25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 9 KA5IM 1977 TİDİ EGITIM ÖGRETIM Yüksek • ^ • ogrenıme giriş sorunları tartışıldı Tcvfik DALGIÇ ürk Eğıtim Dsmeği (TED) tarafından bu yıl düzenlenen Blrinci Eğitim Toplantısında «Yüksek Oğıetıme Gmş borunlan» ele aündı. Dr. Ergun Turkcan «Billm Politikası ve Yüksek Oğretim» konulu bUdlrisinde Turklyede bilim poliükası bulunmadığıru. billmsel araştınnadan ne gıbı sonuçlann beklendiginin bıle bilinmedigıni, 6adece bılim içın bilim yaklaşımma benzer bır tutum izlendiğini belirtti. Dr. Turkcan aynca. Türkiyede bıhmden. büımsel araştırmadan neler amaçlandıgının açık ve seçik ortaya konulmadıgını bıldlrerek. bu konudakl boşlugun bir çok konuda yaratabilecegı sorunlara dikkatl çektl. Yüksek Oğretim kuruluşlan ise, btlimsel araştırmalann beiirli bir plânj ve programı olmadığından. kendi başlanna hedefsiz bir çaba içinde çalışmaktadırlar. Kurulması düşunulen Yüksek Oğretim Kuruhı (YOK) girtşimleri yasal bazı nedenlerden dolayı gerçekieşememiş;, böylece yütardan beri bılimsel araştırma ve yüksek öğretim konusunda hiç bır planlı hareket göze çarpmamıştır. Doç. Dr. Mahmut Adem fs» bildlrisini • Yüksek Oğretımda Planlama Sorunu» olarak tanımladığı bır başlık altında sundn. Dr. Adem bildirisınde bir anlamda ekonomik gen kalmışhgın, egitiro alanında da geri kalroışhkla birlıkt» ele alınması gerektiğine işaret ederek. milli savunmadan sonra #n buyük kamu harcamasınm egitim alanında yapıldığuu belirtti. tüm harcamalann beşte birini olusturan bir koounun 1967/68 öğretfır v yıündan berl planlanmadığını bildirdi. Doç. Dr. Mahtnut Adem'e göre bu bunalımıa ana nedenlerlnden birisı de plansızlıktır. Kanada, Fransa, SSCB ve bır çok ulke ayn bır bakanlık veya ınüsteşarlık olarak örgütlenen Yüksek Oğretim. Türkiyede 14 yılhk plaolı donemde sadece kendi çalışmalannı planiayan bir örgüt bilo kuramanuştır Doç. Dr. Mahmut Adem bildirtsini şö>te sürdurmüştür.: «Plansız bır yüksek flğretim politıkası tzlenmesı sonucu bugün en az gereksinme duyulan toplumsal billmler dalında özelhkte ekonomik bilimler ve gazetecilik dahnda aydın işsiz yetiştinlmektedir. Diğer konularda özellikle mühendislik ve tıp alanlarında Ise lnsangücu gereksınmesinin sayısal açığının kapatılması için öğretimin kaütest büyük ölçüde düsürülmektedir. Böylece tş piyasasına niteliksiz. ama diplomalı lnsangücu surülmekte, bu Ise üretimi olumsuz yönde etklleyerek. tş verlminl düsürmektedir.» Şükran KETENCi İlköğretimin amaçları gerçekci olmalıdır!,, i TOPÇUOGLÜ umhuriyet irurulalıdan beri Ilkokul Programian dört kez değişünimiştır Yapılan degişıküklerde hep yenileşme ve ılerlye dogru gitme vardır. Iikokulun yenıliklere uygun bir eğitim ögretım yapabılmesi İçin sozu edllen programlann zaman zaman değiştınimesı gereltmektedir Bu alandakı bilgiler son yıllarda hızla gelişmış ve eski bil gılenn bir kısrnı yanhş oldugu ıçın uygulama alarundan kalıcmıştır. Ayrıca dıger bılım ve teknikte baş dondurucu gehşmeye ayak uyduracak. değışen dunyaya olumlu uyurn yapacak. sürekli bır şeküde yığıian venı bilgılen payma duştügu kadannt verebılecek insanı yetıştırmek içm ükokulun üzenne çok ış düşmektedır Bundan ötürudur kı dığer okullann programlarında oldugu gıbi îlkokul Programlannda da degisen ve gelışen koşullara gore değışıklık dogal karşılanır. C T GERÇÎKÇj D06RULTU Ne var kı. programlar her ne kadar bilimin yeni verılerıne uygun ve gelışen teknoio)1 ile uyumiu bır şekılde degıştırılse de amaç!ar gerçekçı bir doğruituda saptanamadıkça bekienen verımin e!de edılmesı oldukça zor olmaktadır. Şimdiye dek uygu'anmiŞ ve hâ!â uygulanmakta olan llkoku! Programlannda gerek •ilköğretimin amaçlan» ve gerekse derslerin özel amaçları hıç de gerçekci bır şekilde saptanmış. sayılamai. Her=evden once saptanan amaçların davranış olarak ifade edılmesı ya da ulaşıhp ulaşılmadıgının anlaşılabılmesi gerekmektedir. 1928dan bu yana Bugün birçok çocuk okuma yazma öğrenemeden ilkokul diploması almaktadır; Oysa, aynı beceriyi normal zekâya sahip 7 yaşındakı çocuk 90100 günde kazanabilir uygulanan ilkokul Proğramlanndan en iylsl sayıian 1968 Ilkokul Programında bile amaçlar yuvarlak ifadelerle belırlenmiş ve boyutlan belli degıldir. Ornegjn «Temiz olmayan yerlerde yaşamaktan rahatsızlık duyar» «Temızliğin, sağlıkh buyume ve yaşamanın *ernel şartı olduguna manır > B;lgldere, sanatçüara, onlann eserlerıne hayrarJık du5 ar.» «Batı uygariığının temeli olan musbet dj^unme ılkesıoı benımser.» «Yurt sevgısı yurdımu tantma ve tarutma arzusu yurda hizmet duygusu gelışmiştir • v b. Omeklen caha da çogaltma1. mumkundur. Ve ornekierue de gorülduğü jçıbi hep sevme manma. duygu gibi ölçulmesı. gözienmesi oidukça zor ve hattâ mumkun olmavan durumlardır. BAJABI dlÇÜUMİYOB Ogrencıye kazandınlmak istenen bilgi, becen. davranış. alışkanhk ve deger duyguları amaç olarak ele almmıştır. Bunlann kazandırüıp kazandınlmadtgı olçülemedigi ve gozlenemediği surece ba^arıya ulaşmak raslanuya bırakümış demekur. Bugun birçok çocuk okumayaztaa dahı öğreneıneden ilkokul diploması almaktadır. Halbukı bu becerıyı normal zekâya sahip 7 jaşmdaki çocugun yaklaşık 90100 gunde edınebileceği bılinmektedlr. VaUmdasm çocuğunu beş yıl gıbi uzun bir süre okula getirtip zamanını ve emegini boşa harcatmamak gerekir. Çocuk. ılkokuidan sadece okumayazma ve dört işlem becerilerini kazanmak için okula gelmıyor. Buraya harcadıgı bes yılhk bır süre içinde programda saptanan amaçlara ulaşmıs olmahdır. Saptanan amaçlarda ise oğretimden çok egitim vardır. Zaten programın Ukeler kıs fflinda ilkokulun mılh bir eğıtim kurumu oldugu yazılmıştır ve egitim sözcügü ogreümı de ıçermektedir. Oyle ise beş vılhk bir egitımden sonra ögrencilerin istendik davranıçlan kazanmış olması gerekmektedir. Ancak. yukanda da belirtildigi gibi amaclar davranış şeklinde ifade edilmediğinden, istenilen sonucun elde edilip edilmediğini saha elamanı olan ögretmen behrleyememektedir. Olçme işlni sınıf öğretmeninden başkası da yapamıyacagma göre. başan tam anlamıyla raslantıya bırakılmış demektir. KîDEH OKUTUlUrOR! ilköğretimin amaçlannı gerçekîeşttrmek İçm dogal olarak hangı sınınarda hangı ders lerm ve konuların okutulacagı da yine Dkokul Programında beiırcılmıştır. Aynca her dersin amaçlarunn ne oldugu yanı bu dersı ogrencinın için okudugu da belırlenmıştir. Ancak «ilköğretimin Amaçlan»run boyuüarı behrsız ise dogal olarak derslerin amaçlannın da boyutları belirsız ve ölçme değerlendırme ozellıklennden yoksun olacagı açıktır. Her ders ıçın yazılan amaçları ayn ayn ele alıp gerçekleştııilmesi oiasıhgı uzerinde durmak bu yazının Kapsamına sıgmaz. Buraya sadece bır kaç oraek alarak yetlnmek zonındayız. Bırıncı devre (12 3. sınıflar) derslennm bel kemıği kabul edılen Hayat Bügısı der sınin amaçlanndan örnekler: «Demokratik davranışlara ve lnanışlara sahip bir yurttaş oitrrtar.» «Aileyi, okulu \e yurdu severler, milli duygulannı kuvvetlendınrler » «Kendi mutluiuklaruun toplumun yukselraesine bağlı bulunduğunu kavrariar. Mılh gelır kayanklannın gerekUği sekilde kullanmaya çahşıriar.» v.b. Bu amaçlann biruıcı devre sınıflarında gerçeklsştırılmesı olanaksızdır. Kişinin milli duygusunu guçlendırmesi. kendi muüulugunun toplumua yükselmesı ile bağıntılı oldugxınu kavraması. demokratik davranışlara ve inanışlara sahip olması eğer ilkokulun binnci devresinde gerçekleşse idi. hemen hemen tüm ükokul mezunu yuntaşlarunız aydın olurdu. Ve belki de dığer okullara gerek kalmaz. hatta 4 ve 5. sırulı okumalan bile gerekmezdı. Gerçekten bu amaçlar çok güzel sözlerle dolu. Ama değıl ılkokulda. yüksek ogrenimde bıle kendi mutluluklannın toplumu yükselmesıne bağlı bulunduğunu kavratmış olmak oldukça sevindincidır. Çünkü bireycılik ve «gemısini yuruten kaptandır» zihniyeti gunümuzde yaygın bir şekılde gözlenmektedır. TENIDEN eÖZDEN 6^İRİlMElt Sonuç olarak: ilköğretimin re bu öğretta kurumlarında okutulan derslerin amaçian. zaman yitınneksizin yenıden gözden geçirılmeli ve amaçlar; ölçülebıhr, gözlenebilır, acık seçık olarak saptanarak ders konulan da buna göre düzenlenmelıdır. Aynca ilkokulun, beş yıl içinde okutulan derslerle öğrencilere neler kazandırabıleceği gerçekci bır yaklaşımla ortaya konmahdır. Gönlümuzun istedigini değil, ilkokulun neye gücü yetece ğini amaç olarak almahyız. Bu işi yaparken gerçek saha elemanlannın. sınıf oğretmenlennın görüşu mutlaka alınmalıdır. EDİRNE'DE FAŞİST BASKILAR YOĞUNLAŞIYOR DİRNE YÜKSEK ÖĞRENIM DERNEĞİ VE TRAKYA DEMOKRATIK KULTUR DERNEĞİ EDİRNE'DE YOĞUNLAŞAN FASlST BASKILARLA İLGİÜ BİR ACIKLAMA YAPM!$LARD!R. AÇIKLAMADA ÖZETLE ŞU GÖRUŞLERE YER VERILMİŞTİR: E «Edirne'de faşızm kendısine kitle tabonı ya rotamıvor. Ama Eğıtim Enstıiusu'ne yerleştlnlmlş 400 kadar faşıst LiseVe. Sanat Okuiuna. Devlet Mımarlık ve Muhendısfık Akademisrna (EDMM), Meslek Yüksek Oulu'na surekü saldırıyor. Devrımcılerin etkln mudohalesı kcr$ısın da gerlleTieye mecbuı kalan DU besleme faşıstIsrın yar.ısıra polis devrımcılerin uzenne katı bsr bcskı uyBUlamaya baş'adı Edime'de son 20 gun lcerislnd» devrlmcl öğrencılerden 22 klçl karoko la götunılerek bir veya ikişer 9un gozaltına alındılar. Ylne son 2D gun lçerisind« 31 kişi:n ce şitll karakollarda ifadelen al'ndi. Davrimcilerfn kaldığı 12 ev polis torafından arandt ve Devrlm cf Yol derglleıi ile tum sol yayınlar bu evlerden bir gerekce gdsterilmekslzin alındı. Edlrne Yüksek öğranlm Dernegi (EYÖD) son bir hafta icersinde ikl kez didlk dldik arandı. Demeğin önun den dsvrlmciler sorgusuz suaîsız gozaltına a!;ndl. Ve polla ekiplerl aranan şahıslan bohone eder»k hergün blrkac k»z derneğln onünde pusuya yatıyor. İsfn tu'ıof tarafı ne ev ne de dernek oramalanndo yasaya avkırı hıcbirşey bulünmoclı. Polis tarafındar, gozaltına alınonlar mahkemeca huküm giymedı ve tutuklanmodı tdîme'de polis faşist Işbirliğinîn en acık kcnıtı, 1 Kasım 1977'öe Adlive'de goruldu. Devrimcl orkodasların mahkemeslne gelen ülVuculenn özerierlnin oranmasında bir tobanca ve bır b'cok bulunmuş. oncak bunlor her nedense oytıncak tabonco ve ekmek bıcaSına cevnlerek, faşlstler serbest bırakılmı$lardır. Aynca Eğltlm Enstltüsü'nd* okulu Is^a1 c'tındo tutan fasistler. ön kayıt yaptırmayo gelen oğrencilere Ölkü Ocaklarına koyıtlı olup olmadıktartnı sorarak bu faşist yuvasına uye olmavanları okula kcyıt yaptırmıyorlar Tabiı kı olcylara güvenlık kuvvetlerı seyirci kalmaktadır.> PARTİZANLIĞIN BÖYLESİ! MC ihüdannda bırçoh kamu kurulufunda oldugu gıbı Milli Eğıtim Bakanüğı çalışmalannda da akıl almaz atamalar. adam kayırmalar, yasa dtşı ışlenüer bırbirinı ızleyip duruyor. l$te pervasızlığın, partizanca uygulamaların. somut bir örneği. Milli Eğıiim Bakanlığı Metleki ve Teknık Yüksek Ogretim Cenel Müdürlugü Baş Yardımcısı Aytekin Akbaş ımzası ile 14 ekim tarihinde Oğrenci Işlerı 510 sayısı ile Tatbiki Güzel Sanatlar Yükseh Okulu Müdürlüğüne gönderilen bir yazıda. Hikmet Karakuş ve Zarife Ytldız adlanndaki ögrencilerin dilekçelennin incelenerek, Bakanhğa bılgi verümesi istenmektedir. Ögrencilerin dılekçesi diye tcnımlcnan ve Bakana özel olarak yaalmış mehtuplarda ise «Sayın Ulküdaşım*. 'Babama gönderdıgıniz teongı aldık». 'Kartal P c t ı Ilçcsınden* gıbi dostluğu tanıtıcı cumlelerden sonra eleme sınavlannda kolaylık saglanması istenmektedir Evet pervasızca hiç çehınılmeden, bu usluptakı mektuplar. Bakanlık ıçınde kayıt numaralan verilerek. ılgıl: daırelere ve oradan aa gereğinın yapılması ıçın Tatbiki Cüzel Sanatlar Yulısek Okulu Müdürlugune havale edılebümektedır Partızanlıgm boylesıne soylenecek aoz kalıyor mu dersmiz? Dr. Mahmut Tezcan Türkiyede uygutanan unlversııeye seçme sisteml uzerinde durdu ve sistemln aksayan ve eksik yönlerlni eleştirdl. Dr. Mahmut Tezcan Türkiye açısından, bugün uygulanan sınav sisteminin sürdürülmesinı. fakat öğrencilenn lisedekl başan derecelerinin de bir ölçüde bu degerlendınneye katılmasmı Istedl. Böylece ögrencilerin daha öncekl Sgrenlm yaşamlanrun dikkate alınması lle orta ogretim ve yüksek öğretım arasında bır çeşlt bütünleşme sağlanacağınj da bildiren Dr. Tezcan, girtş sınavlannıa bölgeler arasındaki dengeslzlikleıi yansıttığına da dlkkati çekerek her bölgeye belirli bir kota aynlmasını ve sınavların buna göre yapümasının eşitlik sağlayacağı göruşünde olacağını bıldirdi. Doçent Dr. Süleytnan Çetin Ozogla bildirisınde ünıversiteye öğrenci seçmede öğrencılenn orta ögretimdeki basanlanrun da dikkate alınması gerektiğinı bildirerek bu işin belirli bir degerlendirme sorunu olduğuna dikkati çektL VEHBi KOÇ VAKFI BURS VERECEK Vehbi Koç Vakfı ve Koc Topluluğu kuruluşlorı, 197778 ogretim yılı dönemıncle 296 oğrenciye burs verecektır. Burs fonlarına Vehbi Koc Vakfınca 825 bn lira. topluluğa boğlı kurulujlarca 1.480 bın lıra olmak uzere toplam 2 305 bın lira ayrılmış bulunmaktadır» Burslardan 117 unıversıte, 54 akademi ve yüksek okul, 113 meslek lısesi öğrencısi yararlonacaktır. Aynca Istanbul Teknık Ûnıversıtesıne 9, Boğaziçl Üniversıtesıne 3 asıstan ve ihtisas bursa verılecektır. Kabiliyetli, çalışkan ancak maddi olanakian sınırlı genclere verilen ve karşılıksız, hicbir mecburi hizmeti bulunmayan bu burslann secırri'ni eğıtim kurumları yapmaktadır. Vakıf, bu yı! oyrıca Koc topluiuğu mensupiannın yüksek öğrenım yapan çocukiarına 5 burs tohsıs etmiçtir. retmenin kadrosundan başka yerde çaiışması sorun oluyor E. MEMİŞOĞLU * stanbul'da ögretmen atamaları bu vıt tan bır kargaşa yarotmış ve ögretım yılının ucüncu oyına gırüdlğı haide hâ<â da sonuclon mornıştır. Kımi okullarda oğretmen faziclığt var ken kimüerinde de acık sınıflann kapatılrrası I YÖKSEK ÖGRETiMDt ÖGRENDIERDEH SONRA OĞRETİM ÜYElERiNE DE FAJİST SALDIRILAR YOGUNIAŞTI. ÖGRETiM ÛYElERi ODAIARINDA SAIDİRIYA UĞRUYOR. ARAÇUR1NA BOMBAUR KONUllîYOR. Bü YCLIA GÖREVLERiNi YAPMAUR? ENGEILEHMEYE ÇAUJIÜYOR.. okul yoneticıleri ıcm büyük sorun olmaktadır. Salt İstcnbul'da gorulen başka bir problem de şudı.r: Bır ılcenin herhangl bir okulunda kadro faz lası bulunan, yanı gereksınmesi olmadığı halde venlen oğretmen, sınıf olmadığı ıçın boş koimaktadır Oysa bır başka okulda da öğretmensız sınıfiar vardır. ilkoğret'm Mudürlerl Mılfî Eğıtım Mudürluğü'nden verilen yetkiye dayanarak fozla olan öğretmeni alıp eksığı olan okula ver mek suretiyle dengeyı sağlomaya, dolayısrylo da Mıllî Eğıtim MüdurlGğu'nün bu yanlış Işlemlni bır ölçüde duzeltmeys çalışırlar. Bu ise başka sorunlar yarotmoktcdır Bu gibi oğrefnen'er rraaşiarını görev yaotığı okuldcn değil, kadrosunun bulunduğu okuldan alırlar. Mocşını odedığı müdür. öğretmen>n calîşmalannı ızleyemedığı ıçın. yuzunu bile gör r r r mez. Öğ etmenle e ve ilen yan ödemeler. koy ve kent okuüarına göre oyrı ayrı olduğundon. kadrcsu koyde olup da kent okulunda colıştırı lan öğretmenın yan ödemesının kadrosunun bu lundbğu köy okuiuna oöre mt, yoksa colıştığı kent okuluna gore rni verıleceğl tartışma konusudur Köy hizmetını tamam'omış kiml oğretmsrt lerln de bövleca kayınidığı ön* sürülmektedir. r Kadro fazlası öğ etmenlerden klmlleri de Hce iclnde rcporlu ve Izirtli öğretmenlerin yerlerı ne gcndenld:öıno'en bir okulda sürekli oîarak calışmazlar Sık sık ckul değıştlrmek zorunrfo kclırlar. B'.'nlarn teîtısierl ve haklarında yıl so nundo llaılilerce doldurulmast gereken gl?lı sıcıl roporlarırm da kadrosunun bulunduâu okul müduru tarafmdan mı. yoksa görevlı bulunduflu okulun mudüru tarafındon mı dolduruıacağı do ayn bır sorun oldugu bıldirümektedır. Eğitim Enstitülerinde faşistleştirme gerçekleştirildi Eğıtim Enstitülerinın, bir diğer an lamda geleceğın öğretmenlerinın faşistleşiırılmesi bu yıl daha on kayıt oşamasında uygulanan yenı bir yontemle gerçeklestırılmıştır. Komandolar enstitüler yönetlmlerinın Mıllı Eğıtim Bakanhğn'n, polısır desteğınde uyguladıkiarı yontemlerle. puan ne clursa olsun MHP, ya da Ulkü Ocaklcnndan kart getlrmeyenlerın on kayıt yaptırmalarını engellemlşlerdir. Komandolorn bu engellemelerıne dur diyecek bir kuruluş cıkmamış, ilgiü yerlere yapıicn basvurular da sonuc vermemıştır. Ote yandan, on kayıtlardon son ra, ikınci tur elerıe sınovları da bugun başiayacaktır. Bu sınavlorda, ülkucu olmayanların kesınkes soptanarak eleneceklerı bıldırılmıstır. 3 yıllık Eğıtm Enstıtülerlnde tüm sınflar ile 2 yıllık Eğıtim Enstıtülerlnin son sınıf öğrencılerlne tanıncn tek ders sınovları îse bugün yapılacaktır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle