Katalog

CIJHIMVEI ;; aast» ms Topkapı Saraymdaki Mecidiye Köşkü ve yeni bölümler hizmete açıldı Istanbul Topkapı Saravı MUzesınde venıden tanzıTi edııen seksıyonlarm açılışı aun Kuîrur Bakaru Rufkı Danışman tarafından ^apılmIs, Mecidıve Koşkunde duzenîenen basm toplantısında ise bakanlıÇın bugune kadar olan çalışmalan uzerınde duru'muş, amacın ıçte ve dışta Türk kulrurunü tarutmak oldugu belirtılmıştır. Topkapı Sarajı'ndakl «Elyazırnaları Tezrup ve Mınyatur El Sanatı» «Padışah Portrelerı» seksıyonlan ıle ve Mecidiye Koşkü nu resmı jemeklerde kuilarulmak üıere açan Kultılr Bakanı, konuşrnasjnı japacakJarı hızmetlerın ne oldugunu açuclavarak sürdürmüs, bu arada TRT ve festıvaller uzerınde de düşuncelerlnl açıklamıştır Topkapı Sarayı Mecıdıye Köşkündekı basın toplantısında TRT'd» oynatılan Türk Iılmlen üMrmdekı bakanhğın denetimi üzerınde duran bakan, «TRT gıbi resmi bır kuruluşun da muhakkak llme, tarıhe değer vere Kültür Bakaaı açılısııu y»ptı£ı Mecidlje Köşkündeld basın toplantısında (Fotoğraf: Erdogan KÖSEOGLü cek şekılde olması zarureti vardır Bu konuda gorevli memurlanmu TRT ıle İşbırlıği ıçinde nü yelctur îdtolojik bir amag nlmesıne çalışılacagını belırt lin resmı bır kanaldan jurutulme dir Ancak henuz müessır bır Jçln yapüıyoraa müsaade edıle mış, bovlece Türk Islam sana d.ğını bır vakıf tarafından jurüsonuç almış değılız Fılmlenn mez. Ancak bu kanunlar içınde tının kendısıni tanıtma elanağı tüldügünu soylıverek «Bu bıze daha lyı olması ıçın çalısmalan olur Kabft kurvetl» olamaı» de bulacağını vurgulamıştır taalluk etmektedır Kanaatımız, mistir nuz sürmektedır • Toplantıda yapılan ve yapıla bu gıoı faalıyetler devlet elıvle Antalya festıvalınde bazı heyBakan aynca konusmasında cak olan çalışmalar üzerınde du \apılacakia gemş kıtlelen hedef kellere saldırılması olayıyla ılgi îslim Konferansında alınarı ts ran Bakan «Istanbul festıvalınin» alacak şekılde olacaktır. Bız bu li olarak sanata tecavurun hoş tanbul'da «Islam Tanhi, Sanat halktan uıak, elıt bır tabakaya faalıjetlerm daha çok eğıtıme karsılanamıyacağını belırten Ba re Kultür Merken» kurulması hıtap ettığı seklındekl konuşma muhtaç ki?ileri çekecek şekılde kan, «Sanatın ıdeolojık bır yö yolundaki kararın da gerçekleştı lar üzerınde de durmuş festiva yapılmasıru arsu edıjoruz» demıştır < TARTIŞMA ŞAMIN ŞEKERl l 574 ve onu izleyen 1948 yıllarında umut kapısı Batı olmuştu. Amenka ıle ımzalanan Asken Yardım ve Ekonomık tşbırlıği anlaşmalan ıle Turkıje, Ameııkan jasalarınm golgesınde sunulan yardımlan soyle nenlerı japmak durumundakı bır çocuk gıbı kabul etmı^U 1949 1950 malı yılı sonunda Marshall plânı ıle gerçekleştırı len 180 mıljon dolarlık yardımın ?macı belırgm bır bıçımdp Turkıye nın Batı'ya açılan bır tanm ülkesi olmasını sa*lamaktı Demokrat P?rtı donemınde ıse ulke, ji,pıter rampaları ve radar uslerı ıle donatılmıştı Amenka, Celâl Bavar'ın 1955 yılmda gerçekleştirdiğı yoıcuıugunun ana amacının 300 mılyon dolarlık yardımı spğlamaıt oldugunu elbette bıhyordu. Ama, Ortadogu ve Balkanlar uzerınde nazık bır Jeo polıtık yapna sahıp bır ulkenın heM Sovyet komşuluğu da dıkkate ahnacak olursa bır tur ılerı karakol, gozetlema istasyonu gıbı kullanılmasını da yabana atacak değıldı.. Gozu kapalı olarak balıklama dalınan Batı, Turkıye'je emperjalızmın ahtapotumsu kollarını sarmalamıştı. Bunun farkında olanların feryatları, «Komunıst bajkuşlann» seslerıne benzetılıyordu Kım kı Amenka'dan, Batı'dan kotu soz ederse vatan haınıydı komunısttı Ne var kı, zaman ileri goruşlu bır avuç aydının lehıne ışlıyordu Bu gereksız sevgı ve ilgı, onursuzca uzatılan el geri çevrıldığı zaman, kırsal kesımler bıle «Hanyajı Konyayı» anlamıştı. Olan, bu ugurda canlannı vermiş gençlere olmustu. Çırkın polıtikacı içm onursuzluk ya da tüktirüleni yalama zor ış degıldl. Turklye'mn ev sahıpliğınl vantıgı Yedıncı Islâm Ulkeleri Dışışlerı Bakanlan toplantısında goze çprpsn davranışlar, ıstpr ısteme? kı«uı genlere gotürmekte ve bır zamanlar Batı'ya duyulan sevgı ve hayranlık, teslımıypt anımsanmaktadır Ders almamış polıtikacı, Batı'nın gerıye uzattığı elıni bu kez Dogu'ya uzatmaktadır. Dofu biraz petrol, bıraz dolar verebılır mi umudu ıle, Israıl'in katlınden, Arap dılının oğretılmesıne kadar her seye razı olunarak . Oysa, jakın geçmışte bunlann ozlenne ve sozlerine ne ölçude glıverulecefcı konusunda deneyler de var. 1965 yılında Cıdde'de toplanan Altıncı tslâm kongresınde, Turk delegasvonunun, «uodugu bır karar tasarısi yy bırlıgi ıle kabul «dılmiştır. Bu karar Kıbrıs Türk toplumunu «Avrı bır camıa» olarak nıtelıyordu. Ne var kı, bu karara rağmen Birleşmış Mılletler'de yapılan oylamada, Kongreye katılan 36 devletten (tran ve Pakıstan dışındakılerın) hepsı olumsuz oy vermıstır. Butun bu deneylere rağmen, gerı dondürulen, «Allah versın» denılerek onuru ıncıtılen EL tekrar açılmakta ve uzatılmaktadır îstanbul'da yapılan toplantı, gonul ısterdı ki, onurlu bır çi7gıde surdurulsun, lâyık oldugumuz unutulmadan gerçeklestırılsın ve dılencı pozısyonuna duşulmeden tamamlansm. Ne var kı, ıç polıtikaja vonelık gerıcı davranışlaria dolu bır tablo yanı sıra, Topknpı Sarayındakı çağ otesi yemek zıyafetınde olduğu gıbi bır dolu ılkellıkler sergılenmıştır. Arap dunvası kendı ıçinde ikı bloka ajrılmıştır Çağ otesi Arap ulkelennın varhğı janında, emperjahzmB Itarsı duran bır başka blok onurlu bır uğraş vermektedır Turkıve, bu farkları bıle goze almadan, petrol ve dolar dolu bır serape dalmak ıstemektedır. Gozu kapalı bır gıdış, saga sola bakmadpn bır ılerleyış, bır Uslimn et sığıntılık . Tıpkı, savaş sonrası vıllarda Batıja du"Ulan hayranlık, gostenlen dıkkatsız ılgı ve tesiimıyet gıbi Bu ulke, elını etrRfa açmadan, bovnunu Dogu'ya Batı'ya bukmeden ılerlevemez mı kal9 kınamar mı Kendı benııgıne ddnrresı, oz kaynaklarından yararlarunası olanak dışı mı1 dır ' Sağlanacak ekonomık bagımsızlık içınde, plânlı bır temel sanavı kurulabılır oysa. Bunun ıçın Amenka'va, Arap'a el açmak gerekmez Avrıca A rap uvanmıstır »rtık UçuncU bir dunya kurulması ve bunun lıderligl Jconusunda el» g» çınlen fırsatı kullanabılmek ıçın çağdaş bır duzeyde ve fakat Kurtulus Savasmdald çıîgıde olmak gerekır Bu olçuler içındü yararlı ekonomık ılışkıler kurulabihr. Bunun ıçın «Barısçı ve teknoloiıye egemen bır Turkıye»den soz etmek gerekır. Gunumuzun Türkıve «ıni yonetenler, anılan Turkıye vı eerçekle'tırmekten uzak bır yapıda goze çarpmaktadırlar Bu noktada ise, Turkıve onundekı buvuk bır fırsatı kaçırmak durumundadır Bunun anlamı ıse, yıllar once kullamlan süt tozunun yerını «Şam'ın şekennnm alacağı biçımındedir. «Şam şekerı» polıtıkasını ızleyenlenn herkesten fazla rrıHıyetçılık. taslamalan ıse ılgınç v« dikkat çekıcıdır. AbduUah TEKİN Okullardaki Huzursuzluk ve Içyüzü TÜKETlM TOPLUMU Dogayı yok etmenin, insanı ondan uzaklastırmanın adını uygarhk kovduk galıba. Yeşılı kurutup, ağaçlan kesıp bO7 oetonlar yukseltıyoruz verlerıne. Dort yanımız betonlaştı neredey se Doğavı saksılara sıkıştırmaktan başka çaremız yok. Kat kat bolduk betonları Konserve kutularını üst uste dizmış gıbi. Ve ıçınde bızler kü».^r.elerımızı yıverek \*aşıyoruz uvgarlık adına Yememek mtımkun detıl Televızyonda ^uzel kızlnr konserveleri overken nasıl da koşullandınyor bizlerı. înanmazsmız bır de cıcıli b'cıll gazetelerdekı reklamtannı okuvun, bu arada hem otomobil .<uponunu keser, hem de filanra artistin son sevgilısmı ogrenırsınız. Kışiyi özüne yabancüaştırma, toplumsal sorunlardan sovutlama yöntemlerınden bıri de tuketım toplumu yaratmak. Hem daha kârlı, hem de pazar bulma sorununu buyük olçude gıderıcı nıtelıkte oldugu ıçın emperyalıstler ıyı bilıyor bu işi. Kıtle iletıjım araçlarımn da k:şi Uzerındeki etkısı düşünulürse, insanları «Pavlovun kopegi» gıbi koşullandırmak oldukça kolaylaşıyor. Pıyasaya sürulen bol tüketım malı ve reklamların ınsanda yaraftıgı tüketım hırsı oylesıne buvük ki yalınayak bır adamı otomobll galerısindeki otomobıllere ımrenerek baktırabılıyor. Yerll işbırlıkçılerin de ı«rtne gelıyor bu. Cumhurıyet sonrası kalkınmayı hep ulusal burjuvazı, ozel ginşimcı ıle sağlamaya çalısmısız. Ama nedense oır turlu «mıllı» olamamış burjualarımız. Emperyalıstlerle ışbırhkçılık daha kolay. Ardmdan gelsın dumansız, bacasız fabrıkalar, yanı montaj sanayıı Yabancı sermaye temsılcılıklerı. Nasıl da övunuyorlar. Ford'un en eski acentası olmakla. Mornson temsılcııi de başbakan. Ve sermaye ıktidarlarına sorar sanız sanayıleşıyoruz. Uzmanlar çagda» sanayıleşmeyı yatırım mallarının kurulup, gelıştınlmesi olarak tanımlıyorlar. Yatırım mallarının payı ıse vuzde onbeş. Bugün Turkıye'de oto mobıl motoru tirrM»»» ama uç otomobil (abrıkamız var. îste boylesme bır tüketım toplumu yaratılmakta ulkemızde. Beton, otomobll, plastıfc. Başlangıcından bugüne Türk resim sanatını tanıtan büyük bir sergi Romanya'da açıldı Başlangıcından bugüne Türk resım sanatını yurt dışında tanıtma amacıyla duzenlenen ve 79 ressamımızm 100 eserınden oluşan <ts Bankası Kolleksıyonundan Seçme Tablolar Sergısi» Pomanya'nın başkentı Bukreş'te Ibrahım öktem'ın bır konuşmasıvla zıyaretçılere açılmıştır Bukres Büyükelçıhğımızın verdıgı bır kokteylle açılan sergıde yer alan Türk resım sanatımn çesıtlı dönemlerine aıt Turkıye Iş Bankası'nın sahıp bulundugu bıni a»kın eser arasmdan seçılan tablolar, gemş olçude ılgı çejtmış ve davetlıler Turk sanatçılanndan ovgüyle sozetmışlerdır. Ünlveriitelenmlzdeki huzursuzluk son zamaniarda orta oğrenıme de sıçramış ve meydana geien olaylar sonucu halkımız da ıyıce tedırgm olmaya başlamıştır. Sag sol çatışması olmakla beraber, oğrencılerı bu huzursuzluğa ıten gerçek nedenler de vardır. Okullardaki olajlan sağ sol çatışmasına bağlayanlar aslında huzursuzluğun temehndekı gerçek nedenlerı gormemekte ve>a gormek ıstememektedırler Polıtıkacılar «Sıyası çıkarlan ugruna. bırbırlerını okullara «Anarşı» soKmakla suçlamakta, eıcranlarda ve gazete manşetlerınde sık sık boy gostererelc «Oğreneıler ne ıstıyor'» sorusunu sormakta, olavları kendi sıyası ınançları dogrultusıında yorumlamakta, fakat «objektıf» bır gozle bakamamaktadırlar. Orta öfrenimdeki huzurHalkımıza, havatın gerçek tadı suıluğun asü nedenı bızce egının bır Amenkan gazozu oldu tımın «laçka» oluşudur. Yıllarğu soylenmekte Ama «Umut danberı ofrencı ıle adeta alay ofkelı ve mahzun / Umut sapı edılerek yabancı ulkelerden •Taklıtlo egıtım» sıstemı uyna kadar namuslu», beklıyor. Hâdl H*NKENDt gulanmakta, bu da zaman zaman ıktıdarlann sıyasi yauSılmer tş Hanı Kat 2 No 201 BALIKESIR rım amaçları uğruna her fırsatta değıştınlerek egıtım «yaa boz> tahtasına dondürulmektedır. KOMANDO İŞGALİNE SON VERiLMELi t*.1>ı^, Oktay Demiraj: (ortada gravatlı olan) •Altınbofa» adı rerilecek olaa otomobilin haMnda çalısma »rkadaşlanyla gorulujor. (Fotograflar: Alı AL4KLŞ.) BİR İŞ ADAMI FENER'DE OTO YAPMAYA ÇAL1ŞIYOR Oktay Demirag «karakteti lcabı» haksızlıklara davanamıyor. Otomobil sahasına el atışı da bu yuzden olmıış Bakmış pıvasada maliyetı 2* ooo lırayı geçmeyecek arabplar juzbınlere \aklaşan fiyatlarla satılıyor, hemen Tuıkıye'de otomobil fıyatlanmn pahaİı oldugunu kanıtlamak ıçm ışe gırışmış Aslında olomobıl japımı kendisı ıçın pek jabancı bır saha da değıl Demırağ aıletf de deden, babadan otomobil parça ları vapı/nı ıle uğr?şıyor Fener Iskeıe caddesındekı Altınboğa Kollektıf Ştrketi, vıllardan berı otomotıv sana\n van urunleıı yapımcısı olarak çalışror Su an da Mercedes 302 model otobus lerın R0> va<ın parçası ımal edı liyor atolyelerınde Talçın PEKŞEN mlftir. ATnıpa'da 1M bu »üre 10 jıldır» Sıra otomobilin yüruyup vtlnl meyecefeı konusuna gelıyor. Arabanın henuz iki ttkerle&ı takılrruş <^ımdi ıs 2 tekerlekle, bır arabaya mı kaldı'» dlyoruz. Guluyor Demırağ. Bu konuda hıg bır kuşkusu yok «Bu araba yuruvecek, dıyor. O günlen de goreceksınız. Yeter ki kodamanlar işe kanşmasm > OTOMOTIV SANAYİINE YAN URl'NLERI YAPAN OKTAY OEMIRAG TÜRKIYE'DE OTOMOBİL FIYATLARININ PAHALI OIOUGUNU KANIIUMAK IÇIN TÜM GÜCÜYLE UGRAJIYOR. ÖKTEM'IN KONUŞMASI Turkıye ts Bankası tdare Meclısı Baskan Vekılı, Mıllı Eğıtım pskı bakanlarından tbrahım Oktem, sergmın açış konuşmasıncıa «Ulkelerımız arasında mevcut kultürel ve bılımsel anlaşma u yarınca Turkıye fş Bankası olarak, kolleksıyonumuzda mevcut tablolardan bır kısmını ulkenızde sergılemekten, değerlı Romen halkına sunmaktan buyük bır kıvanç ve onur duyuyoruz» demıs, şunlan söylemıştır. «Batının goruş ve teknıkleri îçınd.» gelısmış Türk Resım ^a natı 100 yılı zor buian bır geçmıs« dayarur Fu sanat dalında soz konusu edılen Batı anlamın dakı resım «peınture»dur Yoksa, mınyatur adı verılen eskı resım sanatımızm geçmışı alO yılı aşkın zengın bır tarıhe sahıptır » Oktem, Turk Resım Sanatımn donemlerı ve sanatçılarımızın o zellıklerı hakkında bılgıler vere rek «».onuşmasını şojle surdurmuştur «19 yuzyılın ortalannda baş lajan Batılı anlamdakı resıır sa naıimızm temelını atan Muhen dısnane ve Haroıye Mekteplerın de karakalem. yaglı boya çalışmalaıı \apan ılk ressamlanmı 7\n basmda Ibrahım Pasa, Te\fık Paşa, Şeker Ahmet Pasa Su le\nıan Seyvıt Hüseyın Zekaı Faja, Osman Hamdı Bey, Osman Nurı Paşa sayılabılır Bu ressamlar Turk resmının k'dsıklerıdır Sergımızde Turk resmının bu ılk ustalarından Şe ker Ahmet Pasa. Huseyın Zekaı Pa*a ve Osman Nurı Pasa'nın tablolarmdan örnekler goreceksınız Turk Resım Sanatında empresyonıst egtlım 1914 yılında baş lamış ve jenı bır akım bu ta rıhten sonra gelışmışür kı, asıl çağdaş resmımizın başlangıç tanhi bu akımla başlamıştır » ILK ÇALIJMA lşt« bu ya'v.nlıktan faydalanan is adamı gunlcrce kaıa patlatmış bu konuda «Muhendıs falan« ol madığı halde «muhsndısten daha ıyı> ae anııyor bu ışlerrien tlk olprak Cıtroen tıpı bır araoa mo delı uzenrde ça!ı»maja naşla mıs Çalışma ycnternı de şo' le. Cıtroen arabavı motor dışında en fcılçük parça'armd Wadar ayır mış once bonra ou parçaların kalıplarını yaparar: ımal saıhası na gsçrrış Bu ı=ı ^arılamışken yazıçmalar yaptıgı Cıtroen firma sı ıle bır arlaşmdzlık çıkınca bü tun planları alt üst olmuş De mırag'ın Tekrar ışe koyulmuş Bu kez fcnr çok otomobll modelınden esınlpnerek özgur blr model yaratmış Fener dekı ımalathanesınde otomobılden çok jıp'e benzeyen araba taslagı onunde 5u bılgılerı verdi Dk'av Demırağ • Otomcbılın ana çatkıyı profll dır. Üzerine ssç gezdırme şeklın de çalışılıyor Ana çası avndır ve çatkısı yekparedır Komole bov olar»k ımal edı.mışt r Mal zemesı Türkıye'de en ucuz olan malzemerien ışienmısnr Araba\a model olarak Volksvvagen'ın Ras satı, Polo ve 181 arazı tıpi ıle Cıt roen'den bolum'er alınmı$ıır » Demırağ bu otomobilin tum ma lıjetının serı yapıma başlandığı zaman 25 000 lırayı geçmeyecegı nı ılerı suruyor Şoyle bır hesap yapıyor bu konuda «Arabanın çası ve karoserı 12 000 lıraya mal olacak. Dışardan tthal edılecek motorun fıyatı da 12 000 hra cı^annf^?ıQı^ Tum malnet 24 000 lıra eder. Satış fıjatı ıse % 30 kâr haddi ıl^ sınırlandığından 7010 lira eklermesıyle 31.000 Hra olacaktır » GÖZLEM (Baatarah 1. Savfada) der. kumar maaalarmda, mllyonlan verlr de, bana mı^ın decnez Baabakan Demirel'in pek tevriH yefenJeri drjerlı ış adamlanmızdan Hacı Ali Ocmlrel'in «mahdumu» Yah^a Hrmlrel hem paraya hem de rdebijata çok düşkundur. Geçcnlerde, Vahvı Kemal Demırel in «para» uzerine vazdıgı hır şiırini okuduk $iir. Ankara Yükıeliş Muhendislik \e Mimarlık Oıel Vuksek Olnılu Ofrenci Bırlığı Yajın Organının, 1969 yıllıjınm 411ncı savfasmda çıkmı? Gelınız hep bırlikte, Yahv» Kemal DemJrel in paraj» edebl değer katao ılıriıu blrlikte okuyalıın: PARA Hayallmd* srn varnn hâlA O ıneaut grunlenmitl l'nutma hatırla lımln nagme olacak Dudaklanmda heran Bazı gunler acısı unutuinuyacak Tek teselli yerımlz Kaybalan o aykıınu Karbolan o askunıs Kalbim h»lâ lunıyor Hcran kapım çalınıp Seni donecek sanıjor Sönttklesen grizlerlm Hilt seql arnor Donukiaşaa dudaklartm Şimdı o nerede di.^nr Bilmern ?imdi nerdcsin Hansi çelık kasadasın Belkl donolmeyecek bıryerdesla HıçJonklar durmaz ki Sen gelmerince bana Herkes seni anjor \ana yana Napolyon ne kadar haklırmif lMS'da yine para, para, para. Tahya Dcmirel, edebî konnlardakj yetenrğini, h 1 5 ?üphetiı, amcaıuıdan almıytır. Amcasının edebi deteri, bir de\Iet Inıruluşu olan, BasınYa>ın Genel Mudurluğunce kabuJ edilmis ki, Başbakanın demeçleri. 26S sayüı vatanın 29. maddeaine göre, «turist celbi» gerekçesivle ygjmlanmaktadır. Dervlfin fikri ne>se, ılkri de odur Boyle bır atasönımuz de \ar. Göruyor»unuı, Yahja Demirel, çııri bile «para» konusmnda yasyor. Şu dizelerdeld edebı juce bakıo: BUmem şimdl nerdestn Hangı çelik kasadasın lahya Oemirel, pararı «eveiU verine kf>mp, timgesel bır şur yarmıç, dııeler, şalrin iç dilnyaaını yanııtıyor: Ismin nağme olacak Dudaklanmda her an lahva Demırel, burada paraya «Freudyen» bir yakla»un cetirmif: Donuklafan dudaklarun Şimdl o nerede divor Yahya Demireli edrbıyat» yaptiğı bu unutulmaı Intki dolayuiyle kutlar, bu ailrın yabancı dillere çevrilerek, «vergi ladeai. konusu yapümasnu içttnilbJe önerirün .. Bızler Ankara Ticaret ve Tunzm Yüksek öğretmen Okulu ogrencılerıyız. Okulumu* açıldıgı gunden berı komando ışga lmdedır Her turlü hakımiyet komando demlen bır avuç çapulcunun elındedır. Okulumuzun mevcudu 1700 cıvarında olup, bunun 5560 kadarı fasıst eğılımlıdır Gerıye kalanlar dev rımcı ıdeolojıve sahıp olmaları na rağmen, yonetmelıkler ve ogretım üyelennın zor kullanmalan nedeniyle faşıst baskı ve terore bovun eğmek zorunda kalmaktadırlar. Okuldakı az sayıdakı komandolar desteğı, cıvar vurtlardan ve özellikle ül kucülerın vatagı olan Site Öğrenci Yurdundan almakta ve saldınlar da buralardan vönetılmektedır. Devrimcı şehıt kar deşımız Velı Yıldınm'ın acısı hala vureklerimızdedır. Bu sene okuH vem alınan ogrencılerden ve tjw knım «sJti oirencılerden her ay ayJa Ülltü ücaklanna makbıîzsuz p»ra alın maktadır Bu konuvu Cumhurıvet Gazete«i neşretmı* bulun maktadır ldareye sikayete gıdıldıftınde ise. suçlu addedilmekteyiz. öğretım üyelerı, asıs tanlar meslek derslerını bırakıp mıllıyetçıhkten sbz etmelt te ve dınlemiyenlerin numarası nı alarak tehdıt etmektedirle'. Okulun bodrum katı ışkence sahası halıne getirılmıstır Sınıflar, kondorlar ve kantm bozkurt resımlerıvle donatılmıs tır Her gun mehter marşlan sovlenmekre ve rahatsız olanlara satasılmaktadır. Bu zorba ları yonetenler okulumuzdan kanlı ellerını çeksınler. B;z devrimcı, yurtsever gençler okumak ıstıyoruz Okulumuzun komando ışgalınden kurtulması nı ve devre sonu ımtıhanlarınm kaybedılmeden huzur içersınde yapılmasım dılıvoruz. Ttcaret »e Turizm Î.ÖO. ögrencileri Parlamenterlenmlz XendU maaşlanna «zam» sözkonusu olduğ\mda buyuk bir duyarlılıkla meclıslerı doldurmaltta ve «ıkl daklka» gıbi bır zamanda «karar» alabılmektedjrler. Maaslarına Uu dakıkada zam kararı almak ıçın partı gozetmeksızın bırlesebılerüer (OkuJlardakı gerçek huzursuzlugun gerçek nedenlerını aramak ve çozum bulmak) ıçın bırlesememekte, kasıla kasıla derceç vermekten başka bır şey yapamamaktadırlar Orta ofrenımdB «Dededen kalma» usullerle yetıştırılen oğrenci okulu bıtınnce hiçbır ıse yaramamakta, o da tek çareyi «Ünıversıte kapısında» bulmaktadır. Bbylece unıversttelere bır «yıgılma» olmakta, bunun sonucu olarak da dışarıda kalan gençlerımız «taze guç»lerıni boşa harcamakta, sokaklar bır «Işsızler ordusu» ıle dolup taşmaktadır. Orta oğrenımde «Ara meslek dallarına» eleman yetiştıren bır sıstem uygulansa, okulu bıtırea.ojrencı uoıversıt«yt kazanamajUDca yaFinuıdAn blr endışe duymayacak, çalışarak ulusuna vararlı olacaktır «Yoneltme eğıtımı» ile oğrencmın daha baştan, hangi dalda yetenekli olduğu, vapabılecefti dalda çalışarak daha yararlı olacaktır. Sayın «miHetvekilleri» bu sıfata lâyık olmak ıstıyorlarsa her şeyden once kendılertni değil, mılletı ve mılletın bir parçası olan «yarının guvencesı» gençlerımızı duşunsunler ve sıvası çıkarlan uğruna «harcamasınlar > Bu frunün gençlıgt olaylan daha gerçekçı bır gozle gormektedır ve «büyuklenn» ıddia ettığının aksine on lar dan d?ha bılmçlıdır Gençlık, kendi çiıcRrlarından baska şev duşünmeyen ve yarınlar ıçın kendisıne «riıvence» vereme' enlerden bunun hesabıru soracaktır bır gun Erdofan SEZGtN Ayşekadın / EDIKVE OKUYUCU MEKTUPLARI SOSYAL ADALETE SIĞAR Mi? Dunyada hıç bır yaratık bâki degıl, farudır lopıuma yaıarlı faalı; etler, eserler yapanlar rahmetle, zararlı faalıyetler gösterenler lanetle anılır. Devlet hızmetınde çaUşan bır memur mutlak bır gun emekU olacaktır, bu gerçek kaışısır da memleketımızde emeklı, du., yetımlere yaoılan ıslemleı çok acı ve üzücudur. 1 Memurların maas ıkramıyelerını 15 aydan 30 aya çıkardılar, kanun çıktıjı tarıhten ıtıbaren tatbık edılmjs olsaydı ıtıraza mahal kalmazdı, fakat bır mart 1974 tanhınden Itıbaren emeklı olanlara tatbık edılecegı açıklanmıştır. Bu durumda 1971 1972 197i vıllaıında emeklı oianların suçu ve gunahı nedır? Bu tutum sossaı aaalete sığar mı? 2 U7b yılı batçe muzakereıerınde maaş kat sayısının arttınlması teklıt edıldı, fakaı başta Malıye Bakanı ve Butçe Komısvonu bu teklılı kabul etmedıler, şımdı ıse butun memurlara yan ödeme verilmesı sağlandı, Emeklılere, dul, yetımlere, intıjar ana babalara kat sayısıyla ellerıne geçecek bııicaç kumsu Malıye Bakanı, Başbakan, M C. teşkılatı çok gördüler. Acaba biri yer bıri bakarken bunların vicdanlan sızlamayacak mı 7 Ulu Tann • meklilere, dul. yetımlere, ihtiyar ana ve babalara yardımcı olsun. Emekll memur A. StDAR Fransa'daki işçi çocuklarmın okul durumu Sayın Bülent Ecevıt'ın Fans gezılerınde ışçılerımızle olan konuşmalannı ızlejenlenn arasında ben de vardım Otuz \ılını eğîtımcı bır hızmet erı olarak yaşamıs br kımsenın, uzerınde dıkkatle durulması gereken bır kcnunun kavranmamış olmasını gormesı, bu satırlann yazılmasını zorunlu kıldı. Işçılenmizın çocuklarının okul durumu bır bakıma tesaduflere bırakılmıştır. tlkokul ve ortaokul yanı, mecburi tahsıl çağlarında ısçılenmlzın çocuklarının başarısızlığı çeşıtlı nedenlere bağlanabılır tlkm şu nu so.Ieyelım, Fransada doğmuş ılkokula devam eden r oğrencılenn dıg» 1 ' : o*>«cılerınden daha başanlı olmalan doğaldır. tkı yaşından sonra anaokullarına verilen yavrulanmızın ılprkı vıllarda baçanları sağlam laştırılmış olur Anaokuüan altı yasına kadar surer. Devletm denetimi ve yonetımindedırler. Ucretsızdır. tşçılenmızın hiçbır yuk a'tında bırakılmadan çocuklannın eğitımıne bu anaokullannda devamları sağlanabılır. Ilkokullarda ve ortaokullarda çoc1 lanmızın başarıs'zlıgı nedenlert arasında bır de «Soz luk» var. Sıhirli bır sözruk bu. «Kelım» haznesi'irt<»dfWerieskılenn, basarısızlıgın bn neden lerındenüır. Gerek oğretmfnın ve gerek arkadasiannın «Sozlulc bilgıleri» önünde çocu^umuz şaLşkına dönmektedtr. ÖSretmenlnin s'ı"':lıkleHn) bu nedenle anlamamaktadır. Yukarda değindtfimü; anaokulu bu yönden eorunlu görtilmektedır. Yalnıs Tür'ıt çocufc'armın değıl, bütün yabsccı ışçı çocuklannın yuzyuze geldıklerı çözumlenmesı soz konusu olmıjan bır konu var. Çocuk, hele ılkokul çağlannda ırkçıoır. Bu şuurlu bır ırkçıhk olmaktan çok içguiusei bır davranıstır. Çocuk kendınden olmıyandan daıma uzak kalmak ıster. Bunda ana babanın yabannvn hor gorme meylı de rol oynar. Anao.tuuannda çogunlukla kü çük yaşlarda çocuklar arasmdakı kaynaşma ve yakınlaşma daha çok olağandır. Bunun ıçın ışçılerımızın çocuklannı ana okullanna vermelerınden yanayız Tanıdığım aıleler arasında çeşıtlı nedenlerle anaokuluna çocuklannı vermeyenlenn çocuklannın dıl ofrenımlerıni altı yaşına kadar gecıktırdıklennı bümelerı .ckır. Okulla ıvi kotü «mektep medrese» gormuş ışçılerımızın bıle en ufak bır ılışkılerı yoktur. Ogretmen, çocuŞun anababasını hıç tanımamaktadır. O saki bu, batı • n m "'•> one"ile durduçu bır konudur. Bır konuva daha deginmek is tenm Okullann denklılıği sorunu. Buradan îs'anbul'a Fransızca bğTetim yapan bır okula tastıknamevle gîden öğrenei basvurduğu okula kabul edılmemektedır. Denksizlik Fransa'da tarıh, coğrafja. TUrk dıli derslerini Ttlrkc^ okumarlıf'ndan bahısle ^jh•enel t^ri vüs •dilmektedır Ovsa bir yıl bır uvum vılı kabul edııse. ikinci yılın da dğretımi Turkçe yapı lan derslcre ııvumu sağlar.sn okul kapılan Türktve'mtzde bu yavruya açılm 5 olmaz mı? M. Kemal ÖZBATKI BU NEBiÇiM YÖNETMELiK! Bizleı lise v« dengı okullan •on sınıf ogrencılerıyız. Kazıran donemınde mezun olamayan çoğum dz bütünleme kurslanna kaldiK Hazıran ayı ıçerisinde bu tunleme sınavına gıreceğız Bu sınavı başaramayan arkaaaslar Ejlulde blr sınava daha gıreceklerdir. 1976 ÜSS tlavuzunda (sh. 19) •23 temmuz 1976 gunune kadar mezuniyetı kesınleşmemış oğrencıler Ünıversıtelerarası Merkezı Yerleştırme sıstemıne dahıı edılemıyecektır. denmektedır. Bu durum karşısında eylul sınavlarına kalacak olan bızler unıversıteye gıremıyeceğız demektır O zaman «ylul hakkı nıye tanındı' 19"41975 ogretim yıunda lise ve dengi okul son sınıf ogrencılerının mezunıyet durumlan 23 temmuzda kesınleşıordu (ESKI yone*rrelık) Oysa 1976 oğretım donemınde jenl vonetmenlıkte evltll hakkı tanınmış ama neve ranyor' Yonetmelık değıştı jenılık getirdı derken vuzbıni aşkın oğrencınm hakkj elmden almmaktadır Neden vonetmelık degışıyor da LSYM'e ogrenci alma durumu halen 23 temmuzda mezuniyet durumlan aranmaktadır'' Bu ne biçım ydnetmelik boyle* Bu durum Türkiye'nin dört bucağinda lise ve dengi okullanndin eylülde mezun olacak tum gençlen ilgılendırmektedır. Gençler hakkımızı aravaiım. Hazıranda mezun olanlarla e y Iuld« mezun olacak bızler arasında nlçin aynlık olsun' Hepımiz İİSB mçzunuyuz. Esltlik istıyoru*. Antakya Lisesi ve Dengi Okul Mezunlan 85 Imra SUREKU 6EIIŞEN TURK RESMI Ibrahım Oktem eırpresjorust teknıkle res m vapan ılk Turk res=amı Halıl Paşa bır desen us'ası olan Hoca Alı Rıza uze rınde durmuş, 19! 4 yılında baslavan yenı donemle T1ırk resmine b»r hava geldıgmı kavdefnış, l°3 1933 kuşakları ve «D Gru bu>p.un çalışmalarmdan bu ?TL p'aıda yer alan sanatçılardan sozetrrış ve konuşmasım sojle tamanılamıştır «1950'lerden bu vana Turk Resmının çaçdaş alanda ulaştı ğı bojutlar ve yetışürdığı res samların ısımlerını burada sıralamava kuşkusuz olanak yok. Sergilenen tablolar arasında eskı vem örnekler vermek ıstedık Fakat, 79 ressamımızin 100 tablosunu sunabıhvoruz Gonul ıs terdı kı kolleksıvonunuzdakı ressam'arın daha çok eserlerını sergılevebılelım . Davetlıler Öktem'ın konujma sından sonra tabloları tek tek ıncelemışler ve goruslennı b«hrtmı?lerdir Sergi Bukres ten sonra Romanva'nın ciuz ve Cons tanta şehırlerınde de tır. IDDIAIAR Bu fıyatın şaşırtıcılıgı karşısın da şu açıklamavı eereklı gorujor lş adamr «Hıç kımse diyemez, bir araba Turkıye'de 35 000 lıradan fazlaya çıkar dıye îş'e saç fı\atı ortada İşçılık ortada Gelsınler hepsıvle tartışayiTi Hatta daha sen ıma latta *ac kısnı daha da ucu'lar Bızde tse ımalat arttmça fıyat vukselıyor Gülunecek bir şey bu » Başka tddlalan da var Oktay Demirağ'ın •Otomotıv sanayiının en Inee delıklerıne kadar sirmis biri olarak» şunlan eklıvon «Türkıye'de her otomobil fabrtkuı kendısınl 6 ayda amorti et