27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
(iNiınılın 15 HUIUK mi ÖZEL KESİME AÇ1LAN KREDİLERDE HIZLI BİR TIRMANMA ÎZLENİYOR ANTCARA (ANKA) Merfcez Ban3casının son haftahk v»»yetinde, emisyonda gorulen 2 milyar' lira civarındaki artış, hafta Içindeki gelişmelerin genel görünümünü çızmektedir. Brut dovız reıervlerinin değisim göstermeraesine karşılık, net rezervlenn efcsi 1,5 milyar dolar seviyesine ulaştığı göriilmektedir. kamu kredilerindeki gerileme ğilımi dev»m ederken, özel kesim kredi lerinin hızlı bir tırmanma içınde olduğu görülmektedir. Mayıs »yı içinde toplam olarak 17 milyon dolarlık artış gösteren Merkez Bankası'ndaki briit döviz r»rervleri, haziran ayının ilk hattası içinde 2 milyon dolarlık bir artıs daha göstermiştir. Bu gelişmeye karşılık net döviz rezervleri eksi 1305 milyon dolar seviyesine ulaşmıstır, Haziran »yının iîk haftftsındı ithalata kısıtlayıeı hükümler getirildiği tarihte 859 milyon dolan Merkez Bankası*nın elinde olmai üzere toplam 1.054 milyon dolarlık Tezerv bulunmaktadır. Buna karşıhk, DÇM ve diğer taahhütle rimizderv dogan 1505 milyon dolarlık döviz borcu bulunspaktaflır. Mevcut döviıs borçlanmızuı, retervlerden yüzde 42 oranında fazla olduğu görülmektedir. Merkez Bankas.'nda tutulan mevduatta son bir hafta içinde 1.5 milyar civarında artış olmu'? tur. Hafta içmde r«s"ii mevduat ta 500 mByon liraîık gerileme o'.masına karşılık, özel bank&lann Merkez Bankası ne^dinde tuttuklan mevduatlarında 1.7 ..yar lira civannda anıs olduğu ?örülmektedir. Mevdııat munram karşüıklannın ise hafta içinde gerilediği anlaşılmaktadır. Hafta içinde emîsyon hacminde yuzde 3.8 oranında, 1.541 milyon liralık artış olmuştur. Errus yon hacminde, döviz alacaklüan hesabmdaki artaşa karşın görülen bu artış, özel kesimin kredi taleplerindeki artıştan kavnaklanınısnr H'1"'1"jı "'t *ıaf tası içinde emisyonda görülen bu hızlı artış, geçen yıhn aynı haîtasındaki artışın üzerinde olmuştur. Hafta İçinde görülen ba artış nedeniyle, yıl başmdan bu yana emisyon hacminde görülın artış oram yüzde V> olmuştur. TARTIŞMA DEGİŞİMİN YÖNÜ öğretmen ve ym»r Saml ttirk, 20 ve 21 Mavıs 1976 Urihli Cumhuriyet gazetelerinde, lis«lerimizin müfredat progranv larında yapılmakta olan degisiklikleri ele aldı. Bazı gerçekleri belirten yazar, kendi görüşlerini açtkl&dı. Konuyu öret lersek: Liselerin müfredat prog ramları yüklüdür; «ahlâk» ders len gereksizdir; gerçek oîcul, diisünce eğitimine ve insanlan düşünebiliryaratabilir durum» getirmeye dönüktür. Bu gerçeK ler karşısında lise müfredatinı geliştırme gorevı üsüenen Talim v« Terbiye Kurulu üyeleri, bilimsel yöntemle çalısmak, erdemli olmak durumundadırlar ve siyasal otoritenin basıtılarına karşı direnmek zorundadırlar. Sayın Gürtürk, bu uyanlar ışıgında liselerde okutulan derslerin «özel öğretim» sorunlarına da değinmekte, iyimser bır uyan tablosu çizmektedır. Ne \ar ki, liselerde müfredat programı değışıkliklerınin yapıla geldiği ögrenim yılı, efitimde bır «Kıyım Yılı» olmuştur. Yirmi binden çok öğretmen, görev yerınden sürulmüştür. Yuzlerce öğretmen «parçalanmıı aıle» yaşamına itilmiştır. öğretmenlere saldınlar ahp yürümüş, bunun sonucunda beş öğretmen öldürülmüştür. Öğretmen liselerindeki onbinlerce genç. okuma haklan gaspedileıeX sokağa terkedilmiştir. Yuksek bğretımdekı dram gözler önündedır. Kitap kıyımı ortada dır. Dılde özleşme akımma karşı, «karşıdevrim okulu» olarak akademı kurulmaktadır. Ok'il yönettnelik.leri sıkıyönetim havası oluşturmaya dönük «hukumlerle» donatümıştır. BUtün bu kıyımcı tasarruflardan bağımsız, bunlardan soyutlanmıs bir «program geliştirme» çahşması beklenebilir mi?.. S»yın Gurtürk, herşeye karşın böyie bir beklentija dile getirmekle «iyiniyet elçısı» görüntüsü kazanmıştır. Dogrusu bu denli demokratik ve bu denli umut yiUlü davramşım kutlarız. Ancak, sayın yazarın parmak bastığı konu irdelenmeye deger: «müfredat programları hangı yönde degiştirümektedir?» Çagı mızm belli başlı eğitimcilerınden R. Dottrens, nmüfredat prosramlan eğitım dızgesınm gosıergesidır, onlara bakarak bır ef.tim dızgesinı eleştırebıliriz » der. Bu görüşü çıkış noktası seçtıfimızde, liselerin mufred?.: programlarında yapılmakn. oîan dfgışıklık ile eğıtım s.<rtetr{rjıy p|sıl,b*»isöne kaydınldığı gcizlenebilir. üzerind* durulması gereken birinci nokta, bu konuda söylentilcrin ve üstü kapalı haberlerin dışında bir açıichk olmv masıdır. Nitekim, yazar da sby lentı ve haberler üzerine kaleme almıştır yazısını. Demek ki, adı geçen değişiklikleri yapan Talim v« Terbiy» Kurulu, demokratik ve bilimsel ybnteml»re uymamıç, degişim konusunda kamuoyu oluşturmaya gerek sinme duymsmıştır. Ayrıca MilU Egitim Şurssına daıuşma yolun» da gidilmemiştir. Bu da, kapah kapılar ardmda, kamuoyundan gizli ve bir takım hesaplara dayalı degişikleriD söz konusu oldugunu içerir. Evet, söylentiye göre, kapalJ kapılar ardmda ve gizli olara'K yürütülen program değişiklikleri manevi kalkınmaya dönük okul müfredıtltn getirecekmış. Böylece liselerimiz, pozitivist temele dayalı ve bilgı yığma esası güden egitim felseîesmden, teokratik temelin ağır bas tığı bır «bılgicilik» aşamasma geçecektlr. Yani, bir tur Osman lı l'.seleri yaratüacakOr. Bu da doğal karşılanabilir. Çünkü, egitim ykşamında bir esVr.mn yerini daha eskısi alacaktır. Asıl üzerinde durulması gersken nokta ıse, bu olusumun. ülkede güvensizlik duygusu T» sosyal kargasa havası estiTildiğı bır dbnemde gerçekleştirilmesidir. Bilindiğt gibi, psikolog Erich Fromm, kitlelerde güvensizlik duygusu V8 sosyal tedirgınlik yarataralt özgürlükten kaçma eğiliminin sağlandıgım, bu durunalarda toplumların mantık dışı Başbuğlara sığındığını apaçık ortaya koymuştur. Nazızm'ın gelışme analizmde vurgulanan bu gerçek gözönüne almırsa, okul programlarımınn bır bunaîım estirildiği ortamda çağdışma doğru yönlendirilmesi, bunahmı arttıncı bir etken olarak kullanılabilir. Demek oluyor ki kryım. müfredat Drog ramlanna sıçramıstır. Her sıçramada güttüğü amacı üirar daha açığa vurarak... İşte biz, bu noktada bıhnçlı ve de çağdaş olmalıyız. Yani Atatürkçü, ilerıcı, bilimsel ve devrimet tav rı geliştirmek, ticıyım olayınna karşı onu uyanık tutmak gör»viyle yükümlü olmalıyız. Gündernde bu sorumluluk olduguna göre, tüm ıyıntyet elçisi y»ıarlar, egitim konulannda kmmuoyunu sorumlu olduğu yöne gore oluşturmaya agvrlık vermehdırler... Mehmet Adem SOLAK Sosyalîst Gerçekçi SanatNedir? Baa bilimsel kavramlar, Tiit kiye'de kamuys yanlış aksettirümektedir. HalVon duşünceierini b*sk» ybne çekmek ve uyamsuu önlemek için büerek bu yöne basvurulur. Örncjın sosyalizmin ya da kapitalizmın 10 çeşit tanımı yapüır, natta hatta sosyalizmin komünlımle esit anlama geldiği halka yutturulmak istenir. Edebiyat ala nında da. bazı kavramlar sap tınlarak verilmege çalışılır. Kımi yazarlannuz. ömeğin Cenap Şahabetün «Edebiyat salt güteli konu edinmelidıra der. Tevfik Pikret'in ise, edebiyat anlayısı güzelın yamnda, fakır. euilen halkın sorunlanru dile getırmektir. Bunun yamnda, sosyalist ger çekçi aanattn şdyle tarumlandıgı görülmekte:«Dış dünyadan algıladıgımın, iç dünyamtzla birleştirmek, gerçekçi sanattır». Böyle bir ttaım, sosyalist gerçekçi \natın ne oldugunu yan sıtmtktan usaktır. Devrimci sanat, ymsadığımıtm ve ahskanlıklanmınn otesinde, bize bir şeyler vermelldır. Yaşadjğırmz anı. iç dünyamızla birlestirme. olsa olsa du rum muhakemesi» olur. Bunun sosyalist sanatla ilgisl yo^ar. Sosyalist sanat. sanatın nalk için yapjldıgıru benims«ven bir görüstür. Yoksa sad»ce, burjuv* değer yargılannı ortaya atma ve hayali düşuncelere dalma degildir. Sosyalist gereekçilik, bir Ulke ve toplumun sosyoekonomık ilUlcilerini v« ç«Uşküerini hal ka yansıuıbilmektir, Bu çeüşkilerin nedenini ve çöıüm öne nlerini getirmek de, devrimci edebiyatın görevleri arasındadır. GerçekçilUe isçinin köylünün sorunl»nnı »nlatmakla, ezılen, sömürülen insanın sorun lannı dile getirmekle baslar. Neden instnlar ezüiyor, sömü rülüyor bunun nedenl«rini an latım sanatıyl» ortaya koymaga çalışır. Günümüz edebiyatı, Yahya Kemal'ın .srflli, ş»llı. güllü» silrlerir.. çok gerilerde bırakmıştır. Devrimci sanatın tanımı tek tir ve o da şudur: ÇUrümüş bir toplumda, çürümüşlügün nedenlerini ortaya çıkaran, çürümü*Iügün ortadan kalkması için çözüm yollan da önerebilen sanat demektir. Yoksa. »ait güzclL arüaimaic degildır. 'îffylisrf ASLAN » RECEP tfYI EMEKLİ SANDIĞl'NA HER BA$VURDuGUNDA «SSK'DAN GEREKLİ YAZI GEIMEDİ» CEVABINI ALIYOR 32 yıllık mahalle bekçisi emekli olmak için beş yıldır uğraşıyor Recep Çivi 5 yü önce mahalle bekçiligin den emekll olmuş bir işçi. Ve 5 yıldır en doğal hakkı olan emeklüik maaşıru almak lçin uğrasıyor. 32 yıllık mahalle bekçiliği hi«metinde sokaklan asındırdığı yetmiyormus gibi, tam 5 yıldır, yaşlılığına, hastalıkla nna r*gmen Sosyal Sigortalar'ın Istanbul ve Ankara'daki emeklüikle ilgili işlemlerin yapüdıgı d&ire kapüannı aşındınyor. Halâ «meklilik b«ğlanmamış olmasırun gerekçesi Ue, S yüdır üstüste verdiği dılekçelerin, yazı Yeşil Ormancılar Cemiyetine ayrılmış malları Gümrükten sahte belge ile çekip satmaktan sanık eski milletvekili ve arkadaşları kefaletle salıverildiler Te?il Türkiye OrmancılaT Cemiyetine satümamak kaydı ile tahsis edilen 20 milyon lira degerindeki malları, Istanbul ve îskenderun gümrük depolarından çekerek sattıkları iddiası ile Istanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan, eski Bilecik Milletvekili Şadı Binay ile diğer tutuklu sanık Ali Akyürek dün 25 er bin lira kefaletle tahliye edilmiştir. İki tutuklu ve yedi tutuksuz ile Enver Turan İdil adlı sanık hakkmda gıyabi tutuklama kararı verilen 10 sanıklı davada, sanıkların 1918 Sayüı Kanuna muhalefetten 10 yıli kadar ağır hapısleri istenmiştir. Mahkeme sanıklardan Şadi Binay ile Ali Akyürek'in 25'er bın lira kefaletle tahliyelenne karar vererek duruşmayı 13 Eylül paîartesi günü saat 14.00'e ertelemiştir.. (a a) HECEP ÇtVt Bes yıldır emekU olnuya ngrasıyor Gemiyi Kim Yürütecek? Çalkantüar içerlsinde, yer yer sarsıntılar geçiren, deprem ve zelıelelerle dolu, göğsünü serlnlercesine ç&gın fırtınalanna kaptırmış. doğum sancısı mı, mlde ağnsı mı çözümlemeleriyle ha.şif neşir olan ve artık çok küçülmüş bu dünyadan hiç bir ulus kendisüıı soyutlayamaz. Varılan en son uygarlık asamasında, en barbar, en ilkel dünya tnsanlarının bıle haklan vardır... Hıçbır sey, hıç kımseye ait degildir; her şey insanlığm ortak malıdır. Amerıka Ay'a çıkmışsa; Anadolu'diıki köylünün alın teri, uzay aracmın kanadını olusturmuş. Şili'dekinın ten mo torunu Afrika'dakintn ise ya;ını ve bövlece sömürü yoluyla olsa bile. çağdas veriler tüm emekçılerm alınlarır.dan süzüterek olusmuştur. Sözgel1.mi Fransa'nın ilerlemış bilim ve teknoloiisınde. nasıl olur da Paris sokaklarmı akşam sabah süpüren Afrikalı çöpçulenn payı olmaz?.. Olmaz böylp sey. olmaz. Bence. eunümür filozonarmm bırsa söyle kafa yormslandoÇru.olur: Büj ük keşifler yapan • in> sanlık, neden hâlâ insanın lnsan tarafından so'mürüsUnü ivedi bir sekilde ortadan kaldırmamıştır? V« insan sötnürüsünün devam ettiği bir çağda, füozofların baska şeylerle uğraşmalan, filozoflugun UCUJS yanına kaçmalannı gösterir. Bıze, esasen gerekli olan Platon'un (İ.Ö. 428/427347) «Geını ve Devlet Benzetmesi»dir. Memleketi büyük bir çıkmaza sokan. çaga karşı cephe kuran* lar (MC Hükümeti). idealist Platon'un şu sozlerınden bari utanmalıdırlar: «Bu arada akıllarından bıle geçmıyor ki, gerçek kaptan, havayı, mevsımlerl. göğü, yıldızları, rüzgirları, daha birçok şeyleri bılen, gemiyi bunlarla yürüten adamdır.. Ekonomi politikten, sosyal hukuktan, tarih bıliminden, ça*ın değışıminden, daha birçok seyden haben olmavan bay lar fMCL latla bu devlefin gemisinı vürütemezler. Gemiyi kim yürütecek?... Sülrvman OCMAN ÇakmakUr tUokuiu Müdirü Kandıra ~ Kocarli lı cevaplannda, «EmekH Sandığı'ndan durumununj bildiren yazı henuz gelmedığinden, emeklilik maaşınız henüz batlanamaınıştır» şeklinde anlatılıyor. Recep Çivi'nin 32 yılhk emefinin karşılıgı olan emeklilik maaşını alabilmesl ıçın Emekli Sandığı'ndan Sosyal Sigortalar'a gelecek yazı beklenirken, yaşlı bir tns&nın, hiçbir günaht olmadan. hak ettigi ücretl alamadan, kendisme acıyıp bakacaklara sığınarak 5 yıl yaşamasının ne anl»m taşıdığını acab» düşünen var mı?... Emlâk Vergisi Kanununu değiştiren tasarı Komisyonda bugün ele ahnıyor ANKARA Millet Meclisi Plan Komlsyonu Başkanı ve Aydın AP Milletvekili Ismet Sezgın, TC EmekU Sımdıgi Kanununun çeçıtlı maddelerınde değişıklikler yspılmasım ongoren kanun tasar. re tekliflerinın birleştirildiğinı, kurulan alt komisyonun bu konudaki raporunu düzenleyerek verdiğini ve raporun, komisyonun bu hafta içinde yapacagı toplantıda ele alınacağını söylemistir. Ismet Seîgin, Plan Komisyonunun bugünkü toplantısmda ıse Emlâk Vergisi Kanununda bazı degişıklıkler getiren ve beyan: name'Verme sü*es*ni 3 ya da 4 yıla möfMtnkanun tasansıran göPlan Komisyonu Baskanı Sezgın, bır soru üzerine, en az geçım indinmi hadlerinin yukseltilmesini öngöjen kanun tasarısının Millet Meclisi Genel Kuruluna sevkedıldığını bıldırmış, ozetle şöyle devam etmistir: «Aynı konudaki bir kanun tekim~ ' Millet Meriİ5«ıde «1» tasansının göruşülmesl konusu. başkanlık dıvanının kararına bağ lıdır. Başkanlık dıvam karar venrse, genel kurulda hükümet tasarısı gönişülür.» Öte yandan, Genel Ssğhk Sigortası Kanunu tasarısı da, Plan Komisyonuna sevkedüıniîtir. Bu tasanr.m da kormsyonun bnümüı deki günlerde yapacagı toplantıda ele alınması beklenmektedır. Bakırköy'de bir deri fabrikası yangın tehlikesi atlattı Bakırkby Habipler köyünde kurulu bulunan bır deri fabrikasmın boyahane bölümünde henüz saptanamayan bır nedenle yc tHv Aflflltf L bili dirîfen flıİJrikansn iklnci katının kısmen yanmasma neden olan ve tiner parlaması sonucu başlauığı sanılan yangm çevre itfaıyelerinin müdahalesi ile kısa sürede sondürülmüştür. (a.a.) •» ÇIKTI ÇAĞOAŞ YAYINURI Kayınvaldesini tabanca ile öldürdü Sarıyer'dc dün islenen cinayette, 36 yaşındaki Ahmet Ure, kayınvaldesini tabancayla \urarak öldürmüş, yamnda bulunan kızkardeşini de yaralamıştır. Olay, dün saat 14 sıralarında Zümrütevler'deki odun deposu önünde meydana gelmiştir. Eşı Şükran Üre ile boşanma davaları süren Ahmet Üre, dün odun deposu önünde karşılaştığı kayın valdesi Fatma Kara ve yanında bulunan kızkardeşi Nazize Akay île tartışmaya başlamıştır. Ahmet Üre tartışma sırasmda tabancasım çekerek kayınvaldesiyle kızkardeşi Nazize Akayı tabancayla yaralamıştır. Bunlardan Fatma Kara derhal ölmüş, dığer yaralı ise hastaneye kaldınlmıştır. Katil olaydan sonra Rumeli Kavağında yak*lanmıştır. OKUYUCU MEKTUPLARI Bolu Öğretmen Lisesinde Faşist Baskılar Bolu Erkek Öğretmen Okulu, ve Eğıtım Enstıtusünde son ola rak meydana gelen olaylar ılerici gençliğı ıster istemez anarşıye sokmak ıstemektedır. Sayısal olarak okulda kabarık komando sürüsü bulunmakta buna karşılık sayısal azmlığına ratmen Ukelerinden tavız vermeyen, her türlü faşizan baskılara azimle göğüs geren devrimci bır azınlık bulunmaktadır. Fakat, ık tıdar elinde kuklaya dönmuş em niyet gbrevlileri, kısacası tum bürokrası onlann safında yer al mış bulunmaktadır. Kısa bır sure önce okulumuzda meydana gelen olaylarda beş arkadaşımız yaralanmış yaralanmakla kalmayıp tuttıklanmış, bununla da yetinmeyen faşist okul müdürü üç arkadaşımızm okuma haklannı ellennden almıştır. Ikincisi özel idare yurdunda meydana gelen olaylardan sanık fakat olaydan haberi olmayan arkadaşlarımız emnıyete götürülmüş suçsuz ye re işkence görmüşlerdir. 21.5. 1976 günü gece saat 10.30 sırala rında devrimci bır öğrenci kurşunlanmış tutuklanan devrimci öğrencilere akla hayale gelmeyecek işkenceler uygulanmıştır. Kurşunlayan kişıler, elleri, kolları serbest dolaşmaktadırlar. Ve son olarak Bolu Eğitim Enstıtusünde okuyan devrimci öğrencilerin üzerine üç el ateş edilmiş, emniyete kimin ateş ettigi belirtilmış iakat emniyetçe bu olayın da kamufle edıleceğinı anlayan öğrenci arka daşlarımız ifadelerinl geri almış, faşist komandolardan davacı olmadıklarım behrtmişlerdır. Zira bürokrasiyi ellerine gsçiren faşist komandolardan suçluyu aramalarını istemek günümüz açısından biraz fasizm iyimserliği şeklinde anlaşılır ki faşizmın temel ilkesi bsskı ve terördur. Bolu Ejritlm Enstitüsü Öğrenci Dfrneği Baskaru A. Kadir BOZKALFA Seks tilmleri üzerine Ekonomik gelişmelerin, toplumların zihmlennde »ydınlatmalar yaptıgı ınkir edilecnez. Alt vapınuı en belırgın bır şekilde taya oturtulmasıyla gelıştırilen görüs ve düşünceler, top lumsal kalkmmadaki hıza göre de belırgın bır hâl alır. Uygarlık dediğimiz gelısme sürecı ak la getırdıği yenılıklerle anlam kazanır. Bunun da en etkin çare si eğitimdiı. Bugünkü ortamda yapılan yenilikler, ekonomıde dış ılışkılerin arlırılması, ba tıdan getirilen teknolojı bizı biraz rahatlattıysa da kendımıze özgu br egitim programı uygu lanmadığı için yuzeysel kalmış, kafalanmızda pek yer bulama mıştır. Gelenekçiliğimu ve görenekçi liğimiz ıçinde bulunduğumuz ekonomik şartlarla çelişkıli bır ortam yaratmış ve böylece «İlkel Kapitalizm. olgusunu orta ya koymuştur. Bir yerde feodal bır toplumun tutucu yapısı, be ri tarafta modern toplum anla yışına uygun kalkınma yapısı. Toplumumuzdalu bu çelişkıli or tamı giderecek seçeneklerin neler olacağmdan burada söz etmek ıstemiyorum. Aslında bun ların her zaman, her kesımde tartışma olanagı bulunmuştur. Yukanda çerçevestni çi2diğimiz bu çelışk.ili kaltanma modelimizin yansıdığı yerlerden biri de filmciliğimizdir. Batı dünyasmda hiç de garipsenmeyen seks filmlerinin aslında toplumumuzun gençlik kesiminde de alâka çekmedigi söylenemez. Ancak bunun batıdakinden farklı genellikle tutucu bir aileden gelen gençliğin üzennde (Öıellikle ergenlik dönemi içerisinde kilerin* ekonomik yapıdalü yeri itibarijle hiçde anormal olmayan ama uhmlerdekı yerı b«kı raından normal torşüanmayan cınsel gereksınmenin gıderılememesı nedeniyle ruhsal buna lun yaratmasıdır. Belirli bn cmsel eğittmi bulunmayan toplumumuzda gcnçliğin bu sorunlannı anlayabilmek, ancak bu yönde etkin bir egitim programı ile mümkundür. Aksı takdirde «Çarpık Kapitalist» bır kalkmmada seks tümlen ticarî gayelenyle toplu mumuzu kemıren sömürücüler ordusunun ardından sürüklenir, gelir. Seyhan AKGÜNER Ege Ü. tkt. Tic. BU. Fak. Öjrencl. SALÂH BIRSEL ur ve Gînayet nçut atNoifuıı Emlâk Vergisi ilk taksidi ödeme süresi bugün sona eriyor ANKARA Maliye B&kanlıgınra karanyla uzatılmış olan Emlâk Vergisi birinci taksidinin ödeme süresi bugun sona erecektir. Vergi ödemesindeki gecikmeler dolayısiyle, normal ödeme süresınin 31 mayıs akşamı bitmesine ragmen, 15 haziran salı günü mesai saati sonuna kadar uzatılmıstı. Maliye Bakanhğı yetkililerinrien alınan bilgıye göre, Emlâk Vergisi birinci taksidinin bu süre içinde ödenrnemesi halinde, borcun diğer taksitlerle bırlikte 6138 sayılı »mme alacaklannın tahsili usulü hakkındaki kanun hükümlen daıresmde ve vadesi geçen taksitler gecıkme zam mma tabi tutuiarak tahsil edılecektir. (a.a.) Fiyaiı ıs lira, Isteme adresi: ÇAGOAŞ YAYINLARI Cjjaloğlu Halkevi Sok no: 39.41 Özel dershaneler sıkı denetlenmeli Bızler Anadoludan gelen yoksui halk tocuklarıyız. Bulunduğumuz U ve Uçelerde ta lıse ve dengı okulların yetersız öğretım ve köhnemış eğıtım sistemınin kurbanlarıyız. YUksek okullara gırebılmemiz içm fedakâr aüelerimizm bızler ıçın faızle para almalaruıı, hay vanlanru satmalaruıı nasıl unutabılırız. Bızler derslerı boş ge çen, dışardan kımya derslerıne zıraat teknisyenlerinin geldijı taşra liselen mezunlanyız. Diğer okullardan gelenlerle eşıt haklara sahıp olma ıırnuduyla özel dersnanelerın tuzagJ na düstuk. Aşagıda dörtbin yedıyüz (4700) mevcutlu bir dershanedeki yolsuzlukları sıralıyoruz. Milli Egitim Bakanlığmca 3540 kısilik sınıflarda saat ucre tı 6 lira gösterilmısken 100 kişilik' sınıfta bu ücretın 8 lira oldugunu görüyoruı. Dershane patronu 100 kişılik sınıflan 3540 kışı göstererek vergi kaçakçılığı da yapmaktadır. Kişi basına 800 TL. ücret faz laUğın4700 öğrenciden 3,54 mil yonu bulduğu görülmektedir. Sınıîlar sağhk koşullarına ay kmdır. 100 kışilık sımflarda pftn cere dahı bulunmamaktadır. Broşürlerınde ve konuşmalarındakı vaatlennde örneğtn ka palı devre televizyonla ögTfttım uygulaması yerine. Pransız müsi fti ve Muhammet Ali'nin maçlarıyla karşılaşıyoruz. Yetenek testlertni imtıhandan sonra gen alıyortar. Yasp' hakkımız olan haklı da vamızı demokratik yolarla ılgih makamlara duyurduğumuz nalde olumlu bir yanıt alamadık. Üç kez Mılli Eğıtım MüdürlÜ ğune müfettis göndermelerı .çin top.ac» scittığimızde karşımızda polısı bulduk. Arkadasla nmız hâlâ acı içinde kıyranıyorlar. Bir Cn.n Ö«l D»rshane Öğrencisi ISTANBUL FRANSIZCA Kadılcöy yakasmıla orurao eğrencilere Strasbourg Ünlversitesi mezunu bayao Ogrettnen f.arafmdan Fransızca ders »erilir YÜRÜYÜŞ 62. SAYI ÇTKTI • Behice BORAN : Burjuvazinin Hesaplarıtıda CHP'nuı Yeri • YHçm KCçCK: DİSK'in Bütünlüğü • Halk Partisi Sendikalara Ne Zaman Yaklaşır? • tlbao ALKAN : TÖBDER'de Hedef: En Genış Tabanla, tlkeli, Kalıcı Bırlık • Fikri KASA: Demokrasi Mücadelesı Somut Bir Uğraştır % Metin ÇCLHAOGLU : tşçi Smıftnın GUcü Çemberi Yaracaktır • Başkenften 1 U K.M. ötede Tırmanıa Tablolan 2U Ve TBMM'den 200 Metre Ötede .. • Franko'nun Terör Aygıtı Raymdan Çıkıyor • Afrika Smsice Oyunlar Karşısmda % Mesut ODMAN : Mılitan'm Bır Buçuk Yılı YÜRüYÜŞ 1. (sayı 126) ve 2. ısayı 2752) CİLTLERİ ÇIKTI. Isteme Adresi: Piyer Lotı Cad. No: 21/1 Çemberlitaş / ÎSTANBUL Tel: 58 68 96 19761977 öğretim Yılında Yapılacak Kurslarımız 13 Eylül Pazartesi Günü Başlayacaktır KURS ÜCRETIERI Genel Satış Mümessılı Yetiştirme Kursu 920, TL, Satış Örgü:ü Kurulusu Yönetimt Kursu 1.035, TL. Genel Pazarlama Araştırması Kursu 1.035, TU Kayıtlanmu devam ediyor. Kurs programımız Milll Eğıtım Bakanlığmca tasdik edilmıştır. Kurslarda başan Rbsterenlere; MiUi Eğitim Bakanlığınca tasdikll Kurs devam ve başarı belgesi verılır. Tamamlayıcı bilgi lçin müracaat. Atatürk rozetine de dayanamayanlar var Seydişehir Alüminyum Tesiv leri Enerji Müdürtüğünde İbrahim Kaya adlı kendi halinde dar gelırli bir vatandaşmuz var. Cevredekiler ona îbrahim Ağa derler. Kimseye zararı olmayan sessiz sakin bir kişidir. Bundan iki ay kadar önce kimliği saptanamavan kisiler evıne dinamıt attılar, yorgun argın bir köşede uyurken bebeleri tatlı Tüyalar gorürken. Yok sul evi bır anda tarümar oldu. Yer yerinden oynadı. Ama bu olay Seydişehir kuyusu içinde hıçbır akıs yapmadı. Unutuldu gitti. Yalnız ilgınç olan su kt, îbraliim Kaya eskıden ben Konya ıli içinde kimsenın cesaret edemedığı bır şeyı yapmaktadır. Atatürk rozetı yakasmda dolasmaktadır Konya sokaklarında. Kimbilır evini bombalayanlar için belk' suçu budur. Halll DEMtRÖRE.N M mayıs 1976 cuma saat 19.10 da örel arabam ve yanımda kıam ile Kadıköy Bağdat caddesı Şaşlunbakkal mevkiinde bır trafik yasağını ihlâl ettığimden trafık polısı Urafından durduruldum. Memur ehliyet ve ruhsatnamemı ıstedi verdim. Enlıveti alarak ceıayı peştn ödeyip öde mıyeceğımi sordu. Öd°yecegimi söyledim. Elinde ehliyetim. geride bulunan motorsikietine doğ ru gitti. Bız arabada beş, altı dakıka kadar bekledık. Kjzım bana hıtaben. polisin bırşey yazmadığını, buı neden beklettiğını sorunca: ben de vasıtamla geri ge rı moıoısikletımn yamnda buiunan polisin hisasına gelerek; kendisme (elimde istedıÇi 30 TL.) «Tamaro mı memur bey yazdıniB mı» dedtm. Covabı «Arabadan inip buraya gelm, cezanızı yazdırm ben sizin ayağınıza geleraem» oldu. Ben de ıtYanı hen sızın ayagınıza geleyim öyle mi?» dedim. Memur: «Evet tabii ne zannettin ya burası devlet dairesi» (Devlet dairesı derken motorsikletı gosteriyordu) ben de «Gelmıyorum ve beni buna mecbur edemezsin» dedim. EHndeki ehlıyetamı motorsik.letinın çantasma koyup, kolunu stllıyarak: «Gıt EHLİYETINI VEHMIYOKCM!» ciedi. Bu yaptıSının üoğru olmayıp tamamen keyfı oldugunu kendısinı mahkirneve vereceğımi söyiedığımde gülerek ısün va soyadım söyledi Ertuğrul DOĞANAY soyadını tam oıarak ışıtemedjgimüen tekrarlamasını rıca ettım. Ellenyle AY'ın nasü doğ I dugumı tanf eaerek Dofeanay «Boyle aoğan koskoca bır ay. evvelallah ner yerde doğar, anladın mı» dedı /aten DU memurun tüm davranışian yakışıksızdı. Pervasıica davraniM ise Memurin Muhakemat Kanunundan gelıyordu. Dünyanın, meaenıyete vaklaşan her yennde, traîık polisi hatalı sürucuye cezasım yazarak; vasuanm camından verir gerekiyorsa parayı peşin alır tekrarlanmaması ıçın ıkaz ve rica eder (Selâm verıp gülegüle demese öe olur). Bu memurun motorsıkletim Tursıye'de ilk defa gördum. Beygırçucü yüksek son modcl bır BMW ıdı Kendısının olduğu kadar bu vasıt ile ben de öğünüriım. Çün fcu ben de ou ulkenın bır vatandasıyım \e o vasıtaya maddı kat Kim var Bu ve ten?en zıhniyetteki memuriarın görevierıni istismar eTmeınelerı onları yöneten v e egiten kişılerm sorumluluğundadır Ülkemızde ciltler dulduracak kadar geniş olan "Trafik Sorunu» böylesıne oiaylann ızalestvle ve tearıcı»n asgariye Indirilır kanaatindeyim. Valkin OZEKDEN EHÜYETiNi VERMiYORUM! CUMHURBAŞKANL1Ğ! SENFONi ORKESTRASI MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1 Orkestramızda açık bulunan keman, vıyola, viyolonsel, kontrabas, fagot, trombon ve pıyano grubu üyeliklerinc smavla Sanatçı Alınacaktır 2 6571327 sayılı Personel Kanununun 48 maödesınd» y*zılı genel ve özel şartlara haız olan ısteklilerin 216.197S aksamına kadar dılekce ı!e Ori.estra Müdürlüğüne müracaatla 24.8.1976 oersemtıe ffünü saat lUUU'da Konser Salonunda (Talât Pasa Bulvarı No 3B/A ANKARA) yapılacak sınsvda haıır Bulurjmalan llân olunur. (Basın 17813) 6041 PEV A PİYASA ETÜD MÜŞAVtRLtK ARAST1RMA LTD. ŞTÎ. BEYOĞLÜ. ISTtKLÂL CAD. 1RIAM SOK. 1/4 TEL: 45 « 47 (Cumhuriyet: 6062)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle