25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
daha llk bakışta belli olur. Caddelerde gezerken rastlayacağınız kitabevleri bunun en sel ölçüsüdür. Viyana'da, Münliı'te, Paris'te, ndra'da ya da bir küçuk Batı kentinde hatta îabasında blzi şaşırtacak zenginlıkte ve büîlukte kıtabevlen görürüz. Buna karşılık An•a'da ya da tstanbul'da kaç katabevının bulun»unu göz önüne getinrsenız üzülürsünuz. Salar çarşısı ile bırhkte koskoca Istanbul'da abevlerının sayısı bır duzıneyı bulmaz. Kaldı bunlarm hiç bırisı Avrups'daki kuçuk bir ıtin kltabevleriyle ölçüşebilecek çapta değıl. Ankara'da durum daha da acıklıdır. Başıtteki kıtabevlenmn sayısı yanm duzmeyı mbulmuyor. Üstehk bunîardan ikı üç tanesırnn mdakıler yan yarıya kınasıye araçlan satktadırlar Batıda gece yanlanna değ:n «Kıosk, Kıos»» yani koşk adını taşıyan koşebaşı portatlf ckâncıklarda gazete ve dergilerden başka okuak bırço'i kı*ao da bulursunuz. Bızde ise am 6'dan sonra günlük bır gazete slmaŞa ksanız bulamazsmız, ancak Kadıkoy iskele= ya da genellikle yabancılann kaldığı lüks 1lerden bırıne gıtmernz gerekır. Batı dunyasında en çok sevılen armağan çekıtapir Avrupa da buturı bavramlarda, va doğum ve evlenrne gunlerının kutlanmasında çok aranan ve sunulan hediyeler kitapiardan *urlar. Bıtna karşıhk blzde bayramlarda ya kutlama gıır.lerınde han?ı ana baba çoeukla ı. hanaı karı koca bırbırlenne b:r kıtap sular Hıç şuphe yok ki son yıllarda kitap okularımız, hatta kıtap arrr.ağan edenlerirruz çonıstır. Anca.t bunlann k:rk mılyor.îuk Turî'dekı oram r.edır? Hsç araştırmasak daha o!ur. Hele Turkıye'de okunan k:taplann tügdz önur.de tutulursa durumun daha da acı ığu gorulur. Böylece kıtap ok'anmayan b r ülkede kültılr• tam anlamı ıle enteilectüel olanların ne e lı az oldugıı kendiliğınden ortaya çıkar. OLAYLAR VE GÖRÜŞLER KÜLTÜRLÜ MÜYÜZ? Ord. Prof. Dr. Ekrem AKURGAL DTC Fakıiltesı, Ankara Ünıversıtesi ranlara vereceğimiz yanıt yurttaşlanmızın Idtap okumanın tadına henuz varmamış olmalan, daha doğrusu onlara kıtap okuma alışkanlığının evleıde ve okullarda venlmemış olmasıdır. Kıtap okuma tutkusunun bır topluma aşılanması uzun bir oluşum surecine bağhdır Bundan dolayı çok düzenli ve sureklı yayın yapmak, tukenen kitaplar yerine hemen yenılenni bastırmak gerekır Gerek 1940'lardan bu yana yayımlanmaya başlayan dunya klasiıüerının gereKse ba^ka aızılerın heraen bütun yaymlan tükemnıştır. Kütüpnanelerde, arkadaşlarmda ya da komşulannda gorduklen kitaplan almak ısteyenler onlara sahıp olmak zevkınden yoksundurlar. Zor sağlanan bu alışkanlığı korletmemek yapılacak ışlenn ba şında gelmektedır. Bu nedenle devlet kesımlnın bugune degın ya}m!adığı kitaplan bır başka yazımızda dnerdığımız «kültür kurumu» (") gıbı uzmanları değışmeyen bır organin yayınlaması gerekır. Özel kesımle ışbırhğı yapmak koşulu ile, çalışmslan, değısen iktidarlardan etkılenmeyen, bilimsel bir durum bu alanda çok olumlu işler yapacak durumdadır. Okullarda kıfap sevgisıni daha somut, daha çekıcı bir bıçımde ve daha genış çapta uyandırmak zorunlugu vardır. Radyolarda ve televızyonda yanşmaya katılanlara çogunlukla kitap armagan edılmesı buçune degin uygulanan en olumlu yontemlerden birıdır. Okuma sorunundakı en buyük aşamamız kitap yazmanın ve satışımn kazanç sağlamaya başlamış olmasıdır. Kitap ancak özel girişlmle yaygınlik kazanır. Bedava dağıtılan totabı kımse okumaz. Bu nedenle kıtap konusunda tekerlek donmüçtür. Bütün sorun bu gıdışı yavaşlatmamak, tersıne hızlandırmaya çalışmaktadır. Yeryuzunun en ucuz kıtaplanrun bızde gerçekleştırilmış olduğunu sbylemıştık. Buna karşın yapıtlan ortaya koyan yazarlara, ozanlara ve sanat adamlanna teçekkur edeceğımız yerde oniardan, sankı gereksız luks esya ure^iyorlarmış gıbı, bır de vergı kesıyoruz. Bugun bır re<=sam. oır yazar yara'tığı yapırtan aldıgı paranın onemlı bır bolümünu vergı olarak odemek zorundadır. Turk toplumunu okumaya alıştınrken ona zengin ve çeşi'lı kıtaplar sunmak gerektır En ko^ay okunan kıtaplar, romanlar, buyük adamların yaşamlannı anlatan yaymlardır. Tiirkıye'de en az bıhnen konu sanattır. Özellıkle Türk sanatı uzenndeki bılgımız çok rıhzdır Orneğın araraızda kaç kışı Osmanlı mımarlarından Sınan' dan başkasırun aduu bılır. Bilmesı de beklenemez' çünku okullarda okutulmaz Bu nedenle ozeliıkle sar.at kıtaplannın ulus toplulaŞu ar?ı sında büyuk çapta yayümasını sağlamak odevı ıle karşı karşıyayız Son yıllarda bır ikı buyuk bankamızın Turk sanatı konusundakı güzel ba1;kıh kitaplan ve dergılen bu amaç volunda vapılmış en yararlı hizmetlerden birıdır Sedat Hakkı Eldem'ın «Türk Mımari Eserlen» adlı kıtabımn yuksek fiyatına karşın bol sayıda satılmış olrnası sevinilecek bir aşamaya işaret etmektedir. •ııııııı Kültur» na denll önem verdiğlınlzi açıg« vuran bir Blçüta (kriter) d&ba degııımek yerınde olur. Baü kentlerini gezenler gdrmüşlerdır. Mey danlar, parklar, anıtsal yapılaruı dışları ve ıçleri heykellerle doludur. Sor. yıllarda bızde de Bankaların ve çeşitlı resmi hatta bırçok ozel sektore aıt yapılann, kiml otellerin önü heykeller, duvarlan kabartmalarla, içleri de mozaıklerle susludur Ancak Batı ülkelen ile karşılaştırıiırsa bızdeki durumun gbz doldurucu olmaktan uzak olduğu besbellıdır. Bunurüa birlıkte bzellıld« son yırmı yıl ıçınde elde edılen sonuçların şaşırtıcı oldugunu soylemekte yarar vardır Ankara Beledıye Başkanı Vedat Dalokay'ın Sıhhıye Mey danı'nda dıktırmekte olduğu «Guneş Kursu» bu volda guzel ve anlamh bır aşamadır Dıkılecek anıt Isa'dan once Orta Anadolu'da 23002000 yıl ları arasmda özgun bır uygarlık gelıştırmış olan yenı Anadolu kavmı Hattı'lere aıt bır eserın buyutulmus kopyasıdır ve evrenı ıkâınatı) sımgelemektedır. Hattıler kendılennden sonra Anadolu'ya gelen Hitıtlere büyük olçüde etkılı olmıi'îlardır. Hıtıtler adlarmı da Hattı'lere borçludurlar. Yme bu çcrçeve ıçınde Ankara'da Istanbul'da ya da Izmır'de bır hafta boyunca verılen konserlerm, Konferanslann, açılan s«rgılenn sayısı bır Batı kentındeküerle karşüaştınldıgmda r.e olçude gerı oldugumuz belirmektedır. Bu uç kentırnızde yabancı dıl oğreten Batılı devletlerın kultur enstıtülerındekı sergıler, konferanslar ve konserler olmasa durum daha da acı olurdu. Bugunku Turk toplumu aslında kultüre saygınlık duymaktadır Örneğın tıyatro oj'unlarımn gordufu ılgı bu>uktür Unıversıte gençlıgi arasmda klâsık Fatı rnuağının tadma varanların sayısı gun geçtıkçe artmaktadır. Ancak kultur konusunda devletın ve Kültür Bakanlığınm büyük çaba gostermeleri gerekmektedır Kitap, müzık, sanat ve spor sevgısını uyandırmak ve yasatmak ıçın her yoldan yararlanmak, özcllikle umversıtelere düşen bir görevdir. Muzik ve kitap gençlik ıçın spor gıbi önemlidir. Unutmayalım ki spor vucudu, kıtap, müzık ve sanat kafayı ve ruhu besler. (*) Cumhnriyrt, 2 arahk 1976, Kiiltfir Politlkamız Kitap, Kitaptır... lse 3'üncü sınıf Felsefeye Giriş kitabını bu kösede Wrkaç kez eleştirdik. Cunkü Prof. Mubahat Kuiel'ın yazdığı bu ders kitabında Alevilere değgin şu jargilar vardı: «Ehli Sünnet; Kur'anı Kerim'e olduğu gıbı ınanıp, «ahkam»ına uyanlardır. Şıa, dın başkanlıgı meselesınde Alıyı tutanlardır. Bunlar Alı'jı Tar^rı ınerteoesme çı^aranlar (Gaiıye) dır. ( . > Galıyeye gore domuz etı ve şprap dınce yasak (rtaram) değıldır, helaldır. Evlı erkek ve kadırun evlılık aışı cmsel ılışkıler kurması (zına) da helâldır. Dın yasasının bujruklarım dmlememek gerekır» Eleştirimizin nedenlerıni öncelik sırasına sdre şovle özetliyebüiriı. Use 3'iıncu smıf Felsefe kıtabuıda Aleviler konusunda öğrencUere okutulanlar: 1) Gerçeğe aykırıdır. 2) Layiklısje ters duşmektedır. 3) Use felsefe derslerinde bu tür bilçılere gerek yoktur. 4) Yazılanlar Anadolu halkını birblrine duşmanlaştıru. fürkiye'de 15 milyon Alevi olduğu so\lenir. Laiik Cumhurıvet Oevletinde Mijlî Egitimın okuluna gıden \\e\i os rencıve, ana>ının eviiiik dıiı cınsel üişkiler kurduğunu, aıletek saraba \e dotnuza ejüiınleri bulundııgunu mu oereteccğiz? Bu saçma sapan sozlcre >cr \eren kitabın basıiması için mi 15 milyon 4levi devlete verji ödu>or? Isin neresinden tutsanız içinden çıkaraazsımz. Bu \etmeznu? gıbi, MC hükümeti akıl almaz bır iş daha yapmıs. büvujen tepkiier karşısında Valiliklere çcnelge >ollaj.ırak kitabın sakıncalı gonılen bazı savfalarının \ırtılmasını craretmistir. Ama tepkiier durmanu.stır. Bazı okullarda ösrencıler Kelsefe>e Giriş kitaplarını taknuşlardır. \nkara lO'uncu &ulh Ceza Mahkemesi kıhıplarm toplatılmaM lolunda bir karar aimıştır. Konu n\lc bir aşamava \drınıştır kı. ııstunde >ıne deçer. L tap okuma alışkanlığı ucuz kitaplan ve gazeteleri kıye'de basılmaktadır. Hiçbir Ürünümüz kıtap ısünde eiverışlı fıyatla satılmaz. Böyle olmakarşın kıtabın nıye bunra az satıldjğını soe n ÜJkü ve Kültür Birliği KTAY AKBAL Evet Hayır ARSEL VE GERÇEKLER nkara ünlversitesi Hukuk Fakultesı Fakülte Kurulu, 11 ocak 19T1 günu yapılan toplantısında, aşagıdakı hu suslann kamuoyuna açıklanması na karar vermıştır. Kurulumuzun, mustafi Prof. Dr. Ilhan Arsel'ın 28 aralık 976 guniu Cumhunyet gazetesrde >a>nnlanmış olan yazısına, nynı uslüp ve sevıyede cevap ' ermesı olanak dışıdır. Bununla oe raber, ilgılının fakülteden ıstna sına ıhşkın bazı gerçeklenn açıkJanmasını, eski ve yeni bin lerce ögrencimize, bizlen ve bu arada sözu edılen yazının ya zarını da yetıştımuş olan değerlı hocalarıroıza, mensubü .JImakla gurur duydugumuz Fakultemize ve kamuoyuna karşı, yerme getirümesı zorunlu bır gorev sayıyorua. A Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinin Açıklaması kullamlmıs ise, İlgili de o dönemlerde ders kjtaplarını kendi hesabına bastırmış ve satmıştır. 2 Kanun dışı davranıslar karşısında suskunlukla suçladığı Fakultemızm, ülkemızm en buna lımlı donemlerindekt uyan ve çabalarmı, ilgili, Amerika'da ika met ettiği için, bılmeyebılir Ancak, goreve baglıhk anlayısmı yu karıda be'irtmege çalıstıgimız engellendiğı ıddiası, kendi kurun tusundan başka bir şey değıldır. Gerçekten Fakultemız tüm ogretım uye ve yardımcılannın yurt dısı bılımse! çaüsmalannı desteklemış ve desteklemektedır. Fa kültemız ogretım üyelerınin pek 7 mayıs 1960 devrimindcn bir Hd ay »onraydı. Bir tasan lidzırianniıştı o fninlerıle; Bir Kültür Bakanlığı mı kurulsun, loksa Kültür isleri bır müsteşarlık. bir 1 mudürlük olarak mı vönetilsin? Sanınm o sıralarda Gü'vmallnr Clenol .Müdüru Ce\at Memduh Altar'dı bu ta«iahazırlayan. Altar'ın tasansıııa göre, sanat \e kültür işi jiıltenetek >enı bir bakanlık kurulmalıydı, bunun da Kültür Bakanlığı olmalıydı. > günlerin Miliı Eğitim Bakanı Prof. Bedrettin Tuncel bu ıyu Körusmek. tartışmak uzere. bir kurulu. Istanbul Gü>anallar Akademisinde toplantıva çağırdı. Büyücek bir sıbir ara>a seldik. \azarlar, ressarnlar, he^kelciler, mimarbesteciler, kultur adamları Kurul toplantılanna M. fc. ını ha.şkanhk eriiyordu. Kültur Bakanlığı mı kurıılsun, yoku iş bir ıımstoşarlıkla mı yönetılsin di>e tarüşıp duruuk. tki pğilım vardı, Rakanlıktan yana olanlar bir de olınlar.. Sajın Tuncel de Kultiır işlerinln bir müsteşarlık a jenel mudurlukle M. E. Bakaıılığında kalmasında yarar ilerdendi. Bakan öyle düşunünce kurula katılan Mşilerin k bolümü de ondan yana çıkıyordu. Tanpınar, Tecer, Töğlu gibi unlü IdşUer de bn\le bir bakanlığı gereksiz görurdı. Haldun Tanerie benim bütün çabalarıtnız boşa gi•du. Bir ara «Bilsek ki Sayın Tuncel uzun süre bakan ka:, kültür işlerinin Eğitim Bakanlıjjında kalmasını kabul m, ama ya bir iki ay sonra görevden ajTilırsa, yerine ır adamı olmayan herhangi bir politikacı gelirse...» diye uştuın. Gerçekten de bir ay sürmedi, Sayın Tnncel Baktan «yoJdı.on» • erden nereje! CHP Gtnel Başkanı Ece\1fln ;u sözleri aıyunca on >edi yıl geride kalan bu oUyı, onun gibi başlaylan birden hatırladım: «27 Mayıs 1960'daa sonrakl ihrejimi döneminde Başbakanlık Müsteşarı göreviyle o n koşullan içinde çok etkin bir durumda bulunan bir enin düşuncelerini, amaçlannı yansıtan bir proje hazırıştı. «Ülkü ve Kültür Birliği Projesi».. Bu proje yenl ye'k kusakİ3rın ve tümüyle milletin kafasını tek bir kalıba rek bir faşist yönetim ve toplum olnşturmayı öngörüyor> dönemde, bir ihtilâl jönetimi sayüabilecek yönetim dönde, biz CHP olarak bu projeye karşı çıktık \e bu projeuygulanmava konulmasını önledik. Aradan yıllar geçti, i aynı düşüncelerl taşıyan kimsenin üyesi buiunduğu ve ilcrini buyük olçüde benimsettiği bir bUkümet işbafin>ir ihtilâl döneminde bile uygulanamayan bir proje Demiükumcti sayesinde ve kan döküierek, öğretmenlere kıyılaçocuklar gençler öldürulerek uygulanmak Isteniyor.» vet, on yedi yıl önceki «Ulkü Kültür Birliği»ni knrmak mleri yeniden başlamış, epeyce dc hızlanmıştır. Güzel tlar Akademisindeki o toplantıda, uzun boylıı bir emekll sanınm adı Muhterem'di karatahta üzerine uzun planlar çizerek bu ülkü »e Kültür Birliği proojesini biılatmıştı. ük kez o gun öçrenmiştim bu «milletin kafatek bir kalıba dökmek» hesaplarmı . Dikkatle dinlemişLültür Bakauhğı olsun ınu olmasm mı diye tartısan bizler, ıiz, bu proje? e karşı birleşivermiştik. Nltekim bir kaç îonra «Vatan»da «Bizim bir ulkümüz var» başiıkiı bir yazdını, bu yazıda Atatürk'cü devrim ülküsünün ulusca be"nen, bcnlmsenmeM gereken «tck ülkü» o'.duçıınu sri^IeBülent Ecevit de Clus'da bu projeye karşı çıkmıştı hemen.. in dortler oiajı çıkmasa, Türkeş \e \andaşlan >abankelere gönderilmese bu proje gerçekle^me olanağı butı elbet. Nevseki 27 Mayıs eylemi \ozlaşmadı, ana aman kaymadı, bir 12 Mart haline getirilemedi. YıJUar gelifidi>or, duma deçişi.vor, u\garlık ilerliyor, biz hep yeri5 mı sayıyoruz? Bay Türkeş 1%0'da yapamadıgını, daha 1944'te başaramadjğını. 1077'de gerçekleştirmek istiyor. ırihsel gelişime karşı durmak değil midir? Görüşler, düler eskir, hele ilk ortaya atıldıklan anda zaten esld, çsfılanlar haydi h3ydi'. fe var ki 1977'de üç milleUekiline sahlp bir partinin lideri ülkü Birli!,!»ni hemen her alanda gerçekiestirmek çabadır. Bakın çevrenize, Llkü 'den Ülkücüden, Ülkücü Derrden çeçilmhor. Zamana karşı çıkarak bir şeyler başarr lîtSOın «Faşist yönetim \e toplum oluşturma» istekliBu başarıyı küçümsememeli. hafife almamau, Atar :ü rie\rtm ülküsüne. yani çağdas nygarhk, gerçek halkçı«ürekli çelisinı ıe ilcrlemc. »eni jeni atıhmlarla yözyılı>akışnıa cabalanna \iırekten b3ğlı Türk ulusu, her zainden daha çok ınaııık olnıak, tetikte durmak. bir takım Jıklara. uçıırumlara duşmpmek zonındadır. 1960'da jazıı jinelomek ı^thonım, Hİ7im «t'ikü.»mÜ7 var, o da Atacü dcMİm ııiküsıı Sümerbank Genel Müdürlüğünden: Sümerbank adına llgüinin lstüasına yol açan olaylar şoylece sıralanabılir Prof. Arsel. Fakülte tarafmdan, bir yıl süre ile bilimsel araştırmalar yapmak Uzere, 1969 yılında Amerıka'ja gönderümışUr New York'ta buiunduğu sırada hazırlanmakta olan «Dünja Ülkeleri Anayasalan» adlı bır dızinin TUrkiye ve Belçika'ya ait bolUmlerinı yazabilropK için i«ı yü daha izin istemiştir. Bu izin verilmiş ve böylelikle Ugüiye istisnai olarak yurt dışında uç yıl süre ile bilimsel araştırma yapma olanağı sağlanmıştır. Bu uç yılhk izin döneml sonunda yurda gecüoneyle gelen ilgili, Şubat ve yaz tatillerınden yararlanarak tekrar Amerika'ya gitmiş ve gorevi başına zamanıada dönmemeyi itiyat haline getırmiştır. Bu gecikmeler ve go rev savsaklamalannın surüp gıt mesı sonunda, ilgiliye «uyanra» cezası verümış ve yaptığı ıtıra zın Üniversitemız Senatosonca reddi üzerine bu ceza kesınlesmıştır. Buna rağmen, ilgili 1975 şubat ayında gittıgi New York' tan görev başına yuıe 18 gun geç donmüş ve bu nedenle nakkında ikıncı bır dısiplin kofcuçturması açılmıştır. llgüinin ıstifa dilekçesi Fakülteye »ılastığı sı rada, sbzü geçen kOTUşturma devam etmekte idi. Nihayet, 1976 yazında gıttıği Amerika Birleşik Devletlerınden 24 eylülde gorevi başına dönme sı gereken ılgüi, 26 eylülde Ne\\ York'tan postaladıgı bır mektup la, yayınlanmış olan ldtabın «TUrkiye» bölümünün başında bulunan ismi yanlışlıkla, ARr SEL yerine ABESEL olarak dizildiği için basımevi aleyhıne da va açmayı düşündügünü ve synı zamanda, yayınlanacak diger üır kitap ıçın yapüacak olan bır hanrlık toplantısma katılmak »ste dığını ve bu nedenlerle okuttugu dersin sınavının yapüacagı 14 ekim 1976 tarihinde Ankara'da bulunamayacağını büdırmiştir. Yeni bır izin ısteği niteliğinde görulen bu mektup Yönetim Ku rulumuzda goriişülmüş ve ılgı linın izin isteği reddedilerek der hal gorevi başına donmesi zo runluluğu kendisine duyurulmuştur. îlgılı, «gorevi başına donmesı» ıçın yapüan bu çağnya, Amerıka'dan gonderdığı «turumunuz dolayısı ıle Fakülte'den ıstıfa edıyorum» mealınde bır telgrafla cevap vermiştir. Bu ıs tıla istegi Fakültenin yetkill ku rulunda yapılan gızli oylam» so nunda bir boş oya karşı gerı kalanlann oybirliği ile kabul edilmıştir. Ilgüi daha sonr» emeklilığini istemiştir. îşte, «klşisel nedenlerin de üstünde, üniversite sorunları Juzeyinde» olarak sumümak ^« nen istifanuı, Fakültedeki rev mî kayıtlara göre, çok kısa b.r ozetı bundan ibarettir. (Gerekirse, ilgilinın dosyasında oulu nan bütün belgeler kamuoyur.'» açıklanacaktır.) Bu açıklamamızda Prof. Arsel' m suçlamalanndan bır kaçına d« ğınmekle yetinilecekür: 1 Yazann «kitap ticareti. deyımi ile ne kaad ettiğını anlamak mümkun olamamıştır. Belki yazar, 1750 sayılı Üniversiteler Kanunu'nun öğretım üyelerine ders kıtaplannı ozel olarak bastırma olanagım vermedigini bılmemektedir. Eğer «kıtap ticaretı» sloganı. ders kiteplannın oğretım uvelerı tarafmdan özel o!a öğrenci bir kişinin biri pftrfve cağınnası nı yadırgBmamak olanak dışıdır. 3 tigiHnin, yurt dısı çalışmalannın kıskanıldığı ve bu yuzden çogu mılletlerarası kongrelere değerli tebliğler sunmuslar, yabancı unıversıtelerde ders vermişler dır. Hatta bazılannm eserlen bu unıversıtelerde ders kıtabı olarak okutııimakradır. Bu meslekdaşiarımızın hepsi aynca uyarıya, ça^ına feciek kalzniKsızın zamanmda gorevlen b.ı=>na dönmüşlerdır. Fakultprn'»!e şimdiye kadar, hıç kıms»! '.n mustafi profesor dahıl iı." içı veya yurt dışı çalışmaları en sellenmemiş, sadece teşvık e dılmistir. Bunuu aksıni sa vunmak lnsafla basdastınlsmaı. 4 îlgillnin bazı kitaptannın yayınlanmasının engellenTneve çalışıldığı iddiası, Rerceklere tamunen aykındır. Asistan o!.iraic çaüşmaya basladıft tarihten, »vnldığı güne kadar Fakülte tarafından bastınlmasını istedıği VItün kitap ve mak?'''' "aynlan mıs ve kendisine de telif ücre^ leri ödenmistir. Bu bakımdan istıfanın fikir ve araştırma 'zgürlügU ile de h!ç bir Uişkiii yoktur. 5 Kurulumuz, mustafi profesörün meslekdaşlanrr'» Dek iyüer» ve «klilhaniler» diye bölü.. ...asini nefretle red<lpc .. Fakültemizin bütün mensuplan, şahs! hesaplara kapılmadan, rüçülmeden ve şerefli mesleklexini ıleriye dönük kişisel ihtiraslan ıçın sıçrama tahtası yapmayı düsünmeden, görevlerini yerine getlrme çabası "içmdedJrîer. 6 Fakültemızin «yıllardanberi, çatısı altında bulur.m=ık'aıı gurur duyacağı bir yer olmaktan» çıknus oldugunu söyleyen kışinin, ofretım üyelerinı «orta çağ ünıv.sıtelennde hademe bı le olamayacak» nitelikte olmakla. «tutuculuk» ve «geri kalnuşIıksla itham etmesi için, 1969 vılmdan beri süregelen izin ısteklermden sonuncusunun reddini beklemesı, içtenlıginin ve «öreve bağlüık anlayışının belirüsı olsa gerektir. 7 Prof. Arsel, bir sure önce ya>imladıgı bir yazısından bahıs ile, bu yazı nedeniyle bazı ogretim üyelen tarafmdan «nerede ise linç edılecegini» ve «ıhraç karan verme hevesine» kapılındı ğını ilerı sürmekte ve o yazıyı bugün «yeniden yazabüırim» demektedir. Ancak Arsel, bu iddıada bulunurken, sözü geçen yazının eleştirildıgi kurul toplantısında, yazısınm yanlış anlaşüdığı, özür dilediğı ve aynı gazetede konuyu açıklığa kavuşturmaya gayret edeceğini beyan ettiğıni ne dense unutmuş görünmektedır. Kurulumuz, eski bir üyesi hak kında böyle bir açıklama yapmaga zorlandığı için, gerçekten Uzgündür. Ancak, gerçek nedenleri yukarıda açıklanmış olan bir ıstifanın kamuoyuna, «Artık bu kurumda çalışılamaz; bu gerıciler le aynı çatı altında kalınamaz!» edası içinde, bir fedakârlık gıbi sunulmasını cevapsız bırakmamız mumkun değıldı. Boyle bır suskunluk, her şeyden once kamuoyuna karşı büyuk bır saygısızlık olurdu. Çağdai bir toplumda gerçek saygısı herşerln îK Eçer Aleviler gerçpkten Prof. Mubahat Kuyel'in ^azdıeı InaııçUrı benimsemış olsalardı, kimsenin bir dlyetciı nlanuızdı. Ne var ki kitabın >aıdıkları eercek dışıdır; ve olavın ÖTÜ burada >atmaktadır. Devlet elhle kıtaplar baMırarak çocukJarımıza yalanlar okutama>ız. Ama Prof. Mubahat Ku jel Hamm isterse «Felsefeye Giriş» kitabını alır. bir ozel kilapçıya götfinir, ya da parssını cebinden vererek bastırır, pij'aaaya surer. Bu onun biiecefi istir. Türki'e'de yıizlerce binlcrce kitip vayınlanıyor. Yabancı ulkelerde daha çok sayıda kitap basıiır. Çağdaş dünyada kitaptan korkıılrnaz. tsteyen isteaiğıni yazar. isteyen istediri kitabı alır okur. Bu ayn bir iştir; devlet ellyle kitap bastırıp tüm öğrencilere metazori okutmak bambaşka bir iştir. Eğer Mllli Eğitun Bakanlığı basmasa Mubahat Ku>el Hanım'ın kitabını Turkiyede hungi kitapcı yayınlardı? Ya\ınla.sa bile kaç tane satardr? Satsa bile kimln umurundavdı? Ulkemizde saçma sapan, yalan yanlış az mı kitap rıkıvor? Bu kitaplan yakmak, toplatmak, sayfalarını yırtmak fasistlere özgudıir; fikir öıgürldçune saygılı kişinin yapacağı is decildlr. Sanıyorum en başta içtenlikli Aleviler, inançlanna deçgin tüm saldınlara gülup gecmektedirler. Yalan olsun. \anlış olsun, dindrn ya na olsun, dine karsı olsun, sa? olsun, sol olsun, kapitalist olsun. sos>alist olsun; kitap kitaptır. Ejcr fikir oz^ıirlüğünu benim^ivorsak, baska biçimdp dfisiinmek olası deçildır. Ama Prof. Mubahat Kuyel'in gerçek d]«ı bilçileri çağdışj bir dünya eırusuyle Mtaplaştırması ve bu kitabın Devlet Hazineslnden para harcanıp basılarak Cumhıınyetin MiUi Eötinı Oknllarında ögrencilere yasa zoruyla okutulması, orta.va bir ayn sorun t^tiriyor. Devlet zoruvla yalan, Hazincden para harcanarak oğretimde çeçerli kılınabUir mi? • Bizim kitaba sajçımız var. Kitap vazanna saycımız v»r. Milli Eğitim Bakanı. Prof. Mubahat Hanımın kitahmdan sakıncalı sayfalann vırtılması için emir verdi. Mubahat Hanımda ses yok. Demek ki. Mubahnt Hanmun ne kendi kJtabına savgısı var, ne de kendi kişiliçine . Özkişiliğine savgısı olan. kitabını yırtan kislye karsı çıkmak Mireklillğtni josterir Vazık Mubahat Hanım a ki, kişiliğini sa\unacak ;ureğe salıip değiUniş. Okutulacaktır 19761977 öfretim yılından itibaren aşagıda yazılı branslarda okuyan 90 ögrenciye yükümlü hizmet karşılıgı bur» verllecektir. Okutulacak ögrencilerin Adedl Tahsil Bnnşı 6 3 Makina Yuksek Müh. Makina Yuksek Müh. (Tekstil Opsıyonu) Makina Müh. ögrenim Kununil (Fakülte • AkBdeml) Î.T.O. OJ5.T.O. DMM. Ak. (Yüdız) Ege Ünıv. îs. MÎLLİ SAVUNMA BAKANLlClNDAN 1. Muhammen bedeli 34.000.000, TL. (Otuzdört milyon llra) olan ve TUrkiye Dogu ve Batı POL sıstemmde mevcut Dıesel motorlan yenılen ıle değıştinlmest (eskısının sökülmesı, yenısının tem;nı. montajı ve ışler nalde teslımı) işı ıçın 6095 sayılı kanuna gore ve kapalı zarf usulü ıle teklıf alınacaktır. 2. Mezkur ışm ıhalesıne iştırak edebılmek ıçın aşagıda yazılı adrese en geç 28 ocak 1977 tarıhıne kadar muracaat edılerek ihaleye gırebılme şartlannı belırten MOfLFKASYON'u almak şarttır. MURACAAT ADRESİ: M.S3. NATO ENF. D. BŞK. liğl Müşterek HızmeUer GR. BŞK. ugı Şımsek Sok. No. 23 A. AjTancı ANKARA (Basın: 1067?. 688) Î.T.O. Î.T.Ü. OJJ.T.Ü. DMM. Akd (D.M.MA.'ne bağlı Yük. Ok. lar hariç) Ege Ünıv. 4 Elektrik Yuksek Müh. Î.T.O. OD.T.Ü. DMM. Ak. (Yıloız) (Zayıf Akım Master Ege Ünıv ögTencısi) İT.Ü. OJ3.T.O. Hacet 4 Elektrik Muhendısi tepe Üniv. (Mühendıslik Bolümüne devam edenlerden) D.M.M. Akd. (D.MJMJV.'ne bağU Yuksek Ok. lar harıç) 10 EndUstri YUksek Müh. O.D.T.Ü. Boğazıçi Ünıv. Î.T.Ü. 3 Tekstıl MUhendısi Ege Ünıversıtesi 3 Insaat Mühendisi Î.T.Ü. OJJ.T.Ü. î s t OMM. Ak (Yıldız) 2 Pizık Yuksek Mühendlsi Hacettepe Üniversitesi Ank Pen. Fak. 10 îşletmecilik • îs tdaresi O.D.T.Ü. Bofaziçi Üniv. ve Pazarlama Siyasal Bü. Fak. Hacettepe Üniv. (Işletme Yönetımı Bılımi Lısans ögrencısi) 2 Hukuk Fakültesi Ankara Ünıv. Ist. Ünıv. 10 Isletme îst. Üniv. îşletme Fak. Atatürk Üniv. Îşletme Fak. 5 îktisat îst. Üniv. Îktisat Fak. 20 Iktisadl ve Tic. Ilimler îkt. ve Tıc. Ilm. Akademllen iBaglı Yuk. Ok. lar harıç) 3 Eğitim Programlarj ve Ankar» Üniv. Egıtım Fak. ögretım Eğitim Pak. 2 Eğıtım Ybnetimi Teftisi Ankara Üniv. Eğitim Fak. ve Plânlaması 5 Seçim müracaatçılar arasmdan Genel MUdürlügümüzce tespıt edilen esaslar dahılinde yapılacaktır. îsteklilerin Ankara'da Sümerbank Genel Müdürluğü Eğitun Müdürlüğünden (UlusTaş Han>, Istanbul'da Sümerbank Alım ve Satım Müessesesi Müdürlüğu Eğıtım Şefliğınden, (Beyoglu îstiklâl Cad. 2. Sümerhan) îzmır'de Izmır Şubesi Müdürlüğünden, dığer şehırlerde Sümerbank Banka Şubesi, Şube olmadığr takdırde Satış Mağazası lîudürlüklerinden sağlayacakları burs talep formlarmı tanzım ederek; îstanbul, Ankara ve Izmır'dekı oğrencılerın en geç 7 şubat 1977 tarıhme kadar 5ukanda adı geçen mercılere bır dılekçeye ekli olarak teslım etmeleri, diğer şehırlerde bulunanların ise doğruca Sümerbank Genel Müdürlüğti Eğitim Müdürlüğü Ulus /Ankara adresine gondermelen gerekir. Postada vâkı gecikmeler kabul edilmez. İstanbul Defterdarlığına SINAVLA MEMUR ALINACAKTIR Teşkılâtırruz Mecidıyekoy, Sarıyor ve Beykoz Vergı Dairelermde munhâl bulunan kadrolara atanmak 'îzere 19 yaşına girmış 35 yaşıru geçmemış Lıse ve Ortaokul mezunu askerhğını yapmış bay \e bayanlar arasında yapuacak sınavlarla memur alınacaktır. LlSE MEZUNLARI İÇİN MU.NHÂL KADRO DERECELERİ 11, 12, 13'üncu dereceden olmak üzere Bürut maaş tutarı 1980. Lırad'.r. ORTAOKUL MEZLNUAR1 1Çİ.N MLNH^L KADRO DERECELERİ 14. Dereceden olmak uzere Bürüt maaş tutarı 1710. Lıradır. Asgari ucret 1800. TL dır Lıse ve Ortaokul mezunian ıçın sınav J.2.1977 Perşembe gunü saat 13 30'dadır. Muracaat süresı 2 2.1977 Çarşamba gunü saat 17 30'a kadardır Sına\T kazananlar yalmzca bu Vergı Daırelerıne atanacaklar ve 3 sene müddetle nakıl tale'omde bulunamayacaklardır. Defterdarlık Sicil Burosıı Şefliğıne (Cağaloğlu) şahsen muracaat edilmesı rica olunur. NOT : Smavı kazananlar mulâkata tabı tutu.acaklardır. Dıplomalarının asıllarını ıbraz edemıvenler ve herhangi bir okula devam edenler ıle beklemelı durumda olanlar imtihana almmayacaklardır. (Basın. 107Q7) 690 T. C. EMEKLi SANDlCl GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN Sınavla Memur Alınacaktır Sandığunızda açık bulunan Genel îdare Sınıfındfl 9 re I derecelerdekı Memur kadrolanna Merkezde çalıştırüıak üzere yapılacak yazılı sınavla (yazılı sınavı kazananr arasında sozlu sınav yapılacaktır) persone] alınacakur. a) Memur olabılmek ıçın asgari ortaokul mezunu olak. b) Sınav gunü 18 yaşını bıtirmış, Ocak 1977 tarihinde ı yaşıru geçmemış olmak, c) ASKerlıklennı yapmış veya ertelemış bulunmak, Yukandakl nıtelıklen ve aynca Devlet Memurlan Kaınunurı 48'mcı maddesindeia şartlan hai2 olan ısteklilen, 1/2/1977 gıinü mesal sonuna kadar, Sınava fcatılma Delgesl ve sınav konulannda bilgi alak ıçın nüfus hüvıyet cüzdanı, tahsıl belgesı ve ıkı adet 'sıkalık fotografla blrlıkte SandıÇımız Personel Daıre jşkanlığına başvurmalan gerekmektedır. Sınavlar : 3^2'1977 günü başlajacak ve müteakıp glinler devam îcrcktır. İstanbul Büyükdere'de SATILIK SOĞUK HAVA DEPOSU 4965m Arsasıncla,uç katlı. toplam 4296m inşaaî sahalusoguk hava deposu maKlneleri ve muştemıTatı ile birlikte saîılıktır. Taliplcrin 28 şubat 1977 aksamına kadar tckliflcrini yazıb olarak, Mcdisi Mebusan Caddcsi, 137 Kat.l Fındıkb/İstanbul adresine bfldirmelcri rica otunur. Teleton: 44 47 50 2 2 İSTANBUL DEVLET MÜHENDİSLİK VE MiMARLIK AKADEMiSi BAŞKANLlGlNDAN LiSANS USTU GİRİŞ SINAVLARI Akademimiz Elektnk, Harita Kadastro, înşaat. Makina, Mımarlık Bölümleri Lısansustü oğretımıne alınacak ogrencılerin giriş sınavları 26, 27, 28 Ocak 1977 tarıhınde ya , pılacagı duyurulur.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle