29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
t Ekonpmi Ekonomi ... Ekonomi Ekonomi ... Ekonoml Ekonomi <>•• Ekonomi Ekonomi ... Ekonomi Ekonoma ... Lira'mn satınalma gücü hızla düşüyor Uluç GÜRKAN SATINALMA GLCÜNDE İZLENEN AZALMA, PARAMIZIN ELDE on yıllarda tuketici fıvatlarında ızlenen artışlara baglı olarak, Türk lirası'nın satın alma gucunun Lâtın Amerıka ulkelenne yakın bir hızda duştuğu belırleniniştır. Fırst Natıonal Cıty Bank tarafından yapılan hesaplamalan göre, Turkıje 1975 jılında parasmın alım gucu dunya'da en yuksek oranda azalan yedıncı ulke olmuştur. Fıyat artışlarıyla ılgıh 1976 yıh verılerı, Turk lırası'nm satın alma gucundekı hızlı düşuşün bu yıl da surdüğunu gostermektedır. Turkıye geçinme endeksi yenne kullanılan Istanbul tüketıcı fıyatlarında meydana gelen yüzde 16,7'lik atış, paramızın yılm ılk yansı sonunda alım gucunun yuzde 14,3 oranında duştuğunu ortaya koymaktadır. Dünyanın en büyük bankalanndan olan ve Turkıye'de şube açabılmek içın çabalarını yoğunlaştırmıs bulunan Fırst Natıonal City Bank, 50 ülke parasının satın alma guçlerını konu alan blr arastırma yapmıştır. Bankanın aylık bültenlerlnde yayınlanan arastırmada, paralann alım güçlerindekl kayıplar tüketlcl ya da geçinme endekslerındel^ artıslara dayanılarak hesaplanmıştır. Buna göre, tüketıci fıyat endekslnl 100 puandan 115 puana çıkarak yüzde 15 oranında arttıgı bir ülkede paranın satın alma guctt yüzde 13 dolayında (100+115) , azalmış sayümaktadır. SAVRULACAK BıR DONÜS.ME TEHLıKESıNi TABLO: Paralann Satın Alma Gücü Kayıpları Para değerli endeksi (1964 100) Ülkeler: 1969 32 1 36 58 81 22 91 50 80 58 S META ORTAYA HALıNE KOYUYOR TıDık kayıp ( S ) 1974 () () 1 25 36 1 49 23 48 32 "64 "69 () 204 "69 'H 58,1 35,5 27,7 15,2 15,0 16,4 11,6 14,5 11,1 9,7 1975 79,5 46,8 46,3 33,6 31,6 22,3 20 8 19 9 19 5 18,9 TÜRKİYE, PARASININ ALIM GÜCÜ DÜNYADA EN YÜKSEK ORANDA AZALAN YEDİNCİ ÜLKE DURUMUNA GELDİ Ne var ki, para arzındakî artışın frenlenmesi ve flyat kontrollarına yonelinmesı cephe iktidannın «enflasyonist hovardalık» politikasına ters düşmektedir Para arzındakî artışm kontrol altına almması, oncellkle bu artısta en önemll paya sahlp olan kredi hacminın daraltılmâsını gerektirme ve vadesiz mevduat hesaplannın vadeliye donüştürülmesinl içermektedır Şıli Uruguay Arjantın Izlanda Brezılya TÜRKrYE Yugoslavya İrlanda Guney Kore tsraıl 41,1 18,3 10 3 42 26 2 12,9 43 1,9 10,4 () l'den az. Kaynak: First Nationa [ City Bank, «Mcnthly Economıc Letter».. TABLO 2 : TÜKETiCi FiYATLARI (% Değişiklik) Y ı 11ı k Ülkeler: ("62"72) 1973 20,6 11,4 14,0 10,8 8,3 12 aylık değişme 1975 49 1 14,7 21,2 17,0 11,5 165 1974 42,9 15,7 11,0 23,8 19 1 13,6 Mayıs"76 32,9 20,1 17,2 15,0 16,7 9,0 Haziran"76 (x) 32 3 19 6 16,7 16,7 16,5 tzlanda 11.9 7,1 îspanya 5,1 Yeni Zelanda 86 TÜRKÎYE 4,3 îtalya OECD ortalaması 3,9 8,0 (x) Haztnuı 1978 rakamlan yabancı basında çıkan resmi düzenlenmistir. Kaynak: OECD, «Economıc Outlook», Temmuz, 1976. açıklamalara göre Mevduat hacminde kaydedilen gerileme, bankalarm ikramiye dağıtma yasağmm kalkmasma yolaçtı • İKRAMıYE DAGITIMININ KALDIRILMASINDAN SONRA HıSSE SENETLERı ıLE TAHVıL RYASASINDA GERÇEKLEJMEDi UMUT EDiLEN CANLANMA 1976Mayıs 1975Arabk Tasarruf Mevduatı: Vadesız Vadeli 82.3 52 0 303 305 17 7 130.5 82.» 52 7 301 321 17.4 132.6 degisira 06 13 07 5.1 1.7 1.8 Ticari Diğer Toplam Mevduat : Kenan MORTAN aliye Bakanlığının Turkıye Bankalar Blrliğuıın onensı üzenne bankalann jemden ikramiye dağıtmalarına karar vermesı, mevduatlann ıkranııyelerden buyük olçude etkılendığıni ortaya koymaktadır. 1975 yılı sonunda 132 mılyar olan toplam mevduatın, 1976 yılı mayıs ayı ıçınde 130 mılyar lıraya düşmesı ve bu arada mevduatlar ıçmde ozellıkle ticari ve vadesız mev duatın duşuş gostermış olması, mevduat ikramiye kredı üçlusunun işleyışı konusunda bazı gozlemlen de beraberinde getırmektedır. M Geçen yılm sonunda bankalara yenl bir nlt». lik kazandınlacağı gerekçesıyle Maliye Bakanlığl tarafından ikramiye dağıtmalan yasaklanan bankalann, yenı atılımlara rağmen mevduat sağlama yolunda gerileme kaydettıklen gorulmektedır. 1976 yılının mayıs ayı sonu itıbanyle sağlanan rakamiar, bu conuda bazı ıpuçları vermektedır. y l 75 ar?hk ayı sonunda 132 mılyar olan mevduat hacmi, mayıs ayı sonunda 130 mılyar lıraya düşmuştur. Yüzde itibarıyle düşüş yüzde 1,6 olmaktadır. Ancak bu mevduatın alt kesimler itıbariyle incelenmesınde yenl gozlemlenn yapılabılmesmı mum kun kılmaktadır. Bunlann ıçınde bankalann en geniş fon kaynağı durumunda olan tasarruf mevduatında vadesız mevduatların artış göstermesi bır yana, duşüş gorulmektedır Buna gore, 52,7 mılyar lıra olan vadesiz mevduat, mayıs ayı sonunda 700 mılyon lira düşerek 52 mılyar lira duzeyınde kalmıştır. Mayıs ayı içınde henüz destekleme alımlarına < r Tiası npdenıyıe mevduatların bir durgunluk içinde olduğu dikkatten kaçmamaktadır Ancak mevduat konusundaki ana gostergeler dışmdaki bazı olgular yenıden ikramiye karannın genış olçüde yenl tasarruf yaratılmasını amaçladığını kanıtlamaktadır. 1969'A KADAR « Pırst Natıonal Clty Bank'ın araştırmasında, 1975 yüı içinde parasının alım gücü en fazla dUşmüs görunen 10 ülkenln durumu Tablo l'de gösterilmistir. Tablonun lncelenmesl, 19641969 yülannda Türk llrasının alım gücünün yüzde 1,9 glbl lmal edilebdir blr hızda azaldığuu ortaya koymaktadır. Böylece Turkıye, 1969 yılına kadar kısa Bdı OECD olan Ekonomık Işblrlığl ve Kalkınma Teşkılâb Uyelerl arasında parası en az fcayba uğrayan Ulke olmuştur. , Ancak, TUrk Larası'nın alım gücünun düsmesi 2969 yılından sonra giderek hızlanmıs ve 1975 yılında yüzde 20,8 gıbl çok büyuk blr yüksekliğe ulaşmıstır. Bunun »onunda Türklye, OECD ülkeleri arasında Izlanda'dan sonra parası en fazla kayba uğrayan lMncl ülke olurken, 50 ülke arasında da yedinci sırada yer almıştır. Bu olumsuz gellsme, son yıllarda Türklye'de tüketlcl fiyatlannın hızlı blr artıs egillmine girmesmden kaynaklanmaktadır. Tablo 2'de OECD ülkelert arasında fıyat artışlannın genel ortalamanın Uzerlnda olduğu beş Ulke ile ilgill bılgiler verılmıştir. Tabloda, 1976 yılında fıyatların başlangıçta Türkiye'den hızlı arttıgı Italya, Yenl Zelanda, Ispanya ve îzlanda'da enflasyonun hazlran ayı ltlbariyle yavaşlatıldığı. buna karşılık Türklye'de flyat tırmanmasının sürdüğü gdzlenmektedir. Yılm ük yansı «onundakl yüzde 16,7 oranmdakl fiyat artışı, Türk Llrası'nın satın alm» gücünde yenlden yüzde 14,3 oramnda bir kaybı Ifade ©tmektedır. Türk Lirası'nın satın alma gücunde meydana gelen azalmayla ilgill bütün bu rakamlar, paramızın elde savrulacak bir meta haline ddnüşme tehlıkesini vurgulamaktadır. Bu durum, ekonomık gehşmemizi bütunuvle felce uğratabileeeği gıbı, Turk parasının dışa karş 1 korunma>!inı da olanaksız kılabılecektır KREDİ MUSLUKLARI •* T özel kesımın genls capta yararlandıgı kredi musluklannm kısılması MC tktıdarının dajand^ğı bu «seslı çogunluk^ca afaroz edılmesiru göze almak anlamını taşıyacaktır Işçı, koylü ve memur gelırlerinln fıyat artışlarını çok geriden kovaladığı ulkemızde, bır gün sonrası içın tasarruf edılen üç beş kuruşun vadeli olarak bağlanması lse «sessiz çoğunluk»ca yaşam koşullannm güvenceye kavuşturulmasına bağhdır. Boylece, her ıkı onlem de MC Iktıdan ıçın çıkmaz yol niteligi tasımaktadır MC fıyat artışlanna ve paranın satın alma gücünün erimeslne karşı onlemi, yüz mılyonlarca 1 lıra açık veren kamu ıktısadl teşebbuslennın urettıği mal ve hızmetlenn fiyatlannı sun'i olarak düşuk tutmak olmaktadır Yalnız bunun bedell de, mılyarlarca lıralık açığın . Butçe'nin olanaklan çok sınırlı olduğuna gore para basarak karşüanması, yanl sonuçta enflasyonun küreklenmesıdır özel sektor zamlanna karşı ise hukumet sılahsızdır Ancak, gumruksüz ıthalat, teşvik tedbırlermı kısma, vergılerle cezalandırma gıbi dolaylı önlemlerle ortaya çıkabılmektedır onlemlerle ortaja çıkılabılmektedır Ancak, ozel kesım gorunuşte bu dolaylı orüemlere boyun eğse büe, her zaman malını en yüksek fıyata satabılmektedır. Fabrıka demır ve çimento fiyatınuı saptanmasına rağmen, bazen fabnkanın da oncülügüyle bu mallann resmı fabnka fıyatmm ıkı katına satıldığı bılınmektedır Bu olay, sanayıcınin pazarlamacasının da çogu kez kendısı ya da kendi kuruluşu olmasından doğmaktadır. • GEÇEN YILIN SONUNDA SONUNDA DE 130 MıLYARA 132 MilYAR UDÜJEREK YÜZ HiSSE SENETIERİ PiYASASI DURGUN... tkramıye dağıtımının yasaklanmasıyl» ekonomık çevreler, sağlıksız da olsa yeni bır yonelım alanımn hisse senetlerı yasası olacağım one sürmekteydıler. Ancak hlsse senetlen piyasası konusunda indeks duzenleyen bütun kuruluşlann gostergelerı, bunun aksı bır gelışımı ortaya koymaktadır, örnegın, Ekonomık Yorumlar Dergisinin Indeksı ıçındekı 45 kuruluşu, satış değerlerı esas almarak yapılan endekslemede, ocaknısan ayları içınde bir değer değışımı olmadan 1975 yılının 100 puan üzennden 102 puanda kaldığı gorulmektedır. Bu durumda ış çevrelerının fon gerekslnmelerı buyuk olçude Merkez Bankası kaynakları zorlanarak gıdenlmeye başlanmıştır Buarada geçen yılın «kurtarıcı değneğı» olan Dovıze Çevrılebılır Mevduat Hesapları bu vıl bır gelışım gostermemis, bu arada Merkez Bankasının reeskont oranlan üzermde yaptığı değışıme rağmen Turkıye Odalar Bırlığı geçtıgımiz hafta içınde Maliye Bakanlığına nakıt fon sıkıntısı çekıldığı yolunda bir rapor hazırlayarak sunmuştur, RA OLAN MEVDUAT HACMi MAYIS 1976 16 ORANINDA GERıLEDi ANKARA, (CUMHURİYET RÜR05U) anayileşmernn bir ölçüsü olarak kabul edılen ünalat sanayiine yapılan yatırımlar içinde ozel kesımın gorece olarak gıda sanayiıne yatınm yaptığı saptanmıştır Demir, çelık, maklna imalatı, tarım alet ve makınaları, elektnk maklnaian gibi sanayilesmenln slmgesi olarak bılınen yatınmlar yerıne ozel keslmın daha çok gıda sanayunı yeğ tutması, gıda sanayiinde kar oranlarırun yüksek, yatırım malıyetınin duşük ve yatırımın hemen hemen rısksiz olusuna baglanmaktadır. Emisyon hacmi rekor düzeyde DÖViZ MEVCUTIARI TEMMUZ AYI ıÇıNDE 128 MiLYON DOLAR AZALDI; TtTRKıYE GEÇEN YIL İTHAL ETMEOiĞf BUĞDAY NEDENıYLE BU YIL DUNYA PıYASALARINA BUGDAY SATAMIYOR VE DE DOVıZ KREDıSi SAĞLAYAMIYOR. S MERKEZ BANKASI HAFTALIK DURUMU (Milyon TL. Rezervler Milyon Dolar) A KT t F : Altın ve donz meveudu . ... Kamu kesıraı kredıleri . .. özel kesım kredıleri T a n m kesımı kredılen Dığer aktıfler <DÇM karş ) Toplam : P AS t F: Emıs\on Do\ ız borçları (knv ) .... M B mevduatı Mevduat munzam karşılıklan Dığer pasıfler (DÇM karş ) . Brut aovız rezervı . . . . Net dovız r e z e m 36 724 807 25/7/1875 (Geçen yıl) 16 536 39 546 6269 16 100 19 108 97 552 31/12/1975 (Yıl sonu) 15 721 39 592 9 196 16 898 40 474 121854 2S/6/1976 (Geçen ay) 14116 52178 12 830 14 362 47 057 140 543 30/1/1916 (Son haıta) 14 038 62.227 13 246 15 753 48 267 153 531 • UCUZ MAÜYETLE GEHiŞ KAYNAKLAR.. İkramiye dağıtılmaması yolundaki karar, me? duat cephesındekı bu değışımlerı yaratırken, ıkramıyelenn malıyetlermuı son derece duşük oldu ğu olgusunu da kanıtlamaktadır. Buna gore, 1976 yılı ıçınde toplamı 39 olan bankalann tasarrufu teşvık ikramıyelerı toplamı 162 mılyon lıradır. Buna gore bır Dankanın ortalama olarak dağıttıgı ikramiye 4 mılyon lıranın bıra» üzermaeaır Boylece bankalar çok duşük bir malije*le mevduat saglayara* banka kredılerıne yoneltme olanağı bulmaktadırlar. Bu durumda, az gelışmış ülkelerde kredı, ikramiye ve mevduat. üçlusunun bır butununu bırer saç ayaklan olduklan anlaşılmaktadır. DPT tarafından hazırlanan rapora göre, 1975 yılında tarım, madencılık, ımalat, enerjı, ulaştırma ve turızm sektorlerınde ozel kesım toplam 567 proje sunmuştur. 567 projenın 421'ı ımalât sanayıınde, 105"l de ulaştırma sektorunde gerçekleştınlmek ıstenmektedlr. Ancak, programlanmış olan bu projelerın gerçekleştınlmesl ıçuı toplam 12 5 mılyar lıralık kredıye ve toplam 114 mılyar lıralık dış paraya ıhtl yaç bulunmaktadır. Dığer bır deyımle, bu projelerın gerçekleşmesi şu anda nereden sağlanacağı bılinmeyen 23 9 milyar lıraya ba*lıdır. Bu miktarın dışmda, anılan projelerden 484'ü içln de 7 6 mılyar liralık gümrUk bagısüclıgı uygulanması ön gbrülmektedır DPT araştırmasma göre, 1975 yılında teşvık belgesi alan bu 567 projeden toplam sabıt sermaye yatınmlarının yüzde 83'U imalât sanayiinde, yüzde 13 2'sı de ulaştırma sektöründe gerçekleştırılmek Istenmektedlr Toplam yatınmlar içinde İmalât sana yiinın yennin görece olarak çok yüksek G eçtığımız temmuz ayı içinde Merkez Bankası, ekonomık konjonktürü etkilemek bakunmdan oldukça etkılı gorunmuştur Errusj on hacmi 6 8 mılyar lıra arttırılırken, dovız meicdtlanmız artan çok kısa vadeli dovız borçlanmaları nedenıyle 128 mılyon dolar azalmıştır Dovız mevcutları, krıtık talepleri karşılamak ıçın 750 mılyon dolar düzeyınde tutulmaya çalışılırken, ıthal taleplerı, ya akredıtıfı açtırılarak dovız borçlanması haline getırılmış, ya da kuverturlerı gonderılmej en ıthalat akredıtıflerı halınde borçlu hesaplarda tutulmuştur. 40 938 760 •1480 910 5 988 22 919 31 114 1 103,1 446,5 8502 28 425 43 229 1007,2 1081,6 9022 31204 57 927 843,7 1 867,0 48 428 2 873 2 873 31082 62 075 716,1 2 151,5 DONEMİ Turkıye'mn DEM'tREL'i DOGRULAMIYOR Dovız darboğazuıın bunalıma dönüştuğu temmuz ayı ıçınde MC iktidannın büyuk umutlarla bekledığı 150 mılyon dolar tutanndakı DÇM dövız kredısı bir türlü gelmemıştır Bu 150 milyon dolarlık dovız kredısının öyküsü gerçekte, Avrupa Para Piyasası'na gırdıgunlzi ovünçle açıklayan Başbakan Süleyman Demırel'ı hıç de doğnılamamaktadır. Aksıne, bu t ü r kısa vadeli dovız kredılerının Turkıye'nın gelecegml nasıl ıpotek altına aldığını gostermektedır. PARA ARZINDAKi ARTIŞ * Pırst Natıonal Cıty Bank, hızlı fıyat artışlanna bağlı olarak parasının satm alım gücu yüksek oranda düşen ülkelerde, para arzmdaki artışın durdurulması gerektığım belırtmektedır. Bankanın arastırmasında, tedavuldekı banknotlar ile bankalardakı vadesız mevduat hesaplan olarak tanımlanan para arzındakî artışın kontrol altma almması halmde, enflasyonun bir ile uç yıl ıçınde yavaşla^acaŞı kaydedilmekte ve «Para arzındakî artışlar, gerekh olanlar dışmdakı mal ve hızmetler ıçın sun'ı talep yaratmaktadır» denılmektedır Para arzındakî artışın frenlenmesmın fivpt artışlannın vavaşlatılmasında etkın bir on]pm olacağı Tufkıye'de de ekonomıstler tarafından kabul edı l r nektedır. Gercekten de bır yandan banknot matbaalan tam kapasıtejle çalış*ınlıp pıyasaya mılvarlarca lıra akıtıhrken, fıyatların istıkrara kavuşturulması boş bır çaba olmaktadır Bu korukle vançın soMurmeye gıtmeve benzemekte ve basrnsız kalmaya mahkuır gorunmektedır ÖZEL KESiM YATIRIMLARI GIDA SANAYİİNDE YOĞUNLUK KAZANIYOR blr orana yükselmlş olması, Cephe Hükumetınce «sanayllesmenın artması» yonunde propagandaya yol açarken, bu «sanayıleşmenuı» gerçekte gıda sanayıleşmesıyle eş olduğu saptanmıştır. imalât sanayiinde ozel kesımın toplam 421 projesı bulunmakta ve bunun 130 tanesı (dığer bır deyımle yuzde 30 u) gıda sanayiıne ılışkın bulunmaktadır. özel kesımın gerçek bır «sanayıleşme hamlesını» vurgulayacak olan demır çelıkte 2, tanm alet ve makınalarında 9, makına ımalâtmda 18, elektrık makmalarında 17 proje vardır Özel kesım yatırımlarında gıda sanayunden sonra, ıkıncı sırayı 49 proje ile taşıt araçları, uçuncu sırayı 47 proje ile dokuma gıyım, dorduncu sırayı 35 proje ile madenı eşya, beşmcı sırayı 23 proje ile pısmış kıl ve çımento almaktadır. îmalat sanayıının alt dalları arasındakı bu sıralamada 1974 ve 1975 yılları karşılaştırıldığında gıda sanayıındekı sıçrama açıkça gorulmektedır îmaiât sanavıı ıçınde gıda sanayıı yatırımlannın payı 1974 yılında yuzde 8 8 ıken, bu oran 1975 vılında yuzde 18 7'ye, 1976 yılında da yuzde 30 8'e vukseimıştır. Yıne DPT araştırmasmdan edmılen bılgne gore, ozel kesım yatınmlarının an cak yuzde ellısi programlandıklan vıl içinde hızmete gırmekte projelerın gecık mesı fıjat artışlanna yol açmaktadır. ıyıce azaldığı şu gunlerde, dış fınansman kuruluşlannın ve trostlenmn tutumlan, bu tur dovız borçlarının bır ulkenın geleceğım ıpotek altına ald'gı jargısını kamtlayıcı mtelıkte olmaktadır. Şımdı Merkez Bankası nın yenı başkanı'nın Amerıka'ya giderek bu kredının ne kadarını kurtaracagı uzerınde hesaplar yapılmaktadır dovız mevcutlannın M R E BANKASI KAYNAGI EKZ Temmuz ayı içinde, ıç para ıhtıyacmın karşılanmasmda ıse Merkez Bankası kaynaklan alabıldığıne kullanılmıştır Merkez Bankası, temmuz ayında 12 mılyar lıraya yakın kredi vermıştır Bunun 10,1 mılyar lırası kamu kesımıne açılmıştır. Kamu kesımı bu kredının 4 5 mılyar lırasını hububat mubayaası ıçın kullanmıştır. 4 milyar lıra Hazıne tarafından kamu kuruluşlannın daha çok carı gıderlen ve destekleme alımlan stok fınansmam ıçın harcanmıştır 1^ mılyar lıra ıse Devlet Yatırım Bankası'nca yatınm fuıansmanı ıçın alınmıştır. MALiYE BAKANİNIN SİKINTISI Kamu kesimine buyuk oranda kredi açıldığı temmuz ayı (Devamı 9. Sayfada) Bankalann yakın bır zamanda tekrar İkramiye dağıtmalan konusunda yenı bır geçış surecme gınleceğı ekonomık çevrelens belırtılmektedır Buna gore, tasarruf bankacüığından yatırım bankacılığına geçılmesmden once bankaclık sektorunde yenı fuzyon hareketlerının olma^ı soz konusundur Bu arada daha once tavanı 100 bın lira olan ıkramıveler 250 bın lıraya yuksel'ı lırken ıkramıyelenn bellı bır oranının devlet tahvılıne yatırılması onerılmektedır Boylece bankacılık sektorunun ozel kesım yanında kamu <esımıne kısmen fon yaratması olanağı yaratılmaktadır. B.LİMSEL ARAŞTIRMACILIK VE TÜRKİYE SAKAYiLEJME VE TURKiYE OZLEM OZGUR GERÇEK YAYINEVı, MART 1976 272 s. 25 TL Atillâ AKSOT f A C A ^ r Türkiye'si tüm toplumsal bilMhlllımlerde olduğu gıbl ekonomi pow v w sozlü kürsülerde arastırmacı, «Jurı bu tezı geçırmez, sen kendıne daha suya sabuna dokunmayan bır tez seç« dıye baştan uvarılır Eğer arastırmacı tez konusunu ozgürce seçme olanağı bulmuşsa, bu kez de konuya ilişkın hıç bır bılgısı ve ılgısi olmayan j u n uyelennın olumsuî ojlanyla kurban edılmekten kurtulamaz. Helî hele 12 Mart gibı blr donem yaşanıyorsa bunun dışmda kalan ornekler bır elın parmaklsn kadar azdır. Tabil bütun bunlardan sonra msanın, özerk araştırma kurumlarının gereklılığı gibi seylerden soz etmeye dılı varmıyor. Bir başkp nesnel neden de yayıncüann telif hakkıyla geçinebilmeniz hemen hemen olanak dışı. Tabı bunun istısnâıan var. Ama bunlar ıstısnâ olarak kaldığı surece çalışmalaruı onemlı bır gelışme gostermesıne de olanak yok Öznel nedenlere gelınce, 601arm sıyasal hareketlılıği arasmda ılerıci aydınlar bıle zaten zahmeth bır uğraş olan teonk çalışma ve bilımsel araştırma gereklılığını bütünüyle yadsıdılar. Aynca var olan tezlerden bırını, hem de hıç bır eleştırı suzgecine tâbı tutmaksızın benımseme eğılımlerı de bu tezlerı daha doğustan kısır kalmaya mahkum etti. Butün bunlara 12 Mart doneminin ve bu açıdan ondan hıç de asağı kalmayan MC iktldarmın duşünsel hayatımıza getirdıği baskıları ve son ikı yıldır yayımcılığm geçirmekte olduğu ekonomık bunalupı da eklersek, kısırlık hıç de şaşırtıcı olmaz Boylesıne bır donemde eksıksız çalışmalar beklemek anlamsız Bıraz derll toplu kapsamıru ıyı belırlemış, oğretıcı her çalışmayı olumlu karşılamak gerek Özlem Özgur'un Sanayıleşme ve Turkıye adlı kıtabı da bu açıdan değerlendırılmelı Şu nu da hemen belırtmelıyız kı, Özlem özgur'un bu son araştırması, aynı konuda sayılabılecek bırıncı çalışması, Turkıye'de Kapıtalızmm Gelışmesı'nden çok daha az teonk hatalar tasıyor Kı'ap beş bolume ayrılmış îlk ıkı bolum de araştırmanuı jontemının ve burjuva yaklaşımlarm eleştınlmesının yanısıra, gerl kalmış ülkelere yenı somurgecılık ustune teorıK bılgıler ve sayısal gostergeler yer alıyor Çalışmanuı bılımsel açıdan en zayıf yonlerı de bunlar zaten Zavıflık ıkı yonde belırgın. Bınn cısı Özlem Özgur, orneguı mıllı gelır artışlarım kalkuımanın en temel gostergesı olarak kabul eden burjuia yaklaşımları açıkça karşısına almakla bırhkte, kendı benımsedıği yontemi gereğı gıbı formule edemıyor Faşka bır deyışle, gerı kalmışlık gerçeğınl dunya kapıtalızmının gelışme yasalan ve eğılımleri açısından açıklayamıj or îkıncısi ıse, Özlem Özgur'un bağımlılık ilışkısınl çok katı bır biçımde değerlendırmesinden kaynaklanii or Gen kalmış ulkelerın sannvıleşememelennı tarıhsel nedenlere bağlamakla, sorunun onemlı bır janına ışık tutuyor ama, bugun artık bu soru aşılmış durumda Gundemde olan, gerçekleşebılmış sanayıleşmemn ırdelenmesı, bunun uluslararası ışbolumu açısından yorumlanması Daha sonrakı bolumler, sırasıyla Osmanlj toplum yapısı, Cumhurıyet Turkıyesi ve Turkıye yapım (ımalat) sanayıı uzenne. ozellıkle son bolumdeki ıstatıstıkler kutlanacak zengınlıkte Ayrıca Türklye yapım sanayıının gehşımi ve karşı karşıya bulunduğu yapısal sorunlar enıne boyuna ışlenmış Kanımca çalışmanın aa olumla yanlan da bunlar Özlem Ozgur tum araştırması boyunca kanıtlamaya çalıştıgı tezı şoyle dıle getırıyor «Turkıye ve gerı kalmış ulkelerdekı uygulamalar, salt kapıtalızmm çağımızda sanajıleşme sorunlarını çozmede yetersızhğını ortaya kovmakla kalmıvoı avnı zamanda gen kalmış ulkelerın her yonden dunva empeTalıst sıstemı ne bağımlı kılııımasına neden oluyor Turkıye'de de boyle oldu • (s 272) Bu vargının ıtıraz edılecek yanı yok Ancak Özlem Özgur'un çozum onerısı olarak getirdıği «Antı tekslcı» ve «Kapıtalıst olmavan yoldan kalk'nma» stratejısı, yenıden onemlı sıyasal uzantılan olan bır tartışmaya kaynak olabılecek mtelıkte gorunuyor. BUGDAYOA DURUM Durum ozetle şoyledir 1974 yılında Bülent Ecevıt Hukümeti zamanında ithalıne karar verilen 1,5 milyon tonluk buğdayın, daha sonra MC Iktldannda ıyı bır hasat yıll nedenıyle sadece 500 bın tonluk bakıye ithalatı yapılmıştır Buna karşı dava açan ıhracatçı fırma davayı kazanmış ve Turkıye 704 mılyon lıralık tazmınat odejneye mahkum olmuştur Bu tazmmatı bugune dek odemeyen Turkıje dunya pıyasalarına bu yılkı buğday fazlasmı satmak ıçın ıhale açmışsa da hıç bır alıcı bulamam'«tır Aynı tarihlerde Malıve Bakanlığı'nın buvuk çabalanyla saglanmasına çalısılan 150 mılvon dolarlık DÇM dövız kredisı de durmuştur FİYAT KONTRCLLERi Turkıye de ekonomıstler aynca, devamlı enflasyonıst baskı altında bulunan pıyasa mekanızmasının çok kotu işledığı, karaborsa ve spekulasjonun yaygın bulunduğu ulkemızde, fıyat kontrollarının da kaçmılmaz bır ekonomık zonınluluk olduğunu behrtmektedırler Ancak, bu kontrolların başlı basına bır sılah olarak değıl alınması zorunlu ekonomık onlemlerın btr yardımcısı bıçımmde düsunulrrıesı uzerınde durmaktadırlar. GERÇEK HEDİR! Olayın ardındaki gerçek ıse şudur Dunya buğday trostlerı, sozleşmesını yenne getırmeven Turkıye'yı, ıçınde bulunduğu dovız darboğazını da zorlamaktadırlar. Pazarlık, ya geçen yılın tazmınatınır odenmesı, ya da yenne tazmmat olarak buğday venlmesı bıçımında surdurulmektedır Ancak o zaman ovunerek ıçıne gırdığımız Avrupa Para Pıyasaları bıze dovız kredisl verecektır. p o l ı t ı k t e de ozgun, bılımsel ve yaratıcı calışmalara tanık olmuştu Ozellıkle Osmanlı toplum yapısı, yarı somurgeleşme surecı ve jurdumuzun kapıtaUstleşme tarhi bu don B moe bır dızı araştırmanm konularmı oluşturdular Bu donemı, duşünsel gehşımımızde bır «devrım» aşaması olarak nıtelemek, gerçegı pek abartmak olmayacaktır. Aslmda bu çalı>malann, konularında son sozü soylemek yerıne daha ılerkı çalışmalara bır teonk anahtar, bır yontemsel gmş sağlama denem°lerınden ote bır amaçları yoktu Bır başka açıdan bunlan, sıjasal perspektıfımızı bılımsel modellere oturtma gınşımlen olarak da nıtelemek mumkündılr Butun bu araştırmaların getırmış olduğu kulturel zengmlığı kısa su'e de tükettık, hem de hıçbırını bır adım ılen gotürme çabası gostermeden. Bunun nesnel ve oznel temellerı meydanda Egıt.ın sıstemımız, bugunku yapısıyla, bırakm bu tur çalışmalara olanak sağlamayı, bunları arıkça engellıyor, kosteklıyor bıle Hıç unıversıt°lerımızde doktora, doçentl'k ya da herhangı başka blr tez çalışmasını bu tur konularda \ermeye çalışan bır araştırmacının dramma tenık oldunuz m u ' . Aslında engellemeler daha tez konusunun saptanmasmda başlar Kuru'u duzenın su ya da bu bıçımde bır eleştırısm ıçerecek konu va baştan «bılıms j l değıU gerekçesıyle reddedılır, ya da daha açık
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle