Katalog

• Sahlbl: Cumhurtyet Matbaacılık TB Gaaetecillk T. A. t adına „.„ „. NACtR NADİ • Genel Yayın MüdUrü ORTAT KURTBÖKK • Sorumlu Yazı Islert MUdUrU ... BÜLENT DtKMENER • Basan ve Yayan: CUMHURİYET Matnaacılık ve GmtcteclUk T.A.S. Cağaloğlu, Halkert Bok. No: 39 «1 TELOPtAP ve MEKTÜP adraal] CUMHCKtYET ISTANBOt Poata Kutusu Istonbul No: M6 Telefon: 38 97 03 CUMHUrtiYET BASTTT AHLAK TASASINA UYMAYI TAAHHÜT EDEB ( 6 Hat ) • BÜROLAR : Ankan AtatUrk Bulvan Yener Apı. Yenleehir Tal.: 17 74 77 25 57 01 • ÎZMÎR Halit Zıya Bulvan No. 66, Kat 3. TBI.: 1313 30 13 47 09 • ADANA Atatürk Caddeal üğurlu PasaJ Tel. : 14550 19731 ABONE Te tLAN Aylar ı U 8 > 1 Yurtiçl : 540 270 139 *5 Yurtdışı 990 495 247.50 82,50 Ülke gruplarına »• *f»Tiıfm» göre uçalc farta okuyucu Urafmdan aynoa odenlr . ..........~.. Başlık (Mmktu) • 9. cmyt* (aaaUml) „,. a» 8. *• sayfa (sanüml) 4. », 7. ....... Olüm, Merlid, TeşekkUr (5 santim. Nlşan. Ntkâh, Evlenme, Doğum Yayın Hayatı (kellmeat) Kayrp (kallmaH) 750 170 140 ,((K) 250 4.3. IİI» » • • » » » 28 EYLÜL 1976 îkindi GUneş 6.51 33.05 16.26 Imsak Yatsı Akşam 20.2D 10.58 5.09 TA K V iM DGM'yi protesto için (Baştarafı 1. Sayfada) lediklerl, bu kuruluşların Ankara dışındakı örgütlerlnin bazılarının da katıldıklan mitinc saat 12'de Tandoğan meydanında başlamıştır. Erken saatlerden itibarcn Tandoğan alanuıa genelliklo toplu halde gelen kuruluşlar, alanda kendllerlne aynlan yerlerini aldıktan sonra konuşmulnr başlamıstır. dayanışmanın, ve kampanyanın tohumlannı atalım. Gittiğimiz her yerde bu kampanyaya omuz verelim, verdirelim. Onlann mllcadelesine bızler de ahnteriniizi katalım...» Sayıştay (Bastarafı I. Ssyfam) hklanna blldirilmiştir. Sayıştay Baskanlığına sunulan rapordade nctçiDilmaç, yaptığı incelemeyı şöyle belirtmektedir: «Ankara Defterdarlığı Sayman lık MUdUrlUgU Köy Işleri Dairesı 1974 nıalt yılı heaaplanran lncelenmesi sırasında, 972 sayüı Koor dlnasyon Kurulu karanna göre, Kartografya MUdurlüğu İçin GlMA'dan alınan toplam 17 milyon 626 bin 730 llralık mat.baa makina ve malzemelerin, GİMA'nm lştigal konusuna girlp girmedigi ile tedarik usulU, tedarik yerleri ve piyasa rayicine nazaran flyatla rınm tesbiti için ilgili yerlerle yapılan yazışmalar sonucunda ahnan belge ve mUtemmlm bilgilere dayanarak yapılan inceleme ve araştırmada, Ekli listede yaalı matbaa makina ve malzemelerlnin GÎMA'nın iştigal konusuna girmedigi, satış tarlhlnden önce ve satış sırasın da GÎMA'nın stoklan arasında bu lunmadığı, Makina ve malzemelerinin piyasa araştırması yapümadan dıger satıcı firmalardan tekllf alınmadan Kartografya MUdürlügünUn, esas satıcı flrma İle yaptıkları ön ve harici anlaşması sonucu, GtMA'ya müracaat ederek rayiç bedellnln çok UstUnde alım ve satımlarda bu mUessese yl aracı kıldıkları. GİMA aracıhgıyla alınan makina ve malzemelerin bir aylık devre içerlslnde blrkaç (gerçek veya paravan) firmanm araların da fatura kesmeleri sonucu fiyatların yüzde 50 İle yuzde 300 yükseldiği, GtMA'yı aracı olarak kullanmak suretiyle resmî dairelere em tia satan satıcıların, çeşitli paravan ve hayali şirket faturaları kul lanarak bilell vergi suçunu işledikleri, GİMA aracıhgıyla resmi dairelere emtla satan firmaların fatura ve teklif mektuplanna htçbir surette tarih koymadıklan, aynca 792 sayılı Koordinasyon ka rarınm uygulanmasında GtMA lle alıcı daire ve muhasebe mUdürlU ğü arasında teatl edilen resml yazılara keza tarlh konulmadığı ve bu suretle usulsuz işlemlere zemln hazırlandığı, GÎMA aracıhgıyla alınan matbaa makina ve maleemelerinln fatura ve tesellüm belgelerinde yazılı clns ve vasıflarına göre An kara ve tstanbul Ticaret Odalarınca piyasa fiyatı tesbiti yapılma dığından, alınan makina ve mal zemelerin faturalarında yazılı be del ve vasıfta oldugu hususunda tereddüde dUşUldUğü, GtMA'nın koordinasyon kararı ııyarınca sattığı emtiayı imalatçıdan alması veya piyasa araştırması yaparak mUsalt (en ucuz) fiyatla temln etmesi gerekirken, kendi Uzerine kesilen faturalara karşılık #ptlalar stoklan tkkMjV na dahi gvpneden. açıktan fatura kestigl, bu faturalara istinaden dUzenlenen tahakkuk evraklany«a saymanlık mUdürlUğUnden mel bedellnl alan GİMA'nın dlger ara cı flrmalara paralarım Sdedlkt«n sonra satış konusu emtiayı alıcı resmt daireye teslim ^ttlgl. GtMA aracıhgıyla Kartografya müdllrlllgUne toplam 4 milyon 580 bin llralık matbaa makina ve malzemesi satan MERTAŞ adlı şlrketin, faturada slcilinde ve Çankaya Vergl Dairesinden alınan yazılardan bunun tsylt olundugu, DGNMeri eleştiren (Bastarafı 1. Sayfada) Mahkemelerinin faaliyetlerine son verilmesi İçin çalışın. Bana bunun Türkiye'nln lç meaelesi olduğunu söylemeyin. tnsan hak ları, özelUkle de bu haklann çiğ nenmesl asla bir iç mesele olamaz.» Federal Almanya temsilcisl Siegler Schmldt'in sunduğu «Avrupa'da însan Haklarının Korjnması» konulu rapor uzetine açılan tsrtışmada söz alan dlger Norveçli delege Aano, «Uluslararası Af örgütU'nün verdigi bilgiye göre, TUrkiye'de Însan Hak ları çiğnenmektedir» demiştir. tnglliz delegesl Watkinson da TUrkiye'de avukatların bile güvencest olmadığını söylemiştir. Bu konuşmaları cevaplandıran bagımsız Muş SenatörU tsmail tlhan, TUrklye'dekl slyasal tutuk lular için, «Bunlar slzin bildiğlniz klmselerden değlldir. Bunlar anarşist değil, komünlsttirler. Bunlar Leninist değil, Maoisttirler. Bunlardan tutuklanan binlerce kişiden sadece Uç komünist asılmıştır» demlş ve TUrkiye'de siyasal tutuklulara karşı izlenen tutumu savunmuştur. tsmail tlhan, bu politikayı savunmanın «ödevi» olduğunu belirtmiştir. Siegler Schmldt'in raporunu sunmasından sonra söz alan Nor veç delegesl Hauglin TUrkiye'de siyasal tutuklamaların endişe vericl bir durumda olduğunu belirt miştir. Uluslararası Af örgütünUn raporuna dayanarak açıkjamalarda bulunan Hauglin, 12 Mart sırasındaki uygulamaları ve daha sonraki gellşmeleri şöyle anlatmıştır: «Türklye'dekt durum Uzerine rapor biee, Mart 1971'de TUrkiye de slyaset alanına yapılan askeri mUdahaleden sonra nasıl blnlerce kişinin tutuklandıgını ve hapse atıldığını anlatmaktadır. Bunlann sadece bir kaçı şiddet olaylarına karışmıştır, bUyük çoğunluğu ise ceza kanununun 141 ve 142. maddelerine göre mahkum edilmişlerdir. Bu maddeler solcu tutumların propagandasını yap, .i Sorunun Ecevit ana ve babaları (Bastarafı 1. Sayfada) tlnden çösülebileceğinl belirtmiş tir. Ecevit ana ve babaların çocukları İle birlikte okullara giderek etklli clmalarıru da Istemlştlr. CHP Genel Başkanı BUlent Ece vit, Ankara Bayram gazetesinde «Devletln GUvenlıği» Ue ilgili göruşlerlnl açıklamış, özetle şöyle demiştir: «Demokraside devlet herşcyden önce insanlann güvenllği ve mutluluğu için, ülkerun huzuru içln vardır. Türklye'de ise Devlet bugün bu temel görevlerinl yerine getiremeı olmuştur. Okula glden çocuğun, Universiteye giden gençin, fabrikaya j?tden işçinin, can gUvenllğlni koruyamaz olmuştur. Ülkede barış ve huzuru saglayamaz olmuştur. Oysa lkl yıl önce 1974 yılında TUrkiye'de kimsenin bu konularda devlete yönelen bir yakınması olmamıştır. Bu iki yılda herhalde binlerce yıllık devlet geleneğinden gelen TUrk halkı deftlşmis olmaz. Bu ikt yılda değisen yalnız koşullardır.» Ecevit, Türkiye'de hükUmete rağmen devletin devletliğıni sürdurebilmesi geleneğlnin yeterince oluşmadığını, ancak bunun için gerekli bir çok kurumlann yerleştiğint söylemiş, bagımsız yargı organlannın, yüksek mahkemelerin, özgür basınm, özgür Universite ve özgUr sendikaların bulunmalannm aşama» olduğunu belirtmiştir. Ecevit, demokrasiyi gerektiginde hUkümetlere rağmen halkın yaşatacağını da ifa de ederek şöyle demiştir: «KöylüsUyle, işçisiyle, genciyle, aydı ;le, kamu görevlisiylc, yar gıcı. A, savcısıyla, polisiyle halk yaşatır, analar yaşatır, babalar yaşatır, çocuklar yaşatır demokrasiyi. Ne yapabilirler, nasıl yaşatabilirler? Bazı hükümct parÜlerince destPklenen saldırganların can güvenliğini vo öğretim özgürlügUnU yok ettiği okullarda bir süre, devlet devletliğinl bilir duruma gelinceye kadar, analarm babaların da çocuklarıylu birlikte bulunmalan çok gerekli bir çözUmdür. Bunun bir adım öteslnde dnha etkin bir önlem de vardır. Kandırılıp kışkırtılarak saldırgan lar arasına alınan çocukların ana lan babalarımn da bundan derin UzüntU duyduklarına inanıyorum. Saldınya uğrayan öğrencilerin ana babalan Ue blrlikte bu geno lerln ana babalan da okullara gidebilir, başta Tüık çocuklarının carum korurken, kendi çocuk lannın da kişıliğlnl ve geleceğini kurtarmış olurlar böylece. Burada bir tek şey korkutur ana vıî babalan, aralanna giren kışkırtıcı ajanlar.. Blzim toplantılarımı za da geliyor bunlar, uzaklaştınyoruz öylelerinl.» Kcevit, savcılarla ilgili olarak da şunlan söylemiştir: «Yargı organlarının bağımsızlığma değindim. Bu büyük bir güvencedir demokratık hukuk devletl için.. Fakat yargı organlarının lşler durumu gelmesini aağlamak için savcılara bazı görevler düşer. Türkiye'de savcıların yasal güvenceleri de oldukça ileridlr. Nlteklm bir çok değerli savcı, sorumluluğunun ve görevlnln gereğini cesaretle yerine getlrebilmektedir. Ama yer yer çckingen veya ihmalcl davra nanlar da yok değildir. Oysa saldırganlar, sırtlarmı hükUmete dayasalar bile nerede olursa olaun SH lşler işlemez, zorbalık . Ç yapar yapmaz, yakalarını savcılarm ve adaletin eline kaptıracaklarını bildikleri oranda, TUrkiye'de güvenlik ve huzur hükümete rağmen sağlanabilir. O zaman, iç güvenlik kuvvetlerinln de çoğu İyl niyetli olan fakat dayanılmaz baskılar altında tutulan Uyelerl, görevlerinl daha doğru ve kararh biçimde yapmıı gUcUnU ve zorunluluğunu duyarlar. Yapmadılar mı kendilerini de adaletin elinden hUkumetin bile kurtaramayacağını bllirler. Savcılar, öğrenim kurumlarının veya yurtların lşgali, öğrenim yapmak isteyen gençlere engel olunması gibi durumlarda hiçbir şikâyete, ihbara gerek kalmaksızın, kendiliklerinden kovuşturma başlatmaya yetkilidirler. Yet klli olmanın da öteslnde, bununla görevlldirler. (TUrk Ceza Kanununun deglştlrilen 188. maddcsinln 2 ve 3. fıkraları ve Ceza Mahkemeleri UsulU Yasasının 153. mnddesi). ÇAĞDAJ HUKUKCULAR ADINA AĞIRNUU MiUngde Çağdaş Hukukçular Dernegl adına Avukat Niyazi Ağırnaalı konuşmuştur. AğırndMı, MC iktidarınuı kuvvetler aynnu İlkesine ters dUşerek, saygı srostermeyerek karıştırmak istedtğı nl, yUrütmenin olanaklannın y»r gının UstUne çıkarma çabasında olduğunu, ancak bu yollarm geç miş bazı iktidarlar tarafmdan da denendigini, bu niyette olan kisilerin «başına belalar getirmck ten baska bir yarar sağlamadıfiını» belirterek, bugün MC iktidarının da aynı yolda olduğunu öne sUrmüş, «12 Mart 'aştzuü yasal hale getirilerek sürdlirtumek lsteniyor. Bu Ririaımlere karşı mücadelo vermek bütUn yurtaeverlerin namus borcudur.» demiştir. Yargıç ve Savcıları, avukntlar gibi, DGM'lerde görev almamaya çağıran ve bunu açıklamaıarı nt isteyen Ağırnash, MC iktidaıı nın «tehllkoli silflhlarla oynadığını» belirtmiş, «dökülen kanların hesabı mutlaka sorulmalıdır. Bu hesap hıçbir nedenle zaman aşımına uğramaz, uğramamalıdır.» demiştir. GAZİOĞLU'NUN KONUJMASI Mltingde ilk konuşmayı TÖBDER Genel Başkanı GUltekin Gazioğlu yapmıştır. Mlting ve yürüyüşUn, halkın bağımsıziık ve demokrasi milcadelesina yönelcn saldırı ve sabotajlan göğüslemek, demokrasi nöbetlnde safları sıklaştırmak içln düzenlendiginl halirten Gazioğlu, «Dün ya emperyalizmlnln TürMye'H ortaklannm • Halkın iş emek ve özgürlük mücadelesini kan ve dehşetc boğmak için çırpındığı nı», ancak devrimcilerin hazırlıkları yapılan faşizme geçlt ver meyeceklerini belirtmlş, eğitım ordusunun bu mücadelede yerınl aldığını söylemiş ve şöyle konu; muştur: •DGM yasasını çıkarmak lsteyen güçlerin bir amacı da bu ge lişmeyi durdurmaktır, DGM'lerı yenıden kurabilirlersî, işçüeri sokağa atan patronları, vergl *açakçılarını, vurguncuları, vatan satıcılarını değil, grev yapan ışçilori, sendikal haklanru almak için mücadele veren öğretmenleri, dcmokratik eğltlm kavgası içlnde olan öğrencileri, aydınları ve yazarlan, kısacası, faşizme karşı demokrasi mücadelesl verenlerı yargılayıp cezalandıracak lardır. Emperyalizme ve faşizme Karşı mUcadelenin basanlı ve akllcı olabilmesinin yolu, başta İ3çı sınıfımız oimak Uzere, emekçl halk hareketinln örgütlü blrhgin den geçer. TUrkiye eğltlm emek çıleri bu bırliğin somutlandıgı halk cephesinin gerçekleştirümt) si yolunda, Uzerine dUşecek hlobir görevden kaçmayacaktır.» •Faşizme geçit yok>, «Emekçiler Eirleşin», «Bağımsız TUrkiye» sloganlarıyla sık sık kesilen ko nuşmalardan iklncisinl, Halkevleri Genel Baskanı ve Tabii Senatör Ahmet Yıldız yaprruştır. Demokrasinin bugün çok tehlikell bir koınplo ıle karşı karşıya olduğunu, bunlara karşı açıkça savaş verlldlginl MC iktidanrun, 27 Mayıs Anayasası ile nalka getlrdigi sırurlı özgUrltlkleri bile yok etmek istediğinl, bunun İçin de ara bedef olarak DGMIerl seçtiginl, bu iktidarın 27 Mayıs Anayasasını DDT gibi gördUğUnU belirten Yıldız, «DGM'ler, bir aınıf ve parti mahkemeleridlr» de miştlr. Yıldız bu konuda devamla sunları söylemişür: (iDGM'lerin, sfimUrünün, soygunun, uyducultığun ve lşbirllkçiliğin yargısal Orgilttl olarak, ça lıştınlmak istendlgl belll olmujtur artlk. Hukuku, sözde hukukçuların elinde, burjuvanın egemenliginl pekiştirme, sermayeye silâh türetme, goricl özlemlerine sığınak hazırlama amacı ile, oynaumalc istenen oyuna, devrimci karjılığı vereccğimizden kimsenin ku?kıısu olmasm.» MC iktidarının yapacagı «En vicdanlı eylem»ln «çeklllp gitmek>, «devletln yakasmı bırakmak ve halktan af dilemek» olduğunu söyleyen Yıldız konuşmasını şöyle sUrdürmuştür: «Neden bagımsız yargıdan, bugünkU yargıtaydan korktuklarını blliyoruz. Asıl suçluların UşUştUğü cepheciler, kendllerl dı?ınıla, suçlu arama kandırmacalarına artık son versinler. Kendllerl için de iyl olur. tktidarın ileri gelenlerl, onlan n sözcüleri, karanlıkçılar ve 1?birlikçilerden olu?an felSket korosunun hınçla uzerine çullandıkla« DİSK yönetldleri, bagımsız mahkeme olmasa ldi, halen içerde kalacak ve Bavramı zindanda geçirirken, Ulkeyl 6z çiftliklerine dönüçtUrmek lsteyenler de, çifte bayram yapacaklardı. «AtatUrktln erek olarak verdlği tUm bagımsız, sınıfsız, ayrıcalıksız, tUm eşttlikçl, tUm 0zgurlUkçtl, sömürüden annmıs ve halkın gerçekten iktidar olacagı, uygar TUrkiye gerçekleşinceye değin savaşımız kesintisiz devam edecektlr» diyerek konusmaaını sürdüren Yıldız, MC iktidarının hukukun listünlügü ilkesine aykırı, ilkesine öncelikle yargıç ve savcıların karşı çıkmalarını istemistlr. MittnKİn dördüncü konuşmasını, TMMOB Genel Baskanı Teoman öztürk yapmıştır. «Daha çok sömtlrü, daha çok baskı için, baçta lşçl sınılı olmak Uzere cUm çalışanlarm haklı mUcadelelerlnl engellemek için çıkanlmak İstenen yasa teklifine karşı verilen mucadelede gorevimizi yapıyor ve guçlU sesimlzle haykırıyoruz: DGM'ye hayır» diyerek konuşni'sına başlayan öztürk, özetle sunları söylemlştlr: «TUrkiye'de tarihl günler ya»anıyor... Dcvrimci ışçilerımizin aömUril ve zulme icarsı diklllsinl, ilk ıcea yapılan slyasi genel grevi y*»adık... Devrimci işçtlerimizle onlarınyanında yer alan emefcçl kltielerin sömtlrU ve zulme karşı birllk te güçlenen, glderek yaygınla?ar. bir sosyal muhalefet var bugün... Başta lşçl sınıfımız, DtSK'e bağlı devrimci lşçilerlmi» olmak Uzere tUm emekçllerin kararlı mUcadeleslni Eörüyoruz ovı gün.. Bu mllcadele güçlendikoe, onlar da baskılarını arttıracak... Daha dUn Allaga'da bin IKCI kardeşimizi, Ulkede blnlerce işçi kardeşimizi işten çıkararak, ekonomik baskılarla, gellşen mücadeleleri sindirmeye çahşıyorlar. Blzler her alanda, ekonomik alanda işçi kardeşlerimizin mü cadeleslne omuz vermede karar lıyız. Bu kararlılıkla, buradan mıı yonlara sesleniyoruz.. Cagırıyo ruz... Ezenlere karsı, ezllmek ıa tenen tşçi Karde$lerımizln mücs delesme omuz verelim.. Bugün lşçı karrteşierımtze yönelen eko nomik saldjnlara karşı güçlü bu rnayı ve yasadışı örgütlere Uye olmayı yasaklamaktadır. Bu lkl maddeye dayanılarak avukatlar, yararlar, gazeteciler, çevlrmenler, yayıneılar ve sol siyasal faall yetlere katılmış birçok klşi çok uzun sUreli hapis cecalarına çarp tırılmış, bir çoğu da lşkence gör müstür. £kim 1973'de genel af 11in edllmiş, ancak siyasal ,utuklular bu affın dışında bırakılmışlardır. Eski Başbakan Dulent Ecevit, 141 ve 142. maddeüen mahkum edilenlerin hepsinln affa dahil edilmesl için müdanale etmiş ve temmuz 1974'te Anayasa Mahkemesl bu tutukluların serbest bırakilmasını karara bağlamıstır. Ancak siyasal yargılamalar devam etmiş ve çok kısa bir süre sonra insanlar tekrar 141 ve 142. maddelere karşı gelmekten hapse mahkum edilmişlerdir. 1973'te özel Devlet GUvenlik Mahkemeleri kurulmuştur. Bu mahkemeler bir başkan, lkl askerl, lki sivil yargıçtan oluşmak tadır. Askeri yargıçlar askerl makamlar tarafmdan, sivil yargıçlarsa hUkUmet tarafından atan maktadır. Anayasa Mahkemesinin Devlet GUvenlik Mahkemelerinin Anayasaya aykırı olduğunu belirleyerek bunların iptali yonUnde karar vermiş olmasma ragmen, bu mahkemeler faaliyet lerinl surdürmüşlerdir.» Ozü [Başyacıdan devam] m a n gerektlğlne dair sorunu hlç anlanukbtımın açıkça belirtmellylz. Devreal sona eren Cumharbaşkaıuan yaaaya gö're Cumhurtyet Senatosunun dofal ttyelert arasında yer alırlar. Bu da onlar İçln blr ayrıcabk defU. aadece gerektiğlnde tecrübelerlnden ve aaygın klşlliklerlnden yararlanmak amaclyle dUfUnülmUf bir statüdür. Bunun difinda dOneml sona eren blr Cumhurbaıkanı heplmiz jibl bir yurttattır. !^erefll blr yurtUş olmak kadar Insanı mutlu küan blr sıfat bulunablleceğlni biz sanmıyoruc Blr gün Vichy Içmelerinde eakl Fransız Cumhurbaşkanı Vlncent Aurlol'a rastlamıştık. Elinde bar dağı kuyruğa glrmiş, halkın içlnde ve arasında sıraamı bekliyordu. Demokraslye Inananlar hesabına bundan daha mutlu blr stettt düşttntileblllr m!7 Vefatlanndan sonra da eskl devlet başkanlan İçln kişillklerine uygun blrer tören yapılır, olur biter. Bu Rİbl durumlarda öncedrn tasarlanmış katı protokol kurallanna yer var mıdır? ( umhıırbaçkanlannın görev ve yetkllerine grlinc*: Anayasamız bu konuda onlara rpey Reniş olanaklar tanımıştır. Vatan hıyanetl bir yana, Cumhurbaşkanı httkümrt icraııtından sorumlu tutulamaz. HUkttmete ve MIUI Cttvenllk Kuruluna başkanlık «der, fikrlnl söyler, yasalara, ulusal çıkarlarunıza aykırı bulduğu kararnameleri lmzalamayabüir. Inv zalamayınca da o kararnamelrr uygulanamaz. Yine Anayasaya aykırı hulduğu yaaaları bir daha görttşttlmek ütere TBMM'ye geri göndereblllr. BUtUn bunlar devlet yönetlmlnde Cumhurbafkanınuı etklnllğlni saptayan gtiçlü yetldlerdir. Ne yank M, Sayın Korutürk (örev sttresl İçinde, imzalaması gereken klml kararnamcleri, blr süre dirrnmesine ragmen sonunda dayanamayarak imzalanuş, bu yüzden de kendlslne umut baglayan Atatürkçülerl derinden ttzmüştür. Blılm sorunumuz, Cumhurbaşkanının blçimsel «tatüstt ile defil. daha çok onun kararb davranışlan ve güçlu kişlliğl Ue 1 1 güldir. TURKİYE DE DURUM (OK KARIŞIK» TÜMDER ADINA Arada okunan devrimci şllrler, hep bir ağızdan söylenen sio ganlardan sonra TÜMDER Ge nel Başkanı Erhan Tezgör tonus muştur. MC iktidarı döneminde memurların içine sUrüklendiklerl durum, hayat pahalılıgı, memur kıyımı Uzerinde duran Tezgör, emekçilerin iktidar taraı.n dan aldatılmak istediklerinl üne 3ürmüş, DGM yasasının faşlst tırmanışta bir araç oiarak getirilmek istendiglni söylemls, dovamla söyle demiştir: «Şimdlye dek, Devlet Haalnasine el atan, evrakta salıteKarlık yaparak mllyonlara milyon \:\* tan, hayali mobilya ihraç eJip, hayali çimento satan nıçbır ser maye sınılı, temsilcisl DGM lerinde yargılanmamıstır. Aroa. örgütlU mücadelenln geregıno inanmıs işçilerin, köylülerin, me murların, dgretmenlerm vc figrencilerin başlıca uğrak yeri DGM'ler olmuştur. Bu mahkemelere karşı mücadele veren İşçi sınıfının en etkin, en billnçll temsilcllerl bugün DGM'lerlne sevk edilmlşlerdir. Bu olgu dahi DGM'lerinin kime karşı getirilmek istendiğıni somutta göstermektedlr. Bu gün işçi sınıfının binlerce blllnçli temsilcisl işlerınden atılmakta ve bu mahkemelerde yar gılanmaktadır. önümUzdeki güncel sorun, tşçi sınıfının bu felakflt.., üacUlerlne sahip çıkılmasını şailamAİC, orua rı işlerinin başına döndürmektir. Onların bu haklı müoadelede yer almasını isteyenler, bu kaçınılmaz görevi de yerine getirmek zorundadırlar.» YIIDIZ'IN KONUJMASI TÜSDER ADINA Daha sonra konuşan TÜS DER Genel Başkanı Hasan . ehmi Mavl de, DGM'nin lşçl ..ıntfı nın gellsmesl ve devrimci mücadeledeki yerlni almasını dnlemek içln kuruldugunu, bugüne kadarkl uygulamanın da bunu gös terdlgini söylemıştlr. Tandoğan Meydanındaki ;rutın gin son konuşmasını, DİSK'e bağlı İşçilerin DtSK'e karşı oaş lattıkları direniş sırasında isine son verilen bir Tekstil işçisl var mıştır. DGM'lere karşı başlatılan dlrenlşten sonra işverenlerin toplam 19 bin işçinin işine son verdlklerinl, bunlann !i(.nsl nin de lşyerlerinde devrimci ola rak bllinen lşçiler olduğunu belirten işçi, bu işçilerin :Vun devrimcllerden sadeco manevl destek istediklerinl bellrtmlstir. Tandoğan Meydanında vamlan ve 2 saatten fazla sUren mitin? den sonra, binlerce kişl, Kendllerine bildirilen sıraya göre ve onar kişilik kolkola girmiş t?rup lar hallnde, îstasyon Caddesl, O pera köprüsU, Samanpazarı, Ha mamönü • Cebeci yolunu izleyerek Kurtuluştaki Cemal GUrsel Alanına gelmişlerdir. En başında Çağdaş HukusçuJar Demegi Uyelerinln yer aldığı kilometreler uzunlugundaki yürüyüa kolu yollnrda binlerce va tandaşın daha katılmasıyla onblnleri bulmuş ve olaysız Cemal GUrsel Alanına kadar galmiştlr. Çok sayıda polls panzerler ve Jandarma blrliklerl tlo 7,a man zaman uçakların havadan izlediğl yUrUyüş burada sona er miş, miting ve yürüyuşe katılan lar şehrin muhtellı vönlerlne oağılmıslardır. (BaaUrarı 1. Sayfaaa) yurdunun onarım iddiasıyla boşaltüması SBF ögrencılenne hazırlanan yeni, bir oyun olarak nitelendlrilmişür. Ankara Valiliği, Kredl ve Yurtlar Kurumu'nun «Onarım. isteği uzerine, yurdu, güvenlik kuvvetlerine boşalttırmıştır. Bayram günU kitap ları, eşyaları kapl dışma bırakılan öğrenciler usun süre dışanda kalmışlardır. Yurda giren polisler yurtta arama da yapmışlar, öğrencllerin bazı kitaplarını alıp Emniyet'e götUrmUşlerdir. Pollsler, yurtta silah araması yapmışlar, ancak herhangi bir şey bulamamışlardır. Yurda yakın oturan vatandaşlar olayı protAijf» etmişler, •Pollsler koınvdUNirın barındığı $ite yurduilMMİfaltabillyorlar mı? Orada arama yapabiliyorlar mı?> diye sormuşlardır. Yurt boşaltılırken mınderler havada uçmuş, öğrencilerln yatakları yerlere atılmıştır. Yataklar sonra <Site> yurduna taşmmıştır. Cnmhonyet ONARIM BAHANE MI! GtMA'nın matbaa makina ve malzemesi satışına aracı oldugu MERTAŞ şirketinin kanunî sahlbi veya yetkllilerlnl aramadan muvazaa voluyla aldığı makinalar için kestigi çekleri rastgele bir şahsa verdlgi, satıcı sahsı ve şlrketi hiç bllmedlgi ve tanımadığı, MERTAŞ adına T.C. Ziraat Ban kası Merkez MUdürlUğU uzerine kesilen çeklerin usulsUz cirolarla ve blrden fazla banka aracı &\i lerek netlce Erdinç Ayan adındakl şahsın TUrkiye Halk Bankası Bahçellevler ştıbesindeki 41158 no.lu hesabı İle TUrkıye ögretmenler Bankası Yenlmahal le şubesindekl 79136 no.lu hesaplanr.a alacak kaydedildlği. GtMA'ya sattıgı mntbaa maklneleıi İçln kestiğl faturalan Fik(Bastarafı 1. Sayfada) ret öıeken adındakl bir şahsıtı lşçlslnden başkası yoktur ve ra lmza ettlgl, GÎMA'dan MERTAŞ flneri en geç 15 gün İçinde çalışadına dUzenlenen çekler ise Mu mazsa, 10 müyarlık tesls yok orat Tulu adındaki şahsa verildi lur. Başbakan ve sorumlular va gl, ancak bu şahısların satıcı fir lan söylemektedirler» ma İle bir llişkileri tesbit edilCHP tzmır Milletveklll Geno. medlğl, Alıağa rafinerlsınin pamuk tarıa Makina bedellerinln Erdinç A sı olmadığını, pamuk toplamt yan'ın hesabına alacak kaydedil nın bile bu l^i bılenlerce gerçek digınden MERTAŞ'ın Erdinç Aleştırildiftını söylemı», rafinerlyı yan'ın hayali kurdugu bir şirket yalnızca Allaga'nın kendl ışçile olduğunun anlaşıldıgı, dlger lki rinin çalıştırabıicceğinı vlnelev» şahsın Erdinç Ayan'ın ayak içlerek, şöyle konuşmuştur: rini yaptıklan tesbit ve mUşahe«TPAO tzmır raflnerisl müdur de edilerek gerek Kartografya lUğüne getlrilen Kemal işıK, ra mUdürlUğünUn GÎMA aracıhgıyla HltDE YURDU ÖHÜNDE OLAY finerl işletme bilglslnden yüisuıi satın aldığı 17 milyon 626 bin 730 dur. Şimdlye kadar tıuinerı yö YUrüyüşün daKılmasından sonlıralık matbaa makina ve malnetmemi^tır. Oysa raftnerlnın öra Topraklık yakınlarına bırakzemelerlnin satın alınması sıratıkları otobüslerine gitmek iste sıyle GtMA ve Kartografya mü zelliğı bellldır. Burada çanşan teknik kadro (i ay SSCB'de, 6 ay yen taşradan gelen bir grup genç durlüğU'nün usulsuz işlemleri, tngiltere'de, blrer yıl da 3at ve ögretmen Nigde Yurdundan gerekse bu tUr satın almalarda man ile tPRAŞda olmak Uzere çıkan kişilerln saldırısına ugraHazine sraranna uygulanmakta toplam Uç yıl eğitlm gönnUşbr mışlardır. Yalvaç ve Gelendost'olan 792 sayılı Koordinasyon Ka dlr. Rafineriyt sovyet uzmanlaı tan mittnge kat.ılmak için Ankararmın eleştiririni lçeren hususkurmuş, daha sonra tngilizleı rt'ya gelen Fatlh Nehir ve tsmail lar inceleme konusu edllmiştir.» monta.jı sürdUrmüş ve şimdı ışadındakl ögretmenler demir çuSayıştay denetçlsi Nurettin Dil ten çıkartılanlar ülke gerçeklerı buklarla çeşitll yerlerinden yaramaç, rapurunda daha sonra ko ne göre duzenlemişlerdlr. 'Buralanmışlardır. Bunlardan ögretmen nuyla İlgili mevzuata değinmekIsmall hastar.eve kaldırılmıştır. da çalışanlar yine ışbaşı yapmaz te, belirtilen inosleme konuları larsa, ne tnglliz, ne de Sovyet Olay yerine gelen polls ise yurda nın tek tek ele alındığını blldire uzmanlar burayı çalıştıramazlar saldırdıkları iddiasıyla yürüyü»rek sonuç bölünıünde şöyle de Diğer rafinerilerden çUlerden Ibrahim Karataş ve geleeekiet mektedlr: Remzl Engin adındaki ögretmenya da şlmdi lşe almdıkları )Udı ler ile CHP Yalvaç Gençllk Kolu «792 sayılı Koordinasyon Kararı rilen komandolar İse nlç çaiı^ü Başkanı oldugu bildirilen Ömer kapsamına giren müeswselerin ramazlar.» , Bayar'ı gözaltına almıstır. aracı yapılarak yabancı şahıs veya firmalardan milbayaa ettiriten mal ve malzemelerin satın alınmasının kamu zaranna, fakat aUrüst çahşmay.'in bazı şahıs ve (Baştarafı 1. Sayfada) (Baştarafı 1. Sayfada) firmalar yaranna menfaatler sağ yanmadığını saptamışlardır. luşlarm siyasal baskılardan uzak Olaya Zeytinburnu Emnlyet Akalamadığını ve çogu zaman ln ladığı buc^inkU tathikatta Rik sık 1 mirliğl'nln isteftt uzerine Slyasi san haklarının ihlâli sorıınlarıy rastlanan bir (terçektir. (...) TUrk Tlearet Kanununun 271. maddePolis elkoymuştur. Bir polls yetla başarılı bir mllcadele veremesine göre, ana sözleşmeslnin 4. klllsl, bu lşln komandolar taradlgini» kaydetmişttr. maddeslyle istlga; konusu «çıkfmdan yapılablleceğinl ifade etUluslararası Af örgUtün rapoça belirlenmiş olan GtMA'nın, mlştlr. Zeytlnburnu Cumhuriyet runda bellrtildiğine göre, örgüt bunun dışında faalivette BulunSavcılığı, Slyast Polls'ten, olayın bir yıl içinde 112 ülkede 1.180 damuş olmasından Ötürii, aynı Ka soruşturmasını bir an önce bitiva ile ilgilenmiş ve 1.559 tutukrlp sanıkların kendllerlne teslim lunun serbest bırakılmasını sağ nunun 274. msdd»sinde yer alnn feshı edilmeslnl tstemıştir. lamıştır. Örgütün tutuklular ve amlr hUkme daynnılarak içln dn\a açılması hususunda TlKahveye atılan kurşunlar ise ailelerl ıçın 144 bin dolarıfı uzecaret Bakanllğına yazı yazümasıhlç bir klmseye rMtlamamıırinde yardımda bulunduğu. bu nın uyssun olacagı mUtalSa oluntır. Sanıkları, polisle blrlikto arada 32 ülkeye gözlemci göndermuştur.» *•. • halk da aramaktadır. diği de eklenmiştir. öte yandan SBF'li öğrencilerln kaldıkları «Cumhuriyet. yurdunun boşaltılmasının onarımla hiçbir ilgisi olmadığı da bildlrilmektedlr. ÖğrenUdlğlne göre SBF Cumhuriyet Yurdu, saat 05.30'da sarılmış, öğrenciler 06'da yataklanndan kaldırılmışlardır. Yapılan aramada Tandoğan mitlngi ile ilgili bazı bildiriler bulunarak 4 kişi gözaltına alınmıştır. Öğrenciler polls arabalanna doldurularak Yenişehir K u öğrenci Yurdu'na göturUlurken öğrencilerln yatakları da Slte Yurdu'na tasınmıştır. SBP ve BYYO öğrencllerinln Cumhuriyet Yurdundan çıkarılmalarının gerçek nedenlnln, buranın da bir •Komando yuvası» yapümasa oldugu llerl sUrülürken, Ticaret ve Turlzm YUksek Okulu'nun Cumhuriyet Yurdu'na taşınacağı da söylenmektedlr. Böyle bir çalışmanın yapıldığı öteden berl söylenmekteydl. Aliaga Hauglin konuşmasını şöyle sUr dürmUştür: «TUrkiye'de şu andakl durum çok karışıktır ve bunun daha da kötüleşeceğine dair pek çok belirti vardu. Son birkaç ay içinde birçok öğrenci öldUrülmUştür. Bu ölümlerden aşırı sağcı grupların sorumlu oldugu belirtilmektedir. Solcular uzerlndeki baskı artmıştır ve Uluslararası Af ÖrgUtU Istanbul ve Ankara'da polis merkezlerlnde siyasal tutuklulara ışkence yapılmasının tekrar sıradan bir olay hallne geldiğine ilişkin haberler almaktadır.. Türklye'deki siyasal tutukluların sayısının belli olmadığını belirten Hauglin, konuşmasını şöyle tamamlamıştır: «TUrk me&lekdaşlanmızı, Uluslararası Af Örgütunun Ulketarındeki siyasal tutuklular hakkında bize anlattıklarına kulak vermeye ve blzi açık bir blçimde cevaplamaya çağırıyorum: Bunlar doğru mu? Doğruysa kollarınızı sıvayın ve 141, 142 maddelerin ceza kanunundan çıkan 1ması ve Devlet GUvenlik Mahkemelerinin faaliyetlerine son veril mesl İçin çalışın. Bana bunun Tür«aye'nln lç meselesi olduğunu söylemeyin. tnsan hakları, özelllkle de bu hakların çiğnenınesi, asla bir iç mesele olamaz.» Daha sonra söz alan diğer Norveç delegesı Aano, Kauglin'in sözlerlne katıldığını belirtmiş 1971'de TUrkiye'de yapılan a&keri mUdahalenln Avrupa Konseyinln ltibarını sarstığını sttylemlşttr. Aano konuşmasını şöyle tamamlamıştır: «Uluslararası At örgütUnUn verdigi bilgiye göre, TUrkiye'de lnsan hakları çiğnenmektedir. Bu yüzden ben de, sayın Hauglin gibi TUrk meslekdaşlanma çağrıda bulunuyorum ve TUrkiye'de Avrupa Konseyi sözleşmeslnin gerçek öztlne uygun bir biçimde bzgürlUklerln ve kanun haklmiyetlnln yenlden gerçekleştırllmesi için ellerinden gelen herşeyl yapmalarmı istiyonun.» tngiliz delegesl Watkinson İse, kastettiği Ulkenin TUrkiye olduğunu ima ederek şöyle konuşmuştur: •Geçenlerde blr Orta Dogu Ulkesini ziyaret ederek, en gaddarca işkencelerden geçtikten sonra mahkum edlldiklerl llerl sUrtllen bazı siyasal tutukluların durumunu araştırdım. Elde edebildiğim bilgilere dayanarak şunu söyleyebillrim kl, bu tutuk luları savunmak, bunlara adli yardımda bulunmak neredeyse imkânsızdır. ÇunkU daha duruşmalar başlamadan kararın nasıl olacagı bellrlenmektedir. En temel bilgiler savunma avukatlanndan gizlenmektedlr. Bana şu açıkça ifade edllmiştir. Asker) kurumlann ve devlet kunıluşlannın Isteklerlne aykırı davranmak, avukatların bile durumunu tehllkeye dUşürmektedlr.. Bu nedenle yargıçlann bağımsızlığı ve yargılamamn adllliğl, mutlaka adll yargının bağımsuslığını da içermelidir.» OLAYLAglN ARDINDAKİ GERÇEK (Bastarafı 1. Sayfaaa) oiatanftstü mahkemeler kurulması içln ağırlıgım koymaktadır. Blrikl yıl içlnde bu değişlklik MSP'nln nlteli|;inl de vurgular. Demek kl MSP, sola kapah çok partU! rejlm konusunda AP'deıı ayn blr nltelik taşımıyor. 1974'te CHP'ye yaklaşımı. salt iktidar koltufuna otıırmak amacıyla oluşmuştur. DGM konusunda Şeker Bayramı, zoraki bir mütareke gibi araya glrmlştlr. Bufünden başlıyarnk çatışmanui yenlden alevlenmesl dogaldır. Çünkü bu konuda hukümrtln geriye çekilmesi, ya da ciuraklanıası Süleyman Demlrel hfsshıns büyük Itlbar kaybı sayılacaktır. CHP, bu bakımdan olayı değerlendirmiş görünüyor. NADİR NADİ Istanbul PTT Bölge Başmüdürlüğüne Bahadıroğlu atandı Istanbul PTT Bölge BaşmUdürlUğune Telekomunikasyon YUksek MUhendisi Bahadır BBhadıroğlu atanmıştır. 1957 yılında Telefon Mudtırlüğü Santraller Kontrol Mühendisllği ile göreve başlayan Bahadıroğlu sıra İle Kranportör Baş MUhendisllği, Devlet Hava Meydanları Teknik MUdUrlüğü, PTT Bölge Baş MUdUrlUgU Teknik !»• ler MUdUrlUgU, Teknik Başmüdür Muavlnligi görevlerini yapmıştır. Bahadır Bahadıroğlu yeni görevlne başlamıstır. ••• Miüiyetçı lik Uzerlncıekı baskılan protesto ıçın blr Anayasa Mitingi düzenlemışler Tandoğan meydanında. Konuşmalar, yürüyUş ve Cemal GUrsel meydanı... Birden ortalık karışıyor.. Ellerinde sopalar, demir çubuklarla 150 200 kişilik blr grup, mitıngcı gençlere saldırıyor ve bUyük bir kavga çıkıyor. Toplum polisi araya glrtyor, yaralılar, yakalanaıüar.. Yakalanan 11 klşi içinde, önceki gün AtatUrk bulvarında Ankara Valisinln «klralık temizlik ekibi» ne emlr veren aynı adam da var. lrl yarı, pos oıyıkü ve fötr sapkalı.. O günlerde 4ü 45 yaslarında.. Aradan geçen bunca yıla rağmen şimdi de aynı cesametınl koruyabilmiş. 1968 yılının o soğuk şubat gününde rnitingci gençlere saldıranların basını çeken bu adam o gün yakalandıktan sonra kendisinl «Milllyetçı gençalerden biri olarak tanıtmış, iktidarda AP oldugu içln resmî kayıtlara da böylece geçmiştl. Okurlanmız belkl hatırlayacaklardır. Aynı günlerde bu adaının gazetemizde de, eli sopalı. toplum pulısleri arasında götürUlürken blr resml yaymlanmıştı. Yıl ytne 1968... AP Büyük KonKresl yapılıyor Ankara'da.. Salon anababa günü.. Görevliler salonda dUzeni sağlamak için koşuşturuyor. Sağa sola emlrler yağdırılıyor. Bunlann arasında bi risi var ki herkesln dlkkatini çekiyor. Göre batacak kadar iri yan. Pehlivan yapılı.. Yakasında «Kır at» rozeti. BUyUk bir «ayretle salorida düzenl sağlamaya oalışıyor. l n gövdesiyle koşturup duruyor.. Ve aradan 8 yıl sonra geçtlğlmlz gün aynı adam, yanl, gençlerin Anayasa Mitingini basan grubun içinde ve başında yer alan «milllyetçı genç» bu kere Ankara Vallal Durmuş Yalçın'ın nKi ralık temizlik ekibl»nin başında, bUyUk bir dddiyetle temizlik ışçisl kılığına sokulmuş 3 «alafranga» çöpçüye emirler verlyor, çevresine toplananlara yaptığı işln gerekçesini ve öneminı anlatıyor. Yani, «milllyetçı genç» bu defa da «grev kırıcı» rolUnde.. Blllyorsunuz, Ankara Temizlik tşçilerl blr süredir «Hak grevinnde.. Ay lardır maaşlarını alamıyor lar, Beledlyenln maaş ödeyecek parası yok, Çıipler birikml» so kaklarda. AtatUrk bulvan da aynı görüntüde. Ankara Valisi bunun Uzerine ekipler kurdu. ödUnç kamyonlar aldı çeşitli kurulu»lardan, adamlar da kiraladı ıkt.ıdarın partilerinden başlarında da bizlm meşhur «milliyetçi genç» bUyUk blr gayretle grev kırıcüığı yapıyor şimdi.. Bu adam kimdir, necldir? ö nemll değil.. önemli olan geçmiş te AP iktidarının, şimdi de yine başında AP'nin ve aynı Başbakanın bulunduğu MC İktidarının iş başında kalabilmek. gençleri, emekçlleri, lktidarları İçin zararsız hnle gotirmek amacıyla nelerden medet umduğu, kimlerden medet umduğudur? Bayıamın (BaşUrafı 1. Sayfada) Devlet Hastanesl'ne kaldınlmıştır. tzmit • Gölcük karayolu Uzerinde bir özel otomobil ile yolcu otobüsÜnUn çarpışması sonucu meydana gelen kazada da 6 klşi hayatını kaybetmlştlr. Bursa'dan tstanbul'a gitmekte olan 34 ND 535 plakalı özel otomobil Seyman mevkilnde hatalı bir sollama yapmca karşı yönden gelen 16 DR 274 plakalı yolcu otobüsU ile çarpışmıştır. Kazadan sonra otomobilde bulunenların cesetleri tanınmayacak hale gelmistlr. Kazada ölenlerden kimliklert «aptanabllen 5 kişi şunlardır: M. Ali Kopuz, Sabahat Kopuz, Fatrna Ağlamış, Hasan Ağlamış ve Selda BaştUrk. Izmlt Istanbul karayolundakl kazada İse aynı ailenin dört ferdi can vermlştir. 34 FS 222 plakalı özel otomobil Dertncn yakın lannda 06 HA 883 plakalı tankere çarpmıştır. Kaznda tstanbul Kabataş Llsesi MUdiir Muavinl Tamer önsal, eşi Karaküy GUmrük Yolcu Salonu MUdür Muavini Hefla önsal, çocukları özlem ile HUseyin önsal ölmüş lerdir. Bu kazada blr klşi de ağır şekilde yaralanmıştır. Ankara'da alkollü araç kullandığı saptanan Nazml BölUkbaşı da Mamak son durakta 22 yaşında kimliği belirlenemeyen bir kışinin ölümüne yol açmıştır. Keşan Malkara'da İse 22 AT 998 plakalı otomobfl aşırı sUrat nedeniyle traktöre bindirmiştir. Bu kazada otomobilde bulunan Azlne Kaner ölmllş, Uç kişl de ağır şekilde yaralanmıştır. Hkte ya da başka tilrlü sııç sayılan yazılann, resimlerin, afişlerin, kamu göreviyle ilgili kurumlarda, o arada eğitim kurum lannda da, Savcılar kendiliklerinden kovuşturma açmakla görevlldirler. Üstellk yalnız yazanlar, asanlar degll, bunlan derhal sildirmeyen, kaldırtmayan kurum yönetlcileri için de kovuşturma açmakla, ya da açılmas,inı lstemekle görevlidirler. (Türk Ceza Yasasının değiştlrilen 537. maridesi ve Ceza Muhakemesi UsulU Yasasının 153. maddesi). Görülüyor kl, savcılar belirli görevlerinl (yetkilerini degil, görevlerini) kendiliklerinden ve öcenle yerine getirseler, öğrenim kurumlarındakl pek çok sorun kendlliğlnden çözUleblleceğl gibi, kentlerimizin, kamu kuruluşlarımızın duvarlan da çlrkin ve kışkırtıcı resimlerden ve yazılar dan armdırılabilecektir. Savcıların demokratlk hukuk devletlnl ve can güvenliğini korumak bakımmdan ne kadar etkin olabileceklerine geçenlerde, bu kadar açık da değil, blr değinecek oldum, sayın Adalet Bakanı hemen tepkl gösterdi: «Savcıları kanunl vazifelerinln ifasında ve siyaset zeminine çekmeğe» kalkıştığımı öne sürdU. Oysa ben tam tersine siyasal nedenlerle savcıları yasal görevlerinl yapmaktan alıkoymaya kalkışanlara karşı bir görev çagnsında bulunuyordum.» Kıbus'la (Baştarafı 1. Sayfada) Başkanı Raul Denktaş, Anayasa Profesörü Orhan Aldıkaçtı, KTFD YUksek Mahkeme Başkan ve Uyelerinln de lzledlkleri semlne rin İlk gününde TUrk Ceza Hu kukunun tarthsel gellşlmı ile Ceza Hukukunun kaynaklarını anlatan Dönmezer, TUrk Ceza Yasasının yaşama kablliyetinin büyük olduğunu savunmuş. yass nın yaşama kabilıyetinl sUrdU ren unsurun hürriyetçi bir fel sefeden geldiğlni söylemiştir. Dönmezer konusması sırasında Devlet Güvenlik Mahkemelerinin yerındeliği yönünde görüşler le belirtmiştir. Kıbrıs Türk Federe Devlett YUksek Mahkeme Baskanınca Kıbrıs'a Denktaş'ın çağ rılısı olarak eşl İle blrlikte geldlği açıklanan Dönmezer, bu se minerde klşiler aleyhinde cürüm ler, ceza muhakemelerinde tanıklık ve muhakeme usUlleri Uzerlnde görüş belirtmiştir. Bu arada Pruf. Dönmezer. Prof. Aldıkaçtı, KTFD YUksex Mahkeme Başkanı Ertekun, YUK sek Mahkeme Yargıçları B.ıssav cı ve Kıbrıs TUrk Baro Başkanı Kıvanç Rıza'nın Tüık Ceza Hukuku konusunda yaptıklan çalış malarla iİRİll olarak eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl KUçUk, «Kıbrıs TUrk Toplumunun 2. Cihan Savaşıyla gömu len ceza kanunlannın nortlatılıp cezalandınlması glrişimlerlnde bulunulduğunu» yazmış, «Se çimlerden önce hazırlanıp millet vekillerinln önüne getirllmeyen cesaret edilemeyen Mussolinl ve Hitler Kanunlarını blr kere da ha tecrübe etmek isteyen bazı işgUzarlann bugUnlerde yeni ug raşlanna tamk olunduğunu» ile ri sürmüştur. Le Figaro'ya (Bastarafı 1. Sayfada) dlnde yapılan tUm banşçı glrlşimlerin sonuç vermediği ve Atina'nın Balkanlarla ilişkilerlni garantiledikten sonra Kıbrıs sorununa el attığı iddla edllmektedir. Türk Yunan illşkilerlndekl ge llşmeler hakkında baştanbaşa yan lışlorla dolu bu yazıda «SSCB Ue olan Saldırmazlık Paktı ile Amerlkan tarafsızlığından cesaret alan TUrkiye'nin Ege hava ve kıtu sahanlığında hak iddlaları polltikasım baslattığı» eklenmektedir. «Yunanlstan'ın bu durum karşısında silâhlanmak zorunda kaldığını» yazan Jean Delarnotte, Karamanlls'in Demlrel'e yaptığı önerilere ve Lahey Adalet Dlvanına başvurmasına değlnmekte, ancak ne Adalet Dlvanının Yu nan başvurusunu gerl çevlren son karanndan ne de GUvenlik Konseyinin tavsiyelerlnden söz etmektedir. Uios'ararası Bir deroeğe (Baştarafı 1. Sayfada) kel ve çağ dısı bir toplumu olusturma çabalarını İlk öğretimden itibaron başlattıgını gösteımektedir» demis ve özetle sunları söylemiştir: «Cumhuriyet'ın baslangıcından berl Ukokullarda bizlm çocuklarımızın övünçle ettiği andtn Atatürkle ilgili bölUmU kltaptan çıkarlmıştır. Bol miktarda bozkurt reslmleri kitabın önemli yer lerine konmuştur. Son günlerde ceplıenln, şöven, milliyetçl ve faaıst karan, TUrk toplumuna ilkokul çağmdakl çocuklardan başlıyarak en büyük kötuldğU yapmaktadır. Buna göz yuman hatta yardımcı olan Milll Eğltlm Baka (BaşUrafı 1. Sayfada) m ve oephe hUkUmetlnin Bışbaîlgililer, sös konusu mufettış kanı olmak Uzere, diğer sorumincelemelerinln sonucunda, derlulan yalnı» Türk milksti önün neklere mal tahsislerindeki yolde değil, tarih karşısında da, al ausluklann yüz milyonlarca liratından kalkamıyacak vebali yük yı geçtiğinln ortaya çıkarılacağı lenmişlerdir.» ^ nı belirtmektedirler. ^ nı reocı HORA, ÎSTJNYE'DE BAKIMA ALINDI Ege denlzlnde sismik araştırma çalışmalanm tamamlayan «MTA 8ismikl» (Hora) araştırma gemisi, bakım ve onarım için dUn tstanbul'a gelmiştir. Kge Denlzlnde 6 bölUmU kapsa yan sismik çahşmalannı tamamlayan cHora» sismik araştırma gemisi, önceki gün tzmir limanm dan îstanbul'a hareket ederek dUn saat 0.20'da tstinye'ye gelmis bakım ve onarım çalışmalannın yapılması için tstinye koyu na demir atmıstır. GümıükJerde