17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYH 4 Mart 1976 *.t» .VıTuTOWUH BfcMı. VAIATİHONUM LÂFtMI İJİMDİfc VAIAWTİMÖNUN. BftfrAUft MUKAfÜt L AH tAHİ... BEMOfM gA^A ... WfAM IcAöıNiAıîiN HEffi DF KtflM ABDULCANBAZ VATAN DEDİLER Talip APAYDIN 89 E\rensel sirketın ort»j"a çıkı»ı, çağdaş tıcaret ınancınm ıkı temel ılkesmden esinlenmıştir: Bujuklük kültur (re merkezıle*tırme bılımı Evrensel Ç»rjı Mer. kezı'nm başarısı. sonunda bu t«mel kavramların gıttikçe supiıecı dlan bır dunyada pazarlanabılmesıne baglıdır. Bu amaç ugruna, hıç bır çaba eslrgenmemektedır Carl Gerstacker şdyle dıyor «Büyüklıigün muazzam ustunluk sağladığı ve çok kez bazı ışlerde şart olduğu yeterı kadar kanıtlanmıştır. Zamanımızın sorunları, ehmlzdekilerden daha genış, daha buyıik brgütler gerektırecektır, daha kılçuklerinı değıl Modası geçmış blçek anlajı^ımızı ve btlyuklUk karjısmdhki korkunıuzu kenara bırakmamız şarttır » Hişt hemşerim, dedl binsıne. Hangi birlik bu? Uçüncü tabur. Parola' Bahar yafmuru. lyı. Bız de geliyoruz da... Siz kımsıniz'' Suvanler. riye kostu, teğmene t«kmll verdi. Tamam, yıiruyün' lir bölükler soldaydılar. Ayak tıkırtılan duyuluyordu Piın arasmdan geçtıler Fısıldavarak komıjup bılgi aldılar. n epey uzaklaşmıştı. Ama artçı bırliklerı vardı. Dıkkatü 'dı. Sürün »tlan, tepeleyin' dedi bır subay. Havır. biz sola kayacağız Onlenne çıkmaya çalışacağız. O daha ıyi, öyle yapın iız ışıgında sessizce surduler Yan tarafta dağlar gdrdu Bajlan gbğe vurmuştu Yavvan bır tepeyı sollayıp Derelerın ıçı karanlıkta Teğmen ılerıye onculer çıkardı. a baka baka ilerhyorlardı Ses soluk yoktu ortalıkta Taa bır çatısma oldu Tufekler patladı. ama çabuk kesıldı mn ordusunun bütün cephede gert çekıldığı anlaşılıyordu rıpkı geçen seferkı gıbı, dedı Mahmut O zaman attığımız az geldı Bir de şımdı Sızı durzüler sızi' kabanyordu. Yorgunluğu falan umıtmuştu. Atı tekmıklevere vannca durdular Ilerıve g e m e bakındılnr Sağa dalsalar mıydt acaba' Teğmen duşundü. Düşmanın neduÇunu tam kestıremıyordu llenlerde motor gurültuleri Sfanıp sonen ışıklar gorıinuyordu. Yürüyun! tarafta bır gürultıi duydular Parola alıp verdıler. Blıburdan bır bolıiktu Ivı kı sızı bulduk. Duşman nerede? llerıde Yuruyun' ı yana sürduler Atlar da askerler de yorgundu ama olanennı harcıyorlardı. regmemm »ierde golgelf "ar> « s *•* y « «\ > * » >enın ustunde bellı belırsız kıpırtılar farkedılıyordu. At m! Atlan bağlayın, çabuk1 sıldıyarak emrı bırbırlerıne nettıler Karanhkta bır kıpırttı. Herkjes atını bağladı. Kıınısı bır çalı buidu, kımısı ırl Yurüyün' «ye vufcan koşrular. Yavaş olun, ses çıkarmayın' ı yenıce aşmışlardı. Arkalarından vavlım ates açtılar. rultüdür gıttı Bağırflnlar koşanlar bırbınne karıştı N'e rı anlaşılmıyordu ama kotü bozulmuşlardı» Tekrar ateş ramam donun atlara1 Kovalıyalım teğmenım 31maz, ıçlpnne gıremevız Mprmim'7 de az ıra bınıp tekrar surduler Sagda solda ı^ıdebır baskınlar tufek seslen vuksekyordu Suvanler \a arkadan yetışeonlerıne çıkarak ateş açiyor, boyuna ka;ıp \ erdırıyorlarlece epey kovaladılar. e yansı olmustu Taburdan habercı geldı, Pamam, duracaksıni7 Uvarıın bır yere çekıüp dinlenin Oh yaptı Hacelı Nerdejse attan duşecektım arkıdeş. vallahı. ıdekı dereje ınıp atlara torba taktılar Herkes bır yere Korkunç yorgundular Yorgunluk da değıl, başka bır >rgunluk otesı Uyurken çoğu ınlıyor. bınlerıyle dovuı Murtaza yerlerı tınnahvordu. men Gahp sıgara yakmıştı. sesleri uzun uzun dınledi. )ezım altına, kaputu ustüne almıştı Vatanı kurtarmak ınsanların nasıl çalıştıklarım, nelere katlandıklannı du• u Gozlerı yaşardı. Ulusuna guvenı, hayranlığı gıttıkçe d ıiyordu. Kemal Paşayı ıyı anlıyordu Bu ulusla olmaz deer şev yapılabılırdı. Sağ kalırsa savaştan sonra anılarını ydı. Öğrencılenne gordüklennı bır bır anlatmalıydı. runler gelse. dedı Smıfıma gırsem. ogrencılerımı karşıma 1 Neler soylı\eceğım onlara Boyle bır ulusun oğretmenı Tanrun bu gunü gosterdın, şukur sana. Gerısıni de » te bır yıldız ağdı. Arkasında uzun bır çızgı bırakıp obur i n arâsmda kayboldu. 22 îsı gun tabur komutanının sesıjle uvandılar, •CaJkın heej' Ne yatarsıruz be? Kıyamet koptu, rjunlar •uyor. ıısı zor uyandı. Kımısi hemen dofruldu Guneş epey yuk. Yuzbaşı atla çevrelerınde dolaşıyordu. Incelmış yozu eçtı Ustu başı erlerden farksızdı. Kaç gundur bu urbaıtıp kalkufı, toprağa sürundügu bellı oluyordu. Çızmelerıce çarnurluydu. ıı ılerdekı dere kıyısma surdu Orada bırkaç Yunan ardı. Saga sola uzanmıs yatıyorlardı. Yerler kan ıçındeydı. 3el buraya Teğmen Galıp! 3uyur yuzbaşım. •Jedır bunlar, ne zaman olduler? men ılk goruyordu, Bılmıyorum yuzbaşım, yenı goruynrum Oldu mu ya 9 Insan şoyle bır çe\ re^ıne bakmadan gece ır ı m ' Ya bır ıkısı sağ olsa%dı, hep.mızı \urunaidi Bakacak halımız yoktu yuzbasım. Attan ıner ınmez seıepımız N^obetçı de çıkarmarnışsın? Çıkardım. Jyumuş oylejse Nobetçı îalan joktu men raahcup oldu. Başıru jere ındirdı. VAR) tftf Dt OVNuYufcUM. *OL EVRENSEL SOYGUN Yazanlar R. Barnet, R. Müller Türkçesi Osman Deniztekin de koyarak, virmiden fazla san»yide bırlesmelen desteklemiçtjr. En büyuk protesı, ıkı Ingılfz d«vının • BrfUsh Leyland Motor Company v* Internatıonal Computers, Ltd. bu alanlarda Amenkan devlerıne karşı çıkanlmak uzere yaratılması olmuştur. Fransa'da devlet planlama burosu Ulkenın en büyuk endüstnlerının tekelle^mesint teşvık etmektedir. 1970 yılına gehndiğinde, Ustnor ve Wendel Sıdelor Pranaa'mn haın çelık üreurainın üçte tkisi* nı yapıyorlardı. Bankalar, «lektrık şırketlerıyle kımya ve elektro nık beyın endüstrüeri de hükümetın güdümünde birle$tirilmışlerdir. Aynı sureç, Almanya. Ital ya ve Avusturya'da da devam «tmektedır. Devletle bujnik şirketlertn ort*klıgı. Japonya'da yeni doruklara ulaşmıştır. Buyük îirketlerle bakanlıklar o kadar blrbırlenyl» sarmaş dolaş olreıuşlardır kı. ancak çok ınee bir hukuk anlavışı ayırdedebılır bırinm bıtip ot«kının başladıgı yerı. Gerçekten, ABD ış çevrelennın yayınlannda, Dogıı'daki karmasık rakibin tanımlanması için «Japonya, A.Ş » kodu kullanılmaktadır. Atrupalı liderlerin ustunde en çok durduklan bır konu da fcvrensel yirketlerin Avrupa'daki egemenlikleTidir. Topyekun saldırı Sanajı devrımının her a$amasında, bujTikliık, ıçlerın g«ıı»letılmesınde hem ıdeolojı, hem de sılah görevı yapmıştır. Iktisatçı Stephen Hymer'ın behrttiğı gıbı, teknolonnm memleket çapında gıda pazarları zıncınnı olanaklt kıimasyla mahalle bakkalı nasıl ıktıSHdı olmaktan çı'KHuşsa, sımdı de ulusal şırket, evrensel kapsamh bır gırısımle boy olçuşemez Her aşamada, bır oncekl aşamada meyda^a gelen buyü. meden yararlanan gırisımcıler, \almz daha guç ayak uydnrart ışadamlarının rekabetını degıl, kamunun psıkolojik dırencını d« kırmışlardır. llk zamanlar bıraz kuşkuyla ızlenen «7incırleme duk kânlara mahalle bakkal ve kasabının bolçesım işgal ederek sonunda onlan saı dısı ettıklen zaman, alıcılara yalnız bir kolaylık sağıamakla kalmay.p. uygarlıkta da bır ılerleme yarattıklannı muştenlere ınandırmak zorun dajdılaı Bıınun gıbı, evrensel şırket de, ulusal devletlenn geleneksel ış yapma bıçımıne yönelttıgı top>eKun saldınnın yanısıra, sırketlerın \e uiusların ne $ekılde davranması gerektıgı hakkmdaKi geleneksel anlajısla boguşmak zorunda kalacaktır. Ekonomik buyümenin yoluna çıkan en kutsal duşunce ve ahşkanlıklar bıle pek dayanamamışlardır Buyuk ıktısat tarıhçısı R. H. Tawney'ın behrttiğı gıbi, or. taçağlaıın kuluçkadan yenı çıkmış kapıtalıstlerı parad&n faız almanın gunah olamayacak kadar kârlı oldugunu farkedınce, kılısa tefecüıge karşı tutumunu defıştırmış, boylece modem bankacılık endustnsı aogmuştur. Siyasal meşruluk kavgası, evrensel şırketın onundekı en onemlı ı», ıtıcı bır ıdeolojının gehstırüm«Sıjse en onemlı urunudur. ABD'de durum Amenkalı evrensel yönetid, hU kumetler hakkındakı gelenekMl kuşkulan ve ışadamlannın kamu çıkarlarına sıyasetçılerden daha iyı hlzmet edebileceğıne dalrijsın ınancına karşm, yabancı Vafcip lerine hilküınetlerirrln sağladığı üstünluklere karşı artık Washing ton'un dış Ulkelerdeki Araenkan sırketlenne resmi destegınl arttırmasını istemektedır. General Electnc'in eski Ybnetim Kurulu Başkanı Fred Borch, 1972 gonbahannda Ulusal Dış Tıcaret Kongresı'ne şu soslerı söylemıçtır: «Japon ve Avrupa nukümetlerınin uzun zaman onee yaptılcları gibi bızım nukumetımızın de anlaması ve kabul etmesı ger«kırdı kı, özel sektor ve ıstıhdam ettıgı işgucü ulusal gelınn neredeyse tek kaynağıdır ve nükumet ozel sektöre karşı şirketlerin büyume olanagını gelıştırecek olunv lu bır tutum takınmalıdır artık . Kongre ve hükümet her yasama önerısmi ABD'nin uluslararasj rekabet yeteneği Uzennde yapacs ğı etkıye göre elekten geçırmelıdır » Amsnka'nın mevdan okumasına karşı gosterilen tepkilerin karşılığı, ABD'de devlet polıttkasıyla şırket pohtikası arasında çok daha sıkı bır koordinasyon* gıdilmesi talebı olmuştur. Amerl ka*nm meydan okumasının kalıcı sonucu bujrük önem taşıyan orgıitsel bır degış tokuş olmuştur belkı de: ABD dışmdakı »*nayıleşmış dunva evrensel şırketı, ABD'de şırketleşmiş devletl ıthal etmektedir. (*) Japonya'da, 1868 onceal devirlerde eyalet baskomutanj. Evrensel , Şirketlerin birleştikleri bir özellik de "büyüklük,, tutkusudur... lıne doauştureceğıni tahmn etmıştı kı, gerçeKten bugunku dun yamırın aldığı bıçım boyledır. Uzaktan ızleme ve denetım o!anagı, sanayı devrımıyle başlayan merkezleşme ve uzmanlasma surecını cok hızlandırm'ştır. Dunyanın her tarafından, incelerı çe\redekı bagımsu mahahelenn katılmasıvla buyuk mstrooolıtan merkezlen varatılrr'iştr. Mc Kenzıe. bu surecın \U7 \ıl once Tokyo'dakı başlangıcını şoy le cısnnektedır r ' ve Zincirleme dükkânlar, mahalle bak: m kal ve kaaabıruh bölgesini işgal s ederek sonunda^nları nasıl safdışı etmişse, evrensel şirket de ulusal devletlerin geleneksel iş yapma biçimine topyekun bir saldırı yöneltmektedir.. 1960 sonlarında ABD kökenli şirketler Avrupa özel sektörünün yüzde 5'ini elinde tutar görünmekle birlikte gerçekte Avrupa ekonomisinin en ileri ve en dinamik sektörlerine egemendi. ABD'nin Avrupalılara bıraktığı iş alanlarıysa lokantalar, çamaşırhaneler ve kamu hizmetleriydi Merkezlejme vs mmanlajmı Örgutsel buyume, ınsanın büvumesı gıbı gozden kaçan bır ko nudur. 1927 yılmda, RX) Mc Ken zıe «Egemeniık Kavrarru ve Dun ja Orgutu» başlıklı bır yaziîinda ılgınç bır teorı gelıştın>ordu: «Insanların ve kurumların uzay ıçındekı dağılım Dıçımı raMiınu sonucu degıldır. Bınmleruı egemeniık merKezlerı ya da MokUIa rı çevresınde orguUenmesıru Vxp savan dınamık bır ışlevseı iltşicı ler toplamıdır.» Ba$ka oır clevı$ 1P orgutler de ınsanlar gıbi «ege menlık merkezıyle ona Dajflı bır leşık parçalar arasında dalıa U2 manlaşmış ve ıncelmış bır baglantı kurulmasına doğru «uıeklı bır egüım» gosterırler Bu dunya sııketının buyume tarzını tatn olarak tarıf etmekteaır Çokulus luların me\dana çıkmasmdan 30 yıl once Mc Kenzıe haber'.eçme sıstemlenndekj gelı$meler.n dun yavı «küçuk, farklılasmamış, sımetrık bır uzavsal dağılım bınmı halınden yuksek dPr»cede merkezleşmış ve uzman'.Rbimş, merkezaen uzantılı bır doku» hd mılyonluk bır sehirde dogal olan tum mıntıkalar orta,a çnunaktadır Tokjo'da. Nıifus nuia gelırıne gore ayrılmakta v« ev ekonomisi yerinı fabrikaya bırakmaktadır Işçılenn ve alışverı^e çıkanların çe\reden merkeîe ge tırılıp goturulmesı sürecı hızla genışlemektedır. Olıgopolist rekabet de, büyafcluğu teşvık eden bır süreçtır Je an Jacques Servan Schreıber m bırkaç yıl once «Amerıka Meydan Okuyor» adlı kıtabında sahnelenen meydan okuma, Aruerıkan firmalarının olıgopolist üstunlügünü korumak ıçın geıçek ya da olası Avrupalı raklpierini satın aîmasır.dan başka oır $ey değıldır. 1960 sonlarında Amenkan kökenli şırketler, Fransa'dakı (otog rsf kağıdı, tarım makınelen ve telekomunikasyon sanayılennın üçte ıkismı denetım altına almıslardır. Servan Schreıber'e göre, bütdn Avnıpa'da Amenkan koken lı Iırmalar elektronık beyınlerın '« 80'ını, bıleşık devrelerin »« 15' mı, yan • ıletkenlerın "'» 50'smi ve elektronık tuketım maUannm • 15'ını üretmekteydıler. ABD ' • kdkenlı şırketler, Avrupa ozel sektbriınun ' •> 5 ınden azını ellennde tutmakla bırlikte. Avrupa ekonomılerının en ılerı ve dınsmık sektorlerme egemen olaraK, çamasırhanelerı lokantalan \e kamu hızmetlerını yerlılere bırakmak yolunu tutmuşlardır. Hukumet silâhı Avnıpa hukumetlerının başlar tıgı karşı saldırı Amenka'nın meydan okumasım bıraz durdur Tokyo'mın gelijmesi Demıryolu öncesi kent. $ımdi ımparatorluk saravı olan $ORU'nun i'i kalesi çevresınde kumelenmış koyl«nn oluşturdugu du zensız bır federasyondu. Köylen bıroırlerıne bajlayan dar, kıvrnn lı yollar boyunca zamama her turden küçük dükkânlar sıralr.n dı 1872 vılında demırvolunun gelrnesı ve buyük öır merkezî anbarm ınjasıyla veni bır uzman laşmış ış merkezı gelışme.ye b»ş ladı Kısacası Tokyo, hızU ken dı çapındakl nerhangı bır Batı kentmın vamsını almaktadır. Ikı duysa da bu arada varlık ve gücun gıttikçe daha az ellerde toplanmasına yol açmıştır. Amenkan şırketlerının ıstılasıru durdurnıak ıçın çarçabuk ortaya çıkarılan silab, hükümetın giıdusuyle yerlı şırketlertn bırleşmesıydı tngıltere'de Industrial R«organızatıon Corporatıon (Smai Reorganızasyon Şırketı), General Foods ve SKF'nın (Eikiden îsveçlı dev bılyalı yatak yapımcısı» Ingıliz şirkeüerıni satın almasına engel olmak ıçın, bazan buyuk kütleler haiınd» devlet sermayesi Y IIIM: ECEMENüK KONUSU DÜZELTME 2 mart 1976 tarihlı gazetemiîin beşmcı savfasınaa vavınlanan Bakırköy 1. Icra Mermırluğuna aıt gayrimenlrul satıs ılânında satıs sartları bolumunıin 1 maddesınde satış tarıhl sehven 34 4 1976 yazılmtştır Doğrusu 20.4.1976 olacaktır. Duzeltıriz. (Cumhunyet: 1756) MART SAYISI ÇIKTI Bulent Ecevıfln butçe ko nuşması. Cumhuriyet 1761 KAY1P Nulus cuzdanımı kaybettım hükumsuzdtır H. Aziz TUREStN Cumhurıvet 1759 DiŞi BOND ŞİMDI IcENJDİ SEZESEMİVJE DİK ICAT E.TC3ARTW. BILöf E 8 U 2 DOLAPUU3I O L D U IŞIN TOPLABfMlZ SONRA BU B U 2 OCPOUAUIKJ 3 DB& BüyLH<BiB 5 U ALTiMDA KALA. LEDCA MMEL. GACTH'I GErlRlH
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle