28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
u AN haziranda çıkan «Şerıat Duşmanlarına X f Opucuk» başlıklı yazım uzerıne aldığım "** mektuplardan yakışıksız olanlarının flk satırlarını ya da başlıklannı okur okumaz bunları, her zamankı gıbı, çop sepetıne attun. Yıllarca once sanırım 1967'de yıne boyle tehdıt mektupları aldığun zanıan Cumhurijet'teki bır yazunın sonuna. «Kadere ınanırız. Bız yazsak da, yazmasak da, olum geleceğı zaman gelır. Şu halde tehdıtlere gerek yok Duşunce ozgtırluğumuzu olunceye dek kullanacağız» bıçımınde bır not duşmuştum Yeru tehdıtçıler belkı o Eaman bunu gormemışlerdır dıye burada yıneledım. OJMHURIYET i HMMUZ 1974 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Şeriat, Hukuk nıu Din mi? Hıfzı Veldet VELİDEDEOGLU lan ldi O dönemden sonra denız ve kara tırareti. yargılama vontemı, ceza hukuku kuralları vavaş yavaş dın kurallarından aynldı ve din kurallannın yerını hükumdar tarafından konulan hukuic kurallan aldı. 1926'da Medeni Kanunun kabulüyle bu oluş tamamlandı. Bu kısa bılgıye gore, Türkıve'ae dın kurallan, artık hukuk kurah olmaktan çıktı Dımel nıtelıktekı hukuk kurallanna eskiden «şer"î hukutnler» veya kşerıat» demlırdı Eskı dın bılgınlerınden ve Mecelle jorumcularından AUI Bey, 1902 yılmda vayımladıgı «Mecelle Şerhı» adlı kitabında (sh 6ı, Mecellenın gerekçesınden almak suretıyle cşerıabu şoyle açıklar «İslâmda hütın şer'î mesaıl iki buvük kısma ayrılmıştır: Birincı kısım ahirete taalluk edcr kı, bu, ıhartetlerdır: (Onıç, namaz. hac ve zekata müteallik hukumler). Ikinci kısım dunyaya taalluk eder kl bu da uç nevıdir: 1 Münakehat (nıkâh ve aıleye müteallik hukümler); 2 Muamelât (ezcümle mal. borç, dava münasebetlerinc müteallik hukumler); "t Uknbat (cezaı hukumler) Bu suretle fıkıh ilmı ibadat, munakchat. muamelât ve ukubat denilen dort kısundan ıbarettir ,» Bu açıklamaya gore, şenat kurallannm, Wri ahretı yani btedunyayı, oburlen bu dunyayı ilgılendıren kurailar olmak uzere, ıki buyuk bolumden oluştuğu açıkça anlaşılmaktadır Bunlardan birincı bolume, yani ıbadeüer bölumune bır dıyecek yoktur. Ama ıkinci bolüm, ibadet olmadıgı gıbi, dın de değıldir. Toplumu düıenleyen ve adına «şeriat» denilen dmsel hukuk kuraUandır bunlar Şenatçılık demek, Ulkeyl eskisl gıbi dinsel kurallarla yonetme amacını guden TiiEtık ıdeoloil demektır. Bunun karşıtı, devleti, yetkılı organların kovacagı atala kurallarla yonetmek esasını benimseyen lavıklik ilkesıdır Türkıye Cumhunyetı'nln \nayasası şenatcilığe degll, layiklık ılkesıne dayanır, ve ceza yasamıza gore şeriatçılık bır suçtur Bu yasanın 163. maddesı harlı harfıne ?oyledır«Layikliğe aytan olarak devlettn Içtlmai vevm iktissdi veva hakukî temel nizatnlaruu, kısmen de olsa dini esas ve ınançlara uvdurmak amacıyle cemıyet tesıs, <cşkil, tanzun vey» se\k ve idare eden kimse Iki vıldan vedi yıla kadar ajhr hapis ceıasıyla cezalandınlır. ( ) Layikliğe aykın olarak devleHn ıctunaı veya iktisadî veva siyasi veya hnkııld temel nizamlaruu, kısmen de olsa, dinl esas ve inançlara uydurmak amacıvle veva sivast menfaat veya şabsi nufuz tenun ve tesis evlemek maksadıyla ılini veya dınî hissivatı veva dınce mukaddes tauınan şeyleri alet ederek her ne >uretle olursa olsun propafanda vspan veva telkinde bulunan kımse bir yıldan be$ yıla kadar «ğır hapis cezası lle ceıalandınlırj» Goruluvor kı, aevletm temel duzenmi dın ku rallanna oturtmak ısteyen şenatçüik ıdeolOjisı nı yaymak bızde yasaklanmış bulunmaktadır Gelin şımdi şu saürlan okuyalım • (ttslâmiyetın düsturlarına aykın ınkılâp yapılamaz Şark'ı ancak dın kaİKindırabüir» (Mesnovu NunyyeVden 0 «Bolşevizm ve sosyalizme kirsı artık mılliyetçüik zayıf kalmaktadır Islâmıyet mılliyeti fyam ummPtçılik) zarundır Şenat ahkamınm tamamen tatbik ve ıcrası lâzımdır» (Bedıuzzaman ı^var) verıyor)'dan. % «Devletin islaml olması lâzımdır. tslâm dini dıinya ve alüıetl birlikte nazara alarak «lunyaya aft kanunlar dahi kovduğn cıhetlc din ve dunya ayrılamaz re bu itibarla dun\a icin baska kanunlar koymak ve diııin dunv» kanunları olan şerista sykın kanunlar koyup onu degıştırmeve çabşmak, Sahlbi Şeriatı lnkâr ve tekzip etmek demektir. tslAm birlığinın bır parçası olan Tvirkıye'nın her davranışının şenata uygun olması lâzımdır » (Mektubat)'tan. • «Cumhuriyet Bolşevik ve komUnis* esaslara gore kurulmuştur . Çarşpf daımı bır lıbas fgiysı)'dir. Cok kadınla evlenmek ıslâmlık ıcabıdır. Aıle nizamınm ıslâm' kaıdelere uygun olması gereklıdır (Lem'alar)'dan • aDunya saadetı, şeriatı ısl&mıye ı'e mumkündür Cezalann ılfthı emre uygun olması ıcap eder Aklımın baçınuza almayıp hakıkatı ırlâmıye daıresınde mahkemeler (yanı Şer'ıyye mahkemelerı) açıîmazsa, basımıza kıyametler kopacaktır » (Hutbeı Samıye)'den. • «Ttirk mkılâplan neticesinde memlekette !yi Niyetli Sorular Aydınlanmak emacıyle yazılan mektuplar da Tar Bunlardan bınnde şoyle denülyor «Muhterem Hocanı, 27 haziran tanhlı yazmız uzerına bazı arkadaşlarla fıkır tartişmasma tutuştuk. Şenat dın mıdır. hukuk mudur'' dıve Ben lıso mezunuyum ve bır muessesede çalışıyorum Yuksek oğrenım yapamadım. Fakat yülardan beri sizın Cumhurıyet'te çıkan yazıiannızı ve ncşrettığınız kıtaplan okuyarak eksıklenmı gıdermege çalışıyorum. Ben ve benımle bırlıkte bır arkadasun, «Ş*>nat»ın, bızım eskı hukukumuz anlamına geldığını savunduk. Hem bır ışte çalısan, hem bır fakultsde okuyan arkadaşımız ıse «Senat demek, dm demektır Bu ıkısı arasında fark yoktur» dıyor ve bunda ısrar edıyor. Nıh3yet sızo sormaga karar veraık » Gazetede çıkan yazılanm dolayısıyle gelen mektuplan janıtlamak adetım değıldır. Bunun nedenını belki ayrı bır yazıda bır gun anlatırun. Fakat yukanki mektup kişısel bır sorunu değıl, objektıf (nesnel) ve bılımsel bır soniRu içerdıği içın, bunu jamtlamak, daha doğnısu bu konudakı bügıyi açıklamak zorunluğunu duydum. İyi myetle yazılmış obür mektuplardan çoğu, dolayü yoldan da olsa, aynı konuva değınıyordu Boylece hepsını bırden yamtlamıç oluyorum. Üstelık Cumhjrıyet Başsavcısı Sayın Kâzun Akdoğan'ın «Nur kıteplannda suç bulunduğuna» dair bılgiyi Cumhunyet Savcüanna yüreklüıkle duyurması, bu konuyu işlememı one aldırdı. Hukuk ve Din «Hukuk, toplumu duzenlemek içın devletın ya sama ve yuksek yargı gıbi yetkılı organlannca konulan veya yuzyıllar suren gelenek ve gorenekler sonunda meydana gelen, ve devletln yaptınm gucuyle güçlendırmiş bulunan kuralların bütunüdür » Buradakı «yaptınm gücü»nden makeat. hvucuka uymayanlara karşı, başta Anayasa olmak uzeıa obur yasalardakı yüntemlere gore kullanılan devlet gucüdur. Gtfrülüyor kı, hukuk kurallarının amacı, toplum duzenını sağlamaktır. Eskıden bu düzen, dın kurallanyle sağlanırdı. Bu, yalnız bızdg değıl, Batıda da boyleydı. Çok eakı tanhlerde, yani Roma'ıun en esta. dönemındo hukuk kurallannı «Pontıf» denıien rahipler, yanı dın adamları uygulardı. O tanhlerde henüz na Hınstıyanlık ne de Muslümsnlık vardı. MusevıUk ıse Roma'da etkılı değııdı, hatta büınmıyordu. Bızde Tanzımat ddnemıne, yani 1839 tanhına degın din kurallan aynı zamanda hukuk kural Şeriatçilik yerleşnuç bulunan baöl müesseseler v* Hhniyet dıne aykmdır înkılftpçı ıdare \e kıyafet ıle ıraarif S'stemı dınsızdır Bu, bır zulum de\Tesıdır» (Hammlar Rehben)'nden • «Turklve'nın dın mevzuundaki davranışı ve buna dayanan layık sıstem zulumdur Rısalei Nuı, bu zumre ve ıstıpdata karşı muaffakıyetle sa\asmai£tadır» (Tır>ak)'tan. Bazı nur rısalelerınden az çok sadeleştırerek aktaıdıgım vukankı satırlar, elden ele dolaştırılan bu nsaleler \asıtasıyle ulkede layık devlet n.zammı yı^ıp jerıne şenat duzenını kurmayı amaçlamaktadır Durum boyle ıken yusanda sa\dığım nsalelerden «Mesnevu Nurıvye» Adana A~T Ceza Mahkemesmce 19^2'de, «Bedıuzzaman Ce\ap verıyo'» nsa'esı, Gebze Sulh Ceza Mankemesmce 1J73 te. «Mektubat» rısalesi Urfa Agır Ceza Mahkemesınce 1973 de; «Lem alar» ^ısalesi Çanakkale Agır Ceza Mahkemesınce 1972'de, «Hut be^i Samiye» Urfa Ağır Ceza Mahkemesınce 1973'te, «Hanımlar Rehben» Gebze Sulh Ceza Mahkemesınce 1973 te beraat ettınlmıslerdır Zaten Içışlen Bakanlığının. «yRsak değıldır» dedıjı Nıırculuk nsalele^ıne ılışkın olarak 27 Mayıs 1976'da bütui valılıklere gonderdiği genelgeve eklı olan lıstede adlan yazılı 31 Nurculuk kıtabı, 1971 1973 yılları arasında, türlü tanhlerde, ıremleketts sadece >edı mahkeme tar&fından beraa^ ettırılmışlerdır Bunları bılelım Yukarıva çıkardığım Ceza Yasasının 163 maddesme ragmen bu 31 beraat karannı \eren mahkemeler şunlardır Matetya, Çanakkale, Urfa, Adana, Erris A»ır Ceza Mahker.ielerı üe Sapanca ve Gebze Sulh Ceza Mahkemclerıdir Bu bılgı çok dıkkate değer Demek ki bazı mahkemelerae, deUetın temel düzenmı serıat kurallanna oturtma çabalannı suç saymajan y»rgıçlar vardır. Ve bunlar bu konudakı kararlannı 1971 1973 yılları arasmda vermışlerdır C"sa Yargıtav Ceza Daıresı 964/1543 Esas 961/1825 kara' sayılı ve 25 eyiul 1964 günlıi karannda, benım vukanda saymış olduğum \e içerığınden aktarmalar yaptığım nsalelen mahkCım etmiş ıdı. O tanhten bu yana mahkeTielerımıze bu ışın tehlıkesın. gormeyen yargıçlar atanmış, bazı savcılar gorevlerını japmamış demektır Bunun sonu korkunçtur. Yakm tanhı unatmamak gerekır «Şenat» sozcüğu 17 yüzyılın crtalarmdan berl bu Ulkede gerçek anlamını yıtırerek zorbalann ve gozu donn>uş bazı çıkarcı vobazlann elebaşjlıgıyle çıkan ısyanlarda «Şenat ıstenik» yajgaralanvle ve guva şenata dayanan fetvalarla bırçok seçkm devlet adamının basının kesılmesına yaravan korkunç bir anlam kazanmıştır Öyle ki, ıkinci Osman (Genç Osman) ve 3 Selım gıbı yenılık yanlısı reformcu padışah lar bıie «şenat» uğruna oldürülmüşlerdır Alı Suavılerı, Mıthat Pasaları, Cumhurıj'et donemınde Kubıla>lan şehıt edenler de, senatçı geçuıen kaa tü kara kuv\'ettır Mılli Müeadele'ds Ataturk ve arkadaşlan TUrk vatanına saldıran ve ülkenın kalbme kadar yaklaşan duşmanlarla savaşırken, onlar hakkında ıdam fetvaları verenler, sozde mus luman, fakat gerçekte vatammıza saldıran Hınstıyanlarla tngıiız Muhıplerı Cemıyetinde doatça (Dev>mı 7. Ssyfada) MÜFETTIŞ YARDIMCISI ALINACAKTIR . Dıs Bar ası A S ""e +s KJJ J ta auaöT^îa b«İr*ıl«n i i a r ı ta»ı^aniar arasn^an, sıav scn», arın* 9te* 1) ^ına ara KatiîatnLne.< îçın " a) " a r vatanaası ve erJtec cİFdX, bj horr, İs ısa » ı^asa B o..Ler ı l e A.g«t tk\lu«r«ltej.e"in oenterı fakux eler oer, îk^jsadı ve T'câri lerarcen \eya lUUi. oıra. c^ SırB7 tarîlııd* 3D jaşınj. coldjmarrj.3 ol^ıak. çj «s^erLJ: gorev ın aarrjs e a ^ırav tarıJuile 2) c c^& av a }a I2. \~& sazn oLa ^îe ac a~aN ja^a.>rL c^1 5 . , eıene sınayı ^ na/lara GrecıLe^ , ı libar L DıJ. L 14 Aşustos ^ " J Crartesı. curC İ l ^ oüenece<txr. JÖ, 1 s tı lara ^agir ) a ' i 1 sj^a sc ı sırd a clanlaruı j SL 1 a~a ha.jgı Ü, *» gıreî:Lİece*lcrinı. be ır*ei * âoe c otoar«î e i.°~ ece.<lerı ve «<,ı^ udreslerin^ be ^^^z.^ i CilevTal«rxr^. en geç * T "G* 1J16 tarıXr*>, "P^r D 5 *" aret; Earka^ı A.5* y Ha.ai.yB Zstanbul I«. 199*201 adresmde bunacak şekioe gönderece . l e n ^ r . 5 Sira» KD~~^~an 1 » TCftıs rrJlu O elerıe «a*'terian ^R*' e ' 1ar1 ve ae^e^lj. daçcr bıla* erı ^n^j/an t r o s j r , r c "^P a VJT*U J BajLıruıftnan i£1.Gn'?oılece"'ı gıbı ıj. Soacs a Soe SıifcS Î2TJ." LacUesı Ho . 9 Yertsehır / A Ç'abesı .mftLEijet Buları tto 63 î ASl/ TÜRK DIŞ TİCARET BANKASl (Radar Reklâm: 747) ««71 (STANBUL DEFTERDARLIĞINA SINAVLA MEMUR ALINACAKTIR Teşkilâtımızda mUnhal bulunan kadrolara atatımpk Uaere 19 yasına gırmiş, 35 yaşını geçmemiş Yuksek Okul ve Ünıversıte mezunu Askerlığını yapmış ve yapmamış Bay y« Bayanlar ile LJse Mezunu Askerlığını yapmış Bay ve Bayanlar arasında yapılacak sınavla memur alınacaktır. YUKSEK OKUL MEZCNLAR1 tÇtN MÜNHAL KADRO DERECELERI: 9. Dereceden olmak üzere, Brüt maaş tutarı 3700 llradır. Yuksek okul mezunlan için sınav 20 •"7/1976 sah gttnfi aamt 13.3ü'dadır. Muracaat süresi 19/7/1976 pazartesi günü saat 17.30'a kadardır. I.tSE MEZUVIAKT İÇİN MtNHAL KADRO DERECELERI: 11,12,13'ncü dereceden olraak üzere, Brüt maaş tutan 1980 liradır. Iise mezunlan İçin sınav 27/7/1976 sah gUntl saat 13 30* dadır. Muracaat süresi 26/7/1976 pazartesi günU saat 1730* kadardu. Defterdaruk SicU BUrosu Şefliglne (Oğalogra) sahjen muracaat edilmesi rica olunur. NOT: Sınavı V«^P«TII»F mülâkata tabi tutulacaklardır. (Basın: 19525) 6883 Yıllar Öncesine Bir Gezi.., OKTAY AKBAL Evet Hayır İŞSİZLIK PSİKOLOJİSİ R esml bilgllere göre 1 'kemızIŞSJZ Kİ5İ, ÇEJITLİ GÖRÜNTÜLER! iZLEHEBılEN BıR DRAM ıÇıNde 3 mılyon kadar işsız bu lunmaktadır Gerçek işsız saDEDıR. EŞı, ÇOCUKLARI, YAKINIARI DA YAJAR BUNU ANyısının ıse bu rakamın oldukça CAK, İŞSİZİN VE YAKINIARINIH DRAMI KADAR ONEMU BIR ustunde olduğunu kabul etmek gerekır. Aynca «gızli lşsız»lerı de OZELLIK; BU KıŞıLERıN ORTAYA ÇIKARABİLECEĞİ TOPLUMSAL bu sayıya eklemek zorunluluğu vardır Yurt dışmda çauşan ışçı SORUNLARDIR leruruzden, bulunduklan yabancı ulkcnın kendi sorunlan sonucu yurda donmek zorunda kalarlana ^sayısı. da gidarek artmaktadır Bu ısçılerın hepsmın ulkemızde hemen ış culab'lmesi Oe olanaklı değıldır Gerçek ?udur ki Türkiye'de endüstnleşne hızı nufus artışımn çok a'tındadır, bu nedenle ışsız sayısı da gıderek. ar yoktur; sabah işıne gidecek, gü dıklan Batı Ulkelerinde bu tür anun onemli bölumünu çalışıııakıa şın harcama ozel bır sorun oluştacaktır. geçırecektir. îşsız ise bütun gun turmaktadır. Burada, işsız yurttaşlanmızm boştur, kendi sorunlan ile başİşsızlık uzadıkça, kışı doyunıuruhsal sonınlartnı ıncelerken, iş basadır, evdeki yaşamınm duzeni bulma olanağı bulabılmış yurttaş. bozulmuştur, sabah kalkma, ge nu kendı hayâl dunyasuıda aralanmızın jenzer sorunlan taşı ce yatma ya da yemek saatleri maya yonelebıhr Gununü, bır dıgı savında değılız Ülkeaıızın ı karmakanşık olmuştur. «Yenık» gun muhakkak kazanacağı, yaşnkonomık, sosyal ya da siyasal ya bır kişi olduğunu kabullenmek rauıı ıyı bır bıçımde surdürecegi duşu ıçinde geçınr, planlar kupısı ıçinde, çalışanların da ış gü zorundadır. rar, çevresıne anlatır. Ya da bır venlıği olmıdiğını, her an «işsız» Kısiler, güç durur'âa kaldıkla takım hastalık belirtilerı gosterkalabıleceklerını belirtmelivız. Başka bir sorun, ogrenım i'unur rında ruhsal savunma nıteliğutfs meye başlar Tıp dıluıde <psıkolannın programsız bır biçımno davramşlara başvurur, bu insan somatık hastalık» dedıguniz b o gelıştınlmesı sonucu, aynı za psıkolojısının onde gelen özellık zukluklar ortaya çıkar Bunlar manda «dıplomalı ışsızlenn» de lerlnden bındır. İşsız kalmış kı kışının ıç dunyasmdaki sıkırtışı de sıkıntısını gıdermek ama lar, gergınlıkler, heyecanlar sogıderek artmakta olduğudur. cıyle runsal savunma rıtelıgınde nucu gelışen mıde ülserı, fansıIşsızlığın bırey uzenne ruhsal davranışlar gostenr. örneğın, ya yon yuksekhğı, baş agrısı gıbi etküeruım değısık yonlerı vardır. kuı ya da uzak çevrec a karşı, ruh ve beden bütunlüğılnün bo Dogal olarak bu etkı olumlu ola sabah çalışmaya rndiyormusçası zukluklandır. Bunlann dışında, bılır, işsız kışının yaratıcı ener na evden aynlır, akşam işten yasa dışı yollara başvurma dr jısını kamçüıyabüır bunun yanm donüyormuşçasma eve gellr. Ar» gorulmektedır Kuşkusuz boyla da uısanoğlunun yapısında olum daki «Tum ış arama, sinemaya bir durum, genış sosyal, ekono suz bıçımde etkılenme olasılığı vb. gitme, rastgele sıkınü içın rruk boyuüar taşunaktadır ve daha baskındır. de dolaşma ya da bızım kultü bunun tartışması konumuz dışında kalır. Işsiz, yaşamını surdürebılmek rumüze ozgü bır bıçımde kahveiçuı her şeyden once kendine bu hanelerde oturma ıle doldurur. Aılesı, akrabaları, arkadaşlan, «bannak> «ekmek» ve «gıyecek» Bu tur bır savunma o dereceye ış bulamaması nedenıyle, anlayış saglamak zorundadır Bu nedenle varabüır kı, dıyelım çalışanların lı ve sevecen davranmaya baş buluncaya kadar ış arayacak, ış oğle tatılinde çay 'çıtıek ıçm ug larsa, ozellıkle bu çok sıkıntılı içm basvurduğu kapüar yüzune radıklan bir yer varsa, işsız de donemınde «yürek gücü (mane\ikapandıkça benlığı zedelenecek, çalışanlarla birlikte aynı yere gı yat)» gereksmımı ıçuıde olan ıssız ekonomık ve ruhsal yonden gvt der, çaîışanlarîa aynı davranışı «ruhsal çokuntü (depresyon)» ıçı ven duygusunu kaybedecek^ır, gosterir. ne gırer Işsiz kalan bır kısıae bu, ruhbılim açısından kenoıIşsızlenn olçusuz para harca dıkkate deger ruhsal degışmehr ne guvenın kaybı demektır Ar dıklan da sık karşılaşılan bır da den bın de, gunluk alışjcanlık'a dmdan, ış bulamadıgı Irece ker rumdur Eldekı avuçtakı parayı rınm daha belırgın hale gelmesı dını kusurlu, yetersız bulmr' a tabı varsa luks, gereksız har dır Orneğın, pek kımseyle goruşbasıayacak, ılişkıde oldugu kışı camalarla kısa sürede tuketebıhr, meyen bır kışi ıse, hıç kunie ıle lere karsı, iş içın basvurdJ^u ! ı sonra bundan pışmanlık duyar gorüşemez olur. Sonunoa ı^sızşılere olsun, kendı yakınlanna îşsizlenn sıkıntüarı nedenıyle lıkle bağıntüı olarak kısılık de*ı^. olsun, kmcı davranışlar gcstere paralaruu son kuruşuıia kadar melen ortaya çıkar. Duygusal bilecektır. alkollu ıçkıye yaürdıklan da az dengesı bozulur, çabuk kızar, hıd îçgüç sahıbi b'r kişı içın de rastlanan durum değıldır tssızıe detlenır, heyecanlanır, çevresı ıcın nıîebüır kı. bır «zaman» sonmu nn, ıssızlık sıgortası odeneğı aı kıncı olmaya başlar, kuçuk nedenl*rden, tartışma çıkanr, hatta kavga eder. ÇCVTMI için giıvenılmez, zararlı, tüketıci bır forıi num kazanır, her konuda on 5*rgılı, yürek güctl olmayan, tartış ma kabul etmeı bır kışı 'lur. Onceden açık olmayan bır a&ağılık duygusu varsa, bu nıteliğl lyıc« belırginleşir. Buraya kadar sozünti ettigin.iz, işsizın kişısel dramıdır. îşsif bu e*ratnı yBçarken, ozell&te yakın çevresı, eşı, çocuklan da başka bır dramı paylaşır Anneveyababaran ışsızlığı, çocuklarda süunt\ güvensızlık duygulan ortaya çıkanr. Çocuklar ev <1IŞITK1», anne babası ış sahıbi çocuklann yanında her zaman eziktir, issıs ebeveynın dranunı aynı çızgıde izlemeye yonelir. işsız kişinin eşıni bekleyen de aynı dramdır. Yetışme çağındaki çocuğun, <undıne omek olacak, güçlü bir kisıye (otorite figurüne) .er'ksınimı vardır. İşsız dolaşan ya da evde oturan bır ebeveynin, çocuk için iyı bir benımseme objesi olamı yacagı açıktır. Boyle bir dururı. çocukta klşılıgin gelışmesınde önemlı eksıkliklere yol a ç v . îşsız kişinin, eşınin, çocuklannın dramı kadar onemli tlan husus Işsızlenn ortaya çıkarabilece ğı toplumsal sorunlardır. Bu sorunu başka bır yazıva Vonu etmek ısterken ozellıkle iki dtlnya savaşı arasında Italya te Almanya örnegindeki antidemokratik ay lemlenn gehşmesinde, yürek gucundenbüyük blçüde voksun olan bu kışilerden "ararlanılabUdigını aıumsamak gerekir Yakın ta nhtekı omeklerde, antıdemokratık yonetun biçımlerinm, işsızlik sorununun özellıkle buyudtığu, ıSsızlenn sayıca arttıgı dönemlerde ortaya çıkması rastlantı değüdır. Kuşkusu* kişl, vasamı boyunca en buyuk doyumu bır .ş "ap masıyla, «uretıci» olduğunu görmesıyle bulacaktır. Bu bir anlam da, kışının «yaratıcı» gucunün bilıncıne varmasıdır. Işsiz bu güçten yoksun kalmış, daha dogrusu yoksun bırakümış kurbandır. Bu yoksun bırakılmanın sorumlusu ya da sorumlulannı tartışmak burada konumuz dışında kalmaktadır. ülar gerisine ıddecetir birlikte, t i 1959'» Bn yıl liseyi, hatta universitevi bltlrmia gençlerimiz o finlere ait hlç bir çcjl bilmezler, hatırlsmazlar. Yuıi yeni doğmuştular, ya da ükukula bile gitnıiyorduUr .. DP iktidannın yıküışmdan bir öncekl yıl.. Blz lçinde, ortamnda yaşadıkwCün eibv hafta hafta, yıkılifra ergeç geieceğini bilerek, duyarak ve vazarak DP ıktıdanna başından berı karşıv^SHii %Mİt46'4ad He^lJ Şasacaksınız belki, nasd olur, herkes DP"yi bir umuf, bir halk evlemı. diktava blr k«r?ı çıkış diye benimsedl, destekledi, oylanyle ıktıdar yaptı, sen nasü olur da bu alama u\madın? diyecekslulz DP'nin programını okumuştum, liderlerin sözlerini duüemiştlm, yazılannı izlenııştuıı. Gencecik bir \nrttaş olarak junu sezmistun; DP bir halk ejlemi değıldi, iktıdann nunetlerini tatmak ısteyen bir <venl sınıf«ın hırslı, coşkulu davranışı, iktidara el koymak isteğıydi. Çok partili demoKrasıden benim anladığım birbirbün eşi, benzeri iki polıtikacı grubunun lasır çekişmesi, Iktıdan bir bilardo topu ğibi elden ele atması desrilrii. Hele 1946'da sosyalist partiler de vasa dışı savılarak kapatılınca, CHP'nin sol yanı birdenbire boşalıvermişti, yalnızca sağında, asın sağında bir takım partiler vardı. Onların niyeti de Turldve'yl daha avdınlık bir yarına r;bturmek deçildi, behriı bir azınlıjın çıkannı yukseltmek, sağianuk için iktidara gebnek tutkusnydu . Y Dr. Ahmet ÇELiKKOL < Orta Doğu Teknik Üniversitesi Gaziantep Mühendislik Fakültesi Dekanlığından Makina Mühendisliği Bölümüne Neyse, bıtçoklarumz 1957'ye kadar bir duşte vasadı. DFden, Bayar'dan, Menderes'ten, «halk icin yarırlı» bırseyler umdu. Sonunda beklenenın tnm tersi oldıı. Ilallctan koptukça koptu DP yönetiıni . em balk yaranna karşı, hem de Kemalist devriın ilkelerinı temeünden yok edlci blr politika sürdürüldu vıllarca. 27 'Mayıs 1%0'a dek Atatürk Cumhuriyetlnl yozlasmadan kornraak davramşıydı Zl Mayıs evlemi. Bir donüm veri oldıı tarihimiıde. Geriyc donıış riurdu, llerici bir atılun başladı. 1961 Anayasası'dır 27 Mayıs'ın getirdigi. Gerçek anlamıvle çok parrlli bir dücene gççmek mümkun oldn bn Anavasa ile. Demokracinin yalnızca sağa donflk partilerle var olamayaeajn anlaşıldı. Sol» yatlon. hatta tam anlamıyle sosyalist ilkelere bağlı partilere de yaşama olanağı tanmdı. Tanbimizde ilk kez görulen bir olguydu bu .. Işte 1959 yıunm bir çazete yıHığmi kanstıriTken bfltfin bu eski anılar. yaşadım. Neler yazmamışız! Baktım da, bir uzuntü duydıım, aşaği yukan hep birbirine benzer sözler yanp soyluvonız \ı!lardır'. vlnonü've Tas Atan El» baslıklı vazımda bu olayın çirkinbğml behrtmiş, sonunu şu sözlerle bağlamışım: «fıkirler ancak fikirlerle yenüir. Tas atmak: küfür etmek, yol kesmek bunlar yenilgınin saklanmaz bclirtileridlr.» Son vıllarda da buna benzer sozler yaımıyor rauyuz? Sanki on yedi yıl geçmemiş aradan, bir 27 Mavı<< oimamış bunca acı olav vasanmanıış: Baska bir yanm da «Bakalım n'olacak» başlığım taşıvor. Ondan da bir kâç satır snnavım size: «Beklemek, ummak insanoğluna vergidir. Işıkh bir yola çıkmak içın bir sure beklemek, umut etmek elbette kı şarttır. Ama valmz heklemek yalnız ummak yararlı obnuyor. Boyuna «Dur bakalım ne olacak?» diye beklemek iyilikten çok kbtülök yararıjor Gerçeklertn sert görunüşü göze batacak haie pelmiştir. Kimse bunu gizleyemezj» Baska bir yanda da tarihten bir örnek sunmuşnm okurlara. Napolyon*un yazgısmı anlatmışım. 1959'daki ıktldar sahiplerine bir uyan olsun diye! .. «thtiras ve atesli olmak kadar bir devlet adamını enlnde sonunda çıkmaza ve çöküntüye götüren bir şey yoktur. Böyleleri beild önceleri basarı volunda bir kaç adım aubülrler, ama atesli ve curetll tsbiatlan onlan yıkılışa götürecektirj» Nedense o günlerde hep tarihten öraekler sunmuşum vanlarımda. Napolyon, Talevraad v.b. Demek istemısim ki, niceleri hu baskı, şiddet, korkutma yolunun yoicusu oldu, sonuç vermedi hııslan . izler de ayagmızı denk alan. bastığınız veri bilin Taleyrand çibi. iktidara kim sahipse ona blzmet etmiş açıkgözleri gözonüne seren bu yazımı da şoyle bitırmışim: «Ivi blbneliyiz kl bugün bize çabşabüecek bu jibi msanlsr ilk fırsatta baş düsman olarak Icarsımıza dikilecektir, bize ilk darbeyi berkesten önce onlar indirecektir. Düsmanlanna karşı dost olacakmıj gibi, dostlanna karşı ds düşman olacakmuj gibi davranan lr«iilerden kimseye hayır gelmez. lktıdarda bulunan yctkıli kiiiler cevrelerine Taleyrand 'Mlaklannı sokmadıklan swece basarı kazanırlar..» Nerde, Taleyrand'Iar, fouchetier! . Bizdekiler onların vanında bırer acmacak yaratık! . Ne onların zckâsına, ne bilglsine, ne de polıtıkacılık yetene^ine sahipler!.. Böyleyken ıktıdar sahipleri en çok bbyleleriyle doldurujorlar çevrelerini' Hanıa partide olursa olsun ba ış bovlc Diyeceksinız, o guçlü gorunen lıdîrler de gerçekte birer cuce de ondan! . 14 ıruıyıs 1350de CHP lktldardan gitU, DP geldl. 27 ftlayıs 1960'ta DP bir ordu eylemiyle vıkıldı Bu partinln önde gelen kişileri yıllarca tutuklu kaldı, uç lideri asıldı. Daha sonrala ortaklık kabınelerı donenıiııi Demirel'm liderlıgınde AP iktidan izledı. Demirel de AP gemisini 12 Mart kayabğına bindırdi Ama «tanb tekerrur eüncıllj> 12 Mart bir ycni 27 Mayıs olmadı. Derken halk, ovianyle Demlrel'e de 12 Mart'a da karşı oldugunu gdsterdi. CHP'yı, Ecevit'i on yerlere çetirdi. Fakat jeniden garip işler oldu, Demirel bir fcagcı ortakhğın başı olarak bir kez daha iktidara çeldi. Hâlâ da orada . Zaman herşcyi yeyip yutarak yumyor. Vaşıyoruz, goruyoTuz. Çocuklar buyuvor, gençler vaşlanıvor. Turkive'de, bır bakış acLsına gore «bicbir şey» defışmi>or, başka bir açıva gore de berşey Jeeışmls ve deeişmekte Yalnız ne var ki vazılanlar birbirine benzıvor! Ben 1959'a aıt bir gazete yıllıgında kendl yanlanmı yenıden oknrken bu benzerliğe şaştun kaldım. Acaba, yaşarsam, on yedi yıl sonra da buna benzer bir yaa yazar mıyım dersıniz? Allah göstermesln!... öğretim Üyesi Almacaktır OJJT.Ü. Gaziantep Mühendislik Pakültesi, Makina MUhendıslığı Bblumu içın aşağıdakı dallarda ögretım üyesine ihtıyaç vardır. llgilenenlenn Oİ3TÜ. CTaziantep MUhendislık Fakültesi, Personel Şeflığı, PJC 300 adresme muracaat ederek form doldunnalan veya değerlendirmeye esas olarak tahsıl durumlan, varsa akademık çalışmalan ve meslekt tecrubelerinı belırtır evrakı 20 temmuz 1976 tarihlne kadar Personel Şefliğuıe yollamalan duyurulur. A ARANILAN DALLAR : Teknik Resun, Imaiât Teknolojlsl ve Usullerl, Malzeme Metalurji Mekanizma ve Makina Dınamiğl, Genel Mfikanik, Motor, Isı GUç, Isıtma, Havalandırma ve Soğutma. B ARANILAN ÖZELLtKLER: 1 Asgari Y. MUhendis veya karşılığı bir Unvana sahlp olmak (Teknik Resun dersl içuı yeterli tecrübesi olan aday. lardan bu şart aranmayabılır. Dığer dallarda doktora tercıta bebebidır) 2 îngılızce bılmek. 3 Mesleki veya oğretım tecrübesi olmak. 4 Askerlıglni yapmış olmak veya kısa sureli Yedefc Subay adayı olmak. 5 Tercıhan eklm 1976'dan itibaren göreve baslayabilmek. Gaziantep Mühendislik Fakültesınde görevlendinlen öğretlm Uyelenne, OX)TÜ. öğretım Üyelenne odenen ücretın yanısıra ozel tazmınat verümekte ve kendilerine lojman saglanmaktadır. (Basın: 19323) 6875 YAZ TATİLİNİZİ İÇIN HAZIRIZ DEGERLENDIRMEK Edebiyat Fakültesi Dekanlığından Fakültemize Sosyolojı ve Fizıkı Coğrafya Kürsulennde 4. derecede açık bulunan kadıdar bırer Doçent Alınacaktır İsteklilerm gerekli belgelerle bırlıkte bir dilekçe ile 6 temmuz 1976 tanhıne kadar Dekanlığımıza müracaatlan llân olunur. (Basuı 19556) 6692 ELEMANLAR ALINACAKTIR Karayolları 17. Bölge Müdürlüğünden 1 Elektnk Supervizöru (1 kişi) 1 Sınıf ehliyetli 2 Elektnk rjs'ası (1 kışı) 2 Snıı ehliyetli 3 Elektnk Dsta Yardımcısı (1 kışl) 3 Smıf ahhyetlı Fa2la nılgı ve untıhana gırış belgesı içm Karayolları 17. Bolge Mud Mualhm Nacı Cad No 105 Ortakov/IST. muracaat edîlrresı Imtıhan 6/7/lSTb gunu s^at 14 00'tedır. (Basın 19555) 6708 TURK TURİNG ^ Marmaris* >f. Jf * Jf + Kuşadası Antalya/Kemer Çeşme Kuşadası Alanya Kuşadası YX En guzel tatıl yerlerını sızler içın seçtık. Özel anlaşmalar yaptık, kontenjanlar aldık. Aıleler, gruplar ve haftalık gecelemeler içın ındırimli tarıfeler uyguluyoruz. Yararlanınız. MAR£I MOTEL MOTEL KLÜP AKDENİZ VALTUR T. KÖYÜ ALTIN YUNUS TATİL KÖYÜ Club Med. KERVANSARAYI MOTEL ALANTUR KUŞTUR T. KÖYÜ 976'90 Topkapı Anadolu Garajı No: 13'de mukım ıken, halen adresı meçnul Kemal Demır ve Hasan Husnu Saral Da\acı tnşaat Malzemesı Ltd. Ştı vekılı tarafmdan da\alı Ankara Anonım Türk S'gorta Ştı, Kemal Demır, 2fekı Dernırkol ve Hasan Husnu Saral alejhlerine ıkame olunan alacak da\asında; Davalılar Kemal Demir ve Hasan HusnU Saral'a tebl.ğ pdamek üzere gonderılen dava dılekçesı ve davetıye bıla pblığ ıade edümış vaptınlan zabıta tanüiıcatından da, tebıige elvenşlı adreslerı tesbıt edılemedığjıden dava dılekçesı 1e duruşma gununün usulen ve lUnen tebl fıne karar ve rılmış olmakla, 4 10 1976 günu saat 10.30'da mahkemede ha zır bulunmanız, ve dava dılekçesıne karşı bır ıtırazlannız olacak ıse, bıldirmeruz keyfıyetı usulen ve ilanen teblıg mft^pfmTift kaun ounak üzere tebliğ olunur. (Basın: 5350) 6695 I LA N îstanbul Asliye 10 ncu Hukuk Hakimliğinden Turgutlu Belediye Başkanlığından PTT idaresuıce yenl döşenen teleton hatian munassbetıyie bozulan muhtelıî beton, asfalt, p<trke yollann yapını ışı mevcut keşıt ve şartnamesme göre icapau zarf usul' yle yaptınlacaktır Keş4 bedelı 230.ÜU0, lira clup geçıcl temlnatı 14.950, lıradır thalesı 16 7 1976 glınü saat la'de Belediye EncUreerunde japılacaktır îsteklılerın za^^^^^ı Ihale saatından bır saat evvel Encümene vormelen, po^tada vaki gecıktneler naaara aünmaz. Encumen ıhaleyi yapıp yapmamakta serbestCr. (Basın: 19172) 6676 ÎLAN ve dığer çeşıtli tesısler içın derhal bize danışınız, bılgi ve broşur alınız, rezervasyon yaptırınız. TÜRK TURİNG TURİZM İŞLETMECİLİĞİ (Türk Turıng, Turkıye Turıng ve Otomobıl Kurumu'nun resmı seyahat acentasıdır) lıtanbul ŞI5I1 Meydanı 364 (TTOK Bınası) Tclefonlar : 4617 30 ve 46 70 90 Türk Turıng, MARJJ MOTEL' ve yetkıli se/ahat acentasıdır. ıştırakçısı (Moıaa: 1112/6639)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle