Katalog

İTALYA'DA YENiDEN SEÇiME GiDiLEBiLECEĞi BELiRTiLiYOR KOMÜNİSTLERİN HEDEFİ YASALÇALIŞMA YAPABiLMEK M R OMA Italya'da Sosyalist Parti'den sonra, Sosyal Demokrat Parti'nın de Komünıst Parti'nin katılmad.ğî btr hükümeti desteklemeyeceğini açıkladıgı bıldiriimektedır. Gozlemcıler Sosyal Demokrat Parti'nın bu açıklamasmdan sonra yeni bır erken seçime gidilebılecegıni belırrmişlerdır. fından istifası reddedilen eski cumhurbaskaruaAlman Süddeutsche Zeitung'da yer alan bir habere göre Sosyal Demokrat Parti, aidıgı ağır seçım yenilgisinin srdından Sosyalist Parti'ye yaklaşma çabası îçinde görülmektedir. Seçim sonuçlannın alınmasındah hemen sonra lstıfa eden, aacak parti yetkili kurallan tara tanımlanmaması gerektiğini de sözlerine eklemıstır. Aldo Moro hükümetıne sağladığı destegi çekerei seçımlerın erkene almmasına neden olan Sosyalıst Parti de, seçim yenilgisinin ardından yaptığı açıklamada. komünıstlerin katılmadığı bır hukümeti desteklemeyeceğini bildirmıştı. 1963 yıimdan bu yana kurulan her hükümete iç va da dış destek sağlayan Sosvalist Partı, komunistlenn son yıllarda sağladıgı oy artışı karşısında tutumunu değıştirerek, komünistlerin de yönetimde söz sahibi olrcalannı istemışti. Ote yanda Hıristiyan Demokrat Parti yet Sosyal • SOSYALİST PARTİ'NİN ARDINDAN SOSYAL DEMOKRATLARİN DA. Demokrat «KOMUNİSTLERİN KATILMAYACA61 HUKÜMETİ DE5ÎEKLEMEYECEKParti de LERI> YOLUNOAKİ AÇIKLAMALAKomünist Rl. HIRİSTİYAN DEMOKRAT PARTİ'YI YENİ KARARIAR ALMAYA Parti'nin YÖNELTECEK BİR GELİJME OLAhükümete RAK YORUMLANIYOR. KOMÜNıST YETKiLıLER BUNALIMDAN ÇIKILkatılmasını MASI İÇİN KENDiLER.NiN DE KATILACAĞI GENiŞ TABANLI BiR istedi ve KOAUSYON ÖNGÖRÜYOR. yönetimde sorumluluk almasını önerdi ADRtD îspanya'da Demokratık Işbirliği adS alrında bırleşen sol p3rtiler arasında ülkerun yonetım biçimi ve komünist partimn yasa dışı durumunu sürdüren yenı partiler yasası konulannda gorüş ayrıİJklannm ortaya çıktıgı t bildirilmelc edir. İngiltere'de yayînlanan haftalık «The Economist» dergisinin d'.s olarlarla ileill «Foreism Repor^» adlı ekinde yer alan bir yazıda. 197i> yıh başlannda Demokratık Platform ve Demokratık Cunta ad'.an altında kurulan. Pranco'nun ölümünden sonra ise Demokratik Işbirliği adı altında birleşen Ispanyol solunun içindeki bölünmelerin, bu cephenin üderi olan Antorao Garcıa Trevijano'mm tutuklanmasıyla başladığı belirtilmektedır. Trevijano, Demokratık îsbirlıği tarsiından geçtıgimiz n'san ayında yayînlanan ve ulkenın monarşıyle yönetilmesine karşı çıkan bir bıldiri nedeniyle tutuklarirrustı. Haberde orgüt içindeki bölünmenin. Treviiano'nun birleştirici kişiliğinm yokluğu nedeniyle başladığı ve yeni örgütlenme yasası nedeniyle de. örgüte bağlı siyasal şfiuplar ve vasa dışı partiler arasmdaki görus 2ynlıklarının arttığı bıldirilmektedir. «FOREİGN REPORT.A GÖRE DEMOKRATİK İŞBİRLİĞI iÇiNDEKi GORÜŞ AYRILIKLARI, SOSYAÜSTLERLE HIRİSTİYAN DEMOKRATLARIN, KOMÜNİST PARTİ ÜZERİNDEKİ YASAĞI SÜRDÜREN YENİ ORGÜTLENME YASASINI KABUL ETMELERİYLE BAJLADI. KOMÜNİST PARTI'YE YAKINLIĞI BİLİNEN KtJÇÜK SOSYALİST HALK PARTİSİNİN DE YENİ YASAYI BENİMSEMESİNE. KOMÛNISTLERİN TUTUM DEĞİŞTİRME5İNİN YOL AÇTIĞI ÖNE SÜRÜIÜYOR; BAZI KOMÛNISTLERİN BU PARTİYE KAYDOLDUKLARI BİLDİRİLİYOR. Komünist Hareket Partisi, Trabajadores Devrimci gıbı sol uçtakı örgutlerle, komünist eğilimli «İşçı Komısyonları»na kalmış'ır Hatta yeni serbest bırakılal Demokratik işbirliği Lideri Trevijano, siyasa! tutuklulann serbest bırakılmasım sağlamak amacıyla düzenlenen «af haftasr> için Komünist Parti'nın de deste£inı saflamak ıçın yoğun çaba harcamak zorunda kalmıştır. OROÜTLENME YASASI Yeni örgütlenme yasasınm. Demokratık İşbirligi jç'nde su sıraîardaki görüş aynlıklarının odak noktasım oluşturdugunu belirten «Foreign Report», Sosyalist İsçı Partisi ve Hıristiyan Demokrat Parti'nin, komünıstlerin faaliyetlerini yasaklayan bu yasanm uyeulanmasından yana oldukterını kaydetmektpdir. Ancak örgüt içindeki difeer siyasal gruplar, Komünist Parti'ji vasakladığı ve Franoo rejiminin temel yasalarına paralel hükümler taşıdığı için yeni ör?üt!enme yasasına kesirJıkie karşı çıkmaktadırlar. fspanya'da Komünist Partinin yasallaşması sorunu, muhalefet cephesi içinde görüş ayrıhğına yolaçtı Sosyalist Halk Partisf, Sos>alıst îsçı Partisi'nin bu konudaki karanna uyma ve yenı örgütlenme yasasına kars: çıkmamaya kaıar vermiştir. Tıemo Galvan'ın lideriigindski Sosyalist Halk Partisi. Demokratik İşbırlifci içinde Sosyalist Işçi Partisi'nin vanı sıra en etkin sosyalist gmptur. Galvan'ın partisindeki bu ani Rörüş değişiklığinde Komünist Parti'nin etkin olduğu belirtilmektedır. Vanı Sosyaiısi Helk Partisi'nin komünistleri yasa dısı kabul eden yeni örgütlenme yasasına evet Ispanva Sosralist Isç> Partiüi lideri Frlipe Gonoüea daha d»r bir libarelleçıneden Tana. İ K İ ORGUTLER Bu arada çpşifü işd hareketlerı inmde df ypnl goniş ayrılık'arı bPİirmışür. Posyslistler tarafmdan desteklenen Genel İsci Sendıkası UTO'nin merkez yürutme kurulu üyesi Antonio Garcia Duarte, komünist egılimli İsci Komisvonlarını, UGT'VP karçı kampanj'a açmakla suçlanvş'ar Isçi Komisyonu lider'.ennden Nicolas Sartorius geçti*imiz hafta yaptışı açıkîamada hukümeti işçı komisvor.lanna karsı kampanya açmakla suçlamıs VP UGT'ye geçen r.ısan avında verilen izine paralel olarak, kendılerine de üç ?ımSik bır genel kuru! toplamaları için izin verümesini istemıştır.» ORDU İÇİNDE • «Foreign R«port» îspanyol ordusu içinde de yeni sürtüşmelerın ve kaynaşmalann ortaya çıktığını bıldirmekted'r. Dergiye göre. geçHğimiz 21 şubatta «Askerî Demokratık Birlik» adlı yasa dışı örgüte üye olduklan gprekçesiyle çeşitli hapis cezalanna çarptınlan dokuz subaydan üçüne yeni cezalar verilmesl bu sürtusrre'.eri su viızüne çıkarmısf.r. Bu olaya ve dıier baskılara karşı genç subaylar arasmdaki tepkinin büyumesi üzerıne faşist kanada yakınlıfıyla bılinen. Madrıd askeri bölge kbmutanı genpral G?!lego? görp\nnden alınrr.ıs ve yenne daha lıberal Dir kışi olan general V>sa Rodriguez getirilmiştir. «Foreign Reportsa göre, Genelkurmay Başkanlıgına bu ay ıçinde büyük olasılıkla atanacak olan general Melüflo, «Segunda Vis» adlı askeri haberalma örgütünün etkinliğıni kısıüama eğüımındedir. Sözkonusu örgütün, solcu Askeri Demokratik Birlığın karşısına Askeri Yurtsever Birlik adında aşın sağcı bir örgüt çıkarma çabası içinda olduğu da belirtilmektedır. «Foreign Reporta, «Segunda Vıs»in komutan yardımcısının Askeri Yurtsever Birliğın başkanı olduğunu büdirmektedir. fmdan ve Sosyal Demokrat Parti Baskanı Sarragat, komunıstlerin de yönetim soruınluluguna katılması konusunda çsğrıda bulunmuş ve bu çagn parti yetkili kurullan tarafından kabul edilmiştir. Sarragat bu konudaki açıklamasmda, Komünist Parti'nin seçimlerde gösterdiği gelişmeye paralel olarak ülke politikasında söz sahibi olması gerektiğini söylemiş ve Komünist Parti'nın yönetimde söz sahibi olma biçiminin ise Hıristiyan Demokra*. Partı tarafından sap»aprrımtı gerektiğine ditckatı çekmiştir. Sarragat, Sosyal Demokrat Parti'nin bu yeni çizgısinin prokomünıst ya da anü komünist olarak kilıleri :se, Komünist Parti ıle «tarıhsel uzlasma»ya gıtmelerımn söz konusu olmadığını teknuiamış, ancak komıinistlenn bazı zorunlu durumiarda ekonomık kararların alınmasında söz sahibi olabıleceklenni belirtmişlerdir. Bu scıklama Komjıist Partı tarafmdan «gülünç» olarak nitelenmıştır. Komünist yetkilıler, bunalımdan çıkılması için kendilennin de katıldığı geniş tabanlı bir koalisyon kurulmasının zorunlu olduğunu, bugüne kadar geçirdikleri deneylerden ülkedeki siyasal güçlerın yansınm temsil edildiğı hükıimet bıçımlennden sonuç alınamadıgımn anlasıldıgıru belirtmişlerdir. (Dıs Haberler Servisi) demesi için bizzat Komünist Fartı tarafmdan baskı yapıldığı ıfade edılmektedir. Tierno Gaivan'ın lıderligindeki Sosyalist Haik Partisi, entellektüellerden olusan ve ancak 1000 üyesi bulunan kuçuk bir siyasal gruptur. SOSYAIİST HALK PARTİSİ «Foreıgn Reportaun haberl şbyie devam etmektedir: «Anrak son olarak ortava çok ilgınç bır durum çıkmıs ve şinıdiye dek bu yasaya kesınlıkle karşı çıkan KOMÜNİSTLERİN TUTUMU Ancak son günlerde geien haberlere göre, özellikle büyük kentlerde çok sayıda komünist, parti değistirerek Sosyalist Halk Partisi"ne kaydolmakta, partinin üye sayısı hızla artmaktadır. Komünist Partiye yakın çevrelerden sızan haberlere göre, komünistler Sosyalist Halk Partisı'ni k»rdi partilerinin yasal bu kanîitlı olaıak kullanmak ıstemektedirier. Tierno Galvan'ın yakın çalısma arkadaslan ise bu savian yalanlamı«!ardır. Komunıstlerin faaliyeMer;r.i yasal olarak sürdürme istekleri o denli fazladır ki, fiyat artıslarını protesto içm eeçen hafta Madrid'de düzenlenen 60 bin kisilik gös^erı bu parti tarafmdan desteklenmemiş, gosterinin yönetimi, KAHÎRE'DE 350 BİN KÎŞİ MEZARLIKTA YAŞIYOR RESMt İSTATİSTI'KLERE GÖRE HISIR'IN BAJKENTİNDE EVIİ ÇIFTLERDEM 200 IİNİ APARIHAN BUIAHAD1KLAKI KlN AYRI YASJYORLAR K UdKE Kiiure kenti: nlifus . tlaman sonucu bırçok Mısırlının ev bulmakta büyük güçluk çektigl ve 350 bin Idşının mezarhklarda yasadıgı bıldirilmektedir. Resmi istatistiklere göre. Kabire'de yeni evlenen 300 binden fazla çift. apartman katı bulamadıkları için ayn oturmaktadır.ar. Yetkililer, Kahire kentinin 23 milyon kişiyi banndırabilecek ölçüda konutu bulunduğunu belütmişlerdır ancak Kahire'nin nüfusu günümüzde. 7 milyona ulaşmıştır. International Herald Tribun» gazetesi, Mısır'ın başkentı Kahire'de yeni yapılan konutlar kıraya verilirken kiracılardan 525 bin la'lıî «anahtar parası» alındıgtnı belırtmektedir. Kahire'de bes odalı döşeli bır katın ayhk kirssı, 1.500 dolar • 25 bin TL) dolaylanndadır. Bu kosullar altında, yoksul Mısırlılar için en iyi konut mezarlıklar olmustur. Kahire'nin Doğusunda bulunan mezarlıklarda 350 bin kişının yaşadığı belirtümiştır. Jç tarafı kapalı olan mezarlıklann bazılarmda çeşme bıle bulundugu bıldirilmektedir. Mezarlık sahiplerinın bir kısmı, ölültrini mezardan alıp. mezarlığı biraz dö^eyerek kiraya vermeye baslamışlar. Bugün Kahire'de 40 yıl öncf hükümetin halka parasız dajfıttıgı mezarîikhmn metrekaresi 3030 dolar dolaylanndadır. Mısırh yetkililer Kahire'dekl konut sıkıntısına yakın bir gelecekte çözüm getiremeyeceklerini açıklarken, kentin mezarhklan her geçen gun kırsal alanlardan gelenlerie kalabalıklaşmaktadır. Kahire'nin mezarlıklannda oturanlarmm çoğu, seyyar MtıcUtk. ayakkabı boyacılığı, gazete »atıcüığı yaparak geçimlerinı salğsmaktadırlar. Mısır hükumetı sosyal hizmetlerl Kahire kentinin jcalabalık bölgelerinden birl halim gelen Mezarlıklar Kenti'ne de götürmektedir. Son zamanlarda bu bölgcye dört okul yapılrmstır OkuUarda ikili egitinı yapılmaktadır. Aynca «Mezarlıklar Kentine» içeçek su tesisatı ile kanauzasvon yapılmıştır. Kahire'nin «Mezarlıklar Kenti»nde yasayan dört çocuklu Mısırlı bir kadın, ilk önceleri mezarlıkta geceleri kalmaktan korktııgunu belirtmış ancak 7 yıldan sonra mezarlıklarda oturmanın başka bır yerde oturmaktan farklı o ;adıf.m sövler Dıs erler Senisl) ABD'NiN SURİYE VE IRAK'A UÇAK SATACAĞI ACIKLANDI • ABD DIS.İSJ.ERİ BAKANLIĞI SÖZCOSO SURİYE VE IRAK'A SATILACAK UÇAKLARIN ANCAK TİCARİ AMAÇLARLA KULLANILACAGINl BELIRTIYOR. BU SATISJN AMACININ İKİ OlKEYLE YAKINLIK SAGLAMAK OLDUGU BILDİRİLİYOR. Angola'da '* ekonomik sabotaj ,,a karşı tedbir alınıyor LAJfDA, (AıVKA DPA) Angola'da devrim konseyı tarafmdan yeni çıkarılan bır yasa uyarınca ülkede ekonomıs sabotaja gırişenler 28 yıl arasında hapis cezasına çarptınlacaklardır.. Oğrenildiğıne göre ekonomik sabotaj teriminin kapsamına, ulusal ekonomi sektöründe devrim sürecmin normal gelişmeşıni engelleyicı her türlü hareket, üretim araçlarının kullanılmaması ya da çüriimere terkeciılmesi. ise karsı pasif direrime ve sendikalar tarafındar örgütlenmeyen grevler gırmektedir. "Sanata sansür, ilerleme karşısındaki korkunun örneğidir K ahire'de yayînlanan EAhram gazetesinde yer alan ve düşünoe özgürlüğüne karşı çıtolmasını eleştiren Necip Mahfuz ımzaiı yazının özetini »unuyoruz: Tarihe baktığunız zaman, her ülkenin başka ülkelerdeki düşünceleri ve yenilikleri «ithai» etmiş olduğunu görürüz. Bu, çok eski dönemlerden beri süregelen bir insanlık polıtikası olmuştur. Eskı Yunan uygarlıgınm Roma'ya bır «ıthal malı» olarak girmesi bır gerçektir. Dsha sonraları Yunan, Pers, Hint felsefe ve bilimleri de yüıe «ithal malı» olarak îslâm dünyasına gırmedi mi? O zamankı yöneticiler bıle bu felsefe ve bilimlerın alınıp geîistirilmesıni teşvık etmişlerdir. BUtUn bunlar tarihten öğrendigimiz gerçeklerdir. Zaten uygartıgm baska türlü gelismesine olanak yoktu. Eğer her toplum, içe dönük bir tutum izleseydi her uygarlık da sıfırdan başlayacak ve ancak pek cılız bır ge:ı?me gösterebilecekti. Oysa insanlık tarihinin en büyük uygarlıgı olan günümüz uygarhğının temelini, eski uygarlıklann ürünleri olu^lurmuştur. Ve o eski uygarlıklar. kimi ülkeler ıcın «ithal malı»ydı. Aslında uygarlık sürekli gelisme halinde bulunan bir ağaç gibidir ve onu, çabalan, alın'er leri, kanları ile sulayıp vetıştırmekte tüm insanlar katkıda bulunmuşlardır. Kimi toplumlar, bu ağacı belli bir zaman kendilerine mal etmek istemişlerse de, aslında o, tüm insanlığın ortRk malıdır. ömefin, yabanıl hayvanlan ulaşım aracı olarak kullanmak üzere ehlilestıren eski ınsanlar, günümüzde uzay uçuşlarına kadar uzanan çok uzun vc çok yorucu bir ulasım uygarlığının ilk adımmı atmışlardır. Toplumun gelışmesi yolunda çeşitli ülkelerde yaypn bulunan düşüncelerden yararlanmv mıza karşı çıkan gericilenn iddıalan ne olursa olsun, Bız Mısırlılar da çok eskı çaglardan beri fikir nithal» etmiş bir toplumuz. MüsHimanlıktan önee Filıstın'den Hıristivanhgı, daha sonra da Arap yanmadasından Müslümanlıgı «ithal» den Mısır, çağımızda da çeşitli bilimleri, dernokrası ve sosyalizm düşüncesini Avrut»'dan, yine «ithal» yoru ile almıstır. Ne var kı katı ve donuk gericüer de bu uzun tarihimız boyunca hıç bos durmamışlar, «ithal maiı> diye kötülemeve çahştıklan fik'.rlere karsı <oymaya cahşmıslar ve kapılanmızi bu fikırlere karşı sımsıkı kaoamamızı atetü bir biçimde savunagelmıslerdir. En büyük hata. eski geleneklere bağlı kalmayı ve vabancı olan her seve karşı ina'la durmayı «soyluluk» kabul etmekten dogmaktadır. Oysa soyluluk ne esk] geîeneklerden do ğar, ne de venılıklerden. Sovlulugun ıtavnağı hem eskı hem de yeninin. nem ulusal nem de yabancı düşüncelerin karşısmda bağımsız düsünebılmektir Toplum için vararlı olamn benimsenmesi, cajEn gidisine ayak uydurulabnrr.esi. çağın gereklerine cevap venlebilmesı de ancak o zarr.an mümkün olabüir. tadır. Her tarafı keşfedilmiş olan Yerküremizdeki bütün ülkeler arasmda günümüzde politik, ekonomık ve kültürel ılişkiler kurulmuş; bu ilişkilerin daha da sıklaştınlması ve sağlam temellere oturtulması için yoğun ÇAbalara girişilmiştir. Dünya"nm blr ucu iie öbiır ucu arasında, eskiden iki komsu ülke arasmdakinden daha hızlı bir haberleşme ve ulaşım saglanmıştır. Herhangi bir bölgede • meydana gelen herhangi bir hareket, hemen dığer bölgelerde yankı bulmakta: bir ülkede patlak veren bir darbe, en büyük uygarlık merkezlerinde bile derhal ve düşünüiebilenın üstünde bir duyarlık, hatta sarsıntı yaratmaıcta bir ülkenin topraklan içinde keşfedilen bır maden, diğer ülkeleri hemen etkilemektedır. Bütün bunlar. dünya birliğine dogru kararlı adımlarla gıtmekte olduğumuzu kanıtlayan o\<r\lardır. O halde. bizim de bu gidis içinde rol almamız gerekmez mı? güçler, ilerlemeyi durdurmak için irıatla savaşmaktadırlar ama, bu inatları, ilencileri daha çok düşunmeye, durumlarını tekrar tek rar deferlendirıp tedbirler almaya. yanl:şa düşmemek ve acelecilikle öne atılmamak için ıhtiyatlı davranmaya itmektedir. Böylece gericı güçler. kendi amaçlarına ters düşen bır hizmette bulunmaktadırlar. Ve dogaj oiarai da yenügiye uğrayacaklardır. Yüksek dozda alınan aspirin gebelik süresini L uzatıyor SANATÇIYA KUJJtUYLA IAULMAMAU Gelişimden ve ilerlemeden duyulan korku nun en tıp;k örneğı sanata uygulanan sansur dür. Aslında bu alanda bır sansüre gereK vardır. Ama nasıl bır sansüre? Sanatı tıcaret aracı. basıt bir meta halıne getirenlere karşı uygulanması ve işlemesi gereken bir sansüre.. Ama sanatçıya kuşkuyla bakan, sanatçı nakkında hep önyargıyla davranan, ssnatın ve sanatçınm ileriye dönük atılımlannı engellemek için işleyen, sanata ve sanatçıya kın besleyen sansürdür üzermde durmak. eleştırmek ıstediğimız. Çocuklarmdan kendile rme itaat etmesınden başka bir şey istemeyen anne ve babalara benzetebıliriz bu sansü ru. O Ca «devlete itaat» diyor, başka bir şey demiyor. Devlete de, topluma da son derece tutucu bir nitelik kazandırmaktan başka amacı olmayan bu sansür, bir elınde sopa, öbür elinde makas. durmadan tehdit edıp djruyor. Kaynaklandığı dar çerçeveli blr anlayışla, insan ruhunu küçümsemekle ve ona oyun oynamakla kendı hastalığını iyilestırmeye çalışan bir ruh hastasıymış gıbi geliyor bana. Tutuculuga. donukluğa, ölumcüll^e hi2 met eden bır ruh hastası. Sansüriin boyunduruk altma almaya çahştığı sanat ise bir âsi genç» gibı, çelışkilerm yolaçtığı dalgalanmaların üstüne yürümekte, olumsuzluklara karşı savaşım vermek te, bu olumsuzlukların ve çeliskilenn içıne dahp onlarla ilgıli eleşitrilerini hiç çekınmeden yapmakta, topluma parlak mü.ideler sunmaktadır. Bütün bunları yaparken, durmadan Uenye. yannlara doğru akan hayatın o güçlü. o iç açıcı dalgalarının çağrılarına uymaktad".r. Ssnsür, sanatı mevcut duruma ve mevcut her şeye bagımlı tutmak için zorlamakta, bununla da yetınmeyerek, sanatın yönünü geçmışe döndürmek için baskı yapmaktadır. Ovsa sanat yannlara bakmakta. yarmlara doğu atılım yapmak için ayaklanmaktadır. Sansür, sanatı, birtakım çürümüş gelenekleri, katı tö releri kutsallaştırmaya çagırmaktadır. Oysa sanat çürümüs ^eleneklerden kurtulmak için atılım yapmaktadır. O halde, ikısı arastnda çatısma olması 'çaçmılmazdır. Aralannda ne banş kurulabilır, ne de «Detant Ve bu çatışma. bıri dığennı ortadan kaldınncaya kadar sürüp gidecektır. Ya tutucu ve donuk sansür sanatı yok edecPk ve sanatsı» kalacak, ya da sanat tutucu ve rion::k sansüni vok edip sansürsüz Kalacak ve lum özgürlukleri kullanacaktır. (Dıs Haberler ServM) D oktorluğım her alanmda olduğu gibi, gebe kadın'.ara konan yasaklamalarda da bazı tabuların yıkılmaya tesl&ndığı bildirilmektedır. Fransa'da yayînlanan Paris Match dergisinde yer alan bır yazıya göre uzmanlar çocuk bekleyen annelere artık çok daha hoşgörülü davranmaktadır. "Mısırçok eski çaglardan bu yana fikir ithal etmiş bir toplumdur,, Sürekli hareket halinde bulunan hayat, birtakım batalardan ya da bunalımlardan do ğan duraksamalara zaman zaman uğrasa bıle, durmadan ılenye gitmektedır. Durum bu iken, hâlâ geçmış zamanın karanlık kuyularında «kaybolmus mutluiuğu» aramakta ısrar etmek nasıl açıklanabilır? Bu, olsa olsa asalakça bir rutumun. gelışımden, bugünden ve özellikle yanndan duyulan korkunun ıfadesi olabilir. Kaldı ki. bu ısrar ve ınat, sahıplerl ıçın bır yarar da sağlayamayacaktır. Eskı geleneklerın bu büyük savaşım ve geli»ım içinde ojTiayabileceğı rol ve elde edenilecefı başan ne olabilir ki? Hıç bır şey tıpa f ıp yinelenemez. Gelenekler. olsa olsa bireyı kuca gında yetjştirip yenıye, her zaman ve süre<clı olarak yeniye havatın sonsuza dek sürecek olan gelışmesiyle birlikte gelişen yenıye hazırlsvab:ld!gi filcüde vararlı olabilir. Ne var ki perici çüçler. eski »eleneklerin a>Tien egemen kalması ıçın çırpınıp durmaktadırlar. Fakat aslında onlann bu inat ve ısrarlan. sonuç Itibarıyla, bu savasım Içınds yararlı bir rol oynamaktadır. Evet, gericı Doktorlar, beb«k bekleyen annelere artık 100 km.'vi ısaa ge2i!erde uçak yolculuğunu oğütlüyor. Ancak gebeliğin 7 ve 8. aylannda, yolculugu izleyen 48 saat içmde erken doğum olasılığı artıyor. Gebeliğin bu aylanndan önce ise uçak yolculuğunun o>r sakıncası yok. Uzmanlar 8. aydan sonra ise doğumun erken olmasıru sakıncalı bulmuyor. 500 1000 Km. arasında yolculuklarda en iyi çözüm yolunu ıse yataklı trenler olduğu bıldiriliyor. Otomobıl yolculuğu ise, emniyet kemeri takma kosuluyle, hıçbir sakuıca taşımıyor. DENIZ VE YÜZME Denız, gebe kadmın vücut ağırlığım ortadan kaldırdıgı ıçın, doktorlar yüzme sportınu önemle tavsıye edıyor. Geleceğin annesırun kendıni zorlayıcı hareketlerden kaçınması da gerekıyor. Ancak gebe kadının güneşte fazla kalması, hem varis !ıı»m de yüzde lekeler yapıyor. Denize dalmak ve deniz Kayaâı yapmak da yasak. Eskiden ben gebe kadının tuzsuz bır rejım uygulamasının doğumu kolayiaştırdığı sanılırdı. Ancak doktorlar artık kadmın eskı yemek alışkanlıklarını defiştirmesinden yana dsSil. üzmanlar cok kııvvetlı dozlarda asprin alınmasımn gebelik süre=ini arHırdışını saptamış bulunuvor. Bununla beraber nonnal dozlardakl asprin bebek bekleven kadmiarda hiçbır van etki yapmıyor. Erken do|um olasılıgı bulunmayan durumiarda doktorlar artık gebelik süres'nce tansel ıliskive Izin veriyor. (Dıj Haberler Servisi) ASHİNGTON ABD Dısislerl Bakanhğı sözcüsü, Mısır'dan sonra, Suriye ve Irak'a askerî C130 tipi uçaklann ücarî amaçlarla kullanılan bir turünden satacaklannı belirtmiştir. Dışişieri Bakanlığı sözcüsü L100 tipi uçakların askerî C130 tipi taşıma uçaklarından geliştinldiğini belırtmiş ve L100 tipi uçaklann sadece ticarl amaçlarla kullanabileceklenni söylemiştir. ABD hükümetinin Irak ve Suriye'\^ satEcağı uçakların ticari amaçlarla kullanılacağmı belırtmesine ragmen îsrailli yetkılüenn bu satısa karşı çıktıkları bildinlmektedir. İsrail hukümeti. ABD'nın geçen yıl Mısır'a sattığı C130 tipi savaş uçaklanndan sonra oiayı kmamış ve Mısır'a ABD'mn bu yıl silâh satmasını kesinJikle engellemiştir. ABD hükiimeti çevreleri, Suriye ve Irak'a satılacak ikişer adet L100 tipi ııçaklann satış işlemlerinin, Lockheed şirketı tarafmdan yapüacağıru bıldirmişlerdir. ABD yetkılilerı. Suriye ve Irak'a satacakUrı L100 tipi ucaklanmn askeri bir önem taçımayacağını, ancak ABD ile bu ikı ülke arasında politik bır yakınlık sa*layacağını belirtmektedirler. Sunye ve Irak daha önceleri tüm silâh g"pksvnımlerini Sovyetler Birl'ği'nden sağlamakta ıdıler Sunye . ayrıca son zaman'.arda çeşitli Batı ülkelerinden de silâh satın aımaya baslamıştır. «İnternatıonal Herald Tribune» gazetesinın bıldirdifıne göre. L100 tipi uçaklar 1965 nllannda yapılmıstır. L100 Mpl uçaklann sskeri amaçlarla kullanılan C130 üpi uçaklarla eş güçte ofduğunu belirten yetkililer, h100 uçaklannın daha ta manevra fcabiliyeti bulunduğunu da açıklamiflardır. (Dış Haberler Servisi) V Ekonomik sabotajla mücadele tedbirleri, ülkenm kahve ve seker kamışı üretimtni arttınn» kampanj'asıyla a>Tiı zamana tesadüf ettirilmiştir. Nitekım ülkenin tek kahve paketlerne fabrikasında ipçilerce girişilen direniş Çalışma Bakanı Machado tarafmdan devrıme karsı bır hareket olarak nitelendirilmiştir. Angola'da tarımsal üretimin yanı sıra sanayi üretımınin arttınlmasına da ouyük bir önem verılmekte ve güçlü oır ekonomi. halk ıktidarının tetnel: olarak ırörülmekîedır. Ekonomının güçlendınlmesi rvansamından olarak Angola Hukümeti. bır açıklama vaparsk, verimlilikle orantısız ücret artışlarımn enflasyon. spekülasyon ve karaborsaya yol agarak ekonr.'r,ıi ^vıflattığ gerekçesiyle bütün toplu sözlesmelerm durdıırulduğunu 1lân efrr.ıştir. Açıklamava aöre uzmanlarca yapılan önenler; ıncelevecek hük'im»t VP Angola İ'çilerı Ulusal Bırliöı r»nı Oir ulusal ücret sıstemı tesbıt edeceklerdır. Tarımın makineleşmesi kadınları işsiz bıraktı W GERİCILERIN (ABASf EOSUHADIR Uluslararası birlık ve dayanısmaya doSnı gidışın eskisinden çok daha hızlı oldugu günümüzde hâli düşüncelerden lcorkmak. hilâ fıkirlere nithal malı» diyerek karşı çıkmaya çalışmak gerçekten garip. hatta komii olmaic ELLESLET Cçüncü Dünya ttlkelerüıde tanmm makineleşmesinin bu ülkelerde tanm kesıminde çalışan kadın ışçilerin ışsiz kalmasına yol açtığı bildirilmektedir. Java'da çeltik ekiminde makinelenn kullanılması. binlerce kadın tarım işçısinin işsiz kalmasma neden olmustur. Java'da çettik ekiminde daha önceleri çahşanlann çoğunun kadın olduğunu belirten yetkililer. artık makinalan erkeklerin kullandıgıru açıklamıslardır. Kenya'da tanm yetkilileri tanmsal alanlardaki Üretimin kooperatlfieştirflmesinden sonra bırden bıre düşmesını yadırgamışiar ve nedepını araîtırmışUrdır. Yetkıiıler. kooperatiflerin erkek ışçilere ücret ödediğım gören kadın ışçilerin. işi yavaslattıklannı bu nedenle Uretımin düştütTinü belirtmişlerdir. Üçüncü Dünya Ülkelerinde tanmm makineleşmesi daha önce bu alanda çalısan kadmlann her türlü gelırden yoksun kalmasına yol açmıştır. (Dış Haberler Senisi)