Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
I KI 1976 yılının son haftasında Şili diktatörü General Pınochet tarafından Kolombıa Radyo • TV'ye verilen bir demecin dzetı bızim gazetelerden kımisinde ve bu arada 24 aralık 1976 tanhli Cumhurıyet'te yayınlandı. Pinochet bu demecin de: «Şlli'de blr tlııha temsili demokrasiye dönıilmeyeceğini ve Ulkenin, darbeden bu yan» olduğu Ribl, otonter demokrası lle yonetlleceğlnl» soylüyor ve şunu ekliyor: «Otoriter demokrasl flkri, şimdi berraklik kazanıyor ve bu clemokrasl biçlminlıı kıırumları .Şili'dc yerlcşmeğe başlıyor» CUMHURİm mokTMİslndp Basbakanhk (fBrevlnl yapan ksbine uypBİnden gazetelerde, yıld» blr veya lld kez RÖx edilir. ya edllmez Buna karsılık Mltler db nemlnde Almanya'nın Mus^nllnl dönemlnde Italva'nın. Stalln dUnemlnde ctr Sovyetler Birlltlnln Kazete ve radrolarmda Ifttinnamz her giin bu dlktatArlerin adları olnınur ve duvulıırdtı. ( ) BİKİnt Başbakan Drmlrel'In demrçlerindpn yansıyan sert tutum. Iktidar yazarlarımn 27 Mayıs Anavasası lle kımılan rtrmokrattk rr.limp karşı davrsnıiUn: hnlkın elttlkçr dln taasnobn karnnlıima Itllmrsl, AtatUrk'iin dUsüncelrrinp karışı dolaTİı ve dolavsız vollardan vapılan ^aldırı lar ( ), hfrer Anayana kurumu olan Anava«a Mahkcmr<ıine (Vp Danıştav'a) karsı lkttdar çe\ rrlrrtnde vp Iktidar hasınınrta (rörülrn «avcı«i7 lık. mpmlrkpt hııvınında vavas vavaş dlktaya (otorltcr dpmokranİTP) doferıı (tldiş kolnı^unn vavmakUdır. ( ) Rıı. hlr dlkta hevesldlr. Slvlt»rker oHak bir dlkta hrve*1 dr olabiiir. ( ) Tttrklve'nln buriinkfl rlrtl^l, hlr çajtniimla. ha^ ks ülkplprde epçmi» dikta rejlmlerlnln olıışuntı hatırlatıvor.» Sivah harflerle dlztlmiş olan vukarıkl "jatır ları. 33 aftustos 1967'de. yanl hemen hemen 10 yıl önce yine bu gazetede çıkmış olan bir yazım dan aktardım r.örtllUyor kl o zamandan bu ya na Demırel'in ve yandnslannın rihniyetlnde değısen pek birsev vok. Üİkenm bütün huzursuzlujju da bu zıhnivetln arkasındakllerden geliyor, zaten. Nasıl ki sUrckll başı ağnyan klşl hep aspirin almak rorunda kalırsa, sivasal ve toplumsal organizmada avnı haatalık sUrdükce, bız de vazılarımıza ara sıra böyle eski uyarılanmi7tlnn alıntılar ynpmak zorunda kalıyoruz. îzin verirsenlz, «Kışisel Gözlemlerimiz ve Diktatörlerln Sonu» bajlıklı vazımdan da kilçük bir ahntı yapayım«Sadece (lyl) lle (kotti) arasında blr tercih so« konuau olsaydı, slyasal sorunlann çözümu çok bastt olurdu: Oysa polltikada (kötti) lle (daha kotiı) arasında bir tercih yapmak gereklvor» S O 7 Ü mpşhur IMakvavcl'indir. RugUnkü Anayasanın kurduğu demokrasinln sakıncall yönleri ve bunun doğuracatı sılantılar elbette olacaktır. Cienç bir demokrasinin oturmasında yenl yaptırılan blr pabtıca ayak alısıncaya kadar duyulan tıkıntı pibl. sıkıntılar ve hatta Istıraplar elbeltc olacaktır. Mcsele (ax kötö)yü hıraktp, (daha kotii) yolu seçmemektedlr. (Tam lyi) hiçblr zaman polltikada bıılunamadığına göre. döniip dolaşıp yine bu (a« kötü)yü bulmak Içln çaba ve vakit harcayacafu. ( . ) Az Kİtmlş, uz gltmiş, dere tppe düz »itmlç, hlr arpa boyu yol gltmlş! millet olmakUn kurtulalım artık! Türldye'de dlkta eyillml devam ettigl siirece. blz, her ne pahaya oluraa olsun. düşUnce ozgürlütUmUcü kullananarak bu eğillme karşı aavasınu sttrdürecetlı.» (Cumhuriyet, 26 agustos 1867). Evet sevgılı okurlarım, lşte sUrdürUyoruz bu savaşımı. Işimiz gUcUmüa hep hukuk devletl içın uğrasmak oluyor. Şöyle gönlümüjsce, sere serpe, anılardan, doğadan, sannttan, sevgiden, dostluktan, düşünceden sbz edemiyoruz yazılarımızda. Ama dyle günler elbette gelecektlr. Biz gönlümuzce yazamadan gıdersek, blzlerden »onrakller yazacaktır bunları. 16 OCAK 1977. OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 44 Viranşehir ve Çemişkezek iranşehlr, Urfa'nın llçesl; Çemişkezek. Tuncell'nln. Onıeki gün ikl dlü ugurladık bu İkl ilçcye. Birincl ölünün yaşi 19.. Adı: Ahmet Soyadı: .Suken Okulu: Erzurum Zlraat Fakültrnl Memleketl: Viranşehir Nasıl oldurüldıı Ahmpt Sokeıı? Erzurum NUmııne Hastanrsiııde yatan yaralı bir arkadaşını curmeye cltınişti. Hastanpde pusu kuran komandolarm kurşunlarıyla can verdi. Ncden 61dürmu«ılerdl Ahmet'l komandolar? Türkiye'Tİ kurlarmnk İçln Peki, kimden kurtaracaklardı Turkiye'}i7 18 yaşındakl Viranşrhlrli Ahmct Sokcn'den mi? lklncl ölünün yaşı 24.. Adı: Çetln Soyadı; Koçoğlu Okulu: Kadıköy Atatürk Egltlın Enstltüsfl Mcmleketi: Çpmlşkezek Nasıl oldürüldü Çettn Koçoglu? Bir komando oldutu söylrnlyordu ^tin'ln... Önrpkl gece komandolar Eğitim Knstitıısii'iHİrn hlr grup öğrenciyle çatışmışlsrdı. Drvrlmcilerle komandolarm kavgaıında Çetln sopayla başmdan yaralanmış yere düşmüşlü. Kan k.ıvhından can vrrcn Çctln'ln ölümmle kurtulurak nındı Tiırkiye? Ahmet'iıı ceuazpsi Vlranşehire yollandı; Çetln'ln cena Otoriter Demokrasi,, ve Biz Hıfzı Veldet VELiDEDEOĞLU mıştır. Cuntanın darhrslnden sonra nnn Ifjkfnrpci olarak görpn blr çok solcu sok ?:rçirmİ!>tlr. ()swaldo Romo »olcıılar hakkındakl hlİKİ^lvlc feflerinın genif Itlmadınt kazanmıştır. NasıP Bızım 12 Mart 1971 öncesı ve »onrasındakı bar.ı olgulara çok benzeınıyor mu bu rapor parçası7 BugUn safida ve solda ner«k birbırine karşı şıddet eylemlerine girişenler, gerek kfndı içlerindB bohinerck bırbırıni yıyenler, llerAe aralarında bir takım O«iwaldo Romo'lar çıküğını gorerek dehsete dUşeoekİPrdır. Pınochet, başta belirttıgim gıbr «Otorller demokrasi biçlminln kurıımlın Slll'rtp vrrİPsmcK'* hashvor» demlş. Bu yerle^menın, ışkenrecılik sayesinde gereekieşeceginl umuyor herhalde. Ne bo? umut1 Eski EnRi7İsvon çağını bir vana bıraknlım, Franco îspanyası Salazar Porteki7'l, Cunta Yunanistan'ı 12 Mart Tılrkıyesı gıbl en yenı örneklerden de mı ibret almıyorlar? Nasıl Oluyor? Bıllndığı gıbi, komünist ülkeler lşçl dıktatorlüğünU «Halk demokrasisı» olarak nıtelompklpdırlpr. Pınochpr hprhaldp bundan estnlenerek, sermaye diktatörlUjJUnUn adını «Otoriter demokrası» koymuş olacak Demokrasınin, «Halkın, halk tarafından, halk yararına yönetilmesl» demek olduğunu, uzun yıllardan beri bu gazetede hep yazdık durduk. Halk yönetimi lse ancak özgür seçimlere dayanan temsüı demokrası 1 1 a uygulama alamna gırer. Şu halde «ütorlterllk», yanı ınsan hak ve özgurlüklerinden yoksunluk ıle «Demokrasi» kavramlarının bağdaşmasına olanak yoktur. «Otoriter demokrası» halka laşist diktayı ve cunta rejlmıni sevimli göstermek içın uydurulmuş bir deyım olsa gerek. Bunun, gücılnü askerı cuntadaıı alan sermaye diktatörlugu demek oldugunda kuşku yokturl Pinochet'nta Şili'de yerleşmeye başladığını sdylediğı otoriter demokrasının kurumlarını kokleştıımek ıçın acab* ne glbı yöntemler uygulanıyor? Bunun en baçında dllşünce özgürlUgünün yok edilmesı ve ozRür düşünceli klşilere uygulanan iş kence yonetımı geliyor. Şili'de işkence sorunu o doııli korkunç bir durum aldı ki, Birleşmiş Millet lerın, «Insan Hakları Üzerlne Araştırma Grubu» adını taşıyan blr komlsyon, Şili'de binlerce tutukluya çok yönlü, degışık tıirde ve ınsanlığa bignıaz, acımasız işkenceler yapıldıgını saptayarak 229 sayfalık blr işkence raporu hazırladı. Rapor Birleşmiş Milletler Cenel Kurulunda, kurulun Genel Sekreterl Kurt Waldheim tarafından ükundu. Bu raporda ayrı ttlrde on İşkence yontemının uygulanı? blçimi açıklanıyor. Bunlurın hepslni buraya aktarmağa olanak yok. Knnl gazotelerımızde rapor özetlendi. Bir kısmı blzde de bılınen bu on tlir işkence yöntemlnden ben sadece raporda «Seks Işkencclerl» adıylo nıtelenen 3 numaralısmı buraya aktarayım: «Seks lşkencelerlnde, özel talfm gördürülpn büyük kurt köpekleıi, erkek ve kadın tutuklnların ırzına geçmektedir.» (Milliyet, 10 ocak 1U77). Eunları okurken tüylennız diken dlken olmuştur sanırım. Belkı de inanmamıssınızdır. ÇunkU bu denli ınsanlık dışı davranışa lnanmak gelmez ıçımlzden. Eğer bu rapor Birloşmlç MllIrtler örglltUnUn bir kurulunca resmen hazırlanmış olmasaydı ben de lnanmazdnn. Rapordan bırkaç satır daha aktarayım: «Şili'deki işkencelerle sorumlu olan örfüt, Ulusal Entelijans Dlrektdrlügü'dür. Kısa adı ile DlNA olarak tanınan bu ürgüt. askeri bir kuruluş olup, Amerikan uzmanlarınca eğitilmlştlr. V Hrr uyenl o>el Işkence etftiml görmÜKtUr. En ünlii ikkrnce merkrztni «Vllla Garimnldl» aıllı btr vmpıda kuran DtNA nrgiıtü, bu japıda mndern Rerevlprden Ortaçafc gercçlrrlne kadar her tür işkence âlrtl bulundurmaktadır » Rapor gösterlyor kl, İşkence ybntemlerını Şı 11 işkencpcllerine oğrptenler, blitUn dUnyada ln«an hakları ve özgUrlük havanlıği yapan ve ulusların özgürlugunü koruyucu pozunda ve rolünde nlan ABD'nın «uzmanları» imiî1 Her halde bizım 12 Mart ışkencecllerı de çok yararlanmış olaoaklar boyle super uzmanlardan. ÇünkU sözünu ettığım rapordakl on tur işkenceden «Elektrıklı cop ve sopa uygulaması» gıbl bazılannın bizde de uvgulandıgını daha o zaman öğrenmiştik. «Seks kopeklerı ışkencesi» yöutemi herhalde henüz ke5.fed1lmem.ist1, bızlm 12 Mart dbnemınde. Çünkü bu «teknıkn 0) bızde duyulmadı. Kendısıne işkcrıceclen yakınanlara buvük bir soğukkanhlıkla' «Hrr ulkenin pollsindr nlıır bovle küçiik şejlpr» dıvebılen Bai>bakanlar vptısmiştır bu memlekette ve bu sorumlular hâlâ «muteber» mevkıdedırler. Ne yazık kı ışkenıe yöntemlpıının sürtıp gittlgt zaman zaman gazetelere yansımakta ve ınsan yuregı taçıyanlan, bu glbl haberler, derinden yaralamaktadır. Öcieneklerını üy dakıkada Anayasaya aykın olara'c25 bın llraya çıkarabılen Parlamentomuz görevıni yapmalı, İşkence ı^lntn esasını araştırmalıdır. Yukarıki alıntıda adı geçen Vllla Uarimaldi, ü ter istemez, 12 Mart dbnemtnın Erenköy'dekı «tşkence Villast»nı anımsatıyor. Demek vıllalar daha uypjun geliyor işkence uygulamalanna' Ben Avrupa'dakı öğrenciliğim sırasında zlyarçt ettiğım kriminoloji mUzelennde ve Ortaçag «a tolarında tllrlü işkence araçlan görmtlç. Urp*ırmiş ve bir vakıtler bunlarin kullanıldıgını duşünerek insanlığımdan utanmiîtım, Çagımızdaki korkunç işkence ybnuımlerini gerl kalmış Ulkelerln polıslne ögreten uzmanların «uygar»lıgı kimseye bırakmayan baıı Ulkelerde yetlştigini belgeleyen bu rapordan bütUn insanlık utansin. Ibret içın blr kUçuk alıntı daha yapayım: «Subay, asker ya da slvll, polla örgtitüne bağlı elemanlardan olusan Iskencpcller arMinda, bugiitı Şilidp, çok un kaunmıs olan usta Iskencecl <>swaldo Romodur. Halkın (flıllce «usta» <liye andığı bu işkence uananı, tutuklulara dehjrt saçmaktadır ( . ) Oswaldo Romo, daha »nce »olcu gruplar arasında «kışkırtıcı ajan» olarak çalnjmıs ve uzun sureler hızlı blr solcu olarak Un vap ZPSİ Çemişkezek'e Vlranşehir nere? Bizim Pinochet'ler Şımdı bızde de hukuka ve mahkpme kararlarına sırt çrvlren, yargı denetlminden kaçmak isteypn v« böylece yüreklerlnde «Otorlter demokrası» ttzlpml yatan polıtıkacılar var. Umarım ki bu kışıler, brneklerıni verdığını ışkent'e yöntem lcnnı kurumlaştırmayı dıi«ünmUyoılardır. Demırel'tn ilk tktldara geldtği 1965 yılından beri Anayasaya yönellk düşmanca tutumunu ve örgürlükleri Kisıtlama girişlmlerini türlü açılardan ele alarak eleşlırdık. Amarımız bir yandRn bu gıbı politıkacıların zihniyetini ve bunun t<»h lıkpsıni vatandaşlann gözlerı onune sermek, ötp yandan da Atatürkçülüğün UlküsU ve eregi olan çağdaş sosyal devlet duşüncesinin ve özgürlilkçü sosyal demokrasinln, 27 Mayi3 1Ö61 Anayasası çevresınde gerçekleşrnesıne kannca kararınca, hızmet etmek idi. Şimdi dinleyıniz: «Aylardan beri u»un ve kıs» radTo (ve TV) uabrrlrrl günde en az Uç krı: «Başbakan Demlrrl buırün .» Sozuylr başlıyor. Gazetelerin ilk savfaları «Başbakan Demlrel dttn » bashklariyle çıkıyor. Ban Iktidar gazetelerlndrki aşırı övgüler de ayn. Bujrunlcu Amrrikan. Inifillı, Alman, ltalvan, hatta Fransız demokrasllrrlnin, radyo, gazete ve televlzyonlarında, en küçuk olaylar vesile edllerek, Basbakandan (bu kadar sıkı soı edlldlgl duyulmaı ve jorulmez. Hele Uvlçre de \'iranşehlr, Gunrvdo^u'nun ıicunda m.ıhrtımtyet Çomlşkezrk halkın dlllnde gelenrktir. Dcrler ki: Fazla konuşma, sonra adaını Çemişkezek'e sürerler. 1977 Türkiye'slnde Vlranşehirll Ahmefle Çcmlşkezpk'li Çotlnln ka\gaları ne olabillrdl? Mçin ülkemizin yoksnllıık bolgelcrlnden gelen geııçler birbirlerine düşüyorlardı? Vatanı kurtarmak içln mi? Yoksa TUrklye'yl sömürcnler Anadolu çoruklarını blrblrlnp kırdırarak somürünün ckmrKİnc tcrpyaiî sürmek yolunu mu scçmişlerdi? Vlranşehirll Alımet'İP, Çrmlşkezekli Çettn blürlerse kurtulacak olan neydi? Hindintan'da, tspanya'da, Vletnam'da, Paklstan'da vc başka yokstıl ulkelerde hangi yöntemJerl kullanmışsa emperyallım; Türkiye'de eşinl ııyguluyordu. Vlranşchir'ln yoksuluyla Çemlşkezek'in yoksuiu birblrine düşmeli kl, sümürücü egemenlere karşı halkın gücü pekişlp bütünleşemesln. Komandolar devrimcllere saldırmalı kl, ylğenler mllyonları götUrıün; blraderlrr şlrkctleri büyütsün; yabancı kumpanyalar rahatça at oynatsın piyasada; tekclci kapitalizmİD yerll fırıldakları çarklarmı dondürebllslnler. TUrklye'nln büyük kentlerindcn sıksık Vlraıışehlr'e, Çemişkezek'e, Slıerek'e, Şemdlnll'ye, benzerl Anadolu kasabalanna ve kojlerine öğrenci ölüsü bunun İçln uğurlanıyor. Tarlh, Toksul halkların uyanışındakl sfirecln uzunlujtunu vurgulamaktadır. Düşünellm kl Ylrmlncl Vüzyüın son çeyreftindeyiz; Uç yıl sonra 19S0'e giriyoruz. Rodrzya denrn yerde 280 bln beyaz, 5 nıllyon zencinln tepesinde egemendlr. Beş milyon slyah bütünleşlp tükiırdügU zaman, bognlmaz mi blr avuç beyaz? Boğulur elbet. Aına gerl kalmışlık 5 milyon karaderlllyl bUtünleşmekten alıkoyar. Emperyallzm de bo* ler ve yönetir yoksul yıgınlan ,. Gülmeyellm GUney Afrika'nm zencilerlne . ÇUnkü bir avug sermayeclnln milyonlarca yoksul emekçlnln tepeslnde boca pişlrdlgl bir Türkiye'de yaşıyoruz. Sa|cı oirencllerln ölümünc, cn azından solcu ögrenciler kadar yanıyor yüreğlmtz... Ve çocuklann cesetlerlne basabasa küpfinfl dolduran alçak yaratıklara büyüyor bmcımız. Bu 44Allameler,, Evet Kim için çalışır? Hayır OKTAY AKBAL «Gtzli blr sır tevdl eder ırihl aeslnl alçallarak kulağıma yaklaştı: «Dışardan yardım alıyorlar» dedi. «Ya, ncreden?» Slngapor'dan». «tngUlzler mi destekllyor «unları?» ' " ' «*>«'<'•">' " h «Hayır, Amcrika». «Araerlka Müslüman blr memleket ml kl, burada bir Islâm devletl olmasım Istiyor». «Tabiî değll, ama komünlzm olmasından korkuyor». «Sukarno komünist mi?» «OcgU, ama onlara dayanıyor». Endonezyalı blr aydmla geçen bu konuşma 1959 yılına alttlr. Sııkarno'nun, Masokom adını vcrdlğl blr garip politika, yani snlla sağı kendi çevresindc toplayıp iktidar olusturmak çabası blrkaç yıl sonra Amerikan dolarının baskısı>la çözülecek, fcünden güne gericl egillınlere, aUşkanlıklara, tutumlara kendlnl kaptıran daha doğrusu oraya doğru ltilen bilglslz yığınlar snluıı, solcuların, kökiinü kurutacaktı. Niyazl Bcrkes olarakları. daha o jrürüerde (çörmüş, oradan gündcrdlğl blr mektupta şöylc dlyor: «Endonezyalıların bu Insan ve tabiat mezlyetlerlne rağnıen, bu memleketln başında ikl büyük dert, lki büyük belâ var: Blrt devlet, diğerl dln meseleRİ. Onun için bu mektupta bu İkl konunun bu ülkedekl durumu Uzerinde duracağım, çünkü blr gün gelecek bu güzel ülkeyl yakacak, insanlarını blrblrlne bogazlatacak. Bu tahmlnlmln yanlış olmasını çok tcmcnni ederlm. Bu ikl konunun Ikisl de inanümaz bir aplallık içlncle çıkmaza glrmiş.» Yine başka bir mcktubunda da komünist partlsinin tertlp ettifti blr geçlt törenini anlatıyor: «YüzbinlerCP, işçt köylü askerî kıtalar glbl, sol yumnıkları havada, büyük blr lntlzam ve dlslplln Içlnde geçtiler. Bu Insan sell nercden gcliyordu, hayretler Içlnde kaldun». Oyıa 1965'tekl büyük kıyımda bu yüzhlnlerce komünist ya da komünist yanlısı oldurüldü. Bazılan bu sayıyı blr İkl milyona kadar çıkarır .. Prof. BerkeB'ln bir buçuk yıl süren Asya geztalne alt mektuplar birblrlnden llginç gttzlemler, Izlenimlerle dolu. Ama bizlm Içln en yaşamsal, güncel değer taşıyan yanı, bugün Türkiye'nin ulaştıtı, ya da ulaştırümak istenen «amaç»ın daha o günden, yanl 1959'dan görülmüş olmasıdır. 1959, DP iktidannın tam blr çıkmaza gtrdlgi yıldır. Sağa, aşın saga, gerlclllge doğrıı itilen bir Iktidar Türkiyc'yi Batıdan, çağdaş uygarlıktan, çağdaş uygarlıgın dUşUneeslnden, görUşlcrlnden kopanp «köklerlmlze dönüş» dlyerek gerllere götürmenin çabası lçindcdlr. Berkes, 1959'da Paklstan Içln şunları yaımış: «Pakistan dünyanın İlk kurulan lslâmi devlet olnıak Iddiası ile başladı. Blzlm yıırdun aydınlarını bedbalıt eden ne kadar çirkinlik, zcvk&izlik, iptidailik varsa yüzlerce katıyla burada. Başta yabancıUr bunu hlç yadırgamıyorlar sanırım. Hatta belkl de onu tabii, zaruri görüyorlar Blzdeki gerlliklerden daha kötülerl de varmış diye blr umursamazlık, hatta memnunluk duyamadun. . Bu memleketln okumuaları henuz bizim Tanzimat Dpvrine blle gelmemlşler. Okumuşlann Içlnde çoğu hâlâ parmakları lle yer, kadınları çadıra bcnzer. baş taratuıda güzler Içln haplslıaııe kafcsl glbl iki dcllk bulunan çarsaflar içlnde dıılaşıriar. Kuyu suyu içer, konu.şurken ayakiarını kanştınrlar. Benim asıl Içerledlfim bu hallerl aydınlannın gürmemesi, üstelik bunları müslümanlığın ldeal moılell «aynıaları, bununla oçunmeicri! Bunları gormedlkten başka ([«• renlrre düşman olmaları, bunları befecnmemenln müılumanlık düşmanı otduğuna tnanmaları!» •Oin »llâmelerU. o «tslâm devletU kurmak özlemlndpkl Paklstan'ın ve Hlndistan'ın MUslüman profesörlerl içln de şöyle yazıyor Berkes! .Ünlvcrsltedekl blr çok lıocalar böyle bir Islâml Devlet kurnıuş olmanın ldeolojlılnl tartışıyorlar harıl harıl. Dlnlediglm bazı konuşmaları bana zırdell saçmalaması glbl ccldi zaman zaman. Bımlarda dış gttrünUşler de blr Alem. Kımi fesll, kiml siyah kalpaklı. Klml BakaUı, Idml sanklı. Bazılan hacıbabalara benzer. Ama iıepsi doktor! Bazılan •allame». Bu keiime bizde haflf tertip alay manası taşır. Burada öyle degll. Blzdeki «Ord. Prof. Dr. glbl olanların mukabill ama Islâml Devlet Ideolojisi bahslnde hepBİnl geridc bırakmış olmuı şart!> MUslüman Ulkelerin tümUndc «şerlat.a donülmeıl, şerlat ilkelerinln uygıılanması amacıyla Istanbul'da toplanacak olan Slret Kurultayı'nda bu •allâme«lerl yakından görüp «dünyadcjtcr» (lkirierlnl öğreneceglz! Aradan jirml yıla yakın blr zaman geçti. I'akl.stan tslam Devletl» kaç karış llerledl, gerçek uygarlık alanında nclcr basardı? Belkl de «all&meler» hAlu Urtışıyoriardır! lntanbut'da, Kemalist Cumhurl/etln en büyük, en ııygar kentlnde de bu çağdışı gorttşlerlnl tartısacaklar!.. Prof. Bcrkes'in yazdığı satırlnrı okurken kişl 3"; nı JJ7Ünüyor: .\ll;ımelerlmiz bizl Atatürk'ün çağdaş uygarlık duzcylnden» almışlar, hangi gerlcl, hangi çağdışı düzeye siirüıclemlşier \e daha da su<ükleyecekler? Evet, Atatürk'ün kurduğıı layik, devrimci, halkçı Cumhuriyet de " O hale geldl> artık.. Yukardski sozleri Türkiye'ye uypılajın tıpatıp yakı^ır! Sayın Nlyazi Berkes'in Çağdaf Yayınlarında çıkan «Asya Mektuplan»nı okurken Insan düşUnüyor; kendl vurttaşlannı yoktulluktan. gerillkten. hile;lslzllkten, llkelllkten kıırtarmnk Istrmeypn, kurtarmak Isteyenlpre «dln düşmanı, komünist» dlye saldıran bütttn bu Endonezyalı, Paktstanlı, Hintll, ya da Türk allamcler. klmlerln hlzmotlndedlr, klm Için çalısır. klmden buyruk alırlar? Yanlış Yorumdan Kurtulmak H erkesln doğru yanlıı, «Ben de AtatürkçüyUm» diyerek, neredeyse blrblrlne yan baktığı çelişkili, bularuk blr zamanda. AtatUrkçUlUgUn ne olmadıgını olsun, kesın olarak ortaya koymaya çalışmak, bu konuda bir denemeye girişmek, sanırım kı, yararsız olmıyacaktır. • Atatürkçülük, lıerşeyden önce bajtnazlıga, yobazlıja, dogmacılığa karşıdır. Başka blr deyışle, usçudur, akılcıdır. Bunun ıçin de, usçulugun yöntemleri olan deneyımcı şüphecıhkten, goz lemcılikten yanadır. Ayırma, birleştirme ve gerekırcılikten yanadır. Ttımden gelun, tume vaıımdan yanadır. Felsefe açısından rasyonalıst pozıtıvıst bir gorüşuıı uygulayıcuıdır Atatürk. Bu, O'nun düşUnür kişilığlnin temel ılkesıdir. Yine bundan dolayı da fı/.ık otesi, doğa • üstü güçlere ınanmaz Atatürk. Bdoon, Descartes ikılısi ile başlayan çagdaa düşunce yöntemıne aykın dllşen ne varsa, AtaturkçU dllnya gorüşüne de aykırıdır, diyebllirsiriiz. Böyle olduğu, usçu, gerçekçi oldugu lçindir kl, Atatürk, dunyamızın, toplumun ışlerini, sorunlarmı, aklın yasalan, yöntemleri dışında kutsal blr takım yasalara, lnanç KMıplarına, donmuş, kuşku edllemez yasalara, yöntem lere dayanarak çözümlemeye, yürtltmeye de karşıdır. Ama insanlıgın çağlar boyunca sliregelen kutsama gereksinmeslnl, kutsallık duygusunu da saygı lle karşılar. Ne var kl, o alanı toplum işlerinden. devlet yönetimlnden apayn, kışisel blr inanç, bir duyunç (vicdan) sorunu olarak gorür. karışmaz oraya AtatUrk. Başka bir deylşle, AtatUrkçUlUk asla dıne karşı deglldır; ama, dının politıkaya, dlnın yurt yönetimıne, gunluk lşlere karıştınlmasına karşıdır. Dınsel gbrüşler, us alanına sokulmaya, oraya golge dUşUrmeye başlar başlamaz da, ona hemen: «Dur, kışisel vicdanlardan dısarı taşma!» deyiverir. Boyle bir tavır, blr yönelim Içlnde bulunur. Diyesim, bu sınırda tetkikte durur AtatUrk. Hiç şakası yoktur. # AtatUrk, baskı, korku yonetımlerıne (totaliterhge) de kesın olarak karşıdır. Çunku ozgiırlük çüdür. OzgUrlüğUn insan düşUnceslnin azıgı, mutluluğunun geregi olduguna inanır. Ne var ki, sımrsız bir OzgUrlUge de karşıdır AtatUrk. ösgürlUgün, özgürlukçUlUğUn ıınır tanunazlıgına karşıdır. Karşıdır ama, ona sınır koymada çok, pek çok duyarlıdır. örneğln, «Basın OzgürlUgUnUn dogurduğu sakıncalann glderllmeslnln çaresi, yine basın özgürlüğUnün kendlıldir» dlyecek kadar da duyarlıdır bu konuda. öyle ise çekinmeden »öyllyebiHriz ki, UBÇU, pozitiviıt AtatUrk, dtlşUnce özgUrlügUnden, aklın serbest işleylşlnden, bu işleyişin klmseden korkmaksızın lUrmesınden yana, ama düşUnce UrünIrrlnin, kişisel eylemlertn, başkalarına, daha doğrusu topluma ve gıderek lnsanhğa zarar varme slne de karşıdır, hem de kesin olarak karşıdır. Yenl bir düzen, bir devlet kurucusu. devrimci blr kiyi oldugu halde, yasalara say Mehmet SALiHOĞLU HAIJCEVLERt ATATÜRK ENSTİTÜSÜ BAŞICANI gılı, anarşizme karşıdır AtatUrk. 9 AtatUrk, ınsanları hor gören, onları bırer Uretim aracı glbı düşunen, sözde geçicl bir zaman ıçin bile olsa, bdyle düşUnen her türlü şiyasal dizgeyç. öğretıye kar şıdır. Insana karşın, ınsancı değıl, Insana her an saygı, sevgl duyarak lnsancııîır. Bundan dolayı da baskılara, eşıtsızliklere, aduletsı?lıklere, kışi, smıf. zümre eğemenUklerine hem ulus lçerısınde, hem ınsanlık blçüsUnde ke iln olarak karşıdır. O, ulus içınüe büyUk çoğunluğu olusturan halka, onun gucune, mutluluğuna, bzgurlüğüne çok değer ve onetn verır. Siyasal gücttn, ülkemizde çoğunlukla köylülerden, işçilerden, küçült esnuttan ve küçllk memurlardan meydana gelen halka, onun Istemine dayanmasmdan yanadır. Yanadır ama, «halkın, halk için, halkın eliyle» yonetlmı demek olan demokratık sürocin işleyişinde, araya sömürgen, çıkarcı, bencll bir takım ara güçlerın, kara kedllerin gırmesine de kesın olarak knrşıdır O. Sınıflar, uğraş toplulukları, bölge ler arasında blr denge, devırgen (dinamık) bir dengeden yanadır. O, toplumsal mutluluğu bu denge de görUr çünkü. # Bilimden. onun ybntemlerinden başka bır önder, blr güdücU tanımaya, kesin olarak karşıdır AtatUrk. Bunun İçin de gerçekçidir. doğacıdır, özgUrlukçUdür, insancıdır. tnsan yaşantısını renklendirip zenginleştiren, onu güç İU, onu mutlu, canlı, yaratıcı kı lncak olan baş etkenin, billm olduguna inanır. BlHm töresini, bilım ahlâkını temel alan ışıklı blr toplum yaşantısını onerır AtatUrk. Dirliğm, düzpnligin. toplum sal mutlulugun ilk koşulu olarak, boyle bır yaşantıyı öngbrür. Dlnsel saplantılara, on yargılara, geleneksel kalıplara dayanılmasına, hele onların yasayışırmzda kılavuz edinilmesine, bundan dolayı karşı çıkar. Yine bundan dolayı da degişen yaaamın değışen koşullanna uymaktan, ılerliyen uygarlıgın gerektirdiğl bıçımleri aramaktan, doğanın. nesnelerln Ustunde egemenlik kurmak için, onların gidişine avak uydurmaktan yanadır O. Bunun sonucu ola rak da devnmcıdır. Durmadan iyıye, guzele, doğruya, lıakka, hal ka dogru, süreklı bır degişlklıkten, değiştırmeden yanadır. • Atatark doga gUçlerine karşı Insanlar arasında kardeşçe bır dayamşmu gerektigine ınandıgı. kışılerln mutluluğunun, bnce çevresinin, sonra ulusun, daha sonra da insanhğın mutluluğuna bağlı oldugu geroegini kavradığı içln, insanlığı bir alle olarak gttrur. Bu onun usçulugunun da doğal blr sonucu olarak ışır. Şundan ki, parça mutlu olmadan butUnünUn mutlu, bütUn mutlu olmadan da parçanın mutlu olması, dogamn da yasalarına aykındır. Bu gerekırlıkten dolayı haklı olarak bencilhğe, ırkçılıga, şovenlijts de kesin olarak karşıdır AtatUrk. Yurttaki barışla. dUn yadakl barışı bir bütUn olarak görmesl de, aynı evTensel düşlınuşUn sonucudur. Atatürk'ün TUrklUk Mlayışı, tarih birligl, Ulkü birllği, yurt blrlıği, dil blrUğl, kUltUr blrllğlne dayarur. An ırkçüık diy» bir şey tanımaz. O'nun ulusçuluğu da, insandan lnsanlıga, btrımden bUtUne giden ışıklı yolda blr durak, blr aşamadır. Bir ucunda insanı, öteki ucunda insanlığı mutlu kılmaya yönelilc blr tutum, bir ybntemdlr. Onun içln de banaçıdır, ilerleticidir, yükseltlcidir. Kavgacı, savaşçı değildir AtatUrk ve barışın, evrensel koşullannı yaratmada, kişisel olsun, uluaal olsun, uluslar araeı olsun, her türlü bencllUge, sömUrücUlüge ve onun sonucu olan tutsaklığa, onursuzluga karşıdır AtatUrk, Bundan dolayı da uluslann kardeşçe bir dayanışma Içlnde tam bağımsız olmasından, yine onun deyişi ile, ekonomide, kUltürde, askerllkte, slyasada, adalet lşlerinde aynı zamanda bagımsu olmalarından yanadır. • AtatUrk, erkegl kadından Ustün gören dUşüncelere, erkekle kadının hak eşltllklerinl kabul etmeyen görüşlere kesin olarak karşıdır. Ona gore kadın anadır, eştir, toplumun da yarısıdır. Böyle oldugu ıçin de, her türlü saygıya hak kazanmıştır. • AtatUrk eski dile karşıdır. Düimızin özleşmesl, yabancı oğelerden arınması gerektiğlne inanan en btlinçll ana dıli dostudur. Dilin kendl halinde bırakılmasını lsteyenlerln karşısındadır. O'na gore Ulkeslni, yüksek bagını Mzlıgını kurtarmasını bllen TUrk ulusu, dlllnl de yabancı dlller boyundurugundan kurtarmalıdır. öyleyse «Ben AtatUrkçUyUm» diyen hiç kimse, dildo özleşme, anlaşma akımına da karşı olamaz, olmamak zorundadır. ÇunkU dıl, dUşüncenin aynasıdır. Bir insan, TUrkçeleşmeye, özleşmeye karşı olabiliyorsa, AtatUrk'ü de, AtatürkçU dUşUnceyl de hiç anlamamış demektedir. AtatUrk için dilde özleşme, yal nız, bagınuuzlık bayragının dlrege gekılmesi değll, aynı zamanda ulu«la«manın, TUrklUk bilinci lçınde bütünleşmenin de bır simgesi ve aracıdır. Blr aydmlanma, uygarlasma ve kUltUr olayıdır. • AtatUrk. her türlU gericiUge, batıl lnançlara, ekonomlk gerllığe ve karanlığa karşıdır. llerlemekten, aramaktan, kurmaktan ve yaşamaktan yanadır. Halkın dostu, halkın babasıdır ve insanlığın, Türklüğun, kardeşligin simgesldır AtatUrk. O'nun bize önerdifcl bilimmr, ÖjigUrlüktUr, usçuluktur. Ereğlmiz, UlkümUz lse. çağdaş uygarlık dUzeyınln de üstüne çıkmaktır. 0 z L DÖRTLER EDERSANESI DENEME EGİTİMİNE KATILDIKTAIM SONRA KARAR VERİNİZ Modern ve klâs'ık sınıf lar: 'SOMESTR KURSU: M2Şubat arası 72ders LİSE SONLAR İCİN: 29 Ocak JEKLEMELİLER İÇİN.101731 Ocak ,,£ağaloğluİst.Tel.22 2460 (Cumhuriyet: 520) Sıktyönetfm günferitide doğuda işkence ve zulüm Ölen ama başeğmeyen bir însanın destanı Bugüne dek karanlıkta bırakılan tüyler ürpertici belgeler Vartinik operasyonu Sonsuz işkence günleri MÜLKİYELİLER BİRLİGİ RÜŞTÜ KORAY ARMAĞANI YARIŞMASINA AIT DUYURU Maliye eski Teftlş Kurulu Başkanlanndan merhum RUştü Koray'ı anmak ve ekonomik mali konularda bir yurt sorununu lncelemek suretiylo dUşUn hayatımıza katkıda bulunmak nmacıyla, (MÜIJCIYELtLER BÎRLÎOI RÜŞTÜ KORAY ARMACTANI) adıyla bır yarışma düzenlenmiştlr. 1977 yıll İçln yarışma konusu (TABAN FİYAT UYGUL.\MALARININ EKONOMÎMIZE ETKÎLERDdir. Yanşmaya katılma sUresi (1/7/1977) tarihlne kadardır. Yazılar, daktilo ile 1,5 aralıklı yazılacak, (25) daktilo saytoamdan az olmayaoak ve (5) nüsha halinde (Konur S o kak No. l Kızılay / Ankara) adreslndekt Birllk Genel Merkezine gönderllecektlr. Postada olacak gecikmeler özür sayılmayacaktır. Derece alan eserlerin telif hakkı Mülkiyelller Birliğine aittir. ÖDÜLLER: Birlnclye: (7.500) TL. Ikinciye: (5 000) TL. Üçüncüye: (2.500) TL. odenecektir. Yanşma, tüm aydınlara acıktır. MÜLKtYELtLER BtRLtGt GENEL BAŞKANLIGI Ser verip sır vermeyen bir yijjii HoyoTi ve mücadelesi NİHAT İBRAHİM KAYPAKKAYAnın KALEMtNDEN ın (Cumhuriyet: 519) DOKTOR YARIN Genel Kurul Duyurusu T.MJU.O.B. Orman MUhendislert Odnsının XXIII. Genel Kurulu 12 13 şubat 1977 cuırrartesi ve pazar gılnlcrl Ankara'da Sclanlk Caddesl 7fi no'ci'kj Makine Mühendislori Oclaîiı bUyük »alonunda yapıla^aktır. TUm Orman MUhendislerine duyurulur. T.M.M.O3. ORMAN MÜHENDtSLERÎ ODASI YÖNETİM KURULU DERİ SAÇ ve ZÜHREVİ Hastalıklan Mütehassısı Istiklftl Sad. Parmakkapı Telefon: «4 10 7S TARIK ZiYA KIRBAKAN (Cumhurlyet: 822)