Herhangi bir baskının ya pılmadığını, bu alanda verilen haberlerin gerçek dısı olduğunu» ifade etmiştir. (Ba^Urafı 1. Sayfada) renci Bekir Yayın durusmasınua sanık avukatlan «1696 sayüı Ceza Muhakemeîeri Usulü Yasasının ek 3. maddesine göre polisin siyasal »uçIarda soruşturmayı yürütme yetkisi olmadığım» ileri sürmüş, bu uyarı mahkemece de benimsenerek bu konuda C. Savcılıgının Emniyet Birinci Şube Müdürlügünün ve görevll Savcı yardımcısınm dikkatinln çekilmesine Karar verilmiştir. Tutanaga geçirilen bu konudaki kararda şöyle denilmektedir: « Badenıa bu gibl Devlet güvenliğini ilgilendiren suçlardan dolayı Emniyet Birinci Şube MüdürlUJUnce hiçbir soruşturma ya pılmayarak ve soruşturma yapma yetkisinin bızzat C. Savcısın» vey» onun tayin edeceği C. Savcı yardımoısına veya o da bulunmadığı takdirde Sorgu Hâkim lıginc» yapılaCağı usulün değişen maddesmin Uçüncu maddesinde yazılı buiundugundan buna göre İıarekat ediîmesi için hem görevlendirilmiş olan C. Savcı Vardıtncısuıa ve hem de Emniyet Birinci Şube Müdüriüğüne durumun tnidirilmesi ve yasaya uygun hareket ediîmesi için Adana C. Baf»avcıhğına zata mahsus lşaretiyle müzekkere yazılmasına.» Onoeki gün yapılan THKO durufrruuında da sanık avukatlan polisin soruşturma yapma yetkisi olmadığım yinelemiş, bu davada da ioruşturmanın polisçe yürütuldüfünü, sanıkiarın günlerce polis gözetiminde tutularak kence »onucu ölen öğrenci İ il Gökhan Edge'nin ifadesine före THKO'nun Adan» hücresi üye lerl olduklan öne sürülerek Uç »y Önc« tutuklanan Yeni Haber İş Sendikası Başkam Bekir BahceCl 11» işçi Mustala Kaya, işyi Ştban Kuş, mühendis Alper Aleedflin Tansel ve öğrenci Ahmet Ertnç önceki gün y»rgıl»nnus, y«rfllMıan sanıklar polists ö6 gtin gÖEaltındk kaldüüftrmı «üret li işkence gördüklerini söylemi»lerdir. Duruşmada sanık avukatlan dosyada bulunan ve îsmail Gökhan Edge'ye ait olduğu bildirilen ifadenin sahte olduğunu ileri sür müş, imza incelemesi yapümasını istemişlerdir. Dunışma sonunda öğrenci Aiı met Erinç difindaki MlUklar Mlıverilmiş, »vukatl»r>ft îsmtil Gökhan Edge'nin im«Minın ino«lenmesi isteği mahktmece reddedilmiştir. fidana Ziraat (BMtaralı 1 M y > BirUgl Genel Başkam Orhan Ak bulut, Vali Egilmez'i yM«ları çi|tıemekle suçlamış, «Valilerin kontreleri bu »«kilde ipUl etmeye yetkileri joktur. Saym Eğılmez göı göre göre yetkiainin sulıruurı dışına çıkmıştır.» demiştir. Bu arada bir basm toplantısı düwnleyen Ziraat Mühendislerı Odası Ege Bölge Tem silcisı Çetin Selçuk, olaylann daha önceden plinlandıgım öne sürmüş, Köyişlari Bakanlığındaki MUstesar Yardımcısı Celâlettin Çubukçu ile Kooperatif İşlerı Genel Müdür Yardımcısı Tahsin KapUn'ın kongreden iki gün önce tanir'e gelerek saldın ha»ırUld&rına giriştiklerini açıklamtftır. Olaylarla ilgüi olarak 7 dernek, izmir Valisinin ve polisinin tutumunu kınamış, konu ile 11gili olarak Cumhurbaşkanına, Başbakana, İçişlert Bakanı ü» Emniyet Genel Müdvrüne birer telgraf çekrnişlerdir. Makina, înşaat, Mimarlar, Ziraat Mühendisleri, Çasdiç Hukukçular, İlerici Kadınlar ve île rici Gençler Dernekleri tzmlr Şube yetkililerinin imzalarirü ta ştyan ortak telgrafta şöyle deni lmektedir; « Polis yarattıgı kanunsuüluklarj bir yenisini daha eklemiştir. 26. Çubat. 1977 günü îzrrar'de Efes Oteli Petek salonun daki Ziraat Mühendisleri OU»sı Genel Merkezinin yasal kangresi dağıtılmak istenmiştir. İzmir Valisinin söelü emrini yerine ge ttrdiği söyienerek faşist komando bozuntulan ile birlikte hmreket eden polisin bu tutumunu şahsıruzda protesto eder, siai Anayasa lıHk'iır.lerinı korumaya çagınnz.» ANKARA'DA Înşaat Mühendisleri Oduı Kongresinin bir grup silahlı taraîından basılması olayı ilt 11gili jlarak güvenlik kuvvetlerinin TMMOB Yönetim Kurulu üyesl ve GPIIPI Sekreter Yardımcısı ile H'o oda personeli olan 11 kışiyi aüzHÎtma a'dıgı tfğre nilmiştu TMMOB ve İS oda oh yı kmav'n'.t ılivenük kıme!!<" rınin olrv çı^aranlar yerine lr> çaat Mühendısleri Od*s toplan tı salomma girerek amma yap malsrı VP olayla ilgisi buhınma yanları gözaltına almaUrı kınan mıştır. Milli Güvenlik Katsayı (BaşUrafı 1 sayfada) bin 368 TL. olmaktadır. Parlamenterler yasa gereğince aynca brüt ödeneklerinin yüzde 50'si kadar net yolluk almaktadırlar. Böylece parlamenterler ayda 11232 TL. yolluk alacaklar, ellerıne ödenek ve yolluk olarak ayda 21.162 TL. geçecektir. Ancak bu miktar çocuk sayısına göre bir nıiktar azalıp b;r miktar artmaK tadır. Öte yandan, parlamenter aylık larının görüşülmesi sırasmda kamu kesiminde en fazla Ücret alan memurlar ve aldıklan paralar açıklanmıştır. Yapılan açıklamaya göre kamu kesiminde en yüksek para alan görevlller geliftnekte olan yörelerdeki rektörlerdir. Senato Bütce Komisyonu Başkam AP'li Yiğit Köker'in açıkladığına göre Fîrat Üniversitesi Rektbrü ayda çeşitli lslmler altmda toplam 70 bin 80 TL. aylık almaktadır. Dlger görev.ilerin ayhklan ise 9. katsayısına göre şöyledir: GenPlkurmay Başkam: 2S bin 56S TL. Orgeneraller: 23 bin 565 TL. • Müsteşarlar: lö bin 2fKi TL. Teknik öşretün görmüş Genel Mücürler: 13 binfiOdTL. (Bu gö revüier kamu ıktisadi teşebbüs lerinde görevli iseler 4 aylık tutarında ikramıye almaktadırlar.) KONYA'DA Konya'da öi'enci gruplan ar»sında çıkan C3tısmada, bir ögrenci tabancayla yaralanmıstır. Söyleme7f!*1'i MahaUesinde karşılaşan ErriiisTi Meslek Lisesl öğrentilerl arasındald tartaşmanın kısa zsmanda çatışmaya dönüşmesr.ip. osrencilerden Önur Selvi. ııbancsv'a vurulmuştur. Yaralt ögrpiri Konya Devlet Has tanpsndp 'f^r'p<?ı altma alınmiîtır. Olavia : 'r.'i olduklan iddiasıyla Mphmet Btr.ükRar ve Mehmet ^krtemir enrarına alınmı?lardır. SIVAS'TA Sivfls'm GpmpreK uçesinln Sıtır kasaöasıncfa, 'iinsiz büdirl #ağıf\X\an tsplirMlen Dogan Gök•u, Seyit Sevin. Tanm Göky.ı. Halil Mecit, Servet Erdem ve Faruk Goksu. iandarma tarafondan gözaltına alınmışür. (Bautarafı 1. Sayfada) «Ümlt Dsniz Kulluk îstanbul Cumhuriyet Savcıhğı'nda verdigi lfadede ker.disirü MHP Fatih İlçe Yönetim Kurulu üyesi Naci Özkan da aynı partide üye olduğunu söylemişlerdir. Ancak, MHP yöretirileri iki kijinin de kenriüerine üve olmadığını bildirmişlerd'.T. Aslında biJini için bu is: kişinin MHPIi o!;ıp olmamsları önemli de?il, vakalanmalan önemlidlr. Fakat. ilk gelen bilgiler ve Savcıhk'taki ifadelerinde MHP'li olduklannı soylemişlerdir.» Emniyet (Baştarafı 1. Sayfada) etmlş ve ya5^nlanan 'îildiriae, «ülkenin hu«ur, güven ve asayışin* yönelmiş çesitii t«hdnlere karşı devlet organlan ve kuvvetlerinin görev yapmasmda, an büyült desteğin büyuk milletin ıtfduyusu ve uyanıklıgi» oldufu forüçune t«r vsrilmistir. Milli GUrenlik Kurulu bildinsJ •öyiedir: • Atatürk'ün önderliğind» TUrk miiletinin kurauğu Cutnhurlvcu. Anayasa'da yer »lan bUtun tenıel nit«likl«ri lit ajnkta tutup Tüç(Baştarafı 1. sayfada) lendirmek r* nereden telitM doğruya böyle bir açıklama yapgelsin her türlü yıkıcı fa»ily«te mamaya özen göstermişti. karşı Türkiye Cumhuriyeti'ni v« Carter Kongre ileri «plenlerine dıyandığı temel ilkelerl s*vun ayrıca, «Washington Post> gazem»k, flevletin bütUn organl&rının tesinin Kral Hüseyinie ügili CİA ve kanun haicfmiv'etlnl sağlamakla ödeme'erini açığa vurmasını öngörevll büttin taıruluişların el lemek için çaba harcamış oldubirliği halinde yerine eetirmf!!«rl gunu da anlatmıştır. Carter, olajerekll bir «örevdir. yi açığa vuran muhabir ile gaM11H, demokratik. İayik ve sos zetenin yazıişleri müdüründen y»l bir hukuk devleti olan Tür haberi yav:n!amamalarını doğkiye Cumhuriyeti'ni, ülkemisln rudan doğruya istememiş, çadece huzur ve asayişini, yüksek öfre«haberin yayınlanmamasını ternim kurumlarında eğitim ve öj cih ettiğini» bildirmeK 'çte rauretim hürriyetini şiddet hareket habirleri Beyaz Saray'a çağırmışleriyle, Anayasa ve kanun dışı tır. Bu ister kabul edümemış, yıkıcı faaliyet reya örgütlenme ancak gazete yetkililerı haberin lerie ihlal etmeye ka'.kışan hare yayınlanmasına 24 saat kala duketler, hangl yönden ve nereden nımdan Başkam hr»be:dar e:meyi ş.elirs« gelsin, karsıîarında, en kabul etmişlerdir. Uararlı sekilde bütün devlet kuvBaşkan Carter'in «VVashington vflerini bulacakîardır. Post.un haberi üzerine kesılmeİnsnıyoruz kı. devleîimizin bü sin: emrettiğı ödernelsrdEn nangi "••nluione, CJTnhuriyets ve btı tarihte haberdvır edildigi ise an:n temel ı;ke!erir:°. ülkemizin İ!>.«ılma7Tiı?tır. ABB Senafnainfo.•.•ırır. eii'en VP assy:şine ySnel:<i bir kaynafia göre. eski CİA ni!> çe^itli terriitlere kar?ı drv Vîüdürti Ğeorge Buh o.r süre lst orşîsnlan ve k'.UTet'LSrinir, »ft '^r.re. CİA île Kral Küseyin a^arev yaDmssmda. en büyijk df? «indaki anlrşmadan Seııa^o Kat»k. bürtiîc miîlet!rru?in sagdu b'T A'ma Komisjonunda söz etyjsu ve uyanıklıgıdır.» miçti. (a.a.) TEPKİIEK Bu «rada, Rum kesiminde Sos* yalist Edek Partisi ile KomÜnist Akel Partisi yayın organlan, Cliîlord'un Rum Muhalefet. Lideri ve eski göruşmecı Klerıdes'ie görüş mesini, «Emperyalist dıpiomasınin skandalca z:hrüyetinin bir örneği» olarak nitelendirmişlerdir. Edek Partisinin yayın orga ru «T« Nea» gazetesine göre Cllf tord, Makarios taraîından redde dılen su önerilerde bulunmustur: • Birbirlerine sembolik bir merkezi hükümetle bağlı olarak ayrı otonom ekonomiye sahip iki ayrı federe devletin olusturulması ve bu devletlerin zamanla yan yana yasayabileceklerinin görülmesi halinde A^rupa Ortak Pazarı üye ülkeleri arasındaki bağlantı gibi ekoaomik bağlantı kur maları; • Rumlann sadece Maraş'a gitmeleri ve Güzeljrurt (Omorfo) bölgesînin sutüsünün daha uygun bir zamanda görüşülmeye bırakıl ması ve bulunacak herhangi bir formülün yararîı görüldüğü ve koşuliann elverdiği zamanda uy gıuanması; • Girne Bölgesi üe Lefkoşe'nin eski yol boyunca Magosa'ya kadar uzanan doğu taraflannın Türklerin tam kontrolü altında kalması; Gazete, Makarios'un bu baskılar karşısmda direnerek, şimdiyft kadar fazlasıyla taviz verdiğini ve »Kıbrıs Rumluğunun geleceğini tehlikeye atmadan yeni tavizler reremeyeeeğinl, Cliöord'a btldirdiğini de yaznuşttr. ABD (Baştarafı 1. sayfada) mış, ancak yerinin ve tarihinin henüz saptanmadıgını söyisiıistir. Yunan Hü*lrcet kaynaklatttiın Atina'daki AJsociated Press muhabirine yaptıklp.rı bir açıkl»mada Türkiye'nin çok yönlü i* bır« liğine ilişkin İkinci Balkan Konferaası'na katılmayJ kabul «den dördüncü Balkan ülkesi olduğundan söz edilmektedir. Ayrıı kaynaklara göre konferanaın henüz belli olmayan bir tarihte îstanbul'da yapılması düşünülmektedir. Hükümet kaynaklan tkinci Bal kan Konîeransma bazı itiraılan olan tek Balkan ülkesinin Bulgaristan olduğunu bu ülkenin çok yönlü iş birligine geçmeden önce ikili iş birlifinin güçlendirilsimesi isteğinde direr.diğir.i söylemeî.tedirler. Cok yönlü ekonomik ve teknik iş b:xl:ğine ilişkin BiTİnei Balkan Konleransı geçen yıl Afma'da *oo l^nmıştı. Konferansa Yunariis^an. Türkiye. Romanya. B'j.ganr.tan vp Yuzoslarya kahlnı*. Arnavmluk ise kauimayı reddetmişti. Türkiye'nin
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle